Katalog

12 MART 1988 •••• CUMHURİYET/13 eslek liselerine başvuru tarihleri uzatıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanhğı'na bağlı Anadolu Teknik, Anadolu Denizcilik, Anadolu Kız Meslek Lisesi, Anadolu Otelcilik ve Turizm, Anadolu Ticaret ve Endüstri Meslek Liselerine ahnacak ogrencilerin kayıt süreleri 25 Mart 1988 tarihine kadar uzatıldı. Süreninuzatılmasında başvurulann çok olmasıtun neden olduğu bildirildi. öğrenciler başvuru formlannda 6 tercih yapabilecekler. Formları 25 Mart 1988 cuma günu saat 17.00'ye kadar okullara verecekler. Meslek liselerine öğrenti yönlendirme ve yerleştirme sınavı 19 Haaran 1988 günü yapılacak Mısır güzeli Mısır'da önceki gece yapılan guzellik yanşmasmı Emıne Sami SAelbayya kazanarak ulkesim uluslararası yanşmalarda temsil etme hakkını ekje etti. 20 yaşındaki Shelbayya'nın Kahire Ûnjversitesi'nde öğrencı olduğu bildirildi. Yenı Mısır güzeli, bu yıl Tayvan'ın başkenti Taıpei'de yapılacak Oünya Guzellik Yarışmasına ülkesi adına katılacak. Bodruırfda yenibir turizm kompleksi İslanbul Haber Servisi Bodrum'da Gökçebel Yalısı'nda 756 bin metre kareliir alanda Turpem adlı dev bir turizm kompleksi kuruluyor. Turizm kompleksiııin 346 bin metre kareük bölümünde 900 yataklı 5 yüdızh bir otel, kongre ve fuar merkezi, sanatevianfl tiyatro, helikopter alanı, yat limaıu, rekreasyon merkezleri, basketbol, buz pateni ve tenis alanları, lokantalar, tavernalar, bar ve diskoıekler, plajlar, yuzme havuzlan, söıf ve yüzme okulu ver alacak. Geri kalan bölümde ise 36, 50 ve 60 metre karelik 5 ayn tipte apartman ve vülalar inşa edilerek devremülk olarak satılacak. Tatil kompleksinde, üniteleri birbirine bağlayacak tramvay sistemi de kurulacağı bildirildi. O C K S I U I İ £ I I I I I I 6 I M f l l Tayland, yıllardır, 'seks tunzmı" ola*rak anılan gezilerin populer merkezlerinden bindir Ancak son yıllarda ülkede gıderek guçlenen kadın hakJarı hareketi. bu amaçla gelen tunsttere ve yabancı ülkelerdekı seyanat acentelenne uyanlarını yogunlaştırdı Bangkok1un Don Muang Havalimanı'nda önceki gün göstert yapan kadmlar, "S«ks turlanna hayır' ve "Tunstter dışan" şeklmde dövızler taşıdılar Colre f ı ı r i v m i n A houır Güneydoju Asya ülkelerinden 911 Iflllllf n t l o m Samsun'dadoguştangörmezolanMelek CM y i l l l l V U & I G I I I Aslanofllu adlı genç kız, yapılan amelıyaöa 20 yıl sonra dünyayı gördü ve Hk suzu "Ounya ne guzelmış" oldu Samsun'un Kulaçaba köyunde oturan 20 yaşındaki Melek Aslanoğlu, babası Kemal Aslanoğlunun gazetelerde yayimlanan, "9 yıl sonra gözleri açıldı" başlıkJı bir rıaberi okuması uzenne doktora götürüldu Samsun SSK Hastanesi göz hastalıkları uzmanı Op Dr Abdurrahman Kıhçkaya genç kızın gözlennin doğum sırasında oluşan travma nedenıye görmediğıni, şimdıye kadar da doktora başvurulmayışı yuzunden yıllardır karanlıkta yaşadığını belırterek, başanlı bir ameliyatia genç kızın dunyasının aydmlanmasını saflladı (Fotoğraf: AA) OLAYLAR1N KenÜer ARDENDAKI IZMlR'den nın durdurulması için Uluslararası Kızılhaç Komitesi'nin bir çağn yaptığını, tran'ın da olumlu cevap verdiğini öne sürdu. Haberde Basbakan özal'ın girişimi hiç yer almadı. lran radyosunun haberine göre Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, Kızılhaç Komitesi'nin çagnsına ülkesinin olumlu cevap verdiğini bildirdi. HabeTde Basbakan özal'ın girişiminden bahsedilmedi, AA'nın Paris çıkışlı haberinde ise Iran'ın Basbakan özal ve Uluslararası Kızdhaç Komitesi'nin çağrıları uzerine bu karan aldığı belirtildi. Taraflardan hiçbiri ateşkesten sonra kentler savaşında yenik düştüğünü kabul etmedi ve yaptığı açıkiamalarda karşı taraf112 gun suren fuzeler yağmurundan gereken dersi almaya çağırdı. Diplomarik gözlemciler de Sovyetler Birüği'nin savaşı durdurması için Güvenlik Konseyi'ne başvurmasından sonra lrak'ın ateşkes önermek zorunda kaldıgı görüşünü savunuyorlar. HABERLERIN DEVAMI HIKMET ÇETINKAYA önceden bitmişti. Sendika temsilcilerı işyerlennde genel havayı dakikası dakikasına Türkİş 3. Bölge Temsilciliği'ne bildiriyorlardı. TekGıda İş Sendikası1 nın örgütlü olduğu Tekel'ın sigara, alkol fabrikalannda, Teksif in örgütlendiği Sümerbank'ta, özel sektörun irili ufaklı fabrikalarında tam anlamıyla birliktelik göze çarptyordu. Saat 11 00'de Türklş Genel Başkanı Şevket Yılmaz, Orhan Sorguç'u aradı. Sorguç, Ege Bölgesı'nde tüm çalışanların eyleme katılacaklarını, katılma oranının beklenenın üstünde gerçekleşeceğinı söyleyip ekledi: Şu sıralar TÜSİAD yöneticileri de İzmir'de toplantı halindeler. Yolİş Sendikası'nın 1 ve 2 nolu şube başkanları ile yönetim kurulu üyeleri de dün sabah "açlık grevi"ne başlamışlardı. Balıkesir'deki "açlık grevi"nin arkasından izmir'de Yollş Sendikası'nın aynı eyleme girmesi işçi kesimtnin kararlılığını gösteriyordu. Yotİs Sendikası yöneticiteri "açlık grevi"nin nedenini şöyle açıklıyortardı: Aslında tüm sorun işçi haklarını kısıtlayan sendikalar yasası ve toplu iş sozleşmesi yasasının yeniden düzenlenmemesınden kaynaklanmaktadır. Sendikalar ve toplu ış sozleşmesi yasalan günun şartlarına göre işçiler lehine değiştirildiğinde, serbest pazarlık ortamı yaratıldığında ve tarafların özgür ıradeleri ile yapacakları toplu iş sozleşmesi düzeni getirildiğinde sona erecektir. Saat 12.00'de Türkİş'in yemek boykotu başladı. Meydan Apartmanı'nın çatı katında Omer Dinçkök başkanlığında toplanan TÜSİAD yönetim kurulu ise gelişen ekonomik olaylann degeriendirmesıni yapıyordu. Gündemde hükümetin şubat karariarından sonra Egeli sanayici ve işadamlarının "yüksek kredi faizi ödememe" ile İstanbul'da "Hükümet ekonomiye şaşı bakıyor" konuları ağırlık taşıyordu. Egeli sanayici ve ışadamları ayrıca "alternatif programı" da tartışmaya açtılar Başkan ömer Dinçkök, bu arada görusterini içeren bir konuşma yaptı. Toplantıda konu ağırlıkları şöyleydi: "Enflasyonla mücadele ve ekonomik istikrar. Yatınm ve üretim artışı, yani sürekli büyüme. Dış ödemeler dengesinin kurulması. Yeni istihdam alanlarının yaratılması. Sosyal adaletin ve sosyal güvenliğin güçlendirilmesi." Konuşmacılann birleştikleri sorunlardan birisi de şuydu: 1980'li yıllarda gündeme gelen sanayi sorunları, son alınan kararlarta daha da ağıriasmış bulunmaktadır. Bu arada SHP'de de "önemli gelişmeler" gözleniyordu. SHP Ğru(3 Başkan Vekili Deniz Baykal, Buca örgütünün yemeği için İzmir'e gelmiştı. Kemal Anadol, Veli Aksoy, Cumhur Keskin, Adnan Keskin, Mahmut Alınak da İzmir'deydi. Deniz Baykal, Yoliş'te "açlık grevi" yapan sendikacıların yanına uğradı ve bir süre görüştü. Siyasi kulislerde "İzmir'de bahriyeliler atağı" olarak nitelendirilen bu ani ziyaret, Genel Başkan Erdal inönü'ye hemen iletildi. SHP Genel Başkanı Erdal inönü'nun il örgütüne buyruğu ise şu oldu: Önümüzdeki hafta ben de izmir'deyim.. Evet, İzmir dün canlı ve devinimli bir gün geçirdi... GERCEK (Bastarafı 1. Sayfada) bütunüyle kapsayan bir eylemi, daha sonra başlayabilecek olanların ilk adırru olarak değerlendirmeleri, gerçekten de işveren kesimi ve hükümet, Türkiye'de işçi örgutlerini yıllardan beri unuttukları ya da yok saydıklanndan, Türkİş'teki kıpırdanma dikkatle izleniyor. Ne olursa olsun biitün ülkeyi kapsayan biryemek boykotu söz konusudur. İşçi, birlikte hareket etmiş, eylemi betti bir amaçla gerçekleştirmiştir. Boykot yasal mıdır? Bu sonı tartışılabilir; ama "boykot yasak değildir" yargısı tartışılamaz, Hiç olmazsa yemek yememe özgürliiğünü veya hakkını işçiye taIran'ın resmi haber ajansı 1RNA, mmak zorundayız. TV'de reklâmlar bölümünde Irak füze saldınlannda dün de 8 kiher gün renkli ziyafet sofraları şinin öldüğünü ve 20'den fazla kişiSaldısergilenmektedir. Gazetelerde ise nin de yaralandığıru duyurdu.arasınnda tahrip olan sivil hedefler lüks gazinolardaki çalgılı ve çen da iki Yahudi ailesinin ikametgâhıgili ziyafetlerin çarpıcı fotoğraf nın da bulundugu bildirildi. ları her gün yayımlanmaktadır. Toplumun belirli bir azınlığı, çıl 2 savaş uçagına yasak gınca bir tüketim sürecinde ve israf yanşındadır. Bu tablonun Dışişleri Bakanı Mesut Ydmaz içinde karnmı doğru dürüst do Irak'ın zaman koşulunu öne sürerek yuramayan işçinin yemek boyko cevap vermesi üzerine dün iki ülketu anlamhdır; ama Sayın Basba nin yolcu uçaklan dışında kalan 2'şer kan, "Hazırlanmış yemeklerin uçağının Turk hava sahasım kullançöpe atılması israftır". diyebili masını yasakladıklannı söyledi. Yılmaz dün TBMM Plan ve Bütçe Koyor. misyonu'nda bakanlığı bütçesi üzeDiyebilir... rindeki eleştirileri ve sonıları yaratlarken kentler savaşına değindı v e ' ' Çünkü Sayın Özal, işveren sendikası yöneticisi ve işadamlart Bantann Türkiye uzerinden gecişine derneği üyesidir. lktidara geçtik izin vermedik. Eğer iki taraf arasınten sonra da bu kimliğini özenle da şu anda bu konuda sağlanmış göriiıen motabakat bozulursa bu kokorumuştur. usda eUmizdeki imkanlan Ne var ki ulusal gelir içinde ya devam edecegiz" dedi.kullanmagelirpayı gün geçtikçe azalan ve Bakanı şehirler savaşının gittikçe köşeye sıkışan işçinin se bu Dışişleri sona ermesi durumunda sekilde sine kulak vermenin, ülke adına bunun Basbakan Özal'ın gırişimi sasayısız yararlannı hükümete ha yesinde gerçekleşmiş olacağını da yitırlatmak basının gö'revi olmalı neledi. dır. • • * (Baftarafi 1. Sayfada) teklediklerini belirtirken "lrak'ın, Özal'ın çagnsına uymadıgını kaydediyoruz" dedi. lran aynca BM Genel Sekreteri'nden gelecek bir ateşkes önerisini "koşulsuz kabul rtmcye" hazır olduğunu da duyurdu. BM Güvenlik Konseyi ise yeni bir girişimde bulunmak için dün saat 15.00'ten sonraki gelişmeleri beklemeyı yeğledi. lran ve lrak'ın perşembe günu yaptıklan "digerinin de durması halinde fiize saldınlannı kesecekleri" açıklamalanrun ve Basbakan Turgut özal'ın bu yoldaki çagnsına iki ülkeden de olumlu yanıt aldığını belirten demecinin ardından, dün tüm dünyanın gözleri Körfez'e çevrildi. Ancak Irak, fuze saldırılarını perşembe gecesi ve dün sabah sürdürdü. Daha önce açıkladığı koşullar arasında "Son füzeyi biz atacagız" ifadesi de yer alan Irak, çeşitli aralıklarla Tahran'a 7, Kum'a da 3 füze yolladı lrak'ın attığı füze sayısı ateşkes saatine değin 14'ü buldu. (Baştarafi 1. Sayfada) dan apartmanının çatı katındaki ofisinde ekonomik soruntarı tartışıyorlardı. İşadamı Selçuk Yaşar'ın, "Burası benim özel ofisim" diyerek gazetecilerin fotoğraf çekmesine izin vermediği toplantı saat 10.30'da başJamıştı Gündemde hangi konulann olduğu bir gun önceden belliydi. Bir işadamı, ekonomik gelişmeleri kaygryla izlediğini vurguluyor ve yakın çevresine şöyle diyordu: Bu işin sonu nereye varacak? Net kaynak transferiyle ayakta kalan Türkiye, şimdi dışa net kaynak transferiyle nasıl ayakta kalabilecek? Kemer sıkma politikasının faturası yıllar yılı işçiye, memura, üreticiye, emekliye, dar gelirliye çıkanlmıştır. Şımdi aynı yöntem bu kesimi enflasyon canavarı karşısında bir bosluğa itmeyecek mi? izmir canlı ve devinimlı bir gün yaşıyordu... Türkİş'te tüm hazırlıklar bir gun Işçiden ilk eylem tsSendika Servisi Türkİş'in pahalılığı, iktidan ve işverenleri protesto eylemlerinin ilki olan yemek boykotu dün ülke çapında geniş katılımla gerçekleşti. Rakam saptaması yapılamamakla birlikte bolgelerden gelen haberler milyonun ustünde işçinin yemek yemeyerek ortak protesto eylemine kauldjğı yolunda. Protesto eylemi Türklş uyesi sendikalann işçileri yanında, bağımsız ve diğer konfederasyonlann üyesi işçiler ve işyerlerinin de kaolımı ile gerçekleşti. Birçok büyük kamu işyeri ya da işyerlerinin toplu olduğu yörelerde yemek yemeyen işçiler toplanarak küçük çapta gösteri ve protestoeylemleri de gerçeklestirdiler. Kamu işyerlerinde memurlar da dayanışma niteliğinde yemek boykotuna katıldılar. Sendikacılar ve bazı SHP'li parlamenterler işçiler arasına katılarak eylemi birlikte gerçeklestirdiler. Vardiyalı işyerlerinde üç vardiyada da ayrı ayn boykot eylemi yapıldı. tşçilerin protesto eyleminde çok yaygın biçimde işverenler ve polisten gelen baskılar da yaşandı. Bazı yerlerde işçiler yemek yemeye zorlanırken, görevlendırilen sivil ve resmi polisler ile işveren yetkilileri eyleme katılan işçilerin saptamasını yapmaya çalışular. Topluluk oluşturan işçiler güvenlik güçlerince dağıtıldı. Boykot eylemi ile ilgili olarak gözaltına alınanlar da oldu. lşçilerin boykot eylemi nedeni ile yenmeyen yemekler çeşitli yardım kurumlanna gönderildi ve yemekle dolup tasan yardım kurumlan yemek gönderme önerilerinin bir kısmım geri çevirmek zorunda kaldılar. lannı memnunrvetle ögrendim. tşçilerin gosterdikleri bu birtik ve beraberligi takdirle karsıhyonun. Tum işçilere ve yönetkilere teşekkürlerimi sunujorum" dedi. Yılmaz, Tunçbilek Kömür tşletmelerı ile Orta Anadolu Rafinensi'nde emniyet mensuplarının olay yerine geldiklerı, ancak hiçbir müdahaleleri olmadığını bildirdi. Yılmaz, Batman'da ise 7 kişınin gözaltına ahndığını duyduklannı bunu da bölge temsilciliği aracılığı ile araşürdığım kaydetti. Ankara Cumhuriyet Savcılığı Türkİş'in boykot eyiemi ile ilgili bugün değerlendirme yapacak. C. Savcısı Akın öncül, bugün boykot ile ilgili gazete haberlerini, polisten gelecek bilgileri inceledikten sonra gerekli işlemi yapacaklannı açıkladı. Ankara'da Türklş Genel Başkanı Şevket Yılmaz, boykotçu işçilere yapugı konuşmada, "Dayaa^ma örneginizi devam ettirin. Merdivenin birinci basamagına bastık. Daha yukan çıkmak sizlerle olacak" dedi. TurkIş Genel Başkanı Şevket Yılmaz ve Türklş Yönetim Kurulu üyeleri, boykotçu işçilerle dayanışma anlamında dün öğleyin iki işyerindeki işçileri ziyaret ettiler ve birlikte yemek yemediler. Türklş Genel Başkanı Şevket Yılmaz dün ilk olarak Karayollan 4. Bölge'de çalışan işçilerle birlikte oldu. Karayollan yemekhanesine girmeyen kalabalık bir grup işçi, Yılmaz'ı, "Genel grev hakkımız, söke söke ahru" slogaru ve alkışlarla karşıladılar. Temsilciliği'ne bağlı sendikalar ve Otomobillş ile Laspetkim'in işçileri dün öğle yemeklerini yemediler. Büyük bir çoğunluğun katıldığı yemek boykotu olaysız geçerken, sendika yöneticileri açlık grevi ile destek verdiler. Türklş 3. Bölge Temsilcisi Orhan Sorguç, bölgelerine bağlı 400 bin işçi bulundugu ve yemek boykotuna katıhmın tam olduğunu belinerek, "Eylemimiz tam bir başanyla gerçekleşti" dedi. Yollş Sendikası 1. ve 2. şube başkanları ile yöneticileri açlık grevi ile destek verirken, SHP Grup Başkan Vekili Deniz Baykal, Tekel Sigara Fabrikası işçilerini ziyaret etti. Yanında kimi milletvekilleri ve eski Gümrilk ve Tekel Bakanlan'ndan Mahmut Türkmenoğlu ile birlikte yemek yemeyen işçilerle bir süre görüşen Deniz Baykal, "Gazanız mabarek olsun, biz daima işçinin yanındayu" dedi. Yemek boykotuna Adana'dan 70 bin dolayında işçi katılırken Siirt'te Karayollan yemekhanesinde boykota katılan işçiler salonda bulunan bir sivil polis tarafından videoya alındı. 75 ilin emniyet müdürü görevden alındı 20 ile yeni emniyet müdürü ANKARA (A.A.) Emniyet genel müdür yardımcılıklarına Tokat Emniyet Müdurü Mehmet Gündügdu, Emniyet Genel Mudurluğu daire başkanlanndan Muharrem Tozçöken ile tçel Emniyet Müdürü Hiıseyin Çapkın getirildiler. Edinilen bilgiye göre, Emniyet Mudürleri Kararnamesi Cumhurbaşkanı Kenan E\Ten tarafından onaylandı. Kararnameye göre, 20 il'e yeni emniyet müdürü atanırken, 18 il emniyet mudürünün görev yerleri değiştirildi. 15 ilin emniyet müdürü de görevden alındı. Bu arada, Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Necmi Demirte!, Emniyet Genel MüdürlUğü Teftiş Kurulu BaşkanhğYna getirildi. Ağn Emniyet Müdürlügü'ne, Emniyet Genel Müdürlüğu şube müdurlerinden Celil Ateş, Bitlis Emniyet Müdüriügü'ne Gaziantep emniyet şube müdürlerinden Necdet Havalı, Denizli Emniyet Müdürlügü'ne PoHs Başmufettişi Hasan Hüseyin Balak, Elazıg Emniyet Muduriügu'ne Ankara Polis Koleji Mudiııü Salih Zeki Yigil, Erzincan Emniyet Müdurlüğü'ne Uşak Emniyet Müdür Yardımcısı Sadettin Kırtaş, Giresun Emniyet Müdürlügü'ne Istanbul Emniyet Şube Müdürü Büieot Orako£lu, Gümüşhane Emniyet Müdürlügü'ne Antalya emniyet şube müdürlerinden Ramazan Er, Hakkâri Emniyet Müdürlügü'ne, Ordu Emniyet Müdür Yardımcısı A. Behiç Demirer, Muş Emniyet Mudürlüğü'ne Ankara emniyet şube müdürlerinden Osman Sım Macit, Ordu Emniyet Müdürlügü'ne Emniyet Genel Müdürlüğu daire başkanlanndan Ertugnıl Ogan, Rize Emniyet Mudurlüğü'ne Emniyet Genel Müdürlüğu şube müdürlerinden M. Kasım Başköy, Tokat Emniyet Mudürlüğü'ne emniyet genel müdürlüğu daire başkanlanndan Turan Genç, Tunçelı Emniyet Müdürlügü'ne Bursa emniyet şube müdürlerinden Ahmet Demir, Van Emniyet Müdürlügü'ne Emniyet Genel Mudürlüğü Polis Başmüfettışi Yalçın Çizen, Yozgat Emniyet Müdürlügü'ne Antalya Emniyet Şube Muduru Yalçın Eroktay. Zonguldak Emniyet Mudürlüğü'ne tzmir Emniyet Müdür Yardımcısı Tuncay Kalabak, Afyon Emniyet Mudürlüğü'ne tçe! emniyet şube müdürlerinden tsmail Karaman, Isparta Emniyet Mudürluğu'ne Polis Başmufettişi Ali Sakallı, Siirt Emniyet Mudürlüğü'ne Antalya emniyet şube müdürlerinden lsmail Bardakçı ve Erzurum Emniyet Mudürluğu'ne de Polis Başmüfettışi Kemal Çelebi atandılar. Özal; Başanlı değil Basbakan Turgut Özal, Antalya'da yemek boykotunu değerlendirirken, "Katılım yüzde eili, başanlı degil" dedi. Türkİş'in yanı sıra boykota geniş yer veren gazetelerin de başarısız olduklarını belinen Özal, "Yemege kiismek bizim ananemize sı|m«z, çıkıp gösteri yüniyuşu >apsalardı; bu, işçinin kababati degil, düzenkj'enlerin kabahali" dijne. ko, nuştu. lçişleri Bakanı Mustafa Kalemli de "polisin hiçbir müdahalesi olmadı, biz sadece araya kışkırtıcılar girmesin diye olayı takip ettik" dedi. İstanbul'da durum Istanbul, eylemin en yoğun ve yaygın yaşandığı merkezlerin başında oldu. İstanbul'da büyük işyerlerinden, işçi bölgelerinden gözlemler ile sendikalardan gelen bilgilere göre katılım °'«90'a ulaştı. Birçok işyerinde katılım yüzde yttz gerçekleşirken, bazı işyerlerinde yöneticiler ve sendikasız işçiler ile büro çalışanlan arasında yemek yiyenler görüldü. Yılmaz, "Katılım yüzde yflz" Türktş Genel Baskam Şevket Yünuu, dün 15.30'da Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada, Edirne'den Erzurum'a kadar tüm bölge ve il temsilcilikleriyle temas kurduğunu belirterek, "Katılım yüzde yuzdür. Yemek boykotunda tam bir ittifak olmuştur. Hatta bünyemizde olmadıklan halde bazı kuruluslann ve ögrtncileriD de yemek bo>kotuna kanJdık Tepkiler Yeni basın (Başiarafı l. Sayfada) Mevcnl yasalara işiertik kazandınyoruz diye cezafauı artürmak çözüm degil. Mevcut yasalann işlememesi de basının suçu değU. Basta anayasa olmak uzere AT'ye girrnek istediğimiz şu dönemde tum kısıtlavın yasalann, özgttrtttkleri sıaırlayan uygulamalann kalkmasından yanayız." Türkıye Gazeıe Sahıpleri Sendikası Genel Başkanı Remzi Erkurem Cumhuriyet'e şu açıklamayı yaptı: "Son günlerde basına ceza, btsına ekonomik baskı... Bunlar bana 1960 öncesi Ulus gazelesinde yaşa, dıgımız gunleri hatırlatmaya başladı. Temennim bukiımetin bir an önce her konuda basma yaklaşınunı degiştirmesidir. Meclise sevk edilen Medeni Kanun'ıiD basınla ilgili maddeleri aynen kabul edflirse basın hurriyetini zeddeyecektir. Bu nedenle tsviçre'den aldıkiannı soyledikleri >asanın, örnegiıı basmı koruyııcu maddderini de aynen getrmeleri temenni otnnur." Çağdaş Gazetecikr Derneği Genel Başkanı Ahmet Abakay, yeni basın yasa tasarısından vazgeçilinceye kadar gazeteleri, Başbakan Tnrgut Özal ile Adalet Bakanı Ottan Sunguriu'nun haberlerine ambargo koymaya çağırdı. Hllrriyet gazelesi yazarlanndan Oktay Ekşi yaptığı açıklamada ise gazetecilerle siyasi iktidarın "sağırlar diyaloğu" içinde olduğunu belirterek hükümeti sansür uygulamaya çalışmakla suçladı. Ekşi'nin açıklaması şöyle: "Basın özgürlüğü konusunda biz gazeteciler bugünkü siyasi iktidarla adeta bir "sağıriar diyaloğn" içine ginniş gibiyiz. Onlar da biz de "b«sın özgiir olmalı" diyoruz. Ama onlar, bugünkü anayasanın bile sansürü yasaklamasına rağmen basına mahkeme eliyle sansür uygulamaya çalışıyorlar. Onlar da biz de "insanlann şeref ve haysiyetlerine hakaz saldında buluDulmamalı" diyoruz. • Onlar bunu "ya şu yayınla birine saldınrsa" diyerek basını o yayını yapmaktan alıkoyarak bir diğer deyişle basının boğazını sıkarak sağlamaya çalışıyorlar. Biz ise "insanlann tazmioat davası açmalannı daba kolaylaştınn, mabkemeler saldınya ugraranlan koru>an miktarda, yiiksek lazmİDat ödenm«siııe hükmetsin, sonın böylece çözübün" diyoruz. Asıl önemlisi şu: tki taraf da basın özgürlüğünden söz ettiği halde, iki tarafın kastetüği şeyler belli ki aynı değil. Biz, "Halkın gerçekleri ögrenme hakkına sahip olduğu ve devletin bunu sağlamakla yiıkümlü bulundugu" anayasamıza konan bir hükumle teslim edilmedikçe, basın özgürlüğünün gerçekleşemeyeceiini soylüyoruz." tran radyosunun iddiası Ege'de canlı katılma Dun tzmir'de Türklş 3. Bölge Ergani muhabirimiz Yaşar öztürk'ün bildirdiğine göre lran radyosu dünku yayınında kentler savaşı Taytay (Baştarafı 1. Sayfada) maz. sohbet ediyoriar. Balaban, "Başkan, bizun yapbgımız neye benziyor biliyor musun? Hani çocuklar yurumeden önce sıralarlar. Biz de 'tay, tay' deriz. Iste Türkls şimdi 'tay, tay1 yapıyor' • Şevket Yılmaz, yemek boykotu öncesi çok neşeKydi. tki dakikada bir çalan telefonu kaldınyor. karşjsınd»ki ile konuşu\ordu: Nasılsın. Bomba gibisin değil mi? iyi, iyi. Böyle eylemler disiplin ile yürür. Dayaruşmarun dozunu iyi ayarlayın. Yoksa işin tadı kaçar. • Yılmaz, saat 11.00'e doğru odasındaki gazetecilere döndü ve "Şimdi çay tsmarlayayım size. Yoksa yanm saat sonra çay fian içmek yasak, ona örc, bu son şansınu" dedi. • İşverenler, dün ilginç yemekler çıkarmışlardı. örneğin, Başbakanlık basımevinde önceki gun tavuk çıkmıştı. Yemek boykotunun mönüsü ise karnabahardan oluşuyordu. En ilginç uygulama ise Ankara Askeri Dikimevi'nde oldu. Yemek boykotunun olduğu gun işçilerin iştahını kabartmak için olacak ki, 'kuzu ve tavuk budu' yemek olarak tabldotta yer aldı. Zaten önceki gun dikünevi müdürü, işçilere yemek boykotunun zararlan konusunda uzunca bir konuşma yapmıştı. • Batman'da yemek yemeyen 4000 işçi bahçede toplanıp pahalılığı, iktidan protesto etti. Petrollş Sendikası'mn 4'ü yönetim kurulu üyesi 7 yöneticisi, işçilerin yemek boykotu eylemi ile ilişkiü olarak gözaltına alındı. • tstanbul nakliye ambarlarında işçiler 121 arasında yemek boykotu yanında işi durdurdular. Ambarlar önünde toplanarak siyasi iktidarı, uygulamalarım protesto ettiler. Yürüyüş yaptılar. Çeşitli sloganlar atarak raarşlar söylediler. • Gölcük'te yemek boykotu eyleminin yapürnaması için işverenlerden gelen ağır zorlamalara rağmen Harblş üyesi tersane işçilerinin tümü yemek boykotuna katıldılar. • İstanbul'da Haliç Tersanesi işçileri yemek boykotu eylemi sırasında iş yerini terk edip toplu olarak yandaki parka gittiler. Burada da polis uyansı ile küçük çaplı gösteri daha sonra olaysız dağıtıldı. • Haklş'e bağlı olmalarına rağmen Topkapı Yem Sanayii işçileri tümü ile yemek boykotu eylemine katıldılar. İnönü: Ozal alay ediyor Haber Merkezi Türkİş'in ülke çapında uyguladığı yemek boykotuna muhalefet partilerinden destek gelirken, işadamı Sakıp Sabancı da boykotta işverenlerin de işçilerin de suçlu olduklarını savundu. SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, parti meclisi toplantısını açarken yaptığı konuşmada, Türkİş'in yemek boykotu eylemine değindi ve Basbakan Özal'ın bu konudaki tavnnı deştirdi. İşçilerin evde yiyecek bir şey bulamadıklanm, açlıktan ölme noktasma geldiklerini kaydeden İnönü, "Şimdi Basbakan tıpkı işveren scndikası gibi bu eylemle alay «Uyor" dedi. özaî'ın "İşçiler yemek yemeyeceklerine yiirüsderdi" dedığiru anımsatan İnönü, "Yürüseler de ondsn sonra onlan hapse atsaydı, onu istiyor, ama ben diyonım ki, yasalanzoriayarak, protesto yollan bulunuyor ve bulunacaktır" diye konuştu v Erdal İnönü, partisinin Manisa il örgütü tarafından 20 martta TurgutIu'da düzenlenecek "Zamları Protesto" mitingine katılacak. CUNEYT ARCAYUREK yazıyor (Baftarafi I. Sayfada) koyamadığı tek konu, basın. Çankaya Köşkü'nden çıkıyor, gazetecilerin son zamlardan, gelecek olan fiyat artışlarından yakınan sorularına "ekonominin gereğinı yerine getirdiğini" söyleyerek "esaslı" bir yanıt veriyor. Bu vurgulamanın üstünden beş saat geçti geçiyor, Meclisten çıkarken ayaküstü ünlü demeçlerinden birini patlatıveriyor. "Pahahlık yoktur" diyor. Hoppala!.. Gel de işın içinden çık. Ne yapacağız şimdi? Koskoca Başbakan'ın soylediğine mi, yoksa çarşıda pazarda etiketlerın haykırdığı, günübırlik değışip yükselen fiyatlara mı inanacağız. Sendikalar geçim sıkıntısından söz ediyoriar ya, Başbakan'a göre, "Sendikacılara bakmamak gerek, söylerler Onların vazıfelerı tabıi". Buraya kadar tıpik Özal görüntüsü, ama sözlerinde bir eksik var gibi gelmiyor mu sizJere. Var tabii. Özal konuşur da hiç basından söz etmeden arabasma kurulup konuta gider mi, gitmez elbet. Meğer basın "İki taraf arasında 'şey' olsun, haber çıksın dıye uğraşıyormuş, etrafı 'biraz' basın karıştırıyormuş". Diyelim kı Basbakan haklı. Basın güllük gülistanlık ülkeyi karıştırmak için elinden geleni yapıyor. ilanları kestirir, kâğıda zam yapar. çıkarır birkaç yasa, basını sağindan solundan bir güzel benzetır. Peki, ama dış basına ne yapacak? Batının ünlü gazetelerinde çıkan kimi haberleri, bilgileri nasıl yalanlayacak. Soruhun yanıtını bulmak Özal için zor, çok zor. işte taze bir örnek: önceki gün akşam üzerine dogru TV yayını kestlmedi. Ne var ki yayın sürerken bir band haber izleyicilere sunuldu. İran ile Irak, iki gün önce füze atışlarının artık durdurulmasını isteyen özal'ın çagnsına uyacaklarını bildirmişlerdi. Arkadan bir basın toplantısı. İki komşu ülke çağnya hemen uyacaklarını Özal'ın demecinden, Dışişlerimizin olağanüstü girişimlerinden sonra resrnen açıklamışlardı. İki ülke "büyük birader" özal'ın "es pes kavgayı kes" türünden demecini hemen değerlendirmiş, Türkiye Başbakanı'nı kıracaklarına ulusal yararlardan özverilerde bulunmuşlardı Gece 20.00 haberlerınde Özal'ın basın toplanttsını izleyenlerin çoğunluğu Ozal'ı herhalde "büyük adam" diye nıtelemişlerdi. Fakat, Özal'ın basından kaynaklanan yakınmalarına hak verdirecek bir bilgi, dost bir sesten dün sabah bize ulaşıyordu: "Financial Times gazetesinin 9 mart sayısını gördünüz mü?" diye soruyordu. Onünde ünlü gazetenin o tarihli sayısı vardı ve birinci sayfada "Sovyetler'in füze savaşının durdurulması için Birleşmis Milletlerde kuşkusuz Bağdat ve Tahran'da ağırlığını koyduğu" bildiriliyordu. Gazete, aynı konuda "diplomatik faaliyetlerin yoğunluk kazandığını" ekliyordu. ingiliz aazetesinin yediği naneye bakınız. Özal'ın büyük girişiminden sonra alınan büyük sonuca iki gün önce limon sıkmadaki terbiyesizliği bir düşünunuz. Bütün dünya ülkelerinı atlatarak iranlrak arasındaki füze savaşını tek basına Türk Başbakam'nın durdurduğu "gerçeğı" ortadayken, Sovyetler'in, öteki ülkelerin girişimlerini duyurmanın ne anlama geldiğini lütfen hesaplayınız! Oysa, "gerçeği" Özal çok anlamlı biçimde anlatmıştı TV'de. Öteki ülkelerin girişimlerinden hiç söz etmeden demecin ardından, Dışişlerimizin büyük çabasıyla sonuca "tek basına gittiğini" öylesıne ballandırarak açıklamıştı ki.. Yoksa Gorbaçov, Başbakanımızın vereceği demeci daha aklından geçirirken KGB kanalıyla öğrenip öncelik" mi almıstı? Dostumuz, ENKA kanalıyla Nobel'e aday gösterilmekle son davranış arasında paralellik kuruyor: "Ûnlü olabilmek için yapmayacakları iş kalmayacak" dıyordu. Bir ölçüde haklıydı. Bir günde yitip giden Nobel müjdesinden sonra Özal'ın başarılar dızisine başprens Kahvecı de yetişmeye çalışıyordu. Başımıza geleceği biliyoruz. işine geldığınde basınla arasında herhangi bir "sorun" olmadığını söyleyen Başbakanımız yazılanları görünce "kimi yazariarın başarıları karşısında çatlayıp patladığını" yineleyecek. Kişisel reklam kokan, bir gün sonra patlayan balonları gördükçe insanın süreklı gülesı geliyor. Zaten Özal'la aramızda küçük bir anlayış farkı var. Biz geçim sıkıntısı başta "bugünkü 'gidişatın' en çok bir yıl sonra karaya oturacağından" kaygı duyuyoruz. Başbakanımız ise kafayı basına takmış. Pupa yelken bir "semti meçhule" doğru gidiyor. Tabii çatlasa da patlasa da gerçekleri söylemeyi sürdüreceğiz. 15 ilin emniyet müdürü görevden alındı Kararname ile, baska bir görev e tayin edilmek üzere, görevlerinden alınan emniyet mudürleri şunlar: Mithat Şahin (Afyon), MusUfa Üstün (Bitlis), Ismaü Hakkı Ankan (Baiıkesir), S. Bahadır Onat (Erzincan.). M. İlhan Lostar (Erzurum), Resat Vural (Isparta), Uivi Körezlioglu (Kastamonu), Edip Bulut (Kırklareli), Yusuf Uzar (Çanakkale), Oral Çıg (Muş), Mustafa Tatar (Siirt), Ferdi Erzaim (Van), Mustafa Mete AlUn (Zonguldak), Abdullah Selvi (Tekirdağ) ve Yücel Tutkun (Nevşehir). Ankara Büromuzun haberine göre, bazı emniyet müdürlükleri ile halen boş bulunan Emniyet Genel Müdürlüğu Terör Harekât Daire Başkanlığı görevlerine de önümüzdeki günlerde yeni atamalar yapılacağı kaydedildi. Terör Harekât Daire Başkanlığı, Abdultah Aldoğan'ın Trafik Daire Başkanlığı görevine atanması nedeniyle boşalmıştı. "İşçiye kulak verilmeli" DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, Turklş'in yemek boykotunu degerlendirirken, "Yemek boykotu aslında tencerinin taşmakta olduğunu göslerir" dedi. Demirel, üç ay zarfında her ay hemen hemen yüzde 10" a yakın enflasyon olacağını ve paranın yüzde 3040 eriyeceğini belirterek, şunlan söyledi: "tşçilerin bareketlerini masum görmemek elde değildir. Turktş'e kulak verilmesi lazım. Turk işçisini, koylüsunu. memurunu sefaleie mabküm edip sonuç beklemek yerine. sefaleie mahküm eden sebepleri ortadan kaldırmak lazım. Alınteri, el emegi karşılığinı almalı. Bu Türkiye'nin iç banşı için de fevkalade önemlidir." BÜLENT DİKMENER HABER ÖDÜLÜ YARIŞMASI Gazeteci Bülent Dikmener'in anısını yaşatmak ve Türk gazeteciliğine olan katkılarını rnanevi yönden sürdürmeyi sağlamak amacıyla adına 1980 yıhnda konulan "Haber Ödülü" 1988 yıhnda da sürdürülmektedir. Ödül koşullan söyledir: 1. Ödüle her Türİc gazeteci aday olabilir. 2. Adayhk, gazetecinin kendi önerisi veya ödül komitesinin önerisi ile gerçekleşir. 3. Ödüle aday gösterilecek haberlerin 1 Nisan 1987 ile 31Mart 1988 tarihleri arasında günlük gazetelerden birinde yayımlanmış olması gereklidir. 4. Ödüle aday olabilmek için nitelikleri 3. maddede belirtilen haberlerin yayımland\ğı gazetelerin bir sayısının 10 Nisan 1988 günü akşamına kadar gönderilmesi gerekmektedir. 5. Seçici kunılun değerlendirmesi sonunda birinciliği kazanan haberin yazarına 100.000 lira ödül ve bir plaket verilecektir. Haberin bir ekip tarafından oluşturulması halinde ödül tutarı yazanlar arasında eşit olarak paylaştınlır. Kişisel başvurularda imzasız yayımlanan haberler için yazarın kimliğinin, sorumlu yazı işleri müdürü tarafından onaylanmış olması zorunludur. ÖDÜL KOMİTESİ: Müfit AJaçalı, Yalçın Bayer, Hikmet Çetinkaya, Orhan Erinç, Soner Girgin, Oka> Gonensin, Doğan Katırcıoğlu, Ergin Konuksever, Oktay Kurtböke, Yılmaz Tunçkol, Çetin Özbayrak, Ulvi Yanardag. Yarışmaya katılacak haberlerin Bülent Dikmener Haber Ödülü PK: 246 adresıne ulaşacak biçimde taahhütlu olarak gönderilmesi zorunludur. tSTASBL'L Dışişleri Bakanlığı Zırhlı araç ve çelik yelekler için idari soru§turına ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz zırhlı araçlar ve çelik yeleklerle ilgili iddialar konusunda bakanlık bunyesinde yeni bir idari soruşturma başlatıldığını bildirdi. . Yılmaz, dün TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda SHP milletvekili Cemal Sejmen tarafından yöneltilen soruya yanıt verirken, "Eski idari sonıştunnanın daha sonra ortaya atılan iddialan da kapsayacak biçimde yeniden açüması talimatını verdiğini" soyledı ve ikisı Teftiş Kurulu'ndan biri de hukuk müşaviri olmak uzere 3 kişiyi görevlendirdiğini belirtti. Yılmaz, bu soruşturmanın sonucuna göre, işlem yapacağını ve idari soruşturmanın gizliliğı nedeniyle daha fazla bilgi vermeyeceğini ifade etti. Bakan 1982'de Federal Almanyadan alınan çelik yelekler dışında yeni alım yapılmadığını, ancak bu yılın butçesıne zırhlı araç alımı için 4.5 mılyar lira ödenek konulduğunu söyledi. SP'den destek Sosyalist Parti tarafından dun yapılan açıklamada da Sosyalist Partinin, Türkİş'in eylem kararlannı des teklediği belinildi. Haklş'in açıklamasında da Türkİş'in uygulamaya çalıştığı eylem ile yasal çözüm arayışlan yerine, işçiyi yasalar karşısında sorumlu hale getirici yolların benimsendiği ileri sürüldü. Sabancı eleştirdi lzmit Ticaret ve Sanayi Odası'nda bölgede iş yapan yaklaşık 250 sanayiciye hitaben konuşan işadamı Sakıp Sabancı, Türktş'in "yemek boykotu" ile ılgılı goruşlerını açıklarken, işverenlerin de sendikalann da suçlu olduklarını ileri sürdu.