Katalog

31 EKİM 1988 HABERLER CUMHURİYET/7 Işçîlerîn hareketlî haftası Petrol, kâğıt, maden işçilerinin direnişlerinin rikanın tümünde grev kararı almış olacaklannı bildirdi. yanı sıra TürkMetal Sendikası 'nın Ereğli'deki uyuşmazlığı da sürüyor. İzmir'de Matbaacılar kaygılı halen 3 işyerinde yapılan grevlerle birlikte 6 SEKA kâğıt fabrikalarında süişyehnde de toplu iş sözleşmesi uyuşmazlıkla ren grevden büyük endişe duysonuçlanan sendika grev hazırhğına başladı. duklarını bildiren matbaacılar, birçok işyerinin kapanma tehlikeHaber Merkezi Çalışma yaşamında hareketli bir haftayı geride bırakırken Türklş ve HakIş'e bağlı sendikalarla bağımsız sendikalara üye işçilerin çeşitli işyerlerindeki grev, yemek boykotu, toplu halde viziteye çıkma, fazla mesaiye kalmama gibi eylemleri de sürüyor. Bu arada birçok işyerinde de uyuşmazlığa gidüdi. AA'mn haberine göre kapsadığı işçi bakımından en büyük grev Selülozlş tarafından SEKA kâğıt fabrikalan ve alımsatım müesseselerinde yapılıyor. Greve 10 bin 200 işçi katılıyor. Selülozlş Sendikası yetkilikri, işverenin teklif ettiği ücret artışının "tatrain" edici olmadığını, grevin bitmesi için, belirlenecek ücretin bölgedeki diğer kamu işletmelerindeki düzeyde bulunması gerektiğini söylediler. Selülozlş, özel kâğıt fabrikalarında da greve gitmeye hazırlanıyor. Sendika Genel Sekreteri Nevzat Sözer, önümüzdeki hafta içinde 17 fabsiyie karşı karşıya bulunduğunu, bundan da en çok külturün etkileneceğini söylediler. İzmir Cumhuriyet Ege Bürosu'nun haberine göre Ege Bölgesi Sanayi Odası Matbaa ve Neşriyat Sanayii ile Kâğıt ve Benzeri Mamulleri Sanayii Meslek Komitesi Başkanı Irfan Ac»r. "Bir deyim vardır. Tencere dibin kara benimki senden kara diye. Kâgıt grevinden en çok etkilenen kesim basın olmasına karşın olaya bakış açıian çok dar. Yelerince ilgi göstermiyortar. Stkınbyı onlar çekiyoriar. A n » bu konuya verdikleri yer devede kulak kaiıyor. Hammaddesi kâgıt olan biz matbaacılar, kâgıtta son stoklanmızı kullanı>oruz. Bitince ne yapacağız? Birçok işyeri bu yüzden kapanma tebükesiyle karşı karşıya" dedi. Grev, yemek boykotu, toplu halde viziteye çıkma, toplufazla mesaiye kalmama eylemleri sürüyor ANKARA'dan YALÇIN DOGAN Petrolde eylemler AA'run haberine göre Petroltş Sendikası 'na üye 3 bin 500 işçinin, Aliağa Petro Kimya Tesisi'nde (ALPET) toplu iş sözleşmesi göriişmelerinin uyuşmazlıkla sonuçlanmasım protesto amacıyla bir hafta önce başlattığı pasif direniş genişleyerek sürüyor. İşçilerin baslattığı yemek boykotu, açlık grevi, toplu halde viziteye çıkma, fazla mesaiye kal mama gibi eylemlere, Petrollş dışındaki diğer bazı sendikaların yetkilileriyle üyelerı de destek veriyorlar. Petrollş Se^dikası'nın PETKÎM ve ALPET'te sürdürdüğü sözleşme göriişmelerinin uyuşmazlıkla sonuçlanmasını protesto etmek ve kamuoyunun dikkatini işçi sorunlarına çekmek amacıyla, sendikanın Ankara şubesi yöneticileri 48 saatlik açlık grevi yaptılar. "Tek Pazar" ın Etkisi ingiltere'deki lokomotifin aynısı. örneğin Yunanistan'da tren çekecek. Fransa'daki prizın aynısı, örneğin Hollanda'da buzdolabına bağlanacak. İspanya'daki tornavıdanın aynısı, örneğin İtalya'daki kamyon lastiğini sıkıştıracak. Belçika'daki buldozer zincırinın aynısı, örneğin Portekız'deki dışliye oturacak. 1992 yılından başlayarak Avrupa Topluluğu (AT) ülkeleri "tek pazar" sıstemi uygulamasına geçiyor. Yanı, AT'ye üye on iki ülkenin her türlu ekonomık sınırı ortadan kalkıyor On iki ülke, sanki "tek bir ülke" imış gibi ekonomık faalıyet göstermeye başlıyor Ithalatıyla. ıhracatıyla, toplam ticaretiyle, serbest emek dolaşımıyla, serbest sermaye dolaşımıyla... "Tek bir ülke" gibi davranarak "tek pazar" haline dönüşüyor Bu planın gerçekleşmesi ise, inanılmaz boyutlarda 'bir mal standardizasyonunu" zorunlu kılıyor İngiltere'deki lokomotifin aynısının Yunanistan'da tren çekmesi öngörülüyor. Vkni, öyle bir lotomotıf ki, aynı fabrikadan çıkmış gibi .. Aynı raylar üzerinde gıdecek gibi.. Boylesıne bir benzerliğın gerçekleşmesi, müthiş "bir standardizasyon"... ingiltere'deki lokomotifin tüm TürkMetal uyuşmaziıkta TurkMetal Sendikası'nın Ereğli Demir Çdik Fabrikalan ve Emniyet Genel Müdürlüğü tamir ve bakım atölyelerinde gittiği uyuşmaziıkta bir gelişme olmadı. Toplam 8 bine yakın işçinin çalıştığı bu işyerleri dışında TTKl'de çalışan 45 bin işçi, Tariş'te de 2 bin işçi uyuşmazlık aşamasında bulunuyor. Çeşitli sendikalara üye 5 bini aşkın işçinin toplu iş sözleşmeleri de uyuşmazlık aşamasına geldi. TürkMetal Sendikası, Ege'de 5 işyerinde grev kararı alabilmek için resmi arabulucunun raporunu bekliyor. 6 SEKA işçisi grevde 55. günü de geride bıraktı Isteğimiz, insanca yaşamak' Grevin tek sorumlusu olarak Özal'ı gördüklerini anlatan işçiler, "Neredeyse yüzde yüze varan enflasyonu bile düşünmeden bize yüzde 40 artışı öngörmek vicdansızhktır" diye konuşuyorlar. AHMET KURT İZMİT Grevde 55. günu geride bırakan SEKA işçisi, "Bizler dcvletten fazla bir şey isteraiyonız. lstedigimiz insan gibi yaşamak" diyor. Hemen hemen tüm SEKA işçileri isteklenni bu sözlerle özetliyor. Sözleşmelerinin imzalanmamasuu ve grevde bulunnıaiarının başlıca sorumlusu olarak da Başbakan Turgul Özal'ı gösteriyorlar. Selülozlş Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Becedek şunları söylüyor: "Başbakan'ın programında işçiler yok. Onları düsünmüyor bile. Bugiine kadar SEKA'nın ugradıgı kaybı görmeyen drvfct vetkilileri, yann bunun besabını veririer. Kamuoyunu yanıltmak için degisik sahalara çekmek için oturumdan kaçıldıgını öne süren kamulş'in görüşmeye gidildiğinde maskeleri diiştü." Selüloztş Sendikası Genel Sekreteri Nevzat Sozer, SEKA'nın 6 eylüldeki maliyetlerine göre günlük 1.5 mılyar lira dolayında kaybı bulunduğunu belirterek, "Aylık olarak bu rakam 45 milyar lirsyı bulur. Bunu bankaya yatırsak, bu faiz düzeninde getireceği faiz bile SEKA isçisine (eklif edilen zamdan fazla olur. Kamuİş basın voluyla verdiği beyanatlarda 'Sendikacılar aranıyor, bulunamıyor' diyordu. Işçiye gerçekci ücretleri verdiklerini söylü TKİ kaynıyoı TKl'de de grev yasağı dışında kalan 5 bin 500 işçi adına grev karan alındı. Bu işletmede çalışan 23 bine yakın işçi grev yasağı kapsamında olduğu için, sözleşmeleri YHK'ya girmişti. Işveren sendikası Türk KamuSen'in yetkilileri, TKl'de önümüzdeki günlerde anlaşma sağlanacağını ileri sürdüler. Edinilen bilgiye göre, TKt'nin çeşitli işyerierinde çalışan işçileri, anlaşma sağlanamadığı takdirde yemek boykotu gibi pasif eylemlere başlayacaklar. Türkekonomisi alr/a golen hw türlü araçlanyla kendi dişlilerini AT'nln çarklanna uydurmak zorunda, eğer AT'ye mal satmak veya AT'den mal almak zorunluluğunu hissedlyorsa!.. parçaları Yunanistan'daki lokomotifin tüm parçalarına eşit. İngiltere'deki raylar Yunanistar^ daki raylar a eşit. Ya da Fransa'da üretilen priz öyle ki, Hollanda'daki buzdolabı buyüklüğüne uyacak biçimde... Dolayısıyla, hem priz hem de buzdolabı benzer kalıptan dökülmek zorunda. Çünkü, on iki ülkede kullanılacak malların tümünün, yine on iki ülkede aynı ölçülerde üretilmesi gerekiyor. Kısaca, akla gelebilecek her malda on iki ülke için geçerli olacak bir "standardizasyon"... Bu amaçla AT ülkelerınde binlerce malı kapsayan rehber saptanıyor. Yaklaşık. 60 bin sayfalık bfr rehber.. Hangı mal, hangi ölçülerde, hangı standartlarda ve kali«de üretilecek sorusunun yanıtt ise bu 60 bin sayfalık rehberde yer alıyor. On iki ülke söz konusu rehberden yararlanarak 1992 yılına dek ürettiği her türlü malı burada belirtilen standartlara göre yeniden ayarlayacak. İlk anda, sadece on iki AT ülkesıni ilgilendirir gibi görünen "tek pazar" ve onun yarattığı standardizasyon sorunu, aslında AT ile ekonorrnk ılışkıde bulunan her ülkeyı yakından ilgilen dirıyor Amerika'yı, Japonyayı, Avrupa ülkelerinin alışveriste bulundugu tüm ülkeleri ve bu arada elbette Türkiye'yi... Çünkü, Türkiye AT'nin tam üyesı olmasa bile, ya da ileride önüne çıkacak engeller dolayısıyla AT üyelığine kabul edilmese bile, yani en olumsuz yorumdan yola çıksak bile, yine de Türkiye'nin ihracatını, ithalatını ve sanayısım etkileyecek. Çünkü, AT'den mal alacak, mal satacak. Dolayısıyla. on iki ülkenin belirlediği standartlara uymak zorunda kalacak. On iki ülkenin belirlediği bu standartlara uyabilmek için, kendi sanayisinde gerekli dönüşümleri gerçekleştirmek zorunda kalacak. İşte, geçen hafta Brüksel'de tüm bu konuların ele alındığı bir toplantı düzenleniyor. Türkiye'den Hazine Müsteşarı Yavuz Oanevi, Merkez Bankası Başkanı Rüşdü Saracoğlu, DPT Müsteşarı Ali Tığrel, Türk Standartlar Enstitüsü Başkanı Mehmet Anyörük, Devlet Istatistik Enstitüsü Başkanı Orhan Güvener katılıyor Bize göre, Türkiye'nin gelecekteki dış ticaretı açısından son yılların en önemlı toplantısı... Çünkü, Türkiye'nin toplam ihracatının yaklaşık yüzde 45'i AT ülkelerine, toplam ithalatının yaklaşık yüzde 30'u AT ülkelerinden gerçekleşiyor. Dolayısıyla, Türkiye'den ihraç edilecek herhangi bir mal için AT ülkeleri kendi aralarında belırledikleri standartlar çerçevesinde mal istiyor. Hatta, bu standartlar gıda maddelerı için bile geçerli. Bunun Türkiye için ne anlama geldiğinı Özal hükümetı ya da Türk özel sektörü acaba yeteri kadar kavrayabılmış durumda mı?.. Çünkü önemlı bir teknolojık yenilik ve kalite gerçekleştirilemeden 1992 sonrasında AT'ye mal satmak ancak düşlerde kalabilir Türk ekonomisi akla gelen her türlü araçlarıyla, kendi dişlilerini AT'nin çarklanna uydurmak zorunda; tam üye olmak bir yana. eğer AT'ye mal satmak ve AP den mai almak zorunluluğunu hissediyorsa!.. Ki, mutlaka hissediyor, çünkü aksi düşünülemez. Brüksel'dekı toplantı tam dört gün sürüyor. Maraton toplantılarda Türkiye'ye AT'den yapılacak teknik bilgi yardımı ele alınıyor. Teknik bilgi aktarımını gerçekleştirmek üzere bir komite oluşturuluyor AT ile Türkiye arasında. Komitenin başkanlığını DPT Müsteşarı Alı Tiğrel'in yürütmesi kararlaştırılıyor Önümüzdeki günlerde AT'nin 60 bin sayfalık standartlarını ıçeren rehberi Türkiye'ye gönderilecek. Tiğrel'in başkanlığındakı komite bu rehberi herhalde tüm kamu kesımıne ve özel sektöre aktaracak. Komite. bu anlamda Türk mallarının AT ülkelerındekı mal standardına uyumunu sağlayacak" Ya da bu uyumu sağlamak üzere, Türkiye ile AT arasında eşgüdümü yürütecek. 1992 yılına dek Türkiye bu işi öyle sıkı tutmak zorunda ki, sonra günü geldiğinde, bir de bakmışsınız, Türk mallarının standartları AT ülkelerine uymuyor ve Türk malları AT kapılarından geri dönüyor! AT'nin "tek pazar" ılkesine yönelmesinden Türk ekonomisinin ne yönde ve nasıl etkileneceği çok açık bir biçimde ortada İzmir grevler kenti İzmir'de halen 3 ışyenndegrev ler sürerken 6 işyerinde de toplu iş sözleşmeleri uyuşmazükla sonuçlanan sendikaların grev hazırlıklanna başladıkları öğrenildi. ANKA'mn haberine göre grevler kenti olmaya hazırlanan îzmir'de bağımsız Laspetkimlş Sendikası'nın Egeplast Ege Plastik Sanayii ve Ticaret A.Ş.'de 150'yi aşkın işçi ile 28 nisanda baslattığı grev 7. ayına girerek bu yılki grevler içinde rekora gidiyor. UTANACAKLAR Grevde grev gozcülüğü yapan ışcıler, "Grevde çadır kurmayı ve ısınmayı bile çok görenlerın, açıkta nöbet tutmamıza rıza gösterenlerın er ya aa geç utanacakları kanısındayız" dıyorlar. (Fotoğraf: Cumhuriyet) yorlardı. Ama taraflar bir araya geliıtce tekliflerinde bir artış olmadıgı goruldi" dedi. 25 yıllık SEKA işçisi Kemal l zunhasanoglu ile SEKA'nın İzmit muessesesi ana kapısında grev gözcüluğü sırasında görüştük. Işte Uzunhasanoğlu'nun söyledikleri: "Grevde olmaktan çok tnutluyrnn. Çtinkii 25 yıldır insan gibi yasayamadım. İnsan gibi yaşam şarlları alınıncava kadar bu miicadelenin devara edecegi inancındayım. Hiçbir baskı bizira öniimüze geçemez. Allab'tan başka korkumuz yoktur. Hiç kimse bize engel olmasın. Hatla gölge bile etmesin. Biz SEKA işçileri, kanunsuz işler >apmayız, yıllardır yapmadık. Hatta yapanlara bile engel olduk. Kınp dökmedik. Kınp dökenlere engel olduk. Karsılıgında açlığa mabkum edildik. Grevde çadır kurmayı ve ısınraayı bile çok görenlerin kış kıyamette açıkta nöbet tutmamıza rıza gosleretılerin er veya geç utanacaklan kanısındayım." 34 yaşındaki 9 yıllık SEKA işçisi 5 çocuk babası Remzi Mut. grevde bugune kadar 400 bin lira borçlandığını söyledi. SEKA işçisinin bugünleri yaşamasının sorumlusu olarak Başbakan Turgut Özal'ı gösteren Mut, "Hakkımın vermek yerine bizleri yıldırmak, pes ettirmek istiyorlar. ama bizler vılmavacagız. hakkımızı alana dek grevimizi surdürecegiz" dedi. "Bizlere istedigimizi verseler, hayali ihracatçılara para ödeyemezler" diyen 9 yıllık SEKA işçisi 2 çocuk babası İsmet Köse (31), odun kömür olmadığından soba bile kuramadığını belirterek, "Bu işin tek sorumlusu Başbakan Özal'dır. O verin dese, işçinin hakkını vereceklerdir. Kamuİş. Başbakan'ın talimatıyla hareket ediyor" diye konuştu. 19 yıllık SEKA işçisi Kemal Dikici (41) kirada oturduğunu belirtiyor ve " 2 aydır kira veremiyorunt. Ev sahibim durumumu bildigi için bir şey demiyor. Geçenlerde kayınpederim biraz para verdi. Şimditik onunla idare ediyorum. \ eri gelecek evimdeki eşyalan satarak mücadelemizi sürdiirecegiz, direnecegiz, hakkımızı alacagız" diyor. Başbakan Turgut Özal'ın daha önce işveren sendikaları başkanlığı yapıığını. o zaman da sayesinde grevlerin yaygın olduğunu belirten 32 yaşındaki SEKA işçisi Sedat Fidan, karartı: "Herhalde Başbakan yine o günieri ozledi. V'üzde yıizü bulan enflasyonu bile düşünmeden SEKA isçisine yüzde 40 artış öngörmek vicdansızlıktır. Bovle düşünenlere SEKA işçileri olarak bizler haklı mucadelemizde en iyi cevabı verece GenisDüsünün Birikimlerinizi değerlendirirken ince eleyip sık dokumak, enine bo}oına düşünmek gerek. Köklü ve güçlü yapısıyla, yaygın hizmet ağıyla, Halkbank paranıza \iiksek ve güvenli gelir sağlıyor. giz." Sendikasiyaset ilişkisi tartışması Mecliste bu hafta Türkİş, Haktş ve TİSK gibi işçiişveren üst örgütleri, "Sendikacılıkta politika vardır" ortak görüşünde birleşiyorlar. Politika için işbirliği dekı demokrasivi yasaklardan anndıracagız" dedi. Turkt$ Başkanı, bu gerçekleşmediği takdirde ulken'n u.uzura kasuşmasının mümkün olmadığını one surdu. Türkive Işveren Sendikaları Konfederasvonu (TİSK) Genel Başkan Vekili Refik Bavdur ıse yapıığı açıklamada şoyle konuştu: "Sendikacılıkta merkezi olorile vardır. Bu merkezi> etçilik bir politikavı gerektire«.'eginden, sendikacıiıkla istesek de istemesek de politika vardır. Bunun dünya yuzünde etkin misalleri mevcuttur. Kıta Avrupası'nda, İskandinavva'da. hatta Amerika'da buna benzer politik elkinliklere şahit olmaklavız. HaMİı politikajı politikacı>a bırakmakla beraber. ona kavnak leskil edecek fikir ve uygulamaların kısmen sendikacıdan gelmesi bir politik ilişki ise sendikacılıkta poiitika vardır." TİSK Genel Başkan \ekiiı Bavdur. bunun mantık olçulerini aşmamasi ve memlekeı cıkarlarını zedelememebi gerektiğıni kaydetti. HakIşçi Sendikaları Konfederasyonu (Haklş) Genel Başkanı Necati Çelik ısc "Genel bir ifade ile çıkar grubu olarak i^çi sendikalarının sıyasrtten soyutlanmalan mıimkun değildir. Aksi takdirde sendikaa ya çiçek saksısı gibi koltugunda oturacak veva kapısını kilitlevip gideceklir" Uedi. Bütçe tartışması başlıyor ANKARA (AA) TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, bu haftadan iîibaren 1989 Mali Yılı Bütçe tasarısını goruşmeje başlıyor. Komisyonun 23 kasını gunleri . apacağı toplantıda, Bütçe Kanunu Tasanbi'nın tümü ele alınacak. 4 kasım cuma gunünden itibaren de bakanlık ve bağlı kuruluşiarın bıitçeleri görüşülecek. Bu arada, İçişleri Komisyonu 1 nun çarşamba günkü toplantısında. SHP Malaıya Milletvekili İbrahim Aksoy'un 1 mayısın "İşçi Bayramı" ilan edilmesı ve latıl olmaiir.ı ongoren yasa onerısı ele alınacak. Komisyonda, SH P Edirne Milietvekili Erdal Kalkan ın, Türk vatandaşbğı hakkınt üoğum yoluyla kazananlann, (her ne ^u retle olursa olsun) Bakanar Kurulu'nca atandaşlıktan ı,ıkanlamayacağına ilişkin yasa önerisi de görüşülecek. Konmyonun perşembe günku toplantısında ise, Türk Parasının Kıymetini Koruma Yasası'nda değişiklik >aparak, yurt dışına altın ve döviz kaçıranlara verilen cezaları arttıran tasan görüşülecek. Komisyonun aynı günkü toplantısında, SHP Edirne Milletvekili Erdal Kalkan'ın, sıkıyönetim ilan edilen yerlerde işlenen suçlarda verilen cezaları yarısı veya üç•e biri oranında amıran Sıkıyönetim Yasası hukmünün kaldırılmasına ilişkin yasa önerısı de ele alınacak. Anayasa Komisyonu'nun perşembe günkü toplantısında ıse, SHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç ile DYP Zonguldak Milletvekili koksal Toptan tarafından ayrı ayrı verilen, TRT Yasası'nda değişiklik ongoren önerüer goruşulecek. Genel kurulun yarınki birleşinindc ise, SHP Denızli Milletve<ili Adnan Keskin ve arkadaşları tarafından verilen "Milli Kğitimin İçinde Bulundugu Sorunlar" konusundaki Meclis araştırması önergesi görüşülecek. ANKARA (ANKA) Türkiye'de iç politikada farklı yaklaşımlar içinde olan, toplu iş sozleşmelerinde de karşılıklı kıyasıya mucadele eden işçi ve işverenlerin ust orgutleri Türklş, Haklş, ve TtSK "sendikasiyaset" ilişkisi tartışmasında "sendikacılıkta politika vardır" ortak görüşunde birleşti. Türkiye'de işçi ve işverenlerin ust orgutlerinin vöneticilerinin "sendikacılıkla politika vapma" konusunda bir ara>a geldikleri ortak goruşlerı haftalık 'ANKA Çalışma Bıilteni'nde >er aldı. Türklş Genel Başkanı Şevket Vılmaz, açıklamasında çoğulcu demokrasilerde sendikaların açıkça siyaset yaptıklannı belirtti. işçilerin hak ve çıkarlarını korumaya yonelik olan sendikacılıkta, bu amaca ulaşabilmek için sivasenn de yapılacağjnı belirten Vılmaz, Türkiye'de sendikaların dolaylı yoldan bile politikayia ilgilenmelerinin yasakiandığını vurguladı. Şevket Yılmaz. "İşçilerden aldığımız sendikal gucumuzu kullanmaya de\am ederek, anavasada da gereken degişikliği sağlayacak ve iilkemiz YENI FAİZ ORANLARIMIZ 1 Yıl Vadeli 6Ay Vadeli 3 Av Vadeli 1 Ay Vadeli Vadesiz 1 Yıl 3'er aylık faiz ödemeli 6 Ay 3'er avlık faiz ödemeli Bir Bankaya Cevirmen İngilizce, Almanca, Fransızca metinleri Türkçe'ye çevirecek deneyimli bir çevirmen alınacaktır. İlgilenenlerin, referanslarını ve son 6 ay içinde çekiimiş fotoğraflannı bir başvuru dilekçesi ile birlikte PK 665 Beyoğluİstanbul adresine göndermeleri rica olunur. Başvurular kesinlikle gizli tutulacaktır. %85 %72 %67 o o63 %38 %67 0/ NOT: Bu faiz oranlan 1.11.1988 tarihinden itibaren 15 gün için geçerlidir. HALKBANK TÜRKİYE HALK BANKASI A.Ş. IRA