Katalog

Cumhuriyet Sahibı: Cumhuriyet Malbaacıhk ve GazetecıVık Turk Anonım Şırketı adına Nıdir Nıdi # Genel Vayın Muduru: HasanOmal, Muessese Muduru: EmiiM Uşaklıgil. Yazı Işlen Muduru Okay Gonensia, 0 Haber Merkezı Muduru: Ysieı* B*>er, Sayfa Duzeni Yoneımenı: Mt Af>r, 0 Temsıkıter \NKARA Yalvın Dojin. [ZMİR: Hikmet Çelinkaya. AD\NA Cetıl Başl»n«ıc< Klanbul Hahrrlerı: Erhu AkyıMız. Dış Haberler: Kr*un Baki, Ekonomı: Ongiz Turh»o, Kullur: Cetal Uster, Spor Danışmanı: AMtılkadir Yucelman. Duzeltme: Rrfik Dtırbaş, Araştırma. Şahin Alpay, IşSendıka: Ş»kraa Ktlraci, Yurt Haberlen Necdel Ooftn, Dizi Vazılar Kerem Çılışku. 9 Koordinaıör Ahmtl Korulsaa. • Malı Işkr: Erol Erkal. • Muhasebe BınVnc Veacr • BulccPlanlama Se*gi Anm • Reklam: Ayşe Tııryn. I k Yayınlar Hulya Akyol # Idare Huseyin Gnrrr, Ijleıme Onder Çrlik. BılgiIşlem Nail Inal. Basnn .r tayan. l j ı n h ı n w Malbucılık vc üazHecılık T A.Ş. Tuık Ocajı C K I 39/41 Cagılothı 34334 Isı PK 246lsıanbul. Td 512 05 05 120 haı>. T e l n 22246 F ı x (1) 526 6 0 Tl % Burotar A n k ı n : Z ı ) a Gokalp Blv Inkılap S. N o : IV4. Te| 133 M 4147. W e x 42344 F u (4) I 3 1 I I 4 1 428 • l ı m i r H Zıya Blv 1352 S.2/3, Tel. 13 12 30. Ttte» 52359 Fax: (51119 53 60 0 Adana: Inonu Cad 119 S N " I Kat I, Tcl: 114550119^31. Tdc» 62155. F u (71)328 056 TAKVİM: 10 ARALIK 1988 Imsak: 5.38 Güneş: 7.10 Öğlc: 12.02 İkindi: 14.22 Akşam: 16.42 Yatsı: 18.09 AFye büyiik taarruz aivanı Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz ve Devlet Bakanı Ali Bozer'in Brüksel'de 12 AT ülkesinin büyükelçileriyle yaptığı danışma toplantısında, Türkiye'nin AT'ye tam üyeliği için yapılacak ataklar görüşülüyor. HADİ ULUENGİN EVREN DEĞER maz ve Ali Bozer'in Türk büyükelçilerinden istediği şey, her diplomatın kendi bulunduklan ülke ve kamuoylan nezdinde yoğun BRLKSEL Türkiye, dün girişimler gerçekleştirerek, AnkaBrüksel'de başlayan "yüksek dü ra'mn AT'ye yaptığı tam uyelik zeyli danışma" toplantısıyla başvurusuna bir an önce cevap AT'ye yönelik kısa ve orta vadeli verilmesi için "seferberlik" başstratejisini saptıyor. Ankara dip latmaları. •'Norraalleşmeye" ilişlomasUinin çok ender olarak ger kin olarak buyükelçilerden talep çekleştirdiği turden bir oturum edilen diğer "seferberlik" ise, olan Brüksel birleşımıne Dışişleri Türk temsilcilerin Yunanistan Bakanı Mesut Yılmaz, AT işle engelinin ekarte edilerek rinden sorumlu Devleı Bakanı TurkiyeAT Ortaklık Konseyi'Ali Bozer, Turkiye'nin on iki nin yeniden toplanabilmesi; Antopluluk başkentindeki büıün kara'nın "Batı Avrupa Birliği"buyükejçileri, AT daimi temsil ne (BAB) üye olması için yoğun cimiz Ozdem Sanberk, şubdt kulis >apılması; 12 Eylul mudaayından itibaren Atina Büyukel halesinden bu yana dondurulmuş çiliğini yürütecek olan Giindüz bulunan 600 milyon ECU'luk 4. Aktan. TurkiyeAT Karma Par mali protokolün serbest bırakıllamento Komisyonu "Asbaşkam" ması ve Avrupa Parlamentosu'nBiilent Akarcaİı \e Dışişleri Ba da Ankara yanlısı bir "lobi" kanlığı'nın Onak Pazar ve siyasi oluşturulması yonunde. işler şubesinden sorumlu üst düBurada Mesut Yılmaz'\n üzezey diplomatlar katılıyorlar. rinde ısrarla durduğu iki konuYarın akşama kadar sürecek dan birincisi Kıbns sorunundan olan bu ">üksek düzeyli danış dolayı TürkiyeAT Onaklık ma toplantısı", Ankara'nm hem Konseyi'nia toplanmasını fiilen tam üyeliğe hem de AT ile ilişki bloke eden Yunanistan'a rağlerinin "normaDeşlirilmesine" men, bu engelin aşılarak, 1989 yönelik kısa ve orta vadeli Onak yılı içinde bu otururnun gerçekPazar sıratejisini saptamayı leştirilmesi için yoğun çaba saramaçlıyor. Bu bağlamda, dünkü fedilmesi. Bakanın vurguladığı oturumda genel bir "ufuk curu" ikinci nokta, Turkiye'nin AT yapan Yılmaz, Bozer ve Türk bü üyeliğinden öne BAB'ye girebilyükelçilerinin bugunden itibaren mesi için yine aynı yoğunlukta de "ufuk turunda" ortaya çıkan çahşmaların yapılması. Öte yandan dünkü ilk oturum manzaradan hareket ederek onümüzdeki kısa \e orta vadeli siya sırasında, başkentlerden gelen setin stratejisini saptamaları bek bazı büyükelçilerin Turk bakanlara belirli "sıkıntılarım" ifade leniyor. ettikleri ve bu "sıkıntılann" araDünkü ilk oturumda genel sında da AT hükumet ve kamuhatlarıyla berraklaşan Türkiye' oylanndan Ankara'ya yöneltilen nin yeni AT "atagı", hem tam eleştirilerin yer aldığı belirtiliyor. üyelik konusunda hem de ilişki Söz konusu "sıkıntılar", esas lerin ••normalleşlirilmesi" nok olarak insan haklan ve Kuıt sorununa ilişkin eleştirilerden kaytalarında odaklaşıyor. Birinci bağlamda Mesut Yıl naklanıyor. Sovyet lideri Gorbaçov'un BM konuşması yeni bir bakış açısını ortaya koyuyor Ekonomîde tek dünya Kapalt toplum imhânstz Gorbaçov şöyle diyor: "Bugün herhangi bir kapalı toplumun korunması imkânsızdır. Dünya ekonomisi tek bir organizma olmaktadır. Sosyal sistemi ya da ekonomik statüsü ne olursa olsun hiçbir şey bunun dışında olamaz.' Zamant geçmiş görüşler Gorbaçov'un yeni yaklaşımı şöyle: "Hayat bizi zamam geçmiş görüşleri ve kurumsallaşmış klişeleri terk etmeye itmektedir. Bugünün insanlığına ait sorunların, geçmişte işe yaramış görünen yöntemlerle çözülebileceğine inanmak ilkellik olacaktır." nı evrenselleştirebilirsek, ondan sonra artık ahnyazısı ya da şans gibi olaylar ortadan kalkacak, seçim doğanın bir parçası haline gelecektir. Bırakalım, herkes kendi sisteminin, değer yargüannın, >aşam biçiminin sadece propaganda olarak değil, ama gerçek aıılamda a\antajlarını sergileyebilsin. Böylelikle ideolojiler arasında adil bir çatışma olacaktır." Seçme hakkı konusunda bunlan soyledikten sonra Gorbaçov, ülkesini terk etmek isteyip de bunu başaramayan vatandaşlarına yönelik olarak', Sovyetler'de biırokrasiye yönelik reformlar yapıldığını söyledi. Gorbaçov, ülkesinin "sırlannı dışan çıkarma ihtimali olan kimseler" için Sovyetler'de de artık ABD'de olduğu gibi iş kontratlarına işi bıraktıktan sonra ülkeyi terk edemeyecekleri sürenin baştan yazılacağıru büdirdi. Bu ve benzeri duzenlemelerin yakanın ülkemizde tam hızla ilerlemekte olduğu herkesçe çok i>i biliniyor. Bizi şu anda ilgilendiren bunun herkesçe anlaşılmasıdır." Gorbaçov, daha sonra hiç çekinmeden Sovyet toplumu içinde geçerli olan eleştirilerini ve dünya görüşunü açıklamaya şöyle devam etti: "Bugıin herhangi birçeşit 'kapalı' toplumun korunması imkânsızdır. Bu dunım, evrensel güvenliğin temel bir ögesi olarak, uluslararası işbirtiğinin sorunlanna yönelik yaklaşımların radikal biçimde gözden geçirilmesini giindeme getiriyor. Dünya ekonomisi tek bir organizma olmaktadır. Sosyal sistemi ya da ekonomik statüsü ne olursa olsun hiçbir şey bunun dışında gelişemez. Hayat bizi zamanı geçmiş göriişleri ve kurumsallaşmış klişeieri terk etmeye itmektedir. Bugünün insanlığına ait sorunlann, geçmişte işe yaramış göriınen yöntemlerle çözülebileceğine inanmak ilkellik olacaktır. tnsanoğlunun mutlu, emin ve güvenli yaşaması, önümüzdeki cevaplandınlması gereken sorudur. 1789 Fransız De>rimi ve 1917 Rus Devrimi, tarihin doğasını etkileyerek, dünyadaki gelişmeleri radikal şekilde değiştiren iki önemli devrimdir... Ancak bugün farklı bir dünyaya bakıyoruz. Öyle bir dünya ki, gelecek için farklı bir yol aramaktan başka çaremiz yok." Sovyet lideri, gelecek için arayışıru, geçmişin değerlerini yok etmeye, yıkmaya, yasaklamaya dayandırmanın yanlış olduğunu belirtiyor. Geçmişin üzerine devam etmekten söz ediyor. Mevcut yapılan yeniden biçimlendirmek gerektiğini öne sürüyor. Getirdiği formül ise "farklılık içinde birlik." "Eger bunu politik olarak biçimlendirebilirsek, seçme hakkıpılmakta olduğu, insani sorunların Sovyetler Birliği'nde halledileceğine söz verdi. Gorbaçov. felsefı ideallerinin "romantikükle" suçlandığını da vurguladı. Hem kendi ulkesinde hem de Batıda göruşlerinin "gerçekçi" olmadığı gerekçesiyle eleştirildiğini anlattı ve gerçekçi olduğunu kanıtlamak için ilginç bir örnek verdi. O da somut asker indirimi ve Doğu Avrupa'dan asker çekmenin yanı sıra, Sovyetler'de askeri üretim kurumlarının sivilleştirilmesi ve bilim adamlanna devredilmesi ile ilgiliydi. Sovyetler daha şimdiden bazı askeri üretim birimlerinin boşaltılarak bilim adamlanna devredildiğini kaydediyorlar. Gorbaçov, "romantik" idealleri Sovyetler Birliği'nde nasıl hayata geçirdiğini son derece açık sözlerle ifade etti: "Perestroykanın amaçlanna varmak için bizim toplumumuzu demokratikleştirmemiz gerekti. Demokratikleşme işareti altında, perestroyka bugün politikaya, ekonomiye, entelektüel hayata ve ideolojiye ginniştir. Radikal bir ekonomik reform başlattık, deneyim kazandık. Önümüzdeki yılla beraber bütün ekonomi yeni biçimlerle ve yöntemlerle yönetilecektir. Bu, üretim ilişkilerinin tümüyle yeniden örgütlentnesi demektir, aynca sosyalist mülkiyet potansiyelînin serbest bırakılması anlamına gelmektedir." Gorbaçov'un açıksözlü, cesur konuşması sonunda, Doğu Bloku'ndan asker çekme kararlarını açıklaması, aniaUıklanrun sadece propaganda olmadığını göstermeye yönelikti. 10 tıytln ii nıil\4Hi I/VA I*VI ( 1.1/ Kııllıır vc lınizın Ikıkanlıüı. Iıırkıyc'yc gclcn yuhuıuı \tiYMnm ilk kez 3 ınilyonu aytığını açıkladı. Hakanlıklan yapılan yaztlı, açıklamaya gore 1988'in 10 aylık döneminde TUrkiye'yi 3 milyon 784 bin 393 kişi ziyareı etti. Gcçen yılın aynı döneminde, 2 milyon 567 bin 562 turist gelmişti. Bu yıl gelen turist sayısının, 1987've göre yüzde 47.39 oranında fazla olduğu kaydediten açıklamada, Federal A Imanyalı turisllerin de, 737 bin 451 kişi ile birinci sırada yer aldığı bildirildi. Almanları, 453 bin 175 kişi ile İngilizler, 359 bin 584 kişi ile de Yunanlıların izlediği, sıralamada daha sonra Yugoslav, Fransız, Iranlı, Amerikalı ve Polonyalılarm geldiği belirtildi. ŞEBNEM ATİYAS NEW YORK Sovyet lideri Mihail Gorbaçov, Birieşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada emperyalizmden, Marksizmden, sosyalizmden soz etmedi. Aksine, alışılmamış kavramlarla, klişeleşmemiş tanımlarla dolu, açık, çekincesiz, cesur ve içten bir konuşma yaptı. Amerikalı siyaset adamlarının ilk tepkisi, konuşmanın "son derece karmaşık ve derin, somut olduğu kadar soyut öneriler" taşıdığı şeklinde idi. Politik yorumcular konuşma metni üzerinde uzun süre çalışmadan bir yorum yapamayacaklarını ifade ettiler. Ancak herkes Sovyet liderinin konuşmasından etkilendi. Gorbaçov'un genel kurula hitabı, Sovyet Anıerikan ilişkisinde "önemli bir dönük noktası" olarak değerlendiriliyor. Konuşma ilk kez bu denli etkin şekilde Sovyetler'i dünya kamuoyoı önüne "hatalan ve sevaplanyla", alışılagelmişin dışında bir kılıkta çıkardı. Gorbaçov, artık dünya siyasi literatürüne giren "perestroyka" kavramıyla konuşmasına başladı: "Sovyetler Biriiği'nin diinva politikasında o>nadığı rol, banş ve uluslararası işbirliği için önemli bir potanshel tasıyan perestroy Çekirge derken kıtşlar ölmesin Haber Merkezi Akdeniz bölgesine gelen goçmen çekirgeleri ilaçlayarak öldürme işleminin çevredeki ender kuşlann ölumune neden olmasından korkuluyor. Konu ile ilgili olarak bir açıklama yapan Doğal Hayat t Koruma Derneği Başkanı Sergis Yazgan, zehirli ilaçlarla öldürulmüş çekirgeleri yiyen kuşlann da öleceğine dikkat çekti. DUnyada, sadece Akdeniz bölgesinde yaşayan ender kuşlardan ada martısımn (larous audouinii), ılaçlama sonucu lamamen yok olabileceğine değinen Yazgan, "Kelaynaklar da benzer biçimde" yok edildiler. Artık ilaçlamayı durdurmak imkânsız" Danalara izin yok ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Federal Almanya'da yenilmesi yasaklanan hormonlu etlerin Türkiye'ye gönderileceğinin açıklanması üzerine Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı tarafından "etlerin kesinlikle Türkiye'ye sokulmayacağı" bildirildi. Bakanlıktan edinilen bilgide, sorunun bir sağlık sorunu olmaktan çok psikolojik olduğu belirtilerek, "Almanlann kendilerine zararh olduğu gerekçesiyle yemedikleri eıi Türkiye 'ye göndermeye kalktıkları için bu kararın alındığı'' bildirildi. Terör ve göçmenlere karşı geniş cephe STELYO BERBERAKİS ATİNA Avrupa Topluluğu ülkeleri, kamu duzeni bakanları dün, AT donem başkanı Yunanistan'ın başkenti Aıina'da bir araya gelerek uluslararası teror ve göçmenlerle ilgili konuları göruştu. AT Kamu Duzeni Bakanları Konseyi'nde uç temel konuya ağırlık verildi. Bunlar vize, sırur kontrolü ve siyasi iltica idi. AT bakanlan, son yıllarda AT ülkelerine gelen sjyasi ya da ekonomik göçmenlerin sayıca artmasından ötürü duyulan endişelerini dile getirirken bu konuda bir dizi önleTi almaya karar verdiler. ÖzellikJe kaçak olarak AT ülkelerine gelen göçmenlerin şebekler tarafından örgütlendikleri ve bunların dahaçok 3. Dünya Ülkeleri'nin vatandaşiarı oldukları kanısına vardılar. Bunun önlenmesi amacıyla AT ülkelerinin işbirliği yapmasına ve AT sınırlannda gemi ve uçaklarda çok sıkı denetimlerin yapılmasına karar verdüer. AT bakanlan ayrıca siyasi mülteci sayısındaki artışın önlenmesine karar verdiler. Bu amaçla bir mültecinin birden fazla AT ülkesinden "siyasi iltica hakkı" talebinin kabul edilmemesi mülteci ve başvurusu hakkında bilgi ahşverişinde bulunulması konulannda göruş birliği sağladılar. Ayrıca bütün AT Ülkeleri için "tek tip" bir başvuru dilekçesi hazırlanmasına da karar verildi. AT bakanlarının asıl amacı, söz konusu mültecinin "siyasi iltica hakkı" tek bir AT ülkesi tarafından kabul edilmezse diğer AT ülkelerinin de kabul etmemesini öngörüyor. Öte yandan AT ülkelerinin iç guvenlik işlerinden sorumlu bakanlan da bir araya gelerek terör, uyuşturucu madde kaçakçıhğı ve örgütlu cinayetlere karşı önlem alınmasım ön gören çalışmalar yaptılar. AT kamu duzeni bakanlan, terör için almacak önlemleri konuşurken Yunanistan'ın Filistinli Lomar Osamar'ı Italya'ya teslim etme yerine serbest bırakarak Libya'ya göndermesi ise AT ülkelerinin sert tepkisine yol açtı. Osamar, 1982 yılında Roına'da bir Sinagog'a yapılan bomba eyleminde yer almıştı. Daha sonra aynı yıl Yunanistan'da üzerinde bulunan patlayıcı maddelerden ötürü yakalanarak cezaevine atılan Osamar, 6 yıllık cezasını tamamlayana kadar, İtalyan makamları tarafından "iadesi" isteniyordu. Sovyetler'in Kıbns yaklaşınıına tepki ANKARA (Cumhuriyet Burosu) Sovyetler Biriiği'nin Ankara Büyükelçiliği'nden, Kıbns ve Konvansiyonel İstikrar Görüşmeleri (KİG) konularında dün üst düzeyde yapılan açıklamaJar Ankara1 da hoşnutsuzlukla karşılandı. Türkiye'nin, Kıbns sorununun "uluslararası yönü" ve "iç yönü" diye bir ayrıma tabi tutulmasını kabul etmediği bildirildi. Konvansiyonel îstikrar Görüşmeleri çerçevesinde Türkiye ve Sovyetler Birliği'ni ilgilendiren konuların Ankara ve Moskova arasında muzakere ediliyormuş gibi takdim edilmesinin de yanlış olduğu kaydedildi. Sovyetler Birliği Büyükelçiliği 1. Müsteşarı Valten Soniya önceki gün duzenlediği basın toplantısında Kıbns konusuna değinirken, sorunun uluslararası ve iç boyutu olduğunu söylemişti. Toplumlararası görüşmelerde Kıbrıs'ın tüm iç konulanna çozüm bulunması gerektiğini bildiren Soniya, adanın silahsızlandırılması ve garantiler gibi konuların sorunun uluslararası boyutunu ilgilendirdiğiııi söyleyerek, bunların bir uluslararası konferansta ele ahnması gerektiğini savunmuştu. Ankara 'İstifa etmeyeceğim' ATİNA (Cumhuriyet) Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu'nun oğlu Veorgios Papandreu, 'istifa etmeyeceğini' açıkladı. Babası Andreas Papandreu ile dün 3 saat süren bir görüşme yapan Yeorgios Papandreu, bu göruşmeden sonra istifa edeceği' yolundaki söylentileri yalanlarcasına "İstifam söz konusu değil, kendi görüşlerimi hükümet ve ait olduğum PASOK içinde savunmaya kararlıyım" şeklinde konuştu. Oğul Papandreu'nun adı, Yunanistan'da şiddetini sürduren Koskotas skandalına kanştıktan sonra, istifa edeceği yolunda bir dizi söylentiler çıkmıştı. Ancak bu arada Yunan Işçi Sendikalan Konfederasyonu (GSEE) içinde de bir dizi yolsuzluklar yapüğı ortaya çıkan Eğitim Bakan Yardımcısı Stefanos Cumakas ile PASOK'un izlediği siyasete açıkça karşı geldiğiııi soyleyen aynı bakanlık görevlisi ve PASOK üyesi Haris Kastanides'in Başbakan'ın talimatı üzerine, görevlerine son verilince, oğul Papandreu'nun istifa edeceği öne sürülmüştü. Bu arada Yunanistan'ın dönem başkanlığı için Rodos'ta düzenlenen doruk toplantısı araya girince, oğul Papandreu'nun istifa talebi de askıya ahnmıştı. Oğul Papandreu \htansız SinarC line ödül uUni Dış Haberler Servisi Federal Alman televizyonunun birinci kanalı ARD'nin 'Yabancılarla Daha İyi Dayanışma' ödülünü Vatansız Sinan fılmiyle Yasemin tzzet Akay aldı. Vatansız Sinan filmi, Federal Almanya'daki işçilerin birinci ve ikinci kuşakları arasındaki çelişkiyi ele alıyor. i Hr Mnya Gorbaçov, ReaganBuslı yönetiminin öönemeç noktasına "yeni bir dünya" için yeni bir bakış açısıyla silahsızlanma önerileri getiriyor. Reagan: Hayale kapılmamalıyız üstünlüğünün bazı bölgelerde sürdüğüne dikkat çeken Reagan şöyle dedi: "Sovyetler'de son dönemde dört lider değişti. O günlerden bu yana bayağı değişiklikler oldu. Her zaman söyledim. Güven, ama denetle. Gorbaçov'a güvenmemek için neden yok. Barış için uzun yollar katettik." Dış Haberler Servisi ABD Başkam Ronald Reagan, SSCB lideri Mihail Gorbaçov'un son askeri indirim açıklamalanyla ilgili olarak, "Gorbaçov'a güveniyor u m " derken, "ancak, kararlı olmalı ve hayale kapılmamalıyız. Bazı bölgelerdeki Sovyet askeri üstünluğü sürüyor" dedi. Başkan Reagan, 8 >ıldır sürdurduğü gorevini 20 Ocak 1989'da yardımcısı George Bush'a devretmeden önce dun son resmi basın toplantısını yaptı. Reagan, basın toplantısında çeşitli konulardaki sorulan yanıtlamakla birlikte ağırlığı, Sovyet liKarsılıklı görüşmelerin pesiGorbaçov'a güveniyorum Sovyet askeriyor.bırakmamalıyız" diye konuşni tu. 77 yaşındaki Ronald Reagan, VVashington'da Gorbaçov ile imzaladığı orta menzilli füzelerin imhasına ilişkin INF Antlaşması'nın yıldönümu olduğunu anımsatarak, "Önümüzdeki barış yolu açıktır" dedi. Bir gazetecinin, 1981 yılında Sovyetler Birliği'ni "kötülükler imparatorluğu" olarak nitelemesini anımsatması ve Gorbaçov'a güvenip guvenmediğini sorması üzerine Reagan şunları söyledi: "Ben onlann söylediklerine göre bu yorumu getirmiştim. Şimdikinden önce 4 Sovyet lideri vardı. O günlerden bu yana bayağı değişiklikler oldu. Her zaman söyledim, güven ve denetle. Gorbaçov'a güvenmemem için bir neden bulunmuyor. Mihail Gorbaçov ile barış için uzun yollar kaÖte yandan Gorbaçov'un asketettik." ri indirim açıklamaları muttefiki Ote >andan Brüksel'de dun so Varşova Paktı ülkelerinde de na ere'n NATO Dışişleri Bakanla olumlu tepkilere yolaçtı. rı toplantısındaki Ankara temsilcisi Mesut Yılmaz, Türkiye'nin "Batı Avrupa Birliği"ne (BAB) üye olabilmesi ve AT ile ilişkilerin "normalleştirilmesi" için bir dizi ikili temas gerçekleştirirken, ittifak oturumu bitiminde yayımlanan ortak bildiride de, So\yet lideri Mihail Gorbaçov'un tek taraflı silah indirimi konusundaki açıklamasınm "ileri bir adıın" olduğu kaşdedildi. Fakat bakanlar yine de "ihtiyalı elden bırakmadılar" \e Avrupa'daki kon\ansi>onel So\yet ustunluğünun devam ettiğini vurguladılar. Bu arada, NATO Genel Sekreteri Manfred VVorner. Yunanistan %e Portekiziıı AT'ye uye olmasından sonıa Turki\e'nin >alnız kaldığını belrrterek, müttet'İVlere Ankara'şa >ardım çağrısı yaptı. A\nı yonde bir çağrı da Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz'dan geldi. ABD Başkanı, Gorbaçov'un konuşmasına temkinli yaklaştı Radife Erten öldü Haber Merkezi Türk müziği sanatçısı, bestekâr ve koro şefi Radife Erten tstanbul'da öldü. 1938 yılında Ankara Radyosu'nda çalışmaya başlayan, daha sonra tstanbul Radyosu'na geçen Radife Erten, İstanbul Belediyesi Konservatuvan İcra Heyeti 'nde solistlik ve koro şefliği yaptı. 68 yaşında ölen Radife Erten, yarın toprağa verilecek. deri Gorbaçov'un önceki gün BM'de yaptığı konuşmaya \erdi. Kremlin lideri Mihail Gorbaçov'un önceki gün BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Doğu Avrupa ve Çin sınırından toplam 500 bin Sovyet askerinin çekileceğini açıklamasını yorumlayan Reagan, son 4 yıl içinde süper güçlerin iliskilerinde olağanüstü gelişmeler kaydedildiğini soyledi. Reagan. "Kararlı olmalı ve hayale kapılmamalıyız, özellikle askeri gücumüzü konımalıyız. Dün\anın bazı bölgelerindeki Sovyet askeri üstünluğü hâlâ devaın edi Gorbaçov'un önerileri olumlu Öte yandan Sovyetler Birliği lideri Mihail Gorbaçov'un konvansiyonel silahlarda tek yanlı indirimi ile ilgili açıklaması Türkiye tarafından doğru yönde atılmış olumlu bir adırn olarak değerlendirildi. Ancak bu indirimlerin gerçekleşmesi durumunda dahi Avrupa'da konvansiyonel kuvvetlerde Varşova Paktı lehine olan büyük dengesizliğin istikrarsızlığın temelini oluşturmaya devam edeceği kaydedildi. Dışişlerinin açıklamasında, bu nedenle konvansiyonel istikrar görüşmelerinin başlamasının öncelikli amaç olarak onemini koruduğu vurgulandı. Naim "li/ırı Türkü" seçildi UASH1NCTOK (AA) Turk'Amehkan Dernekleri Asamblesi, dünya rekortmeni ve olimpiyal şampıyonu haltercimiz Naim Süleymanoğlu 'nu ' ' Yılın Türkiı'' seçli. Washingion'da bu münasebeıle düzenlenen törende yılın Türkü madalyası, ABD'deki 40 TürkAmerıkan Derneği'ni letnsilen, Asamble Başkanı Tunca hkır tarafından Süleymanoğlu 'nu sunuldu. 40 yıl önce bugun İnsan Haklan Evrensel Bildirgesı BM'de kabul edildi Gerekçelî karar largıtay'da ANKARA (AA) Anayasa Mahkemesi'nin, kamuoyunda "süper emeklilik" olarak adlandırılan 3395 sayılı yasanın geçici 5. maddesinin iptaline ilişkin gerekçeli kararının Yargıtay'a ulaştığı öğrenildi. Dosyayı Anayasa Mahkemesi'negönderen Yargıtay 10. Hukuk Dairesi Başkanı Teoman Ozanoğlu, yaptığı açıklamada, Anayasa Mahkemesi'nin iptal gerekçesini, "eşitlik ve sosyal devlet ilkesine aykınlıga" dayandjrdığını belirtti. Ozaııoglu, Anayasa Mahkemesi'nin bu kararıyla, 10. Hukuk Dairesi'nin başvuru gerekçeleriııe katıldığını kaydederek şöyle konuştu: "Anayasa Makemesi'ne başvurumuzun nedeni, 1400 göstergenin altında emekli aylığı alan geniş bir kitle bulunmasına karşın, geçici S. maddeyle sadece 82 bin kişilik bir zümreye, tavandan aylık alma hakkının tanınmasının hukuk ve sosyal devlet ilkesine lers düşmesiydi. Nitekim,Anayasa Mahkemesi de, 3395 say.l yasanın geçici 5. maddesini iptal ederkcn, bu gerekçeleri aynen benimsemiştir." 10. Hukuk Dairesi Başkanı Ozanoğlu, bu durumda, SSK'nın süper aylıkların ödenmesini durdurabileceğine dikkati çekerek "O zaman onbinlerce kişi yeniden dava açmak yoluna gidecek ve konu yine bizim önümüze geleceklir" şeklinde konuştu. Ozanoğlu, Anayasa Mahkemesi'nin gerekçeli iptal kararında, kendilerinin bir gerekçesine katılınmadığıru ifade ederek, şöyle devam etti: "Anayasa Mahkemesi, eşitlik ve sosyal devlet ilkelerine aykırılığı kabul ederken, çoğunluğun azınlık için çalıştığı biçiıninde özetlenebilecek, anayasanın 65. maddesine aykınlık yoiundaki ilirazımıza katılmamış ve bizce yanlış yapmıştır. Çünkü, devlet kendi imkânlan ölçüsünde, sosyal güvenliği herkese sağlamakla yükümlüdür. Oysa, geçici 5. maddeyle, halen çalışmakta olan onbinlerce kişi, asla yararlanamayacaklan koşulları, başkalan adına sağlamakla zorunlu tutulmuşlardır. Bu da anayasanın devletin sosyal görevlerini düzenleyen 65. maddesine açıkca aykındır." Ozanoğlu, suptr emektıliğin tespiti için Yargıtay'da bekleyen yaklaşık 200 dosyanın da önümüzdeki günlerde karara bağlanacağını sozlerine ekledi. SÜPER EMEKLİLİK Türbuna tepki ANKARA (AA) Turk Kadınları Birliği Başkanı Ayseli Göksoy, "Tüm kadın derneklennı ve Atatürkçulvri lıiıhunu karşı tavır almaya" çağııdı. Ciökstıy dun yo/>lıi>< açık lunıadii. lıırluıııııı çuiılos hıı kn'ıılfl nlıınıuvııctii'iııı •>ıı\ıihinıik. "Hıı kıvtılctUıı htınnu;lığııı sııııyrsı oltıuth yıırııvt'i//.:" ıh;h