Katalog

7P67 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Atina'da dış politika toplantısı ATİNA (AA) Yunan dış politikası ve milli savunma konularındaki son gelişmeler, önceki gün Başbakan Andreas Papandreu başkanlığmda yapılan bir toplantıda görüşüldü. Atina'daki diplomatik kaynaklar, toplantıda, Yunan Başbakanımn, Başbakan Turgut Özal'a vereceği cevap, Dışişleri Bakanı Papulyas'ın New York'ta BM Genel Kurul toplantısı sırasmda ABD Dışişleri Bakanı George Shultz ile yapacağı göruşme ve genelkurmay başkanı Nikos Kuris'in Türkiye ziyareti izlenimleri üzerinde durulduğunu bildirdiler. Fransa, Kıbrıs için uluslararası Konferans'a karşı ABD Vlen NÂIÖ'ya güvence ŞEBNEM ATİYAS NEW YORK Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu'nun Birleşmiş Milletler 42. genel kurul görüşmelerinin ilk günü yaptığı temaslar üzerine açıklama yapan Dışişleri Basın Sözcüsü İnal Batu, ABD Başkanı Reagan ve Dışişleri Bakanı Shultz'un konvansiyonel silahlar konusunda müttefîklerine guvence verdiğini soy: ledi. Batu'nun açıklamasına göre, silahsızlanma görüşmeleri ve INF (Orla ve OrtaKısa Menzilli Niıkleer Füzeler) Anlaşması konusunda NATO üyeleri heyet başkanlannın sorulannı cevaplayan Shultz, nüldeer füzelerin kaldınlmasıyla NATO ve Varşova Paktı arasında artan dengesizliğin endişe konusu edilmemesini istedi. Shultz, "Konvansiyonel silahlarda kesinlikle bir denge sağlanacaktır" dedi. Batu, ayrıca Fransa Dışişleri Bakanı Jean Bernard Raimond'un Vahit HAlefoğlu ile görüşmesinde Fransa'nın Kıbrıs konusunda uluslararası konferans DUNYADABUGUN Buyüklük tutkusu doruğa varmış, ama aynı zamanda gerçekten de büyük olan General de Gaulle 1958 yılında, olsylarla dolu gelişmelerden sonra Fransa Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturduğu anlan, daha sonra Umut anılarında dile getırırken şu düşünceler içinde olduğunu yazıyordu: "Uluslar ve her şeyden önce bizim ulusumuz, tehlikelerin kendilerine kabul ettirdiği, kendini aşma gereğini artık duymuyordu. Hemen herkes için ki biz de bunlardandık yakın amaç ya zafer ya ölüm' değil, üç aşağı beş yukarı sade ve kolay bir hayattı. Dünya sorunlarını karşılıklı ele alacağım devlet adamları ıçınde de düsman safında olsun müttefikler arasında olsun, savaşın ortaya çıkardığı devler artık yoktu. Artık sahneyi kendi halkına, tabii ki baskalarının zaranna olmakla birlikte, büyük maceralara atılmadan. avantaj sağlamak isteyen devlet adamları doldurmuştu. Kısacası her tarafı basitliğin sardığı bir dönemde, buyüklük için savaşacaktım " Fransızcada, birinci tekil kişinin has yazan olan De Gaulle'ün buyüklük tutkusu her satınnda her tümcesinde her sözcüğünde kendini gösteriyor. Ama General gerçekten buyüklük için savaştı Ve aradan bir yıldan biraz fazla süre geçtikten sonra, Paris'te görkemli bir şekilde konuk ettiğı zamanın ABD Başkanı Genera! Eısenhower'a Fransa'nın bağımsız nükleer gücünün gerekçelerini açıklarken, "Eğer Sovyetler bize saldırırsa biz sizin müttefiğinizız, siz de bizim. Ama böyle bir çatışma konusunda, diğer konularda olduğu gibi, kaderimizi kendi elimizde tutmak isteriz. Bu da nükleer.saldınnın kurbanı olup olmayacağınızı bılmemize bağlıdır" diyordu. Kısacası General, Fransa'nın da Avrupa'nın da bağımsızlığı için iki blokun savaşı Avrupa toprakları üzerinde ve kendi dışlarında yapmalannı önleyecek bir caydırıcı güce erişmenin gerekliliğini vurguluyordu Bugün Avrupa'nın bazı ülkelerinin liderleri De Gaulle'ün gerekçelerini kabul etmekle birlikte, kendileriiıi zora koşacak olan böylesine bir çözümün yerine Amerikan nükleer şemsiyesinin gölgesinde, daha rahat ve sade bir yaşamı sürdürmeyi yeğler görünüyorlar. İşte bu yüzdendir ki, orta menzilli füzeler hakkında varılan anlaşma bazı Batı Avrupa ülkeleri başkentlerinde, görünür hoşnutluğun ardında, kulisleri kasıp kavuran bir paniğe yol açmış bulunuyor. Korku, Avrupa'nın Amerikan nükleer şemsiyesinden yoksun kalması halinde, Varşova Paktı'nın üstün konvansiyonel gücü karşısında dayanabilmek için olağanüstü bir çaba harcama gereğinin aynmına vanlmasından kaynaklanıyor. Oysa Avrupa'nın gerçekten bağımsız ve güçlü bir varlığa kavuşabilmesi için, bu zorluğun göze alınması gerek. Yoksa Amerikan ipoteğinden kurtulmak eski anakaranın örgütlenen ülkeleri için olanakstz Üstelık, savunmasmı başkasına ihale etmek yerine, ana hedeflerini kendisi üstlenmiş bir Avrupa, De Gaulle'ün belirttiğı tehlikeden, yani gelecekteki bir savaşın kendi yaşam alanı üzerinde yogunlaştırılması olasılığından da kurtulacak. Ama bu amaca varmanın yolu çetin ve politikacıların acı reçeteleri sunmaları kendi varlıklarını tehdit eden bir öğe. Acaba De Gaulle haklı mıydı? Her yanı basitlik ve büyüklüğe sırt çeviren kolaycılık mı sarmış? Neyse, bu sorunun yanıtı üzerinde fazla durmaya belki de gerek yok. Biz bu gelişmeler karşısında Turkiye'nin durumuna dönebiliriz Ankara'yı tedırgin eden öğe, şimdi 500 kilometre menzilli taktik nükleer silahların kazandığı öncelik ve bu konuda Turkiye'nin önemıdir. Bu karmaşık sorunda Ankara bir yandan kendi güvenliğıni düşünürken, öte yandan da kendisine yönelık yeni tehditler oluşturabilecek yükümlülüklere gırmekten kaçınmakta haklıdır. Öte yandan, Avrupa'nın kendi savunmasmı, konvansiyonel ağırlıklı bir yöntemle, kendisinin yüklenmek zorunluluğunu duyması halinde, Türkiye'yi kendi içine alma konusundaki görüşünü yenıden gözden geçirrnesi de kaçınılmaz olacaktır. Başka bir deyişle, bugüne dek Batı savunmasının ucunda yer alan, ama sürekli Avrupa'nın dışında tutulan Türkiye'ye AT daha çok gereksinim duyacak, hiç değilse yeni güvenlik stratejisinin yükleyeceği yükte Ankara'nın önemini düşünerek onu kendi içine kabul etmekte dana az nazlı davranabilecektir. Yeni gelişmelerın Ankaraya yeni olanakiar sağlaması olasılığı hiç de az değıldır. Yeter ki Ankara stratejik konumu ve önemini, çağdaş bir anlayış içinde ele almayı bilip, demokrasısmi jeopolitiğine ipotek ederek, Avrupa'yı yeni bir çıkmazın karşısında bırakmasın ve dosyası ile NATO içinde Amerikan müttefiği konumunu, NATO ve Avrupa savunması içinde vazgeçilmez Avrupa üyesi konumuyla değiştirmeye kararlı olduğunu akıllı ve tutarlı bir biçimde anlatabilsin. Biff görüşmelerinde Halefoğlu'nu yanıtlayan Shultz orta ve orta kısa menzilli füzelerin kaldırılmasından sonra Avrupa'da konvansiyonel dengenin kesinlikle sağlanacağını söyledi. iahiı Halefoğlu toplanması fikrine karşı olduğunu belirttiğini açıkladı. Shultz'a konvansiyonel silahlar konusundaki soru, Dışişleri Bakanı Halefoğlu tarafından yöneltildi. Shultz bu soruya yanıtlarken, Viyana görüşmelerini de içeren, ABD'nin silahsızlanma anlayışındaki uzun vadeli planlardan soz etti. Shultz, ABD'nin uzun dönemde stratejik silahlar konusunda politikasının, şu anda Varşova Paktı ve NATO arasında Sovyetler lehine mevcut olan dengesizliği değiştireceğini öne sürdü. Shultz ayrıca orta George menzilli nükleer füzelerin kaldı nan imajını değiştirmeye çalıştırılmasından sonra 4600 nukleer ğını ileri sürdu. İnal Batu, Halefoğlu'nun 29 başlıklı füzenin korunacağını söyledi. Bu ifade, NATO üyele eylül salı günü Irak Dışişleri Barince, "ikinci bir güvence olarak" kanıyla görüşmesinin kesinleştiğini, İran'la ise henüz bir randeyorumlandı. vu saptanmadığım belirtti. BM Shultz INF görüşmeleri sıra diplomatik çevreleri İran'la görüşmenin halen kesinlik kazansmda ele ahnan diğer konuların mamasını Turkiyeİsrail görüşbaşında Afganistan sorununun geldiğini, bu konudaki anlaş mesine İran'ın tepki gösterme bimazlığın Sovyet askerlerinin çe çimi olabileceğini öne süruyorkiliş takviminden kaynaklandığı lar. Batu'nun açıklamasına göre nı belirtti. Sovyetler'in yaklaşımıFransa Dışişleri Bakanı Jeannı değerlendiren Shultz, Moskova'nın ÇernobiFden sonra yıpra Bernard Raimond ile Halefoğlu Libya heyeti Rum kesiminde . LEFKOŞA (AA) ~ Dışişleri Bakan Yardımcısı Omran Hamudah başkanlığmda 12 kişilik bir Libya heyeti, Kıbrıs Rum yönetimine olan borçlan ile ilgili göruşmelerde bulunmak amacıyla Lefkoşa'ya geldi. Resmi temaslanna dün başlayan heyet, Kıbrıs Rum Yönetimi Dışişleri Bakanı Yakovu, ~ Ticaret ve Sanayi Bakanı Michael Michaelides ve Rum Meclisi Başkanı Vassos Lyssarides 'le görüştü. arasındaki görüşme INF konusunda görüş alışverişi ile başladı. Halefoğlu daha sonra, Fransız Dışişleri Bakanından"Kıbrıslı Rumları genel kurula bir karar tasansı ge'irmemeleri yulunda ikna etmesini" istedi. Halefoğlu böyle bir karar tasarısının adada gerilimin artmasından başka bir yararı olmayacağını söyledi. Raimond, Halefoğlu'nun bu isteğini cevapsız bıraktı, ancak uluslararası konferans fikrine karşı olduklannı söyledi. Halefoğlu, Raimond'a daha sonra Bulgaristan konusunda Turkiye'nin görüşlerini içeren bir noı verdi ve Turkiye'nin AT'ye tam üyelik başvurusunda destek olmalarını istedi. Halefoğlu'nun Raimond ile göruşmesinde ele ahnan konulardan biri de İranIrak konusuydu. Raimond, Fransa'nın, ABD1 nin İran'a ambargo kararını desteklediğini Halefoğlu'na tekrarladı. NATO Genel Sekreteri Lord Carrington toplantının ardından bir basın toplantısı yaptı. Nükleer ŞemsiyeAvrupaTürkiye ALt SİRMEN Orta menzilli füzeler anlaşmasının getirdiği bir soru •• BeyruVta BEYRÜT (AA) Beyrut'taki Suriye yanlısı AşŞark gazetesinde çalışan bir gazetecinin cumartesi günü silahlı bir saldırıya uğrayarak ağır şekilde yaralandığı bildirildi. Gazeteden yapılan açıklamaya göre, 27 yaşındaki Ahmed Musavi, Beyrut'un Müsluman kesimindeki evine dönerken silahlı bir saldırgan tarafmdan 3 kurşunla yaralandı. Beyrut 'ta bir hafta içerisinde silahlı saldırıya uğrayan 3. gazeteci olan Musavi'nin sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu y. kaydedildi. r saldırılar SSCB, Türkiye'yi denetleyecek mi? İngiliere Savunma Bakanlığı, ABD ile SSCB'nin orta menzilli füzelerle ilgili olarak benimsedikleri 20 sayfalık taslak anlaşmanın Sovyetler'e nükleer füzelerin bulunduğu üsleri yılda 15 kez denetleme hakkı verdiğine dikkati çekti. LONDRA (AA) ABD ile Sovyetler Birliği arasında kısa ve ortakısa menzilli füzelerin kaldırılması konusunda varılan ilke anlaşmasının kasım ayında imzalanmasıyla birlikte Sovyetler'in Türkiye'deki nükleer füze üslerini de denetlemede ısrar edeceği öne sürüldü. İngiltere Savunma Bakanlığı, ABD ile Sovyetler Birliği'nin üzerinde görüş birliğine vardığı 20 sayfalık taslak anlaşmanın, Sovyetler'e nükleer füzelerin bulunduğu üsleri yılda 15 kez denetleme hakkını verdiğini halırlaıtı. Sovyetler'in İngiltere'de Cruise füzelerinin konuşlandırıldığı her üsse girme isteğinde ısrar ettiğini belirten İngiltere Savunma Bakanlığı'ndan bir yetkili, ingiltere'de 70 nükleer üs bulunduğunu, ancak Thatcher hükümetinin Sovyetler'e sadece Greenham Common ile Molesvvorth üslerine girme izni vereceğini söyledi. Birleşik Amerika ile ortaklaşa kullanılan Greenham Common Üssü'nde 96, Molesworth Üssü'nde de 64 orta menzilli Cruise füzesi bulunuyor. İngiltere Savunma Bakanlığı'ndan üst duzeydeki bir yetkili, ABD ile Sovyetler Birliği arasındaki anlaşmanın 550600 kilometrelik menzillerdeki füzeleri kapsamasına karşın, Sovyetler'in güney sınırını "garantiye" almak amacıyla Turkiye'nin nükleer kapasitesini yerinde görmek için ısrar edeceğini söyledi. Aynı yetkili, Sovyetler'in bu konuda neden ısrar edebileceğini Anadolu Ajansı'na şöyle açıkladı: "Sovyetler Birliği, konvansiyonel gücii Türkiye'ye karşı ne kadar üstiin olursa olsun, NATO'nun güneydoğu kanadında en giiçlii orduya sahip Türklere karşı Çarlık Rus>asından bu yana kendini hep huzursuz hissetmiştir. Sovyetler Birliği'nin, Turkiye'nin topraklannda kısa menzilli yeni füzeler konuşlandırmaması için Ankara'yı sürekli uyardığını unutmamak gerekir. Sovyet Dışişleri Bakanı Eduard Çifte sıfır: Hangi taraf ne kadar füzesini yok edecek Birleşik Devietier FÛZ8 Sovyetler Birliği Cruise SS23 SS12 SS20 ISS4 Pershing Persiıing 1A Konuşlanmış füze adedi Savaş başlıjı Menzil (mil) 72 1 450 108 1 I1 240 1 ¥wi yok 20 560 441 3.100 112 1 310 1 1.120 1 550 1.240 KAYNAK ULUSlARARASl ŞTRATEJIK INCELEMELER EKSTITUSL Şamir: FKÖ ile , pazarhk yx>k TEL A VtV (AA) tsrail Başbakam Izak Şamir, kendisi bu görevde kaldığı sürece "Ortadoğu konusunda uluslararası konferans yapılmayacağını" söyledi. Şamir gazetecilerle konuşurken, ülkesinin, "terorizmden vazgeçip • BM'nin 242 ve 338 sayılı kararlarmı kabul etse ve politikasını değiştirse bile FKÖ ile asla pazarlığa oturmayacağını" bildirdi. Israil Başbakam sözlerini şöyle sürdürdü: "FKÖ, Ortadoğu'nun siyaset sahnesinden silinmelidir, çünkü barışın önündeki en büyük engel bu kuruluştur. Şimdiki taktiği, tsrailli ve yabancı bazı unsurları kullanarak îsrail'le diyalog kurmaktır, ancak Israil'in bu diyaloğu kabul etmesi, FKÖ'nün isteklerine teslim olması demektir." Şrvardnadze, daba geçen yıl Londra'da ABD'nin Türkiye'ye yeni nükleer silahlar yerleştirme niyetini kaygıyla iztediklerini ve bu durumun gerçekleşmemesini dilediklerini açıklamıştı. Bu nedenle, Sovyetler, Orta Menzilli Nukleer Güçler (INF) Anlaşması kapsamına girmeyen ve havadan atılan Cruise füzele ri taşıyan BS2 ağır bombardıman uçakları ve nükleer silahlara sahip Flll savaş uçakları i!e Lance füzelerinin Türkiye'ye kaymaması için her türlü >ola başvuracaktır. Bunun için de, Türkiye'deki ABD ile Turkiye'nin ortaklaşa kullandığı üsleri denetlemeyi ısrarla isteyecektir. Moskova'nın bu isteğine Ankara'nın olumlu cevap verip vermemesinden öte, VV'ashington'un bu konuda takınacağı tavır da önemlidir." Öte yandan Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü de, Sovyetler'in, Türkiye'deki ortak savunma üsleri ve tesislerinde denetim yapmak isteyebileceğini öne sürdu. NeWSWeek NATO Başkomutanı General Galvin'le füzeleri görüştü Dd taraf da gücünü yitiriyor Dış Haberler Servisi ABD ile SSCB arasında orta menzilli nükleer silahların kaldırılması konusunda varılan ilke anlaşması Batı dünyasında çelişik tepkilere yol açıyor. Bazı çevreler konuya olumlu ve iyimser bir bakış açısından yaklaşırken, özellikle askeri çevreler kuşku belirten demeçler veriyorlar. NATOnun eski başkomutanı Bernard Rogers'ın anlaşma>ı eleştiren demecinin ardından şimdiki başkomutan Orgeneral John Galvin, Newsweek dergisiyle yaptığı söyleşide daha nüanslı bir dil kullandı. Galvin, "Anlaşma belki bizi zayıflatıyor, ama onları da zayıflatıyor" dedi. Soyleşinin geniş bir özeti şöyle: NATO komutanı olarak bundan böyle çifte sıfırla yaşayacaksınız. Bu anlaşma NATOnun savunma yeteneğini zayıflatacak mı? GALVtN Pershing2 ve karadan fırlatılan se>ir (Cnıise) fuzelerinin kaybı AvTupa'da müttefik kuvvetlerin nükleer yeteneğini zayıflatır. Aynı zamanda Sovyetler de belli sayıda füzelerinden yoksun kalacaklar. Yani sorunuza yanıtım evet, zayıflayacağız, ama onlar da zayıflayacaklar. Selefiniz General Bernard Rogers "Pershing2'lerin kaybı NATO'nun esnek karşılık doktrinine ters düşmektedir" dedi. Bu görüşe katılıyor musunuz? GALVtN Esnek karşıhk doktrini Pershing2 ve Cnıise füzeleri olmadan da güvenilebilir bir doktrindir. Esas olarak beayrılacağına se\ inip sevinmediği soruldu. O da "hayır" dedi. Bana ise görevimi bu silahlar olmadan da yapıp yapamayacağım soruldu. Benim görevim savaşı caydırmak, eğer savaş çıkarsa Batı Avrupa'yı bir bütun olarak savunmaktır. Yanıtım "e\et, hât lâ görevimi yerine getirebilirimrıya ancak iki hafta aynı biçitnde karşı koyabiliriz. Ondan sonra bu carpışmalara son verilmesi gerektiği işaretini vermek üzere nükleer silahlara başvurmak zorunda kalabileceğimiz kritik bir noktaya ulasabiliriz. NATO'nun hem nükleer yeteneğini biraz genişletmekten hem de konvansiyonel gucünü arttırmaktan yanayım. Bu nasıl olacak? GALVİN Caydırıcı gücümüzün arttırılması için bir dizi önlem alınmasını istedim. Bunlar arasında nükleer topçunun, havadan karaya atılan nükleer füzelerin ve bunları taşıyacak bombardıman uçaklarının geliştirilmesi, arttırılması da yer alıyor. Konvansiyonel silahların, cephane stoklarınm, komutakontrol ve iletişim sistemlerinin güçlendirilmesini de bu önlemler arasında duşünmek gerekir. Silahların denetlenmesinden yana mısınız? GALVtN Olmak zorundayım. Görevim Orta Avrupa'da barışı korumaktır. Avrupa'daki füzelerde indirim sadece kuçuk bir ilk adımdır. Stratejik, konvansiyonel ve kimyasal silahlarda da indirim sağlamamız gerekir. POLMAK MAKİNE İMALAT A.Ş.'DEN T4SARRUF SAHİPLERİNE DUYURUDUR Şirketimizin yıllık faiz ödemeli, %54 sabit faizli I. Tertip Tahvilleri 30.9.1987 tarihinden itibaren şirket merkezinde satışa sunulacaktır. lşbu tahvillerin halka arzı Sermaye Piyasası Kurulu'nun 28.8.1987 tarih ve 52/P9 sayılı iznine dayanmaktadır. Ancak bu izin, tahvillerimizin ve ortaklığımızın kurul veya kamuca tekeffülü anlamına gelmez. 1. Ortaklığın a. Unvanı Polmak Makine tmalat A.Ş. b. Merkezi Tünus Caddesi 85/3 Kavaklıdere/ANKARA c. Sermayesi Esas Sermaye: 300.000.000r TL. ödenmiş Sermaye: 300.000.000r TL. d. Faaliyet konusu Her nevi sondaj malzemesi, dairesel testereler, dresserler imali ve satışı. e. Süresi 50 yıl. f. Sağlanacak fonun kullanım yeri Işletme sermayesinin karşılanmasında ve iştirak yatırımı fînanmasında kullarulacaktır. 2. Tahvil izahnamesi T. Ticaret Sicil Gazetesi'nin 11.9.1987 tarih ve 1847 no.lu sayısında ilan edilmiştir. tzahname aynca şirket merkezinde halkın incelemesine sunulmuştur. Çıkarılacak tahvillerin a. îtibari kıymetleri tutarı ve tertibi 150.000.000r TL. itibari kıymette I. tertip b. Kupürlerin itibari kıymet ve adedi SERİSİ KUPUR (TL.) lOO.OOOr 500.000r lO.OOO.OOOr : : 30.9.1987 30.10.1987 ADEDİ 150 30 12 TUTARI (TL.) 15.000.000r 15.000.000r 120.000.000r KGB ajanı Yurçenko anılarını yazdı MOSKOVA (UBA) Sovyet Gizli Servisi KGB'nin ünlü ajanlanndan Vitaly Yurçenko anılarını yazmaya başladığım bildirdi. İzvestia gazetesinde çıkan bir röportajda, Batıda kendisinin Sibirya'ya yollandığı yolundaki söylentileri yalanlayan Yurçenko 1985 yılında ülkesine döndükten sonra işine devam ettiğini belirtti. JohnGaM* General Galvin, NATO'nun, sadece konvansiyonel silahlarla uğrayacağı bir saldırıya ancak 2 hafta direnebileceğini, sonra nükleer güce başvurmak zorundc kalacağım söyledi. NATO Başkomutanı'na göre, esnek karşılık doktrini hâlâ geçerliliğini koruyor. dir. Ama aynı zamanda diyorum ki risk hâlâ çok yüksektir. Ne gibi risk? GALVTN Konvansiyonel kuvvetlerdeki dengesizlikten soz ediyorum. Ben de selefim gibi, o kanıdayım ki Varşova Paktı'nın sadece konvansiyonel kuvvetlerle gerçekleştireceği bir toplu saldı nim komutam altında kalan daha birçok güçlü nükleer silah sistemi var. General Rogers'la olan görüş ayrılığınızı nasıl açıklıyorsunuz? GALVtN Ona farklı bir soru soruldu. Ona, bu silahlardan Hirohito kanser olabilir TOKYO (AA) Japon geleneklerine göre kutsal saytlan ve kimsenin dokunamadığı vücudunu dün hekimlere teslim ederek, bağırsak ameliyatt olan imparator Hirohito 'nun kanser olabileceği bildirildi. Savunmada TürkAlman dayanışması EVREN DEĞER ANKARA Türkiye, savunma alanında Amerika Birleşik Devletleri'nden sonra ikinci büyük desteği Federal Almanya'dan görüyor. Türkiye, Almanya'dan NATO savunma (dilim) yardımları, büyük paket yardımları ve özel teçhizatlandırma yardımı (acil yardım) alıyor. Özel teçhizatlandırma yardımı olarak son 6 yıl içerisinde Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine 77 Leopard 1A3 tankı eklendi. Bu arada ikinci bir özel teçhizatlandırma yardımı için iki ülke hükümetleri arasında görüşmelerin sürdurüldüğü öğrenildi. Milli Savunma Bakanlığı'nın çıkardığı, 1 "beyaz kitap" olarak da anılan, "Türkiye nin Savunma Politikaları ve Silahlı Kuvvetlerin Yapısı" adlı kitapta, Almanya'dan alınan yardımlann bir kısmının yeni malzeme, bir kısmının ise kullamlmış malzeme bölumünden ahndığı belirtildi. Kitapta ayrıca, NATO savunma dilim yardımlarıyla, Transall uçaklarının idamesi, denizaltı ve hücumbot insası, denizaltı bataryasınm Türkiye'de yapımı, tank yenileştirme fabrikalarının tevsii, tank paleti ve tank namlusunun Türkiye'de üretimi ile kalibrasyon merkezlerinin kuruluşları ve tevsii projeleri gibi üretime dönük projelerin gerçekleştirildiğine işaret edildi. Federal Almanya'dan ahnan yardım türleri ve bunların kapsamı ise şöyle: NATO savunma (dilim) yardımları: Almanya'dan 1964 yılından bu yana 1.5 yıllık dilimler halinde ahnıyor. Yardım 1964 yılında 50 milyon mark ile başladı, 1979 yılından sonra ise yardım miktarı 130 milyon marka yükseldi. Bu dilim yardımlarının yüzde 80'i yeni malzeme karşılığı, yüzde 20'si kuilanılmış malzeme ve nakliye masrafları karşılığı verildi. Yardımın yeni malzeme ile ilgili bölümünde Almanya'dan arzu edilen silah, malzeme, yedek parça ve tezgâh satın alınırken, kullanılnıış malzeme bölümünden ise Alman ordusunun kullandığı silah ve malzemeden Alman hükümeti tarafından önerilenler arasından seçilenler nominal fiyatlarla sağlandı. Büyük paket yardımları: Bu yardımlar Alman Silahlı Kuvvetleri'nin envanterinden çıkardığı malzemeleri içeriyor. Bu yardım hibe olarak yapıhyor. 1. büyük paket yardımı 19761979 döneminde alındı. 1979 yılında imzalanan 2. büyük paket anlaşması halen devam ediyor. Büyuk paket yardımlarıyla sağlanan malzemelerin parasal değeri yaklaşık 1 milyar mark dolayında bulunuyor. Özel teçhizatlandırma yardımı (acil yardım): Afganistan olayının ardından Federal Almanya Parlamentosu, Türkiye'ye 1980 yılından başlamak üzere 4 yılhk dönemde toplam 600 milyon mark acil yardım yapmayı onayladı. Bu yardımla silahlı kuvvetlerin envanterine toplam 77 Leopard 1A3 tankı girdi. Edinilen bilgiye göre, ikinci bir özel teçhizatlandırma yardımı yapılması için hükümetler arasında görüşmeler sürdürülüyor. 3 Hong Kongludan biri kanser HONG KONG (UBA) Hong Kong 'da her Uç kişiden birinin kanser olduğu açıklandı. Hong Kong Sağlık Merkezi tarafından yayımlanan bir raporda, 1986 yılında 8 bin 54 kişinin kanserden öldüğü ifade edilerek bunun tüm ölümlerin yüzde 31 'ini oluşturduğu belirtildi. Erken paraya çevirme taahhüdü yoktur. Çıkanlacak tahviller satış süresi içinde nominal değeri ile satüacaktır. f. Tahvillerin tamamı hamiline yazıhdır. g. Vadesi 3 yıl h. Ödemesiz dönem süresi 3 yıl i. Tahvillerin ödeme planı ÖDEME TARİHİ FAİZ (TL.) ANAPARA (TL.) 30.10.1988 81.000.000r 30.10.1989 81.000.000r 30.10.1990 81.000.000r150.000.000r 243.000.000r 150.000.000r j . Faiz ve anapara ödeme yeri : Tünus Caddesi 85/3 Kavaklıdere/ANKARA adresindeki şirket merkezinde yapılacaktır. 4. Anapara ve faizlerin ödenmesini taahhüt eden kişi ve kurumlar yoktur. 5. Tahviller, şirket tarafından aşağıda belirtilen adreste halka satışa arz edilecektir. Polmak Makine Imalat A.Ş. Tunus Caddesi 85/3 Kavaklıdere/ANKARA 6. Satışa aracılık eden banka veya aracı kurum yoktur. c Satış süresi, Başlangıç tarihi Bitiş tarihi d. Erken ödemeye ilişkin esas ve şartlar e. Satış fîyatı