Katalog

CUMHURİYET/12 22 TEMMUZ 1987 Kars'ta 87 adet sahte 10 binlik ele geçirildi Lübnan'da bastınlıp Diyarbakır ve Kars çevresinde piyasaya sürülmeye çalışılan sahte 10 binliklerle ilgili olarak biri îranlı üç kişi tutuklandı. KARS (Cumhariyet) Kars'ta 87 adet sahte 10 binlik ele geçirildi. Kars merkez nüfusuna kayıtü Bülent Tepebaş adlı 12 yaşındaki bir çocuk, sahte 10 binlik bozdururken guvenlik güçleri tarafından yakalandı. Parayı dayısı Eflatun lset'in verdigini söylemesi üzerine Tuzluca ilçesi Kaya Köyu'nde oturan Eflatun Iset, 86 adet sahte 10 binliklerle birlikte yakalandı. Iset, verdigi ifadesinde, bu 87 adet sahte 10 binlikleri enişteleri olan Îranlı turist pasaportlu Hüseyin Baksizade'nin kendisine verdiğini belirtti. Bunun üzerine yakalanan Îranlı Baksizade, paralan Van'ın Erciş ilçesi Yukarı Işıklı Köyü'nde Enver Ünal'dan aldığını söyledi. Yapüan bir operasyonla Enver Ünal da yakalandı. Mahkemeye sevk edilen 3 kişi, tutuklanarak Kars Cezaevi'ne konuldu. 12 yaşındaki çocuk da serbest bırakıldı. Edinilen bilgiye göre, çok miktarda sahte 10 binliklerin Lübnan'da bastınlıp Diyarbakır ve Kars çevresinde piyasaya sürülmeye çalışıldığı anlaşıldı. Sahte 10 binliklerin belirtileri, renginde ve arka yüzündeki camide görülüyor. Evren'in gazete ziyaretleri İstanbul Haber Servisi Cumhurbaşkanı Kenan Evren dün de Türkiye, Günaydın ve Sabah gazetelerini ziyaret etti. Saat 16.30'da Türkiye gazetesine gelen Evren'e burada bilgi verildi ve üzerinde kendi resmi işlenmiş bir tablo ile plaket sunuldu. Cumhurbaşkanı Evren, daha sonra Günaydın gazetesinde incelemelerde bulundu. Ziyaret sırasında gazetenin sahibi Haldun Simavi ile Genel Müdür Kemal Kınacı tarafından Evren'e anayasanın kabulü ve Cumhurbaşkanı seçilmesine ilişkin haberin kupürünü simgeleyen bir plaket verildi. EvTen son olarak Sabah gazetesinin Mecidiyeköy'deki tesislerini gezdi. Gazetenin sahibi Dinç Bilgin ve Başyazar Güngör Mengi tarafından karşılanan Evren, yönetici ve yazarlarla görüştü, basmın sorunları hakkında bilgi aldı. Kendisi 113, kansı 39yaşında AP 113 yaşındaki Glen Post, 39 yaşındaki kansı Velma ile birlikte Columbus'ta bir huzurevinde yaşıyor. IspanyolAmerikan Savaşı'na ve 1. Dünya Savaşı'na katıldığını söyleyen Post, Jesse James'i gördüğünü belirtiyor. Bu ihtiyar delikanlı kayıtlarda 113 yaşında görünmesine karşın ısrarla 1869 yılında (118 yaşında) doğduğunu öne surüyor. (İÜPİİVlÜ &***•% Sendlkası Afyon Şubesi'nce topfam m ç o c u ğ u n toplu düğün Şeker Fabrikası salonlannda yapıldu Çok saytda davetltnin katüchğı düğünde Fabrika Genel Müdürü Ragıp Pendereci, sünnet olan çocuklara ve aüelerine tyt düeklerde bubındu. Eskişehir ve Alpuüu Şekerlf Sendikası mensuplanmn da katıldığı düğünde, Şekerlş Sendlkası Afyon Şubesi Başkanı Sevzat Koçak da, "Bir dayanışma örneği olarak gördüğümüz bu tür sosyal olaylan sürdürmek ve gelenek haline getirmek istiyoruz " şeklinde konuştu. (Fotoğraf: HAKKIMERDİVENCİ) HABERLERİN DEVAMI CUNEYT ARCAYUREK DtYABBAMB'dan yazıyor (Baştarafi I. Sayfada) çalışacak. Kozakçıoğlu, Devlet Bakanmın kesik kesik açıkladığı kimi bilgilere hiç ek yapmıyor, ama basında çıkan haberlerden de ledirgin. örneğin super valının yelkilerî, Ankara ile arasında çelifkı yaratırsa ya da bu "mevcut olmayan çeüski" giderümezse görev yapamayacağını söylemiş. Bu sapıamayı yalanlama görevini Kozakçıoğlu üsttenmiyor, nedense hükumet sözcusü açıklıyor. Örneğin Diyarbakır'dasuper valiye karşı büyük pankartlar asıldığı yolundaki haberlerden vali yakınıcıymış, bunu da Devlet Bakanımız söyliiyor. Güzel'e göre bir gece kenlın kimi yerlerine "pul büyuktiiğünde'' yapıstınlan bildırilerde süper valiye karşı bir davranış yok, tersine PKK'nin gücünden, buyuklüğünden söz eden kimi sloganlar varmış. Hükümeı sözcusü, yeıki çelışkisiniyazan Esen Unür'le telefonla konuşuyor, Diyarbakır basını nol alıyor, böylece ıkı kişı arasında geçen tçlefon görüşmesi değisik bir basın toplantısına dönusuyor. TORBADAN ÇIKAN VALİ " Guzel'in söylediklerinden anlıyoruz ki Kozakçıoğlu 'nu alamadan once Başbakan, Devlet Bakanmdan super valiliğe layık beş isim istemiş. O da kendisine göre beş ısim bulup önermış. Herhalde oteki bakanlardan da beş isim almış Başbakan. Ama lorbadan özal'm "hayvb" eliyle Kozakçıoğlu çıkmış. "Esasen karşı çıktığım bir isim olsaydı, kararnameyi imzalamazdun" diyor ve eklıyor: "Bir çok kez imzalamadığım kararnameler oldu." Şimdi Kozakçıoğlu 'nun yelkileri nedir, ne değildir, sorusu gundeme geliyor. Olağanustu Hal Yasası'na göre, bolgedekı her ilın valisı bu yasanın tanıdığı yelkileri kullanacak. Ama "nihai sorumluluk " son yasayla'yalilerin superinde olacak. Hükumet süper valiyı her olanakla destekleyecek. "Yeni statü ile kurubnak isten'en düzen üzerinde tereddutler uyandırmamak gerekir. Hem bölgenin hem de Türkiye'nin bütunüyle önem verdiği hu konuda umitleri kırmâmaya özen gostermeli.'' Guzel böyle diyor. Süper valiye bakıyorum. Guzel'in çağınstna karşın bu açıklamalara bir eklentı yapmak istemiyor. Bu davranış günun yorumundan çok, Kozakçıoğlu'nun basına elinden geldiğince kapalı kalmak, zorunluluklar dışında basınla konuşmamak diye özetlenebilecek kararlılığmdan kaynaklanıyor. önemli olan şu: Hemen her olayda gördüğumuz "başan kıskançüğt" süper vaHlik konusunda da ışleyecek mi? Hükumetin super valiye tum maddi olanaklarta yardımcı olmast, birbaktma, çıkardığı yasa gereği. \'e çare ufak tefek bir başarı belırtısı acaba Ankara'da "tek adam" tutkusuna kendinı kaptırmış olan "biriâni" gunun birinde rahatstz eder mi? Bana kalırsa Kozakçıoğlu 'nun "tek rakibi" hemen herkonuşmasında özal'm vurguladığı bu tutku olabılir. Belki de sutunlara dokıılen yetki çelişkisi böyle bir sezginın varlığmdan kaynaklanıyor. Sabahın erken saatinde yeıkiden çelişkiye uzanan öyku gundeme gelmeseydi, önceki gun sam ruzgârı dıye tammlanan ezici, bitincı sıcak altında Mardin 'de, Midyat 'ta insanlann tepkilerini, terörunodak noktası o ilin içinden geçenleri ayrıntılanyla açıklamaya çalışacaktım. MARDİN'DE YENt RUH Hep olageldiği gibi, hep dinlediğimiz gibi Mardin Valisı Alaaddin Turan da "geçmifi kurcalayıp" onünde açılan yeni donemi desteklıyor. Zaman zaman gidip gördükçe Mardin 'in vilayel binasmdaki eskimışliğin ne zaman kalkacağı sorusu, kafamda kıvrılıp durur. Tarihsel bir kalıntı, çağdaşlık duygusu aşılayan bu binanın Mardin Ovası 'na bakan bir odasmda Valt Turan bana, "/9857e sıkıyönetim komutanma olay olur soranz, bilgi vermezdi. Sorarstn, gidin Ankara'dan alın derdi. Olayın olduğu ilin valisine bilgi verilmeyisini öylesine mesele yaptım ki ne çare sonunda yeterli olmayan ufak tefek duyurumlar gelmeye başladı" diyordu. Oysa o yıllarda sorsaydık valimize, ya soruşturmanın gızlilığınden ya operasyonlarm surduğünden dem vurup, bılgisızliğin altında yatan gerçeklere guzel bir ortiı çekerdi. Şimdı ıse, gitti kamutan geldi super vali, işlerın daha olumlu duzeye oturacağtndan kuşku duymadığını söyiüyor. Bir eli telefonda kendine bağlı valilere merhaba demeye çıkan süper arkadaşının helikopıerimn nereye ne zaman ıneceğını sorup duruyor. AŞİRET İLİŞKİLERİ Valiye bakılırsa Mardin dağlık, ağaçlık. "Her ağacın dibine güvenlikten adam nu konacak?" Garipsoru: Gerekırse elbet konacak. Asıl önemlisı olaylcria ılgilı teşhisı Mardin 'de aşıretler, geleneklenyle göreneklerıyle içlerinden çıkan teröristi koruyor. A ile bağlanttları, saytları, adlan bıhnenlerin yakalanmalanm unlüyor. Vali, geçenlerde bir koyde genç bir kızı PKK'cilerin kandırdığını, Kürt millıyetçtliği ile beyniniytkayıp dağa çıkarmayı denekdıklerini, ama babanın hemen davramp kızı başka yöreye aktardığtnı, böylece eli silahlı bir kadmdan bölgenin kurtulduğunu söytuyordu. Alaaddin Turan'a göre bu kızı eşkiyalar "başka hizmetler" kullanacaklardı. Mıdyaı 'ta kimi odak nokialanyla, insanlann soyledıkleri, valının teşhısıni yalanlıyordu. 1985'lerde, daha oncekı yıllarda lurlü olaylara karışanlarm devletin hımayesine sığmmak için, yalan yanlış ihbarlarla geçınemedıği kişilere husumetı çekebilmek için olmadık işlere giriştiğinı söyluyorlardı. Devlete yanlı olmak sloganıyla bu kışılerin gıderek silahlandığı, hele sağ anlayışlı aşiretlerde bu oluşmanm genışiediğıni, hele hele koruculuk akmca tek yanlı azgınlığm arıtığım, devletin de bunlara yan tuttuğunu anlaııyorlardı. Devletin ınsanlar arasında ayrtm yapmasım eleştıriyorlar, "Örneğin Midyat 'a sigara almaya bir subay geliyor, çevresindeki askerler sanki buranın msanlan duşmanmış gibi silahlannı sokağm sağma soluna çeviriyordu" diyorlardı. DAYAK DEYİNCE Bir yıl önce köye gelen teröristeyemek veren insan, bir yıl sonra sorguya alınmıştı. Üç kişiydiler. tkisi "Yemeği verdim" dedi, salıverildi, birt yalanladı. Doğru soylediği anlaşılınca onu da önceki gün salıvermişler. Dayak?.. Başlannı önlerme indiriyorlar. Muzaffer Ankan 'ın yorumu buyorelerdeyaşanançıplakgerçeği yansıtıyor: "Daha bir düzeldi sayıhr. Eskiden neden yemek verdin diye vuruyorlardı, hiç değilse şimdi silah zoruyla yemek vermesini kabul ediyorlar. Bu da bir aşama" diyordu. özellikle sınıra yakın köylerden, mezralardan geienlerin devlete olan bağlılığmda kimi kopmalar göze çarpıyor. Çünku terör gece vuruyor, guvenlik günduz kovalıyor, yakalayamıyor. Arada kalanlar ıse insanlar. Bu garip uygulamanın yarattığı sakmcalar anlattıklanna göre yavaş yavaş, sınırdan Mardin 'e yayılıyor. Mardin 'de yaşayanlan göçe zorlamayı PKK'nin Ermenilerle birleşerek asıl strateji yaptığını söyleyenler var. Kenıın içindekı olağanustu durgunluğu gösterip halkm açıkıan söyleyemediği korkuyu içinde yaşattığını one surenler var. Kentler şimdilik daha güvenceli elbet, ne çare köyler, sınır bölgelerı. Devletin devlel olduğunu gosterebilmesi zorunlu. Yoksa, çok şey yiııp gıdebilır. Unuımadan sayın Guzel'e soralım:' 'Maden 'den geçerken yirirdiğiniz herhalde değtri yüksek kravat iğnesini bulabildiler mi? Emniyet telsizleri araştırmamn olumlu sonucunu Şırnak 'ta TRTyansmcısını devreye sokarken size ilelebildi mi?" Buraları garip yoreler. Kimılerı yılip gıden canları arıyor, kimileri kraval ığnesinı... Bir araytştır gidiyor. Mardin Kızıltepe'de konuştular Ecevit: Güvenlîk güçlerinin terörden korkmaya lıakkı yok Bülent EeBVİVtrnn: Bazı köylerde, eylemcilere yardımcı olanlar, yiyecek ve bannak sağlayanlar bulunduğu öne sürülebilir. Bu, o insanlann bölücü ve terörist olduklarım değil, devlet tarafından yalnız bırakıldıklarını gösterir. Bu insanlann teröristlerden korkmaya hakları vardır. Devlet, doğnt düriist guvenlik önlemleri alsa, guvenlik güçleri, saldırıya uğrayan birkaç kilometre ötedeki köye 3 saatte değil, 15 dakikada ulaşsa, eylemciler ne yiyecek ne de bannak bulabilir. Guvenlik güçlerinin terörden korkmaya hakkı yoktur. şan Ecevit, Güneydoğunun ve Mardin'in özellikle silahlı saldırılann yoğunlaştığı köylerde halkın can kaygısıyla kuçük topraklannı yok pahasına elden çıkararak şehirlere göç ettiklerini belinerek, şöyle konuştu: "Bu çok büyük bir tehlikedir. Ştmdiden sııdan ucuza satılan o lopraklar, GAP'ın saglayacagı sulama olanaklanyla şimdikinin 1520 katı değer kazanacak. Fakat o zamana kadar topraklann buyıik bolumü varlıklılann elinde toplanmış olacak. Koyluyu canından bezdirerek goçe zorlayan saldırgan eylemciler, acaba bu şekilde guçlulerin gucune guç. servet kattıklannın farkında değiller mi? Yoksa bunu büe bile mi yapıyorlar? Sonınlano, kuşkulann yanıtını eger luümışsa kendi vicdanlannda çok yakında ANAP iktidannın motonına da guvercin kacacak" dedi. Özal'ın sosyal adaletçiliği Başbakan Özal'm süreklı olarak, "Bizim sosyal adaletciliğimize sosyvl demokratlar bile yetişemez" dediğini anımsatan Ecevit, bu konudaki değerlendırmesmi şöyle özetledi: "Fakirler için yer yer aşevleri kunıyor. Yani vatandaşı, kendi evinde aşını pişiremeyecek duruma getirdigi için kunıyor. Özal FakFunFon kurdu. Vatandaşı fakir fukara edeceksin, ondan sonra da gel bana yalvar, sana 510 bin lira vereyim diyeceksin. Seninki sosyal adalet degil Sayın Özal, halkı kendine kul köle etmektir." Konuşması baştan sona siyasi polis tarafından videoya alınan Bülent Ecevit, terör olaylannın önlenmesi amacıyla Guneydoğu ve Doğu Anadolu'yu içerecek şekilde seferberlik ilan edilmesini istedi. Ecevit önerilerini şöyle özetledi: "Şinidi, daha çok zaman yitirroeksizin devletin tüm olanaklan seferber edilmelidir. Yalnız guvenlik önlemleri için degil, bolge halkının olabildigince kısa surede yoksulluktan ve işsizlikten knrtanlması için de kaynaklar seferber edilmelidir. Bunun, askeri anlamda seferberiik degü, bölgeyi kaikındırmaya yönelmis ulusal ekonomik seferberlik olması gerekir. Boyle bir seferberügin ulusal' olabilmesi için de Sayın Başbakan, değişik iktidariann emegiyle bugunlere gelmiş olan GAP gibi ulusal projeleri kişisel propagandasına alet etmek kdçüklugunden kurtulmalıdır." UFUK TEKtN KIZILTEPE Mardin'in Kızıltepe ilçesinde konuşan Bülenl Ecevit .Guneydoğu Anadolu'da meydana gelen şiddet eylemlerinin önlenmesi için güvenliği ve toplumsal kalkınma>i da içeren bir ulusal seferberlik ilan edilmesini istedi. Ecevit, "Bunun »skeri anlamda seferberlik değil, bölge>i kalkındırmaya yönelmtş bir ulusal ekonomik seferberlik olması gerekir" dedi. Bülenı Ecevit, guvenlik güçlerinin saldınya uğrayan bu köylere gitmekte geç kaldıklarını ileri sürerken de "Devletin guvenlik güçlerinin lerörden korkmaya hakkı yoktur" diye konuştu. DSP Genel Başkanı Rahşan Ecevil de "Guneydoğu Anadolu'da guvenlik ve gelişme sonınuna kapsamlı çozüm programı" hazırladıklannı ve bu programdan Cumhurbaşkanlığı1 na, TBMM Başkanlığı'na ve Başbakanlığa gönderdıkleri halde yanıt alamadıklannı sovledi. DSP Genel Başkanı Rahşan Ecevit ve eşi Bülent Ecevit dun Doğu ve Güneydoğuyu kapsayan gezilerinin ikinci durağı Mardın'in Kızıltepe ilçesine gelerek, kendilerini bekleyen coşkulu*bir kalabalığa hitap ettiler. İlk konuşmayı yapan DSP Genel Başkanı Rahşan Ecevit, Pınarcık katliamı hakkındaki gözlemlerini aktarırken guvenlik güçlerinin hükumet üyelerinin iddia ettiği gibi olaydan 15 dakika sonra değil, 3 saat sonra gittiğini, koruculara devlet yetkililerinin "Kendi lelsizinizi kendiniz alın" diyerek, onemli bir guvenlik aracından yoksun bıraktıklarını, TV'de kendilerine re\a görülen bir dakika içinde kamuoyuna duyurmaya çalıştıklarını, ancak "basının bu dunımu yansıtmadıgım" soyledı. DSP olarak "Güneydogu Anadolu'da guvenlik ve gelişme sonınuna kapsamlı çozum programı" hazırladıklannı ve bu programdan Cumhurbaşkanlığı'na, TBMM Başkanlığı'na ve Başbakanlığa gönderdikleri halde yanıt alamadıklarına işaret eden Rah aramalıdırlar." Sen kimsin Ozal Konuşmasına Kızıltepe*ye referandumdan değil, halkın sorunlarından söz etmeye geldiğini belirterek başlayan Bülent Ecevit, Başbakan Özalın TV'de "ben şunu yaptım. Bunu yapacagım" diyerek "padişah tavn" içinde hareket ettiğini söyledi ve "Dunyanın hiçbir demokrasisinde bir başbakan 'Ben, ben' diyemez. Sen kimsin Özal?" şeklinde konuştu. Önceki gun konuştuğu Tunceli'ye Başbakana tahsis edildiği belinilerek, iptal edilen Elazığ uçagıyla gidemediğinı yineleyen Ecevit, konuyu araştıran bir gazeteciye bir yetkili tarafından, "Uçagın motonına guvercin kacb" dendiğini belinerek, "InşaUah Ozal, ElazığYla umduğunu (Baştarafi 1. Sayfada) bi kavga etsin istiyorlar" biçiminde konuştu. Başbakan Özal ve beraberindekiler geceyi Malatya Orduevi'nde geçirdiler. Özal, sabah erkenden kaikarak, .Az sayıdaki kalabalığın referandukimseye haber vermeden babası ma ilişkin "hayır" pankarıı taşımaMefamel Sıddık Özal'ın mezarını zidığı da dikkati çekti. Bazı pankanyaret ederek ruhuna Fatiha okudu. larda, "Beceri kazandırma kurslarıBaşbakan, buradan da eski Malatya' nı bilirdik. sağolun boşla geziyoruz". ya giderek 1200 yıl önce yapılmıs "İçuncu ligc çıklık. neden oynalılUlucami'yi gezdi ve caminin resıoras madık? PTT Spor". "Ne Çoban Suyonuna yardım edeceklerini soyledı. lo. ne Karaoglan, Özal gerçek Başbakan", "Hani \erilen soz? ElazığBaşbakan Özal karayoluyla Eiaın milletvekilleri işçi ve memur alızığ'a giderken, Kömurhan Köprumında neden buraya geliyor?", "Kursü'nde durarak Karakaya Barajı göl dugunuz demokrasiyi yaşatmayı alanım seyretti. Özal, Elazığ il sınıazimliyiz" yazılan göze çarptı. nnda ANAP'ın Petek otobüsune bindi. Petek otobusunun kente girişi öncesinde bir sure yol uzerinde beklenerek araçlann önceden alana gitmesi ve böylece alamn dolu gözükmesi saglandı. Alandaki vatandaşların otobusun önunde toplanması için yerleşme çaEski Başbakanlardan Süleyman balan yaklaşık yarım saat surdü. Demirel'in 5 gun once yaptığı Elazığ Başbakanın konuşması oncesınde gezisini izleyen gazeteciler, Özal'ın Elazığlı Milli Savunma Bakanı Zeki kente girişi sırasında şaşkınlığa uğYavuztürk, "Baş>omulanınız radılar. Süleyman Demirel'in kalabaYavuztürk" diye anons edildi. YavuzIıklardan gecemediğr yo 1ların tamaturk, uzun sure alkışlandı. men boş olduğu ve balkonlardaki insanlann da el sallamadıkları gözlenBaşbakan Ozal konuşmasına saat di. Demirel'e çiçek aıılan balkonlar11.30'da "Hemşerilerim" diyerek başdan Ozal, hareketsiz ve alkışsız bir ladı. Telefonsuz koy kalmayacağını, • şekilde izleadi. Yollann sanki özelyapılan barajları, otoyol sisıeminin likle boşaltılmışcasına sakin oluşu gelişeceğini, Suriye'den gaz alınacaÖzal ve beraberindekilerin canlanrun ğını anlattı. Özal'm daha önceki kosıkılmasına neden oldu. Az savıda nuşmalarını yinelemesi üzerine, bavatandaşm karşıladığı ANAP konvoyu Cumhuriyet Meydanı'na saaı 11.00 sıralarında gırdi. Guneydoğu için yeni TV vericisi n vatandaşlar konuşma sırasında alanı terk ettiler. Başbakanın "Belinde silahla dolaşan" muşaviri Güneş Taner, gazetecilerin otobus üzerinden fotoğraf çekmelerinı önlemek için, gazetecilerin tumünu otobusun üzerinden indirdi. Daha sonra gazeıecilerle Taner arasında sert tartışmalar oldu. Başbakan Ozal, "Sosyal demokratım diyenleıie sosyal adaletçilik bakımından yanşa girelim. uzerlerine üç tur bindiririm" derken. bir vatandaş, "Açız, yardım edin" dıye bağırdı. Ozal da, "Gil kaymakamına, yardım etsin sana" karşılığını verdi. DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Şırnak Cizre TV Verici tstasyonu, dun Devlet Bakanı Hasan Celal Güzel tarafından yayına açıldı. Bakan Guzel, super vali konusunda Devlet Bakanı Kâzım Oksay'ın yayımladığı bildirinin normal bir bildiri olduğum soyleyerek, "Bu nedenle çelişki yok. Yetki çelişkisi diye bir probtem yok" dedi. Bakan Guzel tarafından Siirt'in Şırnak ilçesinde Küpeli Dağı'nda hizmete açılan 30'ar kilovat gucundeki vericiler, TV yayınlarının 10 bin kilometre karelik alandan izlenebilmesini sağlayacak. Yaklaşık 3.5 milyar liraya mal o'an verici istasyonunun devreye girmesinden sonra TV 1 programı yayınlayan istasyon sayısı 36'ya TV 2, programı yayınlayan istasyon sayısı da 6 ya yukseldi. Şırnak Cizre TV Verici Istasyonu'nu hizmete açan Devlet Bakanı Hasan Celal Guzel, süper vali konusunda Diyarbakır'da yaptığı açıklamada, "Bolge valisinin başanlı olması için mevcut bulun imkânlan seferber edeceğiz" dedi. Devlet Bakanı kâzım Oksay ile Bolge Valisi Hayri Kozakçıoğlu arasında yetki kargaşası olduğu yolunda basında yer alan haberlerin gerçeği yansıtmadıgım söyleyen Guzel, "Bir çelişki yok. Devkl Bakanı kâzım Oksay'ın «ayımladığı bildiri normal bir bildiri. Yani daha once olağanustu hal uygubunalan ile ilgili olarak yayımlanan bildiriler gibi. Bu nedenle çelişki yok. yelki çelişkisi diye bir problem yok. Kaldı ki bildiriler kanunun öoüne geçmez" biçiminde konuştu. Hasan Celal Guzel, "Hayri Kozakçıoğlu'nun bolgeve bir şejler yapılmasına karşı çıkıp çıkmadıgı" yolundakı bir soruyu da şoyle yanıtladı: "Sayın Başbakan lütfetti beni aradı ve birkaç isim vermemi istedi. Ben de kendilerine 5 isim önerdim, bu isimlerden biri gerçekleşti. Karşı çıksaydım, kararnameyi imzalamazdım. Herhangi bir gazeleye de bu konuda yorum y^pmadım. Hayri Kozakçıoğlu'nun bölgeye birşeyler yapdmadığı biçimindeki sozleri yanlış anlaşılmış, oysa bölgeye bir şeyler yapıldı. Ama eksiklerimiz var. Bunlan da süratle gidermeye çahşıyonız. Benim basın mensuplanndan ricam, eieştirilecek bir tarafımız varsa eleştirilsin, ancak soylenmeyen seyleri de yazmamalannı rica edeceğim. Olağanustu Hal Bolge Valiliği'ni teröristlere karşı başanlı olmak için devlet olarak ve hükumet olarak mevcut imkânlan da seferber ederek sonuna kadar destekleyecegiz." Güzel aynca, "PKK Diynrbakırda astıgı pankartlarla Bolge Valisi kozakçıoglu'nu tehdit etmedi. Bolge basınımn bolge vvlisine yardımcı olmasım bekliyoruz" dedi. Terörden korkmak Şiddet eylemlerinin devlet yetkilileri tarafından zaman zaman ciddiye alındığı halde, bazen de önemsiz gösterildiğini ve bu konuda Başbakanın "o sabah hangi tarafından kalknysa öyie degeriendirdiğini" ıfade eden Bülent Ecevit, terör olaylarırun lranIrak savaşına yüklenmesinin yanlış olduğunu da savunarak şöyle konuştu: "lranIrak savaşı bitmezse Türkiye'de de şiddet eylemleri bitmezmiş. Teröru Humeyni'nin Saddam Huseyin'in sa^aşına yüklemek çok garip. 'Terör 12 Eylül'den önce EcevitDemirel tarafından da önlenemedi' diyorlar. Eskiden belki terörii 100 örgül yunıtürdü. Şimdi daha hafıf bir sorun." Bülent Ecevit, devletin doğru dürüst guvenlik önlemleri almadığını öne sürerek surdürdüğü konuşmasında, olay yerine geç gelen guvenlik kuvvetlerinden hesap soracaklarım bildirerek, sözlerini şöyle noktalad;: "Bazı köylerde eylemcilere yannma olanlar. yiyecek ve bannak sağlayanlar bulunduğu one sunılebilir. Fakat bunlar o kişilerin eylemcilerden yana olduğunu da bolucu olduğunu da devlete karşı olduğunu da gostermez. Bu sadece, o insanlann devlet tarafından yalnız >e korumasız bırakıldı ğını gösterir. Bu insanlann teröristlerden korkmaya haklan vardvr. Devlet doğnı durust güvenük önlemleri alsa, guvenlik güçleri saldınya uğrayan bir kac kilometre otedeki köye 3 saatte degil, 15 dakikada ulaşsa, eylemciler ulkemizde ne yiyecek ne bannak ne de yardımcı bulabilir. Devletin guvenlik güçlerinin terörden korkmaya hakkı yoktur. Bunun mutlaka hesabını soracaSız." Pankartlar Sovyetler, AnkaraŞam diyaloğıınu olumlu buldu ERGANt (Cumhuriyet) Başbakan Turgut Özal'ın bir sure once 5uriye Başbakanı ile yaptığı goruşmelerih Sovyetler Birliği'nce olumlu karşıtandığı bıldinldi. Moskova'nın Sesı Radyosu'nun Pravda gazetesine dayanarak önceki gece saat 21.00 haber buheninde verdiğî haberyorum şöyle: "Türkiye Başbakanı Turgut Özalın $am'da >aplığı u( gunluk gezi tamamlandı. Bu, Suri>e'nin bağımsızlıgs katuşmasından sonra bir Tıirkive başbakanının SuriveTürkiye ilişkilcrindeki tarihi ilk zi>nret idi. Bildifildigine göre. yapılan görüşmeler sıtasında guvenlik >e ekonomik işbirligi konulu protokoller de imzalan dk Ortak sınırda huzunın sağlanması, su kaynaklannın kullanılması ve degişik alanlarda i^birliğinin geliştiriiraesi, tartışmalann konusu oldu. TürkiyeSuriye \e Irak gibi üç ülkenin gelişme perspektiflerinde en buyuk hidroteknik proje'er. Fıral ve Dicle ile bağlıdır. Bu nehirier Türkiye'den çıkıyor. O>sa bu nehirierin suyunun dağıtımı kotalan sorunu. şimdiye kadar karara bağlanmış değÛdir. Vapılan gorüşmderin şonuçlannı olumlu değericndiren Suriye, Uetişim araçlan. Suriye'nin hiç şaşmadan iyi Lomşuluk politikası güttugünu ileri suriiyor. Ürdun ile ilişkilerin iyileştirilmesi ve Lubnan durumuna istikr»r sagJamak konusuna yönelik çabalar da bu yoida atılacak adımlarla mumkundiır." Eski siyasiler "Eski siyasiler 'Özal geldi, politikayı yumuşattı. Daha doğrusu depolitize etti' diyorlar. Onlar, insanlar eskisi gibi kavga etsin istiyorlar. Vok kavga artık" biçiminde konuşan Başbakan, ANAP'ın en önemli icraatının ulkeye birlik ve beraberliği getirmesi, eski partilerin bıraktıkları izlerin ortadan kaldınlması olduğunu söyledi. Seçim için gelmediğini vurgulayan Başbakan özal, referandum konusuna değinince, dinleyenlerden yine "hayır" sesleri yukseldi. Özal, kimsenin milletlen korkmaması gerektiğini, milletin en iyi kararı verecegine inandığmı kaydederek, "Karannız ne olursa olsun, başımızın üstünde yeri vardır. V icdanınıza gore memleketin geleceğini düşunerek ona gore karar verin" şeklinde konuştu. Başkomutan Yavuztürk İşçi sınıfımızın ölümsüz önderi KEMAL TÜRKLER'İ ölümünün 7. yılında saygıyla anıyoruz. T. OTOMOBİLİŞ TOPKAPI İŞÇİLERİ ADINA MEHMET KURU GAYRİMENKULÜN SATIŞ İLANI İZNtK tCRA MEMURLUĞU'NDAN Dosya No: 1986/82 Tal. Bir borcun temini ıstifası için satılmasına karar verilen ga>Timenkulün cinsi ve evsafı Iznik Tapu Sicil Mudurluğü'nun Iznik Bavındır köyü Canavarsırtı mevkiinde 686 parsel nolanna kayııh 15.450 m ; miktarınÜa tarla olup, % 20 meyıllidır. Tanma elverışli değildır'. Kıraç arazidir. Erozyon sebebi ile yüzey topraklan yok durumdadır. 4 ve 5. sınıf arazi yapısını kaybeımiş durumdadır. Bu etkenler göz önünde bulundurulduğunda teknik bilirkişi tarafından 185.400 TL kıymet takdiri yapılmıştır. SATIŞ ŞARTLARI 1. Satış 25.8.1987 salıgünü saat 10.30'dan 10.45'ekadar İznık Bayındır köyü muh. açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu anıırmada tahmin edilen kıymetin ^o 75'ini ve ruçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu geçmek şanıyla en çok arttırana ihale olunur. Bu bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 4.9.1987 günü saat 10.3010.45'te icra edilmek uzere ikinci arttırmaya bırakılır. Bu anurmada ruçhanü alacaklılar alacağını ve satış masraflarını geçmek şartıyla muhammen değerin % 50'sini arttırana ihale olunur. 2. Amırmaya iştirak edecekler tahmin olunan kıymetin «7o 10 nisbetinde pey akçesi vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Isteyene 20 güne kadar mehil venlebilir. TellaJiye alıcıya ait olup, birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. Tapu harç ve masrafıyla ihale pulu % 10 KDV alıcıya aittir. 3. Ipotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin bu gayrimenkul üzerindeki haklanm hususüe faiz ve masrafa dair ileri surecekleri iddialarını 15 gün içinde dairemize bildirmeleri, aksi takdirde paylaşmadan hariç kalacakları. 4. Satış bedeli hemen veya verilen mehil içinde ödenmezse İcra Iflas Kanunu'nun 133. maddesi gereğince ihale feshedilerek alıcı iki ihale arasındaki farktan Vo 10 faiziyle birlikte mesul olacaktır. 5. Şartname ilan tanhinüen iübaren herkesin görmesi için açık olup arttırmaya iştirak eJeceklerin satış ilan ve şannamesini görmüş ve münderecatım kabul etmiş sayılacaklan ve satış yerini terkedenler ihaleden vazgeçmiş sayılacaklan ve başkaca lüzumlu malumat almak isteyenlerin dairemizin 1986/82 Tal. sayüı dosyasına muracaatlan ilan olunur. 6.7.1987 ÇOK ACIKAYBI Merhum Faik Uras ve Sıdıka Nermin Uras'ın kizı, merhum Naci Efendi ve Sabiha Hanım'm gelini.lnci öncül, Altun önen, Naci ve Faik Kurtulan'ın anneleri, Ergin öncül, Sadık Onen, Gülden ve Zerrin Kurtulan'ın kayınvalideleri, Refık ve Işıl öncül'un anneanneleri, Pmar, Onur ve özge Kurtulan'ın babaanneleri, Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası Emekli Genel Müdür Yardımcısı Sami Kurtulan'ın eşi; Dönüşte sorun çıktı Başbakan Ozal ve beraberindekilerin dönüşü, Elazığ Havaalam'nın pistinin kısalığı yuzünden aksadı. Özal'ı Ankara'ya göturmek için Elazığ'a giden 65 kişilik F28 tipi uçağın sıcaklann alanı da olumsuz yönde etkilemesi nedeniyle ancak 30 yolcu ile kalkış yapabileceği bildirildi. Bunun üzerine uçağa sadece 30 dolayındaki gazeteci alınırken. Ozal ve beraberindeki heyet îse karayoluyla Malatya'ya hareket etti. Ankara yerine Malatya'ya giden uçak, burada Başbakan Özal ve beraberindekileri alarak başkente dondu. FATMA NESRİN KURTULAN vefat etmiştir. Cenazesi 22 Temmuz 1987 çarşamba günü (bugün) ikindi namazını müteakip Şişli Camii'nden kaldırılarak Zincirlikuyu'daki aile mezarlığına defnedilecektir. 1 Parasızlık (Baştarafi 1. Sayfada) Lisesi 1, Cağaloğlu Anadolu Lisesi 2, Hüseyin Avni Sözen Lisesi 1, Beşiktaş Anadolu Lisesi I, Üskudar Anadolu Lisesi 7. Orsan Oymen kalp krizi geçirdi İZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Gazeteci Yazar Örsan Öymen, tatilini geçirmekte olduğu Bodrum Aktur'da bir kalp krizi geçirdi. Öymen'e ilk müdahale Bodrum'da yapıldıktan sonra özel bir ambulansla Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kardioloji Bölümü'ne getirilerek koroner yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alındı. Kardioloji Bölum Başkanı Prof. Dr. Istemi Nalbantgil'in kontrolü altında bulunan Örsan Öymen'in sağlık durumunun iyiye gittiği açıklandı. AİLESİ İzmir Bornova Anadolu Lisesi (Almanca): 1, Adana Anadolu Lisesi 3, Erzurum Anadotu Lisesi 4, Elazığ Anadolu Lîsesi 4, Diyarbakır Anadolu Lisesi 9, Samsun Anadolu Lisesi 2, Aydın Anadolu Lisesi 2, Antalya Anadolu Lisesi 2. Fen liseleri dışmdaki diğer okullara yerleştirilecek öğrencileri belirten yedek listelerin cuma günü açıklanması bekleniyor. Anadolu liseleri ile özel Türkyabancı okulların boş kontenjanlarına 312 ağustos tarihleri arasında kayıt yaptınlacak. Bakanlık' Bilgi tşlem Dairesi, merkezi sistemle puantercih esasına göre boş kontenjanlara başvuran adaylan yerleştirecek. Yine kontenjan boşluklan olması durumunda okullar ikinci kez 17 ağustos tarihinde kontenjan boşluklannı bakanlığa bildırecekler. 28 ağustos tarihinde yine aynı yönlemle ikinci yedek liste ilan edilecek. Not: Çelenk gönderilmemesi, arzu edenlerin Türk Eğitim Vakfı'na bağışta bulunması rica olunur. İLAN AMASYA ASLİYE CEZA MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 1983 / 521 Karar No: 1986/238 Sanık: Ahmet Eser, Aü oğlu, 1933 D.lu, Amasya Beke köyü nüfusuna kayıtlı Amasya'da tuzculuk yapar. Suç: TCK'nın 363. Md.'sine aykınlık. TCK'run 363. Md.'sine aykın davranmaktan sanık Ahmet Eser hakkında mahkememizden verilen 29.5.1987 gün ve 1985/521 Esas, 1986/238 sayüı kararla eylemine uyan TCK'nın 396, 402, 647 S.K.'nun 4. CK.'nun 72. maddeleri gereğince neticeten 32.000. TL ağır para cezası ve 7 gün sureyle iş yerinin kapatılmasına, kapatma süresi kadar kapatüan işyerinin kapısına asümasına karar verilmiş olup, saaık hakkında ilam Yargıtay'dan geçerek 2.6.1987 tarihinde kesin halini almış olup, ilan olunur. Basın: 256S4 İZMİR İLİ DAİMİ KOMİSYONU BAŞKANLIGI'NDAN 1 Ozel İdare Müdürlüğü Şaşal Memba Suyu tşletmesi Şiselemt Tesisleri'nde kullanılmak üzere gerekli olan 4.000.000 adet gold alüminyumdan mamul 41/18 pilfer prof şişe kapağının satın alma işi 2886 sayılı kanunun 45'inci maddesi gereğince açık eksiltmeye çıkarılmışlır. 2. Işin eksiltmesi 11 Ağustos 1987 günü saat 14.00'te tzmir ili özel İdare Müdürlüğü hizmet binasmdaki mahsus odasında tl Daimi Komısyonu'nca yapılacaktır. 3. Işın muhammen bedeli 86.200.000. liradır. 4. Gecici teminatı 2.586.000. liradır. 5. işin şartnamesi ve yaptınlacak kapağın numunesı mesai saatleri içinde özel İdare Müdürlüğü'nde veya İl Daimi Komisyonu kaleminde görülebilir. 6. Isteklilerın 1987 yılına ait Ticaret ve Sanayi Odası veya mesleki kuruluş beigesiyle geçici teminat karşılığı mektup veya makbuziarını İhale Komisyonu Başkanlığı'na vermeleri ilan olunur. Basın: 25674