19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 ŞUBAT 1988 • • • • ANKARA'dan YALÇIN DOĞAN (Baftara/ı 1. Sayfada) gazetede yayımlanan bir tebliğ ile "resmileştiriyor". Türkiye 1988 yılında 1978 döneminin döviz bunatımını yaşıyor. Son on yılın en kritik, en ağır borç bunalımı ile karşı karşıya Türkiye. Bakanların ve bürokratların ağzını bıçak açmıyor. Başkentte "ağır bir hava" esiyor. Ekonomik gerçeklerden ANAP grubu belki henüz habersiz. Ama işin içindekiler her gece kâbusla uyanıyor. Borç hesabıyla yatıp, borcu nasıl ödeyeceği kâbusuyla uyananlar uluslararası kredi piyasasına ilginç önerilerle gidiyor. Olay kısaca şöyle: Bu yıl ödenmesi gereken yedi milyar dolariık dış borcun yarıya yakın bölümünün nisan sonuna dek yatırılması gerekiyor. Türkiye'de bu para olmadığı için. Merkez Bankası, bazı uluslararası bankalardan "kredi alabilmek" amacıyla onlara "jest" yapıyor. Halen çeşitli Türk bankalarının yabancı bankalarda dövizleri bulunuyor. Merkez Bankası Türk bankalarına ait dövizlerin "belli birkaç yabancı bankada toplanmasını" istiyor. İşte, bu noktada yabancı bankalarla pazarlığa giriyor: "Bizim Türk bankaları ellerindeki dövizleri sizin bankanıza yatırabilir. Ama, bir şartla... Eğer Türkiye'ye kredi açarsanız..." işte, bu anlaşma doğrultusunda, şimdi Merkez Bankasrndan bizim yerli bankalara talimat yağıyor: Yurt dışında buiunan dövizlerinizi ancak şu, şu ve şu bankalarda tutabilirsiniz, eğer bu sayılan bankalar dışındaki bankalarda döviziniz varsa, oradaki döviz hesabınızı derhal kapatın ve adını verdiğimiz bankalara yatırın". Bir yandan yerli bankalara talimat giderken, bir yandan da "reşmi gazeteye tebliğ yetiştiriliyor". Önceki günkü resmi gazetede özetlenen kararı içeren tebliğ yayımlanıyor. Tebliğe göre. "bankaların bundan böyle istedikleri yabancı bankaya dövızlerıni yatıramayacakları" vurgulanarak, "halen var olan döviz nesaplarını da ancak Merkez Bankası'nın belirleyeceği yabancı bankalarda açtırabilecekleri ' belirtiliyor. Dış borç kâbusunun yarattığı baskı bakanların, bürokratların, konuyla ilgili herkesin yüzünden okunuyor. . Herkes dönüp dolaşıp son dört yılın hesapsız borçlanmasına takılıyor. Beledıyelerin kendı baslanna istedikleri gibi dış borç almaıarına verilen iznin pişmanlığından tutun da, herhangi bir kamu kuruluşunun yine kendi başına yaptığı borçlanmanın ayrıntısına kadar iniliyor. "Neden aldın, neden yaptın" gibi belediyelere, kamu kuruluşlarına şimdi tek tek telefonla bunun hesabı soruluyor. Oysa, hesap sorulacak "asıl makam" hükümetinta kendisi... Dış borçlanmayı başıboş bırakıp, bugünlerin tohumlarını ekenler, şimdi hesap sorma pişkinliğini gösterenlerden başkası değil. Papandreu'nıın iddiasına Bonrîdan soğuk tavır ENİS BERBEROĞLL BONIN Yunanislan Başbakanı Andreas Papandreu'nun, Yunanistan'ın koşullu olarak Türkiye'yle uyum anlaşmasım imzalayacağı, ancak Türkiye'nin AT üyeliğini esas istemeyen ülkenin F.AImanya olduğu yolundaki sözleri F.AImanya Dışişleri Bakanhğı larafından kabul odnnıcdı. Cumhuriyeı'in konuyla ılgılı olarak görüşüne başvurduğu F.AImanya Dışişleri Bakanlığı'nın bir sözcüsü şunları söyledı. "Türkiye'nin tam üyelik başvurusu proseduru gereği AT Komisyonu'nda ele alınmış durumdadır. Komisyon raporundan sonra değertendirmelere gidilecektir. Dolayısıyla şu aşamada herhangi bir ülkenin baş>umyu engelleme veya destekleme gibi bir tavır alması mumkün değildir." SHELL'DENSHELL'E T Ü R K İ Y E â I BU UYARILAR İNSANLAR İÇİNDİR. Çankaya (Baştarafı 1. Sayfada) dan alıntı yapan günlük bir gazelede yayımlanan ve MİT raponı olarak adı gecen belgenin. Cumhurbaşkanlığına gönderildiği şeklindeki iddialar kesinlikle gerçeği yansıtmamakladır. Saynn Cumhurbaşkanımız böyle bir raponın varlığını, ilk defa Genelkurmay eski başkanlanndan emekli Orgeneral Sayın Necdel Üruğ'un 28 ocak tarihinde kendilerine yazdıklan mekluptan öğrenmişlerdir. Saynn Cumhurbaşkanımızın bu mektuptan önce rapor hakkında bilgileri olmadığı gibi kendilerine Cumhurbaşkanlığı dahil hiçbir kişi ve kuruluş, böyle bir bdge hakkında yazılı ya da sözlü herhangi bir arzda bulunmamıştır. Sayın İJnığ'un gönderdikleri mekluptan sonra konuva hassasiyetle eğilen sayın Cumhurbaşkanımız, yaptırdıklan ilk incelemeler sonunda sözü gecen rapordan MİT mustesannın da haberinin olmadığım öğrenmişlerdir. Bu incelemelerin ve sunulan bilgileri n ışıgında adı geçen raporun resmi bir niteligi bulunmadığı sayın Cumhurbaşkanımıza arz olunmuştur. Sayın Cumhurbaşkanımızın direktifleri üzerine gerekii incelemelere başlanılmıştır. Sayın Cumhurbaşkanımız, büyük bir feragaı ve fedakârlıkla hizmet vermiş ve vermekte olan, milletimizin güven ve lakdirini kazanmış sivil ve asker kamu görevlilerinin şeref ve haysiyetlerini zedeleyici bu tür tutum ve davraruşlann ülkenin huzuruna gölge düşürebileceğini, demokrasimizi yaralayabileceğini hatırlatarak, böylesine oiaylar karşısında herkesin sorumluluk bilinci içinde dikkatli ve titiz davranmalannı dilemektedirler." SHP Genel Başkanı Erdal Inonu de raporla ilgili olarak "Bazı kadtmelerde gösterilen telaş, bulun valandaşlar için gösterilmelidir. Benim çıkardığım ders, insanlarımıza saygı gösterme konusundaki uyanlanmızın dogru olduğudur. Her kademedeki insan hakkında dikkatli davranmanın sorumlulugu ortaya çıkmış oluyor." dedi. Ekonomîde mola dönemi (Baftara/ı 1. Sayfada) dönemin ardından döviz fiyatlarında düşme olacağını savundu. Toplantıda daha sonra söz alan Dış Ticarel Demegi Başkanı Mustafa Süzer, döviz açısından neden bu duruma gelindiğıni, neden bir sıkıntının doğduğunu anlayamadığını kaydederek, "dövize olan talep bana göre sunidir. Faizler bence serbest bırakılmalıydı. Bankalar bu kadar kambiyo kân ettikten sonra nasıl geri dönecekler merak ediyorum" dedi. İstanbul Sanayi Odası Yönetim kurulu Başkanı Nurullah Gezgin ise konuşmasında gerek Başbakan Özal'm, gerekse Merkez Bankası yetkililerinin verdikleri demeçlerle aldıkları kararlann birbirine 180derece zıt olduğuna dikkati çektikten sonra, "serbesl dövize, konvertibilileye geçilecek diye devamiı olarak bir slogan işleyeceksiniz. Ardından 'bazı bankalar spekülasyon yapıyor diye bunu eneledik' diyeceksiniz. 180 derece dönüş yaptıktan sonra da olaya bir suçlu arayıp, bankalar mı, sanayici mi ihracatçı mı diye düşüneceksiniz..." dedi. Konuşmasında sanayinin özkaynak borç yapısının son yıllarda giderek özkaynak aleyhine bozulduğunu rakamlarla anlatan Gezgin. "Sanayimiz, bu denli bozulan finans yapısıyla değil 2000'li yıllara, 2 yd sonrasına bilc.zor gelir. Bazı bankacılar 4 şubal kararian konusunda bana "sız sanayiciler dujunun" diyoriar. Ama sanayinin finans yapısı bu kadar bozulmuşken ben de bankacılara 'asıl siz düşünün' diyorum," fledf. Koç Holding başkan yardımcılanndan İnan Kıraç ise toplantıda yaptığı ilginç konuşmada, "Bu dönem bir baskelbol maçında timeout'a benziyor. Biz sanayiciler bu limeoul'Ia biraz sessiz. biraz hareketsiz kalmalıyız" dedi. Bu kararlann bir ayağının Türk Lirası'nın "degerini lulmak", diğer ayağının ise şu dönemde dövize ihtiyaç bulunduğunu ortaya koyduğunu dile getiren Kıraç. ancak bu dövizlerin doğru merciler^p t o p l a n m ^ s ı p**rpVti&i«^ HÎIVITJ çektikten sonra sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu 3 aylık bekleme süresi içinde bizlerin yapabileceği en doğru hareket kuçülmek, sessiz kalmak. ancak bu arada ihracalı aksatmamaktır. Bu arada alınan kararlarda yanlışlar \arsa. onlar da behemahal duzeltilmelidir. Eğer bu fırsatı kaçınrsak ve bu rakamlarla yaşamaya çalışırsak, Türkiye'de enfiasyonun yiizde 100'lere vurması kaçınılmaz olabilir. Bu bakımdan biz özel seklör oiarak lasamıfa riayet etmeliyiz, ama biz ederken kamu da aynı şekilde riayet elmelidir. Böyle bir hadiseyi bekliyorduk, ama her ne kadar bazıtan gec kalındı diyorsa da biz bu hadisenin bu kadar cabuk geleceğini beklemiyorduk. Özetle biz hükiimetin istediği sekilde uyarak kiiçiileüm, yavaslayaJım, ama aynısını kamu da yapmalı." ENKA Holdyıg Yönetim Kurulu Başkanı Şarık Tara ise konuşmasında enflasyonun mutlaka aşağı çekilmesini, hükümetin bu çerçevede bütçeyi yüzde 1020 oranında kısmasını istedi ve "enflasyon düşnKzse, bir akşam yemeği asgari ücreti gececek" dedi. Ekonomi Servisi Şefimiz Osman Ulagay ise toplantıda yaptığı konuşmada önemli bir bölümü henüz açıklanmamış olan önlemler paketinin ekonomiyi daraltıcı, frenleyici nitelikte olacağının kesin olduğuna işaret etti ve tüm kesimlerin buna göre hazırlık yapmalarını istedi. Ulagay konuşmasında aynca Türkiye'nin döviz dengesinin son dönemde bozulmasında, gerçek ihracat dışındaki döviz girişlerinin yavaşlamasının payının bulunup bulunmadığını bir soru olarak ortaya attı. Toplantıda daha sonra söz alan İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Başkanı Muharrem Karslı. kredi maiiyetlerindekı son artvştan sanayicilerin olumsuz etkilenmemeleri için sanayicileri borsaya gelerek halka açılmaya ve ucuz maliyetli finansman sağlamaya çağırdı. Yatırım Finansman Genel Mudünı Zeki Doşluoglu ise sanayiciye tahvil çıkararak borçlanmalarmı önerdi ve bu borçlanmanın sanayiciye maliyetinin yüzde 75'i geçmeyeceğini, buna karşılık tasarruf sahibine bu tahviller aracılığıyla yüzde 64 net verim sağlanabileceğini dile getirdi. Bu konuşmaların ardından yeniden kürsüye gelen Finansbank Yönetim Kurulu Başkanı Hiisnü Özyeğin, işadamlanna bu 3 ay içinde izlemeleri gereken yol konusunda şu önerilerde bulunarak toplantıyı kapattı: • Döviz fıyatlarında Tahtakale ile resmi kur arasındaki fark 15 marttan itibaren yüzde 5'lere inebilir. • Bankanızdan Türk Lirası kredi kullanmamak için elinizden geleni yapın. • thracat yapacaksanız, döviz kredisi kullanın. Döviz kredisinin maliyeti, TL kredisinden yüzde 60 daha ucuza geliyor. • Sanayiciler ithalatlarını mutlaka 69 ay vadeli yapsınlar. Kabul kredili ithalat, kur farklarına rağmen TL kredisiyle yapılan ithalata oranla daha ucu7 • Bu dönemde uzun vadeli değil, kısa vadeli borçlanmak lazım. Zira şok tedbirlerinin ardından alınacak daha uzun vadeli tedbirler nedeniyle faizlerin yaz aylarında düşmesi beklenebilir. • Hazine bonosu ve devleı tahvili faizlerinin 34 haftada düşmesi bekleniyor. Ancak mart ayının ikinci yansından sonra tedricen yüzde 60'lara tırmanabilir. • Bu dönemde stokları ve müşteri alacaklarını asgariye indirmek yararlıdır. • Anlaşmalı ülHereihracaı yapan kuruluşlar, ihraç liyatlarını yukarıya doğru revize elmelidirler. KARAYOLLARINDA DOSTLUĞUN İŞARETİ DE BUDUR. Beşiktaş (Baştarafı Sporda) dılar. Kuşadası önünde izlediğimiz Beşiktas'ın gerçekten geleceği hiç de parlak değil. Futbolcular nedendir bilinmez birkaç kişinin dışında bu forma altında artık oynamak istemiyor gibiler. Dün Beşiktaş'ın en iyisi Yugoslav kaleci Zalad'dı. Turan'ın yaptığı iki büyük hata sonucunda önce Ertan sonra da Cengiz'le karşı karşıya kaldığı pozisyonları büyük ustalıkla etkisiz halegetiren ve takımını da beş dakika içinde iki mutlak gol yemekten kurtaran Zalad'ın yanı sıra, Kadir, Samet ve Gökhan, kötü takımın diğer başarılı oyunculanydı. Maçın tek golü 27. dakikadan Ulvi'den geldi. 77. dakikada ise hakem Çakman'ın arka cebinden çıkarttığı kırmıza kart Ertan'ın boğazını sıkmaya kalkan Kadir'eydi. Bir de 88. dakika vardı. Bu dakika Beşiktaş Feyyaz'\n düşürülmesiyle penaltı kazanmıştı. Penaltı atışlarında formsuz olan Rıza vardı yine topun başında. Yaptığı vuruş yine yerden ve yine aynı köşeydi. Top kaleyi dahi bulmadan dısarı çıktı. Tribünler bir kez daha ayağa kalktı ve hep bir ağızdan bağırmaya başlandı "rezalet... rezalet... rezalet..." Zam ve vergî (Baştarafı 1. Sayfada) fonlar da 1 trilyon 516.2 milsar lira vergi toplamışlardı. Buna göre, 1987 yılında yüzde 22.37 olan milli gelir üzerindeki vergi yükü bu yıl yüzde 24.64'e çıkarılacak. 1988 yılı programının, KİT'lerin urettiği temel mal ve hizmetlere en az 3 trilyon lira tutarında yeni zam yapılmasını kaçınılmaz kıldığı belirlendi. Büyük ölçüde vergi artışı ve zam politikasına dayalı olarak hazırlanan bütçe ve programa göre, KİT'lerin kârlıbkları 1987 yılına göre yüzde 150 oranında arttırılacak. Programda, KİT'lere 1988 yılında toplam 4 trilyon 340 milyar liralık yatırım görevi veriliyor. Söz konusu 4 trilyon 340 milyar liralık yaıırımın sadece 850 milyar liralık kısmı bütçeden karşılanacak. Yatırımların 1 trilyon 590.5 milyar liralık bölümü dış proje krcdilerinden finanse edilecek. Geri kalan fınansman açığı da yeni zamlarla karşılanacak. Akaryakıt fıyatl&rının iki ayda bir gözden geçirilmesi konusunda ilke kararı bulunduğu da belirtilerek döviz kurlarındaki artışlar ve diğer maliyet artışlannın zaman geçirilmeden akaryakıt rıyatlarına yansıtılacağı bildirildi. Verilen bilgiye göre, akaryakıt fiyatlarma en geç iki ayda bir yüzde 10 düzeyinde zam yapılacak. Bu arada, 1987 yılında elektrik fiyatlarına yeterli ölçüde zam yapılamaması sonucu TIEK'in toplam 47.4 milyar lira zarar ettiği belinildi. Bu yıl ise TEK'in hem geçen yıl zararını kapatması hem de toplam 448.5 milyar lira kâr etmesi planlandı. Bu durumda TEK'in zarardan kurtulabilmesi için ilk aşamada yüzde 20 oranında bir zam yapılmasının beklendiği belinildi. 1987 yılında hizmet fiyatlarma yüzde 100 dü/.eyinde zam yapan PTT'nin bu yıl da zam şampiyonluğunu koruyacağı gözlendi. EBahçe (Baştarafı Sporda) Ahmet ve Mahmut'un yanından sıynlarak cezaalanına girdi ve Nurettinin sağından fîlelere gönderdi. 74. dakikada Fenerbahçe, ikinci golüne çok yaklaştı. Ahmet'ten seken topu yakalayan Rıdvan, ceza alanına girdiği sırada kalecinin üzerinden aşırtmak istediği topu, Nurettin'e çarptırdı. Maçın son dakikalannda Adanaspor, hiç beklemediği anda beraberliğe ulaştı. Ceza yayı üzerindeki topu Fererbahçe savunması uzaklaştıramayınca Uğur, sen bir vuruşla Lukovcan'ın altından topu filelere gönderdi ve maç 11 sonuçlandı. Bakanlar Kurulu Bakaniar Kurulu'nun dün akşam Başbakan Özal'ın başkanlığında yaptığı toplantıda, 1988 yılı kalkınma programı konsoîide bütçe tasarısı kesin biçimini aldı. Toplantıdan sonra bir acıklanıa yapan Maliye ve Günırük Bakanı Kurtcebe Alptemoçin 1988 konsolide bütçe büyüklüğünün harcama bazında 20 trilyon 840 milyar lira olarak bağlandığını, gelir tahmimnin de 18 trilyon 375 milyar lira olduğunu bildirdi. Bu durumda bütçenin başlangıç açığı 2 trilyon 465 milyar lira olacak. Geçen yıl ise başlangıç açığı 930 milyar lira öngörülmüş, gerçek açık ise 2 trilycn 460 milyon lira düzeyinde olmuştu. Maliye ve Gümrük Bakanı Alptemoçin, geçen yıl proje kredilerinin hesaba katılmadığını, bu yıl ise proje kredileri ile yapılan harcamaların gider olarak bütçe tasarısına işlendiği söyledi. Alptemoçin, aynca 1988 yılında yılbaşı yıl sonu fiyat artış hedefınin yüzde 33, yıllık ortalama enflasyon oranında yüzde 48 düzeyinde olduğunu da bildirdi. BUGÜN 5 9 0 0 0 KM'Yİ AŞAN TÜRKİYE KARAYOLLARI AĞINDA, SHELL'İN 520 SERVİS İSTASYONU VARDIR. SHELL Y0LDA BIRAKMAZ. DEPONUZ BOŞALMADAN, YAĞINIZ EKSİLMEDEN SHELL'E VARIRSINIZ. SHELL BENZİNİNİ, SHELL M0T0RİNİNİ BULURSUNUZ... BENZİNÜ MOTORLAR İÇİN HELIX'İ, DİZEL M 0 T 0 R U R İÇİN ROTELLA "BEŞYILDIZ"I BULURSUNUZ. GÜLER YÜZ VE İYİ HİZMET DE CABASI... ŞİRİNYER HİPODROMirNDAN 1. KOŞU: F: Tender Prince, P: Golden Nugget, S: Mighty Mill. 2. KOŞU: F: Parisienne, P: Sherry Lynn, S: İlkbuğra. 3.'KOŞU: F: Gayesultan, P: Tezcan 2, S: Sünerbey. 4. KOŞU: F: Ânıl, P: Ersenhan, P: Sava, S: Aldatmaz. 5. KOŞU: F: Şehreminli, P: Eserim, S: Payidar. 6. KOŞU: F: Ceylan 335, P: Camandıralı, P: Altınay, S: Cingöz. 7. KOŞU: F. Llhan 1, P: Can 15, P: Akdoğan, S: Neslihan 3. (3.3! 1 3 (Baştarafı 1. Sayfada) na'da Papulyas'la ele alınan konularj görüşeceklerini ve nihai mutabakatı saptayacaklannı belirtti. Bu arada Yunanistan'ın AT işlerinden sorumlu Bakanı Theodoros Pangalos Türk hükümetinin 1964 kararnamesini kaldırma karannın geriyedönük olrnası koşulunu yineledi. Pangalos. "Türk hükümetinin 1964 kararnamesini kaldırma karannın resmen uygulanmasını bekliyoruz. Yunanislan, bu kararın ancak geriye dönük olması halinde AT'ye uyum anlaşmasım imzalayacaktır" dedi. Ozal Teknoloji, güvence, hizmet. G/V
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle