19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER lar yoksullaşmış, bu dunımu giderecek mekanızmalar ise cahsamaz hale getırilmiştir. tktıdar en iddialı göründuğu ekonomı alanında teslım bayrağmı çekmış gibıdır; enflasyon durmak bilmemektedır. Toplumsal yapı bu faktörlerin etkisiyle giderek çürümekte, Türkiye Cumhuriyetı'nın çağdaş bır toplum ve devlet olarak ayakta durmasını sağlayan öğeler zay.flamaktadır. Sıyasal partilerle ılgılenenlerın çok ıyi bıldığı gıbı, bu koşullar sol partilenn doğuşu ve geh'şimi açısından son derece elverişlı bır ortam yaratmaktadır. Oysa ülkemizde tersme bır oluşum gözlenmekte, mevcut birikım erimektedır Şu trajikomık görunüme bakmız ki, 24 Ocak kararlarını "sen aldın, ben aldım" dıye çekişenler, asıl sosyal adaletçiliğin kendı icraatlarında bulunduğunu iddia edebilmektedirler. Yakm geçmişte en masum taleplen komunıstlikle suçlayanlar, bugun temel haklar havarisı kesilmışlerdir. Yine demokrasıyi basit bır sayısal üstünlük rejimı kabul edenler gunumuzde onun şampiyonluğunu yapmaktadırlar Ancak, hemen belırtelim, toplumsalsiyasal yaşam nerdeyse doğa yasalan kesinhğiyle boşluk tanımaz; belli bir toplumsalsiyasal gücün boş bıraktığı alana başka bir guç gelır yerleşir. tşte ulkemızde de olan budur, sosyal demokrat muhalefetın yerinı sağ muhalefet almaktadır!.. Oyleyse ne yapmalı da bu çarpıklık duzeltilmelıdır? Bıze göre son seçimın doğruladığı temel gerçeklerden yola çıkmakta yarar vardır Bunlardan ılkı şudur: Türkiye'nın mevcut siyasal yapısı ikı sosyal demokrat partiye etkinlik sağlayacak nitelikte değildır. Hele yururluk teki seçim sıstemıyle ve ulkenın sıyasal coğrafyası hesaba katıldığında, bırbırlennın oylannı kemırmeleri sonucu, kimi seçim çevrelennde binnin, kimi çevrelerde her ikisının barajı aşamayacaklan kesındır. Hatta bunlardan bırinin ulke çapındakı barajı aşamaması >Tjksek bır olasıuktır. Ülkemizde yıllardtr CHP'ye oy vermiş, askeri rejim altında bile adında "Halkçı" sözcüğü bulunduğu ıçin HP'yı desteklemış yuzde 30 dolaylarındaki sol "blok" oylar çözülmek uzeredır. Bölunmuşluğun, dolayısıyla ıktidara seçenek olamamanın yaratüğı çaresızlikle bu oylardan bır kısmı sağda da olsa en guçlü "çekim merkezı"ne yönelebilir 8 TEMMUZ 1987 Bîrleşmeleri Zorıınlu Doç.Dr. MAKSUT MUMCUOĞLU Geçen ay 84 beldede yapılan belediye seçimlerinin kendine özgü bir nitelik taşıdığında kuşku yoktur. Gerçekten her şeyden önce pek çok belde arasından 84'ü iktidarca seçim yapılmaya deger bulunmu&tur. Ikinci olarak, iktidar partisi bu beldelere elindeki devlet olanaklanyla yüklenmiş, kimi yerde hizmet vaadi, kimi yerde aba altından sopa göstererek sonuç almaya çalışmıştır. Nihayet bu bcldelerin seçmenleri de bir genel seçimde oy kullanmadıklarının bilinciyle daha başlangıçta iktıdar olanaklanna sırt çcvirmek istememişlerdir. Bu nedenlerden dolayı, seçimlerden önce "aslan payı"nı ANAP'ın alacafc az çok bellı olmuşıur dan farklılık taşımaktadır. Şöyle ki, sağın muhalefetteki partisi guçlenirken nıçın sosyal demoklar başanlı olamamaktadır? Bu soruya verilen cevaplar şöyle özetlenebilir: öncelikle seçim yapılan beldeler, sağın güçlü olduğu yörelerden seçılmıştır. Daha da önemlisi, 12 Eylul ara rejiminin ulkedekı tum sol bırikimi dağıtmak amacıyla toplumsal yaşamın her alanında ginştiği operasyon, bağh olduğumuz sistemdeki sağ gıiçlerin hızlı yukselişinin etkisiyle tam bir ivme kazanmış, sonuçta sağcı ıdeoloji ancak hegemonya olarak nitelendirilebilecek bır etkınliğe kavuşmuştur. Bir başka önemli neden, başta anayasa olmak üzere askerı rejimin getirdiği kurallar ve kurumsal düzenlemelerdir. Buna göre, sosyal demokratlarla doğal müttefikleri olan sendikalar arasındaki ilışkileri kesılmış, çoğulcu öbur gruplara sıyaset yasaklanmış, temel haklar da kısıtlanınca sosyal demokratlann eli kolu bağlanmıştır PENCERE Amerikasız Bir Bardak Su Eskı Dışışlen Bakanı ihsan Sabri Çağlayangil, 12 Mart'tan sonra ılgınç bır açıklama yapmıştı. ' CIA, altımızı oydu" AP'nın eskı Enerji Bakanı Kâmran İnan da geçenlerde çarpıcı bır konuşma yaparak dedı kı, ' Batının kucağına oturmuşuz " Ve ekledı ' Bu kucaktan kalkmak zordur" Sağ kesımin gözdelerinden ve 12 Eyiül'ün mimarlanndar.' emekli Orgeneral Turgut Sunalp dıyor kr. ' Genelkurmay olayını Amerika önceden biliyordu." ABD'nin Ankara Buyükelçıltğı Sayın Sunalp'in sözlerini yalanlayınca patavatsızlığıyla şöhret yapmış bulunan paşa, daha da açılarak aynntı verdı ' Polıtikacı bır tanıdığım, Genelkurmay Başkanlığı dayından kısa bır süre once benı arayarak ABD'de bulunduğu sırada, şu sırada senatör o/an kışıden bu bilgiyi aldığını söyledı Benım beyanım Amerika'yı itham etmez. Bu bır tezgâhtır ve Amenka'ya kadar gitmiştir. Bu konuşma, olayın Türkıye'de patlamadan önce dışardan bilindiğıni gösteriyor." Başbakan Turgut özal altta kalmadı, Turgut Sunalp'i yanıtlamak ıstedı Sız nereden destek alarak lıder oldunuz?" Nedır bu sözlerın anlamı Paşa! Bız bu ışieri bilıriz, sen de Amerika'dan destek alarak lıder olmadın mı? Bütün bunlara 12 Eylul'e ilışkın çeşitlı kitaplarda yayımlanan bılgı ve belgeler de eklenınce kör kör parmağın gözüne bir gerçek ortaya çıkıyor Artık Turkıye'de Amerikasız bir bardak su ıçmek olanaksızdır Ne komunıstlerın ıdeolqık yaklaşımıdır bu, ne de tartışmaya açıktır; Amenkancı kesimın ıç kavgalarında ortaya çıkan çok acı bır gerçektir * Ne var kı unutmadan bır noktayı vurgulamak gerekiyor' Türk ordusunu bu kavgaların ve tartışmaların dışında tutmaya özen gosterılmelıdır On bınlerce subay, yuz bınlerce askerden bluşan ordumuz, geçmişien gelecege uzanan onurlu bir kurumdur Ulusal Kurtuluş Savaşı'yla temelı atılan cumhurıyetımizın bağımsızlığını savunmada silahlı gücümüz, güvencemizdır. Ordu pıramıdının tepesınde başlatılan tartışmalar, bu ulusal kurumun manevı kışılığınden ötede bir olaydır. Ordunun yıpratılmasına yol açacak ıkiıdar çekışmelerinın enınde sonunda ülkeye zarar taşıyacağı bılınmelidir * Bu gerçeğın altını da kalın bir çızgiyle çekerek Türkıye'nin ıçıne düşürvjlduğü utanç venci duruma gelelım. Ikincı Dünya Savaşı'ndan sonra çoğu ülkeyı düşman çızmelerınden ABD ve Sovyetler kurtardılar. Böylece harbin doğal sonucundan kaçınılmaz olgular ortaya çıktı Turkıye ise savaşın dışında kaldığından bızı ne Amerikan ordusu kurtarmıştır ne de Sovyetler'e en küçük bır borcumuz var. Böyle bır Turkıye nasıl oldu da "Amerika'nın kucağına" oturtuldu? Sonuçta ulkemızde ekonomik egemenliğı elıne geçiren buyük sermaye çevrelerı, Amerika'nın Türkıye'dekı ağırlığını da arkalarına alarak sandıktan çıkmasını becerdiler 12 Eylül'den sonra ANAP'ın hangı yöntem ve destekle iktidar koltuğuna oturtulduğunu sıyasetle bıraz ılgısı olanlar bılmıyorlar mı? Şımdı, ANAP ıktıdarı Genelkurmay Başkanını atamada "yetkısi"r\\ kullandığı zaman ne oluyor? Turgut Sunalp'in dedığı gıbı bu "Amenka'ya kadar gıden bır tazgâh" mıdır'? * Sorular soruları gündeme getırıyor Her soru uzerıne gelen bır başka soru üst üste dızildığinde ortaya çıkan tablo acıdır Turkıye "Amerika'nın kucağından kurtulduğu" ve Atatürk'ün saptadığı anlamda bağımsızlaştığı zaman bu soruların tümü değerını yıtırecektır. Amacımız "bağımsızlık ve demokrasi" olmalı Bılelım kı bağımsızlığı gölgelenen bır ülke hiçbır zaman çağdaş demokrasıyi toplum yaşamında gerçekleştiremez İlk koşul: Bütünliigü saglamak Bölunmuşluğun ortaya çıkardığı tek sakmca, çoğu kez sanıldığı gibi, SHP + DSP oylarının toplamından yoksun kalmak değıldir. Bunun ötesinde bırleşme, ortadakı seçmenın karşısına guçlu bır seçenek koyarak, sosyal demokratlan iktidar yanşında kolayca binnci parti konumuna yukseltebilir (Bunun örnekleri hem CHP dönemınde 1973 ve 1977 seçimlerinde yaşanmış hem SODEPHP birleşmesinden sonra yapılan kamuoyu yoklamalarına yansımıştır.) Demek ki gerek kendı seçmeni, gerek ortadakı seçmen açısından sosyal demokratlann inandıncı olabilmelerinın ilk ve vazgeçilmez koşulu bütünluğü sağlamaktır Seçmenin önüne somut, çekicı ve sağ seçeneklerden farklı seçeneklerin konulması bırleşme aşamasında çözume bağlanması gereken yaşamsal bir öğedir. Seçim sonucu Bu seçimlerde asıl merak konusu olan muhalefet partileriıun alacağı sonuç; özellikle sosyal demokratlann vercceği görüntü idi. Sosyal demokratlar daha seçimler öncesinde bir buyük zaaf gösterdiler; SHP, CHP'nin mirasçısı olma iddiasını yadsıyan bir tutumla 84 beldeden 55'inde seçıme girebildi, DSP ise ancak 17 beldede aday bulabıldi. (Buna karşıhk, DYP 79 beldede seçime katıldı). Seçim sonuçlan geçen y\\ mületveküi ara seçiminde ortaya çıkan eğüimın, giderek güç kazandıgını göstermesi bakuıundan büsbüttln anlam taşıyordu. Gerçekten sosyal demokratlar güçsuzleşirken, sağ muhalefet o> oranını yukseltiyordu. Burada hemen bir saptama yapmak gerekir: Böylesine kısıtlı ve kendine özgü bir seçımın göstergelerine bakarak, önümuzdeki genel seçimlere ilişkin saglıkL bir sonuca varmak olanaksızdır (zaten ANAP'ın da başka türlu düşılnmediği anlaşıhyor). Ancak, durum sosyal demokratlar açısın Sag ideolojinin "solo"su Sosyal demokratlann başansızlığını açıklayan nedenlerden özellikle son ıkisınde büyuk ölçude gerçek payı olduğu tartışma götürmez. 12 Eylül'ün şimdiden kesinleşen en açık başarısı, ulkedekı tüm sol birikimi darmadağınık etmesidir. Bundan dolayı. deyiş yerindeyse yedi yıldır sağ ideoloji her rengiyle toplumumuzda "solo" yapmaktadır. Ne var kı, bu son derece elverişsiz koşullara karşın toplumsal gerçekliğin bir başka yüztı daha vardır: Ne askeri rejim ne ANAP, geniş halk yığınlarının beklentilerıne cevap verememiştir Tam tersıne, gelır dağılımı bozulmuş, emeğiyle yaşayan Sonuç Sosyal demokrasınin gunumuz Turkıye'sınde karşı İcarşıya bulunduğu sorunları yalnız kendi ıç sorunları sayamayız. Belırli aralıklarla demckrasisi tıkanan ve her defasında cıddi yaralar alan bir toplumda demokrasınin temel değerlerine sıkı sıkıya sahıp çıkması gereken güçlerın başında, sosyal demokratların bulunması doğaldır. Ancak demokrasıyi sırtlamak için guçlü olmak gerekir... EVET/HAYIR "Sentezci Hoca"lara Sunulur! OKT4Y AKBAL "Oğrendığıme gore Turklslam sentezcılen ıtaatkâr bır halk yebştırmek istıyorlarmış, Kuranı esas almak ıstıyoriarmış Batı teknolo/ısıne evet, ama çağdaşlaşmaya hayır dıyorlarmış Su çelışkıye bakmız, teknoloji Kuran ayetlenyle bağdaşır mı7" Ankara'dan Sayın Dr Hayrı Aygen'den aldığim bır mektupta boyle dıyor 'Sentezci' proflara, doçlara şu ıkı yaşanmış oyku ıle seslenmek ıstıyor Sayın Aygen'm tbretle okunması gereken yazısını olduğu gıbı okurlarıma sunmakta yarar goruyorum O/ay, Guneydoğu ıllenmızden btnnde geçer On yıl kadar once bir yargıç arkadaşımdan dtnledım Bu gerçek olayı ben oyküleştırdım. Çok genç, çok toy bır kız evlendıkten sonra gebe kalır Kamı buyudukçe utangaçlığı ar*ar Torelere gore bırlıkte oturduklan kayınbaba ve dığer erkeklerden gebelığını saklayacaktır Bol entarı gıyer, gene de çekıngendır Sofraya erkeklerle bırlıkte oturma hakkına sahıp değildır Ortalıkta, zorunlu olmadıkca evde erkekler varken dolaşmaz Doğum sancılan başlaymca saklama ve saklanma son bulur Bır ebe çağrılır Ebe becerıklıdır, ama ustesinden gelemeyeceğı zor bır doğumla karşı karşıya oldt,ğunu, butun bırgeceyı hasta ıle bırlıkte geçırdıkten sonra anlar Gelının çevresmde dolaşan ev halkına, tabn kadmlara bır doktor çağırmaları gerektığını anlatır Durum kayınbabaya bıldınlır Kentte doğum ve kadın hastalıkları doktoru bır tanedır ve erkektır Kayınbaba hışımla yer mındennden doğrulur ' Ne demekmış. erkek doktora namahremımızı nasıl gostennz0 Yık'hn karşımdan Araya ebeyı koyarlar Kadıncağız dılının donduğunce durumun cıddıyetını ve tehlıkesını anlatır Ama adam (Nuh deyıp de peygamber) demeyen bır bağnazdır "Olurse olsun' dıye kesıp atar Kadınların ağlaşması, ebenın yalvarması para etmeymce ebe "Doğacak torununa olsun acımalı ıdın Ben durumu savcılığa bıldirmek zorundayım Gözgore gore ıkı cana kıyamam' demek zorunda kalır Bu tehdıt etkılı olur Yaşlı adam yumuşar "Çağınn doktoru. ama " Doktor geldıkten sonra kayınbabanın Laması anlaşılır Doğum uzmanı kapının dışında duracak ebenın go ruşlennı dınleyecek, ona gore ebeye ne yapması gerektığını scyleyecek. Bu koşula doktor kızar "Hangı devırde yaşıyoruz Bu koşuliar altında ben sorumluluğu yükienemem Ne var kı kayınbabanın dırencını kırmak olası değıl Zavallı gelının cığUklan, feryatları da para etmez Sancmın basladığı an çok genlerde kalmıştır Şımdı dakıkalar bıle her ıkı can ıçın çok değerlıdır Doktor "Ben gıdıyorum, durumu savcılığa bıldıreceğım Yalnız bıçak ve tabanca kullanmakla ınsan katıl olmaz dıyerek evden ayrılır Guneş, ufkun derınlıklenne gomulmektedır Akşamın alaca karanlığı mahallenın uzerıne çokerken doktorun bıraz once hırsla kapayıp çıktığı evdekı çığlıklar bıçak gıbı kesılmıştır Genç kadın annelık mutluluğuna ermeden yavrusu ıle bıriıkte olmuştur Doktor gerı donse ebe ve kayınvalıdenın dızlerını döverek yerlere yumulmus durumda ağladıklannı sıgarasını tellendıren yobazın da yan anlaşılır bıçımde konuştuğunu duyacak, kımbılır nasıl kahrolacaktı Çunku adam koşullanmıslığın avuntusu ıçınde "Gelınım de torunum da cennete uçtular Tanrı bana da nasıp eder ınşallah ' mırıltıları ıle ellennı açmış başını tavana kaldırmış bulunuyordu Aynı yargıçtan, aynı ılde geçen, dınledığım ıkıno o/ay Hastanenın kadın servısı polıklınığı kapısı onunde beklesen hasta kadınıardan sırası gelenı hemşıre ıçen alır Doktor beyaz gomleğı ıçınde elınde eldıvenı muayeneye hazır durumda hasta masası onunde beklemektedır Hemşıre kapıyı kapaaıktan sonra hasta kadına 'Hadı soyun der Kadınıi bon bakışını ayırt edınce "Hanım kulotunu çıkartacaksın" der Hastamn 'Kulot ta ne kı">" Sorusu uzerıne "Donunu" yanıtı açıklaması da ise yaramaz hemş*renın Bu kez ışaretlerle durumu anlatmaya calışır Yerlı kadın ne ıstendığını anlamıştır: anlayınca da tepesı atmış' "Tumammı çıkarcaam, hee dıye hemşırenın uzerıne yurumuş ve ofkelı çıkışını surdurmuştur "Sen hemşıresın yoksam aracımısın aha bu herıfın Ben soyunacaam masaya yatacaam bu henf de tuh tuh Utanmaz, hayasızlar " Hemşıreyı sıyırarak geçer, kapıdan çıkarken 'Gorursunuz tehdıdını savurur Oğle yemeğınde, kadın hastalıkları uzmanı arkadaşlarına bu olayı anlatır guluşurler Doktora "Geçmış olsun' dıye takıhriar Ne var kı yemek bıtmeden hastanenın bır personelı gelerek Başhekıme' "Efendım bır adam geldı, bağırıp çağınyor Elınde bıçak var Bırolay çıkartacak ' deyınoe başhekımın, sofradan kaL karak "Derdı neymış" sorusuna personel Karısına kadın hastaiıklan polıklınığınde kotu davranmışlar anladığıma gore yanıtını venncü sofradakı dığer doktorlar da telaşla yeriennden kalkarlar. Baştabıp "Sızler oturun Nısaıyecı gozukmesın bırınız telefonla polıs çağırın Ben balkondan oyalamaya çalışacağım" dıyerek yemek odasından çıkar Öfkell adam hastanenın gırış holunde bır aşağı bır yuKan dolaşmakta ve kend' kendine sovgulu olarak konuşmaktadır Bashekım planı doğrultusunda bu adamı oyalar kapıdan gıren ıkı pollsi gorunceye dek, kâh alttan alarak kâh ışı yokuşa sure'ek Polıslerı yüksek sesle uyarır elı bıçaklı adamı göstererek Kısaoa normal muayene bıçimının bu zava/Marca yanhş anlaşıldığını da açıklayarak Birı trajedı ıle bıter, dığerı b'r parodıye konu olacak bu ık' olayın zavallı kahramanları yoz dınsel ınançlarla beyınlerı yıkanmış, cahıl bırakılmışlardır Ne var kı Ataturk sayesınde çağdaşlaşmaya yönelen halkımızı bu duzeyde tutmak ısteyen bır zıhnıyetın oncüsu olan Aydınlar Ocağı hocaları, bu gıbı olayların bınlercesının yaşandığını duşunurler mı dıye bu ıkı oykuyu onlara sunuyorum Bu olayların dınsel baskının sonucu olduğunu yenı ŞERIATÇILAR ne zaman anlayacaklar? OKURLARDAN Kümaş ve Çin hursedeler Kutahya'da kurulan Kumaş ve Kayseri'de kurulan Çinkur tesislerinin çıkardıkları hisse senetlerinden 1973 yılında, Kumaş'tan 75 bin, 1975 yılında da Çinkur'dan 100 bin liralık aldım. Çinkur "e 56, Kumaş " i 35 kâr \ aat ediyordu. Emekli ayhğıma katkı olur sanmıştım. Fakat o gun bugun hele Çinkur'dan beş bin liradan başka para alamadım. Kumaş 1982 yılında 18 bin lira verdı, bır daha da ses seda çıkmadı. Kendilerine birçok defa yaıdım. Istersem paramı, senetleri iade ederek gerı alabileceğimi yazdılar. Çinkur Genel \1uduru'ne yaıdım, yanıt yok. Etibank 'a bağlı olduklan için genel mudtıre yazdım. 1980 yıhndan beri zarar ettikleri yanıtı geldi. (Peki. onceki yıllar ne oldu?) Enerji \e Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na, Başbakan'a yazdım, yanıt yok. O yıllarda 175 bin lira ile iyi bir daire alınırdı. Bir bankaya yatırsaydım birçok faiz alırdım. Bugun o para ile ancak bir komodin alınır. Bu muesseseler devamlı zarar ediyorlarsa iflas etmeleri gerekmez mi? Ben şimdi Çinkur ve Kumaşzedeyim. Acaba kârları Kurucularla Etibank paylaşıyorlar da bize hava mı kalıyor? \için zarar ediyor? Açıklamalı yanıt bekliyor ve hakkımın korunmasmı istiyorum. duraklarından birinin onu de olabilir. Yo, ya. Siz en iyisi durağın arkasma, kaldtrıma çekin. Boylesi daha guvenli olur. Ya durakta bekleşenler? Caddenin uzerinde beklesinler canım. Arabalar uzerlerine gelince kaldınma doğru kaçıverirler. Sayın ilgililer, lutfen toplu taşıma araçlarına binin. Akşamları iş donuşu saatlerinde vatandaşın çektiği işkenceyi, bir kez olsun yaşayın. Otopark sorununun kısa surede çozumlenemeyeceğinin bilincindeyiz. Hiç değilse toplu taşıma araçlannın geçtiği yollara park etme yasağı koyamaz mısımz? SEL4MI ESESLER GÜSDUZ ISTASBUL yerinde, kapatılmış bir yeraltı H'C'sinin ustunde oluşturulmuş, pisliği, çirkinliği zaman zaman utandıncı boyutlara ulaşan bir çopluk. TANSAŞ Guzelyalı Mağazası'nın çopluğu! Başıboş kedüer, mağazadaki gıda maddelerine mikrop taşıyan sinek konvoyu... Bir akşam uzeri bay bayan iki turistin bu çopluğu ayıplayıcı bir tanrla gozlemlemelerine tanık oldum. Çok uzuldum, utandım. Sanıyorum fotoğrafla da goruntulediler. Tiıristik otel, turistik yatak, turistik tesis derken, bir de turistik çopluk. Alaycı tavırla, dudak bukerek gozleseler bile, turistlere hizmette başarı aşamast... tzmir gibi bir kentimizde, belediyenin sorumluluğunda, özellikle gıda maddelen satan bir mağazanm duvarı dibinde böylesine bir çopluk. Kuşkusuz. yukumlu ve sorumluların uygarlık bilinçlerinin gostergesidir. Ayıp, çok ayıp doğrusu. FİKRET OZTL'RK tZMIR Kızımız EMEKLİ OĞRETMES H C\Gl\ALF\ Araba sahibi ayrıcalıkh mı? htanbul'da araba sahibi olmak, gerçekten onemli bir ayncalık. Kentin her yerini bir park yeri olarak duşunebilirsiniz. Karmmz mı acıktı, hemen arabanızı yolun kenanna çekip istediğiniz bir lokantada yemeğinizi yiyebilirsiniz. Hatta burası toplu taşıma araçlannın Turistik çöplük mü? Bir yanda Goztepe spor tesisleri, bir yanda guzel bir dinlenme parkı, bir yanda TASSAŞ Guzelyalı Satış Mağazası. Ve de bunlarm orta ECZACIBAŞI ÎLAÇ SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞtRKETİ'NDEN TASARRUF SAHİPLERİNE DUYURUDUR Şırketimızm yıllık faız ödemelı, %50 sabıt faızlı XI. tertip tahvilleri 10.7.1987 tarihınden ıtibaren Eczacıbaşı llaç Sanayi ve Ticaret A.Ş. Genel Müdürlük adresınde satışa sunulacaktır. İŞBU TAHVİLLERİN HALKA ARZI, SERMAYE PİYASASI KURULU'NUN 23.6.1987 TARİH VE 104/E7 SAYIL1 İZNÎNE DAYANMAKTAD1R. ANCAK BU İZlN TAHVİLLERİMİZİN VE ORTAKLIĞIMIZIN KURUL VEYA KAMUCA TEKEFFULÜ ANLAMINA GELMEZ. 1. Ortakhğın, Eczacıbaşı llaç Sanayi ve Ticaret A.Ş. a) Ticaret Unvanı Kemankeş Mah Mumhane Cad. 109 Karaköy/ÎST. b) Merkez Adresı Buyukdere Cad. 185 Levent/İSTANBUL c) Genel Mudurluk d) Sermayesı 4.500.000 0 0 0 . 1. Esas Sermaye 4.500.000.000^ 2 ödenmış sermaye Her turlu tıbbı mustahzaret, veterıner ilaçları, tarım c) Faalı>et konusu ılaçları, kımyevı maddeler, kozmetik ve tababette, veterıner ışlerınde ve ziraatte kullanılan eşya ve gıda maddelen, her turlü sıhhı ve temızlik kâğıtları ve kâğıt çeşitlerı ımal etmek, bunların ticareti, ithalatı ve ıhracatı ile iştıgal eylemek. 0 Suresi : Sınırsız. g) Çıkanlacak tahvillerden sağlanacak fonun kullanım yerleri: Bu tahvıllerın satışından sağlanacak fon. işletme sermayesı ihtıyacının karşılanmasında kullanılacaktır. 2) lzahnamenın a) Yayımlandığı T Ticaret Sıcıli Gazetesı'nın tarih ve numarası: 3 "7.19871800 b) Halkın ıncelemesıne açık tutulduğu yerler: Bu tahviliere ait izahname Şirket Genel Mudurluk adresınde isteyen herkes tarafından ıncelenebilir. 3) Çıkanlacak tahvillerır, a) ttıbari değerlerı tutarı ve tertıbı 8.000.000.000 XI Tertip I, II, III, Seri. b) Kupur ıtibariyle dafahmı: I. Sen 2 000.000 0 0 0 ^ KUPÜR DEGERİ SAYISI TOPLAM FULYA'nın 1 yasına gırdıgını lum sevenlerıne duvururuz Z,e> nepTunca Çınka>a BOĞAZIÇILI'DEN UYGUN KOŞULLARDA ING1L1ZCE 5702156 Eskı Kürsumuzun Başkanı, kendısını teonde ve toplumda var olanı sorgulamaya adamış, Prof. Dr. İLAN BEVOĞLU 4. SULH HUKUK HÂKİMLİĞİNDEN Dosva Nc 1987 118 Mahkememızın 198^ 118esa sında kavıtlı \ası ta\ını da\aMn da Bevoelu K.adımehmet MahalleM, Cılt 24, Saşta. 103. Kuluk No l'de nufusıa kaşıüı \hmei Rıdvan ve Fatma"dan doğma 6 1 1942 doğumlu EROL ACUN'a. Bejoğlu. kulaksız Mahallesı. Cılt 028 02, Sayfa 19, Kutuk No 82'de •Mımet'Rıdvan \e Fatma'dan doğma ablasi LEMAN KLÇLkCİNKURT. kendısıne 11 6 1987 lanh ve 1987'118 esas 7 \e 19S 67 sayılı karar ıle \ası ta>ın edılmıstır Uan olunur 29 6 1987 Basın 7022 İDRİS KÜÇÜKÖMER'İ kaybettık Yakınlanna, öğrencilenne, meslektaşlanna başsaglığı dilenz İ.Ü. İKTİSAT FAKÜLTESİ UMUMİ İKTtSAT VE İKTİSADİ DOKTRİNLER TARİHİ KÜRSÜSÜ ESKİ MENSUPLARI S. DtVİTÇİOĞLU, A.S. AKAT, F. KORAY, S. GÜRSEL, B. OKAY, N. SATLIGAN, S. SAVRAN L 100.000^ 500.000:1.000.000:5.000.000^ 2000 400 1400 40 200 000.000 200 000.000 1.400 000 000 200 000.000 ILAN T.C. ORDL 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Esas No 1983 208 Davacı Nıvazı Kulunk taratından davalılar Kadır Odabas \e arkadaşıarı alevhıne açılan tapu ıptalı davasının mahkememızde vapılan açık duruşmalan s\rasında verilen ara kararı gereğınce davetı>e teblığ edıleme>en davalı Makbule Muldür'e ılanen teblıgat vapılmasına karar verılmış olduğundan karar gereğınce Ordu ılı Perşembe ılçesı Mersın kovu'nden \ta!bule Muldur'un duruşma gunu olan 23 9 1987 tarıhınde mahkememız duruşma salonunda hazır bulunması ve\a kendısını vekılle temsıl etıırmeM, gelmedığı se sekılle temsıl edılmedığı lakdırde \okluğunda vapılan ışlemlere ıtıraz edeme>eceğı. duruşma gunu ve meşruhatlı davetıve teblıjı verıne kaım olmak uzere ılanen teblıâ olunur 21 5 1987 1727 yaşlarında bavanlar, lngütere'de çocuğa bak karşılığında Ingilizce oğren 158 53 42 ANKETORLER ARANIYOR 511 4"! 97 B U kımhğımı, pasomu vıtırdım Geçersızdır RIF AT ERTVRk 3840 2.000 000.000^ c) Satış suresının başlangıç \e bıtış tarıhleriI. Sen 7 Halka arzın başlangıç tanhı 10 .1987 Halka arzın bitış tarıhı 19 7.1987 d) Erken ödemeye ilışkın esas ve şartlar Erken paraya çevırme taahhudu >oktur e) Satış fıyatı. Çıkanlacak tahvıller, 970 TLIden satılacaktır. 0 Tahvıllerin tamamı hamilıne vazılıdır. g) Vadesi: 2 yıl h) Ödemesiz dönem: 2 yıl ı) Tahvülerin ödeme planı a "Vo5O sabıt faızlı hamilıne yazılı I. Seri tahvülerin ödeme planı: ANAPARA VE FAİZ ÖDEME TARİHLERİ FAİZ ANAPARA TOPLAM 19.7.1988 19.7.1989 1 000.000.000 1 000.000.000 2.000.000.000r1.000.000.000:3.000.000.000r gelecege uzanmanın yolu geçmîşe eleştirel bakış •DoğuPerinçek •MuratBelge •MehmetGündüz •AtillaAytemur •HüseyinKnranç : : : : : DBM3ENÇ DENEYİMİ DOGMATIZM ÜZERİNE '6IÖNCESİGENÇUKEYLEMLERİ 12 MART'TAN ÇIKIŞTA GENÇLJK ÖRGÜTLERİ GEÇMİŞEBAKMAKGELECEĞİKURMAK ÇIKTI TEKEL BURSA Y. T. İSLETMELER MERKEZ MÜDÜRLÜGÜ EMANET HEYETt BAŞKANLIGI'NDAN 1 Bursa Tekel Y. T. Uletmeleri Merkez Müdürlügü Deınırtaş tütün depolan elektrik tesisat ve enerji nakil hattı işi özel sartnamesı geregi kapalı zarf ve teklif alma sureti ile ıhalesi yapılacaktır 2 Işin keşif bedeü KDV dahil 13 550.746. TL. (Onücmilyonbeşyüzellibınyedıyüzkırkalü) TL.sıdır. 3 thale 23.7.1987 tarihınde Merkez Mftdürlüğü'nde saat 15.00'te yapüacakür. 4 Geçicı teminatı 362.966. TL. (Üçyüzaltmışıkibındokuzyuzaltmışalu) TL.sı olup, Merkez MUdüılüfcttmüz Muhasebe veznesıne yatınlacaktır. 5 Emanet usulü yönetmeliklenne göre yapılacak elektrik tesisat ve enerji nakıl hattı ışınin özel şartnamesi ile dığer evraklan, Emanet Komisyonu Başkanügı'nda gOrülebılır. 6 8/2574 sayılı kararname uygulanmayacaktır. 7 Kurumumuz 2886 sayılı yasaya bağü olmayıp emanet heyetimız ışi ıhale edıp etmemekte ve diledığıne verip vermemekte serbesttir Duyurulur 3.7.1987 Basın. 24537 2.000.000.000r2.000.000.000^ 4.000.000.000 b) Faız ve anapara ödeme yen: Tahvülerin faız ve anapara ödemelerı şirket genel mudurluk adresınde (Buyukdere Caddesi, 185 LeventİSTANBUL) yapılacaktır. 4. Anapara ve faızlerın odenmesını taahhut eden kişı ya da kurum: Garantı Bankası A.Ş. I Sen tahvü anapara ve faızlerimn vadesınde ödenmesine, "MÜŞTEREK BORÇLU VE MUTESELSİL KEFİL" sıfatıyla taahhut etmektedir. 5) Diğer hususlar: Satışa aracılık eden kurumun unvanı Yoktur. Basın: 7014 B L kımhğımı \e pasomu ka\bettım Gever>ızdır S^THJKDAİRE Camlıkahve Pazartesi P\zan Sokağında 130 m daire satılıktır. Tel.: 525 17 25 9 1977 1137 : LEVENT'TE VÎLLALAR Daire fiyatına, lüks kaloriferli, garajlı, bahçeli evler. 168 01 49 • 164 66 06 karnemı kasbemm Geçersızdır YAVV7 DIZDAR
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle