19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/4 KÜLTÜRYAŞAM TV 2 / OPERA 29 KASIM 1988 TV 1 05.30 AçılışAçıköğretim (Yarın) Iktısadı Analız (Doç. Dr. Onder Özkazanç) "Tuketia Dengesindeki Değısıkhkler", tstatısıik (Yrd. Doç. Dr. Fethi Şenis) "Olasılık Hesaplamalan"', Kamu Malıyesi (Doç. Dr. Engin Ataç) "Kamu Harcamaîarı", Ataturk îlkelerı ve înkılap Tarihi fProf. Dr. Ahmel Mumcu) "Hukuk Sısteminm Kunılması", lktısadı Analiz (Doç. Dr. Önder özkazanç/ "tktısadi Anahzın Konusu ve Yontemıtekrar". Pavarotti'den 'Ernani' Ernani / Yapıt: Guiseppe Verdi / Yönetmen: Pier Luigi / Orkestra: James Levin yönetiminde Metropolitan Operası Orkestrası / Solistler: Luciano Pavarotti, Leona Mitchell, Nikolay Gyaurov, Mirella Freni / 4 perde, 140 dakika. TRTNIN İCİNDEN MAHMUT T. ÖISGÖREN Sanat tarihçüeri dernek kuruyvr Kültür Servisi "Sanat Tarihi Mezuntarı Derneği"nin kuruluş çalışmaları tamamlanmak üzere. Sanat tarihçilerini aynı çatı ve amaç altmda toplamak üzere kurulmakta olan derneğin faaliyetleri, Turkiye sınırları içindeki tüm eserlerin tanıtımı, korunması, yaşatılması ve sanatın tüm dallarının gelişmesine yönelik olacak. Dünya uygarlıkları üzerinde çahşma yapmak, çeşitli yayınlar aracılığıyia bunları dünya çapında lamtmak ve kültür alışverişinde bulunmak gibi amaçları olacak derneğin kuruluş çalışmaları başta Gündegül Açıköney olmak üzere Özkan Ertuğrul, Ayla Kemancı, Firdevs Sayılan, Nur Nirven, Mujgan Şevkatçi, Vita Arap, Ayla Ersoy, Ahmet Gören, Asuman Özgünay ve Emel Dikmen tarafından yurütülüyor. Her Yerde Ne Var? Bakın, her yerde ne var? Bu yazıyı hazırladığımda hiçbir şey belli değildi. İsviçre'ye savaş açabilirdik. Ya da konut fonu ödemek zorunda olmayan bir kalabalığı ellerinde pankartlar, içlerinde Galatasaray'ın karşılaştığı gerçekten büyük haksızlıktan doğan hınçla Avrupa'nın ortalarına doğru yola çıkarabilirdik. Üçüncü ayaktopu karşılaşması yapılsa ve top yuvarlak ya Galatasaray yenilse, herhalde isviçre'ye şavaş açmakla da yetinmez ve tüm Avrupa'yı ele geçirmeye kalkardık. Bir zamanlar, "Zakkum olayı"nın TV bültenlerinden veriliş biçimi Vuralhan olayını gölgelemişti. Sonra yine TRT'nin haberlerde ve naklen yayınlarda olağanüstü çabalarla abartarak verdiği Başbakan Ozal'ın Amerika'dan dönüşü, Naim Süleymanoğlu'nun yengisi ve yurda dönüşte karşılanışı ve son olarak da Galatasaray olayının haberlerde birinci sıradan indirilmemesi, acaba hangi olayların gölgede kalmasına yol açacaktı? En başta cezaevlerinin durumu ve açlık grevleri var. TRT zaten bu konuya hiç değinmemeye kararlı... Televizyondaki spor izlencesinde de Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Galatasaray olayının çok büyük bir sorun olduğunu; hatta dolaştığı illerde halkın kendisine ne eğitimle ilgili sorunları ne de geçim sıkıntısını ilettiğini ve hep Galatasaray'ın sorununun nasıl çözümleneceğini sorduğunu "arz etti." Doğrudur. Son yıllarda, en başta TRT'nin uyumsuz katkılarıyla, halkımız gerçek sorunlarından soyutlanarak, yapay sorunlarla kaygı duymaya koşullandırıldı. 07.00 Giin Başhyor Programda hava, ulaşım ve yol durumu, moda dünyasmdan haberler, dış kaynaklı magazm, basın özetlerı, dmiz kurları, sanaı olaylan, yiyecek maddetennin ftyalları, çizgı fılm, konuklar ile sohbetler ve sık arahklarla haber bullenleri yer ahyor. ; 09.15 Dizi Film: Lili'nin Hayatı 09.45 Hanımlar İçin 10.15 Çocuklar İçin 1 Program haftamn şarkısı "Kedim" ile başhyor. Okul öncesi çocuklar için hazırlanan bırincı bölümde, eğiıici ve öğretici bilgıler veriliyor, çizgi fılm yer ahyor. Okul çağı çocuklar: için hazırlanan ikina bolümde. Gorehm öğrenehm adlı yarışma programı, çızgı fılm ve Kuçuk Hobo'nun Maceraian yer ahyor. 11.45 Kapanış 14.59 Açılış Haberler 15.20 Öğleden Sonra Programda Okuyahm Konusahm bOlumu, muzik ve "Ah Ana, Hanım Ana" adlı drama yer ahyor. 16.25 Çocuklar İçin 2 18.00 Haberler 18.20 Once Sağlık Ağız ve Dıs Sağhğı konusunun ışlendiğı programda. dis sağhğma önem vermeyen bir ulke olarak bu konuda eğttimin daha kuçuk yaşlarda venlmesının önemı vurgulanıyor. 18.40 Çalışanlar İçin 19.00 Yeni Besteler Programda, Samsunlu bestecüerden Kenan Olguncan ve Erol Özbayram lanmhyor. Kenan Olguncan'm "Hayalin Gözumde Tuter" adh yapııını Ayse Resener seslendiriyor. Yıne Kenan Olguncan'm "Bahar Geldi Dıyerek" ve Erol Özbayram'm "Gel Sevgih Gibı Otur Yantma" adh bestelermi ise Celal Abacı okuyor. Ayşe Resener, Erol özbayram'm "Şu Puslu ve Islak Şa/aklar" adlı bestesım seslendırıyor 19.25 Muhteşem Yabancı Bu boiumde Larry elindeki konser biletleri saytsinde hayran olduğu bir kızla çıkma firsatmı elde eımistır, ama kuçuk bir grip mikrobu her şeyı bozar. Not: Dizinm orıjmal sesı aynı anda Padyo4'ten yayımlanacaklır. 20.00 Haberler ve Hava Durumu 21.00 Babalar ve Oğullar 9 Elhe'ye âşık olan Sokolowskı, onun Max'la evlenmesinı engellemek için her şeyi yapmaya kararlıdır. Bu arada Musevilere yapılan baskılar giderek artmakıa, önemli görevlerde olanlar islennden çıkarılmakıadır. Kültür Servisi Bu akşam TV 2'deki Opera programında on dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısının ünlu opera bestecisi Guiseppe Verdi'nin (18131901) "Ernani" adlı yapıtı ekranlara geliyor. Verdi'nin "Ernani" operasını İstanbul Devlet Opera ve Balesi sanatçısı Attila Manizade tanıtacak. Yapıtı Metropolitan Operası orkestra, koro ve solistleri tarafından sunulacak. Orkestrayı şef James Levin yönetiyor. "Ernani"de solist olarak Leona Mitchell ve Luciano Pavarotti'yi dinleyeceğiz. Verdi, ttalya sınırlarını aşan ve kendisine buyük ün getiren "Nabucco" ve "I Lombardi" operalarının hemen ardından "Ernani"yi 1844 yılında besteledi. "Nabucco"daki milliyetçi ve yurtsever duygulann daha sonraki yapıtlannda da surmesi, 1848 yılında Avusturya egemenliğine karşı oluşan başkaldırı eylemleriyle birlikte Verdi'yi halkın gözünde Italyan yurtseverliğinin simgesi durumuna getirdi. Elli yıl boyunca İtalyan opera sanatına egemen olan Verdi'nin operalannda, Rossini'nin operaya getirdiği yenilikçi anlayışın gelişerek sürdüğu görulür. Verdi'nin, merkezini guçlü koro sahnelerinin oluşturduğu gösterişli operaların İtalyan tenor ekranda Bu akşam TV 2'deki Opera programınaa Verdi'nın 1844 yılında bestelediğı "Emani" operasını izleyeceğız. Ûnlü İtalyan tenor Luciano Pavarotti. •Ernani" operasında başrolde. Pavarotti, Verdi'nin güçlu kişıliklerinden Ernani'yı canlandırıyor da, kişiler arası çelişkiler, daha çok siyasal bir olayın yansımaları biçiminde ele alınır. \ferdi, giderek kişilik yapılarının daha da derinleştiği dramlara yönelraiştir. Bu akşam izleyeceğimiz "Emani" adlı operasının bitiş bölumündeki son derece başarılı müzikal kişilik çizimleri buna en iyi örnektir. "Ernani"nin konusu on altıncı yuzyılda tspanva ve Fransa'da geçer. Kastilya Kralı Don Carlos tarafından haksız yere suçlandığı için yasadışı bir yaşamı seçen, aslında Aragonlu bir soylunun oğlu olan Ernani, çevresine adamlar toplayarak soygunlar duzenlemektedir. Asıl adı Don Juan olan Ernani, Don Ruy Gomez de Silvanın yeğeni Donna Elvira'yı sevmektedir. Don Ruy Gomez de Silva ise yeğeniyle evlenmeyi tasarlamaktadır. Ancak bu sevmediği adamla evlenmek istemeyen Donna Elvira, öteden beri gonul verdiği Ernani'yi yardıma çağıracaktır. 22.05 Yarışma: Banko Programda don yanşmacı yer ahyor ve rarıh, edebıyal, bilım, muzik, guzel sanaüar, spor, aklualite, coğrafya ve lurızm konulannda sorular soruluyor. 28. SATRANÇ OLİMPİYADI 23.00 Gecenin Konuklan Sohbel programmm bu haftakı konuklan, Ali Vlvı, Gülriz Sururi ve Engin Cezzar. biıinciliğî garantîledi KAHRAMAN OLGAÇ SELANtK Selanik'te devam eden olimpiyatın 13. tunında Bulgaristan'ı 31 yenen Sovyetler birinciliği garantiledi. Bitime sadece bir tur kala 52 üzerinden 37 puana ulaşan SSCB'nin en yakın rakibi tngiltere ile arasında 4 puan fark bulunuyor. Son turda tngiltere'nin SSCB'yi yakalayabilmesi için dört maçını kazanması ve Sovyetlerin de dört maçını kaybetmesi lazım ki bu da imkânsız gibi. Son turdan önce üçüncü ve dördüncü sırada aynı puanla (32) Hollanda ve ABD bulunuyor. Türk takımı ise II. turda Birleşik Arap Emirlikleri'ni 2.51.5 yendi. 12. turda da Japonya'ya yine 2.51.5 üstünlük sağladı. 13. turda da başarılı olan takımımız Tayland karşısında 1. ve 2. masalarda kazandı. Diğer iki maç ise ertelendi. Durum şu anda 20 lehimize. Bayan takımımız ise 11. turda Malezya'ya 21 yenildi. 12. turda ise Avustralya'ya 2.50.5 kaybetti. 13. turda başanlı olan bayan takımımız Virjin Adaları'm 30 mağlup etti. Bayanlarda ilk sırayı iki takım paylaşıyor: Sovyetler Birliği ve Macaristan. Bu iki takım arasındaki amansız mücadele devam ediyor. İki ulkenin de 39 üzerinden 31 puanı var. Onları 25 puanla Çin izliyor. 23.45 Güniin Sonu Kapanış TV2 18.58 Açılış Haberler 19.15 Iyi Akşamlar Yapımalıgmı Namık Kasapbaşoğlu 'nun yaplığı, sinemadan kilaplara, lıyatrodan sinemaya kısacası kullur alanmdaki etkiniiklerin canlı bir bıçımde yansıulmaya çalışıldtğı tyi Akşamlar'da her zaman olduğu gıbı program konuğu da yer alacak. Programm sunucularv Çetin Çekı ve Lale Dilligıl. Peki bu arada Sayın Bakan nasıl "arz eder?" Galatasaray'ın sorunu ile kendini yitirmiş TV spor izlencesinin aşırı coşkulu sunucusu büyüklerine aşırı saygısından ötürü Sayın Bakanın "arz ettiğini" söyledi. A benim coşkulu sunucum, bakanlar yüksek yerlerdeki büyüklerimizdir, onlar "arz etmezler." Ancak onların altındakiler yüksektekilere "arz ederler", eğer fırsat bulabilirse... Neyse, bu gibi dil yanlışlarının ne önemi var! Önemli olan, "Galatasaray olayı"nın ülkede sağladığı "birlik ve beraberlik..." Bu "birlik ve beraberlik", cezaevlerindeki sorunlann çözümüne yeter mi? Ülkedeki demokrasi sorununu ortadan kaldırır mı? TRT'ye, hatta basınm büyük bir çoğunluğuna bakarsanız, bunlara "sorun" bile demeye değmez. Ama bir de şu teröristler olmasa... Galatasaray olayından ötürü televizyonda konuşan büyüklerimiz hep teröristlerden söz ediyorlar. Cezaevlerindeki açlık grevlerinde teröristler, ayaktopu karşılaşmalarında teröristler, hatta belki SHP içinde bile teröristler... Hem de aşırı türünden... Neredeyse UEFA içinde de teröristlerin Galatasaray'a sorun çıkardığına inanacağız. Bize içinde terörist bulunduğuna kamuoyunu inandırmamız gereken olaylar gerekli... Hem de gerçek sorufıları gölgeleyecek olaylar... Bunlardan bir tanesi de yolda gibi görünüyor. Sayın Özal ailesi, TV yarışmalarında arka arkaya birincilik kazanan görme özürlü Hale Bacakoğlu'nu himayelerine almaya ve iyileştirmeye çalışıyorlarmış. Umarım, Sayın Bacakoğlu'nun gözleri sağhğma kavuşur. Ama bir de böyle bir olayın TRT tarafından nasıl sömürüleceğini ve nasıl "diğer olaylan unutturııcu" bir düzeye getirileceğini düşünebiliyor musunuz? Buna karşı çıkana da elbette "terörist" denecek... Derken, bir pazar akşamı TV 2'de Sayın Vuralhan'ı görmeyeyim mi? Herhalde karşısında da arkadaşımız Uğur Mumcu, şu yolsuzluk olayını demokratik biçimde tartışıyorlar dedim. Meğer bir başka gazeteci dostumuzla askeri birliklerimizin.Avrupa'ya giderek oraları, oralardaki ülkeler adına savunmaları düşüncesini görüşüyorlarmış. Askerlerimiz Avrupa'ya giderlerse, buradaki teröristler sonra ne yapar, hiç düşündünüz mü? Her yerde terörist var da... Manet'nin tablosu çalındı NEW YORK (AA) Fransız empresyonistlerinden Eduard Manet'nin bir tablosu New York'ta sergilenmekte olduğu müzeden çalındı. Polis yetkililerinin verdikleri bilgiye göre Heckscher Sanat Müzesi'nde sergilenmekte olan "Bouquet of Peonies" (Şakayık Buketi) adlı 108 yıllık tablonun kimin tarafından çaltndığt bilinmiyor. Dalu hastaneye kaldırıldı FIGUERAS (AA) Zatürreeye yakalandığı samlan ünlü İspanyol ressam Salvador Dali, hastaneye kaldırıldı. tspanya'nın kuzeyindeki Figueras kenti Comarcos Hastanesi'ne kaldırılan 84 yaşındaki ünlü ressamın, kalbinden de rahatsız olabileceği aŞıktandı. Türkiye'de giizel sanatlar 20.00 Klasik Batı Müziği "Zaman İçinde Sargıle Vstalan" adlı ıkmcı bOlumde yuzyıilara uzanan Türk kahve geleneğı ile bu geleneğe bağlı olarak nargile olayı ve nargile ustalan tnlalılıyor. 20.10 Yerii Beigesei: Kayboian Mesiekier Enver Gökçe Şiir Ödülü, 7 yıldır hapiste yatcın Mehmet Çetin'in 20.45 CNN Diinya Raporu A merıkan C.VA' Televizyonu 'nun dünya lelevizyonlan ile işbırliğı yaparak hazırladığı bu programda her ülkeden bir muhabır ülkesındeki bir olayı anlatıyor. .Vof: Programın orijinal sesı aynı anda Radyo4'ten yayımlanacaktır. 21.30 Haberler 22.15 Tanıtım: Attila, Manizade (Opera) 22.20 Opera: Ernani (Aynnııh bılgı yandaki sutunlarda) J Eylül 1981'den bu yana Kayseri'den Konya'ya, Malatya'dan İstanbul'a, Bursa'ya uzanan bir hapislik serüveni yaşıyor Mehmet Çetin. Ama bu cezaevi serüvenine bir de şiir serüveni eşlik ediyor. "Birağızdan" adlı dosyasıyla Enver Gökçe Şiir Ödülü 'nü alan Çetin, 9 ay sonra dışarıda olacak. YURDAGUL ERKOCA Enver Gökçe Şiir Ödulü hapisteki bir şaire verildi bu yıl. 1 Eylul 1981 tarihinden bu yana ülkenin çeşitli cezaevlerini dolaşıp duran bir şaire: Mehmet Çetin'e. Çetin ödülü "Birağızdan" adlı dosyasıyla aldı. Önce Kayseri Zincidere, ardından Konya Dutlukır, sonra Malatya Yeşilyurt, derken İstanbul'da Metris ve Sağmalcılar cezaevleri ve nihayet Bursa. Bursa Özel Tip Cçzaevi. Tam tamına yedi >ılını tüketmiş cezaevlerinde Mehmet Çetin daha dokuz ay yatacağından gayrı. Çetin'in ilk kitabı "Rüzgâr/Ve Gül İklimi" 1988 raartında Belge Yayınları'ndan çıkmıştı. Şiirlerinde alışıldık cezaevi imgelerine pek rastlanmayan, didaktik değil, lirik bir anlatımı yeğleyen Mehmet Çetin'i o günlerde, yani cezaevlerinde heniız " 1 Ağustos Genelgesi"nin terorü esmezken ziyaret etmiştik. Bir açıkgörüş günü Bursa Cezaevi'nin av^usunda şiiri üzerine söyleşmiştik. Cezaevinden firar eden şiir lunmuştu. ilk şiirlerini de o yıllarda yazmıştı. Bu ilk denemeler, politik tavrının ilk yazınsal ifadelenişiydi. Cezaevindeki ilk şiirleriru ise dort aylık kesintisiz "sorgu" sürecinden çıkıp soluklanır gibi olduğu zaman yazmıştı. Cezaevindeki ilk üç yılının yedi ayını fîilen "sorgu'Mamada geçiren Mehmet Çetin o donem yazdıklarına ilişkin şunlan söylüyordu: 00.40 HaberlerKapanış R A D Y O 1 05.00 Açılış, program ve haberler. 05.05 Ezgi kervanı. 05.30 Şarkılar ve oyun havalan. 06.00 Köye haberler. 06.05 Günaydın. 07.00 Kuşak. 09.40 Arkası yann. 10.00 Haberler. 10.05 Reklamlar. 11.00 Haberler. 11.05 Reklamlar. 11.10 Çeşitli muzik. 11J0 Beraber ve solo şarkılar. 12.00 Kuşak. 14.00 Bölgesel yaynn ve reklamlar. 17.00 Haberler 17.05 Köyümuz köylümüz. 17 J 0 Hafıf müzık. 17.40 Çocuk bahçesi. 17.55 Haftanın çocuk şarkısı. 18.00 Kuşak. 20.00 Şarkılar. 20.20 Kuçük konser. 20.40 Yeni sesler. 21.00 Haberler. 21.05 Konulann içinden. 21.35 Turk halk muziği dinleyici ıstekleri. 22.00 Çeşitli müzik. 2230 Solistlerden seçmeler. 23.00 Haberler. 23.15 Gecenin içinden. 00.55 Gunun baberlerinden özetler. 01.00 Program ve kapanış. 01.054)5.00 Gece yayını. R A D Y O Z 07.00 Açılış ve program. 07.02 Solistlerden seçmeler. 07.30 Haberler. 07.40 Turkuler ve oyun havalan. 08.00 İki solistten şarkılar. 08J0 Ai Kooper soyluyor. 09.00 Türküler. 09.15 Çocuk bahçesi. 09.30 Sabah konseri. 10.00 Türk halk mOziğinde iz bırakanlar. 10.20 Çagnşım. 10^0 Türkçe sözlu hafif müzik. 11.05 Okul radyosu. 12.00 Hafif müzik. 12J0 Yurttan sesler kadınlar topluluğu. 13.00 Haberler. 13.15 Hafıf müzik. 13.30 Caz duygusu. 14.00 Yabancı dil dersi. 15.00 Erkekler topluluğu. 15J0 Arkası yarın. 15J0 Hafif müzık. 16.05 Okul radyosu. 17.00 Barok muzik. 17.30 Türkçe Sözlü Hafif Muzik. 18.00 Yurttan sesler. 18.30 Din ve ahlak. 19.00 Haberler. 19.20 Hafif müzik 19.30 Solistlerden birer şarkı. 20.00 Turküler geçidi. 20J0 Yabancı dil dersi. 21J0 Hafif müzık. 22.00 Beraber ve solo şarkılar. 22J0 Bir roman ' bir yazardan hikâyeler. 22.45 Türküler. 23.00 Haberler. 23.15 Solistler geçidi. 23.40 Hafif müzık. 23.55 Dünya radyolarından muzik festıvallerınden. 00.55 Program ve kapanış. r l A U T U 3 07.00 Açılış ve program. 07.02 Sabah için müzik. 08.00 Sabah konseri. 09.00 Haberler. 09.15 Muzikli dakikalar. 10.00 Günün Konseri. 11.00 Muzik tünelı. 12.00 Haberler. 12.15 Öğle konseri. 13.45 Hafif muzik. 14.15 Konser saati. 15.45 Caz sanatı. 16.15 Çocuk koroları. 16.25 Haftanın çocuk şarkısı. 16.30 Küçuk konser. 17.00 Haberler. 17.15 Solistler, topluluklar. 18.00 Müzik Nelpazesi. 19.00 Haberler. 19.15 Muzik ve yorumcular. 20.00 Müzik demetı. 21.00 Esintiler. 22.00 HabeTİer. 22.15 Gecenin getırdikleri. 23.00 Salı konseri. 24.00 Gece ve muzik. 01.00 Program ve kapanış. R A D Y O 4 07.00 Açıhş ve program. 07.02 Türküler ve oyun havalan. 07J0 Solistler geçidi. 08.00 Türküler. 08.15 Şarkılar. 08.30 Turkülerden bir demet. 09.00 Haberler. 09.05 Beraber ve solo şarkılar. 09J0 Turkuler ve oyun havalan. 10.00 Haberler. 10.05 Sabahın getirdikleri. 11.00 Haberler. 11.05 Türküler. 11.20 Şarkılar. 11.35 Beraber ve solo türküler. 12.00 Haberler. 12.05 Müzik bahçesi. 13.00 Solistler geçidi. 13.30 Yurdun dört bucağından. 14.00 Haberler. 14.15 Sazlarla Türk sanat muziği. 14J0 THM toplu programı. 15.00 Sizın için seçtiklerimiz. 15.45 Türkçe sözlu hafıf muzik. 16.00 Haberler. 16.05 Yurttan sesler erkekler topluluğu. 16.30 İki solistten şarkılar. 17.00 Haberler. 17.05 İki solist soyluyor. 17.30 Kadınlar faslı. 18.00 Yurttan sesler. 1830 Solistler geçidi. 18.58 Program ve kapanış. "Bu dönemde yazdıklanm yoğun emek iiriınii olmayan, yaşanmışhğın izleklerine yaslanma kolaycılığını seçen, esletik kaygısından \oksun, daha çok duygulann hiikümran olduğu salt yaşamı ve değerlerimi savunma işlevli çalışmalanmdı. İşte o ölum kalım giinlerini yaşarken anlablmaz bir telaşla ve her fırsatta yazdım. l'em de bunun bir alışkanlığa yol Sorgudan sotuklanır soiuklanmaz Mehmet Çetin. cezaevindeki ilk şiiraçacağını ve olumsuz etkilerini lerini, 4 aylık kesintisiz "sorgu"dan çıkıp soluklanır gibi olduğu günlerde yazdiişünmeye fırsat bırakmadan..." mış. Mehmet Çetin kolaya kaçmadan, estetik kaygıyı gözardı etmeden şiir Mehmet Çetin daha sonraki ça yazmak gerektiğini vurguluyor. Çetin, "Bugün yazılanlar. yazılacak olanların hşmalarında nasıl bir yol iz küçük bir kısmı" dıyor lemişti? me odün vermeden siirüp gidiyor. yıllarda ve şurası bir gerçekti ki "Niçin yazdığımın ve ne >azdı Henüz ve hep oğreniyorum. Ça bu edebiyata, edebiyat dışı etmenğımın kimi eksikliklerine rağmen lışmalanmın, donanım ve kavra lerin yoluyla yakınlık hisseden, "İçerde yazraaya başlamak be aynmındayım. Kuramsal donanı yışıraın bu anlamda da yazabile kabullenip abartanların yanı sıra nim için ne zor oldu ne de mı saglamaya, esletik kaygıyı ıs ceklerimin gerisinde olduğunun yine aynı nedenle yok sayanlann şaşırtıcı" diye başlamıştı söze rarla taşımaya. dilsöylem arayı bilincinde ögrenmeyi sürdüniyor, sayısı hiç de az değildi. Çetin kenMehmet Çetin. Yazmaya içerde şını siirdürmeye daha bir özen oğrendiklerimi tartışmaya çalışı di şiirinin böyle bir haksızlığa uğbaşlamamıştı. 1970'li yıllann baş gösterdim. Ve bu çaba o günden yorum..." ramasına kesinlikle karşıydı. Bu larında amatörce tiyatro yapmış, bugiine içerik adına popülizme, Cezaevlerinden yükselen, "fi "firari edebiyala" ve böylesi bir oyun yazma denemelerinde bu biçim adına elitizme ve formaliz rar eden" bir edebiyat vardı son yaklaşıma ilişkin tavrı neydi? İSTANBUL (AA) "Türktye'de Güzel Sanatlann Durumu" konulu yuvarlak masa toplantısı saat 17.00'de Avusturya Kültür Enstitüsü Toplantı Salonu'nda bugün gerçekleştirilecek. Avusturya Kültür Öfisi'nin düzenlediği toplantıyı Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakultesi Dekanı Prof. Mustafa Aslıer yönetecek. Toplantıya konuşmacı olarak Mehmet Guleryüz, Prof. Erol . "Elbette başkakiıran, kuşatıl Eti ve Doç. Hüsamettin mış, ama buna karşı duran bir Koçan kaıılacak. edebiyat bu. Şizofrenik parçalanma, nevrotik inleme ve pişnıanlık hummasının egemen kılınmak istendiği verili koşullarda, bu kuşatma\a boyun egmeyenler, yer al • Söyleşi Mülkiyeliler Birliği tından geçip dışardaki yaşama ka İstanbul Şubesi'nde saat 18J0'da tılıyorlar. 'Okul' diye degerlendi Erol Çankaya, Turgay Gönenç, rilmesi gereken bu uzamda "değir tsmet Özel ve Cemal Süreya'nm mentaşı'nın insafına kalmak iste katılacağı bir söyleşi meyenler, konumlanışlarının gerçekleşecek. gereği bir faaliyetle bulunmak du • Film gösterimi Sinema TV rumundalar. Ben artık şiirle, ö>küyle. roraanla, resim ve karika Enstitüsü'nde saaı 18.30'da türle dur durasız firar edip dura Başar Sabuncu 'nun yonettiği cağız diyorum... Çığınnı bulma başrolleriniMüjde Ar ile Çetin ya başlayan bu çığı herkes önem Tekindor'un paylaştığı le beklesin. İşte. yakın dönemde "Kaçamak " gösterilecek. Emirhan Oğuz bunu ne giizel kanıtlıyor. Kuşatmalan yanp gelecek nice arkadaştan umutlu olmamak için hiçbir neden yok..." BUGÜN Ama bir başka boyutu daha var bütün bunların. Belki bunu "firari edebiyat" adına bir "özeleştiri" olarak da kabul edebiliriz ya da sevgiyle yapılmış bir uyan. Çetin sürduruyor konuşmasını: "Bugün yazılanlar, yazılacak olanlann küçük bir kısmıdır. Bana kalırsa yetkin örnekler olmaktan uzaktır. Açık söylemek gerekirse henüz yazabilecekleriraizin gerisindeyiz. Arkadaşlanmızın birçoğu salt yaşanılana, özgül izleklere yaslanmakla yetiniyor ve sanatsal ifadeleniş fazlaca önemsenmiyor gibi. Bunu aşmamız gerekiyor. Yerimiz ve kimliğimiz gereklirdiğince davranmak, kolaya kaçmadan ve estetik kaygıyı gözardı etmeden ısrarla çalışrnak, emek yoğunluğunun sürekliliğini sağlamak durumundayız. Öğrenmek bize yakışmalı, aksayan yanlanmızla siırekli hesaplaşmak daha bir \aktşmalı ve bunu elden bırakmamahyız..." Söyleşimiz Çetin'in kitabına geliyor. Neden "Rüzgâr/Ve Gül İklimi" diye soruyoruz? "Rüzgâr/Ve Gül İklimi" diye başlı>or ve sürduruyor: "Çünkü hepimizindi o sürmanşet ölum günleri ve hiç de serin bir rüzgâr değîl, ulkeye bir uçtan bir uca kül ve kan dağıtan, yangınlar buyuten. vakan bir rüzgârdı. Bu terördü, işkenceydi, her türlü insanlık dışı kuşatılmaktı. Ve elbette akmadıkça hükümsüz kalırdı ırmak/tarihsiz kalırdı ömür... Ve demek ki aslolan ölum ve kül savuran rüzgâr değil bu koşullarda ele geçmez meterislere yaraşan gül'dü ve iklimiydi. Demekti ki gün gelecek rüzgâr değişecek ülke gül iklimine kavuşacaktı. Direnen gül inceliği ve iklimi böyle bir çağrıyı ifade etmek içindi belki. Ve sadece kitaba adım veren şiir özelinden yola çıkarak diyebileceklerim bu kadar. Ama açıktır ki bu konuda sözü pek uzun tutamam. İyisi mi dili döndükçe şiirin kendisi bunu anlatmaya çalışsın." ANA DÎLÎN'Ef 9(LMEK ÎNGİÜZCEBİIMEK. BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Kadın terzisi. 2/ Ünsüzle biten bir sözcüğün, ünlüyle başlayan bir sözcüğe bağlanarak okunması... Yemin. 3/ Nâzım Hikmet'in soyadı... Bir seslenme unlemi. 4/ Bir spor takımının gözde oyuncusu... Bir yağış şekli... Zihin. 5/ Hayvanların tırnak kökünde oluşan yara. 6/ îsviçre'de bir kanton... Sır. 7/ Bir haber ajansının simgesi... Afrika'da bir ülke. 8/ Tahıl yığını... Bir şeyin erebileceği uzaklık. 9/ Merdiven parmaklığı. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Kaynatılıp kıvama geldikten sonra dondurulan meyve suyu tatlısı. 2/ Muhtemel... Zaviye. 3/ Judo ve karatedeki en üst derecelere verilen ad... Bakırın simgesi... Yiğit. 4/ Parola... İstavrit balığının küçüğu. 5/ Asya'nın doğusunda büyiîk bir ada. 6/ Fizikte kullanılan iş birimi... Okun, kirişe geçen ucundaki kertik. 7/ Demiryolu... Eski Yunan'da sitenin yönetim, politika ve ticaret işlerini konuşmak için halkın toplandığı alan. 8/ Tarla smırı... Yapay boyalann üretiminde kullanılan ve çivit bitkisinden ya da taşkömüründen çıkarılan bir sıvı. 9/ Gece... Arttırma. SANAT KULISI Glasnosttan önce Yevtuşenko Birkaç yıl önce Türkiye'ye gelen Sovyet şair Yevgeni Yevtuşenko, geçenlerde New York'taydı. Özellikle 1960'h yıllarda "Sovyet şiirinin asi çocuğu" olarak arkadaşı Andrey Voznesenski'yle verdiği şiir resitalleriyle ün salan Yevtuşenko, New York'ta da bir dizi şiir dinletisi sunacaktı. Yevtuşenko'nun şiir günlerinde gözler ABD'ye yerleşmiş olan Sovyet edebiyatçıları aradı. Oysa hiçbiri gelmemişti. Nitekim 55 yaşındaki Yevtuşenko da New York Times'ten Celestine Bohlen'le konuşurken aynı şeyden yakınıyordu. Bir zamanlar Sovyetler Birliği'nden umutsuzlıric ya da öfkeyle aynlmış olan şairlerden, yazarlardan ve eski dostlarından kendisine "biraz saygı" göstermelerini istiyordu Yevtuşenko. Birçoklanna bakılırsa kendileri "glasnost"tan önce sansure ve baskılara karşı savaşım verirken Yevtuşenko yönetimin suyuna giderek "başarılı bir şiir kariyeri" yapmıştı. Nobel sahibi Yozef Brodski, Yevtuşenko'ya karşı tavrını 2 yıl once almıştı bile. Yevtuşenko'nun Amerikan Bilimler Akademisi üyeliğine kabul edilmesi üzerine Brodski akademiden ayrılmıştı. Bulunduğu çahşma kampından niteliğindeydi. İşte Yevtuşenko'nun savunması: "Beni öyle aşağıladılar ki. Hem de bir hiç uğruna. Ellerinde hiçbir kanıt yok. Bu tutumları, hatta Sovyet aleyhtarlıkları bile, Sovyet toplumunun çocukları olduklarlnı gösteriyor. Insanları kanıt olmadan suçlamak, çok Sovyet bir tavır. Ben çoğu zaman onları kişisel olarak savunmaya çalıştım. Ratuşinskaya'nın serbest bırakılması için bizzat araya girdim. Daha muhalifler hareketi yokken, Yevtuşenko vardı. 1952'de, Stalin daha ölmeden, Stalinciliğe karşı bir şiir yazdım. Son yıllarda arkadaşım Voznesenski'yle birlikte, Pasternak'ın saygınlığının geri verümesi için Yazarlar Birliği içinde kampanyalar açtım." Şimdilerde Yevtuşenko, New York'ta, Andrey Saharov'un önderliğindeki grubun yaptıracağı bir "Stalin kurbanları anıtı" için bağış ve destek topluyor. Sovyet şairin şiir gününe gelen tek "eski dost" heykeltıraş Ernst Neizvestni'ydi. Yıllar önce Sovyetler Birliği'nden ayrılan Neizvestni'nin annesini yanına aldırmasına Yevtuşenko yardımcı olmuştu. Kimbilir, "Stalin kurbanları anıtı"nı da ülkesine geri donüp Neizvestni yapar belki de... TURSEM1M Ü fNGÎLTEBE'Dg SECK/KJ DİL SIZ DE INöfLİZCE ÖĞRENECEK. VAZACAKVE K tursem Curnhurıyet Cad 173/1B Elmadag Istanbul 80230 Hılton Otelı karşısı Tel (1ı 148 39 7 7 1 4 8 79 43 T[x 27498TUSMTRFa» (1)1329729 İngiliz Lisan Okulları Oanışma Merkezi serbest bırakılıp Londra'ya giden şair Irina Ratuşinskaya, uçaktan iner inmez Yevtuşenko'yu "resmi şair" diye tanımlamıştı. Birçoklarının Yestuşenko'dan "süs şairi" diye söz ettikleri hâlâ hatırlardaydı. Son zamanlarda Washington'da oturan romancı Vasili Aksiyonov da Yevtuşenko'yla görüşmeyi reddetmişti. Yevtuşenko bütün bunlardan çok rahatsızdı. Nitekim ünlü şairin New Yok'ta yaptığı söyleşi, bir tür savunma ATİKA SAHAF Her turlü Türkçe ve tngilizce kitaplarınız değerine alınır. 336 75 57 SEKRETER Müşteri ilişkilerini yuruıebilecek (PC) bilgisayar deneyimli 141 16 21 141 37 26
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle