Katalog

CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER biçimde uygulanamamaktadır. O halde yurdumuzda hak arama özgürlüğünün tam olarak varlığının kabulü için nelerin yapılması gerekmektedir? Yapılması gerekenleri şöylece sıralayabiliriz: • Öncelikle savunmanın bağımsızlığı, yargı bağımsızlığı ile birlikte düşünülmeli ve gerçekleştirilmelidir. Bugün Türkiye'mizde barolarımız idari vesayet altındadır. Bize göre savunma hakkının ve baroların gelişmesinde en ideal düzenlemeyi 1%1 Anayasası yapmıştır. Bu konuda yapüacak bir anayasa değişikliğinde 1961 Anayasası'nın 122. maddesindeki düşünsel (fikri) yapmın aynen kabulünü dilemekteyiz. Hak arama özgürlüğünün yaygınlaşması, o iilkede "Adli yardım müessesesine" her yönü ile işlerlik kazandırmakla mümkün olacaktır. Şayet bir ülkede bir kısım vatandaşlar maddi olanağı yetmediği için anayasa ile tanınan hak arama özgürlüğünden yani iddia ve savunma hakkından yararlanamıyorsa, o ülkede yargımn ve savunmanın bağımsızlığırun da bir anlamı kalmayacaktır. Ülkemizde adli yardım müessesesinin işleyişi her yönü ile yetersizdir. Bu müesseseyi ayakta tutan, halkına adli yardımı karşılıksız veren tek kurum barolanmızdır. Maddi olanağı olmayan insanlarımıza sosyal sorumluluğunun bilinci içinde bulunan avukatlarımız, iddia ve savunmada yıllardır yardımlannı karşılıksız sürdürmüşlerdir. Türk hukukunda, sanki göstermelik şekilde "adli müzaharet" söziı birçok yasada adlarını sayıp dökmeleyim yer ahr, hepsi o kadar, ama hiç uygulanmazlar. Ceza Yargılamaları Usulü Yasası'nın 138. maddesinde: "15 yaşını bitirmemiş yahut sağır veya dilsiz veya kendisini savunamayacak derecede cismi veya dlmaği maluliyeti bulunursa ve müdafii de yoksa kendisine mahkemece bir müdafi tayin edilebilir" hükmü yer alır. Dikkat edilirse bu hallerde dahi sanığa avukat tayini mahkemenin takdirine bırakılmıştır. Peki ya maddi oianağı olmayan kişilerin idam veya müebbet hapis ya da başka ağır cezalı suçlardan yargılananlann hali ne olacak? Hani anayasamıza göre herkes eşit olarak iddia ve savunma hakkına sahipti? Gerçi mahkemelerimiz bu maddeye dayanarak, maddi olanağı olmayanlar için de barolanmızdan yardım istemekteler ve barolanmız da, bu insanımıza avukat görevlendiriyor. Böylece bir demokrasi ayıbımızı, barolarımız kapatmaya çalışmaktadırlar: Karşılıksız olarak! lcra ve Iflas Yasası da aynı yardımı buyurur, ama avukatlık ücretini ödeyen yoktur. Gelelim Avukathk Yasamıza: Adli yardımlaşma müessesesi ilk Avukathk Yasası olan 3499 sayılı yasa ile düzenlenmiştir. 3499 sayılı Avukathk Yasası'nın yürürlüğe giriş tarihi ise 17 Temmuz 1938'dir. Bugün yürürlükte olan 1136 sayılı Avukathk Yasası ise 7 Temmuz 1969 tarihinden beri uygulanmaktadır. 1136 sayılı yasa, 3499 sayıh Avukathk Yasası'nda mevcut adli yardunlaşma ile ilgili hükümleri aynen almakla yetinmiştir. Buna göre adli yardımlaşma ile ilgili Avukatlık Yasası hükümleri ülkemizde 14 Temmuz 1938 tarihinden beri yürürlüktedir. Peki 1938 yılından beri uygulanması gereken bu hükümler ne ölçüd° ve hangi yönleri ile uygulanmıştır. Maddi olanağı olmayan insanlarımıza ancak hep belirtegeldiğimiz gibi adli yardım yolu ile barolarımız ve avukatlanmız savunma destegini sağlayagelmişlerdir. Ve tabii hiçbir ücret karşılığı olmadan! Böyle bir angaryayı sürekli şekilde avukatlara yüklemeye ise kimsenin hakkı yoktur. Devlet, yasalara koyduğu hükümleri işletmekle yükümlüdür. Yasalarla, bu görevi üstlenmiş olmamıza karşın, üzülerek belirtelim ki yasa hükmü unutulmuş ve bir maddi kaynak oluşturulması yoluna gidilmemiştir. Oysa Avukathk Yasası'nın 180/2 maddesine göre adli müzaharet bürolarının gelirleri arasında il ve belediye bütçelerinden baroya tahsis edilen yardımlardan söz edildiği halde, Türkiye genelinde 1986 yıh sonuna kadar hiçbir baroya ne il ne de belediye bütçelerinden, adli müzaharet yardımı yapılmıştır (*). Bu çahşmalar, bölgesel sonuçlar doğurmuştu, ama yetersizdi. Konunun Türkiye genelinde çözüme ulaşması gerekliydi. tl özel Idare Yasa tasarısımn hükümetçe hazırlanmakta oluşu güzel bir fırsattı. 5 Ocak 1987 tarihinde baromuzu ziyaret eden Sayın Başbakan'a konunun ciddiyetini ilettik. Yakın ilgi gösterdiler ve sonuçta 26.5.1987 tarihinde yürürlüğe giren 3360 sayılı II özel tdare Yasasının 82. maddesine 9. bent olarak il bütçesinin kesinleşmiş öz gelirinin bindebiri orarunda barolara yardım yapılması kararlaştınlmıştır. (*) .Adana Barosu olarak 1986 yıb başmda bu konuya cıddiyetle egıldık. Adana Valüigı'ne, Adana Büyükşehır Belediye Başkanlıgı ile ilçe belediye ba$kanbklanna başvurarak, btttçelerine Av. Y.M. 180/2 uyannca barolara, adli yardım ıçin ödenek koymalannı ıstedik. Az da olsa Adana ve Ceyhan belediyeleri ödenek ayirdılar ve baromuza ödediler. 7 OCAK 1988 Hak Arama Özgtirlüğti Hak arama özgürlüğünün yaygınlaşması, o ülkede "Adli yardım müessesesine" her yönü ile işlerlik kazandırmakla mümkün olacaktır. Şayet bir ülkede bir kısım vatandaşlar maddi olanağı yetmediği için anayasa ile tanınan hak arama özgürlüğünden yani iddia ve savunma hakkından yararlanamıyorsa, o ülkede yargımn ve savunmanın bağımsızhğının da bir anlamı kalmayacaktır. Ülkemizde adli yardım müessesesinin işleyişi her yönü ile yetersizdir. . PENCERE Banka Batırmanın Anlamı!.. 18601900 yıilan arasında ABD'de 676J000 yeni buluşa patent verildi. Amerika'nın yaratıcı gDcüdür bu; dışa dönuk yuzunde Filipinler'den Honduras'a kadar iki okyanus arasında acımasız bi, somürü duzenini yürutmesi madaryanın öteki yuzüdür. Türkiye, 1950'de Cumhurbaşkanı Bayar'ın deyişiyte, "Kuçuk Amerika" oimaya özendi. Özenti sürOyor. Ancak bizim yaratıcı gücümüz nerede? Yeni buluşlar bir yana, bilimi Oniversitelerde izlemekten yoksunuz. Teknotojryi de Anadolu halkını sömürmek yoiunda kullanılacak bir araç gibi değertendirmiyor muyuz? Ulkamizin burjuvası, geiişen sermaye stnrfımız demektir, ama nasıl palazlanıyor? * "Burjuva devrimi" tarihin en buyük oiaylanndan biridir, insanlığın aydınlığa doğru bir aşamastdır; ama kimi ülkede gecikmelidir, saatini şaşınp treni kaçırmış yoteu gibkJir. Türkrye tarihinde burjuva devrimi, kücük burjuva eylemleriyie 19'uncu yOzyılda uç verdi. Ulusai nrteliğryle 20'nd yOzyılın ilk ceyreğinde bağımaz cumhuriyetin kurulmannda öncülük işlevini yerine getirdi, ancak sıra büvük burjuvanın yaratlmasına geiince, en büyük guçluk ortaya çıktı. ÇOnku TOrkiye^ de sermayeci, Batıda okjuğu gibi, yaratıcı gücü temsil etmiyordu; dış destekJe ayakta durabiliyor, alabildiğine borçlanryor, ancak iç pazannı sömOrebiliyordu. "dışa açâma" ya da "Ihracat petaması" deyimleri kimseyi aJdatmasın; bizimkj gibi bir ülkede "dışa açrima" da iç pazan somurmek aniamına gelir, çünku Amerikan Doian'nı 1000 liraya çıkanp ihracatçı 20 şirkete 1500 liradan ödeyen, satan devlet yabancı etonomilere değer transfer ederek faturasını halka çıkarmakta, parasını da sermaye sınrhna aktarmaktadır. • Yerii sermaye sınıfının palazlanmasında aşın biçimde kullanılan bir yöntem de banka batırmaktır. Banka batırmanın kaba şeması çarptcıdır. Devlet desteğini arkasına alan ya da bir devlet bankasını eie geçiren sermaye grubu, buyük reklamlaria halktan para toplar; yükJü bir "mevduaf olusturulduktan sonra, sıra bunlan "kreoT adı altında yakmlara, ortaMara, akrabeJara, vofctaşJara dağıtmaya gelir. Kredi adı aitında dagrtılan "mevduaT bir sure sonra, "donmuş kreoT veya "batk kredl"ye dönuşür. En sonunda devlet işe el koyar; batan bankayı "kurtarma operasyonu" gundeme girer. Nedir kurtarma operasyonu? Banka tasftye edilir veya daha buyük bir kamu banh birleştiriHr; borçları devlet öder, alacaMan defterden siler. tık bankadan milyariık kredileri yOrOtmüş olan sermaye gruplan biraz daha palazlanırlar, sermaye sınıfı da biraz daha güçlenip şişer. 19601980 arasında 22 banka ya tasfiye edilmiş ya da buyük bankalaria birtestirilmistir. 1980'lerde de 6 banka aynı yöntemle defterden silinmiştir. Anadolu Bankası ile Emlak Kredi Bankası'nın birteştirileceğini gazeteler yazıyoriar. 1980'lerde Anadolu Bankası'nın başına getiriten Bülent Şemiler, Özal'ın Amertka'dan getirttigi "harika çocutdarüan biridir, ama Anadolu Bankası'nı kurtaramamıştır. Zaten bu sistem içinde olacaklan keşfetmek için falcılığa da gerek yoktur. Şimdi Anadolu Bankası'nın batık kredilerini Emlak Kredi Bankası üstlenecektir; kredi dağrbmında ödültendirilmiş sözde işadamlan paraJann üstüne oturmuşiardır; borçlan devlet ödeyecektir. Turktye'de burjuva sınıfı devlet gOcOyle palazlanryor. Ancak özal'ın yakını "harika çocuk" Şemtlerin Emtak Kredi Bankası Genel MOduriOğü'ne atanması neden? Batan bankanın müdürünün odullendirilmesi nerede gorOlmOştür? Amerikan iş dünyasırtda ve serbest piyasada bu kurai mı geçerli? MUZAFFER TERLİKSİZ Adana Barosu Başkanı Tüm yargı mensuplarının, hak ve adaletin ger'. çekleşmesi için yoğun olumsuzluklara karşın öz, veri ve erdemle görevlerini sürdürmekte olduklarına yıllardu tanık olmaktayız. Hele savunma mesleğini görev edinmiş bizler, çok yönlü bir hak sa'. vaşının içerisindeyiz. Elbette savunmada da tek ses' Iilik kabul edilemez. Bunun için de Batılı düşünce ve demokrat bir yönetimde herkesin kendisini savunabilme hakkı vazgeçilmez temel, anayasal haklardandır. Anayasamız da savunma hakkını ; "hak arama hürriyeti" başlığı altında 36. madde• sinde düzenlemiş bulunmaktadır. Herkes kanunen tabii olduğu mahkeme önün• de haklannı savunur. Taraflann özgür savunma, lan sonucunda yargıç hükmünü verecektir. Bu hükümle elbetteki taraflardan birisi hakh bulunacak tır. Bu sonuçtan dolayı ne avukat ne yargıç ve ne de savcı kişisel olarak hasım gibi karşıya alınabi, lirler. Tersi durumunda yargının oluşturduğu, tophımun ve devletin teK güvencesi ve temeli olan adak ' k t yok olur ve bu durumdan yine bu kişiler zarar görür, güçlü olanın hakh sayüdığı ilkel bir toplum oluşur. Bu ilkel davranış en yakın örnek olarak baro.' muz avukatlarından Ali Güven'in 9 Haziran 1987 ; tarihinde bıçakla saldırı sonucunda, karşı tarafça katledüişini gösterebüiriz. Avukat Ali Güven, meslek onuruna ve ciddiyetine sahip bir meslektaşımızdı. Olayı, aziz naaşı başmda nefretle kmamış ve şöyle demiştik: "Katil, avukat arkadaşımızın şahsında kendi savunma özgürlüğünü hançerlemiştir" Yazgrmızda hançerlenmek de olsa, savunma görevini üstlenmiş olan bizler, kişilerin ve devletin tehdidi altında bulunan insanlann, savunucusu olarak daima yanlannda olacağız. Düşünebiliyor musunuz ki, yüreğimizi dağlayan bu acıya karşın, bu olayın katilini, yine Adana Barosu'na mensup bir avukat arkadaşımız savunmaktadır. tşte özverili bir meslek ve soylu bir davranış. Biz Adana Barosu olarak savunmanın kutsallığı ilkesinde çifte standart uygulamasını düşünemeyiz; kişi bize de saldırsa, onun da kutsal savunma hakkına saygıda kusur etmeyiz. Bu kadar özveri ile sürdürülen savunma görevlerinin yerine getirilmesi sırasında, avukatlara, adli merciler dahil, tüm resmi dairelerin yardımcı olmaları tartışma götürmez bir sonuçtur. Nitekim Avukatlık Yasası'nın 2/son maddesi ile "adli merciler ve diğer resmi daireler avukatlara görevlerininin yerine getirilmesinde yardımcı olmakla yükümlüdürler" hükmü getirilrîüş bulunmaktadır. Tam ve yaygın uygulanmıyor Kişinin, hak arama özgürlüğünün bulunmadığı toplumlarda, savunma mesleğinin işlevini yapmasına da olanak yoktur. Türk anayasası 'Hak Arama Özgürlüğü' başhğı altında düzenlediği 36. maddesinde: "Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma hakkına sahiptir" denmektedir. Burada hemen kendimize şu soruyu sormamız gerekir: "Acaba, anayasamızın bu hükmü, bugün yurdumuzda geniş ve tam bir şekilde uygulama olanağına kavuşmuş mudur? Hemen belirtelim ki, hak arama özgürlüğü yurdumuzda tam ve yaygın OKTAY AKBAL EVET/HAHR Gündemde Hep Demokrasi Vari Gündem hiç değişmiyor Demokrasi... Tam 43 yıtdır demokrasklen söz edryoruz! İMnci Dunva Savaşt'nm ardından çok partüi düzene geçtik. Yıllarm iktkJar partisi CHP kendi içinden ikinci bir part) çıkardı: DP... Daha sonra CHP'nin de DP'nin de bağrından yeni yeni partiier dogacaktır. Bugun de bu iki partinin mirasçılan poiröka dunyamızdadır, temsildleri Meclistedir. Şunu antadık, yalmzca parti çoMuğu demokratik yaşamın kurulmasına yetmryor. Bunun nedeni de ortaya çıkan siyasal oluşumlann hep sagda olması, kimi azıcık ortanın sagında, kimi de azıak soiunda... Ortanın soiu, demokratik soi deyimleri kimseyi yanıltmasın, bu nHelikteki partiier, kurulu düzenin azıcık değiştlrmelerie böyte sürup gitmeeinden yanadıriar. 194646 arasında sosyalist partiier de kurulmustu. Siyasal yeipazenin soiunda yer alacaktı bu partiier. Ama yaşayamadılar, daha doğrusu yaşatılmadılar. Bir yıl içinde, Türkiye Sosyaiist Partisi de Türkrye Emekci Sosyalist Partisi de kapatıldı, yoneticileri tutuMandı, adalet önOne götOruldü. 1960tan sonra kunianTİPTnve ig72"den sonra bu partinin adını taşryan başka bir sosyalist partinin ve sosyalist görünümlü birkaç ufak partinin varlığı da kimseyi yanırtmamalı, demokrasi tüm nitelikleriyle bu ülkede kurulamadı o gun bugünl.. Şlmdi pariamento içinde de dışında da bir tek sosyalist parti yok. Bu, bir ÖİQ noktadır. Sayın Server Tanilli'nin "Broy" dergisinde çıkan yazttinda dedlği gibi: "Başta bu öiü kakAnimadıkça demokrasfye dönuş otmaz, oiamaz." Tek kanatiı kuş nasıl uçamaz, sürekli kendi çevresinde kanat çtrparak yerinde sayarsa, bizim demokrasimiz de kırk Oç yıkJır olduğu yerde duruyor, kimi zaman Oç beş adım gerilere de düşuyor. TanlHI, 29 Kasım seçimlerinde işçi sınrfı partisinin bulunmadığını, bugOn ortadald parrJlerin ve pariamentoda yer alan politikacılann ya sağda ya da ortanın soiunda yer aJdıkJannı yazıyor. 12 Eylul yonetimi "soT deyimini umacı haline getirmiştir, sosyalzm, komünizm sozcOklerini kim ağztna alırsa, kim "Bdyte Sevgili hocanuz, değerli Oyemiz Prof.Dr.Mtth. NECDET TÜKEL'i yitirdik. Acınuz sonsuzdur. Makina mübenduliii meslegine yapujı çok degerü katkılan hep saygıyia aıwr«ği7. Ailesine, yakınlanna, meslekta$lanmıza ve çok sevdiji oğrendletine ba^sajlığı diliyoruz. "MAVİ DÜNYA'YA GÖNÜL VERENLER. MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI tSTANBUL ŞUBESt YÖNETtM KURULU DlUMlSi OCAK 1988 DenizdeveEvinizde" SAYI: 45 TMMOB MİMARLAR ODASI tSTANBUL ŞUBESt GENEL KURUL DUYURUSU GÜNDEM: 1. Açüış ve Başkanhk Divanı seçimi. 2. Saygı duruşu. 3. Açıhş konuşması. 4. Konuklann konuşması. i. Çauşma raporunun okunup değerlendirilmesi. , 6. Adaylann belirlenmesi, a) Yönctim Kunılu (7 asil, 7 yedek) b) Merkez Delegderi (Şube Oye sayısının ^2'si) 7. Adaylan& nıtaııa^a bağlanarak ilanı. 8. Dilek, lemenniler ve Kapanış. TOPLANTININ YERİ VE TARİHİ: Çotunluklu: 2324/1/1988 Saat 09.0017.00 Yer: Mimarlar Odası lst. Şb. Miratey Şefıkbey Sokak, 1/2 Gttmuşsuyu TAKSİM/İST. ÇofaaİBksu: 30/1/1988 Saat 09.0017.00 Yer: M.S.Ü. Sinema TV Enstitüsü Salonu, Kışlaönü Beçikta?/tST. 31/1/1988 Saat 09.0017.00 Her. Mimarlar Odası tst. Şb. Miralay Şefıkbey Sokak, 1/2 GOmüşsuyu TAKStM/lST. M erkez sergi salonumuz 9 Ocak Camartesi gttntt tekrar kitap saüşrna başlayacaktır. CUMHURTYET KİTAP KULUBÜ StBEL KANÇAL Ue ALİÖREN ' evlcndiler. 6.1.1988 İSTANBUL Yeni bir anlayışla, yeni bir lokanta... Sıcak, dost, guvenli bir ortam... Osmanbey Şafak Sok. No: 75 iyice yaygınlaştınlmıştır. 82 Anayasası yürOrlOkteyken, o anayasaya bağlı olan yasalar varken gerçek anlamda bir sosyalist partfyi okjşturmak buyük guçluMerie savaşmakbr. Tanilli'nin dediği şu soze katlryorum: 'Asimda bu bir anayasa değll, olsa olsa bk dtslpiln yönetmeRği, bir kışla tallmnamesidirr TanHIİ'nin yazmını okuyalım: "Başka bir deyişh, Türidye'de dOşunce ve onun örgutlenme özguriuğu, çağdaşlçerlOfyte kabul edHp guvenceye bağlanmadttpa, egemen stnıftann partHerinin yani sra işçi smıfmm partisine de sfyeset arenasmda yurttasMc hakh tanmmadıkça demokraskjen söz edHemez." Bugün iktidardaki ANAP, muhalefetteki DYP hiç kuşkusuz anayasada ve yasalardaki 'İşçi smthnm partisinin' kurulmasını önleyen yasaJ engederden yanadıriar. Belirii mutlu azınlıklann çıkartannı dOşOnmek, korumak bu sağcı partiterin başlıca uğraşlandır. Sosyal demokrat gorunumlü SHP'ye gelince... Bu partinin içindeki kişilerin acaba kaçta kaçt Türidye'de gerçek anlamda bir sosyalist partinin kurulmasını ister? Denecek ki sosyal demokrat partiier işçi sınıfını temsil edemezler mi bu smrrm haklannı koruyamazlar mı? Korurtar, savunuriar, ama belli ölçOlerin çizgisinl aşmadan... Hatta böyle bir partinin güçtenmeeJnln kendHerine yarar sağlamayacağırM, tersine zarar vereceğini düşünerek düzenin böylece surup gttmesini de isteyenlerln sayısı da az değildir. Kırk Oç ytkJır demokrasi konusu gündemde... Gündem bir türiü degjşmryori Kimi zaman bu yanm yamalak demokrasi uygulamasına da son veriliyor. Sonra yeniden "demokrastye döndOk1 denHerek bir iki hepsi aynı çizgide partinin kurulmasma izln veriliyor. O zaman başdyoruz sevinmeye, 'demokrasiye döndük1 diye!.. Oysa, tek kanatiı kuş nasıl uçamazsa, sosyalist partHerin serbestçe kurukıp MMdeşmediği Olkelerde demokratik bir ortarmn, demokratik özgürtuklerin variığından söz edilemez. Bunu, geçip giden 43 yıkJa artık anlamamız gerekirdi. Ne yazık ki anlayamadık, bu yüzden de demokrasi arayışı hep gOndemdel.. Server Tanilli'nin yazısı şu cümieyle bitiyor: "özetie, seçimlerden önce Türidye'de gundemln btrinci maddesi demokrasiyo7, bugun de öyle. Gerçekten demokrasi guçhri iktkjere gelin* ceye kadar da aynı kalacakür bu gündem..." Kurttekin ve Akcaner ailelerinirj bOyuğü, Necdet ve Perihan Akcaner'in ablası, Tan, Atıl, Ant ve Efe Kuıttekin'in neoeleri, merhum Baran KurttckLn ile Ayje, Zehra ve Tunç Kuıttekin'in anneleri, emekli Korgeneral Refık Kuıttekin'in sevgili eşi parhhrdakunâmakk'dfaye2ambaşırttder\^9ote\nanu YALN1Z ELS GARANTIEDIYOR! lngiltere'de lngilizce'yi ucuz öğrenme imkânını şirketimiz sağlar. Derin Limited 158 53 42 YAZARLARIN EVİ Cumhuriyet Takvim Cumhuriyet arşivinden 53 özel gün, 53 birinci sayfa... Kraçef Kita vc Tünrtiekj ıslenı 2 3 ELS'de, yegâne gâyemiz başarılı olmanızdır. Ve SİZE İNGİLİZCE ÖĞRETECEĞİMİZE İNANIYORUZ ELS kurslannı başanyla tamamladıığınızda İNGİLİZCETI ÖGRENECEKSİNIZ ELS programını bitirmenize rağmen İngjlizceniz yetersiz bulunuyorsa ve isterseniz KURSLARIMIZA HİÇBİR ÜCRET ÖDEMEDEN DEVAM EDECEKSİNİZ Tâ ki öğreninceye kadar garanti ediyoruz 27,7 x 48,5 cm. boyutlannda birinci hamur kâğıda baskı, 6000 TL. Bayinizde AVNtYE KURTTEKtN Hakkın rahmetine kavu$muftur. Cenazesi 8 ocak cuma günü Levent Camii'nde hlınamk öğle namanndan sonra ZincirUkuyu Kabristanı'nda toprağa verilecektir. YENİ DÖNEM KAYITLAR BAŞLAMIŞTIR AİLESİ 1727 yaşlarında bayanlar lngiltere'de çocuğa bak, karşılığında Ingilizce öğren. 158 53 42 Nüfus cüzdanımı, emeklilik kartırm, banka cüzdanımı kaybettim, gecersizdir. SA/ME SÜLÜN StPARİŞ KUPONU CumhuriyetTakvim 1988'dcn adtt istiyorum. Tutan olan TL.'yi Cumhuriyet Matbaaahk ve Gazetecüik T.A.Ş.'nin aşajıda işaretledijinı hesabına yatırthm. Dckont fotokopU İBjikttdlı. Adı Soyadı: Adrai: E L S ULUSLARARASI LİSAN MERKEZİ Topkapı/İST. Tel: 582 12 12 D I; Bankası, Türbe 13946 • Akbank, Türbe 636 O Garanti Bankau, Çemberlita; 1200469 tmza: