27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 MART 1988 KÜLTÜRYAŞAM HAYVANLAR ISMAİI. CU 1HURİYET/5 Kadınlar güzel, ama yaşamı karmaşık hale getiriyorlar NtLGÜN CERRAtiOĞLU ROMA Catherine Deneuve, Faye Dunaway gibi kadınların aklını başından aldığı günlerdeki denli baştan çıkartıcı değil artık. Fakat 63 yaşında MarceUo Mastroianni hâlâ çok hoş. Yıllar izlerini onun da üzerinde bırakmış. Onüne ün katmaya devarn etmesine rağmen göbeğınde toplanan fazla kiloları, sigaradan sararmış parmaklan ve kızarmış gözlenndeki yorgunluk hemen dikkati çekiyor. Fakat o bunla'a aldırmıyor. Kadınlan ve yaşamı seviyor. GOnde 60 sigara içiyor, hiç egzersiz ve rejim yapmıyor: "Pertaiz yapanlardan hofbnmıyonun" diyor Mastroianni: "Aşın kontrollö olan bu tip insanlara güvenmiyorum. Oldugu gibi olan kimseler daha çok hoşuma gidiyor. Kendi besabıma yanakJanm aşın dolgunlaştığında yalnız ftlm çevirmek için rejime giriyorum. Çizgtterimi konımaya özel bir merakım yok. Naal olsa artık jönprömiye rollerine çıkmıyorum." Kadınlar konusunda söyiedikleri daha da ilginç: "FdHni, altmışmı gecince htızura kavuşacaksın, diyordn. Kadınlar giizel, ama yaşamı komplike haline getiriyorlar. Gece dognı dürüst uyuyamıyorsun, sohbet ediyorsun, sevişiyorsun, fakal ertesi sabah süriinerek yataktan çıkıp stüdyoya gitmek gerekiyor... Işte ben altnuşımı gectiğim balde huzur tmbunıyonını. Yasadıgun sıirece bir kadın üzerinde düş knnnaktan vazgeçmeyecegim çiinkii." Marcello Mastroianni bunlan bizlere Roma'daki dış muhabirler bürosnnda anlaüyor. Dünyanın dört bir yanından gelen 2025 kadar yabancı muhabir, ünlü aktörü biraz hayranlık, biraz ilgi, fakat özeLUkle gazetecilerin, konulanna pek sık göstennedikleri gerçek bir sevecenlikle dinliyor. Bunun sebebi, yalnız Italyan sinemasının değil, artık dünya sinemasının sayıh isimleri arasında sayılan aktöriin çok doğal olması: Marcello Mastroianni bildiğimiz sıarlara benzemiyor. "Ben çaltşmakla degil, oyun oynayarak hayatını kazanıyoroın" diyor Mastroianni. "Bunun için kendimi çok ayncalıklı sayıyonım. Bir giin bir karayon şoförii, bir giin entelektüel, bir gün desanatçı olabiliyonım. Egleniyonım. Tıpkı kiıçikken hepinizin yaptıgı gibi. Hiç kendini tekrarbunayao güzd bir oyun bu. Aktör bu anlamda hiç biiyiımdyor, bep çocuk kalıyor." Marcello, bu düşler dünyasında yaşamaktan besbelli gerçek bir doyum ve mutluluk alıyor. Diğer yıldızlar gibi mesleğin zorluklanndan hiç yajanmıyor. Fakat bu kış, Roma'da "Siyab Gözİer"in yönetraeni Nikita Mihalkov'un sahneye koyduğu "Mekanik Bir Piyano İçin Bitmemiş Parça" ile sahneye de çıkan MarceUo Mastroianni, tiyatroyu sinema denli sevmediğini anlatıyor. "Tiyatroyu" diyor, sigaradan çatallaşmış sesiyle, "kendini tekrar ettiği için süoa baluyonım. Her volmuş, giivensz erkekleri canlandırtlığımı göriirsünüz. Bir keresinde hamile bir erkegi bile oynamıştım. Ben aslında tam anlamıyla bir •»ntihero'yum (karşıkahraman)." Gerçekte "Latin Lover" (yani banal tercümesiyle "çapkın") unvamnın Mastroianni'ye, yalni2 kadınlan kollarında eriten rolleri için değil, özel hayatı yüzünden yakıştınldığını aktöre hatırlatmak istiyonız. Ama o, özel yaşamı uzerine konuşmak istemiyor. Mastroianni, aslında aktörlük yeteneğini tüm görkemiyle ortaya koyduğu "Siyah Gozier" fılminin kahramanı Romano gibi yasıyor. 1950'de evlendiği Flora CarabeUa ile evlilik bağını kopanraadan uzun yıllar Catherine Deneuve ve Faye Dunaway ile yaşadığı aşk öyküleri, Deneuve'den olan kızı Chiara hâlâ İtalyan magazin basınına melzeme sağlıyor. Hâlâ Vansı ve sevgilisi arasında yaşayan MarceUo, "yalancı, hayalci" Romano'nun dünyasında kendisinden çok şey bulduğunu kendi de itiraf ediyor: "Filmin sonuna dognı bir yerde Romano, 'Biria hayabndan ne hatlriıyorsun diye sorsa cevabım hiçbir şey hatırlaraıyonım olacak. Annemin ninnisi ve kanmın ilk aşk gecemizde yüzündeki ifadeden başka' der. Boylesine trajik bir boşluk yaşamadım ben. Romano'dan daha şanslıyım. Aslında hayal bana karşı çok cömert oldu." En sevdiği rollere gelince, Ettore Scola'nın "Özel BfrGiin"ünü sayıyor. "Homoseksüel, çok hassas bir kişiligi canlandırmam ve karakteri seyirciye sevdirmem gerekiyordu. Bu o kadar kolay degildi" diye ekliyor. Bir Yugoslav gazeteci "Cannes'da Altın Palmiye alan "Siyah Gözler" filmi bu yıl size Oscar da kazandırabilir" diye kesiyor lafı. "Bir Oscar sizin için ne önem taşıyor?" "Valla" diyor Marcello tüm doğallığıyla, "Bir Oscar tabii ki hoşuma giderdi ve Amerikalılara inat, gidip kendi ellerimle alırdım odülumu. Fakat Oscar d«yince insan bir dunıp düşünüyor. 'Yani şimdi tüm filmlerim içinde Oscar'\ en çok hak eden film bu muydu' diye." Aiımış üç yaşında bir aktörün meslek yaşamının son yıllarında gelen bir Oscar'ın biraz da hüzün verici bir boyutu olmalı diye düşünmeden edemiyorum ve benim de ağzımdan ister istemez, "Yaslılık mı, ölüm mii? Hangisi daha çok korkutuyor?" sorusu çıkıyor. Hiç düşünmeden yanıtlıyor bu soruyu Marcello: "Gitmek istemiyorum. Tekeriekli bir iskemleyle de bagb kalsam, burada kalmak veolanlan görmek istiyorum. Dostum Fellini ile bazen konuşuyonız bunu. O da artık altnuş sekiz yaşında. 'Düşünebiliyor musun?' diyoruz birbirimize; on yıl içinde ikimizden biri burada olmayabilir artık. Evet, ölümden ko/kuyonım. Üstelik dindar olmadığım için olmek hiç de işime gelmiyor." Marcello Mastroianni ile bir karşılaşma KİM KİME DLM DUMA üoltanmız uynldı nshnilk ne de olsa BFMÇ AK P/l/lfi PflRflVPI OÛft EN SEV0İ6İ ROL Marcello Mastroianni, en sevdiğı rollerin başmda, Sophia Loren'le oynadığı Ettore Scola'nın "Özel Bir Gün ündek! rolunü sayıyor • Eşcinsel hassas bir kişiliği canlandırmam ve karakterı seyircîye sevdirmem gerekiyordu" diyor Mastroianni. Ama bu o kadar kolay defiildi" gece ilk espriden başlayarak aynı şeyleri tekrarlamak gerekiyor. Ben sahnede oynadıgım için hiç olmazsa egleniyonım. Fakat koltuklan dolduran insanlar sessizce sabit bir noktaya, bep bize bakıyorlar. Bu biraz, sürekli kendinden bahseden, size hiç konuşma fırsatı vermeyen bir insanla yemege çıkmaya benziyor. Dognısu bu ya, koltngunda uyuyakalan seyirciyi anlayışla karşılıyorum." Nihayet aramızdan biri Marcello'ya başından beri beklediği klişe soruyu yöneltiyor: "Hâla sizi bir 'Latin Lover' olarak görenlere ne diyorsunuz?" " Aslında bu imajı hak eımek için hiç bir şey yapmadım ben" diyor Marcello, yüzündeki en masum ifadeyle. "Bu Latin Lover soylencesinin nereden çıktığmı hiçbir zaman anlayamadım. Şimdiye dek oynadığım rollere bakarsanız hep oıah PtKNtK rİYALE MADRA / 6ANA ÇOK eÜZEL BİC TEKÜRAA VAG. \ V ] 1 / MWEM Kİ, VUCUT. UÖM1Z1 DBSİŞ. Ml ' Hachette, Grolierl satuı alıyor SABETAY VAROL Yayın dünyasında deprem HIZLI GAZETECİ \ECDET ...\tE K/MPEN llihl AlOMZ BAVN'a DEMEÇ V£RMEK IÇN ?! SİZ 8u Mti İKİhlti ZABİTi Mı f ? KOMÜNİST ~ İ n a İ l İ 7 m r k r i l l ^ i r TİırifİllP^riP ki ilk konserini 21 mart gunü saat 18 00 ve 21.30'da Airport Dıskotek te verecek Topluluk 22 martta Istanbul Ûniversitesi öğrencileri için çaldtktan sonra 24 martta Eskişefıir Anadolu Üniversıtesı nde bir konser verecek. Oaha sonra Ankara ya gıdecek olan Furniture. Ankara Caz ve Pop Günleri kapsamırtda 25 ve 26 mart gunleri TRT An Stüdyosunda çalacak. ıııyııız. r u ı « ı \ y u u ı ı ı ı n ı u y c u c lngıltz rock topluluğu Furmture !,stânDU, öa. Brillıant Mind adlı parçayla ünlenen PARİS Fransız yayın hayatında bir numara olan "Hachelte". ABD'nin belli başlı yayınevlerinden "Grolier"i ele gecirmek Uzere harekete geçti. Paris'te verilen bir kararla New York'ta başlatılan işlem için Hachette 415 milyon dolarlık bir fon ayırdı. İşlem gerçekleşirse 1826'dan beri faaliyet gösteren ve Szellikle ansiklopedi okul kitabu gibi alanlarda güçlü olan Hachette, dünyanın üç numaralı yayınası olacak. Finans operasyonuyla birlikte, tarihte ilk kez bir Fransız yayınevi dünya piyasasında güç sahibi olmava çalışacak. Cuma günkü Wallstreet borsasında Grolier'in hisse senetleri 15.87 dolara sanhrken Fransız kökenli yayın şirketi 21 dolar öneriyor. "The New Book of Knowledge", ' D i s n e y s \VonderfuU Worid of Knowiedge" ve "Harvard Classics" gibi ABD ve dunyada yüzbinlerce satan yayınları çıkaran Grolier, Hachette'in eline geçerse Fransız yayınevi, ansiklopedi alanında dünyanın en güçlü kuruluşu haline gelecek. Fransız yayın pazarımn yüzde 30'una hükmeden şirket, cirosunun yüzde 40'ıru şimdiden Fransa dışında gerçekleştiriyor. Fransa'da TV kanallannın özel sektöre devri sırasında "göriintü ticareti"ne soyunan Hachette, bu alanda başan saglayamadı. "Omega" adb günlük bir halk gazetesi çıkarma projesine de bir ara el atan Hachette'in yöneticisi Jean Luc Lagardere, son anda bu projeden vazgeçti. Hachette, buna karşılık aylık dergı piyasasında hayli güçlü. ParisMatch'ın sahibi Daniel Philipacci, Hachette'in baş hissedarları arasında yer alıyor. "Elle" adlı kadın ve moda dergisi de bu grubun kontrolünde. Gözlemciler, Hachette'in Grolier'i ele geçirme şansımn fazla olduğunu belirüyorlar. Operasyon gerçekleşirse dünya yayın piyasasında Hachette, Alman "Berteistaann" ve Amerikan "Simon and Shuster" gibi iki devin arkasmdaki yere yerleşecek. AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHA\ Mavi ııotalarm değişen dünyası ŞEBNEM ATtYAS NEW YORK "New York'ta bir kere bile çalınanuş bir caz müzisyeDİ mevcut degildir" denir. Nedeni pek bilinmese de New York dünyada hiçbir şehirde rastlanmayan bir caz tarihine sahip. Her ne kadar cazın New Orleans'ta doğduğu söylense de, ya da Louis Armstrong'u Chicago keşfetmiş olsa da New York hâlâ cazın başkenti diye bilinir. Bu nedenle New York'ta gecenin 24 saat olduğunu söyleyenlere deli gözüyle bakmak yerine sessizce hak verilir. Caz merakhlanna sorarsanız II. Dünya Savaşı'ndan bu yana New York hep o "aynı" New York. Hani her yanında neon ışıklan yarup sönen mavi notalann dünyası. Harlem'den Greenwich Village'e, Ragtime'dan Svfing'e, Bebop'a ve ötesine, Savoy Ballroom'da, ApoUo Tiyatrosu'nda, Cotton Club'te, Blue Note'da yüzlerce müzisyenin yasattığı bir efsane adeta. Şimdi Village'da Blue Note'da çalarken MiH Jackson vibrafonun arkasında yüzündeki kınşıklıklarla insana bunlan hatırlatıyor. "Modern Jazz Qnartet"in kurucusu olarak bilinen Milt Jackson sanki yine aynı kravatı ve takım elbisesiyle sadece biraz daha yaşlanmış olarak biraz bu degişmezliği hicvederek, "Bir zamaalar Jackson idi" ile başlıyor. New York'ta ilk çalışı 1946'da yine Blue Note'da Dizzy Gülespie altıbsı ile başlamış Jackson'ın. Gıllesfrie'nin felaketler dolu California turnesinde bol bol yuhalandıktan sonra New York'a gelen Jackson, Dizzy Gillespie, John Lewis, Kenny ClarVe, Ray Brown ile birlikte çahşmış. Bunun yam s;ra Blue Note'da Theionius Monk ile kayıt çalışmalarını sürdürürken, ilk "Modern Jazz Quartet" nüveleri oluşmuş. Başlangıçta gayri resmi bir dörtlü "Modern Jazz Quartet." Ara sıra Ray Brown'ın yerini Percy Heath, Kenny Clarke'in yerini Al Jones alarak devam etmişler. O zamanlarda Milt Jackson'ın Modern Caz Dörtlüsü olarak tarunnuşlar. I952'de gnıp resmileştiğinde Jackson müziğe duyguları katan unsur olarak kimliğini belirlemiş. Soul, pop ve blues ile. Jackson, Blue Note'da "Soul Brother"ı hatırlatıyor, "Plenty, Plenty Soul! " Ray Charies nerede? Sanki dinleyenleri biraz yadırgamış gibi. Yine de aldırmadan piyano, bas ve bateri ile şakalaşarak devam ediyor. Aynı kravauyla 40 yıl öncesindeki gibi Blue Note'da. Tek değişiklik şu anda bu tarihi mekânda cebinde 50 dolardan az parası olanların bulunamayışı. Bu nedenle artık salondakilerin çoğunluğunu siyahlar değil, Japonlar oluşturuyor. Ünlü cazcı Milt Jackson'la bir New York gecesi TARİHTE BUGÜN MİMTAZ ARIKA\ 20 Mart ÛSKÜDAR FACİASININ NEDENLERI ARAŞTIRILIYOR.. 1958'O£ BUGÜH, ÛSKÜ&AfZ VAPURJJHUH BAT7ŞIYLA HJSİU İNCBLeMe VE İZMİr Ö Ş &JNÜ BATAM YQLCa i/fiPUZUNPA 24O OA ÇAUŞMALAZ YAPAN rzfa/r I/E GÖLCJJK SAlsCfLA&t', OONAAJMA Sl MÜHENPİSİ, ŞE.Hİ& HATLA O VE GSMi KlltZTAIZMA MÜ&Ü&ÜNDEN OLUŞAM fOjeuL, Bİ&&Ç GÜN ÖMC£ OENİ2. DiBiHDeN Ç.ltCAfS.ILAM GEMlPe D€ (SOLbA') İMC£t£MELEGtAJi SÜ&Dâ&MüÇ VE ÖZBTUE Şü SONUCA VA^Ml^TT :ŞlDDerLİ FlRTIUA KAZAA///V EM BÛYÜK MEOEMİYDİ. FIÜTINAMIM K4PT74A/ KÖŞKÜNÜ Ç MASf, GEMİKIİN KOUTfZoLUHU OLANAKÛskudgr sulara gömülürkesı.. S(2 HALE GETİISMİŞTI'.. 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet 20 Mart 1938 19391999 Eski Avusttıryu Reisicumhuru ve Başvekili dün tevkifedildi Londra 19 (Hususi) Viyanada neşredilen bir tebliğe göre, Avusturyanın eski Cumhurreisi Dr. Miklas'Ia eski Başvekili Dr. Şuşning her nevi hadiselere karşı korunmak endişesite tevkif edilmişierdir. Diğer bazı Avusturyalı rkaünde mevkuf bulunduğu haber verilmektedir. Münihteki eski Avusturya başkonsolosile konsoloshane erkanı Alman zabıtası tarafından tevkif edilmiştir. Deyli Telgraf gazetesinin Viyana muhabiri, Gestapo tarafından izahat verilmeden hudud haricine çıkarılmısttr. Pragtan bildirildiğine göre, Çekoslovakya hükümeti, devlet işlerınde Alman ekalliyeılerinin miktarmı arltırmağa karar vermiştir. GEÇEN t l l FE$TIVM.DE Vıoraioncu M=ı! JBC.SOI ı,sago<n ımnci) aecen yıı Jonn ıewıs Percv Heatn ve umme ^ay ın oe uu lunaugu Moöern Caz Dcrüusu yle UıuS'ararası Isnnbui Festıvatı ne Katılmıştı Tspiuluk Sergı Sarayı nOa ıkı kon«>" vermtstı meclisi tarafından tadil edilmis ve ondan sonra bir kere daha değiştirilnüştir. Layihada sayısız müdafaa teşkilatı yapılması depriş edilmektedir. Başvekil Milli Müdafaa Vekili vazifesini görecek veya bu Paris 19 Parlamento salı selahiyeti başkastna günü harb halinde milletin teşkilatlandınlması hakkmdaki verebilecek ve milli müdafaa daimi komitesinin muaveneıile kanun layihasmı müzakere Harbiye, Bahriye ve Hava edecektir. 1922 de kongre tarafından hazırlanan ve 1927 Nezaretlerini tanzim edecektir. Komitenin baş kitabeti ayni de Penlovenin parlak zamanda yüksek milli müdahaleleri neticesinde müdafaa meclisinin baş büyük bir ekseriyetle kabul kitabeti olacaktır. cdilmiş olan bu layiha ayan harb ihtimaline göre hazırlık yupıyvr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle