Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet Sahibi; Cumhuriyet Matbaacıiık ve Gazetecilik Turk Anonim Şirketi adına Nadir Ntdi # Genel Yayın Mudiirü: Hısın Cemal, Müessese Müdürü: Eminc llşsklıgil, Yazı tşlcri Müdürü: Okay Goofnsin, # Habcr Merkezi Müdurü: Yalcıa Bıyer, Sayfa DUıeni Yönetmeni: AU Ac»r, # Temsikiler: ANKARA: Yılfin DoJ.n, İZMIR: Hikmel Çeünkıya, ADANA: Celal ftçlangıc. Istanbul Haberleri: Erhan Akyddız, Dış Haberler: Ergun Balcı, Ekonomi: Osmu Ul«giy, KUltilr: CtUl Üsıcr, Spor Danısmanı: Abdülkadir Yücclmaıı, Düzeltme: Reflk Darbaş, BilimEğiıim: Şahin Alpay, IşSendika: Şakran Ketcad. Yurt Haberleri: Necdet Dojan, Dizi Yazılar: Kerem Çalı$kan, Bursa: Levtnl GcncelU, • Koordinaıör: Ahmel Konılsan, t Mali lşler: Erol Erkul, 0 Reklam: Ayjt Tonın, Ek Yaymlar: Hulya Akyol • ldare: HiiMyin Gurtr, Işletme: Öndcr Çtlik, Bilgilşlem Nail tnal. Basan vr Yayan: Cumhunyct Mubuolık ve Gueucüık T.A.Ş. Turk Ocajı Cad. 39/41 Cıjalolhl 34334 1» PK: 246Isunbul. Td: 512 05 05 (20 hlt), Telu: 2224« F u : (1) 526 60 72 • Bürolar Aokara: Ziya Gokalp Blv. Inkılap S. No: 19/4, Td: 133 11 4147, Tdeı: 42344 F u : (4) 133 82 64 # ImJr: H. Zıya Blv 1352 S.2/3, Tcl: 13 12 30, Tekı: 52359 Fax: (51) 13 12 30 # Adaaı: lnonü Cad. 119S No: 1 Kat l . T d U4SS0119731, Telcı: 62155. F u : (71)328 056 TAKVİM 26 ŞUBAT 1988 Imsak: 5.12 1964Kararnamesi'nin kaldırılmasına rağmen Rumlann gayri menkulleri için piyasa durgun Güneş: 6.37 Öğle: 12.22 Ikindi: 15.25 Akşam: 17.57 Yatsı: 19.16 Rum gayri menkullerinin alım satım işlerindeki durgunluk iki nedene bağlanıyor: 1. 1964 Kararnamesi'nin geriye dönük olarak kaldınlmaması, 2. Mülk sahiplerinin satıştan elde edecekleri gelirin yasal yollardan yurtdışma transferindeki zorluklar. Vzun yıllardır Istanbul'da avukatlık yapan Vasil Kalimaris, "En geç 10 yıl içinde Türkiye nasıl olsa A T'ye tam üye olabilecek. O zaman samrım satış ve para transferi işlemleri daha kolaylaşacak" diyor. NİLAY KARMAN Yunan vatandaşlarının Türkiye'deki gayri menkulleri üzerindeki tasarruf hakkını kilitleyen 1964 tarihli kararnamenin, Turk hükümetince kaldınlmasının üzerinden yaklaşık 20 gün geçmiş olmasına karşın, Istanbul'daki tapu dairelerine şimdiye kadar sınırlı sayıda başvuru yapıldığı öğrenildi. Türkiye'deki Yunan diplomatik çevreleri ve Yunan vatandaşlarının gayri menkullerinin vekillerinden elde edilen bilgiye göre, başvunıların sınırlı olmasının başlıca iki nedeni var: Birincisi, 1964 tarihli kararnameyi yürürlükten kaldıran 6 Şubat 1988 tarihli yeni karamamenin geriye dönük olmaması. Bu durum Yunanlılara ait gayri menkuller üzerinde büyük bir karmaşanın doğmasına yol açıyor. İkinci neden, sahip olduklan gayri menkuller üzerinde fiilen ve hukuken tasarruf yapabilme olanağı olan Yunan vatandaşlarının, sattıklan gayri menkullerden elde ettikleri geliri yasal yollardan yurtdışma transfer edememeleri. Uzun yıllardır İstanbul'da avukatlık yapan tmroz doğumlu Vasil Kalimaris, satılan gayri menkulden elde edilen gelirin, yasalar uyarınca Merkez Bankası'nca bloke edileceğini hatırlatırken "Bu para şu anda Yunanlının p«k işine yaramayacak. Ama en geç 10 yıl içinde Türkiye nasıl olsa AT'ye tam üye olabilecek. O zaman sanınm bu lur işlemler kolaylaşacak. Oysa İstanbul'da gayri menkulu bulunan Yunan vatandaşı, şimdi 1964 Kararnamesi kaldınldı diye malını satarsa hem mulkunu elinden çıkartmıs olacak hem de parasını transfer edemeyecek. Bu nedenle şu anda beklemek daha alullıca bir davranış. Atina'daki müvekkillerime böyte davranmalannı öğütlüyonım" diyor. Adının açıklanmasını istemeyen, Nevşehir doğumlu Rum asıllı bir baska avukal da, Yunan vatandaşlarının gayri menkulleri üzerinde tasarrufta bulunmak için uzun dönemde Türkiye'nin AT üyeliğini beklediğıni yinelerken, Hazine'ye devrolmuş ya da sahipsiz olduğu gerekçesiyle kayyum yönetimine bırakılmış Yunan gayri menkulleriyle ilgili karmaşık durumun, Başbakan Turgut özal'ın Atina ziyareti sırasında çözümlenmesi beklentisinin bulunduğunu söyledi. Halen 15 Yunan vatandaşının Istanbul'daki gayri menkullerinin vekili durumundaki 30 yıllık Rum avukat, Başbakan Özal'ın kararnameyi geriye dönük biçimde yorumlayan yeni bir karar ya da genelge çıkartmasının mümkün olduğunu söyluyor. İstanbul'daki tapu dairelerine ise 1964 tarihli kararnamenin yürürlükten kaldırıldığını bildiren bir genelge gönderildi. Ancak butün yabancıların gayri menkul alıp satmasıyla ilgili yasalar uyannca, tapu daireleri, herhangi bir işlem yapmadan önce, Ankara'da Tapu ve Kadastro Gend Müdürlüğü'nden izin ıstiyor. Yabancıların Türkiye'deki gayri menkuller üzerindeki tasamıf hakkı, Ankara'dan gelen izinle gerçekleşebili Rum malnıa AT yor. Işte şu anda İstanbul'daki tapu dairelerine gayri menkulleri üzerinde tasarrufta bulunmak amacıyla yapılan sınırlı sayıdaki bu başvurular, Ankara'ya Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü'ne gönderildiği için izin bekleniyor. Yasal prosedure göre, bir yabancınm Ankara'da Tapu Kadastro Genel Müdüriügü'nden izin çıktıktan sonra Türkiye'deki gayri menkulünün satışından elde ettiği gelirin, bir bölumü (1986 Emlak Vergi Beyannamesinde gösterilen değeri) otomatik olarak Merkez Bankası'nca bloke ediliyor. Örneğin, 1964Kararnamesi'nden yararlanmak isteyen tstanbul'da sorunsuz bir gayri menkul sahibi bir Yunan vatandaşı, 20 milyon TL değer biçtiği bir gayri menkulünü 50 milyon TL'ye satarsa, 20 milyon TL otomatik olarak Merkez Bankası'nca bloke ediliyor. Geri kalan 30 milyon TL ise, o kişi tarafından "yasal yollardan" transfer edilemiyor. Türkiye'den 1964 sonrası gıtmek zorunda kalan Yunan vatandaşları nın geride bıraktığı gayri menkullerinin kesin rakamı Turk yetkililerince henuz açıklanmadı. Türkiye'deki Yunan diplomatik çevreleri de, bu rakamı bilebümelerinin mümkün olmadığım ifade ediyorlar. Ancak konuyla ilgili bazı çevrelerden elde edilen bilgilere göre bu rakamm 10 bin dolayında olduğu tahmin ediliyor. Üstelik bu gayri menkullerin çoğunun da, İstanbul'da Adalar, Beyoglu, Şişli, Eminönü gibi şu anda değeri yuksek ve değer kazanmış semtlerde olduğu sar.ılıyor. Bu gayri menkullerin yaklaşık yüzde 80'i, 1964 Kararnamesi'nin geriye dönük olmaması yuzunden, sorunlu olarak değerlendiriliyor. Çünku bu gayri menkullerin bir bölümüne ya vergi borcunu ödemediği ya da kayyum yönetimine bırakıldıktan sonra 11 yıl süreyle sahibi ortaya çıkmadığı gerekçesiyle Hazine tarafından el konulmuş. Hazine'ye devredilen bir bölüm gayri menkul ise üçüncu şahıslara satılmış ya da bir kamu kuruluşunun kullanımına verilmiş. EAlmanyu umudu sordu: Çöpte yetkili kim? 1964 Kararnamesi'nin kaldırılmasını yorumlayan bazı Turk hukukçular ve Hazine avukatları, 6 Şubat 1988 tarihli kdrarın geriye dönuk olmaması nedeniyle, Hazine'ye geçmiş gayri menkuller üzerinde yapılacak bir işlem bulunmadığı gorüşünde birleşiyorlar. Sahipsiz olduklan gerekçesiyle (mirasçısı veraset ilamı alamadığı için) halen kayyumyönetiminde bulunan gayri menkullerin durumu ise kararın geriye dönük olmasına bağlı gözükmüyor. Çünkü kayyumun kaldınlması için, mahkeme karan gerekiyor. Avukat Rona Aybay; hayatta ise gayri menkulün sahibi, değil ise mirasçılarının, veraset ilamı çıkarttıktan sonra mahkemeye başvurarak kayyumluğun kaldırılmasını talep edebileceklerini söyluyor. Rona Aybay. "Kararnamenin çıkmış olması kayyumun görevine son vermiyor. Kayyumluğun kaldınlması için, yine mahkeme karan gerekiyor. yani kararnamenin yayımlanması ile kayyumun görevine olomatik olarak son verilmiş olmuyor" diyor. Kanada'dan TKVye bağış ANKARA (AA) Kanada Büyükelçüiği, Türkiye Kalkmma Vakfı'na (TKV) 37 bin Kanada dolarlık (yaklaşık 34 milyon Hra) bağışta bulundu. Bağış töreninde konuşan Kanada'nın Ankara Büyükelçisi Terrence B. Sheehan, bağışın iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesine katkıda bulunacağını söyledi. Sheehan, TKV aracılığıyla sağlanan finansman imkânının ülke kalkınmasma katkıda bulunacağını da vurguladı. KütahyaTavşanlı'daki Büyüktemiz şirketi Almanya'dan "özel çöp" ithal etmek istedi. Ancak Alman Yeşillerinin girişimi sonucu Türkiye'den gelen ithal iznini yeterli görmeyen B. Württembers eyaleti, Türkiye'ye yazı yazarak "Çevre işinde ithal izni verecek yetkili merci kim?" diye sordu. ENİS BERBEROĞLU BONN Baden Wurttemberg Eyaleti Çevre Bakanlığı, Küıahya'daki Büyüktemiz şirketinin Federal Alman EVA firmasından ithal edeceği bin ton dolayındaki "özel çöp" için Tavşanlı Belediyesı ve Sağlık Bakanlığı'ndan aldığı izinleri yeterli bulmadı. Alman Çevre Bakanlığı, Türkiye ile temasa geçerek ülkeye bu tür ithalatlar için yetkili merciyi sordu. Edinilen bilgiye gore, Kütahya'da yerleşik Büyüktemiz Ithalatİhracat Dahili Ticaret ve Pazarlama Şirketi, 1987 yılında tsviçre'deki Factum Grubu ile temasa geçti. Soz konusu grubun aracılığıyla Büyüktemiz ve EVA arasında bağlamı kuruldu. 1952 yılından bu yana Fransa'ya "özel çöp" ihraç eden, bu alanda Almanya'nın tanınmış şirketleri arasında sayılan EVA, Türk şirketine bin ton dolayında, "çimenlo fabrikalannda yakdacak" halojen içeren "özel çöp" satışı konusunda olumlu yanıt verdi. Vanlan on anlaşma uyarınca EVA, söz konusu çöpler için Türk şirketinden bedel almayacak, tam tersine miktarı açıklanmayan bir ücret ödeyecekti. Bu anlaşmadan sonra larailar gerekli ihracat ve ithalat izinlerinin sağlanması için harekete geçtiler. Türk şirketinin talebi üzerine Tavşanlı Belediyesi Fen tşleri'nce 23.9.1987 tarihinde verilen bir belge ile "firmanın trafo montaj ve demontaj ihtiva eden yağların ayrıştırma tesisleri boya artıklarıru yakıt haline dönüşturme tesislerini (pigmento dolgu maddelerini birleştirici ve ayrıştıncı tesislerin) kurması için belediye encumeni tarafından alman karann belediye tarafından mahzurlu görülmediği ve firmanın yetkili olduğunun anlaşıldığı" açıklandı. Büyüktemiz firmasına Sağlık Bakanlığı tnceleme Kurulu tarafından verilen 21.12.1987 tarihli diğer bir yazıda, "Firmanın Tavşanlı Belediyesi'nden lesis kurma izni aldığı ve buna dayanarak 20.11.1987 tarihinde ilhalal izni sağladığı" onaylandı. Almanca kaleme alınan bu yazıda, Tavşanlı Belediyesi için "keot parlamenlosu" ifadesi kullanıldı. Sağlık Bakanlığı •Turkiyede kunılacak özel çöp depolannın Alman ETN şirketi tarafından der.etlenmesini" kabul etti. Alman şirketinin ihracat izni ise bu kadar kolay çıkmadı. Ispana'ya gönderilecek "özel çöp" projesini anımsayan Baden Württemberg Eyaleti, Yeşil milletvekilleriAin de girişimi ile EVA'ya ihracat izni verilmesini geciktirdi. Baden Württemberg Eyaleti Çevre Bakanlığı yetkilileri, konuya ilişkin şu bilgileri verdiler: "EVA'ya ihracat izni vermedik. ÇünkU Türkiye'den sağlanmış olan ithalat izinleri yeterli degildir. Bu izinlerin yetkili mercilerce verilip verilmediğini araştırıyoruz ve söz konnsu izinler şu anda kullanılamaz. Türkiye'de çevTe işlerinden sorumlu bakanlığa başvurarak yetkili merciin neresi olduğunu araştınyoruz." Edinilen bilgiye göre, Turkiye'ye sevk edilmek üzere Mannheim'da ihraç izni bekleyen Alman "özel çöpn" büyük ölçüde kimyasal eriyiklerden oluşuyor, halojen içeren bu çöpun, çevreye zarar vermemesi için 1200 derecenin üzerindeki ısıda yakılması gerekiyor. Ruhr için 1 milyar mark BONN (Cumhuriyet) Yaklaşık 100 bin Türk işçisinin çalıştığı Ruhr havzasının geleceği için Başbakan Helmut Kohl başkanlığında toplanan zirvede, bölgeye 1 milyar mark tutarında yardım karan almdı. 25 ayrı projenin ele alındığı zirvede, Rheinhausen 'ın sanayiye çırak yetiştiren bir merkez olarak korunması, Ruisburg 'un da yatırım açısından vergi kolaylıklan sağlayan bir "serbest liman" niteliği kazanması üzerinde gorüş birliği sağlandı. İZMİR Hurda akü Israil'den resmi izinle getirildi çeau'nün öOrencisı Laurent Oecol. İstanbul Fransız Küttur Merkezl'nde sahnelediği mim gösterisiyle Izmir ve Ankara'da sahneye çıkacak. Ustası Marceau için "Yeteneği tartışılmaz Ondan alabileceğimin en fazlasını atöım. Ancak her yıldız gibi çekilmez yunleri, kaprisleri vardı" diyen 36 yaşındaki Oecol. mim sanatınm Avrupa'da dıploması, sendikası olmayan tek sanat Türkiye 2000'de 69.7 milyon IrİmT' ÛnlüFransızmimustasıMarcelMarIMIII. dalı olduğunu belirtiyor. Oecol'un en buyuk derdi mimin izleyicîler tarafından yanlış algılanması "Ideyici mimi soytanhk olarak göruyor. Yuzumü makyajlı gördüklerinde Bu palyaço da kim' dedikleri oluyor" diyen sanatçı, mimde ustasının aksine doğaçlamayı sevdiğini belirtiyor "Değtşık dokunacak1 şeyler hazırlamayı ıstiyorum Makyaj yapmadan. muzikle, dansla, hatta konuşarak da mim yapılabılmeli. Değışik sesler için elektronıği de mıme sokabilirim" diyor Laurent Decol. (Fotoğraf: Tarık Ersoy) MUSTAFA BALBAY tZMİR ithal edilen hurda akülerin devletten resmi izin alınarak yurda sokulduğu belirtildı. Bir Federal Alman gemisi ile tzmir Limanına gelen 35 ton hurda akünün Almanya'dan değil Israil'cien yuklendığini soyleyen Avcı Kurşun fabrikası yetkilileri, "Konu çevre olayı ise Turkjye'de yüzlerce akü imalathanesi kaçak çalışıyor, birçoğu da Ankaranın göbeğinde. Hurda sadece kurşun üretiminin değil, başta demir çelik olmak üzere birçok sanayi kolunun hammaddesidir" diye konuştular. İzmir Limanı'na gelen hurda akülerin "numune" olduğu. uygun gorulurse daha buyük olçekte ithal edileceği öğrenildi. Halen IzmirAlsancak Limanı'nda gümruklu sahada bulunan hurda aküleri getiren, acenteliğini Dutilh firmasının üstlendiği Helena Waller isimli gemi Federal Almanya'dan yola çıktı, Londra'ya uğradı, oradan da Israil'e geçip 18 şubat gunü Turkiyeye geldi. Konuya ilişkin olarak goruştuğumüz Avcı Kurşun fabrikası yetkililen hurda akülerin Federal Alman yeşillerin bakış açısı ile değerlendirılmemesi gerektiğini belirterek şunları söylediler: "Alman yeşillerin her söylediği doğrudur diye bir olav yok. Hurda akünün 'hammadde maskesi altına sokulduğu' bicimindeki bir degerlendirme de yanlıştır." AIDS hastanesi kıırulacak istanbul Haber Servisi Turk tnfeksiyon Vakfı (TlVAK), başta AIDS olmak üzere kuduz, viruslu beyin iltihabı, menenjit, bulaşıcı sarıhk, kızamık gibi dünyada ve ülkemizde sorunlar yaraıan mikroplu hastalıklar konusunda çalışmalara başladı. Vakıf, bu amaçla bir araştırma laboratuvarı ile infeksiyon hastalıkları hastanesi kuracağını açıkladı. Türk İnfeksiyon Vakfı yetkilileri dün bir basın toplantısı düzenleyerek vakfın çalışmalan hakkında bilgi sundular. Vakıf Mutevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Enver Tali Çetin, AIDS'in insanhk için yarattığı tehlikenin devam ettiğini belirterek, "Türkiye, AIDS tehlikesinin dışında degildir" dedi. Avrupa ülkelerinde fazla sayıda gorülen AIDS'in 1985 yılından itibaren ülkemizde de görülmeye başlandığına dikkat çeken Prof. Çetin şunları söyledi: ANKARA (ANKA) Nü/us ve aile planlaması çalışmalarınm istenilen etkinlikte yürütülemediği Türkiye, 2000 yılında nüfusta Avrupa'da birinci sıraya oturacak. Hacettepe Nüfus Etütleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ergül Tunçbilek Sovyetler Birliği dışında halen Avrupa ülkeleri arasında en fazla nüfusa sahip 5 'inci ülke olan Türkiye 'nin 2000 yılında 69.7 milyonla Avrupa birincisi olacağını öne sürdü. İstanbul'un 200 yılında 12 milyon nüfusu ile Avrupa'nın en kalabalık l'nci kenti, dünyanın 17'nci kenti durumuna gelmesi bekleniyor. Türkiye tnfeksiyon Vakfı Başkanı Prof. Çetin, "Türkiye AIDS tehlikesinden uzak degildir" dedi. Vakıf, AIDS ve bulaşıcı hastalıklar araştırma laboratuvarı ve hastanesi kurulmasını kararlaştırdı. Halka AIDS broşürü dağıtılarak korunma yöntemleh anlatılacak. "1985 vılında İstanbul'da AIDS yonünden serapozitif (v irüsü taşıyan) 4 kişi belirlenmişlir. 30.11.1987de SSYB Turkiyede 34 serapozitiflik bulunduğunu bildirmiştir. 1987'nin 12. ayında ise 6 serapozitiflik daha lespit edilmiştir." Türk İnfeksiyon Vakfı'nın, AIDS'in onemıni, bulaşma yollarını, korunma onlemlerini, yayın ve çeşitli yollarla halka anlatacağını soyieyen Prof. Çetin, bu amaçla ilk renkli karikaturlu broşürün hazırlandığını bildirdi. Her kişinin AIDS Wonusunda bilgi sahibi olması gerektiğine dikkat çeken Çetin şöyle devam etti: "1991 vıhnda ABD'de 74 bin yeni AIDS vakası görülüp, 54 bin kişinin ölecegi ve loplam AIDS ölüm lerinin 179 bine ulaşacağ) tahmin edilirken, tüm dünyadaki infekte insan sayısının da 50100 milyon arasında olacağı hesaplanmaktadır. Ancak AIDS'in B tipi viruslu sanlık ile mukayese edildiğinde bulaşmasının 50 kez daha az olduğunu. deri teması ve yiyecek maddeleriyle bulaşmadığımn da bilinmesi de gerekir. AIDS. hastanın elini tutmakla, aynı odada olurmakla, işyerinde çalışmakla, okula gitmekle. birükte yemek yenıekle bulaşmaz. AIDS hastalan toplumdan izole edilmezler. Aksine bu haslalann ilgiye ihtivaçları vardır. Hastanın birçok şikâyeli fırsalçı infeksiyonlar sonucu olduğundan bunlar tedavi edilebilir ve hastanın omnı uzatılır." Prof. Dr. Enver Tali Çetin, AIDS dışında diğer infeksiyon hastalıkları konusunda da tcplumun aydınlatılmasının çok önemli olduğunu vurgulayarak kuduz hastalığı konusun Mısır'dan Türk malı tazminatı KAHİRE (A A) Mısır'da, 1952 yılında işbaşına gelen "Hür Subaylar" rejiminin 1963 yılına kadar çıkardığı ve "kısıtlayıcı kanunlar" olarak bilinen dört yasa çerçevesinde kamulaştırdığı Türk taşınmaz mal varlıkları için ödenmesi öngörülen tazminatların transfehne başlandı. Başbakan Turgut Özal'ın bir süre önce yaptığı dört günlük Mısır ziyaretinden sonra "aniden hızlanan bürokratik işlemlerin tamamlanması sonucu", formaliteleri bitirilen ilk dosyada ödenmesi öngörülen tazminat, Mısır Merkez Bankası'nda bu tazminatların toplanması için açılan hesaba yatırıldı. (Arkaa 15. Sayfada) Avrupalı Sosvalistler İtalyan Sosyalist Partisi 2 komüniste 1 sosyalist İtalya'da son seçimlerde komünistler oy kaybederken sosyalist oylar arttı. NtLGÜN CERRAHOĞLU ROMA İtalyan Sosyalisl Partisi (PSI), Yaklaşık 12 yıldır İtalya'nın en yetkin politikacılanndan biri olan Bettino Craxi tarafından yönetilmesine rağmen gerek siyasi ağırlık gerek oy oranları açısından Fransa, Almanya. Ispanya ve tngikere gibi diğer büyük Avrupa ülkelerindeki sosyalist partilerle boy ölçüşemiyor. Gazete satışına veto Fransız ekonomi gazetesi "Les Echos"un "Financial Times"ın sahibi Pearson grubu tarafından satın alınması, bu grupta "Murdoch"un yüzde 20 hissesi olduğu" gerekçesiyle durduruldu. SABETAY VAROL PARİS Fransa Ekonomi Bakanı Edouard Balladur, ekonomi gazetesi "Les Echos"nun Ingiliz Pearson grubunca satın alınmasına izin vermedi. Ünlü "Financial Times" gazetesinin de sahibi olan Pearson grubunda, Avustralyalı basın kıralı Rupert Murdoch'un yuzde 20'lik hissesi olması Fransız hukumetince, "Les Echos"nun el değiştirmesini engellemek uzere gerekçe olarak gosterildi. Les Echos'nun sahibi ve Genel Müdürü Jacqueline Bevtoul, Ekonomi Bakanı Balladur'u "sivasal amaçlı bir engelleme" uygulamakla suçladı. Hükümetin, gazetenin Başbakan Chirac'ın partisi RPR yanlılarının eline geçmesi için entrika çevirdiğini one süren Les Echos çalışanları, dünden itibaren greve girdi. Fransa'nın en büyük günluk ekonomi gazetesi olan Les Echos'nun yöneticisi Bayan Beytouı, "Bakan vasayı çiğneyerek ve tüm yollan detfeyerek cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde karar vermeklen kaçınıyor" şeklinde konuşuyor. Ekonomi Bakanı Balladur'e göre ise Pearson grubunun Avrupalı karakterinin uzun süreli olduğu kanıtlanmış değil. Balladur, "tngiliz asıllı şirkette bir miktar hissenin el değiştirmesi durumunda Fransız yasalanna aykın bir durum doğabilir" diyor. Diğer Batılı ülkelere oranla "az gelismiş" bir yapı arz eden Fransız ekonomi basını son iki yıl içinde büyuk bir gelişme gosterdi. Ekonomik ağırlıklı günlük gazeteler kendilerini basın dünyasında kabul ettirirken. Les Echos'nun sahibesi Jacqueline Bejtout, hisselerin bolünmesi yüzünden gelecekte gazetesinin yok olabi Fransız Ekonomi Bakanı, "Les Echos"un satışını engelledi Aile planlaması için 22 klinik (Arkaa 15. Sayfada) Craxi Solda yetkin istm Yann: Belçika Sosyalist Partisi leceğini öngörduğünden şirketi başka bir kuruluşa devretmeyi uygun görmüştü. Fransa'da basınla ilgili finans kuruluşlarının zayıflığı yuzunden yabancı şirketlerin Fransız piyasasına girmeye çalıştıklan gözleniyor. tngiliz basın kıralı Maxwell ile Avustralyalı Murdoch bunların başında geliyor. Financial Times'ı çıkaran Pearson grubunun elverişli koşullarda Les Echos'ya talip olması, iki yıllık kendi iktidarı doneminde basın kuruluşlarının yabancı şirketlerin eline geçtiği izlenimi uyanmasından endişe eden Başbakan Chirac ve Ekonomi Bakanı Balladur'un muhalefetiyle karşılaştı. Gözlemciler. Murdoch'un, Pearson'ın yüzde 20 hissesine sahip olmasının hükumet tarafından ortaya atılmasının satışı engelleme amacına dönük bir "bahane"den öteye gitmediğine inanıyorlar. Ağustos 1986 tarihli bir yasa, AT dışı bir şirketin Fransa'da gazete çıkaran bir şirketin yüzde 20'den fazla hissesine sahip olmasını yasaklıyor. Ancak Pearson'ın önümüzdeki devre içinde Murdoch'un eline geçmesi olasılığı fiiliyatta yok. Yıldızlı personel avı Turizm tesislerinde personele göre yıldızlama uygulaması nedeniyle, işletmeler "eğitimli, yabancı dil bilen, nitelikli" personel bulmak için birbirleriyie yarışıyorlar. ASUMAN ABACIOGLU İZMİR Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın bu yıl turistik otellerde yapacağı yıldızlama çalışmalarında "eğilimli, yabancı dil bilen personeT'e ağırlık verme karan uzerine, otelciler, "nilelikli personel" peşine duştü. Ancak Türkiye çapında bir nitelikli personel sıkıntısı çekildiğini ve bunur. da kendilerini zor duruma düşürduğunü belirten otel işletmeleri, "nitelikli personel kullanmıyor diye yıldı/ azaltmaya gidilmesinin" haksızlık olduğunu ileri sürdüler. Bakanlığın nisan ayında turistik otellerde yapacağı yildızlama için görüşlerini belirten Ege Turistik Otel Işletmecileri Derneği Başkanı Haluk Nişlioğlu, fıziki anlamda onarımların tamamlandığını, ancak personel sorununun çözümlenemediğini söyledi. Bu yıl yıldızlamada "kültüriü personele" ağırbk verildiğini anımsatan Nişlioğlu, şöyle konuştu: "Nitelikli personele sahip otelin yıldı/ı daha fazla olacak. Ancak bir sorıın var, yeni yeni oteller açılıyor ve nilelikli personel bulunamıyor. Bazı oteller bana başvuruyoriar. Üst dııze> ve orta duzey personel için, ben de diğer bölgelerdeki otelciler dernekkrine sonıyorum, 'sende varsa bana ver' diyorlar. Yani Türkiye çapında bir sorun var. Bazı oteller, kışlık otellerle anlaşma yapıyorlar ve oranın personelini ya/ aylannda sahile çekebilivorlar. Bazı oteller ise, eger zararlı çıkmıyorlarsa kış aylannda da oteii açık tutuyoıiar." Akdeniz Turistik lşletmeciler Derneği yöneticisi Turgay Alp, yıldızlamada, "personele ağırlık verilerek hazırianan" formlann geliştirilmesi gerektiğini belirterek, "bölgemizdeki otellerde bina olarak bir sorun yok. Bu anlamda yıldızlannı koruvacaklar. Hatta restorasyon yapan bazı oteller yıldızlannı arttıracaklar" dedi. Turgay Alp, şöyle konuştu: "Bu senenin sonunda bazı teMslerin açılmasıyla personel sıkıntısı artacak. Devletin yctişlirdiği eleman, ihtiyacın yanında devede kulak kaldığı için, yeterli olmuyor. Mecburen otelciler kendi lesislcrinde personel yetiştirme, beceri kursları açıyor." UÇAN FİNÜ Kanada'nın Calgary kentinde süren 15. Kış Olimpiyat Oyunlan'nın finaline yaklaşıldıkça madalya heyecanı da doruk noktasına ulaşıyor. Sporcular arasında olduğu kadar, izleyiciler tarafından da merakla beklenen Kayak Atlama Yanşlarf nda ünlü Finli atlayıcı Matti Nykanen, çarşamba gunü yaptığı başarılı atlayışlarla üçuncü altın madalyasını kazanırken 90 metre takım atlayışlarında Finlandiya takımını da zafere sürükledi. Nykanen'e altını 115.5 ve 114.5 metrelik atlayışları kazandırdı. (Fotoğraf: Reuter) Haber Merkezi Halen 15 kliniği bulunan Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı 'nın bu yıl içinde klinik sayısını 22'ye yükselteceği bildirildi. Başkanlığını Vehbi Koç'un yaptığı, Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Biilent Akarcalı'nın da katıldığı vakfın 1977 faaliyet raporu ile 1988 çalışma programı görüşüldü. Vakıf Genel Koordinatörü Yaşar Yaşer, tüm yurda yayılan kliniklerin yöre halkına anaçocuk sağlığı konusunda her türlü hizmeti verdiğini bildirdi. Aile planlaması fıkrinin yurt çapında yayılabilmesi için 1987 yılında düzenlenen senaryo ve öykü yarışmasında derece alan eserlerin bu yıl film haline getirileceği bildirildi. Cep Tiyntrosu açıldı Kültür Servisi Şehir Tiyatrolan'nın dördüncü sahnesi olan "Cep Tiyatrosu" dün Büyükşehir Belediye Başkanı Bedrettin Dalan tarafından törenle açıldı. Açılış töreninde Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Gencay Gürün ile Tiyatro Yazarları Birliği Başkanı Refık Erduran da yer aldılar. Harbiye Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu'un üst fuayesindeki Cep Tiyatrosu, pazartesileri 20.30'da, perşembe ve cuma günleri de saat 15.00'de olmak üzere haftada üç gün perde açacak. tstanbul'un en küçük tiyatrosu olma özelliğini taşıyan 55 kişilik tiyatroda ilk olarak Amerikalı yazar Eugene O'Neill'in "Günden Geceye" adlı oyunu sahneleniyor. CALGARY'DE BÜYÜKMÜCADELE Sporda