Katalog

CUMHURİYET/10 HABERLERİN DEVAMI 4 OCAK 1988 Suç pilota yüklenîyor (Baştarafı 1. Sayfada) Muhlis Yıldız çifti Ue Tansu Akçit'in teşhis edilebildiğini, diğerlerinin morga kaldınldığını söyledi. Yanmış ve parçalamnış olduklan için cesetleri tejhiste güçlük çektiklerini belirten Demir, ölenlerin yakınlanndan yardım istediklerini söyledi. Görgü tanıklan, uçagın yanlış yöne doğru uçtugunu söylediler. Uçağta düştüğü Dümentepe'nin tam karşısındaki Gödence köyünden Muzaffer UdD, "Menderes Havutanı'nı toccek nçaktar, Seferihbar yön&Mİeıı getip, Cumaovası yöndne gklerler. Ama bu nçagıo >önü tersti. Sanki Menderes 'ten havalanmış da yurtdışma gidiyonnus giblydi" dedi Condor firmasından uçağı kiralayan Avrupa Uçak Şirketi'nin Izmır Muduriı Hikmet Yılmaz, Seferihisar Cumhuriyet SavcılığYna verdiği ifadede şöyle dedi: "Uçağı dun 19.31'de bekliyorduk. Ancak pilot Hechler riizgân arkasına aldı^ından alana 19.05İe ineceğini bildirdi. Pilot kuleye verdiği bu bilgiden sonra alçalmayTi başladıgını söytemtş. Kuleden aldığımız bilgiye göre püoc kule ile en son 18.54'te konuşmuş ve İnişe geçiyorum, ancak pısti göremiyorum' demiş. Kuleden de pistin açık olduğu tekrârlanmış." Ulajtırma Bakanı Ekrem Pakdemirti ise kulenin uçakla konusmalannın kule bantlarından çözülduğunü belirterek "Pilot. havaalanından nzaklaşır vaziyette ve 15 kilometre mesafede iken 4 bin feet yukseklikte olduğunu soylemis. Halbuki 1950 feette olduğu tespit edildi. Atina istikametine gider vaziyette gorulüyor. Asağıda bir şeyler göruvorum' diyor. Yani iepeyi fark ediyor. takat ne olduğunu anlayamadan. kurtanıraadan kaza meydana geliyor" dedi. Olay yerinde inceleme yapan DHM, THY ve Lufthansa uzmanlan, düşüş sırasında uçağın ağaçları biçme şekline dikkati çekerek "Fazlasıyla alcalan uçak, sanki son anda yeniden havalanmak istemiş, ama kayalara çarpnuş" dediler. Devlet Hava Meydanlan Işletmesi Izmır Başmüdüru Giiney İnan, Adnan Menderes Havaalanı'nda pilotların "gözü kapalı" iniş yapabilmesini sağlayan ILS'nin (hassas yaklaşma) bulundugunu söyledi. İnan, havaalanına her turlü uçağın inebildiğini, kazadan sonra da II uçağın indiğıni söyledi. Adnan Menderes Havaalam yetkilileri, kaza olayını şöyle anlattı: "Lçağın pilotu, bize 'merkez hattındayım' diye sinyal verdi. Halbuki degildi. Pas geçmedi. Yani uçak meydan üzerine gdemedi. Uçağın pilotu ILS'yi de deneyemedi. Denediğini sandı. Uçağın duştüğü yer alandan çok uzak. ILS'yi deneseydi, uçak alanın yakımna düşerdi. Pilot vanılgı içindeydi. SLstemde bir anza olması soz konusu degil. Sistem kendini 4 ayn yerden kontrol eder. Sistemin yanlış çahşması soz konusu olamaz. Ya dogru çalışır ya da çalışmaz." Uçağın >anlış yöne gitüği halde uyanlmamasının ise Adnan Menderes Havaalanı'nın radarının bulunmamasından kaynaklandığı one süruldü. Pilotun uçağın 4 bin feette olduğunu sanması konusunda ıse Bakan Pakdemirli, şunları söyledi: "Kazanın diger ihtimali, statık elektriklenme. Yani 4 bin feet yıiksekteyken. yağmur bulutlan nedeniyle çakan bir yıldınm, uçağın butun aletlerini 30 saniyeük süre içinde durdurabilir. Pilot da bu yanılma yüzünden uçağı Atina yonune çekmiş, ama aletler devreye girdiginde iş işten geçmiş olabilir." Dümentepe'de yaklaşık 500 metre karelik alana dağılmış olarak 10 ceset bulundu. Cesetlerde altın yüzük ve kolye bulunmadığı, kimüklerı ele geçirildiği halde cüzdanlanmn kayıp olduğu dikkati çekti. Pakdemirli ILS nedir? Adnan Menderes Havaalanı'nda işlevini yerıne getirip getirmediği tartışılan ILS (lnstrument Landing System Hassas yaklaşma ve ini? sistemi) bugün uluslararası havacılık alanında, uçakların havaalanlanna daha güvenli inişini sağlayan bir sistemdir. Pist başlarında bulunan ve "35 derecelik" bir uçgen alanı içerisinde belirli frekanstan yayın yapan aygıt, uçaklara, pist doğrultusu ytikseklik açısı ve havaalanından uzaklığını beürtır bilgüer verir. Ancak bu bilgilerin değerlendirilmesi için uçakta da aynı sistemin alıcısının bulunması gerekir. Bugün gelişmis tüm havayollanndaki uçaklarda aynı alıcı sistem vardır. Adnan Menderes Havaalanı'ndaki ILS, uçağı yaklaşık 4 km'den pist başına 200 feet (yaklaşık 70 metre) kadar yaklaştınr ve pilot daha sonra görerek inişi gerçekleştirir. (Baştarafı 1. Sayfada) Meydanlan'na ait bir uçakla Atatürk Havaalanı'na indiğinde THY Genel Müdürü Yılmaz Oral başta olmak üzere, DHMt yetkilileri ile gazeteciler tarafından karşılandı. Bakan, Pakdemirli, gazetecilerden önce, THY Genel Müdürü ve DHMİ (Devlet Hava Meydanlan tşletmeleri) Genel Müdürü Mustafa Özatamer ile bir süre konuştu. Pakdemirli, THY Genel Müdürü Oral'a, kaza yerindeki incelemelerinin sonuçlanm anlatırken, Oral da THY uçaklarımn Adnan Menderes Havaalanı'na nasıl yaklaşıp iniş yaptıklarını açıklıyordu. Bu arada DHMİ Genel Müdürü Özatamer de onlan izliyordu. Daha sonra, gazetecilerin kendisi ile görüşmek isteğinin iletilmesine, Pakdemirli önce, "Soylenecek bir şey yok, kara kutu bulunduktan sonra her sey ortaya pkacak" yanıtını veriyor, ancak gazetecilerin ısrarlı sorulan uzerine konuşmak zorunda kalıyordu: Kazada saboUj ifatimali » r mı? PAKDEMİRLİ Sanmıyorum, ama bu ihtimali "sıfırtamış" da değiliz. Köylülerin anlattığına göre, çarpma anında bir patlama olmuş. Yani kaza "pilotaj" hatasından mı kaynaklanmış? PAKDEMtRLİ Buyilk ölçude pilotaj hatası, kule konuşmalan kayıtlan da bunu gösteriyor. Pilot düşmeden 3 saniye önce, kuleye "Aşağıda bir şeyler gonıyorum" demiş. Yani pilot, Adnan Menderes'e iniyorum diye dağlara mı inmeye çalı$mıs? Neden >anlış yone uçmus? PAKDEMlRLt Pilot ILS bile yapmamış, daha doğrusu yanılmış. Daha sonra ben de DHMİ'nin test uçağı ile uçup nasıl yanıldığını anlamak için bölgeyi dolastım. Bölgedeki elektriklenmeden uçağın ILS'sindeki yanılmayı gördüm. Eger Adnan Menderes Havaalanı pistinin "17" başından alçalma ve yaklaşma olsaydı boyle bir kaza olur moydu? PAKDEMİRLİ Bakın, varsayımlarla konuşuyorsunuz? Meydanımız son derece güvenilir bir meydandır. Bunu kötülemeyiniz. Ulaştırma Bakanı Ekrem Pakdemirli, buradan doğruca Orduevi'ne giderek Başbakan Ozal'a bilgi verdi. SHP, işçiye ek zanı istedi ANKARA (Cumburiyel Bürosu) SHP Mech's Gnıp Başkanvekili Hikmet Çetin, Özal hükUmetinin son zamlanyla işçılerin ellerine geçen ücretin "komik" hale geldiğini belirterek "Bu konuya bir çöznm bolunmahdır. Ek zam artık zonınlu hale getmiştir" dedi. Çetin, ŞHP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, yapılan toplu iş sözleşmelerinin hükümetin uyguladığı politikalarla gerilerde kaldığını, her yıl hükümetin enflasyon için bir rakam ortaya attığını, ancak bu rakamın bugüne kadar hiç tutmadığını söyledi. Çetin, özellikle son zamlarla işçilerin mağdur edildiğini bildirdi ve işçilere ek zam vermesi gerektiğini kaydetti. Hükümetin, devleti fonlarla, iç ve dış borçlarla yönetmeyi alışkanlık haline getirdiğini anlatan Çetin, şöyle konuştu: "ANAP iktidan dar ve sabit geiirli çakfan inftm»™ temei ihtiyac maddeJerine yıygın bir vergi koyarak, ücret ve maaş artışı olarak verdiğini, böylcsİDe adaletsz ve hakaz yoU» geri almakUdır. Böylece Özal safnklı kaynaklar yeriııe haluız, adaietsiz ve insafsız zam yolunu finansman kaynagı olarak secmektedir. özal hökümeti ber tiırlu destek, teşvik ve fonlarla bettrii sermaye keâmİBe kaynak Milyarlık (Baştarafı 1. Sayfada) iddia eden Mahmut Rençber'in "ifadesindeçelişki bulundugunu" belirtti Mersin'deki gazete ve ajans bürolannı arayan Rençber, gazetecileri 5. Noterliğe davet ederek burada basıaa bir açıklaraa yaptı Rençber şöyle dedi: "YUtoçı özei çekUişi için y»kl»sık 4.5 milyon linkk bOet almrçtım. Bilctleri işyrrimdeki kasama Idlitledim. 1 ocak cuma gunu buroma giderek biletlere bakmaya başladım. Büyük iknmiyenin bana çıktıgını ogrcnince sevindim ve içki içmeye başladım. Yanm saat sonr» kapı caldı. Kapıyı açar açmaz öç ki$i unrime beyaz bir çarjaf atarak. masamn istundeki biled atarak kaçtılar. Bu durumu anısda emniyete iotikal eltirdim." Yılbaşı çekilişmde süper ikramıye isabet eden büeti satan Milli Piyango'nun gezdci bayisi Hasan \udjnm, emlakçı Mahmut Rençber'e bilet sattıgını anımsamadığını söyledi. Yıldınm, Mahmut Rençber'i eskiden berı tanıdığını, müteahhitlik vaptığı sırada bır süre de yanında calıstığını belınerek, "Mahmut Be> Adıyamanhdır. Eskiden beri tanınm. Ancak benden büel stfdıgını haürlamıvorum. 4.S milyon liralık bilet aldıgını soylemiş. Kaldı ki, bu kadar bilel alan Mrini daha önce gormesem bile hiç aBntmam" dedi. ARAMA ÇALIŞMALARINA KÛYLJÛLER DE KATILDI Stuttgartİzmir seferini yaparken Seferihisar'a bağlı Dümentepe'ye düşen Boeing 737200 yolcu uçağının enkazına ılk olarak civarda oturan köyiüier ulaştı. Ka^da hayatını kayteden 16 kişinin ceseöerini arama çalışmalanna katılan kuylüler havanın soğuk olması nedeniyie ateş yakarak ısındılar. (Fotoğraf: Hakan Kara) İZMİR'den HİKMET ÇETİNKAYA (Baştarafı 1. Sayfada) aygıtırnja üç derecelik bir sapma var mı? Yine Menderes'in yanıba: şındaki Gazıemir Asken Havaalanı nın üzerinde sivil uçakların tur 1 atması hâlâ yasak mı? Menderes in çevresindekı Irili ufaklı tepeler bir uçağın pas geçmesini engelliyor mu? Şimdi tum bu sorulara yanrt aramak gerekli. Menderes'te bir aksaklık olduğu kesin. Hele hele yağmurlu ve rüzgariı havalarda uçakların inişi haylı güç. Yani pilotların korkulu rüyası Menderes Havaalanı. Boeing 737200 Menderes Havaalanı'nı pas geçtı mı, geçmedi mi? Kimılerine göre pas geçti, kimilerine göre geçmedi. Bu sorulara da açık yüreklilikle yanrt vermek gerek Olay yerinde inceleme yapan Lufthansa Havayolları uzmanlarının şu sözleri dikkat çekici Sanki son anda fazlasıyla alçalan uçak yeniden havalanmak istemiş... Uzmanlar, uçağın kuyruğunun bulunduğu yerde ve gövde üzerinde titiz araştırmalar yaptılar. Dümentepe'ye çakılan uçağın kuyruğu, kuzeyden, yani Menderes Havaalanından geldiğinı gösteriyordu. Bir başka önemlı konu da şu: Meteorolojiye göre saat 1930'da Menderes yöresinde rüzgâr saatle 24 kilometre güneyden esiyordu Hava yağışlı ve sıslıydı. Görüş uzaklığı 3 kilometreydi. Sıcaklık ise 12 dereceydi. THY pılotları boyle havalarda Menderes'i tehlikeli buluyorlar. Ancak aynı saatlerde iki uçak inmiş. Havacılık deyimiyle bu pilotlara "cengâver" deniliyor. Bu da olayın öteki yüzü... Devtet Hava Meydanlan Işletmesı Başmüdüru Güney inan "alanda /7*ct»/ aksaktık yok" diyor Oysa THY pilotları, alanın teknik donanımının tam olarak devreye girmediğini öne sürüyorlar. Yine bir başka yetkili, Alman pilotlann yanılgı ıçınde olduğunu bildıriyor. Yanılgının, pilotun ILS sistemini denemeyıp, denediğini sandığından kaynaklandığını vurguluyor. Ulaştırma Bakanı Ekrem Pakdemirli de hemen hemen aynı iddiaları yineliyor. Piste "17" başından alçalma ve yaklaşılmasının böyle bir kazaya neden olup olmayacağı sorusuna "meydanı kötülemeyin" yanıtını veriyor. Geniş bir alana yayılmıştı uçağın parçalan. Köylüler buldukları parçalan topluyoriardı Bulunanlar arasında "Kaysen 'de Aysel Avcı 'ya iletilmek uzere" yazılı bir zart, fotoğraf makinesi parçalan, "Kardeşime ilaç"yazılı bırpaket, motosiklet ruhsatı, parçalanmış giysiler, broşürler yer alıvordu. Kimileri uçakta sabotaj olasılığından söz ediyorlar. Oysa cesetlerden bazılarında yanık izi bile yoktu. Paketler ve giysilerden çoğu yanmamıştı. Bir ceset ağaçta asılı duruyordu. Karakutu bulununca kazanın gerçek nedeni ortaya çıkacak .. akUnlmasııu sürdöriirken fatoraanı da işçüııize, memurumuza, eıneklimize, çifttimbe ve esnabmıza çıkartmakladır. \Ulanhr surdarüleıı bo poiitikalann sonunda kamu maliyesi alt ust olmuş, butçe önemini yiti miş, verginin ympıs» çökmaştür." Hikmet Çetin, özal hükümetinin vergi politikasının da eleştirerek bu konuda şunlan söyledi: "1988 yılına girerken ANAP iktidan, çarptk oian bu vergi yapuun dizeltmek yerine, daha da çarpık hale getirerek ekmek, jıımurta, amkarna, peynir, zeytiıı ve knnı sogandan başlayarak, me>ve ve sebzelere kadar halkın ganlok yaşanunda zonınlu oian temei gıda maddeteri»den verp almak yolunu secmiftir. Bo yoOa katsayı artışlan ile verilenden daha f«7İaqnı çahşaniardan geri almış oiacaktır." Hikmet Çetin, özal hükümetinin amaaru ise "Özel sektörün beörrl kesimlerine fon aktararak para basaıak yarattığı enflasyono sarekli zamlarla harcamalannı lusarak nalkımızm sırtına yüklemektir" şeklinde açıkladı. SHP Meclis Grup Başkanvekili Çetin, 1988 yılında Başbakan Turgut Ozal'ın politikasının, sUrekli zamlarla, ezilen ve yoksullasan halktan yana olmayacağını da sözlerine ekledi. Ddnci zam dalgası yolda (Baştarafı 1. Sayfada) basma ve elbise fiyatlarını yüzde 30 civannda arttırması bekleniyor. Fiyatlar; daha önce yüzde 1520 oranında arttınlan ürünlerin fivatlanna ise daha düşük zam yapılacağı belirtildi. Edinilen bilgiye göre, geçen aralık ayı başında fiyatlanna yüzde 1015 oranında zam yapan Tekel idaresi de ilcinci Mfnmın hazırhklanru yapıyor. Aralık «nnmı öncesindc, piyasada çok büyük içki ve sigara stokçuluğu yapıldığının ania;ıimg« üzerine zam oranı küçük tutularak bu stoklann çözülmesi amaçlanmıştı. Bandrol uygulamasının da başlatılmasıyla stoklann büyük ölçude çozüldügü belirtilerek, önümuzdeki günlerde yapılması planlanan yeni zamda oranın daha yüksek tutulabilecegi ifade edildi. İçki ve sigalardan yapılan Savunma Sanayi Fonu kesintilerinin yükseltilmesinin de ikinci zammı kaçınılmaz hale getirdiği bildirildi. Periyodik zam dönemi önümuzdeki dönemde akaryakıt fiyatlannın da ayük veya iki aylık dönemler halınde periyodik olarak ayarlanması öngörülüyor. Uluslara rası piyasalarda ham petrol fıyatlanrun düşmeye başlaması üzerine 1986 yılından önce uygulanan aylık periyodik zam politikasından vazgeçilmiştı. Bundan sonraki dönemde ise, ekonominin gerekleri ve kur degişmelerı dikkate alınarak kısa aralıklarla akaryakıt fiyatlannın yüzde 5 civannda amırılması düsünülüyor. Akaryakıta yapılacak periyodik zamlann başta elektnk olmak üzere diger KtT ürünlerini de etkileyeceği belirtilerek arttınlmasının kaçınılmaz olacağı ifade edildi. Asılsız bir iddia Bu arada Mersin'de yerel "Kurtuluş" gazetesini çıkaıan Bülent Ongua'un da 2,5 milyann talihlisı olarak ortaya atılması, gtln boyu gazetecileri tedirgin etti. tçel Emniyet Müdürü Huseyin Çapkın, dün gazetecilerle konuşurken, bu konuda şuıüan söyledi: Onganlaıu erinde yılbagı gecesi •ertnç ptUkkn gdmis. Koaşdtf Mze gderek, Ovfualar mDyoaef olda diyt ihbar yaptüar. Biz de kemlilertee 'konuıa isler mfataiz?' dlye «ordak. Bfilent Ongun'on eşi, flcramiyenta kemlUertaK yıkmadıginı ve konmaya gerek o4madıgını sAyledl." Bunun Ozerine gazeteciler, BüJent Ongun'u uzun süre aradılar. Dün gece evine dönen Ongun, söylentilerin doğru olmadığını büdirdi. Milli Piyango Genel Müdürü Ognz TezmeB, Mersinli gazete sahibi BOlent Ongun'un kazandıguıa dair iddialann kendilerine kadar ulaştıgını, ancak gazetecilerden bunun doğnı olmadığını öğrendiklerini bildirdı. Tezmen, dün akşam Cumhuriyet muhabirine şunlan söyledi. "5 mflyann taHMfleri beniiz ortaya pkmadı. Zaten UÜkB. Cuma güna MBtraUmizi arayaıı kimliglııi açıklayan bir kanım, Meniııil taükUaia keadistaia oMnfuııa sdytemls. Bn hamm saoCral memunuaıuia ko••amaa. C u u r t e d gttai aym Ufi otap otanadatnı bimedittiBİz bir ba•n, ytae lekfoola anuua. KendMyle, Gend Müdiir Yardımonuz Ali Serdar Bey gdrüsmiia. Hamm, klmHkleriBİB gizU kalmaano istemiı. 2,5 mllyar Oe Mr teseDJ ikramlyeleri bolandugaau beUrterek, oasl alacaklanm sonnuş. Arkada^ımız, gerekli bügUeri vermiş ve kimliklerioin gizH tutnlacagmi bidtmiş. Aynı gtin bir erkek be, Menm jobemizi arayarak 'tkramiye kazanan bilet btate. KlmBganizi gUİ tntarsaıuz geririz' demis. Biz 'Dcsifrt etmeden alın gelln' diye talimat rerdik. Daha sonra ara ELEMAN M Ü Ş T E RI T EMSİLCİSİ Yurt ıçınde veya yurt dışında ış ıdaresı ve pazarlama konularında öğrenım yapmış/ Ingılızcesı mükemmel/ajansın ımajını en 1yı bıçımde yansıîabılecek/müşterıyı mal etmeye değıl. .kna etmeye çaba gosleren/guleryuzlu/ ıltşkrten sıcak/aydın/deneyımlı/bayan İŞYERİ DOKTORU BILSAK'TA BU HAFTA 4 Ocak Pmzartesi: 19.00 "SŞ'de Türkiye Ekonomisi" Asaf Savaş AKAT 6 Ocak Çarşamba: 19.00 FUm: "Deneysei 6 Kısa FUm" Oğuzhan TERCAN (Bir Denizin Yitirdiği Batık Kıyılarda) Ümit ÜNAL (Adsız, E.B. İçin Iki Şarkı) Olcay HALULU (Kalmanı tsterdim Ay Işığj, Arada) Püren DİNÇER (Tekne) 7 Ocak Perşembe: 19.00 Kadınlare Karşı Aynmcı Uygulamalar 3: "Okulda AyTiıncüık" "Firdevs GÜMÜŞOĞLU, Ayla ALPDOĞAN 8 Ocak Cuma: 19.00 Şairleriyle Türk Şiiri: "tKİNCİ YEHİ" Muzaffer ERDOST, Cemal SÜREYA 9 Ocak Cumaıiesi: 12.00 Dergi Yazı Kurullanyla Tanışma, Sohbet: "TOPLUMSAL KURTULUŞ" 19.00 Şair ve Şiiri: Attila İLHAN BİLSAK CtHANGİR SEMİNERLERİ 5 Ocak Salı: 18.30 Çağdaş Kültürün Doğusu (1) (Paris 18701914): "Sosyoloji ve Pozitivist Optimizm" Nur VERGİN 9 Ocak Cumartesi: 14.15 Çağdaş Kültürün Doğuşu 1, (18701914 Paris): "Paris'le Osmanlı Aydını" Şerif MARDİN 16.30 Dersaadet'ten Bugüne Istanbul'un Serüveni: "isUnbul I" Doğan KUBAN GÖRSEL SANAT ATÖLYELERİ Mehmet GÜLERYÜZ'le resim çalışmaları PerşembeCuma YOGA Zerrin AKGÜN'le Her SalıPerşetnbe Saat 18.30 T'Aİ CHİ CHUAN (Gölge BoksuHareketli Meditasyon) Ilhan GÜNGÖREN'le Her Pazartesi Saat 18.00 HER GÜN 10.00 CafeFuaye Yerli basın, çay, kahve, hafif içkiler 17.00 CafeBar Gregory. Piyano 18.00 BİLSAK Restaurant Erol PEKCAN, Fatih ERKOÇ, Ergun Üçlüsü BİLSAK Soğancı Sokak 7 CİHANGİR 143 28 79143 28 99 Pazar günleri kapalıyız B Y A RA TI C I Y A Z A R Metın yazarlığının daktıloya kâğıt takıp yazmaktan çok öte bır şey olduğunun farkında/ reklam karnpanyalarının tohumunu atabılecek/ elını uzattfğ'nda yıldızlara ulaşabılecek/yanlışlarında dıretmeyen/okumaktan. araştırmaktan zevk alan/TV senaryolarını reel görüntuden video ve kamera efektlenne k'adar çok boyutlu düşunen/ingılızcesı ve/veya bır yabancı dılı ıyi/ Türkçe'de "ustad" bır profesyonel Yazılı başvurulara bu yıl içinde çekilmiş bir fotoğraf eklenmesi. telefonla yapılacak başvurularda Affan Başak'tan randçvu alınması rica olunur. ankamız personeline daha etkin düzeyde sağlık hizmetleri sunabilmek amacı ile İstanbul'da bulunan Umum Müdürlüğü'müzde görevlendirilmek üzere tam veya yarım gün süreyle çaltşacak İşyeri Doktoru aranmaktadır. Müracaatçılarda aranan nitelikler: • Öğrenimini ve ihtisasını tamamlamış olmak, • 4050 yaş grubunda bulunmak, • Tercihan Dahiliye alanında asgari 10 yıllık tecrübeye sahip olmak, • Tercihan iyi derece İngilizce bilmek ve işyeri hekimliği konusunda deneyim sahibi olmak tır. İlgilenen hekimlerimizin aynntıh ve fotoğraflı özgeçmişlerini (varsa gündüz ulaşılabilecek telefon numaralarını da ekleyerek) " Personel" rumuzu ile P.K. 297 Karaköy, İstanbul adresine göndermeleri rica olunur. KDV etkisi Bu arada, KDV oranlannda yapılan son duzenlemenin gıda maddeleri ve dayanıkb tüketim mallan ba$ta olmak uzere piyasalarda zincirleme bir zam etkisi yapması bekleniyor. KDV düzenlemesinin gıda maddelerini yüzde 5 civannda, KDV oranı yüzde 15'e çıkanlan buzdolabı, çamaşır makinesi, televizyon, video ve benzeri dayanıklı tüketim mallanmn fiyatlarını da yüzde 35 civannda arttıracağı tahmin ediliyordu. YALÇIN DOĞAN (Baştarafı 7. Sayfada) "planlama önerdtği" bılinıyor İWnd Dunya Savsşı'nı izteyen yıtlarda pianlarnanın, gelişmis ya da gelisrneMe oian ulketerde ön ptana çıkması bir rasöantı değil. Çünku "Mfmay* bMdml ptan ganktlriyor". 1929 bunalımında, kapttalizmin bunalımdan çıkabtlmesi için "ıtavM mudahdtnln lorunlu oMuflura" Isarei edryor. 1950li ve 6O'lı yıllarda, sermaye birikimi sureci yine "yogun devlet mCMaheleei ışıOında" uiaşılacak bir uygulama olarak gfirOIOyor. Işte, planlamanın TOridye'de devreye girmesi dunyada gslişmeler doğruttusunda 196O'II yıllann baş«na rastlryor. Türkiye'nin planlı donemine bakıklığında, deneyin oldukça basarılı otduğu soyienebilir. Yüksek bir gelişme hızı, duşuk enflasyon ve önemli ötçude sanaylleşme ptenlı dönemin önemli ürünleri arasında yer alır. Bunun ötesinde DPT, yıllar yılı "en öoemll okul" islevini yurütür. Son 1520 yıllık sryasal tarihimize bakıldığında "DPT kfttonH" poIKikacılann siyasette oynadıldan aflırlıkJı rol yadsınamaz. Buna ek olarak çok saytda plancının uzei ke»mde yüksek kademe yoneticisi durumuna yOkselmesi yine görmezlikten geiinemez. Ptan arbk geride kalıyor. Ama bugunkO modete "ne MçÖde ttenri" denilebiNr, o da ayn bir tartışma konusu. Siyasetçiler etoette her türiu karartarda ve bu arada ekonomide "eon atefl eflyteme rMktone" sahip. Bu aadece bogun değH, her zaman boyle okJu. Vte bundan sonra da yine böyte otecak. Ama,geçmlste de sryasetçilerin Karartannın uygulandtğı zamanlarda "yine de Mr Mcnleyenln, btr ptanoran, Mr bOrokratın düsüncesine başvurmak" gelenekselleşmiş, yerinde bir davranış bıçimi olarak görulurdö. Plancının dOşOncesine başvurmak, zaman zaman, "politltacılan hetalı adımlardn)" geri çevirebilirdi. Karan yine politikactlar verirdi. Ama piancıya dantsmak poHtlkacıya kendi dusOncesini son bir kaz daha tartma olanağı sağlardı. Bundan poHtikacı bir sey kaybetmezdi. Şimdi özal buna gerek gormuyor. Aslında özal "baeltalanna denıemayı kendi Iredeeryte tutarlı" gormuyor. Darnemayı "hendi kadesine dueebrtecek Mr gMge" olarak goruyor. YPK'da sanki ptancılar kalsa ne olur? Elbet yine özalın dediâi olur. Ama plancılann tasftyesi, Ozal'ın çevresindekl politlkacı halkasını daha da daratbr ve kendısınin yanıltılmasınrarttırır. Ozal "kendi ellertyte kendi yetlstlfll tarthl" yok ediyori.. G R A F I KE R Akademık eğıtım görmuş/ajans deneyımlı/ araştırmayı, oğrenmeyı meslek yayınlarını ızlemeyı ılke edınmış/yalnızca grafık sanatıyla değıl, tüm sanat dallarıyia ılgılenen/çağdaş düşüncede/genç Not. Tüm başvurular kesınlikle gızlı tutulacaktır. Alman (Baştarafı 1. Sayfada) yarayabilecegıni belirtiyorlar. Ancak olayın ayrıntılannı bilmeyen Bandırma Belediyesi'ne teklif başta çok cazip görünmDştü. Çünkü belediye, bu tarihlerde denizi doldurarak yolu geruşletmeyi planlamıştı. Bunu bu kadar ucuza mal edebileceğini ise hiç duşunmemiştı. Neyse ki VAU'nun kendi danışrnanı, Heideiberg Ünfversilesi Jeoloji Enstitusu profesörlerinden Prof. Wolfgang Dachroth bile ısrarla sonılduğunda şunu söylemek gereğinı duydu: "Bu malzeme (çöp) yakıhp çimento iie kanştınlsa bile, yani beton baline geldikten sonra dani denize aülmamalıdır. Denize atıhrsa ya da denizi doMunnak için kullanüırsa çevreye zarar verir. Tehlike yaratabiür." Federal Almanya'run Bandırma'da depolamak istediği çöpler tehlikeli ya da zararlı olabüir mi? Eğer zararsız olsa, Yeşillerin ve kamuoyunun son derece uyaruk olduğu Federal Almanya bunca masrafa ve riske girip çoplerini niye bize postalamak istesin? Konu ile ilgili olarak bilgisine ba^vurduğumuz bir çöp uzmanı durumu şöyle özetledi: "Hiç tehlikesi ohnayan çop diye bir şey yoktnr. Her çop biraz tehlikelidir. Dolayısıyla biz çopleri *az', 'yari ve \ok' tehlikeli olmak özere öçe ayırrjoruz." VAU "az zararlı" çöplerin tonuna 50100 mark arasında bir para vermeyı vaat ediyor. Bunun için yapacağı depo ıse çöpler gemiyle geleceği için Bandırma'da "sahile oldukça yakın" bir yerde olacak. Çöplerin depolanacağı yere VAU 3 metre kalınlığında kil dökecek. Bu kil tabakası, her 30 santimde bir sıkıştınlacak. Araya gerek irse naylon konacak. (Gerekirse, çünkü naylonla depolarnanın da çevreye zaran var.) Drenaj açılacak. Bonılar konacak. Çöplerin sızıntı sulan borularda toplanacak ve kalitesi sürekli kontrol edilecek. Çünkü bu çöplerden sızan kirli sular "korkunç derecede kirli oiabiuV. Aynca bu sızıntı sulannı antacak bir tesis de yapılacak. Çöplerden gelen kirli sular, ancak antıldıkıan sonra dereye veya denize deşarj edilecek. OSMANLI BANKASI FOREIGN BANK Requires the follovving personnel for its branch: BAYANLAR çocuk bakarak Ingilizceyi öğrenmeyi ancak Aupaırlik yaparak gerçekleştirebilirsiniz. 158 53 42 REPRO REKIAM AJANSIASSı\Tilaş Sokak 4. Mecıdıvçkoy, 80310 Istanbul Telefon 1^4 7176 DATA CENTRE ASSISTANT • • • • Computer Science degree 13 years experience with mainframes and/or PCs Fluent in English Be able to work shift hours (12:0022:00) GENEL MÜDÜR SEKRETERİ Konusunda deneyimlı yüksekokul veya en az li$e mazunu daktilo bilir, 30 yoşını geçmemis Genel Müdur Sekreteri Bayan oranıyof İngilizce bilmek terrih sebebidir. llgilenenlerin fotoğroflanyla, ozgeçmis yozılanytove istedîklen iıcrette muracMtlonri(aolunur. Bosvurular girli tutulacoktır. Mürocot: Holoskorgoa cd.234/5Konok Apt. OSMANBEYTEL148 85 94 147 45 00 1727 yaşlarında bayanlar Ingiltere'de çocuğa bak, karşılığında İngilizce öğren. 158 53 42 İngiltere'de İngilizce'yi ucuz öğrenme imkânını şirketimiz sağlar. Derin Limited 158 53 42 Please contact Ms.Mlüfer Sanoğlu af 7e/. 130 02 84 ext. 11$ for an appointment. VEMT Değerli aile büyüğümüz emekli öğretmen T.C. ADAPAZARI 2. SULH CEZA MAHKEMESt Esas: 1986/513 Karar: 1987/318 C M U . : 2272/849 HADÎYE POLVAN 2 Ocak 1988 günü hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 4 Ocak 1988 Pazartesi günü (bugün) öğle namazını müteakip Teşvikiye Camii'nden kaldırılarak Zincirlikuyu aile kabristanına defnedilecektir. ÖZAY ve ÖZGÜR POLVAN Hâkim: Tevfık Erkan 14629 Katip : Ferda Yücel Davaa: K.H. Sanık: ORHAN AGAH BALDOĞAN: Ethem ve Seniha'dan olma, 1927 D.lu, Adapazan Semerciler m.n. kayıtlı, Adapazan tzmit Cad. No: 45'te oturur, evli 3 çocuklu, okuryazar, sabıkasız, süt mamulleri satıcısı. Suç : Gıda maddeleri tOzOğüne aykın davranış SuçT.: 24.7.1986 Yukanda açık HmKgi yazılı sanık Imirinnria Adapazan 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nde yapılan açık duruşma sonunda; G.D/ Sanık Orhan Agah Baldogan'ın gıda maddeleri rüzuğüne aykın olarak kaşarpeyniri ve yoğurt ünal ederek satışa arz etmesinden dolayı eylemine uyan TCY'sının 398, 59/Son, 402/1, 647 Sayılı Yasa'nın 4. (2 defa tatbiki suretiyle) maddeleri uyannca; 53332 LİRA AĞIR PARA CEZASI tLE TECZlYEStNE, 5 AY MÜDDETLE CÜRME VASITA KILDIĞI MESLEK VE SANATIN VE TİCARETİN TATtLtNE, 14 GÜN SÜRE ÎLE İŞYERİNİN KAPATILMASINA, Karar verildi. 30.6.1987 Katip Hâkim 14629 tşbu hüküm özeti aslından çıkanlnuştır. Tasdik olunur. 23.11.1987