19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 EKİM 1988 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Lübnan'da bir rehine serbest BEYRUT (AA) Lübnan'da kaçırılan Hint asıllı maliye profesörü Mithileshv/ar Singh, 20 ay 10 günlük esaretten sonra dün akşam serbest bırakıldı. Hıristiyanlann kontrolündeki Lübnan'm Sesi Radyosu'nun verdiği habere göre, 61 yaşındaki Singh, TS/21.05'te Beyrut'taki BM Filistinli Mültecilere Yardım Örgütü USR WA 'nın merkez binası yakınlannda sahverildi. 24 ocakta üç Amerikalı meslektaşı ile birlikte kaçırılan Singh'in, ABD'de sürekli oturma izni bulunduğu belirtiliyor. SSCB'de yeni değişiklik Bün toplanan Rusya Cumhuriyeti Parlamentosu, Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov'un önerisi üzerine Başbakan Vitaly Vorotnikov 'u oy birliği ile görevden aldı. Dıs Habcrter Servisi Sovyetler Birliği'nde yönetici kadroda değişiklikler devam ediyor. Geçen hafta sonu yapılan Merkez Komitesi ve Yüksek Sovyet (Sovyet Parlamentosu) toplantılanndan sonra, dün de federasyon içindeki en buytik cumhuriyet olan Rusya Cumhuriyeti Parlamentosu toplandı. Toplantıda, Rusya Cumhuriyeti Başbakanı Vitaly Vorotnikov, SSCB Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov'un önerisi ile görevden alındı. Yüksek Sovyet, Gorbaçov'un yaptığı kısa konuşmada, Vorotnikov'un görevinden alınması yolunda getirdiğı öneriyi oybirliği ile kabul etti. Vorotnikov'dan boşalan göreve, SSCB Içişleri Bakanı Alexander Vlassov getirildi. Vlassov, geçen hafta cuma günü yedek üye olarak Politbüro'ya girmişti. Başbakanhktan alınan 62 yaşındaki Vitaly Vorotnikov ise simgesel nitelikteki Rusya Yüksek Sovyet Preâdyumu Başkanlığı'na getirildi. Rusya Yüksek Sovyet Prezidyumu BaşkanlığVm 1985 yılından bu yana yürüten 67 yaşındaki Vladimir Orlov da "sağlık nedenleri" ile emekliliğini istedi. Rusya Cumhuriyeti, SSCB'de yer alan 15 Sovyet Cumhuriyeti'nin en büyüğünü oluşturuyor. Sovyetler Birliği'nde, Andrei Gromiko'nun devlet başkanlığından aynlmasından sonra, onun Dışişleri Bakanlığı yaptığı döneme ilişkin eleştiriler de artıyor. Sovyetler Birliği'nin Birleşmiş Milletler'deki daimi temsilrisi Buyükelçi Alexander Belonogov, Gromiko'nun isminı vermeden, onun Dışişleri Bakanlığı yaptığı 28 yılda izlenen dış politikayı eleştirdi. Belonogov, Komunist Parti Gdzetesi Pravda'ya verdiği demeçte, şöyle dedi: "1950'lerde BM'deki durumu hatırlıyorum. Sovyet heyetinin genç üyeleri olan bizlerden o dönemde istenen neydi? Çalışmamız nasıl değerlendiriliyordu? Karsımızda bulunan kişiye hitaben sert bir dillc konuşmak, hem onun savunduğu fikirleri çünıtmek hem de onu şahsen yalancı çıkarmak." Sovyetler Birliği'ne ilişkin diğer bir gelişmede Ermenistan'la Azerbaycan Cumhuriyetleri arasında Karabağ özerk bolgesine ilişkin gergınlik yüzünden ciddi bir goçmen sorununun ortaya çıktığı açıklandı. BBC'nin haberine gore Sovyet Komunist Partisi organı Pravda Gazetesi'nde çıkan haberde, Ermenistan'dan Azerbaycan'a, Azerbaycan'dan Ermenistan'a onbinlerce Azerı ve Ermenınin karşılıklı goç etmekte oiduğu bildirildi. Öte yandan Sovyetler Birliği'nin Estonya Cumhuriyeti'nde, "Estonya Halk Cephesi" adıyla yeni kurulan bağımsız bir orgüt, kasım ayında yapılacak yerel parlamento seçimlerinde Komunist Partinin adayları karşısında kendi adaylarını çıkaracağını bildirdi. Rusya Cumhuriyeti Başbakanı görevden alındı DUNYADA BUGUN ALJSİRMEN Üniversite Açılırken... Onlar ki liselerinden yeni kurtulmuşlar, çok daha özgür bir ortamda dünyaya ilgiyle ve gulümseyerek, kimi zaman da çok çabuk öfkelenerek bakarlar. Onlar ki ilk öğrendikleriyle tüm gerçeğin anahtarını ellerine geçirdiklerini sanarak, hemen her tartışmaya kafadan dalarlar. Onlar ki kimi taşranın uzak kentlerinden metropole gelmenin şaşkınlığını çok bilmişlik edasıyla kapatmaya çabalarlar. Ve de kollannın altmda kitapları, içleri Iıktr fıkır, yaşamın bütün yönlerini kullanmaya, önlerine çıkan bütün olanaklan değertendirmeye çalışırlar. Onlar ki kanları kaynar, gençliğin en parlak dönemlerini kimi zaman yoksulluğun ve yoksunluğun baskısı altmda yaşasalar bile, en küçük bir güzellikten pay çıkarmayı bilirler. Onlar ki dar olanaklarıyla her şeye, her alana yetişmek isterken, gönüllerinde sevda çıçeklerı açtırırlar ve kendilerinı herkesten daha çok ülkenin sahibi olarak kabul ederler. Onlar ki yaşamı değiştirmeye kararlıdırlar ve hemen sokağa dökülmeye yatkındırlar ve her şeyi herkesten lyi bildiklerıni sanırlar; toplumların umudu durumundadırlar. Üniversiteli gençlerdir onlar. Daha doğrusu dunyanın bırçok yerinde üniversiteli gençler böyledırler; bızde de bir zamanlar böyleydiler. Ama çoğu üniversitemizın açıldığı şu günde, onları sokaklarda üniversite kantinlerinde, anfilerde, sinema ve tiyatrolarda, yollarda bosuna aramaytn Düzenimiz, onların bir bölümünun ocağını söndürdü, büyük, çok büyük çoğunluğunu ise değiştirdi. O kutsal öfkeden, o dinmez isyandan, o tutkulu arayıştan bir nebze kalmadı. Arttk üniversite sıralarını dolduran, yanm bilgili gençlerimize, gözlerini kapayıp vazifelerini yapmayı ilke olarak sunmuş bulunuyoruz. Yoksul, yoksun, iyi yetişmemiş ve hepsınden önemlisi pısırık, yılgın, açığını kapatmak, eksığini gidermek kaygılarını bir yana bırakmış, her önüne getırılene "peki" dıyen, daha ilkokuldan başlayarak eksik gedık öğretimın kurbanı, kafası elden geldiğince hurafelerle doldurulmuş, okumayan, sesini çıkarmayan, çevreyle ilgilenmeyen gençlerdir; ünıversitelerimize gıderler. Ya da hiç degilse böyle bir prototip yaratılmaya çalışılmıştır. Araştırmacı, özgür düşünceli olması gereken hocaları bile 12 Eylül yapıtı YÖK tornasından geçirilmiş, birer eyyamcı ve pısırık durumuna düşürülmüşlerse, öğrencilere taan eylemek kimin haddine. İşte, özgür duşünceden, bilimsel özerklikten yoksun, olumsuz seçim ilkesine uygun olarak, en iyi öğretim öğelerini kendi içinden temızlenmiş, çoğu bir yüksekokul, hatta teknık okul düzeyinde donanımı bile bulunmayan, toplumun gereksinıminden fazla öğrenciyı sıralarına doldurmuş, istatistik rakamlarım şişirmekten başka amaç taşımayan eğıtımı hedeflemış, araştırması bulunmayan üniversitelerimiz, bir ıkisi dışında yarının yarı cahil, yanm yamalak yetişmiş ışsızler ordusunun saflarını doldurmaktan başka bir geleceği görünmeyen gençler üretiyor artık. ve bu toplum, bu gençleriyle 2000'li yıllarda Avrupa'ya tam üye olarak, o ülkelerle yarışmayı amaçlıyor. 2000'li yıllarda, bu eğitimden geçenler oluşturacak ülkenin genç kadrolarını. 2000'h yıllarda bizler, araştırmayan, soru sormayan, kendini yenilemekten çok, yukarıdan gelen emre boyun eğmeyi öğrenmiş bu genç kadrolarla, araştıran, soran, gereğinde baş kaldıran, dünyayı değıştirmek için yola çıkmış bulunanların toplumları ile zaten geriderr başladığımız bir yarışı sürdürmeye çalışacağız Ülkenin yapısal bozukluklarının, yürekli biçimde üzerine gitmek yerine, onları sürekli erteleyen siyasilerimizin yanlış tanılan yüzünden toplumu çalkantının ıçıne atan nedenleri yanlış yerde arayan 12 Eylül kafası, ülkemizin gençliğınin dünyayı değiştirme tutkusunu, yaşam sevincini, kutsal başkaldırısını törpülemiş, ortaya çağımızda var olmayan, günümüzün en ihtiyar gençliğini çıkarmıştır. Oysa bugünlerde, isterse kimi başkaldırısı haksız ve tehlikeli de olsa, kimi savlarının geçersiz oiduğu da söylenebilse, çabuk parlamasının sakıncaları da bulunsa, dünyayı değiştirme tutkusu sönmemiş, kutsal başkaldırısı, sürekli yeniyi ve iyiyi arayışı olan bir gençiiğe her zamankinden daha fazla gereksinimi var toplumun. Bu gerçeği görmeyenler, toplumumuzun bugününü boğarken, yarınlarına da büyuk darbeler indirmişlerdir. Türkiye, yeniden sinema salonlarında, tiyatrolarında, üniversite kantinlerinde, fakülte anfilerinde, kentlerinin sokaklannda, o ateşli, tutkulu yarınları kendi güçleriyle olusturma istencini taşıyan, burnundan kıl aldırmayan, öyle kolay kolay kimseyi beğenmeyen, her tartışmaya kafadan dalmaya hazır, gönlünde sevda çiçeklerı tomurcuklanan çoşkulu gençlerini yeniden bulamadığı sürece, kurtuluşun yolunu da bulamayacaktır. DlSBASINDA GORBACOV Dış Haberier Servisi Sovyetler Birliği'nde geçen hafta raeydana gelen büyük kadro değişikliklerinin yankı ve yonımlan sürüyor. Batı basınında yer alan yorumlarda gelişmelerden Mihail Gorbaçov'un guçlenerek çıktığı vurguianıyor. Londra muhabirimiz Edip öymen'in bildirdiğine göre İngiltere'de basınyayın, Sovyet Komunist Partisi Merkez Komitesi ile Yüksek Sovyet'in temmuz ayındaki Parti Olağanustü Kurultayf nda alınan kararlann yürürlüğe konması amacıyla acele toplantıya çağrıldığını halırlatarak. gündemde Mihail Gorbaçov'un devlet başkanhğının dâ oiabileceğıni yazmıştı. Bu nedenle basınyayın, Merkez Komitesi ve Yüksek Sovyet toplantılarındaki karariara saşmadı. Sadece "bundan sonra ne olacak?" sorusunu sordu. Independent Gazetesi, "Kararlar, Gorbaçov ve radikaller için zafer, ancak en buyük ışlere daha sıra gelmedi'" diyerek, Gorbaçov'un girişimini "bir kobramn ani saldmsı"na benzetti. Muhafazakâr görüşieriyle tanınan Sunday Teiegraph Gazetesi, Gorbaçov'un girişimini "darbe" dıye niteledi ve "Kremlin'in Napolyonu" başlığını kuliandı. "Tetegraph", Gorbaçov'un, devlet ve parti başkanlığının tek elde toplanmasını, 1984'te Çernenko'nun devlet başkanlığına seçilmesı sırasmda yaptığı konuşmada dile getirdiğini hatıriattı. Ancak gazete, ihtiyallı bir dılle "kum saatindeki kum hula azalmaktadır" dedı. Lıberal "Observer", "Gorbaçov, Slalin'den beri Sovyetler'de en guçlu adam oldu" dıyerek "Perestroykajı ise yorumunda, "Reformlar basansıztıga ugrarsa ne ofoır?" sorusunu, "Bu, Sovyet kalkı için önemlidir. Reformlann yanm yamalak olması, hiç olmamasından daha kotudur. Gorbaçov'un başansmdan butun diınya luvaoç duymalıdır" diye yanıtladı. ABD'den The New Ybrk Times'ın yorumunda da özetle şu görüşe yer verildi: "Mihail Gorbaçov'un ekonomik reformlan aksıyordu, milliyetçi protesto gösterilen büyüyordu ve muhafazakâr dolu dizgin uygtıiabilmek içio muhalefetin elestirileri şimdi gerçek bir gticü var" artıyordu. Ama Sovyet lideri dedi. bunlann altından kaikmayı Ortanm sağmdakı görüşieriyle başardı. Geçen hafta tanınan "Snnday Tîmes", dramalik sürprizler "Başkan Gorbaçov" 'oragı ile yapmaktakı yeteneğini bir kez muhalinerini biçti' diyerek., daha kanulayan Gorbaçov, "Zaten boyte olması parti ve devlet başkanhğıru bekleniyordu. Acele bir seyler kendi elinde toplayarak yapılmazsa perestroyka huhar yönetımin kilit notkalanndaki olup uçup gidecekti" kadroları yenileyerek her göruşunu savundu. zamankinden daha guçlu hale Haftalık "Economisi" dergisi geldı!' Filistinliler genel grevde KUDÜS (Ajanslar) lsrail isgali altmdaki topraklarda, lsrail yetkililerinin terör odağı oldukları gerekçesiyle üniversite ve liseleri açmaması üzerine bölgede yeniden genel greve gidildi. lsrail askerleri ile Filistinli göstehciler arasında çıkan çatışmalarda ise 18 Filistinlinin yaralandığı bildirildi. Filistin kaynakları, en şiddetli çatışmanm Batı Şeha'nın Artaş kentinde çıktığını ve gösteriyi engellemek isteyen lsrail askerlerinin ateş açmalan sonucu, 6 kişinin yaralandığını belirttiler. Kremlin'deki operasyon olumlu karşılandı Burma'da grev sona erdi BANGKOK (AA) Burma'nın başkenti Rangun 'da altı hafta önce hükümeti protesto amacıyla başlatılan grevlere büytik ölçüde son verildi. Muhalefet kaynakları, işçilerin yüzde doksammn, askeri yetkililerin işten atma ve tutuklama tehditleri yüzünden greve son verdiklerini kaydettiler. Kaynaklar, işçilerin büyük bölümünun işbaşı yapmalarma karşılık verimli olarak çalışacaklarını sanmadıklarmı bildirdiler. Batılı diplomatlar, işçilerin, hükümetin tehditlerinden çekindikleri ve öldürülmekten korktuklan için işbaşı yaptıklanm kaydediyorlar. Franz Josef Strauss öldü 73 yaşındaki Strauss, 1946 yılından bu yana sürekli olarak Federal Alman politika sahnesinde yer aldı. Ünlü aşırı muhafazakâr lider 1978'den beri Bavyera eyaleti başbakanıydı. MÜNİH (Ajanslar) Federal Almanya'nın Bavyera Eyaleti Başbakanı Franz Josef Strauss, dün tedavi gördüğü Regensburg kenti hastanesinde öldü. Bavyera eyalet hükümeti tarafından dün TSI 12.45'te yapılan resmi açıklamada, 73 yaşındaki Strauss'un ölümü duyurulurken, haberi veren Bavyera Radyosu, matem yayımna başladı. Franz Josef Strauss, geçen cumartesi günü katıidığı bir av gezisi sırasında aniden rahatsızlanmış ve hastaneye kaldınlmıştı. Solunum yollarından rahatsız olduğu açıklanan Federal Alman lider komaya girrniş ve Regensburg hastanesinde yoğun bakıma aJınmıştı. Strauss'u tedavi eden ekibin doktorlanndan Dr. Ruediger Siewert, Strauss'un karaciğerinin fonksiyonlarıru önceki gece tümüyle yitirdiğini açıkladı. Ekibin şefı Dr. Rolf Manz da, Straussun akciğerlerinin yüzeyindeki değişiklikler nedeniyle çok ciddi bir duruma girdiğini ve bu yüzden kanına öldürücü oranda çok miktarda karbon monoksit gittiğini bildirdi. ölüm haberi üzerine ünlü liderin ailesi ve siyaset arkadaşlannın hastanede toplandığı bildinlirken, Federal Almanya Başbakanı Helmut Kohl'un da Uzakdoğu gezisini yanda keserek geri döneceği açıklandı. Cenaze tarihine ilişkin henüz bir açıklama yapılmadı. Aşırı muhafazakâr görüşieriyle tanınan Strauss, 2'nci Dünya Savaşı sonrası dönemde Federal Almanya'nın en önde gelen siyasetçilerinden biriydi. Bavyera Radyosu dün, Strauss'un ölümünu duyururken, "O, Federal Almanya Cumhuriyeti'nin mimarlanndan biriydi" ifadesini kuliandı. Bavyera Başbakanı cumartesi günü aniden rahatsızlanmıştı hükumetinde 1966 yılında Maliye Bakanlığı'na getirilen Strauss, 1969 yıhnda koalisyon hükümetinin çokuşüne kadar bu gorevde kaldı. Yılmaz: \akovu ile nezaketen konuştıım Müeahit saldırısı: 14 ölü ÎSLAMABAD (AA) Pakistan sının yakmlarmdaki Celalabat'a önceki gun mücahitlerin düzenlediği 2 ayn roket saldınsında 14 kişinin öldüğü, 17 kişinin de yaralandığı bildirildi. Resmi Kabil Radyosu tarafından yapılan açıklamada, Afganistan 'ın doğusundaki Celalabat şehrine dün de mücahitler tarafından roket saldırısmda bulunulduğu, olayda 17 kişinin öldüğü 34 kişinin de yaralandığı belirtildi. Yaşamöyküsü Federal Almanya hükümetinin koalisyon ortaklarından Hıristiyan Demokrat Birliği'nin (CDU) Genel Başkanı Franz Josef Strauss, 1915'te Bavyera Eyaleti'nin Münih kentinde doğdu. 19461949 yıllan arasında Bavyera Eyalet Hükümeti Içişleri ve Kültür bakanhklannda müsteşar Stranss • Gedıkli politikacı hk yaptı. 1949 yılında Federal Parlamento'ya giren Strauss, 1953 yılında Almanya'nın ilk Başbakanı Konrad Adenauer kabinesine girdi. Strauss, 1955'te Atom Işleri Bakanı, 195662 yılları arasında da Savunma Bakanı oldu. Sosyal demokratlar ile muhafazakârlann kurduğu Kurt Geo Kiesinger başkanlığmda koalisyon 1978 yılına kadar muhalefette ŞEBNEM ATtYAS kalan Strauss, bu tarihte Bavyera NEW YORK Dün 43. BM Eyaleti Başbakanı oldu. Genel Kurulu'nda ikili temaslarıKoyu bir muhafazakâr olan nı sürdüren Dışişleri Bakanı MeStrauss, Bavyera'da sevılmesine sut Yılmaz, geçen hafta çarşamba rağmen, sık sık ülkedeki sol par günu Rum Dışişleri Bakanı Yakotilerin suçlamalarma hedef olu vn ile "nezaketen konuştuğunu" söyledi. Dışişleri Sozcusü Ümit yordu. Pamir aracıhğıyla Yakovu ile ne196O'lı yülarda Savunma Ba ler konuştuğu sorusunu cevaplankanlığı yapan Strauss, Der Spie dıran Yılmaz, "Bir görüsme olmagel Dergisi'ni, askeri manevraları dı. Karşı karşıya oturduk, her ineleştirdiği gerekçesiyle suçlamış ve san gibi nezaket ifadeleri dtşında derginin yazarlanndan birkaçını bir görüşme yapmadık" dedi. tutuklatmıştı. Bu olay, o dönemGeçen çarşamba gunü Fas Dıde büyıik bir skandal yaratmıştı. şişleri Bakanı Flalı'nın davetlisi Ülkedeki sol yayınlar, Ameri olarak katıldıklan bir öğlen yemekan Lockheed firmasından savaş ğinde Yılmaz ve Yakovu karşı karuçaklan alıraında Strauss'un rüş şıya oturtuldular. Ayrıca BM Kıbvet yediğini de öne surmuşlerdi. ns Rum Daimi Temsilcisi MousPolitikacılar ve siyasetçiler, houtas ile Türkiye BM Daimi olimpiyatlardan, F. Almanya'mn Temsilcisi Mustafa Aksin de yanSuudi Arabistan'a silah satması yana geldiler. Yemekten sonra Yana kadar her konuda Strauss'a da kovu, Cumhuriyet'e, Mesut Yılmaz ile "Bütün yemek boyunca mşırlardı. Strauss'un ABD, SSCB, Suriye, göniştüklerini, bu gorüşmenin Polonya ve Çekoslovakya'ya yap çok yararlı oldugunu, Mesut Yıltığı ziyaretler prestijini ve ününü maz'ın kendisini nezaketle dinledieini" söyledi. arttırmasına yardımcı olmuştu Görüşmeler 18 ekitnde noktalaıı abilir İ Z Z E T R1ZA YALIN LEFKOŞA KKTC Meclisi, birinci dönem dördüncü yasama yılı çaJjşmalanna dün başladı. Meclisin dünkü oturumunda konuşan Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, "toplumlar arasında bir sondaj niteligindeki görüşmelerin 17 ve 18 ekimde yapılacak iki goriişmeden sonra noktalanacağını umdujunu, bundan sonra Meclise, "Onümüzdeki tablo budur. GeUn, ne yapacagımızı goruşelim" demek zamanının gelebileceğini söyledi. Denktaş goruşlerini şöyle anlat uygundur" sözlerinin sadece "göriıntüden ibaret olduğuna" işaret "Bizim öngordüguraiiz federas eden Denktaş, "bunun halka biryon çatısı Rumlarınkine uyuyor sey vermediğini, halkı bir yere mu? Öyle bir federasyon ki güven gölürmedigini" belirterek, "Halcemiz tatrnin edilmiş olsun, eşit kı ilgilendiren sonın, federasyoliğimiz sulandınlmamış olsun ve nun içeriğinin ne olacağıdır" deKıbns'ta variığımız Kıbns Tiırk di. Denktaş, "Kipriyanu ile Başpishalkı olarak dört yüz yıldır devam kopos Hrisostoraos'un ortaya ettiği gibi devam edebilsin. Bu yapılabilir mi, mümkun ola koyduğu çerçevenin iyice incelenbilir mi sonısuna bugiine kadar mesini ve bu çerçeveye e\et denip yaptığımız gönismeler içerisinde denmeyeceginin karara baglanmasını" istedi. cevap vereceğim." Denktaş'tan sonra söz alan "Federasyon isleriz", "Federasyon banşbr", "Federasyon en Meclis Başkanı Hakkı Atan, tı: Denktaş, KKTC Meclisi'nde açıkladı: Geçen yıl 4 öğrenci ROTRING 'den 'Bedava Almanya Seyahaü' kazandı! Hirohito'nun durumu ciddi TOKYO (AA) Dunyanın, tahtta en uzun siire kalan imparatoru olan Japon İmparatoru Hirohito 'nun sağlık durumu ciddiyetini koruyor. Doktorlar, Hirohito'nun tansiyonu ile vüaıt ateşinin halen normalin üzerinde seyettiğini, yüksek tarsiyonun imparatorun kabini zorlayabileceğini ve iç tanamayı amrabileceğini bilüriyorlar. Saray doctorlan da, imparatorun iç canamasıntn dudurulamamasından enlişe ediyorlar. Japon tnvaratoru Hirohito, kan tiiiürmeye başladığı 19 eyülden bu yana yoğun kcntrol altmda bulunuyor. "Rum Temsilciler Meclisi'nin Kıbns konusunda kabul ettiği deklarasyonun, toplumlararası goruşmelere indirilen yıkıa bir darbe oluşturduğunu" söyledi. KKTC Başbakanı Derviş Eroğlu da Rum Temsilciler Meclisi'nin geçen hafta açıkladığı deklarasyonunu, görüşmelerin üzerinde asıh duran "Demokles'in kılıcına" benzetti. Rum Temsilciler Meclisi'nin geçen hafta onayladığı Kıbns deklarasyonunda Kıbns'la ilgili olarak Türkiye'ye baskıda bulunulması isteniyor. bu yılın şanslı öğrencileri sizler olun, 'Bedava Almanya Seyahati' kazanın.. rınc] % Öğrendler! Şili'de başkanlık plebisiti için halkyann sandık başına gidiyor Pinochet'nin gövde gösterisi önceki gün Pinochet yanlılarının yaptığı "evet" mitingine hükümet kaynaklarına göre 700 bin kişi katıldı. Dış Haberier Servisi Şili halkı, yann Devlet Başkanı General Augusto Pinochet'nin 1989 martından itibaren bir sekiz yıl daha başkan olarak kalıp kalmamasını belirlemek üzere sandık başına gidecek. 48 saatiik seçim yasaklan başlamadan önce son mitinglerini başkent Santiago'da düzenleyen Pinochet yandaşları büyuk bir gövde gösterisi yaptılar. Ancak bazı sondajlara göre Şili halkı, Pinochet'ye "hayır" diyecek. AP ajansının haberine göre, Şili başkenti Santiago'da binlerce arabahk ve karavanlık bir konvoy oluşturarak ana caddelerden geçen Pinochet yandaşları yarınki plebisitte "evet" oyu kullanılmasını istediler. Hükümet kaynaklarının acıklamasında, mitinge 30 bin aracın ve 700 bin kişinin katıidığı belirtildi. Ancak bu rakamlar tarafsız kaynaklarca abartıh bulundu. Pazar gecesi seçim yaMuhalefetin gösteriteri güvenlik güçlennce engellenirken Pinochet yanlıları önceki gün serbestçe yaptılar Taratsız çevreter, hukümetçe ilen süıülen 700 bin kişinin katıidığı iddiasını abartılı bukjular. (Fotoğrif: AP) ÇEKİLİŞE KATIIMA IL£ İLCİÜ TAFSİIAT ROTRINC KOLEJ SET KUTULARINDAKI KUPONLARDA Pnkistan'da yımuşama Df Haberier Servisi Pıkistan Devlet Başkan Vtkili Gulam Han, ülkede ktsım aymda yapılacak seıel seçımlere tüm siyasal rMrtilerin katılabileceğini açkladı. Ağustos aymda uağı düşerek ölen eski Dvlet Beşkanı Ziya Ül Fhk, seçımlere sadece pditikacuann kttılabileceğini açıklamış, ptırtilerm katümasmı ise ysaklamştı. saklan başlamadan önce muhalefet yanlıları da son bir miting düzenlediler. Polisin müdahale ettiği çatışmada en az on göstericinin gözaltına alındığj bildirildi. Yaklaşık 7.5 milyon seçmenin oy kullanacağj yannki plesibisitte "evet" oylan agır basarsa 1989 martından itibaren Pinochel sekiz yıl daha görevde kalacak. Aksi takdirde 1989 aralığında başkan "evet" ve "hayır" oyları arasındaki farkın çok daha az olacağılık seçimi yapılacak. nı ve plebisitin çok çekişmeli geLe Monde gazetesinin Santia çeceğini belirtiyorlar. Yine muhago'dan bildirdiğine göre, bazı ka lefetteki egemen görüşe göre, son muoyu araştırma servisleri yaptık sıralarda "hayır" oylan büyük lan yoklamalara dayanarak Vt 55 bir sıçrama gösterdi. Bunda, mu"hayır", % 45 "evet" oyu çıka halefete TV'de günde 15 dakika cağı şeklinde tahminde bulunu propaganda yapma izni verilmiş yor lar. Muhalefet çevreleri ise olması belirleyici oldu. Şimdi ROTRING KOLEJ SET alan her öğrenci, Rotring'in 'EJedava Almanya Tatıli' çekilişine katılabilecek, çekilış sonunda N 'Almanya'da 1 Haftalık Bedava Tatil' N^ hakkı kazanacak. Siz de şimdi Rotring alın, kullanın; tatilınızı Almanya'da yapın. • Ayrıca 96 öğrencıye çeşıtlı ROTRING marka hediyeler...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle