18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
:UMHURİYET/8 HABERLER 15 MART 1988 Evlerin durumundan hem iktidar hem de muhalefet milletvekilleri şikâyetçi: Bütçede lojman tarüşması Netaş önünde protesto tş Sendika Servist Netaş'ta 58 büro personeli ve üç elekthk mühendisinin işlerine son verilmesi TMMOB yönetimince protesto edildi. Toplu sözleşme ve sendikalaşma haklanndan yoksun bulunan sözleşmeli mühendislerin iş guvencelerinin olmadığı dile getihldi. TMMOB Başkanı Teoman A/p ve odalar yöneticisi arkadaşları ile SHP milletvekili Mehmet Ali Eren'in Netaş yOneticileri ile görüşme girişimleri bir sonuç vermedi. Temsilciler daha sonra toplu olarak Otomobillş Sendikası'nın şubesine giderek burada yaptıklan basm açıklamasında Netaş'tan işçilerle birlikte çıkanlan toplam 500 çalışanın tazminatlarımn, alınan kredilerle Odendiğine işaret ettiler. ANKARA (Cumhuriyet Böroso) TBMM Bütçe Komisyonu'nda Mecüs Başkanlığı bütçesi görüşülürken, gerek iktidar, gerekse muhalefet milletvekilleri tarafından dile getirilen ağırhklı konu milletvekili lojmanlan oldu. SHP'li Abdülkadir Ateş, lojman duvarlannın çatlak, bovalanmn dökük ve tuvaletlerinin çalışmaz şekilde olduğunu, tuvalet ihtiyacı için Meclise geldiklerini belirtirken, ANAP'lı Fenni IslimyeU, tuvalet kapaklannm üzerine pislik yapılmış olarak teslim edildiğini söyledi ve "MilIetvekiDeri buna Igyık değildir. Bunu bUerevagörenler r*^*"" bulmabdır" dedi. ANAP'lı Muzaffer Ancı ise, milletvekili lojmanlanmn büyük bir sorun olduğunu belirterek, mutlaka bu lojmanlann Meclisin elinden çıkanlması gerektiğini kaydetti. ANAP'b Şeref Bozkıırt, HP'den bu partiye geçtiği için genel kunılda kendisine sık sık tatsız sözleı söylenmesi nedeniyle milletvekillerinin birbirlerine hakaret etmemeleri için kesin önlemler ahnmasını istedi. TBMM Başkanhğj bütçesi üzerinde Uk sözü alan ANAP'lı Orh«n Ergüder, "Önce kendl haldanmız" diye başladığı konuşmasında, aldıklan maaşın kendilerine yettiğini, lojmanlarda da mutlu biçünde oturduklannı dile getirdi. Lojman çevresinin çimlendirilmemesinden, girişteki polis kulübelerinin görünümlerinin korkunçluğundan yakınan Ergüder, fırmamn işi yarıda bıraktığını, bu milletin paralarına günah olduğunu söyledi. Ergüder, "Bizi Allah'ın dagına attıuz, Allahaşkına oraya medeniyet gotürün" dedi. Koşturmaktan yorgun düştüklerini de anlatan Ergüder, kütüphaneye ve çalışma odalarına görüsmeleri izlemek için monitör konulmasını, milletvekiUerinin genel kunılda oturduklan yerden koiuşrrraJarının sağlanmasını istedj. Ergüder, içtüzüğün derhal Meclise getirilmesi gerektiğini de vurgulayarak, milletvekiUerinin yurtdışına sık sık çıkmaları ve lobi oluşturmalan gerektiğini kaydetti. Saygınlık istediklerini de anlatan Ergüder, "Geneİ müdürlere, memurlara, bârokraüara söjieyiniz. Bizlere saygılı oUunlar" diye konuştu. DYP'li Tevflk Ertüzün, Mecüsten, hür basmdan ve üniversitelerden rahatsız olunursa, demokrasinin olamayacağına dikkat çekerek, Mecüs denetimi dışında kalan konulardan yakındı. Ertüzün, yasa hükmünde kararnamelerin her şeye teşmil edilmesini eleştirerek, seçimlerin eşit şartlarda yapılmadığım; bankalann, belediyelerin seçime katıldıklannı savundu. SHP'li Mehmet Mogaltay, Meclisin içtüzükten yoksun bulunduğuna işaret etti. TV kapılarımn muhalefete açılmasım isteyen Moğultay, genel kuruldaki ses, ışık ve havalandırma düzeninin fevkalade kötü olduğunu, milyarlar dökülerek yaptınlan otoparkın kullanılmadığmı dile getirdi. 3 ay olmasına karşın hiçbir milletvekiline araba verilmediğini vurgulayan Moğultay, "TBMM, Tofaş'ın oyuncagı ofaunaz. Kendi panumzia araç ahunıyoraz" diye konuştu. SHP'li Abdülkadir Ateş, kamuoyunda erozyona uğrayan Meclisin saygınlığının tesisi yolunda gayret gösterilmesinı istedi. Meclisin halka açümasıru, tatil günlerinde Meclis içinde turlar düzenlenmesini Oneren Ateş, lojmanlardan yakındı. ANAP'lı Fenni İsiimyeli de lojmanlardan yakınarak, buralann gayri sıhhi olduğunu söyledi. ANAP'b Şunil Kazokoglu, Meclis lokantasının yetersiz olduğunu, yemek ve hesap ödemek için uzun süre beklediklerini dile getirdi. Kazokoğlu, tabanca taşıyan muhtarlann Meclise sokulmamalannı da eleştirdi. DYP'li Mahmut öztürfc, milletvekillerini "şamar oflaaı"na benzeterck, valnızca "şmmtr" kelimesini telaffuz etti. lkinci kelimeyi'"..." olarak anlattı. öztürk, kapıcılar, odacılar ve trafik polislerinden azar işittiklerini belirterek, bu davraruşlann milletvekillerine ındirilen darbe olduğunu sovledi. SHP'li Hüsnii Okçuoglu, Meclis bütçesinde Meclisin hiç konuşulmadığını belirterek, "Kamuoyu kendi sorunlanaı çözememiş bir Meclis olarak görraemeli. daymamalıydı" dedi Okçuoğlu, ortak amacın demokrasinin yaşatılması olması gerektiğini belirtti. ANAP'lı Muzaffer Ancı da, lojmanlardan büyük 01çüde yakınarak, "Gurüllü olacak, kavga çıkacak, gidecek merd yok" diye konuştu. Ancı, kendilerine verilen odalann otobüs yazıhaneleri gibi küçük olduğunu ve ilkel olduğunu, garajın odalardan daha lüks yapıldığını sözlerine ekledi. ANAP'b Onural Şeref Bozkurt, issizb'k sorununun yapısal bir sorun olduğunu, ancak milletvekiUerinin Işci Bulma Kurumu olmadığını bildirdi. Bozkurt, dışanya gıden mılletvekülennin herbirine simultane tercüme yapacak birer tercüman verilmesini isteyince, aynı partiden Fenni Islimyeb, "Beyefeodi, lisan bilmeyen gilmesin" diye karsılık verince Bozkurt sinirlendi. Bozkurt, milletvekiUerinin birbirlerine hakaret etmemesini, bundan yakınan bir milletvekili olarak başkanlık divanmın gereken her türlü önlemi almasıru da istedi. TBMM bütçesiyle ilgili olarak hazırlananraporda,lojmanların yüzde 95'inin tamamlandığı, 382 milletvekiline lojman verildiği, 10 milletvekiUne lojman tahsısı mümkün bulunmadığından bunlar için konut kıralanacagı belirtildi. Lojmanlann bahçe tanzimine martta başlanacağı da kaydedilen raporda, otoparkı kullanmayan milletvekillerinin burayı kullanmalan uyansında bulunuldu. 34 milletvekiline bir sekreter temin edildiği de vurgulanan raporda, açılan dil kursuna başvuran 54 mılletvekilinden sadece 23'nün kurslara devam ettiği konusuna da yer verildi. Bardakçı'ya yeniden 15 yıl hapis ANKARA (AA) Libya ve Irak hesabına casusluk yaptığı iddiasıyla Genelkurmay Askeri Mahkemesi'nde üçüncü kez yargılanan gazeteciyazar llhan Bardakçı ve Libya Büyükelçitiği eski tercümanı Süleyman Tukaç, yeniden 15'er yıl ağır hapis cezasma çarptırıldılar. Askeri Yargıtay 4. Dairesi, 12 Ocak 1988 tarihinde Genelkurmay Askeri Mahkemesi'nin daha önce verdiği mahkumiyet karanmn, "Kanıt yetersizliği nedeniyle sübuttan bozulmasmı" oybirliği ile kararlaştırmıştı. SSK borçlarına kolayhk Ana prim borçlartnı 22 mayıs tarihine kadar SSK'ya ödeyen işverenlerin gecikme zammı ve faiz borçlan 2 yıl ertelenecek. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ana prim borçlarını 22 Mayıs 1988'e değin SSK'ya ödeyen işverenlerin gecikme zammı ve faiz borçları iki yıl ertelenecek. İşverenlerin şu anda SSK'ya toplam 187 milyar 335 milyon lira borçlan bulunuyor. Bakanlar Kunılu'nca onaylanarak geçen yıl yürürlüğe giren yasa gücünde kararnameye göre, 1986 ve daha önceki yıllara ait aybk sigorta primleri bildirgelerine göre oluşan prim, gecikme zammı ve faiz borcu bulunan işverenler, 22 Mayıs 1988'e değin prim borcunun aslını ödedikleri takdirde, ödeme 'arihine değin belirlenen gecikme zammı ve faiz borçlan iki yıl süreyle ertelenecek. Prim borcunun aslı, 22 mayısa değin kısmen ödenirse, ödenmeyen kısmına gecikme zammı ve faiz uygulanmasına devam edilecek. 1986 ve daha önceki yıllar için yapılmış ölçümlemelere göre oluşmuş prim, gecikme zammı ve faiz borcu bulunan işverenler de prim borçlarının aslını 22 Mayıs 1988'e kadar ödedikleri takdirde, gecikme zammı ve faiz uygulamasına devam edilecek. 1986 ve daha önceki yıllara ait ihtilaflı sigorta prim borcunun aslını ödeyen işverenler de gecikme zammı ve faiz ertelemesi ya da silinmesi uygulamasından yararianacaklar. Edinilen bilgiye göre, 1987 yıbnda açılan icra takipleri ile toplam 208 milyar 197 milyon lirayı bulan işveren borçlannın yaklaşık 31 milyar lirası icra üzerine geri alındı. Ancak yine de 1988 yıhna 176 milyar 841 milyon liralık icra takibi devredildi. SSK kayıtlanna göre, şu anda 222 bın 63 adet alacak dosyası icrada bulunuyor. SSK'nın kamu kuruluşlanndan alacağı prim borçlan ise 79 milyar 924 milyon lira dolaylannda bulunuyor. Örneğin, Türkiye Taşkömüru fşletmesi'nin 47 milyar 560 milyon, Türkiye Elektrik Kurumu'nun 1 milyar 517 milyon, belediyelerin 16 milyar 998 milyon lira SSK'ya prim borcu var. Özel sektör ışverenlennin prim borçlan da 187 milyar 335 milyon liraya ulaştı. Bu durumda, kamu ve özel sektör prim borçlannın toplamı 267 milyar 259 milyon 509 bin lirayı buldu. Ayrıca, BağKur'un da SSK'ya 26 milyar lira borçlu olduğu saptandı. İktidam 'aykın'RP'liBelediye Başkanı Özal'a, Akarcalı'ya veDalan'a çattı ŞEVKET YILMAZ Aileplanlamasısiyoniznunoyunü Işçi CELAL BAŞLANGIÇ ŞANLIIIRFA Imam nikâhı ile evli olanlara resmi nikâh kıvinak için Şanlıurfa'ya gelen Semra Ozal, onu evlendirememişti. Çunku hem resmi hem de imam nikâhı vardı. İsrailliler, işgai altındaki topraklarda yasayan Fibstınlileri "sıra dayagı"ndan gecirirken "Hiller'in mezarma çicek koyacagım" demişti. Bakan Bülent Akarcalı sigaraya karşı kampanya açınca da günde iki paketten fazla sigara içen belediye çalışamna bir de "ikramiye" vereceğini açıklamıştı. Zaten belediye başkanbğını da "Vktidar partisinden degiliz diye para venneyecek başbakanm alnını kanşlanm" diyerek kazanmıştı. Şanburfa'nın Refah Partili Belediye Başkanı İ. Halil Çelik'e "aykın"lığa varan bu renkli görünümün altında yatan nedenleri sorsanız, size Necip Fazıl Ktsakürtk'ten. "Islam alimleri"ne değin birçok ad sayar, ardından da yaşam çizgisine dokunuverir: Fakır bir ailenin çocuğuyum. tlkokulda, ortaokulda çaycıhk, Adana'da pamuk ırgatlığı, hipodromda soğuk su sattım. Urfa'da liseyi bitirdikten sonra öğretmen okulunu dısardan bitirdim, edebiyat fakültesinin gece bölümüne gittim. Hem öğretmenlik yaptım hem de bazı gazetelerde sanat, edebiyat sayfalan duzenledim. Biz, cami köşelerinde okuma imkânı bulamayan insanların çektiği ıstırabı yakından bilen insanlanz. Hakikatı söylemekten çekinmeyiz. Hatta hükumet başkanı, devlet başkanı karşısında da çekinmeyiz. Bu yüzdendir bu renklilik. Bir belediye meclis üyesi önerge vermişti; "Başkanımız iki evlidir. Bu yüzden aldığı 500 bin lira maaş yetmemektedir, aylık ucretinin 750 bin liraya çıkması..." diye. Hatta bu önerge eleştirilere neden olmuş, "Urfaya bekfir bir belediye başkam bulalım da daha ucuza gelsin" önerilerine yol açmıştı. "Allahın hakkı dört olduguna göre, acaba üçüncü evliliğini de yaparsa, başkanın maaşının bir milyon liraya çıkması mı islenecekti?" Ben maaşımın artlınlması için hiçbir talepte bulunmadım. Maaş arttınlmasının evlüikle bağlantıb olduguna inanmoorum. Önergeyi veren dostumuz, meclisin samiımyetine inanarak bu sozu soylemiştir. Benim iki evim de kiradadır. Üzerime tapuju bir gecekondu vardır. Geçen gün yol yaparken, gecekondumun yola giden kısmını da yıktım. Malvarlıgım, 25 milyar versekr vermeyecegim dort bine yakaı kitabın bulundngu kütuphanemdir. tlim. çalısmakla olur. Mal, calışmakla elde edilmez, Allah vergisidir. Aynca soyleyeyim, üçüncü eş de gündemde yok... ı Belediye Başkanı Çelik'in 10. çocuğu da yoldaydı. Uçüncu eş gundemde yoktu, ama aile planlaması diye uir şey de mi yoktu? Ben aile planlamasına karşıyım. Kimsenin uçkunıyla oynamasınlar. Bu siyonizmin oyunudur. Genç nüfnstan korkuyoriar. Peygamber efen TRT için takipsizük ANKARA (AA) Ankara Cumhuriyet Savcılığı, DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel tarafından, TRT Kurumu ve Genel Müdtiru Tunca Toskay hakkında yapılan suç duyurusu hakkında takipsizlik karan verdi. DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, bir siire önce televızyonda yay.mlanan "îcraatm Içinden" programıyla ilgili olarak, TRT ve Genel Müdürii Tunca Toskay hakkında suç duyurusunda buiunmuştu. Akarcalı'ya: Biz Allahın göğsü imanlı, ağzı dumanlı kullarıyız. Sigara içen belediye çalışamna ikramiye. özal'a: İktidar partisinden değiliz diye para vermeyecek başbakanm alnını karışlarım. Davos diye şişirilmiş balona sanlıyoruz. Papandreu'nun genel seçimi var, bizde de mahalli seçimler. İki lider birbirine destek oluyor. Bu bir oyundur. eylemleri devam edecek ÖNDER BALOĞLU ESKtŞEHtR Eskişehir'de düzenlenen "Tüketiciyi Konıma ve Çalışanlann Sorunlan" konulu bir seminerde konuşan Türktş Genel Başkam Şevket Yılmaz, "Hükumel, işçiııin sorunlannı görmezükten getaneye devam ederse, eylemleri'nıiz daha açık bir şekilde devam edecektir" dedi. Türkiye'de her 4 saatte bir insanın iş kazasmda öldüğünü, her iki saatte de birinin sakat kaldığını bebrten Şevket Yılmaz, işçi sorunlannı çözmeden ATye başvurmarun ilginç olduğunu öne sürdü. Yılmaz, özetle şöyle konuştu: "Türkiye'de 1.5 milyon işçi yemek iıoykotu yapıyor ve hükümet vurdum dnymazlıktan geliyor. Televizyon ise bu olayı sadece 44 saniye veriyor. Hükümet bugune kadar yapOgınuz başvunılara ciddi şekilde egflmezse eylemlerimiz de devam edecekür." Türklş 2. Bölge Temsilciliği'ııin duzenlediği ve SHP Eskişehir Mületvekib Cevdet Selvi ile Eskişehir Valisi Bahaettin Güney'în de birer konuşma yaptıklan seminerde olayı gorüntüleyen TRT kameramanına, "Boşuna fazla film harcamaym. Nasıl olsa makaslanır" diyen Şevket Yılmaz, TRT Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Dr. Yıimaz Büyukerşen'in de bulunduğu salonda, TRT'yi sen biçimde eleştirmeye devam etti. Tüketiciyi Konıma Bürosu'nun çalışmalarına katkılarından dolayı Anadolu Universitesi Rektörü Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen'e plaket verilen Eskişehir'deki seminer, Türk Harptş Salonu'nda düzenleniyor. Seminer bugün sona erecek. Bıtgün Miraç Kandili ANKARA (AA) Bugün Miraç Kandili. Diyanet Işleri Başkanı Mustafa Said Yazıcıoğlu, bugün kutlanacak olan Miraç Kandili nedeniyle yayımladığı mesajda, mübarek gün ve gecelerin kendimizi bir kez daha gözden geçirmek için fırsat olduğunu bildirdi. Miraç Kandili, Hz. Muhammet'in Kâbe'den Kudüs'teki Mescidi Aksa'ya geçerek oradan da göklere yükseldiği gece kutlamyor. İki eşli ve 10 çocuklu Sanlıurfa Belediye Başkanı Halil Çelik 75 milyonluk elektronik eşya îstanbul Haber Servisi tstanbul'da çeşitli ev ve işyerlerinden yaklaşık 75 milyon lira değerinde elektronik eşya çaldıktan öne surülen üç kişi Hırsızlık Masası ekiplerince yakalandı. Yurttaşların şikâyeti üzerine polis, Bakırköy, Beyoğlu, Şişli, Fatih ve Eminönü semtlerinde bazı kişilerin evlere girerek, hırsızlık yaptıklarını belirledi. Ekipierin yoğun çalışmalan sonucu Latif Gülonar, Atilla Sadef ve kardeşi Aydın Asım Sadef adlı samklar yakalanarak guzaltına alındı. Dalan'a: Ecevit'in 'Yunanlı kardeşim' şiiri olay olmuştu. Şimdi Atina Belediye Başkanı geliyor, Dalan onun şoförlüğünü yapıyor. Bu kadar alçalmanın yeri yoktur. S i y o n i z m e : Aile planlamasına karşıyım. Kimsenin uçkunıyla' oynamasınlar. Bu siyonizmin oyunudur. Genç nüfustan korkuyoriar. Bakabildiğim kadar değil, yapabildiğim kadar çocuğa taraftarım. Hitler'in mezarına çiçek koyacagım. Televizyonda gördüğünüz gö'zü dönmüş Yahudinin iki Filistinlinin kolunu kırması, peygamberimizin bir hadisinin işaretidir. "Yahudiler katledilecektir" demiştir. dimiz, 'Evlenin, çoğabn, sizin çokluğunuzla iftihar ederim' diyor. Doğum kontrolü sadece bir oyundur. Kimsenin uçkuruna kimsenin gücü yetmez. O bakımdan bakabildiğim kadar değil, yapabildiğim kadar çocuk yapmaya taraftarım. Çelik sözun burasında Amerikanın Türkiye'ye doğum kontrolü için yardım yaptığını, işadamı Vehbi Koç'un bile 21 torununun bulunduğunu, GAP gibi bir olayın bile Türkiye'de artan nüfusu besleyebileceğini anlattıktan sonra, "Ama Dogu ve Guneydogu'da İsrail'e toprak satmaktan vazgecsinJer" uyansında bulunuyor. Bir başka uyarısı daha var Çelik'in: ATye ginnemizin ana hik&yesi tsrail. Bizi soktuktan sonra arkasından alacaklan 14. ulke İsrai'. olacak(ır. Bir hadisi serif mr. Her zaman söylüyorunv. Cumhuriyet de dahil hiçbir gazele yazmıyor. Peygamberimiz. 'Kıyamet yakm olduğu zaman Yahudiler taşlann arkasına saklanacaklar. Taslar dile gelerek, arkamızda bir Yahudi var, diyecekler ve o Yahudiler katledilecektir' demiştir. Televizyonda gördüğünüz gözü dönmüş Yabudinin iki Filistinlinin kolunu taşla kırması öruek hadisedir. Bunlar o ortamı oluşturan hadiselerdir. Anlaşılıyor ki Çelik, Yahudilere iyice kızgın. Sözü tarihsel gelişimlere getiriyor: Efendim, Fredrik'le Elizabel lspanya'da 1482 yüında onlan yok etmeye calışırken, sofu BeŞazıl kucağını acıruş, ama ne yapmujlar, Sultan Mehmet'i zchirliyorlar. Mural'ı mason yapı>oriar. Türki>e"de Roteryenler, Lionslar, Leolar serbest birer tarikattır. Birer dindir. Oysa Atatürk 1933 ydında mason localannı kapatmıştır. Ama arkasından mason localannı İnönü açmıstır. Ama Dalan, Tiırk ve MUslüman diışmanı olan papaz Yakovas'ı ağıriıyor, palrikhaneyi yeniden ihja ediyor. Sinema ve televizyondan, TurkYunan ilişkilerine kayıvermişti söyleşi: Bir zamanlar Sayın Ecevit'in 'Yunanlı kardeşim' diye bir şiiri vardı. Olay oldu. Şimdi Atina Belediye Başkanı geliyor, Sayın Dalan onun şoforiüğunu yapıyor. Bu kadar alçalmanın yeri yoktur. O dunun palikaryasıdır. Hâlâ megalo idea duşuncesiyle tstanbul'a Konstanünopolis diyor. Ordaki derneklerin varlıklanna e) konmasına. camiJerin yıkılmasın» göz yumuyonız. Sonra da Davos diye şişirilmiş balona sanlıyoruz. Papandreu'nun genel secimi var, bizde de mahalli s«çimler var... Bu sadece bir oyundur. iki lider birbirine secim için destek oluyor, paslaşıyorlar. Şanlıurfa'nın RP'li Belediye Başkanı t. Halil Çelik'e son bir soru soruyoruz: Şanburfa, malumunuz peygamberler şehri. Sizin gibi Refah Partili bir kişinin belediye başkanı seçilmesi acaba "Allah'ın bir lütfu" mu? Biraz durakbyor Çeiik. Söyleşiyi surdurduğümüz belediyedeki makam odasının lambrilerine ve koltuğunun arkasında duran Ataturk maskına şöyle bir baktıktan sonra yanıthyor: Biz dinimize bağlı, elimizden geldigi kadar dini \ecibeleri yerine getinneye calışan bir insan olarak... Yorumu size bırakıyorum. Ramada'da "yıhn genel müdürü" tSTANBUL (AA) Uluslararası Ramada Oteller zincirinin geleneksel "yıhn genel mtidürü" Odülünün sahibi açıklandı. Îstanbul Ramada Oteli'nde düzenlenen törende, 1987 yılının genel müdürii seçilen Federal Almanya'nın Karls Ruhe Kasabası'ndaki Ramada Renaisance'ın Genel Müdürii Kurt Bernd'e Odülü, Ramada Oteller Grubu Başkanı Jerry Manion tarafından verildi. Kız LisesVnde skandal ÎZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Kız Lisesi'nde öğretmen Necla özay, iki yıl önce mezun olan öğrencisi Nilgün Çelik tarafından bıçaklandı. Almanya'dan Izmir'e gelerek Kız Lisesi'nde öğrenimini tamamlayan Nilgün Çelik dün öğleden sonra okula gitti. öğretmenler odasının kapısında bekleyen Nilgün Çelik, Necla Ozay'ı göhincü üzerine saldırdı, boynundan ve göğsünden bıçakla hafif yaraladı. Olaydan sonra yakalanan Nilgün Çelik'in emniyetteki ifadesinde, "O öğretmen, okuldaki kızlan pazarlıyordu. Kendisine o yuzden saldırdım" dediği öğrenildi. Ağzı dumanlı kul Sağlık Bakanı Akarcalı 'nın sigaraya karşı kampanyasında koyduğu tavn anımsatmca, elindeki Samsunundan derin bir nefes çekip, bırakırken, "Biz Allah'ın gogsü imanlı, ağzı dumanlı kullanyu" diyor İ. Halil Çelik. Bu kez kendisine Şanlıurfa'daki sinemaiarın birer birer kapandıgını anımsatıp, "Gögüsteki unan"ın sinema ve televizyon izlemeye karşı mı olduğunu sonıyoruz: Çok güzel filroler meydana getirmek şartıyla sinemanın kulture faydalı olduguna inanıyonım, ama bunun yanında diğer porno filmler var. Bunlar ahlakı bozuyor. Şunu da söyleyeyim, televizyonda oynatılan filmler sadece Hıristiyanlık propagandası yapmaktan oteye gilmiyor. Artık çocuklanmız şimdi sabahleyin nasıl dua edilecegini degıl, Hıristiyan adeti nasıl olur onu oğreniyorlar. Bize yeni bir din icat edivorlar. Diyanet İşleri reisimiz bir beyanat veriyor, bazı gazeteler cıyak cıyak bağınyor. Yemek boykotçularına baskı Petrollş lzmir Şube Başkanı Erdoğan, bazı işyerlerinde yemek boykotuna katılan işçilerin defalarca sorgulanıp, tehdit edildikierini söyledi. Haber Merkezi TurkIş'e bağb sendikalann gerçekleştirdiği yemek boykotunun ardından, bazı işverenlerin işçileri sorguya çektiği. tehdit ettiği ve "ceketini al git" diye baskı yaptığı oğrenildi. Türkiye lşveren Sendikalan Konfederasyonu (TISK) Genel Sekreteri Kubilay Atasayar, "Yemek boykotuna katıbmın viızde 65 dolayında gerçekleştiğini" öne surdu ve boykotla ilgili olarak cumhuriyet savcılıklanna ihbarda bulunmaktan vazgectikJerini açıkladı. Turklş'in 11 mart günü gerçekleştirdiği yemek boykotunun tartışması devam ediyor. lzmir Cumhuriyet Bürosu1 nun haberine göre, Petroilş Sendikası Izmir Şube Başkanı Nihat Erdoğan, yemek boykotunun ardından bazı işyerlerinde işçilerin sorguya çekildiğini söyledi. Erdoğan baskının en yoğun olduğu işyeri ile ilgili şunlan söyledi: "DYO Proje Bakım Servisi'nde çalışan arkadaşlannuz sorgulanıp açık açık tebdit edilmektedir. İşçi arkadaştanmız çagniıp, neden boykota kaüldığı sonıunakta ardından da 'ceketini al git' denilmektedir. Nedense evinde çolugun çocuğun aç mı tok mu diye sormayanlar, bir gün öğle yemegi yenmemesinin sebebi üzerinde duruyorlar. Bazı işçi arkadaşlanmızın gunde 10 kere sorguya çekildikierini ogrendik. lsçiyi bunaltarak çekip gitmesini saglamaya calışıyorlar. Biz olaylan yakından izliyonız. Şu ana kadar işten el çektirilen yok. Zaten işverenin istediği işçinin 'pes' edip de gilmesi." AkbuluVun ağabeyi ilçe başkanı Îstanbul Haber Servisi DYP Îstanbul ll örgütü'nün kongreleri başladı. ll Başkanı Seyfi Basa duzenlediği basın toplantısmda mart ayı sonuna değin ilçe kongrelerinin tamamlanacağını, 24 'ünde ise il konresinin yapılacağını bildirdi. önceki gün yapılan seçimlerde Kadıköy ilçe başkanhğma Dr. Oktay özaltan, Adalar ilçe başkanlığına da TBMM Başkanı Yıldınm Akbulut'un ağabeyi Yılmaz Akbulut getirildi. Erbakan, alternatif programlannı anlattı: Avrupa Konseyi Sempozyumu BRÜKSEL (AA) Avrupa Konseyi tarafından düzenlenen sempozyum 1618 mart tarihlerinde Antalya'da yapılacak. Sempozyumda, özellikle geçen yıl yaşanan borsa krizi ve etkileri, Türkiye'nin de karşı çıktığı uluslararası ticarette korumacılık tedbirleri ve muhtemel gelişmeler üzerinde durulacak. KuzeyGüney ilişkileri çerçevesinde yer alan ve kalkınma ile ticari Hişkiler, mali sorunlar ve işbirliği alanındaki bağlantılan irdelemeyi amaçlayan sempozyuma, BM Uluslararası Kalkınma örgütü Genel Müdur Yardımcısı Senegalli Louis Alexandrenne, BM Ticaret ve Kalkınma Konferansı Genel Sekreteh Ganalı Kenneth Dadzie, Üçüncü Dünya Forumu adlı kuruluşun başkanı Mısırlı Samır Emin ve SSCB Sosyalist Ekonomi Sistemleri Enstitüsü'nde'n L.Z. Zevin de katılıyor. Bugünkü koştıllarda sanayiçilik akıLsızlık İZMİR (Cumburryet Ege Bürosu) Refah Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan, dün Izmir'de Egeli sanayicilerle bir toplantı yaptı. Erbakan, Egeli sanayicilere alternatif programmı anlatırken, "Bugünkü koşullarda saoayicilik yapmak akılszbktır" dedi. Ege Bölgesı Sanayi Odası Başkanı Ersin Faralyalı da, "Zorluklara karsı mücadelemizi siirdürecegiz. Menfaatlerimi/i kimseye kgptırmayız" diye konuştu. Bir suredir İzmir'de bulunan RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan, dun sabah önce üniversitelerde göre\li bazı öğretim görevlileri ile bir toplantı yaptı. Daha sonra EBSO'ya geçen Necmettin Erbakan, sanayinin bugünkü koşullarda çok büyuk güçlükler içinde bulunduğunu vurgulayarak, "Sanayiciik \apmak en büyuk akıistzbktır. Haar para>ı bankaya >atınp yüzde 60 para almak varken, e!inizdekini yeni yatınmlara yeni leknolojilere yatıımak cesaret işi" dedi. Erbakan, alternatif ekonomik modeli şöyle açıkladı: "Faizler tamamen kaldınlacaktır. Paranın hak ölçüsü olması sagJanacak, sağlam para)a gecflecektir. Açıklan asla para basılmayacaklır. Mümkünumüz olsa ana\asa\a bu konuda madde ko>anz. Vergi fakir halktan alınmayacak, devletin masraftan milli kaynaklan sağlanacaktır. Krediler siyasi maksatlı değil, faşdab yatınmlara verilecektir. işte alternatif budur." EBSO Başkanı Ersan Faralyalı da, "Ekonomideki zorluklara karşın mücadelemizi sürdüreceğiz. EBSO olarak oleden beri doğru olanı her zaman söylemişizdir. Menfaatlerimizi kimseye kaptırmayız" dedi. İZMİR'DEN HİKMET ÇETİNKAYA Ozal ve Erbakan İZMİR ANAP ıl kongrelerınde muhafazakârlarla hareketçiler kapışıyor. liberaller ise ızhyor. Aydın il kongresınde muhafazakâr kanat hareketçilerle ışbırjiği yapıyor. Amaç liberalleri silip süpürmek. İzmır Milletvekili Işılay Saygın kongre başkanlığında oturuyor, Anakent Belediye Başkanı Burhan Özfatura ise konuklara aynıan yerde. Zaman zaman delegelerın sesleri yükselıyor: Pamukta fon kalksın. Destekleme fıyatları açıklansın. Gübre ateş pahası. ureticinin hali perişan . Bir grup yanıt veriyor: Olsek bile ANAP'lıyız .. Erzurum kongresınde de delegeler bağırıyor Açız, susuzuz, ama ANAP'ın neferiyiz.. ANAP'ın liberal kanadı her yerde aday çıkarıyor, liste hazırlıyor Kongre öncesi gazetelerde boy boy ilanlar. Sonuçta ya hareketçilerden dayak yıyıp köşelerine çekıliyorlar ya da muhafazakâr ve hareketçı lıstelerine bir iki kişi sokabilıyorlar. Refah Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan. ANAP ıçindeki bu karmaşayı yakından ızlıyor Dün Egeli sanayici ve ışadamlarıyla bir toplantı yapan Erbakan Hoca, Side'de dinlerıen özaf'ın kulaklannı çınlattı. Ne mı dedi' Eğer İzmirliler 1977 seçımlerinde aday olan bu çocuğa (Turgut Ozal) oy verip, MS p 'den milletvekili seçselerdı. bu çocuk ooğru yoioan aynlmaz, milletin başına da bu işleri açmazdı Erbakan Hoca Özalı çok yakında ıktıdardan düşureceklermı de haber verdi Hazırladıkları "hilekâr oyuncuyu masadan uzaklaştırma projesi"ni muhalefet partileriyle birlikte gündeme getireceklerini belirtti Hocam, ağır sanayi projesine benzemesın bu proje? . Erbakan bu kez işi gizli tutuyor olmah. . Bu projeyi açıklamam. Sonra Özal açıkgözlülük yapmaya kalkar İyi hoş ama, sizinkiler AN,AP'ta kongreleri alıyorlar. Onlar artık bizden değil, hilekâr oyuncunun şakşakçılan. . Ya sanayicilerle neler konuşacaksınız? Sanayiciler Özal'ın faiz sısteminden feryat ediyor. Demek ki Erbakan haklı. Onlarla görüşüp dertleşeceğız. . Erbakan Hoca, sanayici ve ışadamlarıyla konusadursun, DYP'deki gelişmeler, Başbakan Ozal'ın sanki söylediklerim kanıtlıyordu DYP merkez ilçe kongresınde Sabit Osman Avcı'ya bağırıp çağıranlar, "ANAP'a gıderiz" biçiminde gözdağı verenler hayli ilginç goruntüler çiziyordu. Rıfat Serdaroğlu ekibı kongrede silinip gitmişti Salonda bagiranlar acaba neyi kanıtlamak istiyordu? Konuşan Türkiye isterız. . Kimı delegelerın hedefi, il başkanı Sabıt Osman Avcı'ydı: İl kongresınde aday ol da dersını al Avcı, Ülkü Sıneması'nın loş salonunda, "Nereden girdim bu işe" der gıbı konuşuyordu Polıtikaydı bunun adı. TBMM BaşkanhgYndan merkez ilçe kongresı başkanlığına uzanan çizgide neler görmuştu bunca yıl Avcı konuşuvordu: Demokrasi başıbozukluk rejimi değikjir Ben burada hukuku, tüzüğü, Siyasi Partiler Yasası'nı uyguluyorum. Kımi delegeler yanıt verıyordu Terbiyesiz adam, in aşağıya! Kızgın delegeler Ülkü Sıneması'nın önünde tartışmaya başladılar. ANAP'a hemen mı geçelim yoksa bekleyelim mi? il kongresini bekleyelim, sonra görüşürüz. Politikayla yoğun bir haftanın içinde, Türkiye Emlak Bankası Genel Müdurü Bülent Semiler ise ANAP'a kırgınlığını dile getiriyordu İzmir'de bir dizı çalışma yürüten Şemıler'in bir meslektaşımıza soyledıklerı şuydu: BIZI vatan haini gibi göstermek, ANAP1ta ise infial yaratmak istivorlar... ANAP kongrelerınde muhafazakâr ve hareketçı atağında yenik düşen liberaller bundan sonra ne yapacaklar bilemeyiz Sosyal demokrat "süper Sahire", Adnan Kahvecı'nın danışmanı olduktan sonra belkı ANAP'ta, "ben bilirim yarışması" düzenleyıp hareketçı ve muhafazakâr kanadı dize getirir. Belkı de Bülent Şemıler'in durumunu düzeltır Eğer getıremezse, Erbakan Hoca formülü var ortada Sanayici ve işadamlarına söylediklerı espriyle karşılanıyor. Ülku Söneması'nda anlattıklarını onlara da aktırmış Bu çocuğu (Turgut Özal), 1977 seçimlerınde desteklemedınız Eğer onu milletvekilı seçseydınız, size hıç zararı dokunmazdı Şımdı de faızlerden yakınmazdınız Ö çocuğun gunah. sızın boynunuzda Erbakan Hoca haklı mı dersınız? TISK'in ihban Ankara Cumhuriyet Bürosu'nun bildirdiğine göre, TİSK, yemek boykotu ile ilgili olarak cumhuriyet savcılıklanna ihbarda bulunmaktan vazgeçti. TtSK Genel Sekreteri Kubilay Atasayar, yemek boykotuna katılımın yüzde 65 dolaylannda gerçekleştiğini öne sürdü. TİSK, TürkIş'in yemek boykotu oncesi bir bildiri ya>ıralayarak, yemek boykotunun yasadışı olduğunu savunmuş, bu eylemin uygulandığı işyerlerinin, eylemi cumhuriyet savcıbklanna ihbar edeceklerini \e bu karan leşvik edenlerin lakibıni isteyeceklerini belirtmişti. i Adaleün olmadığı yerde ot bitmez' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, göreve yeni başlayan Anayasa Mahkemesi Başkanı Mahmut Cuhruk ve Başkanvekili Yekta Güngör özden'i ziyaret ederek başanlar diledi. Adaletin sağlanamadığı yerde korkunun olacağmı bildiren Demirel, "Adaletin olmadığı yerde ot bitmez" dedi. Anayasa Mahkemesi'nin hukuk devletinin "anahtar" müesseselerinden olduğunu bildiren Demirel, "Hukuk devletini gerçekleştirmede hep devletimize sahip çıktık, çıkmaya da devam edeceğiz" diye konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle