23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER tır Arap olmavan topluluklarda ıse. kendılerıne zorlanan Islamı yet turlu kulturel karşı komalar doğurmuştur Bunuı. Iran orneğınde Fuat KopruJu (yukarıda adını verdığım kıtap) şovle dıyor "İran gibi çokeski ve zengin bir medenıyet, çolden gelen mukavemet edılemez kuvvete karşı hıç olmazsa manevı i>liklalini muhafaza edecektı. Sonra, islam dini suratle vavılması dolavısı>le İran'da başka medenıyetler ve dinlerle de karşı karşı>a geldi... Bu suretle geniş islam memleketının her tarafında bırçok mezhep ve meslekler vucut bularak birbirleriyle şiddetle carpışıjordu." Demek, sanıldığı gıbı, Islamı\et, halkı V a p olmavan ulkelerde kola\ kabul gormemıştır Islamıyet, bugun de islam ülkelerı arasında bır butunluk kuracak guçte değıldır Osmanh Devletı'nın XVIII ve XIX vuzyıllara duşen dağılma donemı ıçınde. Turk olma>an Musluman ka\ımlerın aynlmava başlamaları da yer alır Bu demektır kı, Osmanlı'nın >arım yamalak da olsa kurduğu islam Bırlığı, hıç de davanıklı olmamıştır Dın bırlığıne karşın, Osmanlı Devletı'ne ılk başkaldıran, bugun "Hıcaz Krailığı" dedığımız Necıt sahrasında oturan Vehhabılerdı Necıt'ın batısındakı ElHuta'da Temım kabılesınden dunyaya gelen Abdulvehhab, Islamın temelınden bozulmuş olduğuna ınanarak, dını, ılk Islamlıktakı saflığına dondurmek ısteyerek çalışmava başlamıştı Bu harekete "Vehhabi mezhebi" adı verılır Bu mezhebın ınancına gore, mezar (kabır) saygın olmaktan çıkmıştır Pevgamberler ve evlıva sayılanların mezarlarına turbeler yapmak, bunları znaret etmek Tanrıva şırk koşmaktan (ortaklığa kalkmaktanT başka bır şey değıldır Vehhabi çadırda oturur ve yemek yerken çatal, bıçak, kaşık kullanmaz Bunlar, Protestanların put kırıcılarına benzetılır Osmanlılar ıse Mekke ve Medıne'yı suslemışler, sayın Muhammed'ın mezarına bırtakım değerlı taşlar takmışlardı Istanbul uleması da, Vehhabılerın dalalet yoluna sapmış olduklannı dunyaya duyurdu Vehhabıler, 1801 yılında Mekke'ye gırıp, peygamberın, Ebubekr'ın. Alı ve Fatma'nın doğduğu, Hatıce'nın oturduğu rıvavet edılen evlerı, evlıya ve ulema mezarlarını yerle bır ettıler Mısır, Osmanlılarca Selım I gununde ahnmıştı (1517) Bura sı daha once, guçlu bır suvarı or dusuna dayanan Kolemen Bey le rı'nın egemenlığı altında ıdı Ko lemenler Çerkes, Turk, Arnavutlardan oluşan bır topluluktu ve Kıptflarla Araplardan oluşmuş yerlı halkı somuruyorlardı Osmanlılar Mısır'ı alınca, burada kı Turk ve Arnavutlann sayısı arttı, ama Kolemenlenn egemenlığı suregıttı, padışahın hukmu bu bolgede hıçbır zaman tam anlamı ıle geçerlı olmadı Sonunda Mısır'ın Osmanlı'ya nasıl bela kesıldığını bılıyoruz Hanı, nerede islam Bırlığı9 Selım III gununde Afnka'nın butun kuzey kıyısı, ta Fas'a kadar resmen Osmanlı De\letı'nın buyruğu altında ıdı Bu bolgede Mısır'dan başlayarak, Trablusgarp, Tunus, Ceza>ır ulkelen vardı Cezavır halkının çoğunluğu Araplarla, Araplaşmış Berberler'den oluşuyordu Turkler ege men sınıftı Tunus halkı da Cezayır halkı gıbıydı Zamanla butun bu Musluman ulkelenn Istanbul ıle bağlılığı gevşedı ve Osmanlı zayıf duştuğu ıçın (XVIII yuzyıl) bu bağı yenıden guçlen dıremedı Bundan başka, Lubnan'dakı Musluman Durzılenn Osmanlı Devletı'ne bağlılıktan aynlmak ve bağımsızlık kazanmak ıstedıklerını de ekleyelım Bunları Musluman Arnavutlar ızledıler Işkodralı Kara Mahmut Paşa'nıtı ve Tepedelenlı Alı Paşa'nın eylemlennı bılıyoruz Iran hıçbır zaman bır islam topluluğu ıçınde yaşamaya gonulden razı olmamıştır. Bu kısa tarıh gezıntısınden çıkaracağımız sonuç, İslam bırlığı amacının hıçbır zaman gerçekleşmedığıne bakarak, bundan sonra boyle bır amacı canlandırmaya kalkmanın, ancak Arap ya da Iran egemenlığıne boyun uzatmamız anlamına geleceğıdır Unutmayalım kı, geçmışte gerçekleşemeyen bu ış, ulusalcılık duygu ve duşuncelennın bunca gehşmış olduğu çağımızda hıç gerçekleşmez Boyle bır bırlık, Turkun ya Arap ya Iran ulusal bayrağı altına gırmesı demektır kı, Turkıye'yı bunca gerı bır topluluk saymak yanlış olur 12 Eylul'e verılmek ıstenen bu ıdeolojının, artık ne denlı bır "annagan" sayılması gerektığıne sız karar verın' Inceleyıcılerın de belırttıklerı gıbı, bu goruşlerı "sentez" adı altında toplamak hıç de doğru değıldır Batı kultur ve uygarhğına sırt çevırıp ummet mantığına donmenın bır tek adı vardır Gerıcılık Turkîslam sentezı çok once, Ataturk tarafından bulunmuştu Laıkhk MAi/S 1987 Sentez: Laiklik MELİH CEVDET ANDAY Gazetemızde geçen hafta çıkan "Turkİslam Sentezi" başlıklı yazı dızısını, meraklı okurlarımız sanınm okumuşlardır Bu yazı dızısını hazırlayan >avın duşunurlenmız (Bozkurt Guvenç, Gencay Şaylan, Ilhan Tekeh, Şerafettın Tîıran) konuyu, enıne boyuna ınceleyerek ve yorumlayarak ortaya kovdular Turkİslam sentezı savını ortaya atan Aydınlar Ocağı'nın amacı, bu ıncelemede, apaçık behnyordu Inceleyıcıler bu amacı daha başlıkta ozetlemışlerdı "Ajdınlar Ocağı'nın 12 E>ltıl'e ıdeolojik armağanı." Doğru bır tanı ıdı bu, çunku Aydınlar Ocağı, orduıktıdar formulu ıçıne kendı ıdeolojısını sokmak ıstıyordu Bu ocaHılar, dınsızlere, humanıstlere, komunıstlere, başka dınden olanlara ve Osmanlı Imparatorluğu'nun çokuşunden Islamıyetı sorumlu tu tanlara duşmandılar Ama Islamm "faiz" ıle ılgılı katı tutumuna bır çozum bulmak ıstıyorlar, Batılılaşma'nın ulusal kulturu (onlarca "mıllı kulturu") zayıflattığına ve Turkıye'ye Batı kulturunun gerekmedığme ınanıyorlar, otorıter devlet modelını amaçlıyorlar, hedeflerı IslamDevlet bırlığıdır Bu "İslam Devlet Birliği" sozu, açıkça Islamı dogmalan bı zım anayasarruz yerıne geçırmek ve elbet otekı Musluman ulkeleriyle bırleşmek anlamınadır Boyle ıse, senteze neden "Turkİslam" adı seçîlmıştır'' Buradakı Turk'un anlamı nedır'' Aydınlar Ocağı aydınlan "milli kultur" sozune çok duşkun olduklarına gore, burada aranılan bırlık, Turk kulturu ıle Islamrvetı kaynaştırmak mıdır 7 Oyle ıse "Turk kulturu" nedır 7 Ocakcıların "milli kultur" derken, kulturu uygarhktan (harsmedenıyet) ayıran, bunlardan ılkını "milli", ıkıncısını uluslararası olarak mtelendıren Zıya Gokalp'tan esınlendıklerı anlaşılıyor Gokalp'ın bu a>nmı nedense aydınlarımızı derınden etkılemıştır, bu etkı suregıtmektedır Batı uygarhğına gırerken kendı benhğımızı yuırme korkusundan doğan koksuz, gereksız bır goruştur bu Nıtekım Mustafa Kemal, kulturuygarlık ikılığını, karşıtlığını yadsımıştır, bunların aynı kavramlar olduğunda, bırbırlerınm ayrı gorulemeyeceğınde dırenmıştır Gerçekten de, ulusal sayılan kulturu, uygarlıktan ayırmağa, ayıklamağa olanak yoktur Çağdaş uygarlıktan ayrı yaşanamayacağını hem anlaşan hem de ona bulaşmaktan korkan ırkçıdıncıgencı tutum, uygarlığı araç gereç derecesıne ındırmeye yatkın olmuştur hep, o aracı gerecı ortaya çıkaran aklın kaynaklannı hıç hesaba katmamıştır Batı, dınde reformunu yapmasaydı, on yedıncı yuzyıldakı bıiım patlaması olmayacaktı belkı de Ama dıncılerın, ırkçıların bu anıayışı ıle bıle kulturu ulusal sa>ıp korumaya almak olanaksızdır Ncdır bu uzerıne tıtredığımız Turk olan kultur, onların deyışı ıle "mıllı kultur?" Turk edebıvatının başlıca temel vapıtıarından bırı olan "İlk Mutasavvıflar" adlı kıtabının başında Fuat Koprulu şo> le dıyor "Turklerin Islamiyetten once Nucuda getırdıkien edebıyat, sazla smlenen halk şiirlerinden ıbaretti. Esasen Turklerin o devre ait butun sosyal muesseselerinde, lisanda, dinde, ahlak ve âdetlerinde, hukukta. tamami>le ka\min ruhunu ve şahsıyetini gosteren iptidai bir aslıyvet vardı... Bu devirdeki şaırler. hep birbirine benzeven, elleri kopuzlu, basit adamlardı." "Turk kulturu" derken yoksa bu kavmî ozellıklerı mı canlandırmak ıstıyorlar? Eğer boyle ıse, bunun olanağı yoktur, ılkelleşmek anlamına gelır bu Burada belırtılmesı onemlı olan bır şe> de, ayırt edıcı özellığı "millilik" olan kulturun, bır de "milli kultur" bıçımınde katmerleştırılerek söylenmesı, yazılmasıdır Ben bu >azımda, Ocakcıların "İslam Birligj" amacı uzennde kısaca durmak ıstıyorum islam bırlığı tarıhte hıçbır zaman gerçekleşmemıştır, hatta Islamıvet daha yalnız Arapların arasında ıken bıle gerçekleşmemıştır AlıMuavıye çatışmasından başlayan ıkılık, EmevıAbbası aılelerı ve devletlerı arasında surup gıtmış PENCERE Duygusuzlaşmak... ~ Duyarlı ıle duygulu arasında hem şaşılası bır yakınlık hem ınanılmaz bır uzaklık vardır Bır aygıt duyarlı olabılır, duygulu olamaz? Duyarîı bır rada uzak ufuklarda süzulen bır uçağı yakalayabılır, duyarlı bır ç çüm aletı insanın duyumsaması olanaksız ayrımları saptajâbılır, ama ne kadar duyarlı olursa olsun, makıne duygudan yoksundur Ilk bakışta duygulu duyarlıdan daha usfun gıbı gorunse de bu ızlenım aldatıcı olabılır Kımı ınsanda duygular o kadar kaba ve ılkeldır kı değerlerı soru ışaretıne dönüşebılır En kötu arabesk şarkıda göğsu daralıp gözlerı yaşlanan kışı duygulanmıştır, kıskançlık duyguları yoğunlaşan koca, karısını kurşunlarken duygu sarmalının dcruğundadır, kan davasınm bıleytaşında duyguları keskınleşen kışıye ne denebılır? Aklın ve kultururc suzgecınden geçmeyen duygu, kımı zaman kabalaşabıhr ılkellığın turevıne donuşebılır Muzıkte uzmanlaşmış duyarlı bır kulak, bır orkestranın çaldığı 9'uncu Senfom'dekı butün yanlışlan yakalayabılır, ancak, bu yaklaşımda duygunun oranı hangı yoğunluktadır, bılınemez * Duyguyla polrtıka yapılamaz Ne var kı polıtıkanın duyarlı bır yaklaşımla yürütulmesı gerekıyor, kı bu yolda sıyasetın bağlandığı hıyerarşık duzenı unutmamakta yarar vardır Nedır bu hıyerarşık duzen ya da ast ust ılışkısı veya emır kcmuta zıncırı? "Bılım<k>ktnnKİeoloııpolıtıkastrateıttaktıkJ' arasındakı bağıntılar, bırıncıden sonuncuya değın yukardan aşağıya doğru bır hıyerarşı merdıvenı oiuşturur Ancak kımı zaman öncelıklerle sonralıklar değışebılır, taktık ıdeolojıyı bır sure ıçın kenara ıter gıbı görünebılır, stratejı sıyasetın ustüne çıkar Bu dalgalanma ıçınde polrtıkayı amacından kaydırmadan yurutebılmek, duyarlı bır uzmanlık ışıdır, bır lıderın öncüluğunde, ülkenın yazgısını etkıleyıp değıştırebılecek guçte bır örgutun desteğınde, bır kadronun katkılarıyla olanak kazanabılır Duygularla sıyaset yapmaya kalkışmak arabesk kulturun manfetıdır Dunya kapıtalıst sıstemını yöneten dorukların 1980'den bu yana Turkıye'ye uyguladıkları sıyaset "24 Ocak + 12 Eylul = Istıkrar" formülunde ozetlenebıhr Uyguianan her sıyaset bır araçla yururluğe konur 12 Eylul'den sonra dış çevreler ANAP ıle etkın bır araç yarattılar "Dört eğıltmı yapısında bırleştıren bırmerkezpartısı" Solu ve sağı ufaltıp kuçülterek göbege oturacak bu partı, gerçek bır demokrasıyle şımdıye dek tanışmamış halk kıtlelerını uçüncu sınıf demokrasıyle yonetılmeye razı edecektı Yabancı buyuk tekeller, yerlı buyuk holdıngler ve dış fınans kapıtalın programı buydu, ama bu programda Süleyman Demırel'ın yerı neresrydı? Süleyman Demirel, "Mıllıyetçi Cephe lıden" ve "solun azılı düşmanı" kımlığıyle bu programa uymuyordu 24 Ocak Süleyman Beyle başladı, ama 12 Eylul'den sonra uygulamaya konan program yürudukçe eskı AP Genel Başkanı bır koşeye ıtıldı Amenka'nın artık Demırel'e gereksınmesı kalmamıştı Şımdı Süleyman Bey, kendısını bır kâğıt gıbı buruşturup çöp sepetıne atmak ısteyenlere karşı "olmak ya da olmamak" savasımı vermektedır + Sol, Demırel'ı nasıl değeriendırmelı? Duyguyla değıl, akılla Toplumsal değışımın hızlandığı Turkıye'de AP'nın DYP'ye dönuşerek suren başkalaşımını ızlemek gerekıyor Ozal'da sımgelenen ve ANAP'ta yapılan "vesayet demokrasısı"n\n çemberını kırabılmek yolunda her araçtan yararlanmak, en aşağı sağın kodamanları kadar duygusuzlaşmak sol ıçın gerekmıyor mu' ARADABffi RECEP BÎLGİNER OKURLARDAN Sınıfta kalmayan memura ceza Emekli Sandığı 'na 2898 sayıh yasa ile getirilen geçici 1. madde, eşit hizmet yılı çahşmış iki memurdan, okul yaşamında sınıfta kalmış, memuriyete geç başlamış olanı hemen emekhlik haklanm vererek odullendırirken; sınıfta kalmadan oğrenimini tamamlamış olanı, yaşının kuçukluğu nedeni ıle emeklilik haklanm ileriye atarak cezalandırmaktadır. 25 yıl ve daha fazla hhetin sonucu hakkı olan emeklilik ikramiyesi Emekli Sandığı 'nda bloke edilen, kendisimn ve ailesinın sağlık fişlerine el konan, maaşı verilmeyen birinci dereceden aşağıya doğru birçok memur 'çekilmişlik' gibi bir sıfatla beş kuruşsuz silkelenip atümaktadır. Toplumumuzda ne derin yaralar açtığı çeşitli yayın organlarında haftalarca sergilenen kumarhaneleri sonunda bın yataklı otellerle sımrlayan hukumet; daha once kumarhane açmış kuçuk otellenn ızinlerini 'kazanılmış hak' kabul etme hassasiyetini unutmayarak çalışmalarına aynen devam izni vermıstir. Turkiye Cumhuriyeti'ne en az 25 yıl ve daha fazla hizmet ettikten sonra sağlık, çocuklarının okul durumu, aılevı v.b. nedenlerle memunyetten çekilmek zorunda kalan, geçici I. madde kapsamındaki 'kazanümış hakları' tepeden inme, hukuk devletı ılkesine aykın şekilde bır çırpıda ellennden alınan bizlere de\ letımizın; kumarhanelere gosterdıği incelık ve nezaketten daha fazlasmı gostereceğine inanıyor, ilgı ile bekliyoruz. BIR OKUR Denizli Eğitım Yuksek Okulu öğrencilerı olarak yurtta yapılan çeşitli haksız eylemlere son verilmesinı istiyoruz. Bu haksızhklar şoyledir: 1) Erkeklerin yeteri kadar buyuk olan kantinine kız oğrenciler alınmıyor. 2) Yurtta sosyal faaliyetler engelleniyor. 3) Kantınde, danışmada, temızlıkte, ıdaredeki gorevlılenn bize karşı tutumları hıç de hoş değiL 4) Kantınde satılan mallar, içerik olarak çok zayıf. 5) Yemekler çok kotu çıkıyor. 6) Yurtta bulunan revirimiz şimdi mescit olarak kullamlıyor. YURT ÖĞRENCtLERİ Vatanın Bir Tetevızyonda, bır haber programı ıçınde görduğümüz bu koyler bızım mı? Oralarda yaşayan bu ınsanlar bızım yurttaşlarımız mı? Kımımızın kardeşı, babası, anası, dostu, sevgılısı olan insanlar Toprağı süren, fabnkayı çalıştıran, vatana evlat yetıştıren, askere gıdıp sınırları bekleyen, devlete vergı veren bu ınsanlar bızden bırer parça degıl mı? Ya o boydan boya ıssız bu topraklar, tarıhımız boyunca, bızım ınsanlarımızın kanlarıyla sulanmadı mı'' Gerektığınde yıne, her karışı ıçın yenıden kanımızı akıtmayacak mıyız? Meydanlarda, salonlarda, televızyonda, sütun sütun yazılarda, ozvenlı, soylu, yüreklı, yurtsever, kahraman olduktarını söyleyıp övduğumüz bu ınsanların bu denlı terk edılmışlıklerı ıçımızı sızlatmıyor m u ' Bır hafta önce televızyon gösterdı Önemlı bır Doğu Anadolu ılımızın kımı kasaba ve köylennde yaşayan ınsanların yürekler acısı sağlık durumlarını Bızler de ıbretle seyrettık Keşke göstenlenlerı görmemış, soytenenlerı duymamış olsaydık1 Nerdeyse, yırmıncı yuzyılı gerıde bırakacağız, ulkemızın bu bolümu hâlâ bu durumda mı olmalıydı Televızyon programında yer alan yerieşım yerierının kımınde sağlık ocağı var, kapısında bır de tabela var, ama ıçınde doktoryok Yeterlı, hatta çok gereklı sağlık araç gerecıyok Çevrede kızamıktan çocuklar öluyor, ama aşı yok Oradakı sağlık ocağına bağlı kımı köylere, sağlık gorevlılennı götürecek araç yok. Zaten olsa bıle, çevre köylere göreviılen ulaştıracak yol yok. Televızyon spıken, sağlık ocağının hemşıresıne soruyor "Aracınız yok m u ' " Hemşıre boynunu bükuyor "Vardı, ama sağlık müdurluğü ıl merkezıne aldı Bır daha da göndermedıler" Spıker yıne soruyor "O araç, sızın sağlık ocağına, ıl merkezınden daha çok gereklı değıl m ı ' " "Orasını bılemem" Bır başka koydekı sağlık ocağının hemşıresıne soruyor spıker "Sağlık ocağınızın doktoru yok m u 9 " "Doktorumuz, uzmanlık sınavını kazandı, oraya gıttı Yerıne de başka bır doktor göndermedıler" Sözünu ettığım o televızyon programında, daha başka gerçekler de çıktı ortaya Bazı çocuklar, bulaşıcı hastalıktan olduğü halde hıç umursanmamış, salgının çevreye yayılmaması ıçın, önlem alınmamış Kımı aıleler de, çocuklarını sağlık gorevlılennden saklamış Doğan çocuğu doğmamış, ya da yaşayan çocuğu ölmuş gıbı göstererek Yanı, devletle yurttaşlar arasında karşılıklı guven kurulamamış Bu durum ne zaman başlamış, ne zamana kadar surecek, bılmıyorum O televızyon programı olmasaydı, bu acıklı durumu bızler de öğrenmemış olacaktık Merak edıyorum, bızlerle bırlıkte durumu televızyondan da olsa öğrenmış olan devletımızın ust düzey yonetıcılerı acaba hemen harekete geçtıler mı? Sağlık ocağına doktor, ılaç, sağlık malzemesı, araç gonderdıler mı? Dahası, sorumlulardan hesap sordular mı? Kımseden bır ses çıkmadığına gore, belkı bu dehşet verıcı durum da, sıyası gurültuler, sosyal bozukluklar arasında yıne unutulup gıttı Şehırterarası yollarda, Orman Genel Müdurlüğu'nun koydurduğu tabelalardan bırınde şoyle yazar "Ağaçsız toprak vatan değıldır" Pekı ya kendı yazgısına bırakılmış yurt köşesı nedır? Topra3ı vatan yapan agaçtır da ınsan değıl mıdır? "Toprak, ınsansız leyler?" demış bır ozan Insanı, sadece sayı olarak değıl, uygarlığın butun ergılerınden (nımetlerınden), yurttaşlığın butun naklarından yararlanabılen bır varlık olarak duşünmek gerek Kimılerı "Mademkı benım halım yağ ıle bal, öyleyse, memeketın halı de bu mınval" dıye düşunebılır Ama, uygarlığı, uyjartığın bütun nımetlerını yetennce goturmedığımız her köşeJe yaşayanlar, kendı vatanlarında öksuzluk duyacaklardır Haıi o dıllerden düşmeyen "Mılletçe bırlik ve beraberlık" denıen şey, ancak, uygarlığı, uygarlığın nımetlennı eşıt olçulerde jağıtmakla sağlanır Nasıl bır yerımız ağndığında canımız oradaysa, yurdumuzun i$resı uygarlıktan yoksunsa, aklımız oradadır Nabzımız orate atmaktadır Vatanı vatan yapan da bu duşuncedır Yetkılılerın, baharda toprağın uyanması gıbı, sozunu ettığım ) televızyon programından sonra, "harekete geçtık, doktorsuz sağlık ocaklarına doktor gönderdık, merkeze alınan araçlarını jerı verdık, ılaçsız, aşısız sağlık ocağı bırakmadık, yolsuz yereşım merkezlerıne yol yaptık" demelerını beklıyorum ; Vatana, ustunde yaşayan ınsanlara başka nasıl sahıp çıkıı»? Yurt reviri mescit oldıı Kredi ve Yurtlar Kurumu Denizli Öğrenci Yurdu'ndaki haksız uygulamalara artık son verilmelidır. Bizler 9 Eylul UniversitesVne bağlı Denizli Muhendislik Fakultesi ve Ankaralı kadınların porno günü )UJlk Merhum Hakkı Evran ve merhume Vasfiye Evran'ın kızları, merhum Tevfik Evran ve merhume Sevim Erozan'ın kardeşleri, Yener Sahir Erozan, merhum Türkay Sahir Erozan'ın teyzeleri, Tuncer Evran'ınhalası, 29 Nisan 1987 günü vefat etmiştir. 1 Mayıs 1987 günü (bugün) Karacaahmet Mesciti'nde kılınacak öğle namazmdan sonra Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. OLUM • • • • MEIİHA EVRAN Aylık Sıyasi Dergi Erkekçe Türkiyedeki porno olayını inceledi. • Yeşilçam'ın porno filmleri kaset yapılıp el altından dağıtılıyor. • Dişarıdan gelen kasetler koleksiyoncuların piyasasında 100 binliraya kadar alıcı buluyor. • porno kasetler resmi dairelerde rüşvet diye kullamlıyor. • Yillarca Ajda Pekkan diye yutturulan porno yıldızı kim? • Ahu Tuğba'nın babası ve Nükhet Duru ile iigiii dehşet verici ifşaatı... • Demirel ANAP'I Dinar Belediye Bandosuna benzetti. • Darağacının gölgesinde 116 kişi. • Sibel Can mı? Burçin Orhon mu? • Ayşegül Aldinç zirveye yuruyor. 7J Çağdaş insanın dergisi MENGEN TAPULAMA HÂKİMLİĞİ'NDEN Dosva No 1982/193 Davacı Orman ıdaresının, davalılar Ibrahım Kahraman ve muşte rekJen aleyhıne açtığı tapulama tespıtının ıptalı tescıl davasınm mah kememızde yapılan açık yargılaması sırasında, Davaya dahılı davaü olarak dahıl edılen Bolu üı, Mengen ılçesı Puk nettın köyu nufusuna kayıtlı olup, bugune kadar açık adresı tespıt edılemeyen, adına tebhgat yapılama>an Rıza kızı, Fatma'dan doğma, 1340 D lu Emıne Erdonmez'ın bu defa 2"" 5 1987 gunu saat 10 50'de Mengen Tapulama Mahkemesı'nde vapılacak olan duruşmada hazır b l ^ aksı takdırde yargılamaya yokluğunda devam olunacağı verılebıleceğı ılanen teblığ olunur >n Basın 18296 Işçinin ALINTERI emeğinin onunınu konıyanlar için çıkıyor... Işçinin ALINTERI yaşamın her alanındf banş, demokrasi ve özgürlük mücadelesi verenlerle yan yana... Bu sayıda Işçinin ALINTERI Mayıs sayısından başlayarak sendikal birlik konusunu butun boyutlanyla ırdelemeye çahşacak TurkIş'lı DISK'lı ve bağımsız sendıkalarla uyelennm goruşlennı dergımızden ızleyebılırsınız Sezai Güngör/Koşullar sendikal bırlığı dayatıyor Grev bayrağı PetrolIş'te Santa Farma ışçılenyle grev sohbetı Iş Yasası'nın 13 maddesı Anayasa'ya aykırıdır/ Doç.Dr. Fazıl Sağlam "Babam çalışmak ıstıyor' Ama Halıs Toprak onu ışten attı" Demokrasi Ivedı çozum bekleyen sorun Afrıka'da kıvücıma ıhtıyaç var/Ufuk Güldemir Mahmut Dikerdem/Suçlu Amenkan Kongresı mı9 Sağlık Yasa Tasansı çozum getırmıyor/ Dr. Nusret Fişek Zeynep Olcay/Mecnunlara tesellı Arabesk Dunumuz, bugunumuz, yannımız, 1 MAYIS'I KUTLUYORUZ1 ERKEKÇE her şeyi yazmaz Ama yazdığı her şeyi okutur. Okulumuzun 19871988 öğretım yılı ıçın tecrubelı idarecılere, Ingılızce, Almanca, bedeneğıtımi öğretmenlerı ıle tngılızce öğretım yapacak matematik, kımya, bıyolojı öğretmenlerıne ıhtıyaç vardır. Müracaat Tel: 338 64 39 ÖZEL MODA LİSESİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle