18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/10 HAVA DURUMU Mefeorojop Genel Mudurlöflü'nden aknan Hgiye göre. yurdun kuzey kesmlari parçalı buluttu. Marmaıa'nm kusyi iteBab Karadeniz kıyılan yafimuriu Marmara ve yjrdun iç kesimleri sabarı saaflerinde yer yer yofiun olmak üzere sisJİ geçecek. HAM SlCAKLlâl: Biraz daha artacak RÛZGAR: DOÖU bolneterimizrJe güney ve A 17° 4° Oıyartakır HABERLERİN DEVAMI TÜRKİYE'DE BUGÜN Y 10° fiĞme 10° 2° Erancan 7° 2" Ercurum 2° 15" EsUşehir 9° 5" Gaaantep 18° 8°Gire«ın 19° 3°Giımüşhj« 9° 2°HaWdri 16° 5°lsparta e°2° Istanbui W 1° Izn* A 11 0° Manısa Y 7° r>KMaraş A 5° 7° Merein A A A 11° 2° NıOde B 10° 5°0fiiu 2° 9° Samsun 11° 5° Stin 10° 2°Smop 15° PSnıas 15° 8" WwtlaJ 7°6°1rabzon <° 7° Tüncei 8° 1° Uşak 8° 6° Van 9°3°Y(Kgat 6° 4° ZonouMan B 16° 2° A 9» 1° A 19° 8° A 16° 3° B B B B B A B B B B 8 9"3° 11° 4° W 4° 10° 3° 12° 0° 9° 4° 10° 5° 10° 5° 5° 6° 10°3° r> 15° 9° 5° 6 ŞUBAT 1988 DUNYA'DA BUGUN Mosfcora Amstntfvn Amman Aena Bajdal BarctJona Basel Bdgnt Befiın Bonn Brâksel Bud^a^e Cengnt Cayir Y doğu öteki yBrterde guney ve Bat yfjnItrden hafif ara s n orötawwdB6secek. Deniztefde tobte ve gundoflusundan 35 zaman zaman 6 kuvvetinde saatte 1021 zaman zaman 28 denU m i hda esecek. DENİZ: Mutedjl dalgalı olacak. Dalga yuksekJiğl 125 zaman zaman 4 m. olup göruş uakh ğı 10 km. Marmara'da sis anmda 2 km.'mn aitında olacak. Van gölünde hava parçalı az buluflu peçecek. Ruzgâr guney ( ve doflu yönlerden hafif ara sıra orta kuvvette esecek Gö küçük daigalı olup görus uzaklığı 10 km. dolaymda olacak Bitts Bolu Bursa ÇanaMole Çonım Oenöı o B A B B A A Y A A A 5°6° Kastamonu B B 11° 4° Kayseri A Y B 13° 4°KırWare« A B 12° 4°Konya A B 8° 5° KuBnya A A 14° 3°Malatya Odfe Oub^i Franktun Sme Ktte KUn Hrtgnkı Kbpenhaj ac* A ac* B tjuUtlu K kart ^ s « Y A B A B Y Y Y Y Y Y Y A A A Y A K A Y Y A 16° 18° 15° 13° 10" 9" 5° 8° 9° 6° 8° W° 22° 17° «° 9° Lemngrad Londra Madrid Mlanc Montrea Moskova Mürah N*w Yorit Oskı Pans PrsB Rryad Roma 20» &** Şam V Aviv Imus 19» 17° r> WÎOW s° 3° Vnana VVastangioflY Zunh Y K Y B B Y K Y Y Y Y Y A Y Y A A A Y Y K V 10° 2» 6° 9° 8° 2° POLİT1KA VE OTESI MEHMED KEMAL Böyie bir bunalım döneminde olacak, şairin kafası kızmış, bir ikili döşenmiş: Eyvah bu baziçede bizler gene yandık . ' Z/ra ki ziyan ortada bilmem ne kazandık? Erken seçimler sonuçlandı, ama kim ne kazandı kim ne yitirdi? Şöyle bir baktığımızda bunun gerçeğe yakın bir açıklamasını yapan olmadı. Her konuşan kendine yonttu, her söyleyen kendi türküsünü çağırdı. Mülkiyeliler dergisinin son sayısında (Ocak 1988) Tevfik Çavdar dostumuzun seçim sonuçlanna ışık tutan bir yaztsı var, erken seçim sonuclarını "Zafer Kimin" başltğı altında açıklıyor, şöyle diyor: "Bu seçimde hiç kimse, hiçbir parti başarıdan söz edemez. İktidar 292'yi bulan milletvekili sayısına rağmen, cy Otant düsmüş, güvenirliğini yitimiş, azınlık iktidan halini almıştır. Sol oylar istenilen yönden toplansın eski düzeylerini korumanın 6tesinde hiçbir getişme gösterememişlerdir. DYP eridiğini oyları ile görmüştür. Küçük partiler ise küçük oy oranlan ile, partamentoya tek üye bile gönderememi&erdir. DSP kendi iç hesaplaşmasına girerek tasfıye doğrultusunda adımlar atmaya başlamıştır. Bütün buniann dışında asıl yitiren halk olmuştur" Tevfik Çavdar bir gerçeğe parmağını iyi basıyor: Asıl yitiren halk olmuştur. Şöyle geriye dönüp son yarım yüzyıla bakttğımızda, ister tek partili dönemde olsun ister çok partili dönemde olsun isterse darbeler döneminde olsun yitiren hep halk olmuştur. Mutlu bir azınlık da siyasal iktidara sırtını verip şişinmiştir. Dün öyleydi, bugün de öytedir. Bir siyasal örgüt her ne yolla olursa olsun bir kez eline geçirdiği çoğunluğu, hep iktidar olmak için kullanacaktır. Anayasayı da seçim yasasmı da degiştirirken gözlediği budur. Yüzde 36 oy alıp yüzde 64'le iktidara gelme hep seçim yasası oluşturmalarıyla kotarılmıştır. Kendilerine iktidar yolunu açan seçim yasasmı da hiçbir zaman değiştirmek niyetinde değiller. Bunu açık açık söylüyorlar. Daha kaç yıl beklenecek ki, darmadağın olan çoğunluk oyları ile iktidan değiştirsin!.. Yakın tarihe baktığımızda, seçim yasası değişiklikleri ile siyasal ürtidariar oylarta oynamışlardır. Sonunda kârlı çıkmamışlar oyun sürmüştür. Bir vakitler Mecliste çoğunluğu ele geçiren, sokakta ise azınlıkta kalan bir parti lideri, siyasal tartışmalar ağırtık kazandıkça, kendi yandaşlarına şöyle diyebilmiştir: "Siz isterseniz hilifeti bile getirebilirsiniz." Bunun anlamı cumhuriyet gider, yerine padişahlık gelir demektir. Çoğunluk gücüne dayanarak bunu soylemek kolay gibi görünürse de çoğunluk elden gkjince altından kalkılamaz sorunlarla karşılaşılır. Nitekim bunu söyleyen parti lideri deterazinin kefesi değiştiğinde, böyle bir sÖzü söylediğine, söyleyeceğine pişman olmuştur. Ama iş işten geçmiştir. Bugün bir tepeden aşağı doğru kar topu gibi büyüyerek yuvarlanıp duruyoruz. Bunu herkes görüyor. Gerçi kimi çevreler yazı da gelse tura da gelse memnundurlar. Yazı da gelse, tura da gelse cepleri inanılmaz bir ivme iie doluyor. Türk parasının hali neye varacaktır? Türk parasının durumu böyle oldukça kimi çevreler şişinecek, kimi çevreler bakıp duracaktır. Elde çoğunluk iktidan bulundukça kimsenin söyleyecek sözü kalmıyor. Ne olacak bunun sonu? Bektaşi, "Ben de sonu düşünüyorum" dememiş mi? Bu aşağı doğru kayışın, bir de gelip duralaması var. Her şey halkın çıkarına gibi gösteriliyor. Nasıl çıkanna ki, fiyatlar almış başını gidiyor, gelirler konduğu yerde otluyor. Erken seçimler sonucu partiler kazanmış, partiler yitirmiştir. Kimileri de siyaset sahnesinden silinmiştir. Daha da silinecekler var. Görüyoruz ki yeni partiler kuruluyor. Bir sosyalist partisinin kurulduğu biliniyor. Bütün bunlar oluyor da, sonunda ne çıkıyor? Halkın yararına mı, değil mi? Şimdilik gördüğümüz bütün görüntüler, halkın çoğunluğunun çıkanna değildlr. Hepimizi birer sarrafa çeviren para dalgasının altındayız. Ne diyor yeni bir bankacı, "Fabrika kuracağıma banka kuranm, daha kârlı.." Bu zihniyetin önünde debeleniyoruz. 13° 4» 23° 15° 9° 18° 17» 17° 4° 12 0» e° 7° Aydınlığa e° 8° Tavanı lfenî bir îstîkrar paketi (Baftarafı L Sayfada) dengelerinin sadece parasal önlemlerle yerine otunulamayacağını savunan Türkiye Odalar Birliği Başkanı Ali Coşkun, "Bu iş yeni bir paket meselfsi" dedi. TÜSİAD'ın "yama" yerine, "her şeyi yeniden deieriendirme ve dnzenleme" isteğine oîumlu yarut veren Istanbul Ticaret Odası (tTO) Başkanı Niyazi Adıgüzel de, "Geçnıışin tecrübesi ışığında yeni bir 24 Ocak yaratılmalı ve 35 yıl sürecek yeni bir ekonomik önlem paketi açılmalıdır" diye konuştu. Yüksek Planlama Kurulu'nun da enflasyonun dizginlenebilmesi için kamu harcamalannın kısılması yönünde çahşma yapuğı bildiriliyor. Kurul'un, kamu harcamalarının mümkün olduğu kadar kısüarak vergi gelirlerinden karşılanması ve böylclikle iç borçlanmanm azalulmasıru amaçladığı beliniliyor. Alınan son ekonomik önlemleri, , "modeii zoriayan hastahklann tedavisi olarak" yorumlayan TOBB Başkanı Ali Coşkun, bir dengeler manzumesi olan ekonomide bozulan dengelerin sadece parasal önlemlerle çözümlenemeyeceğini söyledi. "Bu iş yeni bir paket meseiesi" diyen Ali Coşkun şöyle devam etti: "24 Ocak kararian o zamanın sartlan içinde ahndı. Bir tapu degOdir, zaman içinde degişir, yan kararlarla beslenebilir. Her seyden önemlisi. ekonomik karariann ekonominin düıamizmine uydurulması lazımdır. Ama bence yeni bir ekonomik model arayısına ihtiyaç yoktur. Modelin uygulanmasında hatalar duzelülmeli." Son alınan önlemleri, "gecici ve adeta bir aspirin tedavisi" şeklınde yorumlayan "Niyazi Adıgüzel, " U n ı vadeli yeni ve köklü kararlann alınması" gerektiğini vurguladı. Bu önlemlerin başında enflasyonun düşürulmesinin geldığıni, bunun yapılabilmesi için de Uretimi arttırıcı ve özel sektör yatırımlannı hızlandırıcı yeni kararlann gerektiğini belirten Adıgüzel, kredi faizlerinin yatırımlar üzerindeki caydırıcı etkisini azaltmak amacıyla "yatmm fonu" kurulmasını önerdi. Adıgüzel şöyle dedi: "Öteki fonlara benzer şekilde kurulacak bu yatmm fonundan kredi faizleri sübvanse edilebilir ve üretime yöneiik yalınmlann yapılabilmesi mümkün hale gelebilir. Yeni yatınm yapılamadığı sürece biz ihracalımıa daba fazla arttıramayu. Halbuki dış borçlanmızı ödeyebilmemiz için her yıl ihracatımızın yüzde 35 dolaymda arttınlması gerekmektedir." Yeni ekonomik önlemlerin 24 Ocak tecrübesi ışığında hazırlanması ve "24 Ocak'ın ihmal ettiği gelir dagılımının düzeltilmesi" gerektiğini vurgulayan İTO Başkanı Niyazi Adıgüzel, daha sonra şunları söyledi: "Birinci 24 Ocak tedbirlerinin külfetini dar ve sabit geJirliler ile küçük sanayici ve rüccar çekti. Nimelini ise bankası olan büyük sanayici gruplar üe ihracatçılar paylaştı. Şimdi alınacak önlemlerle. nimetler 24 Ocak'ın külfetini çekenler arasında paylastınlmalıdır." İTO Başkanı Niyazi Adıgüzel'in yaptığı öneriler arasında, hayali ihracatın ortadan kaldırılması da yer alıyor. İTO Başkanı'nın önerileri bir süre önce yayımlanan TÜSİAD'ın "1988 yılına Girerken Türk Ekonomisi" adlı raporunda yer alan önerilerle ^ücışıyor. Bu öneriler özetle şu noktalarda toplanıyor: • tlk olarak enflasyonla savaşa büyük önem verilmelidir, • Enflasyonun asağıya indirilmesi için üretim teşvik edilmeli, kredi faizleri düşürülmelidir, • Kamu harcamalan iç ve dış borçlanmaya değil, vergi gelirlerine dayandınlmalıdır. • Tasarruflar arttırılmalı ve vergi yaygınlaştınlmalıdır. Vergilendirilmeyen kesimler vergilendirilmeli, vergi kayıp ve kaçaklan önlenmeüdir, • Etkin bir bütçe disiplini ile bütçe giderleri kontrol altına almmalıdır. • AT'ye hazırlık için sanayide yapısal değişiklik yapılmalı ve bu konuda ciddi bir eğitim seferberliği baslatılmalıdır, • KlT'lerin özelleştirilmesi vakit geçirilmeden yapılmalıdır. Saracoğlu etkilî oldu (Baştarafı 1. Sayfada) Döviz spekülasyonunda bankalann da rolü olduğu yolunda bilgiler alan Başbakan Turgut özal, ilk önlem olarak lstanbul'dan Davos'a hareket etmeden önce bu bankalan sert biçimde uyararak, "Döviz tutma yetkilerini alabüeceklerini" duyurdu. özal'ın bu uyansı üzerine piyasalar gergin bir bekleyiş içine girererken, yeni ekonomik paket çalışmalan da Davos'a kaydı. Başbakan Turgut Özal, Davos'ta bir yandan dış temaslannı sürdürürken, bir yandan da ekonomi kurmaylanyla yeni pakete son biçimini vermeye çalıştı. Ancak, döviz spekülasyonuna karşı en etkili silah olarak düşünülen faiz poliıikası konusunda net bir karara vanlamıyordu. Diğer yandan Davos'ta bulunan ve Özal'a yakınlığıyla tanınan bir bankacıda faizlerin tümüyle serbest bırakılması konusunda Başbakan Özal'ı etkilemeye çalışıyordu. 