Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
5 OCAK 1988 * * • HABERLERİN DEVAMI CUMHURIYET/13 NE, NE KADAR OLDU? ki yıflarda Onadogu ve nükleer kontenjanlarda potansiyel olarak görüyor." Arkin INF sonrası Türkiyesi'ni ise şöyle değerlendiriyor: "Genel olarak Türkiye'ye basküann artacağını düsnnüyorum. INF Antlaşması ittifakın çürük noktalannı' daha görnnür hale getirdi. Örnegin Montebeflo tam olarak uygulanamadı. Karanarda öngöriüen •yeni aityapıianma' gerçeklestirilemedi. Buna karsıhk Almanva'daki *yanlış depolama' (Arkin, Almanva'daki nükleer top mühinunatınj kastediyor) daha benrgin hale gefctt. Nnektm görcvden ayntmadan önce Rogers biraz da 'Almanlar çok gürültü yapıyor, Türkiye ses çıkarmaz' y M f mı ile bu mühimmaOn bir bölümüaa Türkiye've aktarmayı öngördü. Tabil Türk hükümeü başka yerde nükleer sUahlar azabrken neden Türkiye'de artngını bir türlü anlayamıyor. Oysa bunun izahı çok kolay. Hükümet, Türk kamuoyu tepkisini, böyle bir olgu bulunmadıgı için, pazariık pozisyonu olarak kullananuyor. Bildigim kadanyla Türkiye'de nükleer sllablann varlıgı 1980'lerin baauda Rkhard Perle tarafiDdan açıklanana kadar kesin oiarak Mhnmlyordu. Herkes büiyordu da Türkler bllmlyordu. Hatta şu anda bile Türk gazetelerinde bu konuda yayunlanan yazılar askeri çevrelerinizi rahatsu ediyor." CtMİ Nükleer Politikamız (Baştarafı 1. Sayfada) "Washington, Almanya veya ispanya veya ingütere ile ikjili bir nükleer programda daha öneriyi göturmeden önce, bu ülketerm kamuoylannı dikkate alıyor. Yani kamuoyu bir unsur. Oysa Türkiye'ya birönarigötürürken, kamuoyunun değll, Türk yetkililerinin na düşuneceğini göz önüna alıyor. Nitekim zaman içindG Yunanistan 'daki nükleer sHahlar ve askeri varlık da yavaş yavaş Türk topraklanna kayacak. Bunun için özel kararlara gerek yok. Yunanistan'da zaten bir tarte otan nükleer topçu birliği ve tek nükleer hava Ossü modernleştirilmeyeceği için, silinip gidecek. Oysa Türkiye'de sürekH modemizasyon var. Aynca Türkiye'de sadece Incirlik'te değil, Türk üslerinde de nükleer depolar var. Balıkesir, Erhaç, Mürted ve Eskişehir'de. Türk kamuoyu diye bir unsur bulunmadtğı için herkes gözünü Türkiye'ye dikmiş. Tabii Türkiye'nin bir de coğratik dezavantajı var. Türkiye'nin Sovyetler'le ortak sının var; Iranlrak savaşına komşu ve Körfez'e en yakın Amerikan uslerine sahip. Bu bakımlardan da Pentagon, Türkiye'yi önümüzdeki yıllarda Ortadoğu ve nükleer kontenjanlarda potansiyel ortak olarak görüyor. Genel olarak Türkiye'ye nükleer baskıların artacağını düşünüyorum." F16'lara ntikleer silah (Baştarafı 1. Sayfada) çirilemedi. Kongre sadece 925 adet üretilmesine izin verdi. 1984'e kadar üretilen 500 adedi ise ABD'deki depolarda bekliyor. Pentagon nükleer planlamacılannın umutlarından birisi depoda bekleyen bu başlıkları topraklar.nda nükleer toplar bulunan üikelere kabul ettirebilmek. Listede Türkiye de var. Fakat menzilinir. kısalığı nedeniyle atan tarafa daha çok zarar verme olasılığı bulunan nükleer toplann "sacmalıgını" artık Pentagon planlamacıları da kabul ediyor. Bu çerçevede ortaya atılan sonılar şunlar: 1) Siyasi karar merkezi, bu toplann menzili dışmda olan düşmanı, nükleer toplar ne derece caydırabilir? 2) Toplarda nükleer mermilerin kullanılması, menzilinin kısalığı dolayısıyla saldırgandan çok savunanı caydırmaz mı? Her ne kadar yine "Rogers planı" uyarınca özellikle Federal AJmanya'da "yanlışlıkla çok sayıda depolanmış" topçu mühimmatının bir kısmının Türkiye'ye gelme olasılığı varsa da genel olarak bu tür mühimmaun stoklandığı depolarda yaşlanıp tarihe kanşmasına kaçınılmaz oiarak bakılıyor. Topçuyu bekleyen geleceğin böyle olması ve ABD Kongresi'nin menzili 250 kilometreye kadar olan yeni bir nükleer füze geliştirilmesine engel olması, Pentagon'u ve dolayısıyla NATO nükleer planlamacılannı önümüzdeki yıllarda tek seçenek ile karşı karşıya bırakıyor: Bu sözlere eklenecek başka bir şey olduğunu sanmıyoruz. Türkiye'nin nükleer alanda gitgide daha sıklaşan bir diplomatik kıskaca alınacağı rahatlıkla söylenebilir. Ankara bu durumda ne yapacaktır? Daha şimdiden kapalı kapılar arkasında çalışmaların sürdürüldüğü, değişik seçeneklerin ele alındığı, tartışıldığı biliniyor. Ulusal güvenliğimiz açısından yaşamsal önem taşıyan bir konuda ne olup bittiğini ya da biteceğini öğrenmek hakkına Türk kamuoyu sahiptir. Böytesine bir konuda nihai karatiar, yalnız kapalı kapılar arkasında verilemez; kamuoyu ve parlamento kesinlikle devre dışı bırakılamaz. Ülkemizin ulusal güvenliğini en yakından ilgilendiren nükleer politikada hem iktidar hem de muhalefet kanatlarının duyarlı ve uyanık olmalarını diliyoruz. da karşüıklı mdirime gidilırse, aynı zamanda konvansiyonel sınıfta olan bu tür toplann kolay saklanabilen mühimmaunın "nileu^i? nasıl denetlenebilecek? 2) 1365 Sovyet kısa menzilli sistemine karsıhk 88 Amerikan füze sistemi, üçüncü sıfır benimsenmezse, NATO'nun Reykjavik kararlannın 7. paragrafı ışıgında nasıl ortak tavan çerçevesinde eşit sayıya indirilecek? 3) NATO'yu 2. Montebello kararlanna zorlayan Almanya engeli nasıl aşılacak. Kıyma (EBK) Borrfile (EBK) Kuşbaşı (EBK) Biftek (EKB) PirzDİa (EBK) Halk salamı (EBK) Macar salamı (EBK) SOSJS (EBK) işkembe (EBK) Kıyma (piyasa) Domates Muz Biber Portakal Elma Mandalina Salatalık (Kadıköy hali) AID 275 gr. deterjan Hacışakir banyo sabonu AEG 1300 buzrJolabı AEG Lawdüx AEG Lavamat AEGfınn 2 Seramik/düzejc/m 2 Ç.Seramik/uzay/m 2 C.Seramik/rrjliyef/m 2 Fayans/beyaz/m Tikveşli yoflurt D.Döl(um/ra(}yatör D.Dökum/şofben Toprak 4GK50 lavabo Toprak klozet Plastik boya/35 kg Yağlı lüks boya/5 kg Gümüşsuyu/süper halı/m* 2 Gümuşsuyu/normal halı/m Ispanak 2.900 EsU 1M 2.150 2.600 5550 4B50 2.450.... 1100 2.750.... . 3500 2A50 . 1350 1100 . 1700 1200 . 3500 1.400 . 1.600 3H00 . 4.000 600 400..... 150 . 250 . 3500 21 14 26 27 17 19 9 14 7 50 66 33 13 7 7 17 25 20 6 5 3 5 21 Türk kamuoyu var mı? Pentagon'un bugunierde, INF sonrasında nükleer planlama açısından kafa yorduğu sorular bunlar. Fakat kesin olan bir sey var ki yeni sistemlerin secümesinde NATO kamuoylarının dolayü etkisi büyük olacak. Acaba bu çercevede Türk kamuoyu da etkili mi? Bu sonınun yanıünı WBttam Arldn, "VVasbingtoıı'da Idmse Tiirkiye'yl, onun da bir kamuoyu olan ve kendine özgü bir nükieer politikası bolnnaa ülkt olarak dişüamüyor" diyerek veriyor. WUliam Arkin, Pentagon nükleer planlamacılannın korkulu rüyası. Çünkü Arkin, nükleer silah dosyalannı en az onlar kadar iyi biliyor. Ama tek farkla: Nükleer silahlara karşı. Geçen yıllarda Türkiye'nin nükleer envanteri ile ilgili açıklamalan büyük yankılar yaratan ve hiçbirisi de yaianlanamayan Arkin, Washington Politika tncelemeleri Enstitüsü'nün Ulusal Güvenlik Programı Müdürü. Arkin şunlan anlatıyor: "Washington, Almanya TC tspanya veya lngtttere ile Ugfli btr nükleer programda daha öneriyi gAttnnedeıı öuce bu ülkelerin kamuoylannı dikkate alıyor. Yani kamuoyu bir unsur. Oysa Türkiye'ye bir öneri götüriirken, kamuoyunun dejil, Türk yetkililerinin oe dusuneceginl gözönüne alıyor." Arkin, Türkiye'nin "bo kolayügıniB" onu Pentagon'un nükleer niyetlerinin bir numaralı "nüfteffaT durumuna getirdiğini ileri sürüyor ve şöyle devam ediyor: "Nilekim zaman içinde Yunanistan'daki nükleer silahlar ve askeri varlık da yavaş yavas Türk topraklanna kayacak. Bunun için özd kararlara gerek yok. Yunanütan'm zaten bir tane olan nükieer topçu birtlgi ve tek nükleer hava üssö modernieştirilmtyeceji için silinip gidecek. Oysa Türkiye'ae sörekli modemizasyon var. Aynca Türkiye'de sadece tncirlikte degü, Türk üslerinde de nükleer depolar var. Balıkesir, Erhac, Mürted ve Eskişehir'de. Türk kamuoyu dlye bir unsur bulunmadıg] için herkes gözünü Türkiye'ye dikmis. Tabii Türkiye'nin bir de cograflk dezavantajı var. Türkive'nin Sovyetler'le ortak sının var, Iranlrak savaşına komsu ve Körfez'e en yakın Amerikan oslerine sahip. Bu bakınlardan da Pentagon Türkiye'yi önnmnzde Basına para cezası (Baştarafı 1. Sayfada) nı kullanan kişilere ilişkin cevap ve düzeltmelerin aynı ölçülerde kullanılmaması durumunda 510 milyon ağır para cezası öngörülüyor. Yargic karanna karşın cevap ve düzeltme yazısını yayıralamayan gazete ve dergiler 10 milyondan 20 milyon liraya kadar para cezasına çarptınlacak. Muzır yayın davalannda verilecek ceza miktarının hesaplanma yöntemini değiştiren tasan, astronomik rakamlara ulaşan cezaları bir ölçüde azaltıyor. Tasan cezalann hesaplanmasında esas alınan TCK'nın 426. maddesini değiştirerek en az 50 milyon para cezası koşulu getiriyor. Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan ve Başbakanlık'a sunulan tasan, Küçükleri Muzır Neşrıyattan Koruma Yasası başta olmak üzere. Türk Ceza Yasası, Basın Yasası ve Borçlar Yasası'nda değişiklik yapıyor. Tasanrun gerekçesinde "suç ve ceza arasında bulunması gereken hassas dengenin sağlanmasının amaçlandıgı" belirtildi. Tasanya göre, müstehcen yayın yapan mevkute (dergi ve gazete)lere para cezası öngörüldü. Müstehcen yayın yaptığı belirlenen mevkuteler, bir aydan az süreli ise, bir önceki ay ortalama tirajının katma değer vergisi dahil toplam satış tutarı, aylık veya bir aydan fazla süreli ise bir önceki tirajının toplam satış bedeli tutannda para cezası verilecek. Bu ceza Î0 milyon liradan az olamayacak. Bu mevkutelerin sorumlu müdürlerine, sahiplerine de verilen cezanın yarısı uygulanacak. Muzır olduğuna karar verilen basılmış eserlerin sahiplerine en kısa sürede kurul tarafından tebligat yapılacak. Bu tür eserler ancak 18 yaşmdan büyük olanlara içi görülmeyen poşet veya zarflar içinde satılacak. Bu zarf ve poşetlerin üzerinde eserin ismi ile "Kiiçüklere zararitdtr" ibaresinden başka hiçbir yazı ve resim bulunmayacak. Muzır yayını zarf veya poşete koymadan veya belirtilen şekil dışında evsafa aykırı zarf veya poşet içinde satanlara 2 milyon liradan 10 milyon liraya kadar para cezası, suçun tekrarı halinde ise cezanın azamı haddı uygulanacak. Muzır Yasası"nda yapılan dığer bir değişiklik ile de, bir aydan az süreli mevkuteler ile eklerinde, sinema afişlerinde, ilanlarda, fotoğraflarda, kabartma ve posterlerde, takvimlerde küçüklerin maneviyatına muzır etki yapacak nitelikte yayın yapılamayacağı hükme bağlandı. Aksine davranan mevkute sahipleri ile bunların sorumlu müdürleri hakkında TCK'nun 426. maddesinin ikinci fıkrası hükümleri uygulanacak. ANAP'ta tepki Hükümetin Muzır Yasası'nda gcri adım atması ANAP'ta tepki ile karşılandı. ANAP'ın özellikle dinci eğilimdeki temsilcileri, Muzır Yasası'nda değişikliğin yasada caydırıcılığı ortadan kaldıracağını öne sürdüler. Muzır Yasası'nın yürürlükteki biçımiyle uygulanmasını isteyen ANAP'lılar, "Yasada bir geri adımı kendi secmeıümize anlatamayız. Çok zor durumda kalınz" şeklinde konuştular. 111? sayılı Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Yasası'nda öngörülen değişiklikle de her türlü afış i'.e ilan, fotoğraf, kabartma, poster, kartpostal ve takvim gibi basılı eserler Muzır Yasası kapsamına alınıyor. Yasanın dördüncü maddesinin birinci ve beşinci fıkralanndaki değişiklik önerisinde, süreli yayınların yayında, afiş, ilan, poster gibi basılı eserlerde de muzır yayın yapılabileceği ve bunların denetiminin çok zor olduğu belirtilerek, bu türdeki eserlerin Muzır Kurulu'nca incelendikten sonra "zararlı" bulunanlar hakkında sorumlulanna derhal lebliğ yapılması ve süreli yayınlar gibi ceza verilmesi ilkesi getiriliyor. 1117 Sayılı Yasa'yla birlikte TCY'de yapılan en büyük değişiklik ise para cezalanna getirilen miktar. Daha önce TCY'nin 426. maddesine yapılan bir ekle muzır yayınlar hakkında verilecek ceza, o yayının bir ay önceki günlük net satış tutannın 515 misli olarak belirlenirken, yeni yasa tasarısında bu cezanın etli milyondan az olamayacağı belirtiliyor. Değişiklikle, verilecek cezalarda 515 misli arttırım kaldırılırken, "bir ay öncesinin günlük net tirajının KDV dahil satış tutarı kadar ceza verilir" hükmü aynen korunuyor. Yani değişiklik tasansında sadece daha öncekinden farklı olarak 515 misli arttırım kaldınlıyor. Buna göre, Muzır Kurulu'nca "küçüklere zararlı" bulunan bir yayın hakkında mahkeme ancak bir ay önceki günlük ortalama tirajının satış tutan kadar ceza verebilecek. Ancak bu ceza 50 milyon liradan aşağı olamayacak. Tasanyla, Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu'nun raporlanna yapılacak itirazlarda Danıştay yolu kapatılıp, yargı yolu açılırken, kurulun yetkileri biraz daha genişletilerek, sinema ve film afişleri. her türlu broşür, ilan, poster, kartpostal ve fotoğraflar da denetime tabi tutuluvor. KalemlL, okul arkadaşını müsteşar yupıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Içişleri Bakanlığı Müsteşarlığı'na •'sürpriz" bir atama yapılıyor. Içişleri Bakanı Dr. Mustafa Kalemli'nin ağırlığını koyarak, bakanlık müsteşarlığına, kendi seçim bölgesi olan Kütahya'mn vaJisi Kemal Esensoy'u getireceği öğrenildi. Kamuoyunda "kimin atanacağı" konusunda yoğun tartışmalara yol açan tçişleri Bakanlığı Müsteşarlığı'na, bugüne kadar ismi hiç geçmeyen Kütahya Valisi Kemal Esensoy'un getirileceğinin öğrenilmesi sürpriz olarak nitelendirildi. Kalemli ile Esensoy'un okul arkadaşı oldukları biliniyor. Kütahya Valiliği'ne 5 Ocak 1987'de getirilen Esensoy'un, bakanlık müsteşarlığına getirilmesinin, Kalemli'nin, Mehmel Keçeciler ve ekibine karşı "ilk raundu kazanması" olarak yorumlandı. Bakanlık müsteşarlığı için, aralannda Ordu Valisi Necati Çetinkaya, Emniyet Genel Müdüril Saffet Ankan Beduk. Sıvas Valisi Lütfi Tuncd ve lzmir Valisi Vecdi Gönül'ün de bulunduğu birçok isimden sözediliyordu. Mehmet Keçeciler'in, müsteşar ve emniyet genel müdürlüğu atamalannda ağırlığını koyarak, kendi istediği isimleri bu makamlara oturtmak istediği şeklindeki iddialar kamuoyuna yansımıştı. 1İO0 . 2.400 1600 . 1.800 700 . 750 700 . 750 600.... . 700 800.... . 1.000 600.... . 720 235.... . 270 359.196 .381596 355.264.... .372360 763.728.. 736S12 263536.. .275568 6.250.. . 7.000 6S00.. . aooo 7000.. . 8.000 6.028.. . 7.000 850. . 1.100 29550.. . 31875 111500. 129500 27.700 33350. 60.700 71.100 6750 a750 16250 2O800 27.104 31.136 14816 22.400 15 12 17 30 28 15 19 İspanyol F16'lan Arkin, bu konuda çıkan haberlere karşın tspanya'daki varlıkları sona erecek olan F16'lann Türkiye'de konuşlandınlacağı kanısmda değil. Bu konuyu şöyle açıyor: "Kanımca VVashington bunu arzo edecek, ama Türklerin Sovyetler'i daha fazla rahatsu etmemek için tspanya'dan ablan uçaklan kabul etmeyecegini biliyor. Türkiye Perie'un sayesinde halen 18'den 36'ya çıkarmış durumda zaten uçak sayısını. Fakat bu konuda ısrar gostermeieri tamamen 'Madem bunu kabul etmiyorsunuz, o halde Türkiye'deki F16'lara nükleer yetenek kazandıralım' diyebilmek için. Pentagon F16'lara nükleer yetenek kazandırmaya, tspanyadakileri Türkiye'ye getirmekten daha hevesli. Çünkü nükieer toplann fazla ise yanunadıg) ortaya çıktı. Kongre yeni Lance füzelerinin gelişttrilmesmi engeüryor, gerlye kalan lek seçenek açaklaria iietilen sistemler. NATO'nun 19 hava üssünden 5'i Türkiye'de. NATO askeri planlamacüan buna çok konsantre. Çünkü uçaklann varlıgı, çok kısa menzilli sistemlere mahkumiyeti ortadan kaidınyor." Arkin, Sovyetler'in bu oluşumu çok dikkatle izlediğini kaydediyor ve Gorbaçov'un NATO'nun güney kanadındaki muazzam askeri üstünlüğe dikkat çekmesini "tesadnflere" değil, Muş ve Batman'dan kalkan uçaklann Sovyetler'de derin vuruş yapabilme yeteneğine bağbyor. Zamyağdı (Baştarafı 1. Sayfada) tirdi. Et ve Balık Kurumu ürünlerine yüzde 3 KDV'nin yanı sıra değişik oranlarda zam yaptı. Et ve Balık Kurumu kıyma, kuşbaşı, biftek gibi et ürünleri fiyatını yüzde 1427 arasında arttırırken, kasaplar da yüzde 3'lük KDV uygulamasını gerekçe göstererek, Istanbul'da perakende fiyatlarmı ^ z d e 7'lik zamla 3800 liradan 4000 liraya çıkardılar. Istanbul Kadıköy Yakası Hali'nde 31 arahk perşembe günü 800 liradan satılan salatalığm kilosu dün 4000 liradan, domatesin kilosu ise 400 lira yerine 600 liradan satılmaya başlandı. Manavlar, komisyonculann KDV uygulamasını da bahane gösterdiklerini ve fiyatlarını arttırdıklarını öne sürdüler. Bayrampaşa'daki Hal'de ise portakahn en düşük fiyatı 200 liradan 250 liraya, domatesin kilo fiyatı 150 liradan 200 liraya, çıktı. Manaviarda ise elma ve portakalın fiyatı 700 liradan 750 liraya çıktı. Seçimlerden hemen sonra fiyatlarını arttıran beyaz eşya üreticisi fırmalar yeni yıla da zamla girdiler. Profilo Holding AEG marka beyaz eşya ürün fiyatlarını yüzde 36 arasında arttırdı. Yeni zamla 1300 AEG buzdolabının fiyatı 381 bin liraya, EkoLavamat çamaşır makinesinin fiyatı da 786 bin liraya çıktı. Demirdöküm, döküm, çelik ve panel radyatör fiyatlarını yüzde 12, şofben ve termosifonlanna ise yi'zde 15 zam yaptı. Demirdöküm'ün döküm radyatörünün metrekare fiyatı 29 bin 550 liradan 33 bin 75 liraya, 2500 normal şofbenin fiyatı ise 111 bin 500 liradan 129 bin 500 liraya yükseldi. Inşaat malzemelerinden seramik, fayans, kum ve vitrifiye ürünlerinin fıyatları da arttınidı. Çanakkale Seramik ve Kalebodur seramiğin düz extra metrekarcsini 6250 liradan 7000 liraya, beyaz fayansın metrekaresini de 6028 liradan 7000 liraya çıkardılar. tstanbul Kumcular Kooperatifi1 nin açıklamasına göre, iki buçuk aylık aradan sonra bir metreküp kumun fiyatı yüzde 27'lik zamla 6000 lira yerine 7600 liradan satılmaya başlandı. Toprak Seramik de sadece vitrifiye ürünlerinin fiyatını yüzde 1721 arasında arttırdı. Yeni zamla 40x50 lavabonun fiyatı 27 bin liradan 33 bin liraya, altı açık klozetin fiyatı da 60 bin 700 liradan 71 bin liraya yükseldi. Bir diğer inşaat malzemesi olan boyada ise üretici firmaların üçü DYO, Marshall ve ÇBS fiyatlarını yüzde 2830 arasında arttırma karan aldılar. 3.5 kiloluk plastik boyanın fiyatı 6750 liradan 8750 liraya, 5 kiloluk yağlı lüks boyanın fiyatı ise !6 bin 250 liradan 20 bin 800 liraya çıktı. Gümüşsuyu halı fiyatlarına da yüzde 1519 arasında yapılan zamdan sonra diğer halı üretici firmalann yeni fıyatlarıru açıklayacakları belirtiliyor. Gümüşsuyu, süper iki mekik halının metrekare fiyatı 27 bin liradan 31 bin liraya, tek mekik halının metrekaresi ise 18 bin liradan 22 bin liraya çıktı. Deterjan üreticisi fîrmalardan AloMintax 15 ocaktan itibaren fiyatlarına yüzde 2034 zam yapma karan aldı. 275 gramlık Ak) toz deterjanının fiyatı 600 liradan 720 liraya, 1300 gramlık deterjanın fiyatı ise 2460 liradan 3310 liraya çıktı. Hacı Şakir, kiloluk sabun fiyatını 820 liradan 970 liraya, tek banyo sabunun fiyatını da 235 liradan 270 liraya çıkardı. Tikveşli firması da yoğun fiyatlarına yüzde 30 zam yaptı. I küoluk Tikveşli yoğurdun satış fiyatı 850 liradan 1100 liraya yükseldi. Ntikleer F16'lar Uçaktan "fırlttıUn" veya "bınikılan" sistemler, bu çerçcvede Türkiye'deki F16'lara nükleer yetenek kazandinlması Pentagon açısından "blrind derecede öncelik" tasıyor. F16'lar için düşünülen nükleer silahlardan birisinin kısa menzilli Cruise (seyir) füzeleri olduğunu Cumhuriyet ABD'nin NATO nezdindeki daimi delegesi Alton Ked'e atfen duyurmuş. Ancak Ankara'daki diplomatik kaynaklar, bu haberi yalanlarruşü. ABD kaynaklanndan edinilen bilgiye göre Cruise önerisi Türk makamlanna götürüldü ve halen Genelkurmay Başkanlığı'nda inceleme altında. Aynca önümüzdeki yülann stratejisinin "havadao iletilen ststemler" üzerine çizileceğinin tüm işaretleri verilmiş durumda. NATO uçaklan giderek üstün yetenekli F16 ve Tornadolarla yer degıştiriyor. NATO üsleri ayrıca 1989*430 itibaren F15E Strike Eagle" uçaklannı da konuk etmeye başlayacak. Aynca "Stealth" bombardıman jetlerinin 1990'larda konuşlandınlmava başlanmasından sonra halen stratejik envanterde olan "FBlll"ler de taktik envantere kaydınlacak. BOylect NATO üslerinin uzun mesafeyi vurabilen uçaklannın sayısı üçe kaüanacak. Esensoy kimdir? İçişleri Bakanı Kalemli'nin seçim bölgesi clan Kütahya Valiliği'ne 5 Ocak 1987'de atanan Kemal Esensoy, 1931 yılında Kırşehir'de doğdu. 1954 yılında SBF'den mezun olan Esensoy, sırasıyla, Uşak, Nevşehir maiyet memurluklan, Kozaklı, Çiçekdağ kaymakam vekillikleri, Tercan, Eşme, Banaz, Bâlâ, Dide, Tavas kaymakamlıkları görevlerinde bulundu. Daha sonra bir süre mülkiye müfettişliği görevinde de bulunan Esensoy, 9 Aralık 197910 Ağustos 1983 tarihleri arasında Uşak, 25 Ağustos 198315 Aralık 1986 tarihleri arasında da Adıyaman valilikleri yaptı. Esensoy, evli ve iki çocuk babası. Nükleer bombalar Pentagon planlamaalarının bu çerçevedeki göz ağnsı da "nükleer bçmbaJar". Orta menzilli Pershing ve Cruise füzeleri gibi tahsısli bolgelerde konuşlandırümak yerine, sessiz sedasız hava üslerindeki depolarda stoklanabilecek bu bombalara, "NATO kamuoyunda fazla güriiltü yaratmayabileceji" için, önümüzdeki yıllarda önemli seçenek olarak bakılıyor. Tüm bu olasılıklar ışıgında 1983 Montebello kararlannın zaman içinde gözden geçirilmesi olasılığına dikkat çekilirken, özellikle çok kısa menzilli sistemler açısından şu sonılar ortaya atılıyor: 1) Nükleer toplar gibi çok kısa menzilli sistemlerde iki blok arasın Nükleer topçu gücü arttırılıyor (Baştarafı 1. Sayfada) Türkiye'nin nükleer gücünü arttırmasını istediklerini, bu konuda Türk askeri yetkililerine tavsiyelerde bulunduğunu, ancak nihai karan Türkiye1 nin vereceğini belirtmişti. Tüm bu gelişmeler çerçevesinde Türkiye nükleer yeteneğe sahip 155 mm'lik, 203 mm'lik topçu gücünü arttıracak. Tank tipi araç üzerinde kundağı motorlu 155 mm'lik obüsler ile klasik 105 mm'lik toplann sayısı arttınlacak. Çeşrth' kaynaklardan edinilen bilgilere göre, 105 mm'lik ve 155 mm'lik, yaklaşık 500 dolayında obüs modernize edilecek. Aynca, 155 mm'lik modern çekili obüs alımı yoluna da gidilecek. Bunların sayısal adedinin ise 200 dolayında olduğu ifade ediliyor. Türkiye, 155 mm'lik M114 modern çekili obüs alımı yoluna gitmeyi ise henüz planlamıyor. Öte yandan Türkiye, 8 inçlik (203 mm'lik) klasik çekili obüs, kundağı motorlu obüs ve gelişürilmiş kundağı motorlu obüs tedarikinde ise yeni bir alıma gitmeyecek. Yaklaşık 40 kilometre dolayında menzili olan klasik ve nükleer yeteneğe sahip olan 203 mm'lik obüslerden Türkiye'de bulunan miktar ise 200 dolayında. Türkiye'nin son gdişmelerle birlikte, Montebello kararları çerçevesinde, F16 uçaklanna nükleer yetenek kazandırıp kazandınnayacağı, aynca Lance füzelerinin konuşlandırılmasına izin verip vermeyeceği de merak konusu. Birinci özal kabinesinin Milli Savunma Bakanı Zelri Yavuztürk, o dönemde yaptığı açıklamalarda Türkiye'nin ek nükleer yükümlülük almayacağını çeşitli vesilelerle ifade etmiş, ancak F16 konusunda, "Bu uçaklar üçüncü jenerasyon uçaklardır ve üçüncü jenerasyon uçaklar» nükleer görev vardır. Ancak, bizim düzenlememizde böyle bir durum yoktur" demişti. ANADOLU BANKASI Sizin için... Türkiye için! 2.Jstanbul,Uluslararası Ya Mazemeleri Endustriyel İngiltere, ABD, Batı Almanya, Macaristan, İtalya, Fransa, Hollanda, Finlandiya, Belçika, Polonya, İspanya ve Taiwan'ın "ülke standlan"nın yanısıra diğer yabancı ve uluslararası düzeydeki Türk kuruluşlannın iştiraki ile ülkemizde ilk kez gerçek uluslararası nitelikte... Türkiye pazan için yeni birçok ürün ve dünyanın en yeni teknolojileri, tüm sektör çeşitleri ile birarada: • İnşaat malzemeleri •Müteahhitlik malzemeleri ve gereçleri • Yapı hizmetleri^Isıtma ve havalandırma^Tecrit malzemeleri •İç Dekorasyon •Drenaj ve kanalizasyon sistemleri •Aydınlatma •Boya ve dekoratif yüzey kaplama •Bölme ve ayırma elemanlan • Prefabrike binalar •Banyolar •Seramik •Sıhhi tesisat• Duvar ve yer kaplamalan •İnşaat demirleri^El aletleri ve elektrikli aletler •Çatı sistemleri •Ölçüm aletleri •Cephe kaplama• Yapı sistemleri •İşletme ve bakım servisleri • Zemin sistemleri • Elektrik sistemleri •Su antma sistemleri Yurdumuzda ilk kez lanse edilen ürünleri tanıtan yabancı fıımalann Türkiye'de mümessillik ve distribütörlük de vereceği İnşaat/Bayındırlık '88; pazarlama potansiyeli, prezantasyon kalitesi, olağanüstü iştirakçi kapsamı ile sektörünün nitelikli tek fuan... Üstelik, Türkiye'deki tek amaca uygun ve her türlü modem altyapıya sahip dünya standartlanndaki tek özel fuar merkezinde. 610 OCAK 1988 HILTON CONVENTION & EXHIBITION CENTER inteıtBks AAD ZIYARETSAATLERI: 12.0020.00