Katalog

W 4 OCAK 1988 HABERLER CUMHURİYET/7 Her bebeğe nüfııs cüzdanı veaşıkarnesi ANKARA (ANKA) Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı görevinden lçişleri Bakanlığı görevine getinlen Doç. Dr. MnsUfa Kakmli. Sağlık Bakanlığı'ndaki deneyimlerinden birini daha yaşama geçirdi. Kalemli, 67 ilin valiliğine gönderdiği genelgede, nüfus idarelerinden yeni doğan bebeklere "nüfus cüzdanı" ile birlikte bir de "aşı karnesi" verilmesini istedi. Aysel dizisi ihraç ıııal TRT Televizyon Dairesi Başkanı Mehmet Turan Akköprülü, Bulgaristan'la yapılan pazarlık sonucu yayından kaldırılan dizinin video bantlarımn fngilizce altyazıyla TRT'nin ihraç paketine konacağını söyledi. ANKARA (Cumhuriyel Biirosu) tlk iki bölümden sonra yayından kaldınlan ve Bulgaristan'da Turklere yapılan baskıian anlatan " VcnkJen Dogmak" adh dizı kamuoyu oluşturmaya devam edecek. Aysel Özgiırün Türkiye'ye gönderilmesine karşılık dizinin son iki bölümünu yayımlaraayan TRT, dizinin video bantlannı Müslüman Ülkelere gönderecek ve televizyonlarında yayımlanmasını sağlayacak. Dizi, Ingılizce altyazıyla TRT'nin ihraç paketine de konulacak ve yundışına satılacak. "Yeniden Dogmak" fotoroman olarak yayımlanmak Ozere bir gazeteye satıldı. Dizi, TRT'nin video pazarına da satılacak. Sinema versiyonu yapılarak sinemalarda gösterilecek. Televizyon Dairesi Başkanı Mehmet Turan Akköprülü, dizinin maliyetinin bu şekilde çıkanlacağını söyledi. Dizinin, büyük boyutta tepkilere neden olacağını önceden tahmin ettiğini söyleyen Akköprülü, "Diziııin, Türkiye'de bu derece gundeme geiecefini biliyordum. Şahsen başanmız oradan kaynaklanıyor. Bu dizinin sradan bir dizi olmayacagını bffiyorduk" dedi. Akköprülü, çekimleri suren ve aynı konudaki "Beteoe" adlı dizi ile ilgili tahminini ise, "Çok büyuk ügi uyandıracak. O da çok büyük bir yapım. Sryasi boyutu olur mu olmaz raı bilmivorum, ama kamuoyu bakımından yer yerinden oyoayacak" diye özetledi. "Belene" nin yayımlanmarnası için Bulgaristan'dan bir istek gelmediğini belirten Akköprülü, dizinin yayın tarihinin öne alınıp ahnmayacağı konusunda, "Acelesi yok, uzun zamaDinuz vw" diye konuştu. Dizinin yayından kaldmlmasıyla, Aysel özgür'un Türkiye'ye getirilmesinin sağlanması olayını değerlendiren Akkoprülü, "Aysel'in şahsında, BulgaristaB'daki zulüm tescil edildi ve devlel bunu kabul etti. Önemli oian buydu. Tescil edilen bu olay, Eurovision kanahyla, haber olarak 1718 ülkeye yayımlandı" diye konuştu. Akköprülü, "Belene'oin de bir pazarlık konusu olup olmayacagı" konusunda da şunları söyledi: "O, o günkü ıtıesde. Devletin görüşmeleri, Yeniden Dofmak ile alakalı. Bu tehlikeyi atlatmaya çalışıyorlar kendilerine gore. Ama tehlikeyi atlatamadılar bana kalırsa." Dizinin, Bulgar baskısının güncel bir olay olması nedeniye çekildiğini kaydeden Akköprülü sözlerini şöyle sürdürdü: "Başta dizivi bu tip bir Aysel'i kurtarma operasyonu' otarak düşunmedik. Bulgaristan'ın gerceklen yaptıgı seyleri büiyorduk. Aktuel bir olaydı. Bunu gercekten yapmak laznn diye düşundum. Vuzlerce ülke, yıllardır 1944lerde Alraaniaruı Yabudilere zulmünü seyrediyor. O olayı ezberledik. Hemen yanıbasımızda, kendi soyumuzla ilgili bir sey oluyor. 200 kilometre ötede. Bunu hic dile getirraemiştik. Getirirsck hem Türk haJkı objeküf biçimde aydınlanır hem de yurtdışına sattıgınuzda >eyredenler aydınlanmış olur, diye düsündük." Guncel olaylann dizi olarak çekilmesinin yararlı olduğunu vurgulayan Akköprülü, Bulgaristan'ın Türklere yaptığı baskının ortak yapım olarak çekilmesini önceki yıl Cannes'da bir Fransız Tılm şirketine önerdiğini kaydetti. Şirketin, televizyonlar için film yapan ve filmleri türo dünyada gösterilen büyük bir şirket olduğunu vurgulayan Akköprülü, "Mademaklüel bir konu istiyorsunuz, dünyayı ilgilendiren bir konu istiyorsunuz, böyle bir konu var, dedim. Çok hoşlanna gitti. 'Yapalım' dediler ama sonradan vazgectiler. Bizim Dogu Bloku ile bir milyara varan ortak yapım işimiz var" biçiminde konuştu. 'Yeniden Doğmak' Müslüman ülkelere satılacak AINKARA'dan YALÇIN DOGAN YPK Artık Bir Efsaneden İbaretUr Türkiye'deki kızamık, difteri, boğmaca, tetanoz, çocuk felci ve su çiçeği gibi hastalıklara karşı "Bafışıklama düzeyinin yükseltilmesinin" ve "Bebek ölomlerinin azaltılmasının' amaçlandığını kaydeden Kalemli genelgesinde, sağlıkh bir kuşak yetiştirilmesi için nüfus müdürlükleri ile sağlık ve sosyal yardım mUdilrlükleri arasında ilişki kurulmasının geregıne de işaret etti. Son yıllarda, çocuk ölümlerini azaltmak ve sağbklı bir nesil yetiştirmek amacıyla bütün yurt düzeyinde bir aşı kampanyası başlatıldığını ve bütün kuruluşlann imkânları ölçüsünde bu kampanyaya yardımcı olduklannı belirten bakan Kalemli, nüfus idarelerinın de çocuklann doğum tutanaklannın tutulması sırasında aşı karnesini doldurup, beyanda bulunana vennek suretiyle bu kampanyaya katılmasının uygun görüldüğünü bildirdi. 05 yaş arasındaJci çocuklann beyanlan sırasında doğum tutanağı tutulurken Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanbğı'nca hazırlanmış bulunan aşı karnesinin de doldurularak ilgili kişiye verileC f l l H C I i n *•? aylannın genellikte ılıman geçtiği Samsun'da bu laş böyJe manceğini belirten bakan Kalemli, , I f O V C f l o n i l I V t l l a U C l f l l j u a i l l O U I I a ^ ^^ başladı. Yafiışlı havalann hemen ardından, Balkanlar'dan a ^ başladı. afiş a fj e , aşı karnelerinin her ilde sağlık ve inen sofluk hava kent halkım şaştona çevirdi. Bir sabah, pek alışık olmadıkJan kar görüntuleriyle uyanan çoculdar, J k öüulril ld sosyal yardım müdürlükleri ile ilişki kurarak bu kartlardan ye sevinçte sokakJara koşarken, buyükler de odun, kumür derdine duştuler. ilk gunlerde yiyecek sıkıntısı yaşanacaöı terli miktarda nüfus idaresine ve telaşı da gurülduyse de insanlar yavaş yavaş duruma alışmaya başladılar. Çocuklann yollarda kartopu oynayarak, rilmesini sağlatnalarını istedi. buzlu zeminterde kaymaya çalışarak okula gitmesi, sıradan bir olay oldu (FotoOraf: Salim Sürmeli) ANKARA Tam 25 yıllık bir kurul tarihe yuzyıl ülke ekonomisinde öylesine agıriıklı, kanşryor. 25 yıl süreyte ülkedeki "en ust du öylesine etkin bir gorev olmak niteliğini kozey okonomlk karariara Imza atan Yüksak ruyabiliyor. Ne zamana dek? Özal'ın "kenPlanlama Kurulu" (YPK) artık çeyrek yuz di ellertyle kendl tarihlnl yok ettlğl" yıldır koruduğu etkinliği ve ağırltğı yitiriyor. 1987'nin son gününe dek. Yüksek Planlama Kurulu'nda alınacak en Aslında yasa gücündeki kararname, planüst duzey ekonomik karariarda "artık Md* lama örgutünü ortadan kaJdırmryor. Ama çok ce polltikacılar" egemen. Tam 25 yıldır önemli bir değişiklik gettriyor. Ekonomi poliYPK'da söz sahibi bulunan "tokntoyantor tikalannın yonlendirildiği YPfCnın yaptsını debOrokntlar" bir karamameyie devre dtş4 ka ğiştiriyor. Plancıbürokratlaria siyasetçilerin lıyor. Bir zamanlar TUrgut Özal'ın kendisinin uzlaşmasına dayanan kurulda plancılar elide "toknisywi oiarak etMnllk ve ağırlık mine ediliyor. Gerçekte "plan dflşanceei" taşıdığı" YPK bugün, özal'ın imzasryia tek zaten son yıllarda iyk» ortadan kalkbğına gönisyenlerin oy hakkına son veriyor. re bu düşünceye "son darbe" de boylece 1987 yılının son güvurulmuş oluyor. TOm ekonomik karariar "bir Yuksok nunde Resmi GazeMsinln IM dudaflına" bağlı okJuğuna gore, te'de yayımlanan 304 Planlama plan duşüncesi zaten çoktan rafa kalktığına sayılı yasa gücunde Kurulu'nda gore, YPK'dan "bOrokratlann taafryesl" ki kararnamenin 4. alınacak en üst belki de vanlan noktanın, umduğumuz nokmaodesi "börokratın tanın niteliğini gostermekten ileri gitmiyor. düzeyde sonunu" şoyle nokPlanlama ve plancı efsanesi Türkiye'de okonomlk talıyor: 196O'lı yıllann ürünleri. 1960 öncesinin poli"Kurulun görOşe karartarda "artik tik kavgalan ve sıkıntılan karşısında planlı cejl konulann maekonomi "sivasal çıkartar içkı ödün vermehryet ve Azelllğlni pdrtftocfter" yen, blllmin gereğlnl yapan Mr kavram gerektlrdtği haüerde ageman. olarak" gündeme geliyor. Devlet Planlama bu kurula, Başba yıldır YPKVasöz Teşkilatı ve bunun uzantısı olarak en üst dukan taranndan «Mğer sahlblotan zeyde ekonomik politikalann yonlendirildiği bakanlar ve kamu YPK, siyasetçilerie plancıların "ortak ç6"teknlsyen görevillefi de ça$n büroknttar" bir zümler ürettlğl" bir kurum olarak tarihteki lablllr". yerini alıyor. YPK'nın tutanaklan, plancılarla karamamayle ve siyasetçilerin birbirinden zaman zaman ne Ne garip değil mi? Turgut özal'ın son yık ıktviB dtşı katıyof. kadar uzak düştüğü, dolaytsıyla bilimin polilarda tırmandtgı basamaklann ilki ve belki de tikaya "ne kadar yabanci olduğunu " kanrtlayan bekjeler olarak arşMere kalkıyor. en önemlilerinden biri herhalde "YPK uyeHğl" olsa gerek. Çunkü bir donemde 196O'lı yıllarda, planlama aslında "evrenYPK'da uye olmak "en az poirtikacı olmak sel bir geçertlk" taşıyor. Gelişmiş kapitalist kadar «onımlu ve önemli" bir gorev olma ülkelerin, ister sağ, ister sol partiler yonetinitaliği taşıyor. YPK'da Oye olmak ulkenin minde olsun planlı ekonomiye yöneldikleri ekonomik kararlarında "polltlkacılann «o görülüyor. özellikle gelişmekte olan ülkeler rumhjluk ve öneml ölçüsunde" ağırlık ka açısından, o yıllarda planlama kalkınma için zanıyor. Burokratlar, en az politikacılar kadar "zorunhi koşul" sayılryor. Hatta o kadar ki ekonomik karariarda önde geliyor. Hatta şu Amerikalılann Adnan Menderes'e karşı yobile söyienebilir: özal'ın son yıllarda basa nelttikleri en ckJdi ekonomik eteştirinin maklan tek tek tırmanışında, çok önemli et "plansolık olduğu", Dürrya Bankası'nın, kenlerden biri, bir zamanlar gorev yaptığı Türkiye dahil tüm gelişmekte otan ülkelere YPK'dan kaynaklanıyor. YPK üyeliği çeyrek (Arkası 10 Sayfada) an Türkiye'nin yeni yılını kutluyoruz. V>/nde gelen hazır giyim laıruluşlarını ülkenin ilk sektörel dış ticaret sermaye şirketinde bir araya getiren GSD GİYIM SANAYİCİLERİ DIŞ TİCARET A.Ş. ikinci yılına giriyor. Bir ekonomik modelin doğru yorumunun ikinci yılına! 1987 başında büyük bir potansiyeli harekete geçirirken, kendimize iddialı bir hedef seçmiştik. Kooperatif anlayışla, açıklık ve eşitlik ilkeleriyle çalışan, ihtisaslaşmış bir dış ticaret ıret sermaye şirketinin, sektörün kaynaklarını en etkin biçimde kullanabileceğini göstermeyi amaçlamıştık. Modelimizin ve çalışma ilkelerimizin doğruluğu kısa sürede kanıtlandi: Bir yıl içinde 200 milyon doları aşan ihracatımızla en cüretli tahminlerin bile ötesine geçtik. Bugün Türkiye'nin en bü>ük hazır giyim ihracatçısıyız. 1988 için daha da büyük hedefler seçtik. Faaliyetimizi dış ticaretin bütün dallarına vavarak çeşitlendirmeyi, hizmet verdiğimiz kesimleri genişletmeyi amaçhyoruz. Bu öncü girişimi destekleyen, yeni ekonomik modelin doğru yorumuna giiç katan herkese teşekkür ediyor, çağdaşlaşan Türkiye'nin yeni yılını kutluyoruz. GSD GİYİM SANAYİCİLERİ DIS TİCARET A.Ş. r*