30 ocak cumartesi günü Başbakan Özal'ın Rüşdfi Saracoğlu'ndan hemen Türkiye'ye dönerek faizlerle Ugili çalışmalan tamamlamasını istediği ögrenildi. Bu ana kadar Başbakan özal'ın görüşü de faizleri tümüyle serbest bırakmaktan yanaydı. Fakat, kesin karannı henüz vermemişti. 31 ocak günü Ankara'ya dönen Saracoğlu, iki ayn karar taslağı hazırladı. Birincisinde faizlerin tümüyle serbest bırakılması öngörülüyor, diğerinde de tüm faizlere ilişkin tavanlann Merkez Bankası'nca belirlenmesi öngörülüyordu. "Ekonomi kurmayiannın faiz karan konusunda aniaşamadıklan" konusunda Cumhuriyet'te haber çıkması üzerine gazetecilere bir açıklama yapan Kahveci, bu haberleri yalanladı. "Her şeyi Başbakanın gelişine bırakamayu" diyen Kahveci, daha sonra da şunları söyledi: "Pesin karan yılhk faizi serbest bıraktıgımızda vermiştik. Bundan sonra da daha kısa vadeliye serbestlik yolu açdıyor." 2 şubat günü sabah bu açıklaraayı yapan Kahveci, öğleden sonra ise ajans ve gazete büroiannı telefonla arayarak, bu açıklamalannın kendi ismiyle yazılmamasını istedi. Aynı gün akşam Başbakan Turgut özal Ankara'ya gelir gelmez, ekonomi kurmaylanyla biriikte konutta bir toplantı daha yaptı. Bu toplantıda Merkez Bankası Başkanı Rüşdü Saracoğlu, "Efendim biz gerekli hazırhklanmızı tamaraladık. İdare meclisimiz beni tam yetkili kıldı. Faizleri serbest de bırakabiliriz. Merkez Bankası'nın kontrolünde yükseltebiliriz de" dedi. Merkez Bankası'nın faizlerin serbest bırakümasından yana olmadığını da belirten Saracoğlu, bugünkü ortamda serbest faizin doğurabileceği sakıncalan anlattı. Bu sırada, sürekli olarak tam serbest faizi savunan Yusuf Özal'ın söz aldığı ve Rüşdü Saracoğlu'nun görüşlerini destekledığj ögrenildi. Edinilen bilgiye göre, Yusuf özal özetle şöyle konuştu: "Efendim biliyorsunuz ben aylardan beri serbest faizde ısrar ediyoruıtı. Ama, Merkez Bankamız da şimdi buna şiddetl; karşı çıkıyor. Biz bu işin sorumluluğunu büyük ölçüde onlara verdik. Şimdi bazı tutariı gerekceleri de var. Ben bir süre daha faizlerin Merkez Bankası'nın önerdiği gibi olmasından yanayım. Tabii takdir siandir." Yusuf Özal ve Rüşdü Saracoğlu 3 şubat günü yapuklan çahşmalarda mevduat faizlerine uygulanacak tavan faizler ile munzam karşıhk ve disponibilite oranlarmı yeniden belirlediler. Aynı gün ö z a l ' n başkanlığında yeni bir toplantı daha yapıldı. Bu toplantıda belirlenen tavan faizleri gören Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarı Yavuz Canevi, özellikle bir yıl vadeli mevduat faizinin fazla yüksek tutulduğunu söyledi. Canevi, bu yüksek faizlerin de bazı sıkıntılar yaratabileceğini bildirdi. 3.şubat gecesi geç saatlere kadar süren toplantılarda ekonomik paket şeklini aldı ve önceki gün Çumhurbaşkanı Evren'le görüşerek kararnameleri imzalatan Başbakan özal getirilen yeni düzenlemeleri de Köşk çıkışında açıkladı. (Baftarafı 1. Sayfada) lediler. Akbank ile Iş Bankası arasında bir centilmenlik anlaşmasına vanldığına iILşkin çeşıtli görüşleı ileri sürüldü. Büyük bankalar, faiz saptamada genelde birbirlerine danıştılar ve yapuklan görüşmelerin ardından faiz saptama yoluna gittiler. Bankalar, özellikle vadesiz mevduata uygulayacaklan faizleri belirlemede tereddUte dü^tüler. Kamu bankalan içinde Ziraat Bankası ve Halkbank vadesiz roevduat için yüzde 32 faiz verrneyi kararlaştınrken, Sümerbank yüzde 16, Anadolu Bankası ve Emlak Kredi Bankası yüzde 36 faiz uygulama karan aldı. Büyük özel bankalar da vadesiz mevduata yüzde 36 faiz vermeye başladılar. Faiz uygulamasında bankalar cephesinde bunlar yaşanırken, tasarruf sahibi cephesinde bir "arayış" yaşandı. Banka faizlerinin belli olmaması yüzünden tasarruf sahibi dün genelde tek tek bankalan dolaşarak uygulanan faiz oranlarmı öğrendi. çesiüi banka şube yetkilüen, "Bogün (dün) yaşananlar faizlerin tasarruf ctaimi yanttıgmı gösttriyor. Birçok tasaımf sahibi telefonla veya bizzat gclerek faizleri sordu. Faiz oranlannın degiştiği her dönem, bu olaylar yaşanır. Uk gün bir arayış, bir bilgi alışverişi başlar, sonra da paralar yabnlnuıya başlanır. Görüştügümüz bazı büyük tasarruf sahipleri yüzde 6465 faizi yeterli bulduklannı ifade ettiler" dediler. Dün çesiüi banka şubelerinde bunun dışında iki önemlı gelişme kaydedildi. Birincisı, döviz tevdiat hesaplarının bir ölçüde "çözülmeye" baslaması, ikincisi ise vadesiz mevduatta hızla yeni hesaplann açılması. Çeşitü bankalann şube yetkilıleri, daha Merkez Bankası'nın karan açıklanmadan önce bazı tasarruf sahiplerinin, döviz hesaplarını "döviz deger kaybedebilir" gerekçesiyle bozduk lannı belirterek, "Birçok müsterimiz 'döviz değer yitirrneye başladı, paramızı Türk Lirası'na çevirip, hesap açsak daha mı kârlı olur" diye bize daıuşıyortar. Bu da gösteriyor ki, döviz tevdiat hesaplan yavaş yavaş azalıyor" dediler. Zırhlı araçlar (Baştarafı I. Sayfada) rek, Dışisleri Bakanı Mesut Yılmaz'a çeşitli sorular yöneltmişti. Sökmenoğlu'nun "nrhlı arac alımı, çelik yeleklerin güvenliği ve araç alımlan ile ilgili olarak bazırianan rapor" konularındaki sonılarına Yılmaz'ın verdiği yanıtlar şöyle: Dtş temsilciliklerimizde kullanılmak üzere alınan zırhlı araçlar için bakanhgıınca hazııianıp teklif vermelerini teminen >upıma firmalara gönderilen teknik şartname hükümlerine göre zırhlı araçlann deneme aiışlan, bem kullanılan zırhlı malzemesi hem de taşıtlann üzerinde yapdabilmekte ve ancak işbu deneme sonuçlannın bakanlıgımıza ibraz edilmesinden sonra rırrnalaria imzalanan sözleşmeler yürürlüüe girmektedir. Şu anda kullanılan arabalarda herhangi bir proMem yoktur. Bu gibi problemlerin önlenmesini teminen teklif şartname ve sözleşmelcre garanti hükümleri konulmaktadır. Dış temsilciliklerimizde kullanılan zırhlı taşıtlann zırh güvenliği teknik şartnamelefde yer alan seçimlerle bdirienmekte, zırhın hangi tip silah, mühimmat ve bombaya karşı dayanıkh olacağı bakanhgımca tespit edilmekle ve yukandaki cevapta belirtildiği şekilde kontrol ve teste tabi tutulmaktadır. Çelik yelekler denenmiş ve bakanhgımca ongönilen zırh güvenliğinr uygun oldukian testler sonunda tespit edilmiştir. Zırhlı araçlar atamı ile ilgili olarak açıklandıgı belirtilen raponın hangi rapor olduğu hakkında soruda bir belirgintik bulunmamakla biriikte, iş bu rapordan, Safeguard Security firması hakkında VV'ashington Büyükelçiliğimiz Müsteşanna muhatap 2 Temmuz 1982 tarihli meklubu kastediliyor ise o tarihte bakanlığım ilgili dairesi başkan yardımcısı olarak görev vermiş bulunan Milli Savunma Bakanı Krcan Vuralhan'ın söz konusu hakkında özel bir mütalaa serdettigine dair dosyalarda herhangi bir kayıt bulunmamaktadır. Ancak, gorevi gereği mektubun Sayın Vuralhan tarafından da incelenmiş olması doğaldır." Banka şubelerinde vadesiz rnevduat faizinin yüzde 36'lara kadar çıkarılması, vadesiz mevduatı da çok cazip hale getirdi. "Cebindeki parayı" bankaya yatıran ve istediği anda çeken para sahibi daha önce yüzde 10 faiz alırken şirndi yüzde 3236 arasında faiz alabiliyor. Bankalarda mevduat sertifikası uygulamasının bundan sonra nasıl iş'leyeceği konusunda ise ayrüıklar çıktı. Kimi banka yetkilileri, "10 nilyon ttranın ustüddeki mevduat serrjfikalanna verilen faiz serbesl, yatü yüzde 65'i de aşabiür" derken, bazı banka yetkilileri ise, "Mevduat sertifikası faizleri mevduat faizleri•e eşitlenmis. Ama, 10 milyon lira•ın üstüDdeki sertifikalara Merkez Baakası'nın akkgı kararda bir aynm getirilmeıniş. Bunun sonucunda mevduat sertifikalanna da normal mevdual faizlerinin uyguUnması fertkir" dediler. a Yeni faiz döneminde Güney Amerika modeli DYP Genem Başkan Yardımcısı lsmail Heral, büyümenin kalkınmaya ve refaha dönüsturülemedi|ini belirterek, "TürkiYe'ye GiiBey Amerika ekonomik modelinin getirildigiu" söyledi. Bir zamanlar alternatifsiz olduğu söylenen ekonomik modelin çöktüğünü ve ekonominin kiliüendiğini söyleyen Heral, "tktidar kısa bir siire sonra konvertibilheye geçecegini beyan ederken bu defa döviz bulamaz oldu" dedi. Heral, dün düzenlediği basın toplantısında yeni ekonomik kararlarla, liberal ekonomik sistemden uzaklaşıldığını söyledi. güven w önem kazandı! Döviz ve altın (Baftarafı 1. Sayfada) halat transferlerine uyguladığı komisyon oranlan yüzde 17'ye gerilerken, bazı bankalar dün ilk kez dolar döviz alış kurlannı Merkez Bankası'nın altına düşürdüler. Tahtakale'de dün sabah dolar 1125, mark ise 725 liradan açıldı. Gün boyunca, Ağa sokakta çekim yapan TV kamerarnanlan ile döviz işlemcilerinin köşe kapmaca oynadığı serbest piyasada öğle saatlerinde dolar 1245, mark 745 liradan alıcı bulurken, piyasada dövizcilerin deyimiyle *'tatn bir karambol" hâkimdi. Ancak fiyatlann fazla düştüğünü düşünerek alışa geçen bazı işlemciler sayesinde dolar günü 1275, mark ise 760 liradan kapadı. Böylece önceki güne göre dolar 15, mark 2 lira değer yitirdi. Dövizciler alış satış fıyatları arasında 10 liralık fark olduğunu, bunun da fiyatlann sağlıklı oluşamamasından kaynaklandığını söylediler. Tahtakale çevreleri, fiyatlann, piyasa yerine otuıduktan sonra yeniden tırmanabileceğini savunduİar. Merkez Bankası'nın dolar ve markın bugün geçerli olacak resmi kurunda önemli bir değişiklik yapmamasıyla biriikte, kur makası dolarda yüzde 10,7 ile 123,58 lira, markta ise yüzde 11,4 ile 78,02 lira oldu. Tahtakale'de İsviçre Frangı 20, sterlin de 60 lira gerileyerek 910 ve 2210 liradan satıldılar. Kapalıçarşı'da bir ara 133 bin liraya gerileyen Cumhuriyet Altını, günü, önceki güne göre sabit kalarak 136 bin liradan kapatırken, 24 ayar külçe altırun gramı 100 liralık bir düşüşle 18 bin 750 liradan satıldı. Dış borsalarda dolar yaklaşık bir fenik değer kazanarak, 1.6940 marka çıkarken, altının onsu 444.60 dolardan islem eördü. Bu arada İstanbul Defterdarhğı Vergi Kontrol Bürosu'na bağlı memurlar, dün Kapalıçarşı'da birçok kuyumcu dükkânında denetimler yaptılar. 100'ü aşkın maliye memurunun katıldığı denetimlerde dükkânda bulunan altın miktarı defterlerdeki kâyıtlarla karşılaştınlırken, bazı kuyumcuların dükkânlarını kapatıp gittikleri dikkati çekti. Cumhuriyet Ankara Bürosu'nun haberine göre, bankalar dün ilk kez döviz alış kurlannı Merkez Bankası'nın ilan ettiği resmi kurların altına düşürdüler. Son kararlardan sonra Turk Lirası'na sıkışmaya başlayan bankalar, Merkez Bankası'nın dün uyguladığı 1133.05 liralık dolar döviz alış kuruna karşıhk İş Bankası 1117.65, lktisat 1110.90, Vakıflar 1129.77, Dışbank 1105.00, Tütünbank 1112.80, Paraukbank 1127.50 liradan işlem yaptılar Ote yandan uluslararası borsalarla ilgili yayın yapan Reuter'e bilgi veren Kapalıçarşı'nın önde gelen simalarından Ali Hoşgör'ün Reuter'de 'Emin' koduyla dün yayımlanan sayfasında serbest piyasada altın ve döviz fiyatlanmn yerine şu not görüldü: "Faiz oranlannın yükseltilmesi nedeniyle halkın dovi/e lalebi azalmısür, fiyatlar düşmekledir." A vrupa Parlamentosu Ankara ve Atîna'ya Davos kııtlanıası HADİ ULUENGİN BRÜKSEL Ankara ile Atina arasında başlayan yeni diyalog ortamı hemen AT kurumlarma da yansıdı ve her iki tarafı tebrik eden bir "acil önerge" dün Avrupa Parlamentosu Başkanlık Divanı'na sunuldu. Böylelikle, "Davos mhu" sayesinde, Ortak Pazar kurumlan arasında Türkiye'ye karşı en uzlaşmaz tutumu alan Avrupa Parlamentosu'nda sekiz yıldan beri ilk kez, Ankara lehinde bir karar tasansı gündeme gelmiş oldu. Söz konusu önergede bir Yunanlı milletvekilinin, muhalefetteki Yeni Demokrasi Partisi üyesi Kristodolunun imzası da bulunuyor. Normal olarak Avrupa Parlamentosu'nun perşembe günkü oturumunda oya sunulması öngörülen "acil önergede", Türkiye ve Yunanistan başbakanlannın Davos'ta buluşmalan •'memnuniyet ve cesaret yerici" bir gelişme olarak değerlendiriliyor ve her iki ülke yöneticisinin yılda en az bir kere buluşmalan karan "taraflar arasındaki soruniann çözumiinde bir ilerleme aşaması" olarak nitelendiriliyor. Ayru önergede, söz konusu kararın Avrupa Parlamentosu Başkanlık Divanı tarafından AT dışişleri bakanlanna Uetilmesi isteniyor. Parlamento gözlemcilerine göre, Strasbourg organının gündemine ilk kez bu doğrultuda bir önerinin gelmesi ve özellikle de bu önerinin bir Yunanlı milletvekilinin imzasmı taşıması, Davos'ta başlayan yeni diyalog ortamırun AT organlarına da yansıyacağının belirtisini oluşturuyor. Gözlemciler, "Davos ruhunan" 12 Eylül müdahalesinden bu yana dönmüş bulunan Avrupa Parlamentosu TBMM ilişkilerini de orta vadede etkileyebileceğini ve şimdiye kadar her aşamada bir "ayak bagı'' oluşturmuş olan Yunanlı milletvekillerinin tuıum değiştirmesi durumunda, Strasbourg orgarunda da hızlı bir "yumuşama" olabileceğini kaydediyorlar. Yeni faiz oranlanmız: 1 yıl vadeli 6 ay vadeli 3 ay vadeli 1 ay vadeli Çiçek'e istifa (Baftarafı 1. Sayfada) görüştüklerini ve Devlet Bakanı Çiçek'in 21 Ocak 1988 tarihinde TBMM halkla iliskiler binasındaki toplantıda, "Alevi Vöylülerinin hcpane gtttim. Ama anasını avradını sinkaf ettigimin mezhepstzleri bize oy verroediler" şeklindeki sözlerini tutanakla tesprt ettiklerini bildirdiler. SHP milletvekilleri, Bakan Çiçekin bu sözleri söylemediğini inandına biçimde açıklamasını beklediklerini de kaydederek şöyle devam ettiler: "Sayın Bakatfın küfrederken bedcf aldıgı yurttaşlanmız vatanm kurtulnşunda canıyta, malıyla sa>aşmış, Atarürk Ukelerine ve laikligin getirdigi esitlik ve birlik ortamında karfteşçe biriikte yaşadığunız insanlar(kr." SHP mUletvekUleri, Bakan'ın bu sOzlerinin din, dil, ırk, siyasi düşünce, felsefi inanç ve mezhep gjbi konularda aynm gözetilmesini yasaklayan anayasanın 3, 10 ve 14. raaddeİerine de aykın düştüğünü bdirterek, "Şerefl ve namusu üzerinde ant içen bir miletrekilibakanın sözleri bölücöluk degilse nedir?"dedüer. SHP milletveküleri, bakanlıklann aynm gözetmeksizin her yurttaşa hizmet götüren makamlar olduğunu belirterek, "Kaldı ki, gençlik sonınJan ile Ugili Devlet Bakanı'dtr. Küfürsüz konuşmayı bie beceremeyen, düşünceierini ancak küfürie afiklayan bir bmkana gençligunizi nasıl emanet edebttiriz?" diye konuştular. SHP milletveküleri Bakan Çiçek'in devlete yapacağı en yararh ışin Bakanlık koltugunu derhal boşaltması olduğunu da belirterek, bu konuda TBMNTye bir sözlü soru önergesi verildigini, aynca, Meclis içi tüm denetim yollarının çalıştırılacağını, Bakan'dan bu sözlerin hesabırun yasalar önünde sorulacağını söylediler. %50 %43 %37 %64 Mtibarek Ankarada (Baştarafı 1. Sayfada) görüldü. Karşılama töreninde Başbakan Özal'ın yanı sıra, TBMM Başkanı Yıkhnm Akbulut, anamuhalefet lideri Erdal Inönü, Dışişleri Bakan Vekili Ali Bozer de hazır bulundular. Törene Ankara'daki Arap büyükleçileri katılırken Libya ve Suriye büyükelçilerinin bulunmamalan dikkati çekti. FKÖ Ankara Temsilcisi Abu Firas da Arap ülkeleri büyükelçilerinin duayeni sıfalıyla karşılamada yer aldı. Eşi Suzan Mübarek ile Ankara'ya gelen Hüsnü Mübarek'e bu gezisinde Dışişleri Bakanı tsmet Abdülmecit ve Devlet Bakanı Atıf Ebeit eşlik ediyor. ı Karşüamayı görüntülemek için yanşan Türk ve Mısır foto muhabirlerinin yarattıklan izdiham, dinlenmek için bir süre şeref salonuna çekilen Cumhurbakşanı Evren ve Hüsnü Mübarek arasında konu edildi. Çumhurbaşkanı Evren, "Hep resim cekerler, bir tane kullamrlar" derken, Mübarek, " 1 2 gündür geuyonun hep aynı şeyi yaşadım" diye yanıt verdi. Mübarek, karşılama töreninden sonra saat 20.30'da Çumhurbaşkanı Evren'i Çankaya Köşkü'nde ziyaret etti. Daha sonra iki devlet başkanı, Başbakan Özal'ın da bulunduğu akşam yemeğinde bir araya geldiler. Türk ve Mısır heyetleri arasında yapılacak görüşmeler bugün saat 10.55'te Çankaya Köşkü'nde başlayacak. Başbakan Özal'ın da kaiılacağı görüşmelerde Mısır tarafınm Hüsnü Mübarek'in Ortadoğu Barış Planı hakkında bilgi vereceği bildiriliyor. Bilindiği gibi bu plan üç ana unsurdan oluşuyor. Birincisı İsrail işgali altındaki Gazze ve Batı Şeria'da şiddet olaylarımn 6 ay süreyle durdurulması. tkincisi, her iki bölgede Yahudi yerleşim merkezlerinin kurulmasına son verilmesi. Üçüncüsü de Füistin halkının temsilcilerinin eşit şartlarla katılacağı ve ilgili tüm ülkeleri bir araya getirecek olan bir Ortadoğu Uluslararası Barış Konferansı'run toplanması. Türkiye, Mübarek'in plamm des , teklediğini resmen açıklamamış ol \ masına rağmen, planm beUibaşlı unsurlannı desteklediğini daha önce çeşitli vesilelerle bildirmişti. Görüşmelerde ikili ve IranIrak savaşı olmak üzere bölgesel sorunlara da değinileceği bildiriliyor. Konuk çumhurbaşkanı bugün öğleden sonra ülkemizden ayrılacak. Çumhurbaşkanı Evren'e dün sabah Dışişleri Bakanhğı uzmanlannca Ortadoğu ve TürkMısır ilişkileri hakkında bir brifing verildi. Sayın Halkımıza saygıyla duyurulur. Radyasyonlu HALKBANK Çabşana...üretene kaynak. İRA (Baftarafı 1. Sayfada) Tanm Orman ve Köyişleri Bakanhğı, Orman Genel Müdürlüğü'ne de, radyasyonlu caylann, orman alanlannda gübre olarak kullanılması önerisini götürdüklerini anlatan TAEK Başkanı, bu önerinin geri çevrildiğini açıkladı. MTA, Etibank, ÇayKur, Karadeniz Bakır tşletmeleri, Çevre Genel Müdürlüğü ve TAEK uzmanlannın çeşitli yöreleri inceleyerek hazırladikları raporlan incelemeye başladığını bildiren Doç. Özmen, "Önümüzdeki günlerde bu kuraluşlann yetkilileriyte bir araya gelertk, son karanmızı verecegiz ve hazıriadığımız raporu Başbakaakga sunacagız" dedi. Doç.özmen, Başbakanlığın yer tahsisine ilişkin karan çıktıktan sonra da, çaylann gömülebüeceğini belirtti
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle