22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 ŞUBAT 1988 EKONOMİ CUMHURİYET/11 Merkez Bankası TÜRKÎYE'den ALTINDÛVİZ SERBEST PİYASADA DÜN Dttar (satış) 1308 * • * (satış) 787 Ata Ura (satış) 134.000 M. BANKASI'NDA BUGÜN (döviz alış) 1183.00 (efektif satş) 1180.45 (döviz alış) 883.30 Maıfc (efektif satş) 693.55 Tfeletaş hîssesi en az İOO bîne 2 9 şubattan itibaren satışa sunulacak Teletaş hisseleri en az 100 bin liralık paketler halinde satılacak. Ekonomi Servisi Özelleştirme programı 29 şubatta Telataş ile başhyor. Telstaş'ın özelleştirilecek yüzde 22 hissesinden pay almak isteyenler 29 şubat 4 mart tarihleri arasında satışa aracılık edecek 30 banka ve aracı kurumun tüm yurt düzeyindekı şubelerine başvuracaklar. En az 100 bin, en fazla 500 railyon lira ile yapılabilecek başvurularda, mülkiyeün tabana yayılması amacıyla küçük tasarruf sahiplerine öncelik tanınacağı açıklandı. llk aşamada Teletaş'ın yüzde 22'sini kapsayan ve piyasa değeri 15.4 milyar lirayı bulan bu özelleştirmede, hisselerin 3 milyar liralık bölümü Telataj çalışanlanna taksiüe, 1 milyar liralık bölümü de yurtdışındaki işçilere satılacak. 11:4 milyar lira tutanndaki hisselerin satısı ise en gec 18 marta kadar gercekleştirilecek. özelleştirmeden sorumlu Başbakanlık Danışmun Cengiz lsrafü, dün bir basın toplantısı düzenleyerek Teletaş'ın özelleştirilmesi konusunda açıklamalarda bulundu. Başvurulann 29 şubattan itibaren bir hafta süreyle yurt düzeyindekı 5 bin banka şubesinde alınmaya başlanacağını bildiren Cengiz IsrafU, hisselerin talebinin çok fazla olması halinde satış başvurusunun 4 marttan önce durdurulabileceğini söyledi. 11.4 milyar liralık hisse senedi için aracı kurum ve bankalardan 44 milyar liralık talep geldiğini kaydeden İsrafil, bu talebin ancak dörtle birinin karşılanabileceğini belirtti. 19 banka ve aracı üyeyle under writing (aracı Ustlenimi) sözleşmesi imzaladıklannı ve halkın Teletaş hisselerini almasa bile bu banka ve aracı üyelerin hisseleri almayı taahhüt ettiklerini kaydeden Cengiz Israfil, "Bizim »çımızdan Teletaş'ın satısı biımiştir. Tasarruf sahipleri de bizim verdigimiz bilgiiere baksınlar ve fijatı mıkul buluyoriarsa Teletaş hisseierine yatınm yapsınlar" dedi. Teletaş hakkındaki ızahnamenin 25 şubattan itibaren banka subelerinden temin edilebilecegmi belirten Israfil, tasarruf sahiplerinin 29 şubattan sonra 30 banka ve aracı üyenin şubelerine giderek resmi başvurularuu yaparlarken, talep ettikleri miktarın fiyatını peşin olarak bankalara yatıracaklannı bildirdi. Başvurulann "toptayıa ve dafıtjcı görevini üstleuen" Iş Bankası tarafından Toplu Konut ve Kamu Onaklığı Idaresi'ne ulaştınlacağını anlatan Cengiz tsrafil, talebin fazla olması durumunda kime ne kadar Jüsse senedi verileceğinin bizzat kendileri tarafından kararlaştınlacağını söyledi. israfD, başta söylenen yöre halkına tarunan önceliğin ise kuruluşun lstanbul'da olması dolayısıyla uygulanmayacağını belirtti. Israfil, gelecek başvurulara göre Teletaş'ın eski ortagı olan PTT'nin çalışanlanna bir öncelik tanınabileceğini söyledi. Israfil, talep edilen miktar kadar hisse senedi alamayanlann parasımn da en geç 18 marta kadar geri verileceğini bildirdi. Kısa vadeli borçlar çıg gibi büyüyor ANKARA (ANKA) Merkez Bankası'na ait kısa vadeli dış borçların hızla çoğaldığı belirlendi. 1986 yılı sonunda 2 milyar 335 milyon dolar olan Merkez Bankasf nın kısa vadeli dış borçi.in, geçen yılın ilk II ayında yüzde 44.5 oranında 1 milyar 40 milyon dolar birden çoğaldı ve 3 milyar 375 milyon dolarlık bir büyüklüğe ulaştı. Türkiye'nin toplam kısa vadeli dış borçlan da geçen yılın kasım ayı sonu itibariyle 8 milyar 506 milyon dolara yükseldi. Kısa vadeli dış borçlann geçen yılın ocakkasım döneminde yözde 23.1 oranında 1 milyar 595 milyon dolarlık artış kaydettiği hesaplandı. Kısa vadeli dış borçların 3 milyar 375 milyon doları Merkez Bankası, 4 milyar 626 milyon doları ticari bankalar, 5OS milyon doları kamu sektörüne ait bulunuyor. Kısa vadeli dış borçlar içinde Merkez Bankası'na ait borçların payı giderek yükselirken, ticari bankalann payının gerilediği gözleniyor. Merkez Bankasf nın 1986 yılı sonunda yüzde 33.8 olan kısa vadeli borçlar içindeki payı, geçen yılın kasım sonu itibariyle yüzde 39.7'ye yükseldi. Buna karşılık ticari bankalann payı yüzde 57.6'dan yüzde 54.4'e geriledi. EKONOMİ NOTLARI OSMAN ULAGAY İnterbank faizi: H55.0 Devlet tahvilinde rekor faiz ANKARA (AA) Mevduat faizlerinin yükseltilmesi, ihale ile satılan devlet iç borçlanma senetlerinin faizinin de fırlamasına neden oldu. Çarşamba günü yapılan 1 yıl vadeli devlet tahvili ihalesinde, yıllık ortalama faiz yüzde 61.09 'a yükselerek rekor düzeye ulaştı. Hazine, en son 20 ocakta yıllık ortalama yüzde 52.94 faizle 1 yıl vadeli devlet tahvili satmıştı. Hazine ihaleye, 225 milyar liralık J yıl vadeli devlet tahvili ile çıktı. Amaç, ses getirmekti EBSO Başkanı Faralyalı: Ziraat Bankası, kredileri serbest bıraktı ANKARA (AA) Ziraat Bankası, tüm kredilerini, herhangi bir kısıtlamaya gidilmeksizin serbest bıraktı. Ziraat Bankası'ndan dün yapılan yazılı açıklamada, daha önce durdurulan işletme ve tarımsal kredilere işlerlik kazandınldığı hatırlatılarak, "Ziraat Bankası'nca verilme durumunda olan tüm kredilere, geçerli olan usul ve esaslar çerçevesinde, herhangi bir kısıtlama getirilmeden tam bir işlerlik kazandırıldı" denildi. TELETAŞ'I KIMLER SATACAK? Bankalar Akbank DESİYAB, Egebank. Es Bank Filansbank, iktJsat Bankası. Osmanlı Bankası, Pamukbank. Tekstjl Bankası. Dışbank, Turk Ekonomi Bankası, T.C. Ziraat Bankası, T. Emlak Bankası. T. Garanti Bankası. T Halk Bankası, T iş Bankası, T. Öğretmenler Bankası, T Sınai Kalkınma Bankası, T. Tütünculer Bankası, T. Vakıflar Bankası, Uluslararası Bankası. İZMİR (Comhoriyet Ege Bfirosn) tş dünyasuıı karıştıran "illegal ejiem" tartışması, Izmir'deki ekonomik zirve öncesi yoğunlaşarak sürüyor. Sanayiciler, "Böylesi bir eyItm ygpılmasa bile kamuoyunun dikkati yiiksek faiz çekilmiştir. Olay amacına ulaşmışhr" görüşünü savunuyorlar. EBSO Yönetim Kurulu Başkaru Ersin Fanüvah "Nonnal bir ses tonuyla borçlan ödeyemez dunıma geldigimid söyleseydik, dikkati bu denli çekemezdik" dedi. Egeli sana>icilerin "iliegal eytemi" konusunda göriiş açıklayan EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Faralyalı, "Ben ejrlemci degüim" dedi. Faralyalı, sanayicinin yüksek kredi fajzlerinden "fevkaiade" şikâyetçi olduğunu anımsatarak "Ödemeyecegiz demek ayn, ö<Jeyemeyecek dunıma gddik demek ayn bir şeydir" diye konuştu. Sanayicilerin büyük bölümünün yüksek kredi faizlerini ödeyemeyecek durumda olduğunu kaydeden Faralyalı sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz kredi faizlerinin yüksek olduğunu yeni söylemiyomz. Eskiden beri söyliiyonız. Şimdi bu görüşlerimizi uormal londa söyleseydik bu denli dikkati çekmeyecekti. Bana sürekli sanayiciler telefon ediyor 'banka kredilerini ödeyemeyecek durumdayız' diyoriar. Ama ödemeyiz demiyorlar. Borç ödememe kampanyasını açanlar, süuntüannı ifade etmişlerdir." Bazen tek bir olay, nasıl bir ortamda yaşadığımızı, insanların nasıl koşullandırıldığını ve nasıl tepkiler gösterdiğini, gerçeklerle hayaller arasındaki ayrımın nasıl ortauan kalktığını o kadar çarpıcı biçimde gözler önüne seriyor ki insan şaşırıyor. Şu basını ve kamuoyunu günlerdir meşgul eden "zakkum olayı" da işte bu tür bir olay. "Zakkum o/ayf"nın çarpıcı biçimde ortaya koyduğu gibi: • Türkiye'de televizyon "tehlikeli" denecek kadar etkili bir iletişim ve mesaj verme aracıdır. Vatandaş, televizyonda gördüğü bir şeye çok kolay inanmaktadır. Bu nedenle televızyonu elinde tutan bir iktidar, rakiplerine karşı çok büyük bir avantaj sağlamaktadır. • Türkiye'de pek çok insanda, "mucize çözümlere" ve "kurtancı insan"a özlem giderek artmaktadır. İnsanların ince eleyip sık dokumadan kendilerine sunulan mucize çözümlere sarılmaları olasılığı da bu nedenle fazladır. • Bu ortamda kanıtlanmamış olgulan halka "geçerli çare" gibi sunmak son dereceli tehlikelidir. Nitekim TRT televizyonun zakkum yayını ölüme kadar giden vahım sonuçlar doğurmuştur. Türkiye'nin bugünkü ortamında "aydın" tanımına sokulabilecek kışilerın bile "bilimsellik" kavramından ne denli habersiz oldukları ve işlerine geldiği zaman bilimselliği ne kadar kolay çöpe atabilecekleri görülmüştür. Türkiye ekonomisi yıllardır operasyondan operasyona sürüklenirken, kendi ekonomik durumu sürekli kötüye gidenler de dahil, pek çok insan yoğun bir propaganda bombardımam altında ekonominin çok iyi yönetildiğine, Özal ve ekibinin çok iyi ekonomi bildiğine, Türkiye ekonomisi için geleceğin parlak olduğuna inandırıldı. Gerçekler ortaya çıkmaya başlayıp işler sarpa sarınca da bu kez şaşkınlık ve telaş başgösterdi, herkes "ekonominereyegidiyor" diye sormaya başladı. ANAP Genel Başkan Danışmanı Sayın Mustafa Tasar'ın "özalizm" adını verdiği "ekonomi ekolü"nün oluşumu ve sunuluşuyla şu zakkum olayı arasında ilginç benzerlikler var. "özalizm" in zakkumla kanser tedavisini en fazla andıran özelliklerinden biri de kuşkusuz faiz politikası ve faizleri yükselterek enflasyonu tedavi etme çabası Bu konuda kanıtlanmış bir bilimsel gerçek gibi ortaya konan ve her şart altında geçerli olacağı varsayılan ilışkiler şunlar: • Yüksek faiz tüketimi caydırır, iç talebi düşürür, böylece enflasyon un önlenmesıni kolayiaştırır. • Yüksek faiz tasarrufu arttırır, yatırılabilecek kaynaklar, dolayısıyla yatırımlar artar. • Faizler aşırı yükselirse kredi müşterisi pahalı parayı kullanmaktan vazgeçer, banka parayı satamaz ve elini yakar, böylece önce kredi faizleri ardından da mevduat faizleri düşer, serbest faiz dengeyi sağlar. • Yüksek faiz küçük tasarruf sahibine ek gelir sağlar, böylece gelir dağılımındaki adaletsizliği azaltır, sosyal adaleti sağlar. İşte bunlar Türkiye'de "ekonominin evrensel gerçekleri" gibi ortaya atılmış, bazı ekonomistler ve başyazarlar da dahil pek çok kişi, bu varsayımları tartışılmaz gerçekler gibi kabul etmiş, çözüm yolu olarak görmüştür. Oysa bazı ekonomilerde belirli koşullar altında geçerli olabılecek bu ilişkilerın, Türkiye'nin koşullarında istisnai kısa dönemler dışında pek geçerli olmadığı ve yüksek faiz ilacının hastayı tedavi edecek yerde her geçen gün biraz daha ölüme yaklaştırdığı ortadadır. Kamu kesiminin açıkları kapatılmadan, vergi düzeninde radikal bir reform yapılmadan, üretimi özendirecek önlemler devreye sokulup piyasa disipline alınmadan faizlerle oynayarak enflasyonu düşürebileceklerini sananlar yanılgılarını hâlâ anlamadılarsa biraz daha beklesinler, yükselen faizlerin fiyatlara nasıl yansıdığtnı ve daha nelere yol açtığını görecekler. • •• ANKA Ajansı'nın 1988 Bütçe tasarısı verilerini kullanarak vaptığı bir karşılaştırmâ, asıl hastalığın nerede olduğunu çok iyi gösteriyor. 1981 yılında toplam vergiler içinde gelirden ve servetten alınan dolaysız vergilerin payı yüzde 65 iken 1988'de bu payın yüzde 46'ya düşeceği, buna karşılık dolaysız vergilerin payının yüzde 54e yükseleceğı anlaşılıyor. Fonlara yapılacak kesintiler de hesaba katıldığında dolaylı vergilerin payı yüzde 65'e kadar yükselıyor. Gelir vergisinin önemli bir bölumünu de ucretlimaaşlının ödediği hatırlandığında gerçek apaçık ortaya çıkıyor. Devlet enflasyonun ve yüksek faizin kaymağını yiyen kesimlerden doğru dürüst vergi alamıyor, vergi alamayınca da astronomik faizlerle borçlanmak zorunda kalıyor; örneğin Keban senedi almış olan talihlı kullarına altı ayda yüzde 70 gibi inanılmayacak bir gelir payı dağıtıyor. Yüksek faiz, etonomiyi kem;ren bu adaletsiz çarkın bir sonucu ve aracıdır. Yüksek faizi çözüm yolu olarak görenlerin, zakkumla kanseri tedavi etmeye çalışanlar kadar yakından izlenmesi gerekir. Zakkum ve Faiz / Adaletsiz Vergi Çarkı... İZMİB'den HİKMH ÇETİHKATA 4 şubat kararları çelişkîli Burhan Karaçam: İllegal Eylemin Öyküsü İZMİR Tanınmış bir işadamı, sanayicilerin "kulaktan kulağa" yöntemıyle "borç ve faiz odeme" kampanyasmı değerlendirirken şöyle diyordu: Bunlann tümü hava cıva. 2122 şubat günleri İzmir'de ekonomik forum yapılıyor. Başbakan Özal da bu forumda konuşacak. Şimdi kimi işadamları ve sanayiciler ya tutarsa' deyip Nasrettin Hoca örneği göle yoğurt çalıyorlar Bu arada hükümete hava basıyorlar Amaçları kredi faizlerini asağı çektirmek. Banka borçlannı ödememek zor biraz illegal eylemin ardında bulunan kişi hıç kuşkusuz EBSO Başkanı Ersin Faralyalı. 15 şubat pazartesi günü, 2122 şubatta yapılacak "ekonomik forum" öncesi borsada bir toplantı düzenledi. Toplantıya Ege Bölgesi Sanayi Odası, Ticaret Odası ve Ticaret Borsası yönetim kurulları katıldı. Toplantı sürerken Ersin Faralyalı dışarıya çıktı ve gazetecilere, "Bir önemli haberim var, ama benden duymuş olmayın" dedi. Faralyalı "illegal eylem 'i böylece açıkladı Ancak, haber kaynağı olmak istemiyordu. Belki de istiyordu, orasını pek bilmiyoruz. Ersin Faralyalı'nın yazılmasını önemle istediği konu şuydu: Sanayiciler aşırı derecede yükselen kredi faizlerini ödememe kararı aldılar. Ancak bunu resmen açıklamıyoruz Ama siz gazetelerinize isterseniz yazabilirsiniz. EBSO Başkanı ve deri ihracatçısı Ersin Faralyalı, "istemiyorum. ama yan cebime koy" diyor, illegal eylemin 2122 şubatta yapılacak "ekonomik forum" öncesi kamuoyuna yansımasını istiyordu Toplantıyı ızleyen ekonomi muhabirleri Ersin Faralyah'nın verdiği önemli haberi gazetelerine geçtiler. Aym haberi Anadolu Ajansı da servise koydu. Ersin Faralyalı'nın amacı "ekonomik forum" öncesi yüksek faizi gündeme getirip tartışma ortamı sağlamak, bu arada hükümetı kredi faizleri konusunda önlem almaya yöneltmekti. Sanayici ve isadamlarının 2122 şubat günleri yapılacak "ekonomik forum" öncesi, hükümete sundukları "Ekonomik Sorunlar Konusundakı Görüşler ve Önerıler" başlıklı 13 sayfalık raporda, "hükümetiş alemi diyaloğu" önemli yertutuyor. Bu konu iş çevreierinde günlerdir tartışılıyor. Para politikasının istikrara yönelık olmasının istendiği raporda, sıkı para politikasının sadece özel girişimci ve vatandaş için degil, devlet kesimi ve devlet harcamaları için de geçerli olması vurgulanıyor Yüksek kredi faizlerine de değınilen raporun bu bölümü ise aynen şöyle: • Sanayi kesiminin yüksek kredi faizleri ve hızla büyüyen borçlan sebebiyle içine düştüğü finansman çıkmazı ciddi boyutlara varmıştır ve tehlikelı olaylara gebedir. Devlet bu konuda acilen tedbirlere yönelmelidir Sanayi kesiminin mali kaynak temıninde yüksek derecede banka kredilerine bağımlı olduğu bilinmektedir. Yüksek kredi faizleri sebebiyle işletmelerin hızla artan borçlan ve enflasyon sebebiyle yükselen işletme sermayesı ihtiyacı, sanayiciyi finansman açısından fasit bir çembere hapsetmiş bulunmaktadır. Sanayici, yüksek faiz nedeniyle hızla büyüyen birikmiş borçlannı karşılayabılmek için faiz haddi ne olursa olsun yeniden borçlanmak zorunda kalmaktadır. • Sanayi kesiminin kaynak temininde çektiği sıkıntılar gerçekte ciddi boyutlara ulaşmıştır. Burada doğacak menfi sonuçların gelecekte dalga dalga ekonomiye yayılması tehlikesi bizleri endişelendirmektedir. Odamız tarafından sağlanan doğrudan bilgilere dayanılarak yapılan sınırlı kapsamlı bir araştırma bu hususta çarpıcı sonuçlar vermiştir: Bölgemizde 19631979 yılları arasında sadece 17 adet sanayi işletmesi çoğunlukla "tasfiye" yoluyla kapanmış iken, 196086 yılları arasında 4 9 adet işletme faaliyetine son vermek zorunda kalmıştır. Burada dikkati çeken husus, bunlann yüzde 68'inin "iflas" yoluyla piyasadan çekilmiş olmasıdır. • İşletme sermayesi sıkıntısını hafifletmek ve teknolojik atılımlara yöneltmek için selektif faiz politikalarıyla desteklenmelidir. Bu krediler yeni teknolojilere geçme, üretkenliği arttırma, yeni pazarlara girme çabalarını motive edici olmalıdır. Banka kredileri üzerinden alınan kamu kesintileri azaltılmalıdır. Tasarruf mevduatı üzerıne konan kamu kesintileri, munzam karşılık ve disponibilite oranları düşürülmelidir. Devlet, kamu borçlanma araçlan ve fonlar yoluyla yoğun borçlanma politikasından vazgeçmelidir Vergi polıtıkasına ağırlık vermelidir Kamu harcamalarında tasarruf ilkesine önem verilmeli, bütçe açıkları azaltılmalıdır. İşte "kulaktan kulağa" yöntemiyle "borç ve faiz ödememe" kampanyasınm ardında yatan gerçek bu. 2122 şubat günü tüm açıklığıyla gündeme gelecek. Başbakan Özal'ın da katıldığı. "ekonomik forum"da tartışılacak Aracı Kurumlar Acar Menkul Değerier, Altay. Boflaziçi Menkul Değerler, Camiş Menku! Defierier, Eczacıbaşı Menkul Değerler, Genborsa. Oyak Menkul Değerler. Turkinvest, Yatırım Finansman. Saracoğlu imzalı yeni bin liralıklar piyasada ANKARA (AA) Merkez Bankası 'nın yarın piyasaya süreceği yeni 1000 liralık banknotlann imzaları değiştirildi. Merkez Bankası 'ndan yapılan açıklamaya göre, yarın tedavüle çıkarılacak yeni 1000 liralık banknotlann uzerinde Başkan "Dr. Rüşdü Saracoğlu" ve . Başkan Yardımcısı "Bediz Demiray"ın imzaları bulunacak. Cengiz Israfil. Teletaş'ın özelleştirilmesine iiişkin duzenledığı açıklamalı toplantıda (ırma hakkjnda Mgileri içeren sirküleri de tanıttı \fergi adaletsizliği derinleştirUiyor ANKARA (ANKA) 1988 yılı bütçesinin vergi sistemindeki adaletsizliği arttırıcı bir nitelik taşıdığı belirlendi. TBMM'ye sunulan 1988 mali yılı büıçe yasa tasarısında gelir düzeyine bağlı olarak toplanan dolaysız vergBerde yüzde 54.9 oranında artış öngörülürken zengin, fakir herkesten aym miktarda alınan dolaylı vergilerde yüzde 78.7 gibi yüksek bir oranda artış sağlanması hedeflendi. 1973 yılında yürde 57.6 gibi yüksek bir düzeyde bulunan dolaylı vergilerin toplam vergi gelirleri içindeki payı bu yıldan sonra sürekli gerilemiş ve 1981 yılında yüzde 35.5 ile çok düşük bir düzeye indirilmişti. Ancak, 1981'den sonra yeniden yükselmeye başlayan bu oran geçen yıl yüzde 50.5'e ulaşmıştı. Dolaylı vergiler gelir düzeyi ne olursa olsun herkesten aym miktarda alınıyor. Kişinin gelir düzeyiyle orantılı olarak alınan dolaysız vergilerin toplam vergi gelirleri içindeki payı ise son yıllarda giderek geriledi ve geçen yıl yüzde 49.5'e indi. Bu yıl dolaysız vergilerin toplam içindeki payının yüzde 46'ya kadar indirilmesi öngörülüyor. 1988 bütçe tasarısma göre, dolaysız vergiler içinde yer alan gelirden alınan vergilerin toplam vergi gelirleri içindeki payı yüzde 44.9, servetten alınan vergilerin yüzde 1.1 düzeyinde olacak. Dolaylı vergilerden ise mal ve hizraetlerden alınan vergilerin oranı yüzde 33.7. Dolaylı vergilerde yüzde 78.7 gibi yüksek oranlı bir artış hedefleniyor. Bu oran, mal ve hizmellerden alınan vergiler için yüzde 83.7, dış ticaretten alınan vergiler için yüzde 70.8 olarak hesaplandı. Geçen yıl toplam 4 trilyon 482.9 milyar lira olarak belirlenen dolaysız vergilerin bu yıl 6 trilyon 945 milyara, geçen yıl 4 trilyon 547.3 milyar lira olan dolaylı vergilerin ise bu yıl 8 trilyon 125 milyar liraya yükselmesi öngörülüyor. Bir tür dolaylı vergi sayılan fon kesintilerinin de bu yıl 5 trilyon lira dolayında gerçekleseceği tahmin ediliyor. Fonlara yapılacak kesintiler de vergi gelirlerine dahil edilecek olursa, dolaylı vergilerin toplam içinde yüzde 65.3 gibi önemli bir pay oluşturacagı ortaya çıkıyor. Ekonomi Servisi Yapı ve Kredi Bankası Genel Müdürü Burhan Karaçam, 4 Şubat ekonomik kararlarında ihracatla ilgili tedbirlerin, kararların diğer bölümüyle "taban tabana zıl" olduğunu söyledi. Karacam vadesiz mevduat faizlerinin 26 puan yükseltilerek yüzde 36'ya çıkarılmasının kredi maliyetlerini yükselten en büyük etken olduğuna dikkati çekerken, buna karşılık sisteme yarar sağlayacak yöı.ünün de bulunmadığını dile getirdi. Yapı Kredi Bankası üst yönetiminin ekonomi basını için düzenlediği yemekli toplantıda konu>an Genel Mudur Burhan Karaçam'ın 4 Şubat kararlanyla ilgili değerlendirmesi, kendi sözleriyle şöyle özetlenebilir: • tHRACAT AZALABİLtR İhracatla ilgili tedbirler, alınan diğer önlemlerle taban tabana zıt. lhracatın maliyetini arttırıcı nitelikte. lhracat dövizlerinin 3 aylık süre içinde geri geiebilmesi bazen mümkün olmayabiliyor. Biz bugüne kadar döviz kredilerinde 6 ay üzerinden calışıyorduk. Fevkalade sıkışacağız. lster istemez daha az ihracat taahhüdüne gireceğiz, dolayısıyla ithalat taahhütlerimiz de azalacak. • VADESİZ MEVDUATA YÜZDE 36 FAtZ HATALI Yeni faiz oranları sisteme 2 trilyon dolayında yük getiriyor. Bu yük bankalann mevduat kompozisyonlarında vadelinin vadesize oranı na göre azalıp çoğalıyor. Ama asıl yük vadesiz mevduat faizlerinin artmasından kaynaklanıyor. Her şeyi yapsalardı da, vadesiz mevduatla ilgili bu karan almasalardı. Çünkü bankacılık sistemine getirdiği yüke karşılık bir yararı da görülmüyor. Yani fayda maliyet hesabına da lers. Buna karşılık bankalann sanayiciye verdiği kredinin pahatılaşmasındaki en önemli etkenlerden biri. Ve biz bu maliyeti kredi müşterimize yansıtacağız. Kredi müşterisi için akıllı iş ise önce stoklarım eriterek likit hale gelmek, sonra da daha az Uretim yapmak olacak. • SERBEST FAİZE KARŞIYIZ Biz bugünkü ortamda serbest faizden yana değiliz. Çünkü henüz altyapı hazır değil. Ama buna karşılık faizlerin Resmi Gazete'de ilan edilmesine de karşıyız. • 1987 KÂRIMIZ61 MİLYAR LİRA Yapı ve Kredi olarak 1987 yılında 61 milyar lira kâr ettik. 3 trilyonluk aktıtimiz var. Aktif kârlılığımız yüzde 2. Elimizdeki fonları bizden daha iyi değerlendiren banka yok. Kredi hacmimiz 1 trilyonun üzerinde. Geçen yıl 3.6 milyar dolarlık dış ticaret işlemi yaptık. Türkiye'de yazılan her 5 çekten biri Yapı Kredi'ye aittir. Kânmız 61 milyar lira, ama bu yeni kararların bize getirdiği yük 200 milyar lira. Şimdi biz bunu nasıl karşılayacağız? UGÜN • StraussHupe'un konuşması TürkAmerikan tşadamları Derneği'nin saat 12.00'de Sheraton Aquarius Salonu'nda yapılacak toplantısındaABD Büyükelçisi Robert StraussHupe, TürkAmerikan ticaret ilişkileri konusunda bir konuşma yapacak. • 1988de ekonomik beklentiler Ekonomik ve Hukuk A raştırmalar Vakfı 'nın '1988'de Ekonomik Beklentiler konulu toplantısı Etap Opera'da saat 9.3014.30 arasında yapılacak. Toplantıya Maliye Bakanı Alptemoçin, DPT Müsteşarı Tigrel, ISO Başkanı Gezgin ve Prof. Manisalı konuşmacı olarak katılacak. BORSA GUNLUGl) DOVIZ KURLARI Dövizın Cinsi 1 ABD Doları 1 Avustralya Ooları 1 Avusturya Şilini 1 Batı Alman Markı 1 Belçika Frangı 1 Danimarka Kronu 1 Fin Markkası 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florini 1 Isveç Kronu 1 Isvıçre Frangı 100 Italyan Lıret 100 Japon Yeni 1 Kuveyt Dinarı 1 Sterlin 1 S.Arabistan Riyali Döviz Alış Türk Lirası'nda kıtlık dönemi bugün başhyor ANKARA (AA) Bankalar, Merkez Bankası'ndaki munzam karşılıkların arttırılmasından sonra yeni oranlara göre i!k karşılığı bugün ayıracaklar. Yeni disponibilite oranları da fiilen bugün uygulamaya girecek. lthalat teminatlannın yüzde 15'e tamamlanması için tanınan süre de doluyor. Piytsadan Türk Lirası çekilmesi için 4 Şubatta açıklanan kararların piyasadaki Uk doğrudan etkisi bugün gözlenecek. Bankalar, munzam karşılıkların yüzde 14'ten >1izde 16'ya çıkarılması nedeniyle yaklaşık 340 milyar liralık karşılık farkını bugün akşama kadar Merkez Bankası'na yatıracaklar. Disponibilite oranlarının arttırılması karannın birinci diliminin uygulamaya girmesi dolayısıyla da bankalar yarın nakit ve benzeri mevcutlarını yaklaşık 370 milyar lira arttıracaklar. lthalat teminatlannın yüzde 7'den yüzde 15'e yükseltilmesinden sonra daha önce yapılan ithalat başvuruları için karşılık arttırmada tanınan süre de doluyor. 4 Şubattan önce yapılan ithalat başvuruları için bugün akşama kadar teminat farkını yatırmayanların ithalat işlemleri durdurulacak. tthalatta genel teminat oranı yüzde 7'den yüzde 15'e çıkanlırken, teminat yatınlması zorunlu olan ithalatın kapsamı da genişletilmişti. Munzam karşılıklar, her hafta cuma günü hazırlanan mevduat cetvellerine göre, iki hafta sonra cuma akşamına kadar Merkez Bankası'na yatınlıyor. 4 Şubat kararlannın uygulamaya girdiği gün Merkez Bankası'ndaki teminat toplamı 1 trilyon 968 milyar lira idı. 5 şubat tarihinde bankalardaki mevduat topLamınm 15 trilyon lira dolayında olduğu ve bunun için 2 trilyon 400 milyariira teminat yatınlması gerektiği hesaplandı. Karşılık cetvellerinin verilmesindeki gecikmeler ve cezai faizi göze alan bankalann eksikleri dikkate alındığında fiilen 340 milyar liranın Merkez Bankası'na yatınlması bekleniyor. Bankalann mevcutları arasında bulundurmak zorunda oldukları nakitler ve nakit benzerlerinin mevduata oranı da kademeli olarak yüzde 23'ten yüzde 27'ye yükseltildi. Buna göre bugünkü mevduat cetvelleri için yüzde 25 oranında disponibl değer bulundurulması gerekiyor. Orandaki 2 puanlık artış, 370 milyar lira dolayında nakit veya nakit benzerine ihtiyaç duyulduğunu ortaya koyuyor. A Akçimento Anadolu Cam Arçelik Bagfaş Bokj Çimento Çelik Halat Çimsa Ç.EIek1rik Denizfi Cam Döktaş Ege Bira Ege Gübre Enka Hokdtng Ereğli D.Ç. GoodYear Gübre Fab. Güney Bira Hektaş izmir D.Ç. 18 Şubat 1 9 8 8 FlyAttv Dunku Bugunku kapanış kapanış 48000 4950 8700 20000 19200 9900 26000 17800 1800 17800 2650 6400 3200 4300 29000 2950 2250 2825 1400 12100 4700 26500 12700 8800 16700 4100 5850 19500 1375 1350 3325 17900 3800 1600 2100 7150 8400 43500 4475 7850 18000 17300 8950 23500 16200 1625 16100 2400 5800 2900 3900 26500 2675 2025 2550 1275 10900 4500 24000 12500 8000 15500 3700 5300 17600 1300 1225 3000 16200 3425 1450 1900 6500 7600 83271 97.40 683 30 32.66 178.83 281.97 202.23 608.87 192.14 830.12 92.80 895.30 4202.36 2036.99 310.17 1163.00 Döviz Efektif Alış Satış 1168.82 1163.00 836.87 816 06 97.89 97.40 686.72 683.30 32.82 32.01 179.72 178 83 283.38 276.33 203.24 202.23 608.87 611.91 192.14 193.10 830.12 834 27 90.94 93.26 899.78 877.39 4223.36 4118.30 2047 17 2036.99 311 72 30397 Efektif Satış 1180.45 845.20 98 86 693 55 33.15 181 51 286 20 205.26 618.00 195.02 842.57 94.19 908.73 4265.39 2067.54 314.82 tocam Kv a Kartonsan K. Elektnk Koç Holding Kordsa K. Tanm Koç Yatırım Lassa M. Takım Metaş Nasaş Olmuksa OtDsan Pınar Süt Rabak Sarkuysan T.D. Dökum T.İş Bank. C. 780 Bdz. T.İş. Bank. A 49000 T.İş B. B. 2500 T. Şişe Cam 2225 T. Siemens 38000 2100 Yasaş Işlem işlemi 3640 500 2780 4632 4460 2250 2410 73705 150 1165 3200 1200 1000 5315 5450 3060 1001 3525 900 209 3846 50 250 1450 3950 1013 2755 2511 100 17150 2250 2065 1410 6600 14775 1960 3400 4000 50 3770 4350 500 2800 ÇAPRAZ KURLAR S t S $ 1.7020 5.7508 1.9100 1.4010 B Alman Markı Fransz Frangı Hollanda Florini Isvicre Frangı $ 1253.23 S 129.90 $ £ 3.7495 S Arabistan Rıyali 1.7514$ ftalyar Lireti Japon Yeni ALTIN GÜMÛŞ Alış Cuntfıuriyet Resat 24 ayar altın 22 ayar bilezîk 18 ayar altın 900 ayar gümüş 131000 160 000 19100 17 180 14 325 Satış 134 000 165 000 19.150 18.800 14.365 SERBEST PİYASADA DÖVİZ Alış ABO Ooları 1306 Satış 1308 Cahit Düzel Yapı Kredi'ye danışman oldu Bu arada geçmiş yıllarda Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmenliği, Hürriyet ve Milliyet Gazetesi Ekonomi Servisi şefliği ve Milliyet'te köşe yazarlığı yapmış olan Cahit Düzel, Yapı ve Kredi Bankası Genel Müdürliiğü'nde danışraan olarak göre.c başladı. Bat Alman Mark Isviçre Frangı Hollanda Flonni Ingıli2 Sterlini Fransız Frangı 765 932 678 2280 767 934 680 2310 283 292 224 226 OKIFYV^rTİBILGITAS A.S. faksımıle 1 2 1 ISTANBÜl 75 00 2010 Hat J Köylüde karasabana dönme korkusu Yurt Haberieri Servisi Son dönemde gübre ve tanm ilaçlanna gelen zamlar, Ziraaı Bankası'nın tanm kredilerinin durma noktasına gelmesi, bankanın sül, yem ve zirai ilaca ödediği vergi iadesini durdurmasının, zor durumda olan çiftçiyi tamamen çıkmaza soktuğu belirtiliyor. Ziraat odaları yönetimleri, geçen yılki ürünlerin bazılarının paralannın hâlâ ödenmemesini, taban fiyatlarının yetersizliğini, akaryakıta üstü üste yapılan zamları şiddetle eleştiriyorlar. Tarım sektöründe hızlı bir gerileme dönemine girildiği geçen yıl Toprak Mahsulleri Ofisi'ne 74 liraya verilen arpanın bu yıl ofisçe, üreticilere hayvan yemi olarak 150 liraya satıldığı belirtıldi. Gaziantep Ziraat Odası Başkanı Muhtar Ademoglu, "Geçen yıl 90 ila 110 lira arasında saltıgımız bugdayın bu yıl kepegine 140 lira ödeyen çiflçinin durumunu varın siz hesap edin" dedi. 24 Ocak 1980 kararlannın uygulanmaya konmasıyla tanm kesiminde gerilemenin hızlandığı öne sürülüyor. Gerilemenin de küçük ve orta ölçekli çiftçinin üreıım araçlannı elinden çıkarmasına yoi açan boyutlara vardığı vurgulanıyor. Hatay Ziraat Odaları Koordinasyon Kurulu Başkanı Hayri Ulaşlı, bu konuda şunlan söyledi: "Çilfçimiz ifiasın eşigine gelmistir. Çogu, traklöriinü, tarlasını ve evini satmtştır. Bazı çiftçimiz, satlıgı taıiasında amelelik yapacak kadar kötü bir duruma düşmüşlür." Traktör satışlarınm son yıllarda alabıldiğine arttığını kaydeden Ulaşlı, "Tarımda, yıllar önce lerk ettigimiz karasaban dönemine yeniden dönmeklen korkuyoruz" diye konuştu. Adana Ziraat Odası İkinci Başkanı Muhsin Karaali, Cumhuriyet'in konuya iiişkin sorularını yanıtlarken gübre ve ilaç zamlarını eleştirdi. Karaali şöyle dedi: "Zam uygulamalan artık çıgrından çıkmıştır. İlaç ve gübre, uııticinin alım gücünii aşlıgı için kullanılmamaktadır. Bugün için buğdaya gübre atanlann sayısı oidukça azdır. Bu zamların öniine geçilmedikçe lanmdaki geriye donüş hızlanacaktır." Mersin Ziraat Odası Başkanı Salim Ongun, "Üretim girdilerine yapılan zamlarla çiflçinin beli kınlmıştır. Allah sonumuzu hayır etsin" diye yakındı. Gaziantep Ziraat Odası Başkanı Muhtar Ademoglu da, sanayi ve ötekı sektörlere her türlü desteklemenin yapıldığını, tarım kesiminin kaderi ile başbaşa bırakıldığını sa\unurken, "çiftçi safdışı edilmiştir" biçiminde konuştu. Diyarbakır Ziraat Odası Başkanı Şevkel Kaya, üreticinin son yıllarda banka, kooperatif ve birliklerden aldığı kredileri geri ödemeyez duruma düstüğünü söyledi. Saptanan taban fiyaıların devamlı maliyeılerin gerisinde olduğunu anlatan Şevket Kaya, üreticinin "borç balagına" sürüklendiğini belirtti ve "Çogu iirelici, unınıinü tarladayken yan fivatına liircara salmak zorunda kaldı" dedi. İÖ S* T.C. IİRAAT BANKASI 19 ŞUBAT 1 9 M TARJHİUDEJCİ DOvtZ KURLARI SS * P DÛVİZİN CİNSİ AtDOOURI I AVVSTRALYA DOURI I AVUSTURYA ŞİÜNİ BATI ALMAN MAMU DÖVİZ AUŞTL 1163.00 832.71 97.40 686 72 178.83 281.97 202 23 60887 192.14 830.12 9280 895.30 916.98 4202.35 181.27 2036 99 310.17 SATIŞTL 1168.82 836.87 97.89 686.72 179.72 283 38 203.24 611.91 193.10 834 27 93 26 899.78 921.56 4223.36 182.18 2047 17 311.72 EFEKTİF AUŞTL 1163.00 816.06 97.40 68672 178.83 276.33 202.23 608.87 192.14 830.12 90.94 877.39 898 64 4118.30 177.64 2036 99 30397 SATIŞTL 1180.45 845.20 98.86 693 55 181.51 286.20 205.26 618.00 195.02 842.57 94.19 908.73 930.73 4265 39 183.99 2067 54 314.82 "MLdoraüci I FİH HARKKASI I DAMMARKA KRONU I FRANSIZ FRANGI HOUANOA FLORİNİ ikSVEÇ KRONU 1 İSVİÇK FRANGI 100 İTALYAN ÜRETİ 100 JAPON VENİ I KAKADA DOURI KUVEYTDİHAIU NORVEÇ KRONU STERÜR I J. AMBİSTAN RİVALİ "Seçimliyatları" lzmır Ziraaı Odası Başkanı Resit Kurşun, seçim öncesi verilen başfiyatların ilk anda üreıiciyi sevindirdiğini, ancak an arda yapılan zamların verilen fiyatları tümüyle erittiğini söyledi. Enflasyon nedeniyle çiftçilerin yüzde 15"lik bir alacağının doğduğunu belirten Kurşun, "Büliin destekleme fiyalları düşük kaldı. Çiflçiyc deslekleme fiyalı verildiginde maliyet arlı enflaüyon arlı yüzde 30 kâr hesabı göz onunde tutulmalıdır. L'stü açık fabrika olarak nileledigimi/ larımı kurtarmak için önlem almanın zamanı gelmişlir" dedi. 710 44500 2300 2025 34500 1900 Gübrede zam kervanı Clnsi Kompoze (20.20) Üre ANitrat ASulfat Kompoze (15.15.15) Triple (tsp) OAP 1986 mart 76 72 42 42 77 1987 mart 72 72 52 42 77 1987 aralık 115 131 82 69 138 120 181 1988 11 ocak 152 152 118 101 175 167 279 1988 18 şubat 187 199 150 130 210 210 306 lılıi inrtın: M M I kaea fc İMKB Eadeksi: 135.4455 1106573.250 616.8<î (37) T.C. ZtRAAT BAJİKASI "Gücüne erlştlmez"
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle