Katalog

CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Bu donuşumun sonucu olarak, yenı kultur polıtıkamız oluşturulup genç ku^akların bıçımlendırılmesı ışlemıne koyulundu Bu hem Turkluğu ve hem de Muslumanlığı yuceltme olarak kabul edıldı Dolayısıvla gençlerımız komunızm ve solcu luktan korunacaklar, gerçek kımlığımızı bır ulus olarak buIup, bırbınnuze yazgı bırlığı ıçınde bağlanıp >ep>enı bır Turkıye varatacaktık Bunun ıçın de venı bır kulturel platform çerçevesınde, devletin kultur kurumlan ancak TurkIslam Sentezı ıçın de yer alan çalışmalara ve yazı lara rağbet gostenyor olmalıvdı Gerçekcen de yalnızca bu tur yazılara ve çalışmalara rağbet edıldı Şımdı şunları sormak ıstıvorum değerlı yoneucılere Neden devletin yavın organlarında valnızca bu tur çalışmalara yer ve rılıvor da (kı bunlar salt bılımselse verılsın) bır Turk ve Musluman olan bır araştırmacının (çunku nufus kâğıdımızda Turk ve Islam) Sartre, Dante va da bır başka Batı kulturu adamı uzerı ne yaptığı hem de çok guzel bır Turkçe'vle vazılmış bır yazıya ver venlmıyor 0 Buna yanıt hazır Çunku onlar Batı kulturunun sımaları olup bızım kulturumuze katkıda bulunamazlar Oysa yazıyı yazan bu ulkenın bır çocuğudur Nasıl bır Fransız, bır Alman, bır Amenkalı Yunus Emre ya da Mevlâna uzenne bır araştırma yapıp bır yazı yazıyorsa, bu onların kendı ozgun kultuılerıne katkı kabul edılıyor ve benımsenıyorsa, bır Turk araştırmacının ya da sanat adamının da kendı kulturunden doğmamış bıle olsa bır yabancı kultur adamı uzerıne çalışması hıç tartışmasız bır bıçımde Turk Kulturu'ne bır katkı olarak kabul edılıp derhal Devlet'ın yayın organlarında basılmalıdır Eğer başka turlu duşunulseydı Sorbonne'da, Harvard'da ya da bır başka Batı Unıversıtesı'nde Yunus Emre ve Mevlâna uzenne dersler olabılır mıydı 9 Onların yayın organlarında bu buvuk şaır ve duşunurlere ılışkın yazılar basılabılır mıydı 9 Demek kı Fransız Antropolo ğu Claude Le\ıStrauss veryuzundekı her turlu yerlı kabıle uzenne araştırma yapacak ve bu Fransız kulturunu oluşturacak, bır Turk bılım adamı hıç yeryuzuyle ılgılenmeyecek, yeryuzunu zaten Batı v a terk etmışız, sadece TurkIslam Sentezı ıçınde ka larak araştırma yapacak Neden kendımızı bu kadar sınırlıyoruz kı 7 Bız de yeryuzuyle ılgılı bır araştırma yapamaz mıyız"7 Balığın, yerhnuı ya da bır başka nesnenın TurkIslam Sentezıne gore araştırması nasıl yapılabılır kı 7 Ayrıca Anadolu uygarlıklan ıçınde yer alan Hıtıt uygarlığı ne Türktür ne de İslam Oysa onlara ılışkın araştırmalar basılabı lıyor O zaman bu sentez neden eskıye açık da ılenye, çağımıza, gunumuze, modernlığe açık de ğıl 9 Bu sorular, yetkılılerce kesın olarak açıklığa kavuşturulmalıdır ıçınde algılayıp kavrayarak ken dı bağlamında yansıtmaktır Çağdaşlık, çağını gundemde tut ma, geçmışı ve geleceğı gunun yapısı ıçınde venıden ele alıp ta sarımlama, geçmışı unutmadan yenıden ınceleyıp gunumuze ve ılerıve bakmaktır Modernlık ıse, vepyenıvı gunun ıçınde >a ratmaktır 16 MART 1987 "Türkİslam Sentezi" Üzerine... CÜMHÜRIYETTEJV OKURLARA... OKAY GÖNENSİN Batı türü devlet ve rejim modeli üzerine kurulan cumhuriyeti bir var olma koşulu olarak benımseyen 1923 Turkıyesı 'nın laik ideolojısı yerıne 1980'den beri "Türk İslam Sentezi"ni benımseyenler, devletin butün kadrolanna yandaşlarını getirdiler ve cumhuriyetçi kadrolar etkınhkten uzaklaştırıldı. Buna da "ülkeyi sol tehlikeden uzaklaştırma" adını verdiler. Boylece çağdışı kültur arayışı başlatıldı. Doç.Dr. ŞAHİN YENİŞEHİRLİOĞLU A.Ü. Dil ve TarihCoğrafya Fak. Öğretim Üyesi Bır satranç masası alın karşı nıza Bır ucuna Iran'ı, obur ucuna da Irak'ı yerleştırın Duşunerek oynamaya başlayın Çunku satranç bır duşunme oyunudur Satranç masası Ortadoğu'yu temsıl etmektedır Iran'da artık şah rejımı yoktur Humeynı'nın şerıat rejımı ılk önce Iran'ı ele geçırmış, şımdı de Ortadoğu'ya sarkmak uzeredır Uzantılarından bırı de Mustafa Kemal Ataturk Turkıyesı'nm Batı turundekı cumhurıyet ve demokrası rejınudır Laıklık ıse bu rejımın ana oğesı ve var olabılme koşuludur Turkıye'nın buyuk dostu ABD, Iran'a ılışkın hesaplannda yanılmış, Şah'ı kurtarır gıbı gözukurken, o sıralar Parıs'te bulunan ve Fransız Devletı'nın kendısıne kuçak açtığı Humevnı'yı de engellemek yerıne, Sovyetler Bırlığı'ne karşı bır duvar oluşturmak amacıyla, ıstemeye ıstemeye desteklemış ve Iran'ın başına geçmesıne ızın vermıştır Çunku amaç, Afganıstan uzenn den Basra Korfezı'ne ınmek ısteyen Sovyetler Bırlığı önune bır engel çıkarmaktır Bu engel Humeynı'lı Iran olacaktır Ustelık Pakıstan'da demokrası askıya alınmış, Zıya UlHak, rejıme el koymuş ve Iran gıbı bır Islam Devletı ortava çıkarmıştır Boy lece ıkı buyuk İslam devletı Sov yetler'ın burnunun dıbınde bıtıvermıştır Ayrıca Afganıstan'ı da denetlemek daha kolaylaşmıştır Batı ıçm Ustelık Basra'ya ınışın onu de buyuk olçude kesılmıştır şımdılık Bununla da yetınmeven ABD, 1980'ler oncesı Ataturk Cumhunyetı'nın gıdışınden rahatsız olmuş, hem Turkıye ıçınde ve hem de Ortadoğu'da yenı bır guç yaratmak ıçın 1980 askerı harekâtına des tek sağlamış, boylece sureklı bır tehdıt olarak gorduğu Sovyetler'ın karşısına uçuncu bır engel dıkmıştır Bu, buyuk olçude, askerı ve sıyası etkınlığını gıtgıde arttıran ve Ortadoğu'nun tek egemenı halıne gelen Israıl'ı de buvuk çapta rahatlatacaktır Boylece ortadan kaldırılan CENTO yerıne bır tur amaçlar bırlığı sonucu bır araya gelen (kı bu Islamı yüceltme ve sıyası bır guç ve etkınlık durumuna getır me amacı) bır devletler grubu Turkıye, Pakıstan ve Iran ortaya çıkmaktadır Bu olgu, Ortadoğu'da Amerıka"ya çok bu >uk bır asken ve sıyası us sağ larken Sovyetler'ı de denetım al tında tutmayı hazırhyor ve Israıl'e gereklı soluğu aldırıyordu KULTLREL KtMLİK ARAYIŞINDA YAMLGILAR Böyle bır planın başanya ulaşması aynı zamanda Turkıye'dekı sıyası yaşamın denetlenmesını ongoruyordu Ulkedekı anarşı ortamı 1980 Turkıye'sınm karakterıstık halıydı Tam bu sırada 12 Eylul harekâtı anarşı ortamının onune geçmek bahanesıyle sıvası yaşamı denetım altına almış oldu Boylece yepyenı kadroları devletin en ust katından en alt katlarına kadar yerleştırerek hem Turkıye'yı denetımınde bulunduruyor hem de Amerıka'ya Ortadoğu'da hareket olanakları hazırlayan bır başka guvence faktoru oluşturu>ordu Batı turu devlet ve rejım modelı üzerine kurulan cumhurıvetı ve demokrasıyı bır var olma ko şulu olarak benımseyen 1923 Turkıyesı'nm resmı laık ıdeolojısımn yenne bu kez 1980'den ıtı baren, Balkan Savaşları sırasında alevlenen, ortalama > etmış yıllık bır surecı kaplayan Turkİslam Sentezı yepyenı bır ıdeolojı gorunumu verılerek devlet mekamzmasına yıne devletı yonlendıren bır manç ve eylem bırlığı olarak monte edılıyor Bovlece bu goruşun vandaşları devletin tum kurumlarının yonetım kadrolanna getırıhyor, cumhurıyetçı ve demokrat kadrolar vavaş yavaş devlet etkınhklennden uzaklaştırılıyordu Bunun adı, daha doğrusu açıklaması ulkemız sol tehlikeden ve komunıstlıkten kurtanlıyor oluyordu SONUÇ Turk Islam Sentezı bu kav ramlar çerçevesınde mı kendı kulturumuze (Orta As>a, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhunvet) eğılmektedır 9 Yoksa kerdıne sınırlar çızerek zaten parçalanmış olan kulturel butunluğumuzu daha çok parçalamak durumun da kalmamakta mıdır 7 Ayrıca kendı ıçınde kendı karşısavını yaratarak kendını ınkâr etme durumundadır Çunku, Osmanlı İmparatorluğu TurkIslam Sentezının karşıtı bır yapıyı, kultur anla>ışını oluşturuyordu O zaman bu sentez mantıken Osman lı olan her şeyı de dışlamak zorundadır Bu çelışkı nasıl ço zulecek, bu bır merak konusudur Bır de Musluman olmayan Turkler ve Turk olmayan MusKultur, hem gecmışı hem şımlumanlar var Bu ne olacak 9 Oydıyı hem de geleceğı kapsar Bu nedenle, hem zamanı hem de sa Osmanlı azınlıklar ve başka kavımler olmak uzere hepsını mekânı butunuvle kavramak soz topluyordu Turkîslam Sentezı konusudur, vanı dunyayı O zane oranla evrenseldı man kultur >erel motıflerden yola koyularak evrensele ulaşır Bu sorulann ve tartışmanın Yalnız yerel oğelerle ve kendı bır tek yanıtı var O da cumhubunyesıvle yetmmez, başka yarıyet ve demokrası sentezınden doğan bır kultur sentezıdır Devbancı oğelere ve yapılara da uzaletımız bunu 1923'te başlatmış, nır Onun ıçın yeryuzunde bır kulturel alış venş vardır O da gunumuzde de surdurmek zorundadır Bu, bır yaşamsal sobır sureç sonunda ozumsemeyı rundur Çunku bu yenı Cumhuongorur Ulusallık, bır sınırlar rıyet donemının anlayışı kultuçerçevesınde var olan ınsan varrumuzu hem kendı kulturumu lıklannın gerek bırey ve gerekse ze ve hem de dunya kulturune toplumsal varlık olarak gelenekdayandırmakta, tarıhımızın ve gorenek ve davraruş bıçımlerınkulturumuzun her bır evresını den kaynaklanan bır ozellık duzçağdas, çağcıl ve çok boyutlu bır lemınde tum ınsanlığa açılma çaduzlemde ele alıp genç kuşaklabasıdır Bu çaba, aynı zamanda ra aktarmaktadır Bövlece, surevrenselhğı de kapsar Orada özgun psıkolojısınden kurtularak gunluk vardır, yenı ve değışık bır dunyayla ılgılı soz sovleme hakboyut ortaya koyma, venı bır kımız doğrulanmaktadır kımlık yaratma, kışılık vapısı Reklamın İki Yönü azeteler ıçın reklam olayı ıkı boyutlu bır vazgeçılmezlıktır Bugun bağımsız, yanı herhangı bır kurum tarafından fınanse edılmeyen yayın organlarının ekonomik bağımsızlıklarını güvence altına almalan ıçın yalnızca satış gelırı değıl ılanreklam gelın de vazgeçılmezdır Ayrıca gazeteler daha çok ınsana ulaşmak ıçın yayınlarını duyurmak zorundadırlar Bugün de bunun temel yclu TVdır 1986 yılındakı reklam harcamalannın sektörtere dağılımında basınyayın grubu 5 sırayı almıştır Bugun butun gazeteler yayın faalıyetlennı, atılımlarını duyurmak ıçın TVden genış bıçımde yararlanmaktadırlar ManaıansThomson'un yayımladığı 1986 Reklam Harcamalan çalışmasında yer alan verılere gore gazetelenn 1985 ve 1986 yıllarındakı bu reklam harcamalan şuyle oldu (Pazarlama şırketı olan gazetelenn bu faalıyetlerıne ılışkın reklam harcamalan da toplam rakamların ıçınde yer almaktadır) Guneş Mıllıyet Hurrıyet Sabah Gunaydın Tercuman Bulvar Golge Adam Tan Cumhurıyet Yenı Haber Yenı Asır Posta Turkıye 1985 392 003 642 084 365859 129042 378886 86648 65562 6981 45 680 97456 67024 9 241 (mılyon TL) 1986 852 754 846415 672 497 501095 562 212 186379 132 408 128518 112 538 107734 105372 49480 36323 32 452 EVET/HAYIR OKTflY AKBAL Haldun Taneri Anarken "Ben olumu her zaman duşünmüşumdür Insanlann bıraz da tesadüfen yaşadığı bır ulkede Bu trafık olayları Türiu hastalıklar Insan tabıı olümu duşunur Fakat ben şoyle duşünuyorum, eğer ınsanın yapacağı çok şey olursa ölumden daha çok korkar Insan korkuyor Eğer ununu elemış eleğını asmışsa emeklıhk dönemıne geçmış olursa, bır nevı ölumu bekler gıbı olursa, kolay da Fakat yapacak çok şeyı olursa 'olum benı engeller' endışesı ıçınde oluyor' Haldun Taner arkadaşımız Yalçın Pekşen'le yaptığı bır konuşmada boyle demıştı Yapacak çok şeyı olan kışı ölmekten daha çok korkuyor Yaş yetmış, ış bıtmış derler, oysa sanatcının yaşı yoktur Yetmışte de seksende de bılım adamları yazarlar sanatçılar daha uzun yıllar yaşayacakmışçasına urun verırler, yaratırlar Haldun Taner de son yıllarında sağlıksızlığın baskısı alttnda bıle oykuler, oyunlar, yazılar yazan bır kışıydı Yazarlar sanatçılar nedense hep ölum gunlerınde anılır Falancanm olumunun bılmem kaçıncı yılı derız O kışıyı, sanatını, yapıtlarını hep olum yıldönumlerınde anımsarız, anımsatırız Oysa yanlış bır şeydır bui Boyle ınsanları olduklerı gunde değıl, dogdukları gunde anmalı Nedenı de, sayısız yapıt bırakmış olanlar, hele o yapıtları sureklı okuyanlar, sevenler, bellekierınde yer verenler gunden gune sayıca artıyorsa, o sanatcı ülkesının yazın dunyasında sağlam bıçımde yerını almışsa Haldun Taner'ın bugun doğum gunu 16 Mart 1916 Sanatçılar doğariar, ama olmezler Kım der kı bır Balzac, bır Stendhal, bır Kafka, bır Çehov, bır Proust, bır Faulkner oludur1 Yaşamdakı ınsanlardan daha canlıdır böylelerı Yaşamın ıcındedırler, hem de yalnız doğup buyuduklerı yerlerde değıl butun ınsanlann arasında, ıçınde, kafasında, yaşantısında Bızde de bır Saıt Faık, bır Sabahattın Alı, bır Orhan Kemal'ı, bır Orhan Velı'yı, bır Nazım Hızmet'ı, bır Behçet Necatıgıl'ı 'ölu' saymak olanaksızdır Çoğu kez ölum sureklı bır yaşamanın, daha doğrusu ölumsuzluğün bır başlangıcıdır Mıllıyet gazetesı Haldun Taner'ın anısına bır ödul koydu Oyku yarışması açtı Her yıl Taner'ın doğum gununde, yanı 16 martta bu ödul venlecek Taner, kısa oyku alanına yenı bır hava getırmış yazarlardandır Bırkaç sayfa ıçınde bır olayı bır duyarlığı anlatmak kolay gıbı görunur, ama bır kez okunup geçılecek bır yazı ıse bu, elbet kolaydır Ama kuşaklar geçecek o oyku bır daha bır daha okunacak Işte bu tur oykü yazmak zor Bugun Memduh Şevket Esendal'ın, Saıt Faık'ın, Sabahattın Alı 1 nın bırçok kısa oykusu ılk yazıldıklan günkü gıbı tazeyse, etkıleyıcı ıse bu gucu yazariarının gucünden alıyor Haldun Taner'ın pek çok oykusu de bu nıtelığı taşımaktadır Bu yıl Taner Oyku Yarışması Seçıcı Kurulu çok guc bır gorevle karşı karşıyaydı Yedı yuze yakın kısa, uzun oyku gonderılmıştı yurdun dort bır yanından Son ıkı yıl ıçınde basılmış oyku kıtaplan, dergılerde yayımlanmış oykuler ve hıçbır yerde çıkmamış belkı çoğu da çıkmayacak el yazısıyla, daktılo ıle temıze çekılmış oykuler On kışıden olusturulan kurul bu yedı yuz oykuyu tek tek ınceledıkten sonra bır karara vardı Incelemek ıçın gonderılen bu oykuler kımını yazarları, kımını de yazarlarından ızın alınarak yayıncıları göndermıstı, arasında uzun tartışmalardan sonra uç öyku ağırlığını duyurdu Bu uç oykunun de bu yazın turunun başarılı örneklerı olduğu kanısındayım Boylece Taner odulu seçıcı kurulu, yakın arkadaşları Taner'ın anısına en yakışan bır sonuca ulaşmış oldular Açtım kıtaplarını, serdım masaya, tek tek bakıyorum, oykuler, oyunlar, denemeler, söyleşıler "Canlar Ölesı Değıl"dekı dostlarından soz eden yazılar bırer belgesel değer taşıyor Oyku kıtaplarını yazınseverler yakından bılırler 'Mıllıyet'te her hafta sonu yayımlanan yazılarından bır bolumunu ıçeren 'Kbyma Akıl Oyma Akıl'ı okuyorum Genış bır kultur, sağlam bır bakıs acısı uygarca bır hoşgoru, bu arada ınce bır 'humour Bugun de, yarın da yararlanarak okuyacağımız yazılar, zamanla belgesel bır değer de kazanıyor Demokrasının ne anlama geldıgını Taner, bakın nasıl anlatmış "Demokrası bu demektır Çokseslılık demektır Başkasının duşuncestne saygı göstermek demektır Bılıme, sanata basına kendı duşüncesını, değer yargısını, zevkını empoze etmeye kalkmama olgunluğu demektır Bunsuz demokrası olmaz Olur dıyenler, ancak kendını aldatır Sansur sağlam re/ımlerde kımsenn aklına dahı gelmeyen bır korku psıkozunun sımgesıdır Sanata, bılıme, yaratma ve arama ozgürluğune karşı konulmak ıstenen bır korku barıkatıdır Hıç bır yerde hıçbır zaman tutmamştır Duşüncenın ozgürluğunü onleyememıştır Ancak bır sure ıçn rahatsız etmış, sonra alanı kutsal duşunce ozguriuğune bırakıp gıtmıştır O duşunce özgurtuğu kı, onsuz ne sanat, ne bılin, ne kultur, ne de uygarlık olur" Taner'ın anısına saygıyla Ekonomik Bülten Bayilerde Bugüne kadar 21.500 seçkin abonenin ilgiyle izlediği haftalık Ekonomik Bülten Gazetesi'ni artık siz de okuyabileceksiniz. Yurt ve dünya ekonomisini izlemek için bu pazartesi siz de bir Ekonomik Bülten Gazetesi alın. Ekonomik Bülten Gazetesi'ni çevrenizdeki bütün gazete bayilerinde bulabilirsiniz. Ekonomik Bülten Gazetesi çeşitli girişimlerde bulunmayı sorumluluk edinen insanlar için çıkıyor. Bu kişilerin karar vermesini,anında hareket etmesini kolaylaştırıyor. Doğru bilgi vererek okuyucusunun başarılı olmasını sağlıyor. Gazetelenn TV, basın ve radyoda yer alan reklamları 1985'te 2,5 mılyar, 1986'da ıse 5 mılyar dolayındadır 1985 yılında toplam reklam harcamalan 76 mılyar, 1986 yılında ıse 120 mılyar lıra oldu Basın kendını tanıtmak ıçın geçen yıl 5 mılyar dolayında harcama yaparken, toplam harcamaların % 33 2'sı olan 40 mıfyar lırayı da gelır olarak elde ettı Bu rakam 1985 yılında % 375'luk bır oranla 28 6 mılyar lıraydı 1980 yılında basının toplam reklam harcamalannın % 51'ını gelır olarak elde etttğı goz önune alınırsa, 1986'da ulaşılan % 33 2'lık oranın basın açısından onemlı bır tehlıkenın göstergesı olduğu gorulecektır Basının toplam reklam gelırı gerçek ve oransal olarak sureklı olarak genlemektedır ManaıansThomson'un araştırmasında sutunsantım olarak basında yer alan ılan ve reklamların kapladığı toplam alan da belırtılmıştır 19801986 donemı ıçın yuzolçumu olarak ortaya çıkan tablo yıne karanlıktır. 1980 1981 1982 1983 1984 1985 1986 1 224 546 1 787837 2 018537 1 563003 1 738190 1 749 279 1 661647 Banker olayının parlak dönemı olan 19811982 yıllarındakı yapay artış dışında basının gerçek olarak reklam gelınndekı gerıleme toplam sutunsantım mıktarlarında da açık olarak görulmektedır Basının 1986'da toplam reklam harcamalanndan aldığı % 33 2'lık pay Batılı ulkeler ıçınde, Portekız dışında en duşuk orandır Cenajans'ın aylık bultenının son sayısında her ulkedekı reklam harcamalannın medyalara gore dağılımı verılmıştır Buna gore, basının her ulkedekı payı şoyledır Avusturya 54, Belçıka 71 7, Batı Almanya 81 2, Danımarka 96, Fınlandıya 879, Fransa 586, Hollanda 846, Ingıltere 631, Irlanda 404, Italya 41, Ispanya 505, Isveç 961, Isvıçre 813, Norveç 968, Portekız 284, Yunanıstan 414, ABD 518, Avustralya 485, Japonya 36 2 Rakamlar genel olarak basın ıçın yenı bır tehlıkeyı şıddetle vurguluyor Reklam verenler gıderek daha fazla basın dışı medyalara, özellıkle TYye yonelmekte, çok sayıda yayın organı gıderek kuçülen bır pastayı paylaşmaya çalışmaktadır Ulkemızde reklam harcamalan zaten Batı ulkelerıyle kıyaslandığında oldukça duşüktür Elbette bunun temel nedenı ekonomının gelışmışlık duzeyıdır Ancak bu koşullarda da basın, bır "reklam gelırlerı krızı" kapıya dayanmadan bellı çözumlere yonelebılır DERBY GREVİ 90. GÜNÜNDE Dayanışma kampanyasına katılmak her emekçiye, her demokrata duşen onurlu bir görevdır. DERBY GREVt DAYANIŞMA HESABI: T.HALK BANKASI BEYAZIT ŞUBESİ CEMAL ÇELtK, No: 49258 Bayinizi uyarın, Ekonomik IBültenl KONYAEREĞLİ SULH CEZA MAHKEMESİ Esas No 1986 798 Karar No 1986/2876 Hâkım Cemaletün Bacak 268 68 Kâtıp Şenfe îkız 99 Sanık Ilhan Guna>, Ahmet ve Avşe oğlu 1958 D lu Konya Ereğlı Berendı koyu nufusunda kayıtlı olup, aynı yerde mukım Evlı 1 çocuklu, okuryazar, sabıkasız, TC İslam Çıftçı Suç Tanıtıcı ıbaresı bulunmayan sabun satmak Suç tanhı 26 9 1986 Suç tanhınde sanığın çalıştırdığı ve satıcılığını yaptığı dukkânda raflarda açık olarak taıutıcı ıbaresı bulunmayau sabun sattığı anlaşılmıştır Sanığın musnet suçtan eylemme uyan TCK nın 398 maddesı gereğınce 3 av sure ıle hapsıne ve 5000 lıra ağır para cezası ıle cezalandınlmasına, 3 aylık hapıs cezası 647 S K 'nın 4 maddesı gereğınce beher gunu 300 lıra hesabı ıle 27 000 lıra ağır para cezasına çevrılmesıne, TCK'nın 72 maddesı gereğınce ıçtımaen ve netıceten 32 000 Ura ağır para cezası ıle teczıvesıne, TCK'nın 402 maddesı gereğınce curme vasıta kıldığı meslek ve sanatırun uç ay muddetle tatüıne, Yedı gun sure ıle ışyerının kapatılmasına, Hukum ozetının kapatma suresı kadar göze çarpan bır yenne asılmasına, kararın kesınlesmesını muteakıp hukum ozetının Ankara, İstanbul ve İzmır'de vayımlanan trajı yuzbının uzerınde olan bır ga zetede vayımlanmasına, ayrıca mahalli bır gazetede de yayımlanmasına, masrafın bılahara sanıktan tahsılıne, 1290 lıra vargılama masrafımn sanıktan tansıhne daır yasa yolu açık olmak uzere sanığın yokluğunda venlen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 26 9 1986 Basın 14162 Gazetenizi ayırsın. Alayköşkü Cad Eryılmaz Sok. No:13 Cağaloğlu Tel: 512 00 50 (10 Hat) 512 83 31 İLAN SEKA DALAMAN MÜESSESESİ MÜDÜRLÜĞÜNDEN Muessesemızce 50 000 kg çelık ambalaj çemben ıdanteknık şart namelerıınız ıle numunemız evsafında satın alınacaktır Bu ışe aıt şartnameler mesaı saatlen ıçınde muessesemız tıcaret şeflığınden veva SEKA Genel Mudurlüğu tkraal Daıresı Başkanlığı Izmıt SEKA Ahm Satım Mudurlüğu Tralıköşku Cad Yalıkoşku Han Kat 4 Sırkecı/lstanbul SEKA Alım Satım Mudurlüğu Selanık Cad No ^ Kızıla>/An kara SEKA Ahm Satım Mudurlüğu 27 Mayıs Meydanı Gumruk Iş Hanı Kat 3 No 42 Konak/Izmır Adreslerınden bedelsız olarak temın edılebılır Teklıf \erecek fir ma ve kuruluşlarm teklıflerını 3 4 1987 gunu saat P OO've kadar muessesemız haberlesme şeflığıne vermelerı riıa olunur Postadakı vakı geakmeler dıkkate alınmaz Muessesemız 2886 savılı kanuna tabı olmayıp ıhalevı kısmen veya tamamen vapıp yapmamakta veya ıstedığıne vermekte serbesttır tlan olunur Basın 14165 TÜRKİYE DEMİR VE ÇELİK İŞLETMELERİ DİVRİĞİ MADENLERİ MÜESSESESİ MÜDÜRLÜĞÜNDEN 1Muessesemız ıhtıyacı olarak genel ^artname hukumlenne göre kapalı teklıf alma usulü ıle 362 kalem muhtehf vıda satınalınacaktır 2Teklıf zarflan 3 4 1987 gunu saat 14 00'e kadar muessesemız muhaberat ve arşıv şeflığıne venlmış olacaktır 3Teklıf zarfları eksıltmeııın yapılacağı gun saat 14 30*da D Ç Dıvnğı Madenlerı Muessesesı Satınalma Komısyonu huzurunda açılacaktır 4Şartname a) Ankara'da T D Ç 1 Genel Müdürlüğümuzden, (Zıya Gökalp Cad No 80Kurtuluş) b) Istanbul Sanayı ve Tıcaret Odası Baskanlıklanndan, c) Dıvnğı'de muessesemız tedarık ve ıkmal mudurluğunden te mın edılebılır 5Postadakı vakı gecıkmeler dıkkate alınmaz 6Muessesemız 2886 sayüı kanuna tabı değıldır tlan olunur Basın 14248 KİRALIK EŞSİZ İŞYERİ T.C. REFİK SAYDAM HIFZISSIHHA MERKEZİ BAŞKANLIĞI'NDAN Başkanlığımız personelı ıçın Ankara şehır merkezınde lojman bı nası satınalınaıaktır Istekhlenn teklıflennı 16 3 1987 gunu saat 17 00 ve kadar başkan lığımız Idarı ve Malı Işler Mudurlüğu ne vermelerı gerekır Bu konuda malı bılgıler başkanlığımız Idarı ve Malı Işler Mudurlüğu nde oğrenılebılır BEBEK'TE Anacaddede 4 katlı bına TBI: 156 68 67 68