18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 MART 1988 arkadaşı LÜtJi Özköik; Başını irt.sanlannyanında oldu. Başını hiç eğmedi. Direniş hareketinin en Önünde, dinde silah savaşı:, 0 zaman takma adı Yüzbaşı Alexandre’dı. Ben gerillacı sürrealist diyorum ona. Başını eğmek istiyosan, sadece aşk için eğ ve kıııl, diyordu. En büyük aşk şiirlerini de o yazdı.” YAVUZ BAYDAR STOCKHOLM “Kopenhag’ta karşılaştığim Fransız şairi Degny haber vermişti onun o sıralarda Paris’te olduğunu. 1962 yılıydı. Adresini aldıktan sonra hemen Paris’e giıtinı. Gallimard Yayınevi’nin bir yerde oturuyordu. yakınında Merdivenlerı çıktım, çekinerek kapıyı çaldını. 1.95 boyunda, geniş omuziu, izbandut gibi biri açtı. Gözleri canavar gibiydi. korktum. “Ne istiyorsun?” dedi. “Ben” dedim, “Bir Türk şiiri ve fotografçısıyım.Sadece sevdiğini yazarlaruı portrdtTini çekiyoruın. Sizin de resminin çdebilir miyimV’ “Peki, bir saat sonra gel” dedi. İkinci gelişimde kapıyı giileryüzle açtı. Çok sevdiği kedisiyle birkaç resmini çektim. Sonra oturup bir sUre konuştuk... “ Şairfotoğrafçı LItfi Ozkök, Renk Char’la ilk karşılaşmasını anımsıyor. 80 yaşında yaşama veda ederken ardında çağımız Fransız şiirinin Önemliörneklerini bırakan, en Chirac, MiUerrand ve Marchais gibi Önde gelen Fransız politikacıları ve kültür adamları tarafından, “yüzyıun en büyük şairi” olarak selamlanan 1960’Iardan bu yana Char, hemen her yıl, gerek Heari Michaux ile. gerek tek başına, Nobel Ödülü’ne aday gösterilmişti. Edebiyat Yalnızlığı seçen tum büyuk edebiyatçılar yaşamını hareketten ve gibi, güncel tutkulardan uzak. Güney Fransa’da bir koyde sürdurerek tamamlayan Char’ın sayısı pek fazla olmayan yakın dostları arasında Lutfi Özkök de bulunuyor. 0 gün” diyor Ozkök. “Karşıaştığımız “Lumumbı Öldürülmüştü. Gazetelerde çıkan yazılardan Char rahatsız olmuştu. Çok iyi anımsıyorum, ‘Bu öIum olayı üzetine insanlar ne kadar da mitoloji yaratmak istiyorlar” demişti. Çektiğim resimleri ona gönderdim, sevmiş. Mektup yazıp çok bazı isteklerde bulundu. “Karşılığını nereye yatıraYım?” diye sordu. Ben de cevap olarak, “Yanm kilo siyah zeytin gönderirsen diye ,azdım. Bu iş ilişkisini 1967’ye kadar sürdürdük. 67 yazıııda Küba’dan yeni dönmüştüm ailecek yaptığımız bir Fransa gezisi sırasında Provence’daki koyüne uğradık, Caatro’nun armağanı birkaç kutu puro vardı yanımda. Onları paylaşarak dostluğu pekiştirdik. Sonra, geçen yıla kadar hemen her yaz evinde birlikte olduk. L’lsle sur La Sorgue köyünün dışında, büyük bir bahçe içindeki, iri bir çınarın gölgelediği iki katlı küçük evi bizim kğbemiz oldu.” Özkök, bu ziyaretler sırasında bol miktarda portre çekmekle kalmadı, Ctıar’ın “dışa kapalı” yaşamını 16 milimetrelik bir kamerayla da belgeledi. Char’ın şiirleri ‘.egörüntuleriyle dolu bu yarım saatlik rilm, kimi “Son eleş(irmenlerce bin yılın en önemli şiiri” olarak görülen bu özgün kişiden arta kalan en önemli belgelerden biri. Özkök, Char’la son kez geçen yaz, temmuz başında birlikte olduğunu Mitterrand’ ın bizzat anlatıyor; Char’ı ziyaret ettiği son beraberlik ‘ günlerini şöyle anımsıyor: ‘Ayrılmaımza birkaç gun kalmıştı. Bir gün, “Sa akşam Mitterrand gelecek, haber verdiler” dedi. 0 akşam geç saatte evine geldiğitmzde, Mitterrand yanında da bir sepet dolusu patlıcan, domates, kavun, portakal filan ge. tirrniş. Char, buluşmadan pek memnun görünmüyordu. “Aynı dalga boyunda konuşmuyorduk Lıitf’ı. Onu biraz solgun gördüm” dedi. Braque üzerine konuşmuşlar, pek aniaşamamışlar. Son gi.ırtayrı şair Char’ıanlattL KULTÜRYAŞAM HAYVANLAR ISM41LGULGEÇ CUMHURİYET/5 “Hep baskıya uğrayan eğeceksen ! aşk için eğ : ıütfi bu çoi porire çeleneide Gitarısolda) Pmvence’laki evindeuzun yıllarziyaret etb.Öz( (sağda),Rene Citarın 16 nNlimetrelik bir Peki, en çok hangi şairlere saygı “Ben de sık sık duyuyordu? sorardım” diye yanıt!ıyor Özkök. “Saint JohnPetar ve Leon Paul Fargue’ı Lstekilereüstun tutuyordu. Miehaua’ya saygısı buyüktü. Michaux öldüğunde, “Lütfi, bir şair gibi yaşadı ve bir şair gibi öldü” dedi. Paris’e Wiiredo Laın’la birlikteyken tanışmışlar ve çok iyi anlaşınışlar. Celan’ı pek aniamadığını söylüyor, ama sevgisini gizlemiyordu.” Char’in köyünde yapılan cenaze törenine de katılan Özkök, “Oldukça sade bir tören oldu” diye anlatıyor. “Cevizden ıabutunu direniş hareketinden arkadaşları taşıdılar. Dedesinin mezarının yanına gömüldü. Leotard, bütün Gallimard os gu oradaydı . Siyaseıçilerden yağdı. Char bunları duyduysa herhalde mezarında çok gülmüştür. Çünkü politikacılardan her zaman nefret etti . “ Hiçhiri>le dost olmam” diyordu. Odüllerle de hiç ilgilenmedi. şairin en büyük düşAktüalite, manıydı ona göre. Peer Handke. .‘ Peirarka OdUlü’nUAlmanlar sana vermek istişor” deyince, “Bi’ surrealistler odtü kabul demiş. Sanıyorum, Isveç Akademisi bu yüzden ona vermek isıemedi. Kabul emeyeceğini ben de dahil çok kişiye hissettirmiştı cunkü. Akademi, Sarlre olasına benzer bir skandal yaşamaktan korktu gibi geliyor bana.” da belgeledi. Köyünyamaçlarına kamp kurmuş, mimozalıtarlaİar vardır Toplama zamanı, oralardan uzakta, kolları gLin boyu kırıltgan dallarla uğraşmış bir kıza rastlarsınız ara sıra. Alabildiğinegüzel kokulu bir karşdaşmadır bu. Kız, ışıltıçemberi kokudan bir Iabma gibi, sırtı batan güneşe dönük, yürür gider. Onunla konuşmak, bir kutsallığı çiğnemek olur. Otları ezen bez çarıldarıyla, yol veringeçsin, Kim bilir? Belki de dudaklarının üstünde bir sartrt gibi, Gece’nirt ıslaldığınıgörebilirsiniz, RÜZGARA İZİN RENE CHAR “ lırken, Liitfi’ dedi, “hili kendimi çok genç hissediyoram. İhtiyarlık diye bir şey yoktur, soyleyealere inanma,” Son sozleri bu oldu. Bir ay kadar önce telefon ettim. ‘Pek iyi değilim, ama >aza görüşecegjz” diyordu. Gerçi üç defa kalp krizi geçirmişti,ama son göruşumde çok kadınlarla ilişkiyi sağlıklıydı. surdurecek kadar sağlıklı. Zaten buyük bir baştan çıkarıcıydı. Yaşamı boyunca kadınlar kelebekler gibi gezindi etrafında.” Pek çok yazarı tanıyan “Char’ın yeri benim için en ust sıradadır” diyor. “Hem şair hem insan olarak piramidin en ustündedir her zaman. Evine her gidişimde bir üniversite bitiriyordum. Hasta yattığı birkaç akşam bana Ahmıtova’dan, Tsevateva’dan, ‘ Çeviren: Samih Rı7a1 tam’dan uzun uzun soz etmişti, o sohbetleri hiç unutmam. Stalin’in ezdiği sanatçılara, Ispanyol faşistlerinin yok ettiği Hernandez gibi şairlere büyük saygı duyuyordu. Hep baskıya uğrayan insanların yanında oldu. Başını hiçeğmedi. Direniş harekelinin en Ön safında elinde silah savaştı. 0 zaman takma adi “Yüzbaşi Alezandre’dı. Ben gerillacı surrealist diyorum ona. ‘ ‘Başını etmek isli>orsan sadece aşk için ve kanI” diyordu. En büyuk aşk şiirlerinide 0 yazdı.” Ozkök. “Belki başını eğmemesi yüzünden Paris sürrealisılerinden ‘ koptu” diyor. ‘Ama her zaman sürrealizme ve ozgürlıık ülkusune bağlı kaldı. Kendini kullandırtmadığı için de Paris’te bir hayli düşman kazandı.” HIZLI GAZETECİ 4 6£M’c/Aİ/;41 600OOts .ŞE.\ AYA/t iş VEYA Z5o30o t i/ N£PEN? t.. ÇİZGİLİK. ıJ / gitmişti. Helikopterle gelmiş, a MuraltıanMunganın aynı dlı yapıtindan Menase’nin Fransada ‘Bulur LuMuradhan uzun birhastalık sonucu ldü Kide. Ö Japon dansçı lellegraf Hideyuki (sağda) süren “Lillur geçen IstanbulFestivaii’nde de gerçekleştiıdiği desergilenmişb. Tokyo 1944 yuld fr.oregrafisini yıl Paris’e kendidans grubunuurmuş, Fransa’daki saııatçı, doğumlu k şenhiklerde oyun birçok “Bulur MuradhaWı ÖMÜ kÖşk”ün AĞA(,; EĞİLİR ı dans de lemişti. sahne Birçok Öğrencisi F dansını Andrie Yano. Hideyuki çağdaş ransız etkilemişti. (Fotoğraf; Girard) SABETAY Sait Faik Fransızeada %erilenbu Mandeisya baskısı, “Sııflles” yınevi’nce “t:n Point Sur la Carte” adıyla. yine Sabri Siyasuşgil tekrar basılmış butunusor. çevirisiyle, Kitabın kapağında Ara bir Sait Fait fotoğrafı var. Turk edebivaıır.ın Fransa’da bilinbir meyen da tani ii rı Cılelı yınesı. bu tanı1ııııı i içiıı çı>it ii tanıtlar yapınaşı da programlamış bu lunuyor.. “Kentler” ve “Koyler” başlıklı üç bolüm halinde toplanan hikiiyeleri içeren kitabın uzun bir önsözü, Sait Faikin eski Abidin Dino tarafından arkada.şı kaleme alındı. Yazarın yaşantısı, dünya gorüşü, sanatı ile ilgili bu özgün önsoz. pek bir Sait Faik 401ı ortaya çıkarıyor. yaşatan bir holunı akaralım: [Audrey 1 PARİS Sait Faik’in “Haritada Bir Nokta” adlı kitabı, Fransız ikinci dilinde kez basıldı. Birinci baskısı yıllar once, 1962yılında Turkiye Milli Eğitim Bakanlığı’nın siparişiyle Hollanda’da yayımlanmış, ama bu kitap dağıulmamış, yitmişti nedense. içinde bulunduğumuz günlerde piyasa Hepburn Türkiye’ye geliyor NEkIM 8ESJM 79 YAŞFt4Jt’A ANM£4’M “..Kente gelince, çeşit gizli servislerjn oyr,stıığı bir kavga alanı at haline gelmişti. Hitchcock ya da Orson urüııden çılgın bir ortam. Muzik Beyoğlu’nda ‘Lili Maden’ türküsü duyuluvordı, sık sık.. Siyasal göçmenler. kaçkınlar. sı.ğıntılar, ‘Alman kontesler, Macar bar kızları, servis yapan Beyaz Rus guıdleri, Sulukule faicı dılberleri, buıun dunya polislerince aranan doLındırıcılar. sahte bankerler, sahicı sa da uvduruk meezup’lar se daha nice akıl almaz kişiler hep beraber sokakları, lokantaları, otelleri, barları. kerhaneleri. kumarhaneleri, han hamamları, ve Gaiaıa Pera başta olmak uzere turn Istanbul’u çılgına çesiriyorlardı. Sait fırdolanıyordu sztra flÖ geçiren bu 5ehirde. Sonunda Çiçek Pazarı’nda. pasajda iki u ahbapla iki üç kadeh kırmızı şarap yusarlayıp Yüksekkaldınııı’dıııı aşağıya tanı hızla paldır kuldur ‘ (.afata Köprustı’ne, Ada ııııyorduendini. Elbet vapur kaçırıl. k mışıı bile. Işte o zaman Sait ‘ikinci .. . meski bekleme salonunda” dört elle kaleme sarılıyordu . kitabın sonunda ise, ‘%edim ,. , .. ,. . Gursel’ın çağdaş furk edebiyatı ile Saıi • KAPAK S1JL£R’DIN AR* SaltFaıkin Fransada UnPoint urlaCarte aöıyla Faık’in ilişkisini irıcclesen bir )a,ısı S AraGülerin Sait Fdikfctoğratıye alışor ser alıyor. yayımlanankitabının ç ANKARA (AA) Amerikahsinema sanatçısı Aud. ünlü rey Hepburn, TRT’nin düzenlediği 23 Nisan Uluslararası Çocuk Şenhiği’ne UNICEF’in temsilcisi olarak katılmak üzere Türkiye’ye gelecek. TRT yetkilileri, şenliğe UNI. CEF başkanının davet edildiği. ni, ancak kendisinin yoğun çalışmaları nedeniyle, Audre’s Hepbrn’u temsilci olarak gündereceğini bildirdiler. Hepburn, 2223 nisan günleri Ankara’da olacak, şenliğin galasına katildıktan sonra Türkiye’den ayrılacak. 17 nisanda resmen haşlayacak bu yıl ilk kez Yuşenliğe, nanistan ekibi de katılacak. Şenliğe ilk kez katılacak (Ilkelerden Kanada, Kızjlderijjlerj canlandıracak bir ekip günderiyor. İngiltere, Irlanda, İsviçre, Senegal, Tayland, Hollanda, Fildişi Sahili ile Şili de şenliğe ilk defa katılacak ülkeler arasında bulunuyor. Şenlik kutla.rnajajınjizlemek veçeşitli programlar hazırlamak amacıyla Ingiltere, Mısır ve Finlandiyadan özel te)evizyon gelecek. ekipleri Daha önce Seymenler Parkı’nda düzenlenen kutlamalar bu yıl Mamak, Keçiören, Altindağ ve Yenimahalle semtlerinde açık gösteriler olade halka rak yapılacak. VE LİMIŞTİR, Ç4LİŞMAL4R/ TIJRIC/Y£’DE £86 Ö4VW VE lLk DE G£REK7ı;eo,Ğİ R.4rıuışrı. ÖMER AÇA4.’ >Ç4ÇAM//J,. MİŞ7ZELLİ ‘NİN 5. DEViQE/N. bAN ScwRA, 80 NEDENLE , SOİV YA 4V£4.. 19 Mart 1938 50 YIL Cumhuriye< 1938191.J kısımları hakkında imar bürosu tarafından bir proğram tanZim edilmiştir. ay n .ohI Şilepçiliğin ıslahı için bir şirk<ı ıeşekkiil pek muhtaç olduğu şilepçiliği ve ticari denir nakliyatını inkişaf ettirmek maksadile İş bankası ve Enbank tarafından bir ı’apur şirketi kurulmuşlur. Şirket sa(ühiyeuarları Londıada üç şi(ep için bulunuyor/ardı, Haber a/dığuzu,Zagöre bunlardan birisinin muamelesi nihayet butmuşwr. Satın ulman şilep altı bin tonluktur. Diğerinin muamelesi de yakında nelicelenecektjr, Bakanlığının emri/e merkez oku/ları öğreımen/erine mahsus olmak üzere bir modeluçak kursu açılmış ve bütün öğretmen/er kursa iştirak ederek model uçakçı/ığına aid na.art ve ame/i bilgi/er edimniş/erdir. L: SÜMER BANK Giresun da model uçak k ii rsu imar işleri içiıı hazırlan an proğra m imar hınçe ile 938 senesinde Giresun (Hususi) KU/tur Yerli Mallar Pazarı ec/i/ec ek
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle