Katalog

13 NİSAN 1987 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 TASS'a göre deniz piyadelerinin rezaleti M oskova (ÛM.) Sovyetler Birliği, ABD'nin kendi askerlerinin disiplinsizliği yüzünden Kremlin'i haksız yere casusluk faaliyetlerinde bulunmakla suçladığını öne sürdü. Sovyet Resmi Haber Ajansı TASS'ın yorumcularmdan Viktor Ponomaryov tarafından kaleme alınan "Fiyakalı Deniz Piyadelerinin Moskova Maceralan" başlıklı yorumda, ABD Savunma Bakanlığı'nın, Moskova'daki ABD Büyükelçiliği'nde görevli deniz piyadelerinin hareketlerinden uzun süredir haberdar olduğu görüşüne yer verildi. Yorumda, elçiliği korumakla görevli deniz piyadelerinin, sarhoş gezmek, yasadışı döviz alışverişinde bulunmak, uyuşturucu kullanmak ve büyükelçinin konutu dahil, elçiliğin her yerinde kadınlara tecavüz etmek gibi uygunsuz davranışlarda bulundukları belirtiliyor. Gerilimli randevu Sovyet başkentinde bugün temaslarına başlayacak olan Shultz'un orta ve kısa menzilli füzeler konusunu da ele alacağı bildirildi. MOSKOVA (Ajanslar) ABD Dışişleri Bakanı George Shultz, son casusluk skandalının gerginleştirdiği hava içinde bugün Moskova'da temaslarına başlıyor. Shultz, Finlandiya başkenti Helsinki'den Moskova'ya gitmeden önce, Sovyet yoneticileri ile görüşmelerinde Moskova'da ABD elçüiğindeki casusluk skandalını gündeme getireceğini söyledi. Ancak ABD Dışişleri Bakanı, Moskova'ya "iyi hazırlıklı ve yapıcı bir hava içinde" gittiğini de sözlerine ekledi. Shultz1 un Moskova'daki temaslarında, orta ve kısa menzilli füzeler de gündemin önemli maddesini oluşturacak. ABD Dışişleri Bakanı, Sovyet yetkililerinin de kendi tutumunu paylaşmaları halinde silahsızlanma konusunda gelişmeler sağlanabileceğini .kaydetti. Shultz, Avrupa'daki orta menzilli füzeler konusunda yapacağı görüşmeler için yorum yapmadı, ancak "Moskova'ya iyi hazırlanmış şekilde ve yapıcı bir havada gidiyoruz, eğer Sovyetler de böyle davranır ve bizim tutumumuzu paylaşırlarsa ohırtılu gelişmeler sağlayabiliriz" dedi. Kısa menzilli fuzeler konusunun, orta menzilli füze anlaşması kapsamında görüşülmesi yolundaki Amerikan tutumunu tekrarlayan Shultz, kısa menzilli füzeler için yapılacak "bağımsız"muzakerelerin ancak orta menzilli füzeler konusunda anlaşma yapıldıktan sonra gerçekleşebüeceğini kaydetti. Shultz, Avrupa kıtasının nükleer silahlardan anndınlması konusuna da değinerek, NATO'nun leşmesine yol açan casusluk olayı konusunda da, "Başkan Reagan bu durumdan çok rahatsız oldu. ben de oldum. Sovyetler'e kabul edflemez faattyetierin bir snın olduğunu söyleyeceğim" dedi.Bu arada Shultz'un, Başkan Reagan'ın bir mektubunu Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'a vereceği bildirildi. Mektubun içereği konusunda henüz bir bilgi verilmedi. GORBAÇOV'A TEPKİLER Öte yandan, SSCB Komünist Partisi Genel Sekreteri Mihail Gorbaçov'un geçen hafta açıkladığı kısa menzilli nükleer füzeler ve kimyasal silahlara ilişkin önerilenne, Baü Avrupa ülkelerinden çeşitli tepkiler geliyor. • Fransa Savunma Bakanı Andre Giraud, Fransa televizyonuna verdiği demeçte, Sovyetler Birliği'nin sahip olduğu kimyasal silahlan imha etmeye hazır olduğunu açıklamasıru, "Hiçbir çekince koymaksızın desteklediğini" söyledi. Giraud, ülkesinin kimyasal siGeorge Shultz. herhangi bir saldınya cevap verecek durumda olması için Avrupa kıtasında yeterli miktarda nükleer silahın bulundurulacağını ifade etti. ABD Dışişleri Bakanı, Sovyet lideri Mihaü Gorbaçov'un kimyasal silah yapımını durdurduklanna dair açıklamalannı da "ilginç" olarak niteledi. George Shultz, iki ülke arasındaki ilişkilerin gergin ABD Dışişleri Bakanı Shultz, Moskova'da casusluk skandalını görüşecek ERGUN BALCI POLİTİKADA SORUNLAR Gorbaçov'un Yeni Önerisi Türk Kültür Derneği tarandı T\ uisburg (a.a.) MJ Federal Almanya'nın Duisburg kentine bağlı Meiderich banliyösunde bulunan Türk Kültür Derneği, önceki akşam kimliği belirsiz kişilerin silahlı saldırısma uğradı. Duisburg polisinden alınan bilgiye göre, saldırı sırasında demekte 20 kişi bulunuyordu. Ancak ölen ve yaralanan olmadı. Duisburg polisi yaptığı açıklamada, satdtnnın sol göruşlü Türkler tarafından gerçekleştirildiğinin tahmin edildiğini öne sürdü. İran'ın son saldınsının püskürtüldüğü gerekçesiyle törenler düzenlendi Bağdat, zafer iddia ediyor Irak başkentinde, Iran 'ın Kerbela8 saldırısında ele geçirdiği mevzilerin geri alındığı ve iran birliklerine ağır kayıplar verdirildiği haberleri 21 pare top atışıyla kuîlandı. Dış Haberler Senisi Irakın başkenti Bağdat önceki gün 21 pare top atışının eşliğinde büyük kutlama törenlerine sahne oldu. Bu törenlerle Irak birliklerinin iran'ın geçen salı günü başlattığı ve Kerbela8 olarak adlandırdığı saldınnın püskürtülmesi ve kaptırılan toprakların geri alınması kutlandı. Öte yandan, Kuveyt Dışişleri Bakanlığı'nın Basra Körfezi'nde Kuveyt'e taşımacılık yapan gemilerin güvenlik gerekçeleriyle ABD bayrağı taşıyacaklannı açıklamasının bölgede yeni bir bunalıma yol açtığı bildirildi. Irak askeri sözcüsü, aralarında Cumhurbaşkanhğı Muhafız Alayı'na bağlı askerlerin de bulunduğu birliklerinin önceki sabah erken saatlerde giriştikleri bir hücumla İran'ın Kerbela8 saldırısı sırasında Basra cephesinde ele geçirdiği mevzileri geri aldıklarını duyurdu. Saldırıyı bizzat yönetmiş olan Savunma Bakanı General Adnan Hayrullah'uı çarpışmalann kesilmesinden sonra Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'e telgraf çekerek zaferi bildirdiği ve on binlerce Iran askerinin öldüğünü belirttiği öğrenildi. Bağdat'ta 21 pare top atışıyla kutlanan bu zafer iddiasıyla ilgili olarak Iran yönetimi henüz bir açıklama yapmadı. Ancak İran Haber Ajansı İRNA, Irak hücumunu duyurmuş ve püskürtüldüğünü Ueri sürmüştü. Ote yandan, Cumhuriyet Ergani muhabirinin İran Radyosu'nun Türkçe yayınına dayanarak verdiği habere göre, Kuveyt Dışişleri Bakanlığı'nın Basra Körfezi'nde taşımacılık yapan gemilere ABD bayrağımn çekileceğini ve dolayısıyla bu gemilerin güvenliğinin Umman Denizi'nde bulunan ABD savaş gemilerinin güvencesine bırakıldığını açıklaması, bölgede kaygıyla karşılandı. lah üretme hakkına sahip olmasına karşın, Varşova Paktı üyesi ülkeler, bu tip silahlannı imha ederlerse, Fransa'nın kimyasal silah üretme hakkını kullanmayacağını bildirdi. Andre Giraud, nükleer silahlar konusunda ise ABD ve SSCB, kendi nükleer silahlannın sayısında sınırlamaya gitmedikleri sürece, Fransa'nın da nükleer gücünü azaltmayacağını belirtti. • Federal Almanya Savunma Bakanı Manfred Woemer da, Mihail Gorbaçov'un kısa menzilli nükleer füzelerin sınırlandınlmasına ilişkin görüşmeler yapılması önerisini memnuniyetle karşıladıklannı söyledi. Woerner, bununla birlikte Avrupadaki kısa menzilli füze sayısının bugünkü durumda dondurulmasım kabul edemeyeceklerini bildirdi. Varşova Paktı'nın kısa menzilli füzeler alarunda NATO'ya karşı l'e 10 oranında bir üstünlüğe sahip olduğunu söyleyen Federal Almanya Savunma Bakanı, bu durumda Batının kısa menzilli nükleer füze stokunu arttırma hakkını saklı tutması gerektiğini savundu. • ABD'nin Bonn Büyükelçisi Richard Burt ise, NATO'yu Sovyet silahsızlanma önerilerine karşı uyardı. SSCB'den yumuşama jesti T ahey (a.a.) Sovyetler JLJ Birliği'nde rejim aleyhtan faaliyetlerinden dolayı 6 yıl hapis yattıktan sonra kısa bir süre önce serbest bırakılan psikiyatrist Anatoly Koryagin'in, ailesiyle birlikte bir Batı ülkesine göç etmesine izin verildi. Hollanda'da insan hakları konusunda çalısmalar yapan Bukovsky Vakfı'ndan alınan bilgiye göre, Koryagin ailesinin, bu ay sonuna kadar Sovyetler Birliği'ni terk etmesi bekleniyor. Koryagin, Sovyet rejim aleyhtarlanmn sebepsiz olarak akıl hastanelerine konulduğunu belgelediği için 1981 yılında tutuklanmıştı. Şubat ayında serbest bırakılan Koryagin, Isviçre'ye yerlesmesi için bu ülkeden aldığı çağrı üzerine Sovyet yetkililerine başvurmuştu. Papandreu Türk düşmanhğını kullanıyor ATİNA (aa.) TürkYunan Halklan Dostluk Komitesi Yunan Heyeti Başkanı ünlü besteci Mikis Theodorakis, son TürkYunan krizinden Yunan halkının zararb çıktığını, Başbakan Andreas Papandreu'nun ise bu yolla itibar kazanmasının, Yunan siyasi hayatının kötü kaderi olduğunu söyledi. Theodorakis, Apoyevmatini gazetesine verdiği demeçte, PASOK hükümetinin sosyalizmden uzaklaşarak, sağa kaydığım ve bu sapma nedeniyle doğacak oy kaybını, Türk düşmanlığı, şovenizm ve milliyetçilikle gidermeye çalıştığıru belirti. Theodorakis, son krizi "tiyatro" olarak niteleyerek Dışişleri Bakan Yardımcısı Yannis Kapsis'in Yunanistan'ın 6 millik karasuları dışına çıkmayacağına dair Büyükelçi Nazmi Akıman'a güvence vermesinden sonra, Başbakan Turgut Özal'ın Londra'daki demeci verdiğini söyledi. Theodorakis, "tki keUme ile kriz bitti, diyalog başladı" dedi. Dış basında, son Ege bunalımına ilişkin çıkan Atina kaynaklı haber yorumlarda Andreas Papandreu'nun Türkiye karşısinda sağlam durarak halk arasında puan topladığı öne sürülmüştu. Ancak bir dizi yorumda da Ege bunalımı sona erer ermez ülkede ekonomik sorunların tekrar on plana geçtiği ve Yunanistan Başbakam'nın hızla yıprandığı belirtilmişti. Theodorakis: Irak, çarpışmalarda çok sayıdu Iran askerini tutsak aldığını bildirdi. Zimbabve'ye MİG29 T ondra (a.a.) .£/ Sovyetler Birliği'nin Zimbabve'ye Mig29 tipi uçaklar vereceği bildirildi. Sunday Telegraph'ın, Amerikan gizli servislerine dayanarak verdiği habere göre, iki ülke arasmda MİG29 uçakları ile ilgili anlaşma, bir Zimbabve heyetinin geçen ay Moskova'ya yapığı ziyaret sırasında onaylandı. Gazete, Zimbabve'nin 12 MtG29 tipi uçak için daha şimdiden büyük paralar ödediğini belirtti. Sunday Telegraph, ilk parti uçakların önümüzdeki yılın ortalannda teslim edileceğini yazdı. Yıuıaıı basınında Ege bunalıım Papandreu yanlısı "Eleftherotipiya gazetesine göre zaman Yunanistan lehine çalışıyor. To Vima gazetesi ise son krizjn, Türkiye'nin AET ile iüşkilerinde sorunlar yarattığını öne sürdü. ATtNA (>JL) Yunan gazeteleri, Başbakan Turgut özal ile Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu'nun karşılıklı mesajlarının içeriği hakkında çeşitli görüşler ortaya attılar. • Papandreu yanlısı "Eleftherotipiya" gazetesi "Atina, Ankara'yı dönemeçte bekliyor" başlığıyla yayımladığı yazıda, iki ülke başbakanı arasındaki mektuplaşmanın, "özel bir iyimserlikle olmasa bile, ilgi ile izkndiğini ve bu mektuplaşmanın uzun süre devam etmesinin beklendiğini" bildirdi. Gazete Atinanın, sorunun sadece hukuki çerçevede çözülmesi ve Ege kıta sahanlığı sınırlarının çizilmesi için Lahey'e gidilmesini önerdiğini hatırlatarak, Türkiye'nin, Yunan önerisini kolaylıkla ve sevinçle kabul etmesinin beklenmediğini yazdı. Eleftherotipiya, Ankara'nın çözüm için ortaya konan bir öneriyi de geri çeviremeyeceğinden zor durumda kaldığını öne sürdü. Eleftherotipiya gazetesi, zamanın Yunanistan lehine çalıştığını i'eri sürdü. • Yine Papandreu yanlısı "To Vima" gazetesi, Türkiye'nin Lahey ile ilgili Yunan önerisine olumlu cevap vereceğini ileri sürdu. Gazete, tahkimname hazırlanması için müzakerelere başlanmasının, Ankara'nın Yunan önerisini kabul ettiği anlamına geldiğini savunarak, "Ancak bu müzakerelerin olumlu sonuç vermeleri imkânsızdır" dedi. To Vima, Ankara'nm, önce Yunan önerisini kabul edeceğini, sonra da bir fırsatını bulup, suçlu tarafın Atina olduğunu ileri sürerek müzakereleri çıkmaza sokacağını ileri sürdü. Gazete, Avrupa Parlamentosu'nca alınan "iki ülkenin Lahey'e gitmesi" yolundaki kararın, Yunan tezini son derece güçlendirdiğini belirterek şu görüşleri savundu: "Son kriz, Türkiye'nin AET ile ilişkilerinde sonınlar yaratmıştır. Bugün AET ortak savunma politikasından söz edilmektedir. Atina, Ortak Pazar kozunu şimdi her seferinden daha iyi ve dikkatli oynamalıdır." • Muhafazakâr "Katimerini" gazetesi ise, Türk Yunan ilişkilerindeki gelişmelerde Bern protokolünün yönlendirici rol oynayâcağını ifade eden bir manşet altında olayları değerlendirdi. Katimerini, Papandreu'nun mesajına, özal'ın 10 gün içinde cevap vereceğini, bu süre içinde de Ege kıta sahanlığı gibi milli bir konuda, Yunanistan'da iktidardaki PASOK ile muhalefetteki Yeni Demokrasi Partisi arasında bir "asgari müşterek"e vanlması gerektiğini yazdı. Sovyetler Birliği Komünist Partisi Genel Sekreteri Mihail Gorbaçov, iktidara gelmesinden bu yana silahsızlanma konusunda peşpeşe yaptığı önerilere bir yenisini daha ekledi. Sovyet lideri geçen hafta cuma günü Çekoslovakya'nın başkenti Prag : da yaptığı önerıde, Avrupa'da kısa menzilli füzelerle (5001000 kilometre menzilli), orta menzilli füzelerin (1600 kilometre menzilli) indirimi konusundaki görüşmelerin birbirinden bağlantısız olarak, fakat "aynı zamanda" yapılmasmı istedi. Gorbaçov, böylece silahsızlanma konusunda ileri doğru önemli bir adım daha atmıştır. Batı Avrupa, Sovyetler'in kısa menzilli füzeler konusunda önemli bir avantaja sahip olduğunu öne sürerek Amerikan orta menzilli füzeleri çekilirse, yaşlı kıtanın Sovyetler'in kısa menzilli füzeleri karşısında savunmasız kalacağını belirtmekteydi. Gorbaçov, kısa menzilli füze görüşmelerinin de orta menzilli füze görüşmeleri ile "aynı zamanda" yapılmasmı önererek, Batı Avrupa'nın bu kaygısını gidermeyi hedef almaktadır. Gorbaçov, kısa ve orta menzilli füze görüşmelerinin birbirinden bağlantısız olarak yapılmalarını önermiştir. Yani bu iki konudan birinde anlaşma olması için, diğerinde de anlaşma olması şart değildir. Gorbaçov, önerisinde denetleme konusunda da geniş kapsamlı önlemler alınmasını kabul etmiştir. Füze üslerı, füzeleri deneme alanları ve silahlan üreten fabrikalar "yerinde" denetlenebilecektir Sovyetler Birliği geçmişte, silah sanayii ve füze üslerinin yabancılar tarafından "yerinde denetlenmesine" karşı çıkmakta bu yüzden denetleme konusu, silahsızlanma görüşmelerinde önemli bir sorun olarak boy göstermekteydi. Gorbaçov, yerinde denetlemeyi kabul ederek bu sorunun çözümü yolunda önemli bir adım atmıştır. Sovyet lideri cuma günü yaptığı öneride ayrıca konvansiyonel silahların indirimini görüşmek üzere Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Konferansı'na katılan 35 ülkenin dışişleri bakanlarının toplanmasını ıstemiştir. Bilindiği gibi, Sovyetler'in konvansiyonel üstünlüğü, Batı Avrupa'nın en büyük kaygısını oluşturuyor. Sovyet lideri, bu konuda da Batı Avrupa'nın kaygısını yatıştırmaya yönelmiştir. Son olarak, Gorbaçov, kimyasal silah üretimini durdurduklarını, toprakları dışında herhangi bir Varşova Paktı ülkesinde kimyasal silah stoku yapmadıklarını ve kimyasal silah stoklannı imha etmek için bir fabrika kurmakta olduklarını açıklamıştır. Gorbaçov'un yeni önerisi ile Avrupa'dan orta menzilli füzelerin kaldırılmasına giden yol açılmıştır. Daha doğrusu açılması gerekmektedir. Batı Avrupa ve son zamanlarda ABD, Avrupa'dan Amerikan füzeleri çekildiği takdirde yaşlı kıtanın Sovyetler'in üstün konvansiyonel güçlerı ve kısa menzilli füzeleri karşısında savunmasız kalacağını belırtmekte idiler. Bu görüşün önde gelen savunucuları Federal Almanya, Fransa Ingiltere idi. Sovyet lideri, Batıyı kaygılandıran bu iki konuyu da görüşmeye hazır olduğunu açıklamıştır. ABD Dışişleri Bakanı George Shultz, bugün Moskova'ya giderek Sovyet liderleri ile orta menzilli füzelerin kaldırılması konusunu görüşecektir. Gorbaçov, Shultz'un Moskova'ya gelmesinden üç gün önce yeni önerisini açıklayarak, VVashington'a işaret vermiştir. Batı Avrupa hükümetleri herzamanki çekingenlikleri ile Gorbaçov'un önerisini "temkinli" karşılamışlardır. Başkan Reagan ise öneriyi olumlu bulduğunu ve memnun olduğunu belirtmiştir. Gorbaçov'un önerisi, orta menzilli füze anlaşmasının önürv deki son engelleri de kaldırdığı gibi, kısa menzilli füzelerle konvansiyonel güçlerde indirimi de ciddi olarak gündeme getirmektedir. Avrupa'da her alanda silahların kapsamlı biçimde indirilmesi fırsatı doğmuştur. Bu önemli fırsat kaçırılmamalıdır. FİLİSTİN S R N 1 . ^ . ^ I ^ ^ B OU U Abu Cihod: FKO, Amman anlaşmasını feshetti KUVEYT (a.a.) FKÖ'nün iki numaralı askeri lideri Abu Cihad (Halil Vezir), örgütün ana gerilla kolu El Fetih'in, Ürdün ile 1985'te gerçekleştirilen "Amman Antaşmasını" feshettiğini açıkladı. BAE'de yayımlanan El tttahad gazetesine göre Abu Cihad, El Fetih'in Amman Anlaşması'nın feshini, FKÖ lideri Yaser Arafat'ın, muhalif gruplardan Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (PFLP) lideri Dr. George Habbaş ile yaptığı göruşmeden önce duyurdu. Öte yandan, yine BAE'de yayımlanan gazetelerden El Beyan, Cezayir'de uzlaşma görüşmelerini sürdüren Filistinli gruplann "Amman Anlaşmasını Ulusal Konsey sırasında feshetme" konusunda anlaştıklarını bildirdi. Ispanya ' KaıııjHiçyacla özel girişim yaygmlaşıyor KİMLİK KART1 1 Yüzölçiunü: 181040 km1 !>üfasıı: 6,5 milyon B a ş k e n t i : PnomPenh Etaik yapısı: Kmer %90, Dini: Budizm, Animizm Kişi başına yıllık ge> lir: 700 dolar (1984) Kısa tarihi: 17 Nisan 1975'te Kızıl Kmerler iktidarı ele geçirdiler ve görülmemiş bir katliam rejimi uygulamaya koyuldular. 8 Ocak 1979'da, Vietnam'ın ülkeyi işgal ederek Kızıl Kmer yönetimini devirmesinden sonra Heng Samrin'in başkanlığmda yeni bir yönetim kuruldu. zi planlamanın uygulandığı Marksist bir ülkede çöküntü içindeki ekonominin özel teşebbüsle kurtarılmak istenmesi aykın görülebilir. Fakat bu, güneydoğu Asya'daki diğer iki komünist ülkenin Laos ve Vietnamyöneticileri arasında da rağbet gören bir fikir. Ancak Pnom Penh'deki komünist yetkililerin Marksist ekonomik prensipleri daha liberal bir şekilde uygulamalanna bağlı olarak, özel sektör Kampuçya'da gerçek anlamda bir "patlama" gösteriyor. Kampuçyaiı yetkililer, ülkedeki ekoncmik gerçekleri, yoksulluk ve süı ap giden gerilla savaşıru neden göstererek bu sistemi sunuyorlar. Ciddi ekonomik sorunları olan Vietnam'da ise özel girişimcilik daha temkinli biçimde teşvik ediliyor. Pnom Penh sokaklannda özel marketler, ithal nescafeler, Heineken biralan ve son çıkan rock kasetleri, Kampuçya'da kapitaüst ekonominin hızlı gelişimini çok iyi yansıtıyor. Kampuçyalı bir hükümet yetkilisi, 'bizde karaborsa yok, serbest pazar var,' diyor. Ülkede özel sektörün dinamizmi ve sayıları giderek artan tüccarlarla küçük işadamlarının zenginleşmeleri Kampuçya'da yeni ve zengin bir burjuva sınıfının ün BONN (a.a.) ABD'nin, Federal Alman yetkililere haber vermeden, Ispanya'da bulunan 79 adet F16 avcı bombardıman uçağını bu ülkeye nakletmeye karar verdiği bildirildi. Der Spiegel dergisinin haberine göre, VVashington, söz konu ABD, F16 jetlerini F. Almanya'ya naklediyor Pnom Penh hükümeti, özel girişimin ekonominin canlanmasında rol oynadığım belirtiyor. Ûlkede bir otomobil tamirhanesinin sahibi, 10 işçi çalıştırabiliyor. Özel girişimcilikle birlikte varlıklı yeni bir smıf ortaya çıkıyor. Bu olgu ise halkta huzursuzluk yaratıyor. Dış Haberler Servisi Komünist partilerin iktidarda olduğu güneydoğu Asya ülkelerinden Kampuçya'da, Komünist Parti yetkililerinin ekonomik gerçeklere yeni bakış açısıyla bağlantılı olarak özel sektörün faaliyetlerinin genişlediği bildiriliyor. Bu ülkede, gümüşçulerden meyve suyu satıcılarına kadar çeşitli özel sektör faaliyetleri giderek yaygınlaşıyor. tntemational Herald Tribune gazetesinin haberine göre, başkent Pnom Penh'te özel sektöre 8 yıl önce giren Seng Veng bugün 10 işçinin çahştığı bir oto tamir işyerine sahip. Harap olmuş bir otomobilin 300 dolara elden geçirildiği atölyede çalışan Başkan Hun Sen "Özel girişim gerekli." işçiler ayda yaklaşık 500 dolar (400 bin TL.) kazanıyorlar ve bu rakam, Kampuçya'da bir devlet işçisinin 20 dolar olan aylık gelirini kat kat aşıyor. Bir mobilya yapım atölyesine sahip olan Kong Suon da, mallarına bir Kampuçyalının ödeyebileceğinin çok üstündefiyatkoyuyor. Bir düzineden fazla işçi çahştıran Suon, isçilerine kamu kesiminde çalışanların kazandığından 10 kat fazla ücret ödüyor. Başkent Pnom Penh'te güzellik salonlan, özel dikimevleri ve hatta caddelerde şişelerle benzin satanlar ve gümüş eşya dükkânları gittikçe artıyor. Devlet kontrolünün ve merke oluşmasına neden oldu. Bu yeni sınıfı, Tayland'dan 1500 dolara satın alınan Honda100 model motosikletlerinden tanımak mümkün. Burjuvalann Pnom Penh'deki özel lokantalarda yedikleri yemekler ve içtikleri ithal biralar, bir işçinin 5 aylık ücre tine eşit fıyata geliyor. Başbakan Hun Sen'e göre "kapitalizm, ülkedeki ekonomik yenilenme için hayati bir önem taşıyor." Sen, 'Serbest pazar ekonomisinden değil, halkın yoksul olmasından korkmalıyız,' diyor. tnteraational Herald Tribune'e göre Başbakan ve diğer parti ve hükümet yetkilileri, özel sektörün ülkede yeni bir elit smıf yarattığını kabul ediyorlar. Bir parti yetkilisi, 'Eşit bir toplum değiliz. Bunu kabul etmemiz gerek. Ama hükümet için önemli olan zenginleri yoksullaştırmak değil, yoksulların durumunu düzeltmek' diyor. Kampuçya'da eşitsizliğin büyümesine paralel olarak halkın bu ticarete katılmayan büyük kesiminde huzursuzluk artıyor. Özel sektör çahşanlannın onda biri kadar para kazanan kesim kamu sektöründeki işlerinin yoğunluğundan özel bir girişime vakit ayıramamaktan yakınıyor. Ülkedeki yabancı bir yardım kuruluşunun görevlisi, 'Halk hayal kınkJığı içinde. Çalışıp duruyorlar ve bu oniarı bir yere ulastırmıyor. su karan İspanya'daki Amerikan kuvvetlerinin azaltılması planı çerçevesinde aldı. Ispanya'da, 12 Mart 1986 tarihinde yapılan referandum sonucu, yüzde 52'lik bir oranla, NATO'da kalınmasına karar verilmiş, ancak ülkedeki Amerikan askeri gucünün azaltılması istenmişti. a person who wıiı initially assist the head of our photographic wıth the aım of subsequently taking an active part in the top managerial responsibilities. Candidates are requıred to have the follovvıng qua!ıficatıons: A master's or hıgher degree in business administration A perfect command of spoken and vvritten Englısh (knovvledge of French vvould be an asset) Experıence at managerial level Experience ın marketing, distribution and advertisıng of photographıc materıals or other comparable consumer goods Highjob dedıcation and work performance energy Follovving a reasonable traıning perıod the selected candidate will be requıred to attend programmes and seminars ın Turkey and abroad. Please send your detailed C.V. in Englısh together wıth a photograph to: department for the ımport, marketıng and dıstrıbutıon operatıons Our company ıs the dıstrıbutor in Turkey for a multınatıonal U S corporatıon in the photographıc materıals business lıne, and novv seeks "Fotoğraf" Burla AŞ, PK 283, 80003 Karaköyİstanbul All applications vvill be treated ın strıct confidence.