Katalog

CUMHURÎYET/7 ClVlCltîtCfttOClClTl •BetülUncular •HakkıErdem •Canan Gedik'FarukBildirici POKTRE Erken kalkan muhalefet yapar SHP ve DYP ANAP'a karşı muhalefet yarışına girdi. Aynı konulardaki önergeleri kimi zaman yarım saat arayla TBMM Başkanhğına sunuyorlar. ANKARA (Cumhuriyet Burosu) Anamuhalefet partisi SHP ile muhalefet partisi DYP, Mecliste yanş halindeler. Bu yanşın sonunda ipi kimin önce göğüsleyeceği merak konusu oluyor. tktidar partisi ANAP'ı köşeye sıkıştırmaya çalışan her iki muhalefeı panisi aynı konulardaki önergeleri bazen bir gün bazen de yarım saat ara ile başkanlığa sunuyorlar. Başbakanın ve ANAP'ın olumsuz tutumuna karşın, iki muhalefet panisimn "Mccfisi çahşürma" yanşı bazen de işbirliğine dönüşüyor. SHP Meclis Grup Başkan Vekili Hikmet Çetin'in çalışma yaşamı ile ilgili anayasa değişiklik önerilerini yaklaşık 10 gün kadar önce DYP Meclis Grup Başkan Vekili Köksal Toplan'a vermesi, iki parti arasında gelecekte doğması olası işbirliğinin ışareti olarak nitelendiriliyor. Toptan'ın DYP seçim büdirgesindeki hükümlere aykırı olmamak koşuluyla SHP'nin anayasa değişiklik önerisine imza koyabileceklerini bildirmesi, işbirliği için olumlu bir başlangıç olarak görülüyor. Muhalefet partıleri özal'ı Meclis denetim yolları ile köşeye sıkıştırma çabasında. Bu nedenle gerek SHP, gerekse DYP'li milletvekillerince hazırlanan çok sayıda Meclis araştırması, genel görüşme, yazılı ve sözlü soru önergeleri yağmur gibi TBMM Başkanlığı'nayağdırılıyor. Araştırılması gereken konular belirlı olduğu için de SHP ve DYP "öncelik kapma" savaşımı veriyor. Milli Savunma Bakanı Ercan Vnralhın ile ilgili iddialar üzerine, olayın üzerine başından beri giden SHP'yi DYP son dakikada atlattı. SHP, Vuralhan hakkında gensoru önergesi vereceği günün sabahında DYP'liler erken davranarak aynı içerikteki önergeyi başkanlığa ulaştırdılar. Benzer olay "Ziraat Bankası ile ilgili arastırma önergesinde" de yaşandı. DYP'nin önceki sabah saat 11.00'de basın toplantısı ite açık' layacağı önergeyi haber alan.SHP'Uler, bu kez atik davranaR saat 10.30'da basın toplantısı ile önergelerini açıkladılar. Ancak Köksal Toptan, önergelerini bir önceki akşam başkanlığa verdiklerini belirlerek, önceliğin kendilerine ait olduğunu gülerek vurguladı. SHP Genel Başkanı Erdal Inönü, geçen salı günü partisinin Meclis grubunda konuşurken, TRT hakkında Meclis araştırması açümasım isteyeceklerini dile getirdiği dakikalarda DYP grubunda da TRT tartışılıyordu. DYP'liler, atik davranarak TRT hakkındaki araştırma önergesini önceki gun Ziraat Bankası ile birlikte başkanlığa verdiler. SHP ve DYP'liler iktidan nasıl denetlediklerini vatandaşlara ve seçmenlerine TV'den duyurabilmenin yönteminı de buldular. Basın toplantılarını iki partinin grup başkan vekilleri düzenliyor. önerge sahipleri de onların yanında oturuyorlar ve. böylece TRT haberi ekrandan yansıtmak zorunda bırakılıyor... Akarcalı: Sorumlu değilîm Bülent Akarcalı, DYP'li Baki Durmaz'ın gündem dışı konuşmasına verdiği yanıtta, zakkum haberini TRT'ye kendisinin verdiğinin söylendiğini, bunun kesinlikle doğru olmadığını vurguladı. DYP'nin gelir ve refah dağılımı ile ilgili Meclis arastırması önergesinin görüşülmesine çalışma süresi sona erdiği için, salı günü devam edilecek. ANKARA (Cumhnriyet Bürosu) Son günlerin güncel konusu "zakkum" DYP'li Baki Durmaz'ın gündem dışı konuşmasıyla Meclis Genel Kurulu'na getirildi. Durmaz'ı yanıtlayan Sağlık ve Sosyal Yardun Bakanı Bülent Akarcalı, zakkum ile ilgili gelişmeleri anlatarak, konunun "etik komite"de incelendiğini, zakkum suyu içerek ölen kişinin otopsisini izlettiğini de açıkladı. Baki Durmaz, zakkumun ilaç haline gelmesi için 1015 yıl gerektiğini belirterek, böyle bir çalışma yapılmasına taraftar olduklannı, ancak TV'den olayın bir umut olarak gösterilmesine karşı çıküklannı söyledi. "Hastalar varlanm yoklannı satarak Istanbul yoilannı lutmuşlardır" diyen Durmaz, Sağlık Bakanı'nın olaylara kayıtsız kaldığını savundu. Durmaz, şöyle devam etti: "Televizyon, zakkum programı Ue bilim adamlan ve halkı karşı karşıya getirmiş. kamuoyu onünde bilimsel kunıluşlar zedeienmiştir. Sonımluluk TRT ve Sağlık Bakanugı'na aittir. Vuralhan olayını ortme çabasına girilmiştir. TRT, bu programla iktidann maşası oldugunu bir kez daha göslermişlir." Durmaz'ın eleştirilerini yanıtlamak üzere kürsuye gelen Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Bülent Akarcalı, sinirli bir şekilde başladığı konuşmasının başında, kendisinin TRT'ye haber vermekle itham edildiğini, bunun yalan oldugunu haykırdı. Akarcalı, TRT'ye herhangi bir ricada ve telkinde bulunduğunun ispat edilmesini isteyerek, millervekillerine bakanlık kapılarının açık oldugunu, lütfen kendisi ile temas kurup bilgi almadan konuşmamalan önerisinde bulundu. Akarcalı, TV'deki programa istişare ederek giuiğini, orada söylediklerini tekrar edebileceğini kaydederek, şöyle devam etti: "Bn konu bize sözlü olarak 9 şubalta, resmen 13 şubatta intikal etti. tlaç Ruhsal Komisjonu Başkanı, Eczacılık Genel Müdur Yardımcisı ve Mustesar ile birlikle toplandık. Bize verilen bilgiler şunlar Dk araşbrmada çok olumlu göriinen yabana kaynaklı bir rapor var. Araşttrmayı yapan firma, dünyının en önemli firmalanndan biri. biz bu toplantıda meselenin kurulacak bir etik komite tarafından incdenmesi karannı aldık. TRTye, 'Biz beyanat vermeyiz" dedik. Persembe akşamı TRTde bu yayınlandı. Ben e>e geç gittim. Kısmen görebildim. Ertesi günu o programı goremedim. Cuma güoü Aksaray'da ofle yemegi yerken. Anadolu Ajansı ve ANKA muhabirleri konuyu açhlar. Ben gazetecilere komisyona havale ettigimizi anlattım. Ölen kişinin otopsisini takip ettiriyorum. Konu titizUkle izlenmektedir. Kamuoyunu yamltmamak için elden gelen imkanlar kullanlmaktadır." Genel kurulc'a daha önce yapılan iki gündem dışı konuşmayı yanıtlamak için söz alan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Imren Aykut, demokrat bir kişi oldugunu ve sabır isteyen bir işle uğraştıklarını anlattı. Daha önce de Meclisteki bir konuşmasında somnlann 58 ayda çözülemeyeceğini anlattığını da anımsatan Aykut, işçiişveren ve bağımsız sendikalar dahil, her kesimle diyalog içinde bulunduklannı söyledi. Aykut, Otomobilîş Sendikası'nın işten çıkanlan üyelerinin bugüne kadar kendisine gerek sendika, gerekse üyeler olarak hiçbir başvuruda bulunmadıklarını, buna karşın bakanlık müfettişlerini görevlendirdiğini söyledi. NETAŞ'a giden müfettişler ile işçilerin görüşmediklerini belirten Aykut, işverenin, bu müfettişlere 45 işçiyi işten çıkardıklarını aktardıklannı kürsüden dile getirdi. Sağlık Bakanı, zakkum yayınını TKT'ye kendisinin önermediğini söyledi Zakkum bakan Akarcalı Meclis arastırması DYP'li Tevfık Ertüzün ve 10 arkadaşının gelir ve refah dağılımıyla ilgili Meclis araştırması önergeleri Meclisin çalışma süresinin 5 dakika uzatılmasına ANAP'lılar karşı çıktığı için sonuçsuz kaldı. önergenin görüşülmesi salı günü tamamlanacak. SHP Grup Başkan Vekili Hikmel Çetin de yanda kalan konuşmasını salı günkü birleşimde bitirecek. önerge üzerine hükümetin görüşlerini açıklayan Devlet Bakanı Yusnf Ozal, Türkiye'de eskidenberı milli gelirin adaletli biçimde dağılmadığını söyledi. 1973 yılındaki DPT araştırmasından bugüne kadar araştırma yapılmadığını anlatan özal, DİE'nin milli gelir araştırma sonuçlarının bu yıl sonuna doğru alınacağını beliritti. Özal, 1980 sonrasmda uygulanan maliye ve vergi politikalannın amacının düşük gelirliler Uzerindeki vergi yükünun azaltılması oldugunu sözlerine ekledı. DYP grubu adına konuşan önerge sahibi Tevfık Ertüzün gelir ve refah dağılımının ücret ve maaş geliri ile geçinenlerin ve tanm kesimınin aleyhıne bozulduğunu, kemer sıkma politıkasının faturasının halka ödettirildiğini söyledi. Acil bir sosyal yardım programı uygulanması ve işsizlik sigortası kurulmasını öneren Ertüzün, '•Vitrirüerinde her şeyin saüldığı bir ülke olmak yerine vitrinlerde bulunanlan herkesin satın alabildigi bir ülke olmak milli, adil ve sosyal bir hedeftir" dedi. ANAP grubunun görüşlerini açıklayan tlhan Aşkın muhalefetın felaket tellallığı yaptığını savundu. Aşkın "Türkiye sizin dediginiz noktada olsaydı bugün IMF ve Dünya Bankası'nın sorunlu ülkeler listesinde yer alırdı" dedi. SHP grubu adına konuşan grup bakan vekili Hikmet Çetin "Önce insanlan yoksullatıracak sonra iane dağıtır gibi yardım edeceksiniz. Bizim karşı oldugumuz nokta budur" dedi. Çetin 1980'den sonra Turkiye'nin gelir dağılımının daha da bozulduğunu belirterek Başbakanın beğenmediği Hindistan'da bile gelir dağılımının Türkiye'den iyi oldugunu kaydetti. Çetin konuşurken çalışma süresinin sonuna gelindi. Birleşimi yöneten başkan vekili Hüdayi Oral sürenin beş dakika daha uzatılmasını oya sundu. Ancak ANAP'lılar bu öneriyi re*ddetince Çetin, konuşmasını tamamlayamadan birleşimi kapatmak zorunda kaldı. Önerge üzerindeki görüşmeler sah günü tamamlanacak. DYP önergesinin reddi bekleniyor. Dr. Zija Özri, Zakkum ile kansere çare bulduğunu TV'den açıklamasaydı, Sağlık Bakanı Bülent Akarcah, "parlak" bakanlardandı. Bakanlık koltuğuna oturur oturmaz, sigaraya karşı büyük bir kampanya başlatan Akarcalı'nın başına öyle bir çorap ördü ki sigarayı bırakma kampanyası unutulup gitti. Brüksel Universitesi'nde iktisadi analiz ve iktisadi politika alanında master yaptıktan sonra Türkiye'ye gelen Akarcalı, çeşitli şirketlerde çalıştı. Son oiarak Ittihatı Milli Türk Sigorta Şirketi'ne giren Akarcalı'nın kaderi de bu şirkette değişti. Yakın çevresinin, "araştırmaa bir kişi" olarak tanımladığı Akarcalı, Ittihatı Milli Sigorta Şirketi'nde, Özal'ın bacanağı Ali Tannyar ile tanıştı. "Araştırmacı ruhu'nu güncel ekonomik sorunlar üzerinde yoğunlaştıran Akarcalı, kendiüğinden bir dizi rapor hazırlayıp, bu raporlan Tannyar aracılığı ile özal'a iletince kendisine ANAP kapısı açıldı. Akarcalı, lstanbul milletvekili seçildikten sonra da bu "araştırmacı ruhu" yitirmedi. Mecliste ilk kez cezaevlerini araştırma komisyonu kurmakla işe başlayan Akarcalı, ANAP'a, "her konuda anket" geleneğini getirdi. Yurtdışından, tanıştığı yabancı parlamenterleri Türkiye'ye sık sık davet etmesi nedeniyle de özal'ın gÇzüne girmeyi başardı. ANAP'ın il kongresinde merkez karar yönetim kuruluna, oradan da Mesut Yılmaz'ın olumlu izlenimleri nedeniyle genel başkan yardımcılığına getirilen Akarcalı, politikada önlenemeyen bir yükseliş gösterdi. ldam cezalarının infaz edilmemesi için bir yasa önerisi hazırlayan Akarcalı, seçimden hemen sonra Turkiye'nin kısa vadeli dış borçlarını erteleyeceği yolunda bir açıklama yaparak şimşekleri üzerine çekti. özal, ABD'de ameliyath olmasına rağmen, bir basın toplantısı düzenleyerek Akarcalı'nın bu "gaf'ını düzeltti. Ortalığı karıştıran bu gaf sonrasında Akarcalı'nın Sağlık Bakanhğı'na getirilmesine en fazla şaşıran yine kendisi oldu. KULIS Sayfiye cezaevi SHP Meclis grubu önceki aksam geç saatlerde Diyarbakır Askeri Cezaevi'ndeki açhk grevi konusunu görüşmek üzere toplandı. Diyarbakır Cezaevi'ndeki yaşama koşullanmn kötülüğü örneklerle anlatıldı. SHP Bursa milletvekili Fehmi Isıklar, Diyarbakır Cezaevi için şu benzetmeyi yaptı: "Diyarbakır Cezaevi'ndeki koşullar o kadar kötüdür ki, Metris Cezaevi bile burasuun yamnda bir sayfiye evi gibi luks kahr." DYP'nin Meclis araştırması önergesi. olurum 5 dakıka daha uzamadığı için yarıda kaldı (Fotoğraf Haydar ÖztürkAA) ANAP yerel seçimlerin 1988 ekiminde yapılması için yasa önerisi verdi Erken seçim göründü nu'nda ele alınacak. Oneri aynen benimsenirse, yerel seçimler ekim ayında yapılacak. Öneriye göre, siyasi partilerin seçimlere girebilmeleri için, büyük kongrelerini yapmış ve illerin en az yansında teşkilatlarını kurmuş olmaları şartı aranacak. Bir ilde teşkilatlanma, merkez ilçesi dahil o ilin ilçelerinin en az üçte birinde teşkilat kurmayı gerektiriyor. TBMM'de grubu bulunan partilerin seçimlere girmeleri için, kongre ve teşkilata ili$kin yasada öngörülen şartlar aranmayacak. Daha önce partilerin seçimlere katılabilmeleri* için illerin en az üçte ikisinde örgütlenmiş olmalan şartı aranıyordu, ancak Anayasa Mahkemesi bu hükmü iptal etmişti. Yasa önerisi, mahalli idare seçimlerinin beş yılda bir ekim ayında yapıhnasını hükme bağhyor. Beş yılda bir ekim ayının hangi pazar gününde seçim yapılacağına ise TBMM karar verecek. Gerekçede şöyle denildi: Anayasanın 127'nci maddesinde ifadesini bulan. "Beş yılda bir" seçim yapılacağı hükmünü, beşinci yılın sonunda veya tşkence ve YeşUler TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Vehbi Dinçerler, parlamentolararası dostluk grubuna mensup Alman milletvekillerinin ziyareti sırasında "Yeşijler"den Dora Flinner'i dikkatle izledi. tşkenceler konusunda duyarlı davranan Flinner'in yemekte içki ve sigara kullanmadığmı görünce Dinçerler, "Demek ki siz sadece çevreye ve benzeri meselelere degil, insana da deger veriyorsunuz. Ama bu konn programınızda yer almıyor galiba" dedi. AMAf* Grup Başkan Vekilleri Taşçıoğlu, özalp, Aksu ve Karaevli'nin imzalarım taşıyan yerel seçimlerin 1989 haziramndan 1988 ekimine alınmasını öngören erken yerel seçim yasa önerisi Meclis Başkanlığı 'na verildi. ' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Seçim yasalannda değişiklik yaparak yerel seçimlerin 1989 haziran ayından 1988 yılı ekim ayına alınmasını öngören yasa önerisi TBMM Başkanlığı'na sunuldu. ANAP Grup Başkan Vekilleri Mükerrem Taşçıoğlu, Haydar Özalp, Abdiilkadir Aksu ve Ahmet Karaevli'nin imzalarını taşıyan yasa önerisi, önümüzdeki günlerde Anayasa Komisyo bitiminden sonra yorumlayarak seçimlerin, "altı yılda bir" yapılması fiili sonucuna gitmenin, hukuken anayasa metninin lafzına ve ruhuna uygun olmayacağı mütalaa edilmiştir. Beş yılda bir ifadesinden, beşinci yılın içerisinde mahalli seçimleri yapmak anlamınm çıkacağı hem dil bilgisi ve hem de hukuk kurallan bakımından uygun görülmektedir. ANAP'ın yasa önerisi, Anakent ve bağlı ilçelerin belediye başkanlıklan için adaylann merkez yoklaması ile de belirlenmesine imkân tanıyor. Yasa önerisi, anakent belediyelerindeki seçimlere bağımsız adayların katılrfıasına da imkân veriyor. MtT raporu işportada Günlerdir tartışılan MİT raporu dün TBMM'ye de ulaştı. Hemen hemen bütün miletvekilleri teksir fotokopisi çekilen MİT raporunu elden ele dolaştırdılar. Anayasa Komisyonu Başkanı Kamil Tugrul Coşkunoglu, raporun Meclise geldiğini öğrenince, odacısım gazetecilere gönderdi. "Rapor sizde varmış, bir fotokopi de biz alsak." Raporu bulamayan bir başka milletvekili ise, TBMM'nin kütüphanesine telefon etme yolunu seçti. Kütüphanedeki görevliye, "Size MtT raporu geldi mi?" diye soran milletvekılınin aldığı yanıt, oldukça ilginçti: "Rapor geldi, şlmdi ekleri bekliyoruz." W\P bizrien flerîde9 SöYLESt Gerekli görülürse Meclise başvurulacak Tek kötü ahşhanhğı poütika SHP Manisa Milletvekili Erdoğan Yetenç hayatı boyunca ağzına içki ve sigara kçymamış. Bunu da gençliğinde sporla uğraşmış olmasına bağlıyor. Yetenç'in, kendi ifadesiyle tek bir kötü alışkanlığı var, o da politika. Polilikacı için U başkanlığı daha zevkli ve doyurucu bir görev. Belki de milletvekilliğine tam alışamadık. Ahşınca o da zevkli ve doyurucu gelebilir" diye konuşuyor. Yetenç, eleştirilere hedef olduğu divan başkanlığı sırasındaki olayın ise o günün koşulları içinde değerlendirilmesi gerektiğini söylüyor ve "Olayın sorumluluğu bana aittir. Ben sonımluluklanmı yükienmesinf bilen bir insanım. Her türlu eleştiriye de açığım. Ama, divan başkanı olarak böyle bir olayın gelişeceğini önceden tahmin elmek mümkiin değil" diye ekliyor. Hayatında içki ve sigara içmemesini ise öğrencilik yıllarındaki yoğun spor yaşantısına bağlıyor Yetenç. Yetenç, Yeşilay Derneği ile hiçbir ilişkisi olmadığını, ancak çalışmalarını izlediğini, üye olmayı düşünduğuııu behrııyor. Yetenç'in sigarayı bırakma kampanyası ile ilgili değerlendirmesi ise şöyle: "Bunu sayın bakanın yeni bakan olma bevesine baglıyonım. Bir taraftan sigarayı bırakma kampanyası yapıyorlar. Bir taraftan da fonlan şişirmek için sigara uretimi ve tüketimini teşvik ediyorlar. Bakanın bu konudaki hevesi bir süre sonra geçer, bu iş de tutmaz. Dış elkilerle, ozendırmelerie belki geçici bir süre bu iş beRİmseniyormuş gibi görülebilir. Mesela Keçeciler sigarayı bırakmış tespih çekiyormuş. Herhalde 1520 gün sonra veniden başlar." Yetenç, sigara kullanmadığı için konuklanna sigara ikram edememenin eksikliğini yaşadığını da söylüyor. > İZMİR (Cumhuriyet Ege Biirosu) SHP Bingol Milletvekili llhami Binici'nin dokunulmazlığının kaldırılması konusunda Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne ikinci bir başvurunun daha yapılacağı öğrenildi. Dikili Asüye Ceza Mahkemesi "ihaleye fesa( kanştırmakla" suçlanan Binici ile ilgili yargılamayı "milletvekili secildigi" gerekçesi ile durdurdu. Mahkeme. Adalet Bakanlığı'na dunırau bildirdi. Hakkında çeşitli suçlardan ceza davaları bulunan Binici'nin, Dikili Asüye Ceza Mahkemesi'nde borçlarını odemeyince satışı kararlaştırılan Besi Çiftliği'nin Dikili İcra Mahkemesi aracılığıyla gerçekleştirilen ihalesi sırasında ihaleye katılmak işteyenleri tehdit ettiği ve rşlemlerin sağİıklı yurumesini engellediği öne surulüyor. 987/61 no'lu icra dosvasını inceleyen Dikili icra hâkimi dosyadaki belgelere dayanarak Cumhuriyel Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Dikili Cumhuriyet Savcılığı da iddiaları ciddi bularak Binici'nin Türk Ceza Kanunu'nun 367 ve 80. maddelerine göre cezalandırılması istemiyle 16 Kasim 1987'de kamu davası açtı. 1987'205 numaralı dosyada 27 temmuz ve 10 ağustosta yapılan Biniciye ait Besi Çiftliği satışlan ayrıntılı bir biçimde anlatılıyor. 16 kasımda açılan davanın ilk duruşması 25 ocakta yapıldı. Suçlanan llhami Binici'nin 29 Kasımda milletvekili seçildiğinı belirten mahkeme başkanı yargılamayı geçici süre için durdurduğunu açıkladı. < Mahkeme, Binici'ye ait dosyayı Adaleı Bakanhğı'na gönderdi. Adalet Bakanlığı "gerekli görmesi" dunımunda Turkiye Bu>lık Millet Meclisi Başkanlığı'na Binici'nin dokunulmazlığının kaldırılması için başvuracak. Binici'nin dokunnlmazhğı için yenı girişım ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) SHP Manisa Milletvekili Erdogan Velenç, politika düşkünü bir Yeşilaycı. Hayaünda ağzına içki ve sigara koymayan Yetenç, "tek kötü alışkanhgının politika yapmak" oldugunu soylüyor. Yetenç, Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Bülent Akarcalı'nın başlattığı sigarayı bırakma kampanyasını ise, "tulmajacak bir heves" olarak niteliyor. SHP'nin birleşme sonrası ilk kurultayında divan başkanlığı yaparken, ABD Büyukelçisi'nin yuhalanması, Afganistan ve Sovyet büyükelçilerinin alkışlanması nedeni ile uğradığı yoğun eleştirilerle dikkatleri üzerinde toplayan Yetenç, milletvekilliğine henüz alışamadığını söylüyor. Yetenç, "Meclise geldikten sonra bir boşluk doğdu. Bcnce il başkanlığı güzel bir otorite. valilik gibi bir şe>. Bir telefonla >üzlerce insanı bir araya getirebiliyorsunuz. Manevi hazzı daha büyük. Kongrelerde vekâlet oyu kııilanmak kalclınldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Içişleri Komisyonu, Cumhurbaşkanı Kcnan Evren'in geri çevirdiği Çevre Yasası'nı Cumhurbaşkanı'nın önerdiği biçimde kabul etti. Komisyon, Dernekler Yasası'nda değişiklik yaparak vekâlet oyunu önleyen yasa tasarısını da benimsedi. Cumhurbaşkanı Evren'in teknik nedenlerle geri çevirdiği Çevre Yasası, dün komisyondagorüşüldu. Komisyon, yasayı, Cumhurbaşkanı Evren'in geri çevirme yansında yer alan noktalara göre değistirerek kabul etti. Kanun. çevre ile ilgili sorunların önlenmesi için sekreteryasını Çevre Genel Müdürluğü'nün yürüteceği bir "merkez cevre kunıhı" oluşturulmasını öngörüyor. Komisyon dün ayrıca, Dernekler Yasası'nda değişiklik yaparak kongrelerde vekâlet oyu kullanılmasımn kaldınlmasını içeren kanun tasarısını da kabul etti. Yaygınlaşan açlık grevleri ve kamuoyunun tepkisi karşısında iktidann Diyarbakır Askeri Cezaevi'ndeki yaşam koşullarım iyileştirmek için aldığı kararlar, SHP içinde memnuniyetin yanı sıra şaşkınlığa yol açtı. Milli Savunma Bakanlığf nın açıklamasını dün TBMM'de öğrenen özellikle Doğu ve Güneydoğu kökenli milletvekillerinin yuzü güldu. SHP'li Cüneyt Canver ise, açıklamayı okuyunca, yanındaki arkadaşlarına dönerek, "Ben söylüyorum, hep bu özal ve ANAP'a hayranım azizim. Adamlar bızden daha ileride, nihai karara bakınca öyle görunüyor. Bizde bazılannın konuşmaktan bile çekindigi kararlar almışlar" diye konuştu. Aykufu üzen SSK'ya milyarca lira prim borcu olan işverenlerin üzerine gideceğini açıklamasıyla birlikte Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı İmren Aykut'a büyük tepkiler gelmeye başladı. Aykut'un yakm çevresi bazı basın organlannda başlatılan bu tepkinin kaynağını bildiklerini belirtiyorlar. Izmir'de yayımlanan bir gazetede Ayvacık ve Küçükkuyu PTT santrallannın açılışı için İzmir'e geien Aykut'u alanda kimsenin karşılamadığı iddialannm yer aldığı haberin Aykut'u çok üzdüğü de yakın çevresince dile getirıliyor. Zakkum açıklaması Milletvekilleri, kansere karşı ilaç olduğu öne sürülen zakkum konusunu kendi aralarmda tartışmaya devam ediyorlar. Bir ANAP milletvekili, "Zakkum açıklaması dogru olsaydı, TRT haberi böyle vermezdi" dedi. Milletvekili, "Dogru olsaydı, TRT haberi nasıl yayımlardı?" sorusunu şöyle yanuladı: "Ahmet Özal bir geceyansı gizlice küçük bir uçaga TRT ekibiyle birlikte atlar, tstanbul'a giderdi. Ahmet Özal, Dr. Ziya Özel'i Başbakanlık Konutu'nda bckleyen babası Turgut Özal'ın yanına gizlice götüriirdü. Ertesi sabah ani bir basın toplantısı duzenlenir ve Başbakan, bir yanında Dr. Ziya Özel, bir yanında Semra Özal, onun yanında Dr. Özel'in ögretmeni Hafize Özal ve fonda manevi evlatlann bulundugu bir basın toplantısı düzenlenirdi. Semra Özal'ın neden sürekli agladığını soran gazetecilere, Başbakan, 'mutluluktan' karşılıgım verirdi. Bu sırada Bulgaristan'dan Türkiye'ye gelerck ünlü olma mutluluguna erişen Aysel Özgur de şaşkın bakışlarlı izlerdi." İşkenceye karşı sözleşmeye onay ANKARA (Cumhuriyel Bürosu! TBMM Adalet Komisyonu'nda işkenceye karşı Birleşmiş Milletler Sozleşmesi kabul edildi. Komisyonda Medeni Yasa'yı değiştiren ve basına yeni kısıtlamalar getiren tasannın tümü üzerinde gorüşmeler yapıldıktan sonra maddelerin önümüzdeki hafta ele alınması benimsendi. TBMM Adalet Komisyonu'nda önce işkenceye ve diğer zalimane gayri insanı ve kuçullücü muamele ve cezaya karşı Birleşmiş Milletler Sö7Ieşmesi göruşuldu. Turkiye'nin hakemlikle ilgili maddesine çekince koyduğu sözleşme komisyon tarafından benimsendi. Medeni Kar.un'u deği;.ıiren ve basına yeni kısıtlamalar getiren tasarı da komisyonda ele alındı. Adalet Bakanı Ollan Sunyıırlıı. hukukcu bir komisyonun Medeni Kanun'un tümunü değişliren bir taslak hazırladığını, ancak taslağın Basbakanlıkta bekletildiğini belirterek acil düzenlemelerin yapılması için bölumler halinde medeni yasada değişiklik yapan tasarıyı getirdiklerini söyledi. Sungurlu, lasanyı anlatırken boşanmaların kolaylaştırıldığını belirterek yalnız erkeğe değil, maddı durumu iyi olan kadına da nafaka yukumlülüğu getirildiğinı anlaılı Sungurlu cinsiyet değişikliğinin sağlık kurulu raporu ile sapıanması halinde nufus kayıtlarının bu yönde de ğişikliğine olanak sağlandığını belirterek evli eşlerden birinın cinsiycı dcğişikliğıni sağlık raporu ile belgclcmesı halinde boşanmanın kendiliğinden gerçekleşmiş sayılacağını kaydelSHP'li komisyon uyeleri ise medeni yasanın bazı bölümlerinin deği^tirilmesi yerine yasayı tümden değistirmenin yerinde olacağını savundular. Adalet Bakanı Oltan Sungurlu, Meclis içtu7üğu uyannca medeni yasadaki değişiklijin Meclisten çıknıasının güçluğune dikkati çekerek "Bin maddelik lasarı>ı şu anda Meclise sevk edecek cesarelte değiliz. Çünku bu >"asanın görüşülmesi uzun /aman alacaklır. U nedenle bölumier halinde değişiklik yapma>ı u>gun gorduk" dedi. İşkenceye karşı AvTupa Sözleşmesi'.nin Dışişleri Komisyonu'nda görüşülmesi sırasında söz alan ANAP Mardin milletvekili Nurettin Yılmaz, sözleşmenin imzalanmasmı hükümetin insan haklan ve demokrasi yolunda attığı önemli bir adım oldugunu söyledi. İşkenceye karşı sözleşmenin patentinin sadece hükümete değil, bu konuda samimi davranışlar içinde bulunan muhalefete de ait oldugunu belirterek, "Sözleşmenin palenti tüm parlamentonundur" dedi. Sözleşmenin imzalanmasının sadece Avrupa Topluluğu'nda yer alabilmenin bir ön şartı olarak görulmemesini isteyen Yılmaz, "Sözleşme halkımızın özlem ve istekleri bu doğrulluda olduğu için işkenceyi gayn insani bir muamele olarak gördügümüzü vurgubunak için imzaladıgimıza inanmak isliyorum" dedi. Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdu: "Ancak hükümetin salt iyi niyeli yıllanndan beri yerleşmiş olan bu işkence imajmı halletmeye yetmeyecektir. Hükümet ne kadar iyi niyetle davranırsa davransın. önce işkenceyi engelleyici bir ait >apı oluşturuimadan tam basanlı olunması söz konusu olamaz. Hükumet hem halkımıza, hem parlamentova karşı hem de AT'ye karşı güç duruma duşebilir. Bu nedenle sanıklann sorgulamalan sırasında avukatlann da bulunması sağlanmadan işkence iddialan hiçbir zaman son bulmayacaktır. Sorusturmalan yıiruten ekipler hukuk ve insan haklan konusunda bir kurstan geçirilmelidirler. tşkence iddialanmn polisin yıpratılması için ortaya atıldığı biçimindeki savunmalar ön>argılı soruşturma ekibine cesaret ve prim vermektedir. Onun için tüm işkence iddialanmn üzerine gidilmeli, konu incelenmelidir." Mecliste dün Yine zakkum, yine MİT... MİT raporu en sonunda TBMM kulislerine de sızmayı başardı. Dönüp dolaşıp Meclise ulaşaıı rapor. elden ele dolaşarak, üyelerce büyuk bir merakla okundu. Meciisin tüm fotokopi makineleri dün MtT raporunu çoğalımak için tam kapasite ile çalıstı. Raporu ele geçirmeyi basaranlar, raporu okuma olanağı bulamayanlara "bir kopyasım vermek için" söz veriyorlardı. TBMM genel kurulunda yine zakkum olayı tartışıldı. Tüm sağltk sorunlarına çözüın getirdıkten sonra, sigara bırakma kampanyasını başarı ile yürüten Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Bülenl Akarcalı 'nın sinırleanin yıprandığı, hiddetlî bir biçimde kursuye çıkısından anlaşılıyordu. Akarcalı konuştukça açıldı, açıldıkça rahatladı, rahatladıkça da zakkumla kanser ledavisı önemsiz bir sorun oldu. Bakan son sözlerini söylerken gülüınsuyordu. Kürsüden mip yerine doğru giderken ise güluyordu. Devlet Bakanı Yusuf Bozkurl Özal'ın sorumluluklarına dun bir yenisı daha eklendı. Ekonomik konularda mııhalefeti yanıltmakia görevli devlet bakanı oiarak adlandırılan kuçıık Özal kursuye "zırl pırt"çıkıığını söyleyınce muhalefetıen lepkı geldi Bakan özalailesinın yanlıslardan çark eıme yeıeneğinı ustalıkla ktıllanıp ' 'Zırt pırt' sozcüklerini "Olur olnıaz" biçiminde duzelııı.