Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ıvıj\ııa ıvo/ HABERLER CUMHURİYET/9 SHP'den Kale Kilit grevcilerine ziyaret / şSendika Servisi Bağımsız Otomobillş Sendikası'nca 13 gündür grev uygulanan Bakırköy Güngören 'de kurulu Kale Kilit ve Kale Vida Fabrikalarım ziyaret eden SHP yöneticileh, grevcilere başarı dilediler. Aralannda SHP MKYK üyesi Ahmet Güryüz Ketenci, il yönetim kurulu üyesi Çetin Aksoy ve Bakırköy tlçe Başkanı Yüksel Çengel ile il genel meclisi ve belediye meclisi üyelerinin de bulunduğu ziyaretçiler, grevcilerden sorunları hakkmda bilgi aldılar. SHP yöneticileri, yeni yasalarla grev yapmamn zorluklannı anlatan grevcilere kendileri ile dayamşma içinde olduklarım bildirdiler. MC komısunda haklıyım ÖzaVa: Siz parîilerini kötülediğiniz insanlann arkadaşısımz. Onların o gün yapamadığını bugün çok daha iyi yapıyorsunuz. Onları kötülüyorsunuz ama kötülediğiniz şey, gerçekte kendinizsiniz. DemireVe: Sayın Demirel, MC ile ilgili sözlehm için doğmamış çocuğa don biçiliyor" diyor. 12 Eylül öncesi MC'nin merkezi AP idi. Şu anda DYP'nîn genel başkanı Demirel değil, kanşıklık da buradan çıkıyor. UFUK TEKİN İSKENDERUN SHP Genel Başkanı Erdal İnönu, "NATO'daki büyıik müttefikimiz ABD, kongresindeki olumsuz hareketlere devam ediyor. Sayın Özal'ın gmendigi bütiin dağlara kar yağdı" dedi. Inonü, dış politikamn yanı sıra Özal iktidannı yolsuzluklar, halkoylaması ve pahahlık gibi konularda da eleştırerek, "ANAP, yolsuzluklar karşısında önce muhaiefeti sonra baam suçiayıp, 'Siz ekonominin gelişmesini istemıyorsunuz' diye yolsuzluklan teşvik ediyor" biçiminde konuştu. SHP Genel Başkanı Erdal tnönü, İskenderun'da duzenlediği basın toplantısında, yasakların halkoylaması yerine Meclis karanyla kaldınlmasım isteyip, siyasi yasakların kalkmasının partisimn çıkarları açısından yansız bir konu olduğunu, ancak demokrasi luklardan dikkatleri 12 EylUl öncesi dönemin tartışmaşına çekmek olduğunu vurgulayan İnönu, vatandaşın asıl derdinin pahahlık olduğunu söyleyerek, "Sayın Özal istiyor ki, herkes 12 Eylül öncesi liderler sunu yaptı, bunu yaplı diye tartışıp dursun. Kendisi de para dağılarak seçim kazansın. Ama vatandaşın birinci derdi pahalılıktır. Bu dert nasıl bilecektir? Yasakmış, değilmiş, bunlar vatandaşın derdi değildir" dedi. Açıklamalannda yolsuzluk konusuna da değinen Inönü, görüşlerini şoyle özetledi: "Eski dönemlerde de yolsuziuklar olurdu. Bazı stilü bozuklar, devletin olanaklannı kendileri için kullanırlardı. Ama boyle bir şey olunca hemen duyulur. hukumet bunun üzerine gider ve denetim organlanyla hesap sorardı. Şimdi tersi oluyor. Önce muhalefet sonra basın suçlanıyor. Eski dönemde bir bakanın yakını suçlandığı zaman o insan hemen istifa ederdi." Bir gazetecinin, Inönü'rtün "MC'ye baş aranıyor" şeklindeki açıklamasına Suleyman Demirel'in, "Doğmamış çocuğa don biçmek" şeklinde tepki gösterdiğini anımsaıması uzerine de tnönü, "Sayın Demirel'i karikaturize ederek bir bebek gibi göz önünde canlandırdım. Sayın Demirel'in dile getirdigi atasözü burada hiç de geçerli değil. Benim söylediğün, yeni MC'nin merkezi ANAP mı olacak, DYP mi olacak idi. Bu soytedigim dogrudur. 12 Eylül öncesi MC'nin merkezi AP idi. Tabii şu an DYP'nin Cenel Başkanı Sayın Demirel değil, buradan kanşıklık çıkıyor. Ama sonın dogrudur. MC'nin başı kim olacaklır" karşılığını verdi. ÖZAL'IN GÜVENDİCİ DAĞLAR SHP Genel Başkanı Erdal Inonü, dış politika ile ilgili olarak Özal hukümetinı eleştirirken, Yunanistan ve NATO müttefikimiz ABD'yle olan ilişkilerde ulusal çıkarlann korunmasını da isteyerek sözlerini şöyle tamamladı: "Komşumuz Yunanistan'la olan anlaşmazlıklarda eğer sadece beklersek, gitlikçe aleyhimize olur. Ege sorunu çıklığında, birdiyalog olastlığı belirmişti. Yunan hukumeti. 'Ege sorununun çözümu için tek yol Lahey Adalet Divanı'dır' demişti. Biz tulluk sadece bekledik. Ama gclişmeler aleyhimize oldu. Benzer bir durum ABD Kongresi'nde sözde soykınm iddiasında bulunan Krmeni asülı ABD'lilerin karar çıkartmaya çalışmasında görulüyor. O zaman da soyledik, '.Acele etmeyin, hemen anlaşmaya imza aımayın' diye. Kozlannızı rahatlıkla karşı tarafa verdikten sonra o karşı taraf, dostumuz bile olsa, onun ulusal çıkan başkadır. Kozu verdikten sonra lüluf beklemek durumuna düşersiniz. Sayın Özal'ın güvendigi bütün daglara kar yagmışlır." İNCİRLİK'TE lskenderun'dan sonra beraberinde Genel Sekreter Fikri Sağlar, Adana Milletvekilleri Coşkun Bayram, Cüneyt Canver ve Metin Üstunel olduğu halde Incirlik'e giden SHP Genel Başkanı Erdal İnönu, E5 kavşağından 2.5 kilometre uzaklıktaki kasabaya yaklaşık bir saatte ulaşabildi. "Özal istifa", "İnönu Başbakan" sloganlarıyla ve "82 Anayasası'na hayır", "Laiklik ilkesi delinmez", "Işkencecilerden evlatlanmı isliyorum" pankartlarıyla ve büyük bir coşkuyla karşılanan tnönü, enflasyon konusunda özal'ın vaat ettiği rakamları açıkladığı sırada halk "Özal sahlekâr" sloganı atmaya başladı. İnönu bunun uzerine, "Bunu siz söylemeyin, suç olur. O kendisi söyler. Dört sene önceki Özal'la şimdiki Özal hesaplaşır, yalan söyledigini anlar" dedi. SHP Adana Miiletvekili Cüneyt Canver de konuşmasında, tncirlik Üssü'nde iki yıl önce 6 Türk işçisinin, üzerlerine Amerikan köpeklerinin saldırması sonucu yaralandığmı anımsatarak, "TC devleti bu köpegi salanlan cezalandırmadı. Bu mu bağımsız Turkiye? Kendi insanını, kendi ulkesinde yabancıdan koruy.ma)n Özal'ın partisine oy vertcek misiniz?" diye sordu Inönü tskenderun'da Özal'ı eleştirdi, DemireVe cevap verdi: AJNKARA'dan YALÇIN DOGAN Evren ve "Bazı Çevreler" Çok Rahatsız! Çok rahatsız. Cumhurbaşkanı Kenan Evren son günlerde çok rahatsız. Canı epeyce sıkkın. Evren'in canını sıkan konuiar, acaba Başbakan Özal'ın canını da aynı ölçüde sıkryor mu?.. Evren sıkıntılarını Özal'a aktarıyor mu?.. Aktarıyorsa, nasıl bir üslup kullanıyor?.. Dinsel amaçlı vakıfların son aylarda sayılarının hızla artması... Cumhurbaşkanının "Bu vakıflarda ne oluyor" diye sormasına rağmen, hükümetten herhangi bir eylem ve karar gelmeyişı... Ramazan ayı süresince Başbakanlığın ve bazı bakanlıkların yemekhanelerinin "onanm" gerekçesiyle kapatılmast.. Memurlara bir tür "zorla oruç tutturma " hevesleri "Zorla oruç tutturma" pratiğinin geliştirilmesi... Bakanların iftar yemeklerine katılarak "dinsel gösteriye" dönüşen hareketlerde bulunmaları... Nihayet, Odalar Birliği tarafından düzenlenen iftar yemeğinde Kuranı Kerim ve Tiirkçe açıklamasının okunması, ilahiler söylenmesi, hep birlikte dua edilmesi... Devletin bakanlarının katıldığı dualar, ilahiler, ittarlar... Sanıyoruz, Cumhurbaşkanı Evren bu tür Devlet Planlama "dinsel gösteri Teşkilatı'nda ler i" artık biraz hoparlörlerle ezan "ileri gitmiş okunması... hareketler " ola Evrenosoğlu adında rak değerlendiri bir uzmanın DPT yor. "Din adına içinde açıkça uydurulmuş propaganda yanlış ve temelsiz inançlar ve yapması... Denizli'de şekilcilik" biçi bir okulda din minde niteliyor. nedeniyle cinayet "Gösterişe kaç işlenmesi... manın dik âlâsı " Bakanlıklarda olarak tanımhyor. yemekhanelerin Oin Allah ile kul kapatılması... arasında olduğu Evren'in bunları tek nagöre, "neden tek Başbakan Özal'a böylesine gös aktardığmı terişler, neden sanıyoruz. böylesine törenler" diye soruyor, içtenlikten uzak buluyor. Sadece, içtenlikten uzak bulmakla kalmıyor. "EJazı duyartı çevrelerin, bakanlann da katıldığı bu dinsel gösterileri, dikkat ve ibretle izlediklerini" de bıliyor. Şimdiye kadar bu ölçüde artmayan, bu ölpüde göze çarpmayan bu olayların, içinde buunduğumuz yıl birdenbıre yoğunlaşmasını, "alışılmışın dıştnda" değerlendiriyor. "Bazı duyarlı çevrelerin", benzer biçimde, dinsel gösterileri "içlerine sindiremediklerini" biliyor. Bazı bakanların "dinsel amaçlı" törenlerde an plana çıkarak, kendilerinin "laik bir devletin bakanları olduklarım unutmalarına" içerliyor. Benzer içerlemenin "bazı duyarlı çevrelerde de" etki yarattığını biliyor. I 109 öğrenci DGM'de A nkara (a.a.) ./m. Ankara'da tek tip öğrenci derneği ile ilgili yasa tasansını protesto ederken meydana gelen olaylar sırasında gözaltına atınan 52'si tutuklu, toplam 109 öğrencinin yargılanmasına bugün başlanacak. öğrencilerin 1 yıl 6 ay ile 3 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptmlmaları isteniyor. DGM'de bugün yapılacak ilk duruşmada, kimlik tespitinden sonra, savcı, iddianamesini okuyacak. DGM Başsavcısı Nusret Demiral tarafından hazırtanan iddianamede, öğrencilerin "2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu"na aykırı davrandıkları öne sürülüyor. Savcı, Ankara'daki toplantı ve gösteriler için valiliğin, EtlikKasalar mevkiini göstermesine karşın, öğrencilerin yürüyüşlerini Abdi Ipekçi Parİcı ile Kızılay semti arasında gerçekleştirmek istediklerinin belirlendiğini kaydetti. tddianamede, "Toplantı ve gösteri yürüyüşü kolluk kuvvetlerince. dağıtılmasma rağmen, sanıklar, yürüyüşte ısrar etmişlerdir" deniyor. açısından önemli olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: 'Yasak koyalım mı koymayalım mı' diye sorulmaz. Yasaklara mahkemeler karar verir. Ama Sayın Özal'ın kandıraıacası, '12 Eylül'ün gelmesini istemiyorsanız hayır deyin' şeklinde. Peki Sayın Özal, 12 Eylül öncesi partilerinin kötülediğiniz davranışlannı ve siyasal göruşlerini savunanlar, bugün sizle beraber olanlar ve halta siz kendiniz değil misiniz? Bunu nasıl açıklarsınız? Siz onlann arkadaşısımz. Siz onlann o gün yapamadığını bugün çok daha iyi bir şekilde yapıyorsunuz, kapatılan MSP'nin göruslerini benimsemiştiniz. şimdi karşımıza çıkıp da 'Onlar kötu yoldaydılar' diyemezsiniz. Sayın Özal onlan kölülüyor, ama kölülediği şey gerçekte kendisidir." Halkoylamasına gitmekten Başbakan'ın amacının pahahlık ve yolsuz İSKENDERUN'DAN tZLENtMLER Doğmanuş çocuğa.* CELAL BAŞLANGIÇ "Cçüncu MC sapıamasina ıliskm otarak DemM'in "doğmamif çoeuğa don biçmek" değerlendirmesinı okuyan İnönu %oruyorduı "Demirel doğmamif çocuk mu?" tnönu 'nitn nesesi gerçeklen yerindeydı. Genetde Hatay, özelde tskenderun Orgulu iyi bırsınav vermışıi. Seçim yapılacak 84 yerlefim birimi içinde nufus açısından ikinci strada yer alan Karaağaç kasabasmda çok görkentli bir lablo yaşemiftı. Halkın ılgisi. kadınhnn caskusu. kadınlı erkeklı gruplarm Karaağaç sokakla nnda SHP'nin 7 haztmn seçimleri için propaganda muzifı olarak seçıiğı "Dom Dom Kurşunu" ile saaılerce oynamalaru kırk yıllık sosyal demokratlann bıle goZünü yaşarlıı. Buıün kadınlar ve çocuklar sokaklardaydı. Hepsı "En buyük SHP" diye bağınyordu. 7 haziran seçimleri için ilk propaganda gezısine çıkan SHP'liler Konva'nın ilçeterindekı "kalabalık"ıan sonra Karaağaç kasabasındakı rahallığı, kadınlann özgurlüğünu görunce "İffe burası Cumhuriyel Türki\tsi" demekıen kendılerim aiarmyoriardı. İskenderun'da vebağlıyerlesim birimlerindeinönü've gösterilen ılgi. Samandağ'dan, Hassa'dan, Antakva'dan gelen sosyal demokrat il orgtıiunün aksamadan ısleyen duzenlemesi, gez'ıye katılan tum SHPyönelıcılerim sevindirdi. Neredeyse "tşte Fbsam Hatay" dıveceklerdı. Ancak İnönu'yeyonelik "Bimz daha sert konufun" elesnriien bu gorkemlı tebloya karşın da surdu. Haiıa bir gazeteci bunu dılegetırerek tnönü'ye, "Halk ne «rman sertlefeceğinizi, masaya ne zaman yumruk \uracağtnızı merak ediyor" diye sordu. Sanmazı Yaylast'nda aksamyemeğıyenırken gazeleciler inönü'yt pıyango bîleti aldırıp fotoğraf çektıler. Ama tnönü buıün ısrarlara karşın aldığı biletm numarasmı kesmlikle söylemedi. Daha sonra yemeğe kaıılanlara bir konusma yapan tnönu, "sert konusmasım, masaya yumruk vurmasmı" soran gazeiecıyi anımsaıarak, "Ben de şimdi masaya yumruğumu vuruyor ve o gazeteci arkadasıma aktığım biletin numarasını vermlyorum" diyordu tnönü 'nün tskenderun gezısinde en az gundeme gelen konu SHPDSP birlikteliğiydi. Ya gazeteciler ya de halk, inönu'ye sordukça.konu yankı buiuyordu. Sanki SHP'liler birleşme konusunun açılmasım pek ıslemıyor gıbıydıler, bunda Ecevit'tn yasaklt olduğu için konuyu görusmeyeceğıne ilışkm demeci de eıkın rol oynamısıı. Bu açıklamadan sonra olsa gerek tnönü konusurken, "Sosyal demokratlar ne zaman birlestcek " diye kendisine seslenenlere "Birtesir, blrleşir. siz oyiannszks butun sosyal demokrsalan biHtpinctksmK" yanttını vermekle yetıniyordu. İnönu'nün yuzılnü gütduren Karaağoç'ıaki mitinge katılan bir yurıtasın elinde ılginç bir pankarl vardv "Birligimizden aynlaru kurt kapar." Bırı dısında tum. sözcukleri kırmızı harflerie yazılan pankarlıa sadece "kurt"sözcuğü sıyah renkteydı ve lırnak içindeyazılmıstı. Karaağaç'ta İnönu'ye gösterilen bu ılgi ve "birlikten aynlan" sosyal demokratlara yönelık bu tnce elestinyı okuyunca, daha önce Karaağaçlı yurttafiann hangî lidere oy veniığmt araşıırdık. 197i 'ten 12 Eylul'e değin yapılan seçımlerde en çok oyu BüUnt Ecevit almıslı. Bu tabloda ister ıstemez tırnak içindeki kurt sözcuğu de insanın uzulmesıne yol açıyordu. KarağaçlıJjır köylu, "Sosyal demokratlar bölundukçe ortada otan yanaz oykm da yitlriyorlar. Bölünen parça kucuk ama gücunden baska boUinmelere de yol açtyor, bilinin ak köpeğin pamuk tarlasına zaran vardtr" diyordu. Ancak Inönü'nun ve SHP'li dığeryönetıciterin konusmalarmda gbzienen bir gerçek vardı. Kendı çağnlanna kendileri uyuyordu SHP'lilenn. Bu nedenle tnönu ve diğer SHP'liler tüm konusmalannda DSP'ye hiç çaımadılar ve tnönü Ecevıt'e yaptığı çağnya tek yanh uyarak eleftirilerın ağırlığmı sağ partılere yöneitti Hatta bir ara "üçiitıcü MC'nin genel merkezi DYP mi olaeak yoksa ASAP mı?" diye sordu. üçüncü MC benzeımesine "doğmamış çocuk"diyen Demirel'e tnönu, "uzun ömıirter" dıledt. Ama, "Sosyal demokratlann btrliğinde genel merkez SHP mi olacak DSP mi" lartışması gündemde olmadığına göre, orıada doğmuş bir çocuk bulunmadığı da kesındi. Bu konuda bütün yazılanlarla söylenenler FaUaci'nm bir yapııım anımsatıyordu: "Doğmamif Çocuğa Mektupktr." Sincan, A nkara Anakent'e katılıyor A nkara (anka) SİBfian /~\ Belediye Meclisi, v Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne katılma kararı aldı. Belediye Başkanı Ali Rıza Acar, "Biiyükşehirin nimetlerinden yararlanmak istiyoruz" dedi. Sincan Belediye Başkanı Acar, konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, büyükşehir belediyesine bağlanmamn Bakanlar Kurulu kararından sonra gerçekleşeceğini, ancak bu konuda Başbakan Turgut Özal tarafından kendilerine söz verildiğini hatırlattı. Evren dini şöyle tanımlıyor: "Temelinde aklın ve bilimin gerçekleri yatan, bütün insanları kardeş sayan, fitneyi yasaklayıp her davranışa karşı vicdan sorumluluğu ilkesini getiren, birleştirici, bütünleştirici degerlere bezenmiş, sevgi dolu bir inanma, bir bağlanmadır" Bu tanımlamasını, sanıyoruz, ikili görüşmelerinde Başbakan Turgut Özal'a zaman zaman aktarıyor. Ancak, son zamanlarda "daha sık aktarıyor". Devlet Planlama Teşkilatı'nda hoparlörlerle ezan okunması... Evrenosoğlu adında bir uzmanın DPT içinde açıkça propaganda yapması... Denizli'de bir okulda din nedeniyle cinayet işlenmesi... Dinsel amaçlı vakıf sayılartnın yerden mantar gibi bitmeleri karşısında bizzat emir vererek Devlet Denetleme Kurulu'nu harekete geçirmesi... Bakanlıklarda yemekhanelerin kapatılması... Bunları tek tek Başbakan Özal'a aktardığmı sanıyoruz. Şu sıralarda Devlet Denetleme Kurulu vakıflarla ilgili yeni bir inceleme yürütüyor. İncelemenin sonucunda bir rapor yazılacak. Raporu okuduktan sonra, "gereginin yapılması için" Başbakan Özal'a verecek. Evren şu sıralarda bu olaylardan dolayı son derece rahatsız. Peki, ya 1982 Anayasası'ndaki bazı ilkeler?.. Din derslerinin okullarda "zorunlu eğitime " dönüştürülmesi... Ünlü Rabıta olayında olduğu gibi, yurtdışındaki imamlara uluslararası bazı dinsel örgütlerce aylık ödenmesi... Hatta zaman zaman bizzat kendisinin yurdun çeşitli yörelerinde halka seslenmesi sırasında ayetler ve hadisler okuması.. Acaba, geride bıraktığımız son dörtbeş yıl içinde hiç iz bırakmıyor mu? Bu tür sorunlarla, Çankaya "yanlış anlaşılmış olduğunu" dile getiriyor. Hatta, bunun da ötesinde, "laikliği savunan güçlerin tam bir arada bulunmaları gereken bir zamanda ayrılmakta olduklan" inancmı taşıyor. Birbirini suçlamak yerine. "laikliği savunmak çerçevesinde ortak tavır alınması gerektiğini" vurguluyor. Cumhurbaşkanı Evren "gösterişe dönüşen iftar yemeklerinden, bakanların bu törenlere katılmalarından" dolayı son derece rahatsız. Döne dolaşa vurgulamakta yarar var. "Bazı duyarlı çevreler de" en az Cumhurbaşkanı Evren kadar rahatsız. Başbakan Özal'ın bu konularda "fazla tolerans gösterdiği" noktasında da, Çankaya'nın pek bir tereddütü yok. Son zamanlardakı "ikili görüsmelerde" bu düşuncenin Özal'a aktarıldığına hiçbir tereddüt olmadığı gibi... Başbakan Özal'ın daha özenle ve dikkatle bu konuların uzerine gidilmesimn, Çankaya tarafından "arzulanmasında" tereddüt olmadığı gibi... Demirel: Ortahğı toz duman edeceğiz DYP'nin verdiği iftar yemeğine katılan Suleyman Demirel, "Sokaklar, meydanlar Doğru Yol iktidan kokuyor" dedi. A N K A R A (Cumhuriyet Bürosu) Kapatılan AP'nin Genel Başkanı Suleyman Demirel iftar yemeğinde bir araya geldiği DYP'lilere, "Gözler üzerimizdedir. Sokaklar, meydanlar DYP iklidan kokuyor. Siyasi anlamda söylüyorum. ortahğı toz duman edeceğiz, dağı taşı birbirine kalacagız" diye seslendi. DYP Ankara İl Örgütü'nün dün akşam Dedeman Oteü'nde verdiği iftar yemeğine, DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindonık'un yanı sıra parti yöneticileri, milletvekilleri ile çok sayıda partili katıldı. Yemekten sonra bir din görevlisi tarafından iftar duası okundu. Konuşması sık sık alkış ve "Muhleşem Suleyman" sloganıyia kesilen Demirel. "Biz büyük bir davanın takipçisiyiz, bu büyuk davayı hiç kimse söndurcmez; kimsc yoluna devam elmesini engelieyemez. Zaman zaman ateşin kullendiği gibi küllenmeler olabilir; üfledikçe altından kor çıkıyor. Kor, hiçbir zaman eksik olmayacaktır; ateş her zaman kor halinde olmaya devam edecektir" dedi. İnsan Hakları Derneği Genel Kurulu A nkara (anka) uCM. Kuruluş başvurusunu 17 Temmuz 1986 tarihinde yapmasına karşın, tüzüğü kuruluş başvurusundan 8 ay sonra onaylanan İnsan Hakları Derneği'nin ilk genel kurulu 6 haziran cuma günü yapılacak. Türklş konferans salonunda yapılacak genel kurula aralannda TBMM Başkanı Necmeıtin Karaduman, Başbakan Turgut Özal, SHP Genel Başkanı Erdal tnönü, DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, DSP Genel Başkanı Rahşan Ecevit ile çeşitli demokratik kitle örgütlerinin yöneticilerinin de bulunduğu çok sayıda yerli ve yabancı konuk davet edildi. Cindoruk: Hukuka manav etiketi girdi rerek, "Anayasa rafa kaldınlmıştır. ANAP'tan aynlan Hakkâri Miiletvekili Lezgin Ülkeyi bir böliimü yabancı uyruklu Önal'ın da katılmasıyla DYP'nin Meclisteki danışmanlarla Özal ailesi yöneliyor. sandalye sayısı 44'e yükseldi. Genel Başkan Bazı kararian kadın efendi veriyor. Kadın efendi valilerle bölge toplanHüsamettin Cindoruk, DYP'ye geçmek isteyen tısı yapıyor" dedi. milletvekillerinin acele etmesi gerektiğini Siyasi yasaklar kalkar mı, kalksöyledi. Referandumda "hayır" oyu yerine maz mı türünden tartışmalara o girgeçecek olan turuncu pusulaları eleştiren Cindoruk, mek wie jstemediğini biidiren ândoruk. "Yasaklann kaldınlmaması, "Türk hukukuna manav etiketi girdi" dedi. * ' tahliye edilen bir huVumlünun cezaANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ANAP'tan önceki gun istifa eden Hakkâri Miiletvekili Lezgin Önal, dün düzenlenen bir törenle DYP'ye girdi. önal'ın katılımıyla DYP'nin miiletvekili sayıa 44'e yükseldi. DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, yeni siyasi katılımlann DYP'ye güç verdiğini belirtirken, partisine katılmaya hazırlanan diğer milletvekillerinden de ellerini çabuk tutmalarını istedi. Lezgin Önal da parti genel merkezindeki törende, ANAP'ı "Ne bası var, ne kıçı var" diye niteleyerek, "Ben Menderes'ten gelme Derairelciyim, şimdi yuvama döndüm" dedi. Lezgin Önal ile birlikte işadamı Ömer Saraçoğlu ve Yüksek Mühendis Enver Çakır'ın partisine katılmalan nedeniyle düzenlenen törende konuşan Cindoruk. ANAP iktidannı "oyla kazanamayacagı iklidan, kanunla kazanmaya çalışmakla" suçladı. Cindoruk, referandum ile Seçim Yasası'mn görüşuldüğü TBMM'nin önceki günkü oturumunu Türk demokrasısi için kara bir gün, siyasi irtica günü olarak niteleyerek, "Başbakanın talimatıyla verilen bir önergeyle oy pusulalannda portakal rengiyle mavi ortayaçıktı. Türk hukukunda portakal rengi var mıdır? Böylece kanunlanmıza mana\ etiketi girdi. Bu ayıptır, Türk demokrasısi için yüz kızartıcıdır. Portakal rengini bilmeyen yurttaşlarşaşırtılmaya çauşıiıyor. Anayasa oylamasında hayır olan mavi renk şimdi evet oldu, bu küçük bir tertiplir" dedi. Seçim Yasası'nda yapılan bir değişiklikle kendilerine 30 dakika konuşma süresi tanmmasını da eleştiren Cindoruk, yasayı "tek parti dönemi seçim yasasından da geri" olarak niteledi. Başbakan Özal'ın genel seçimlerde yüzde 30 oranında bir oy alacağım bildiği için Seçim Yasası'nda yeni düzenlemeye gitüğini kaydeden Cindoruk, yüzde 30 oy alan bir partinin iktidan 5 yıl süreyle elinde tutamayacağını da savundu. Yasalarda dil birliğinin yok edildiğini de savunan Cindoruk. "şarkı sözii yazarlannın Türkçeye adapte ettikİeri sözlere benzer yasalar" çıkanldıgını da bildirerek, yabancı uyruklu danışmanlann Türkiye'de yasa çıkarır hale geldiklerini öne sürdu. Cindoruk, TUrkiye'nin hicbir dönemde ANAP iktidannda olduğu gibi başıbozuk kalmadığını da kaydeevinden çıkmaması gibi olur. Turk milleti cezaevi hayalına son verecck ve kendisini serbest bırakacaktır" biçiminde konuştu. ANAP'h Lezgin Önal DYP'de . . O ^lİ i~lf\rt\fm fr/İet£>rîeİ Haziranda yapılacak belediye seçimleri, tstan•* UAÂ*Â>JUI g W R ; i K»t bul'a enyakın, amahizmetteen uzak 8000nüfuslu Arnavutköy'e hareketligünleryaşatıyor. Yıllardır hızla süren gecekondu yapılaşması ile nüfusu son iki yılda ikiye katlanan, ama hiçbir yolunda çamurdan yürünemeyen Arnavutköy'de, ANAP'ın son haftadaki seçim yatırımlarma D YP, kiralık bir buldozerle karşılık veriyor. D YP adayı tlhan Soylan, partisinin kiraladığı buldozerle sokaklan dolaşıp "Nereleri düzeltelim?" diye sorarken, dün yapılan kahve toplantısından sonra da gazetecilere buldozer kepçesinin üzerinde zafer işareti yapmaktan kendini alamadı. (Fotoğraf: a.a.) 7 HAZİKANA DOĞRU I M M a M B W . M 75 beldede politikalı pazar Anıavutköy'ün yaklaşık 400 metre karelik alanında politikacıları dinle>ren seçmenlerin çoğunlukla "yol, su, ev" vaatlerine ilgi gösterdikleri dikkati çekti. SHP'li başkan adayı Sami Yılmaz, minibüs işletmeciliği yapıyor. Daha önce 1 yıl da muhtarlık yapmış. Yılmaz, "Seçimlerde mahallenin nüfusunun büyük kısmını oluşturan işçi kitlesine guveniyorum. DYP ile hesaplaşacağız. ANAP'ın hem politika hem de başkan adayı nedeniyle hiçbir şansı yok" dedi. Nüfusu yaklaşık 8 bine ulaşan ve çoğunluğunu Karadenizlilerle, Bulgaristan göçmenlerinin oluşturduğu mahallede RP'lilerin ise uzun zamandır propaganda çalışması yaptıkları belirtildi. RP'nin 45 yaşındaki adayı Cemal Keskin, mobilyacılık yapıyor. Keskin, "Biz kimseye deslek verme>iz. Onlar kokmuş. Demode olmuş parti hepsi. Bizim taktiğimiz seçim sonunda görülecek' dedi. ANAP'h aday Hasan Kayyım'ın mesleği ise nalburluk. Kendi binasının zemin katındaki seçim bürosundan diğer partilerin adaylarını dinleyen Kayyım, "Ben 12 Eyül'de de muhtardım. Buraya gelenlerin ev sahibi olmasında çok yaranm oldu. Beni severler. DYP adayı çok capkın. Evli barklı adam neler yapıyor. İçki içiyor. Buradaki seçmenler 'biz kızımızın nikâhını nasıl ona kıydırırız' diyoriar" şeklinde konuştu. Arnavutköy'de seçim propagandasının ardından İETT otobüsleri de çalışmaya başlamış, iş makineleri de. Asfalt yapılmaya başlamış ve elektrik direkleri dikiliyor. 2495 seçmenin oy kullanaeağı 7 hazirandaki seçimlerde yüzde 10 barajını aşarak meclis üyeliğine ulaşmak için 250 oy almak gerekiyor. Üç partinin katıldığı 1983 seçimlerinde istatistiklere göre, 1200 seçmenin oy kullandığı; ANAP'ın 500, HP'nin 401 ve MDP'nin 260 oy aldığı saptanmış. Önümüzdeki ay yapılacak yerel seçimde ise hangi partinin ne kadar oy alacağını kimse kestiremiyor. Öte yandan dün SHP Genel Başkan Yardımcısı Aydın Güven Gürkan Antalya'nın Akseki ilçesinin Kuyucak köyünde seçmenlere seslendi. Gürkan, "ANAPın tehditlerine kulak asılmamasıtıı, çünkü bunların yolcu oldugunu" söyledi. Çorlu'nun deniz kıyısındaki Yeni Çiftlik köyünde, seçimlere yetiştirilen otomatik telefon santrah açıldı. Dün DSP adayı Mehmet tnci ve partililer topluca partilerinden istifa ettiler. Inci, DSP'de parti içi demokrasi olmadığını" öne sürdü. SHP'liler istifa edenleri partilerine çağırdılar. Edremit'in Güre köyünde ANAP, SHP, DYP adayları propaganda çalışmalannda spora ağırhk verdiler. Güreşspor Kulübü Başkanı olan SHP adayı bu görevinin seçimde şansını arttırdığını öne sürdü. 3 kişi boğularak öldü / stanbul Haber Servisi Bakırköy, Atışalanı Kemer Mahallesi'ndeki top sahasında bulunan bir su birikintisine düşen Sinan Erdoğan (8) adlı çocuk ve kendisini kurtarmak isteyen Mustafa Şahin (16) adlı genç boğularak öldüler. Edinilen bilgiye göre, dün saat 16.00 sıralarında meydana gelen olayda küçük Sinan derinliği 22.5 metre olan çukura duştü. Çırpınan çocuğu gören Mustafa Şahin de arkasından atladı. Bu arada zemini çamur olan çukurda her ikisi de kayboldular. Olaydan hemen sonra gelen itfaiye ekiplerinin çalışması sonucu iki gencin cesedi yaklaşık bir saat sonra çıkarılabildi. Öte yandan Erenköy, Halk Sokak'ta yıkıntt haldeki bir binanın zemin katındaki su birikintisine düşen Serkan Yılmaz da (8) boğularak öldü. Her iki olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor. Haber Merkezi 7 haziranda yapılacak yerel seçimlere iki Kuran'dan Âli tmran Suresi'nin hafta kala partilerin propaganLezgin Önal'ın DYP'ye girmesin"Gevşemeyiniz, yılmayınız, bezmeda çalışmaları yoğunlaştı. 75 belden sonra TBMM'deki son dağılım yiniz, inanmışsanız üstıin de, dün politikacıların uğrak yeşöyle: gekceksiniz" diyen 139. ayetini okuri oldu. yan Demirel, şöyle dedi: ANAP 255 tstanbul'da şehir merkezine 25 "GözJer üzerinizdedir, meydanlar SHP 63 kilometre uzaklıktaki Arnavutve sokaklar Doğru Yol iklidan koDYP 44 köy'de dün seçime katılan partikuyor, geriye gidemezsiniz. MerdiDSP 22 venin öyle bir yerinde bulunuyorsulerin adayları ve yöneticileri koBA&MSIZ 14 nuz ki, geriye dönüş yok; gemiler yanuşma yapıp oy istediler. ÇoğunBOŞ 2 kılmıştır, ileri gideceksiniz: ileriye luğunu daha önce Gaziosmanpagitmek için hepinizden gösterdiğiniz şa'da gecekonduları yıkılan vagayreli katlamanızı isteyeceğiz. Siztandaşlann oluşturduğu Arnaler bizi sevenlerden aynı şeyi isteyevutköy'de verilen vaatlerin büceksiniz; kendimiz için hiçbir şey isyük bölümünü, "yol, su, lemeyiz. Milleti, şimdi içinde bulunotobüs" oluşturdu. Arnavutduğu ıslıraplardan çıkarmanın yolunu biz biliyonız. Yediden yetmişe he köy'e dün beraberinde il idare pimiz sorumluluğumuzun idraki içinkurulu üyesi Orhan Kibirlioglu de bu görevimize gücümüzun yettiği ve başkan adayları İlhan So>kadar neyimiz varsa koyacağu. Mil lan'la birlikte gelen DYP il başletin önune iki sandık geliyor, iki kanı Vaşar Keçeli konuşmasında, sandığın degerini iyi anlalmak lazım. özellikle ANAP iktidarınm yol'Kurtann bizi' diyen milletimize kursuzluklan ve verdiği sözleri yerituluşun kendi elinde olduğunu, bu ne getirmemesi üzerinde durdu. iki fırsatı iyi değerlendirmek lazım Keçeli, konuşmasında diğer pargeldiğini anlatacaksınız. Vatandaşın zihnini bozmaya çalışanlar olacaktır; tilere oy vermenin bölücülük olneyin ne manaya geldiğini. iş işten duğunu, bunun da hesabım sogeçlikten sonra sızlanmanın bir fayracaklarını söyledi. SHP'li, dası olmadığını iyi anlatmak lazım. ANAP'h ve RP'Ii seçmenlere de Dağı taşı birbirine katacağız. Ortaseslenen Keçeli, "Başkan adayıhğı, siyasi manada söylüyorum, toz nız köyünüzün küçük Suleymaduman edeceğiz. Azmimizi, inancını olacak. Ey Refahçılar, ey Müv mızı lekrar ortaya koyacagız. Kayliimanlar burada reyi bölerseniz, seri'de bir halk tabiri vardır: Keser başkanlığı sob kaptınrsınız. Kul döner sap döner, bir gün hesap doner..' devran dönüyor. Bu devir kaindinde, Allah indinde hesap sopanacaklır, yeni bir devir açılacakran m sizden. Abbas yolcudur, lır. Yeni devir, hürriyet içinde refah Abbas da Özal'dır. Sizin köyünüdevri olacaktır. Halen Türkiye'de zün suyunu da yolunu da küçük 19S0'nin 1965in 1979'un havası esSuleyman getirecek" dedi. mektedir. Açın yelkenlerinizi, bu A£ BAŞJ VAR, NE KIÇI VAR ANAP'tan DYP'ye geçen HakDYP'nin başkan adayı İlhan rüzgâr yelkenleri dolduracak ve sizi kâri Miiletvekili Lezgin Önal, ANAP'ı "ne başı var. ne kıçı var. limana göturecektir." Soylan doğma büyüme ArnavutBen Demirelciyim, şimdi yuvama döııdum" dedi. (Fotoğraf: a.a.) köy'lü. Zahirecilikle uğraşıyor.