19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahibi: Cumhuriyrl Maıbaacılık ve Gazeıeeilik Turk Anonım Şirketı adına Nıdir N»di 9 Genel Yayın MUdürü: H t s u C n u l , Müessese MüdUrü: Emine Lşaklıgil. Yazı Işleri Müdürü: Ok«j Gönensiıı, • Haber Merkezı Mudurü: Yılçu Baycr, Sayfa Düzenı YOnetmeru: Ali Aar. 0 Temsılaler ANKARA Yalfiı Dogın, 1ZMİR: Hikmcl Çetinkra. ADANA CeUd B«şl«ngıç. Islanbul Haberleri: Ertan AkyıMu, Dış Haberler: Ergun Bakı, Ekonomi: Osman LT«g»>. Kültur: Ctl»l Istrf, Spor Daıuşmani: Abdülkadir Yuceünaıı, Düzelıme: Rrflk DurtHç, BilimEğitım: Şahin Alp*y, IşSendıka: Şiiiuss Kclrnd, Yurt Haberleri: Necdet Dogu. Dizi Yazılar: Kcnm Çalışkın, Ernınım: Mehmct Gulttkin, Bursa: Utrat Genfdli. • Koordınatör: Afcmel KonıUan. 0 Mali Işler: Erol Erfcut, • Reklam: Ayşe TorunEk Yayınlar: Hüly» Akyol # Idare: Hüseyia Gürer, Işletme: Onder Çdik, BılgiI$lem: Nıil Inal. Soson vt Vcmm. CunkuriyH MatbaaLüık « CazneoUk TA Ş. Turk Ocağı Cad. 39/41 Cj*llottu. J433J Is:. PK :4*Isıanbul. Ttl: 512 05 05 (20 hall. Teteı 22246 F K : (1) 526 60 72 • Burolar \aktm Zıya üokalp Blv. Inkıiap S No: 19/4. Ttt 133 11 4147, Tde* 42344 f u ; '(4) 133 8: 64 • Innir H Zı>* Bl* . 1352 S 23. Tel: 13 12 30, Ttloc: 52359 Fax (51) 13 12 30 # Vtanm: Inenu Cad 119 S S o : Ki[ 1. Td: 1455019731, Teia: 6215! Fax: (711) 28 056 TAKVİM 28 EYLÜL 1987 Imsak: 5.25 Güneş: 6.50 öğle: 13.00 lkindi: 16.20 Akşam: 18.59 Yatsı: 20.19 Türk' sayılmayan Ayşe 10 yılcbr oy kullanıyor Ayşe Ülaç'a Türkçe bilmediği gerekçesiyle verilen "ecnebilere mahsus geçici ikâmetgah tezkeresV'nin "milliyeti" hanesinde "islam" yazıyor. Tezkereye göre medeni durumu "evli", doğum yeri ise Adıyaman. HASAN UYSAL ADIYAMAN Türkçe bilmediği gerekçesiyle "ecnebilere mahsus geçici ikametgâta tezkeresi" verilen Ayşe Ülaç, Kürtçe dışında hiç dil bilmiyor. Bir ara "Atatürk'ün 100. dogum yüdönümü nedeni>1e düzenlenen okuma yazma kurslanna" katılıp öğrendiği bir parça Türkçeyi de kullanmadığı için unutmuş. Kendisine verilen belgenin, başına gelenlerin farkında değil. Bildiği tek şey kendisine verilen tezkerenin "devlet nikâhına" yaramadığı dolayısıyla 8 çocuğunu nüfusa kaydettiremediği. Adıyaman'ın merkez köyü Uğurca'nın Belliban nahiyesinde yaşıyor Ayşe Ülaç. Biri 20, diğeri 19 yaşındaki iki kızıyla tütün dizerken buluyoruz kendisini. Önce bir komşusu, daha sonra kocasının kardeşi, ardından eşi çevirmenlik yapıyor bize. Ayşe Ulaç'ın "teıkeresi", eşi Mehmet Ülaç'ın ceketinin iç cebinde. Özenle çıkarıyor "eçnebilere mahsus 6 aylık geçici ikâmetgâh tezkeresini." Ayşe Ülaç evlenebilmek için başvurmuş nüfus müdürluğune. tşi olmamış, ama kendisine verilen tezkerede "evli" yazıyor. Emniyet Müdürü Mustafa Peştemakı'mn imzasını taşıyan tezkereye göre "ecnebi" Ayşe Ülaç'ın doğum yeri de Adıyaman. "Milliyeti" hanesinde ise, "Isfaun" yazıyor. Bunlan tek tek okuyup "senin hanıma verilen belge, yabancdara verilir" diyorum. Anlamıyor, "yani gavuriara verilir" diye yineleyip "Ayşe Hanımı Tiirk va Aşı olan 5 çocuk felç oldu NUSA YBİN (Cumhuriyet) Mardin'in Nusaybin ilçesinde aşı kampanyası bünyesinde çeşitli hastalıklara karşı aşılanan beş çocuğun felç olduğu bildirildi. Çocuklann aileleri dilekçelerle kaymakamlığa başvurarak olayın sorumlularınm cezalandmlmasını istedi. 9 eylül günü aşı yapılan beş çocuğun kollannda felç belinisi görülmesi üzerine, aileler çocuklannı Mardin Devlet Hastanesi'ne götürdüler. Burada yapılan muayenede felç aşısının yol açtığı belirlendi. Seks kulübünde olay: 3 ölü PARİS (UBA) Paris'te silahlı iki kişinin seks gösterileri yapılan bir kulübü basarak içerde bulunanlara ateş açmalan sonucu birisi Türk, 3 kişi öldü. Paris emniyet yetkililerinden edinilen bilgiye göre akşam saat 19.15 sıralarında Maitre d'Hotel adlı kulübe gelen iki saldırgan kapılan tekmeleyerek içeri girdikten sonra striptease gösterisi izleyen kalabalığın üzerine ateş açtı. Olayda kulübün ortaklarından Türk Astllı Ruben Kuyumcuyan, Dolores Cesped ve Bach Tien Vu adlı kişiler öldü. Yetkililer, İtalyan aksanlı konuşan iki saldırganın daha sonra yaya olarak olay yerinden uzaklaştıklarını ifade etti. TÜM YÜZEYLERDE CAM Cünümüıde yeni yapıların tüm yüzeylerinde cama rastlanıyor. Cam kullanımı artık yalmzca pencerelerle ii/ıı/7/ değiL Dallas'taki "AUied Bank"m merkez binasında görüldüğü gibi (yukarıda solda) yapıların tümü camlarla kaplanabiliyor. Ya da Mönchengladbach'taki bu ev gibi iç mekanlarda da rahatlıkla cam kullanılıyor (sağda, üstte). Özellikle sağlıklı bir şehirciliğe sahip Batılı ülkelerde, örneğin Hamburg'da cam yapılar kentlere ayrı bir güzellik katıyor (sağda altta). Fotoğraftaki bu ilginç yapının cam çatısı altında, çeşitli buükler, kafeteryalar ve lokantalar bulunuyor. Mimarların gözdesi: Cam isı yalıtımı artırılan cam, artık yalmzca düz olarak değil, çeşitli renklerle, aynah ve desenli olarak da kullanılıyor. Yapıların dış yüzeylerinde olduğu kadar, iç alanlarda da kullanılıyor cam. Mağazalar, pasajlar, geçitler, lokantalar "camekan" durumuna geldiler. Dış Haberler Servisi Her geçen giin değişen çevre koşulları, özellikle mimarlık alanında birçok yeniliğin yapılmasını zorunlu kılıyor. Mimarlık alanında yapılan değişiklikler, yapı malzemelerindeki değişiklikleri de beraberinde getiriyor. "Stern" dergisinin geniş yer verdiği "mi•mari ve cam" konulu haberde, camın modern mimarinin değişmez bir öğesi durumuna geldiği belirtiliyor. Mimaride cam kullanımı giderek artıyor ve yaygınlaşıyor. Yapı malzemesi olarak cam eskiden beri kullanılmaktaydı. Özellikle "cam miman" olarak bilinen Amerikalı mimar Philip JohnSOD, yaptığı dev gökdelenlerin , kulelerin ve binalann dış yüzeyinde cam kullanarak, yeni bir çığır açmıştı. Alüminyumla birlikte, cam mimarların gözdesi durumuna gelmişti. Ancak 1973 yılında yaşayan ilk petrol krizi, camın bir kenara bırakılmasına neden oldu. Yapılarda fazla cam kullanımı, büyük ölçüde enerji kaybına neden oluyor, yakıt tüketimini arttırıyordu. Son yıllarda yeniden gözden geçirüen cam, daha kullamşh bir duruma getirildi. İsı yalıtımı artırılan cam, arHk yalmzca düz olarak değil, çeşitli renklerde, aynalı ve desenli olarak da kullanılıyor. Örneğin "Dallas" dizisindeki tamamı aynalı camlarla kaplı "Ewing Petrol" binası gibi, artık dev metropollerde, özellikle gökdelenlerde en çok kullarulan malzemelerden biri yine cam. Yapıların dışyüzeylerinde olduğu kadar, iç alanlarda da kullanıhyor. örneğin mağazalar, pasajlar, geçitler, lokantalar artık tamamen bir "camekân" durumuna gelmeye başladılar. Üstelik ilgililer, günışığından optimal ölçüde yararlanmayı sağlayan camın, insan üzerinde olumlu etkileri oİduğunu, camlarla kaplı bir ortamda insanın kendisini daha rahat hissettiğini belirtiyorlar. Bugüne dek ileri sürülenlerin aksine, artık ısıdan tasarruf sağlayan camın, yapılarda büyük boyutlarda kullamlmasının getirdiği belki de tek sorun, "temizliği". Özellikle dev gökdelenlerde cam temizleyicileri, bir binanın tüm camlarını silmek için bazen aylarca uğraşmak zorunda kalıyorlar. 8 ÇÖCUK ANNESl Ayşe Ülaç, 8 çocuk anntsi. Adıyaman'ın Belliben nahiytsinde yaşıyor. Hiç Türkçe konuşamıyor. Biraz okuma yazma kurslanna katümıs. Öğrendiği bir parça Türkçeyi de kullanmadığı için unutmuş. "Başma ne geldi, biliyor musun'' diye soruyoruz, "Bilmirem" diye yanıtlıyor. tandaşı saymamışlar" diye ekliyorum. Başını iki eli arasına alıp dövünüyor: "Vay hele hele başımıza gelenler..." "Senin hanımı tngiliz. Fransız, Alman, Amerikalı gibi saymışlar" diye espri yapacağız, ama Mehmet Ülaç ciddi ciddi endişe duyuyor. "Biz ne yapmışız devlete miUete de böyle yapırler bize" diye söyleniyor. Konuşmamızdan Ayşe Ülaç, hiçbir şey anlamıyor. Bunun üzerine Mehmet Ülaç'ın kardeşi Ateş Ülaç, Kürtçeye çeviriyor konuşmamızı. Mehmet Ülaç başlıyor hikâyesini anlatmaya: "Aha 21 yüdır evliyik. 4 yıldır isterik ki devlet nikâhı kıyalım, 8 bebeyi kayda geçirelim. Yapmirler. Hanım bebeyken anası babası ölmişler. Nüfusa geçmemiş. Bizim bebeleri kayda geçirelim dedik başımıza ne işler gelmiştir. Allah büyiktir, siz gelmişinizdir buraya. belkim düzelir işler." Eşi aracılığıyla Ayşe Ulaç'la söyieşiyoruz: Başına neler geldi biliyor musun? ÜLAÇ Bilmirem. Kızılcahöyük köyünde dogmişim, anam babam ölmişler, ben bilmirem. Çocuklann niifus kaydı yokmuş öyle mi? ÜLAÇ 6'sı kız, 2'si oğlandir. Kayıtlan var mı? ÜLAÇ Yokıir. tşte vermiler kaydini. Konuşurken eşinin uzattığı kâğıtlardan bazılanna takılıyor gözümüz. tnanılması zor, ama Ayşe Ülaç'ın referandum için gelen seçmen kartı var. Hem , hem "ecnebi" sayılmış Ayşe Ü Ülaç, referandumda oy kullanmış. B*ı soo seçimde oy kullandın mı? ÜLAÇ He kullanmışimdir. Daha önce de oy kullandın mı? ÜLAÇ 10 yıl vardir kullanirem. Anayasaya kullandın mı? Ne oy verdin? ÜLAÇ He dedim. Referandumda evet mi hayır.mı verdin? ÜLAÇ Kırmıziye vennişizdir. (En büyük kızı Şehriban Ülaç'ı gösteriyor.) Aha bu da vermiştir. Bu yanıta biraz bozuluyoruz. Çünkü "kapı gibi" TC nüfus cüzdanımız var. Yazımda adımızı soyadımızı yazdırmışız, ama "seçmen kartımız" gelmemiş. Yani referandumda oy kullanamamışız. Ayşe Ülaç'ın başına gelenleri düzeltmek için onlara sahip çıkan Adıyaman barosu avukatlarından ve SHP ll Başkanı Mustafa Özbey'e göre olay "siyasi sonucu çok büyük bir "yasa çigneme" olayı. Özbey, "Adıyaman emniyetinin yaptığı olay tçişteri Bakanlığı'nca onaylandı. Demek ki bu resmi devlet politikası. Bir Kürt insanını. doğma büyiime Turk olan bir insanı, anası babası Turk vatandaşı bir insanı TC vatandaşı saymamaktır bu işlem" diyerek şöyle devam ediyor: "Ayşe Ülaç'la ilgili olarak en son 8 Ekim 1985 tarih ve 8536.244 sayıyla Içişleri Bakanlıgı Nüfus tşleri Genel Müdüriüi'ne başvuruldu. Aradan geçen vıla rağmen tek bir yanıt verilmedi. Üstelik verilen belge 6 aylık. Süre dolunca değişmesi ve yeniden ikamet için bin lira ödenmesi gerekiyor. Aksi takdirde Ayşe Ülaç'ın sııurdışı edilmesi gerekiyor. Bu olmamış. Üstelik oy kullandınlmış. Tam bir kepazelik.." Avukat Mustafa Özbey, olayın yasa çiğneme olayı olduğuna da işaret ederek şunları söylüyor: "Yapılan işlem yasadışıdır. Bir vali, bir emniyet müdürü, bir tçisleri Bakanlığı nasıl Vatandaşlık Yasası gibi temel yasayı bilmez, bu akü alacak bir işlem değildir. Vatandaşlık Yasası'nın Türk Vatandaşlığının Kazanılması bölümünde 4. madde 'bir kişinin yurtdışında bile doğmuş olsa Türk babadan doğarsa, doğum yeri Türkiye olursa, hatta Türkiye'de bulunmuş çocuklar aksi sabit olmadıkça ya da bir Türkle evlenirse TC vatandaşı sayılacağı belirtilirken bir vali, bir emniyet müdürü nasıl bunun aksini yapabilir? Ayşe Ülaç'a verilen belge yurtdışından gelen yabancüara verilir. Bir insanın yurtdışından geldiğini belgeleyecek pasaport falan gibi belgeler lazım. Ayşe Ülaç nereden geldi? Aydan, uzaydan gelmedi herhalde? Ya sekiz çocuk nereden geldi?" Yeşiller yaz saatıne karşı BRÜKSEL (AA) Avrupa Parlamentosu Yeşiller Grubu, yaz saati uygulamasının biyolojik mekanizmada dengesizliğe yol açtığını ve insan sağlığına zararlı olduğunu öne sürerek, 1988'den itibaren kaldırılmasım öngören bir karar tasarısı hazırladı. Türkiye de dahil olmak üzere bazı ülkelerde, enerji tasarrufu amacıyla saailer mevsime göre bir saat ileri ya da geri alınıyor. Avrupa Parlamentosu ise, yaz saatinin Avrupa Toptuluğu'na üye 12 ülkede düzenli bir şekilde uygulanmasmı sağlamak için, 20 Ekim 1985'te aldığı bir kararla, yaz saatlerinin 1986, 1987 ve 1988 yıllarında aynı tarihlerde uygulanmasmı kararlaştırmıştı. Tokyo Film Şenliği, program değişikliğiyle açıldı Ali Ozgentürk'tin protesto mektubu Şenliğin Genç Sinema bölümünün, daha önce ödül alan yönetmenlerin yeni filmleriyle açılacağı bildirilmişti. Oysa bir program değişikliği yapılarak bölümün Oliver Stone'un "Salvador" filmiyle açılacağı açıklandı. "Su da Yanar"ın yönetmeni Özgentürk, bu durumu protesto etti. AYDIN YAMANLAR TOKYO İkinci Uluslararası Tokyo Film Şenliği, Japon yönetmen Ken tçikava'nın bir Japon masalından esinlenen "Aydan Gelen Prenses" adlı yapıtıyla açıldı. Şenliğin son günüyse, ünlü Italyan yönetmen Bernardo Bertolucci'nin Hong Kong İtalyan ortak yapımı olarak gerçekleştirdiği "Son tmparator" adlı filmi gösterilecek. Yanşma dışı gösterilecek bu açılış ve kapanış filmleri dışında şenliğin yanşma bölümünde yedi değişik ödül verilecek: Büyük Tokyo Ödülü, Özel Jüri, En îyi Yönetmen, En îyi Erkek Oyuncu, En tyi Kadın Oyuncu, Sanatsal Yapı ve En tyi Senaryo Ödülleri. Başkanlığını ünlü Amerikalı oyuncu Gregory Peck'in üstlen1985'TE ÖDÜL ALM1ŞTI 198S'te Tokyo Şenliği'nde "At" adlı filmiyle ödül alan Ali Özgentürk, törenden sonra bir basın toplantısına katılmıştı. Özgentürk, bu yılki şenliğin açılış programında yapılan bazı değişiklikleri bir mektupla kınadı. diği seçici kurulda İngiliz yapımcı Alan Parker, Fransız yönetmen Claude Berri ve yapıtları Türkiye'den Sinema Günleri'nde gösterilen Hintli yönetmen Mrinal Sen de var. Aslında, Tokyo Şenliği bazı garipliklerle açıldı. Daha önce 1985'te ödül almış olan Ali Özgentürk, Macar yönetmen Peter Gothar ve Japon yönetmen Şinsi Sohmai'nın ödül parasıyla gerçekleştirdikleri üç filmin açılış gecesi gösterileceği bildirilmişti. Oysa şenlik yöneticileri programı değiştirdiler. Özgentürk'ün "Su da Yanar" adlı filmi kapanış gecesi gösterilecek. Buna karşılık, Genç Sinema bölümünün açılışı Oliver Stone'un "Salvador" adlı filmiyle yapılacak. Bazı sinema adamlan, açılışın Amerikan sinema endüstrisinin bir ürünü sayılabilecek "Salvador"la açılmasını, bir bakıma bağımsız sinema anlamına gelen Genç Sinema bölümünün filmlerine ters düşeceğini ileri sürüyorlar. Ali Özgentürk, şenlik yöneticilerine bir kınama mektubu gönderdi. Şenliğin Genç Sinema bölümünün, iki yıl önce ödül alan iki yönetmen ve kendi filmiyle açılacağını bilerek Tokyo'ya gelen Özgentürk, yapılan değişiklik karşısında şenliğin bazı uygulamalanru protesto eden bir mektubu şenlik yöneticilerine iletti, aynca bilgilendirmek amacıyla da Türkiye'nin Tokyo Büyükelçiliği'ne yolladı. Özgentürk, protesto mektubunda "Su da Yanar"ın gösteriliş programının hangi nedenle değiştirildiğini sordu ve şenliğe katılan her filmin ülkesinden gazeteci çağnldığını, oysa Türkiye'den hiçbir gazeteci çağnlmadığını, bütün filmlerin oyuncularının davet edilmesine karşın "Su da Yanar"ın oyuncularından hiçbirinin çağnlmadığını belirterek, bu durumu kınadığını yazdı. 122 OYALD1 Akdeniz Akdeniz Müzik Festivali'nde 122 oy kaVtnan Corinne Hermes (solda) birinci otdu. Fransıs "PardonnezMoiJe Vous Ainne" adlıparçayı seslendirdL Yanşmayı Jeanne Manson sundu. Akdeniz Akdeniz'de 1. olan Hermes: Herkes hak ettiği dereceyi elde etti B.ECEVİT ANTALYA Ikinci Akdeniz Akdeniz Müzik Festivali'nin "Şarkı Yanşması"nda bırinciliği kazanan Fransız şarkıcı Corinne Hermes sonuçtan çok memnun olduğunu söyledi. 16 ülkenin katıldığı şarkı yanşmasında önceki gece 122 puanla birinci olan Hermes, "Pardonnez Moi Je Vous Aime" adlı parçayla yarışmıştı. "Yanşmada herkes hak ettiği dereceyi elde etti" şeklinde konuşan Corinne Hermes şöyle dedi: "Antalya'da çok mükemrael bir festival ve yanşma oldu. Sonuçtan çok memnunum. Birinci oldugum için de çok mutluyum. Yanşma jiirisini adil karan nedeaiyle kutlamak gerek." Bu arada Türkiye'yi temsilen "Ban Akşamlar Samanyolu" adh parçasıyla yarışan besteci ve şarkıcı Öhan trem de sonuca saygılı olduğunu belirterek, "Jüri Törkiye'nin dördüncü olmasını uygun buldu" diye konuştu. Akdeniz Akdeniz Şarkı Yarışması'mn ikincisi Mısırlı sanatçı Medhat Saleh de yaptığı açıklamada, yanşma sonucundan çok memnun olduğunu belirterek şöyle dedi: "Yanşmadan önce iyi bir derece beklemivordum. Sonuç benirn için sürpriz oldu. Antalya'da çok rautlu giinler yaşadun. Akdeniz Akdeniz Müzik Festivali, ülkemin ve müzigimizin Akdeniz'de tanıtılmasında büyük etken oldu." Şarkı yanşmasında üçüncülüğü kazanan Monacolu Sammy Goz de, Antalya'da müziğiyle, organizesiyle kaliteli bir festivale katıldıklannı kaydederek, yanşma sonuçlarını normal karşıladığını, üçüncülük kazandığı için de çok mutlu olduğunu söyledi. ö t e yandan pazar gecesi yapılan şarkı yarışmasının, organizasyonu ve icrası sırasında meydana gelen ufak tefek aksaklıİclara rağmen, genelde başarılı olması, düzenleyicileri gelecek yıllar için ümitlendirdi. TRT'nin de naklen yayıru başanyla gerçekleştirmesi üzerine, yetkiuler "Eurovision yanşmalarına yakın bir başanyla işin üstesinden gelebileceğimizi gördük" şeklinde konuştular. Yarışmaya ve müzik sempozyumuna katılan yabancı ülke temsilcileri de, şarkı yarışmasırun gerçekleştirildiği Aspendos'taki tarihi dekorun düzenlenmesine hayran kaldıklarını ifade ettiler. Yarışmaya katılan 16 sanatçı festivalin ardından İstanbul'a geldiler. Sanatçılar dün Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Bedrettin Dalan'ı ziyaret etti. Aralannda Rika Zaray, Enrico Macias ve Jean Manson gibi ünlü sanatçıların da yer aldığı ziyarette belediye başkanı Dalan, sanatçılara Istanbul'un tarihi, turistik ve coğrafi özellikleri konusunda bilgi verdi. Süpermen 50 yaşında Dış Haberler Servisi Yaklaşık 50 yıl önce, dünyanın en güçlü insanını hayal eden iki Amerikalı genç tarafmdan yaratılan Süperman, o gün bugündür "doğrunun, adaletin ve Amerika'nın hizmetinde" kötülerle savaşıyor. İlk defâ olarak 1938 yılının haziran ayında Action Comics adlı bir çocuk dergisinde boy gösteren Süperman o kadar beğenildi ki, 1941 'de çizgi filmi yapılarak sinemalarda gösterilmeye başlandı. Daha sonraları, ilk önce Kirk. Alyn ondan sonra da George Reeves, Süperman karaktehni sinemada canlandırdılar. George Reeves rolünü o derece benimsemişti ki, dizinin kesilmesinden sonra intihar etti. Günümüz, Süperman'i, şu anda dördüncü Süperman fîtmini çevirmekte olan Christopher Reeves. r San Sebastian Film Şenliği SAN SEBASTİAN (Cumhuriyet) 35. Uluslararası San Sebastian Film Şenliği sonâ erdi. Ispanya'da yapılan şenliğin yanşmah bölümünde gösterilen on sekiz fîlm arasında Filistinli genç sinema yönetmeni Michei Khelifı "Galiçya'da Düğün" birincilik ödülüne değer bulunurken, yanşmada yer alan Zülfü Livaneli'nin "Yer Demir Gök Bakır" filmi Hıhstiyanlar Sinema örgütü OClC'in azel ödülünü aidı. tstanbul Anakent Belediye Başkanı Bedretlin Dalan, 'Akdeniz Akdeniz Uluslararası Müzik Festhaü"ne katılan yarışmacılan dün kabul ederek bir yemek verdi. Belediye Başkanı Bedrettin Dalan 'la makamında sohbet etmeden önce kısa bir tstanbul turu yapan yanşmacılar, Istanbul'u nasıl buldukları sorusuna, "Güzel, çok güzel"yanıtım verdiler. Yanşma birincisi Corinne Hermes'in katılamadığı sohbette, tstanbul'un fethinden söz açıhnca Dalan, Osmanlıların uygar bir toplum yarattıklarmı belirterek, "Fatih Sultan Mehmet'in tstanbul'un fethinden sonra yaptığı açıklama, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Bildirgesi'nin tam bir metnidir" dedi. Dalan'la yaklaşık 45 dakika süren sohbetten sonra yanşmacılar, Yerebatan Sarayı'm gezdiler ve Topkapı Sarayı'ndaki "Konyalı" lokantasında birlikte yemek yediler. (Fotoğraf: NtHAT HAL1CI)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle