28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahibi: Cumhuriyet Maıbaacılık vc Gazetecilik TUrk Anonim Şirkeli adma Nadlr N«dl, # Cencl Yayın MUdürU: H u n Cernal, Muessese MUdUrU: Emlnc Ufaklıgil, Yazı Islcrı MUdUrU: Okty Gönenıln, # Habcr Merkezi MUdUrü: Yalçın B«yer, Sayfa DUzeni Yönetmeni: Ali A«r, # Temsilıiler ANKARA. Vılçın Dogan, İZMİR: Hlkmtl Çclinkayı, ADANA: Cclal Baslangıç. Istanbul Habcrlcri: Rtka ö ı , Dıs Habtrler: Ergun Balcı, Ekonomi: Oımın lHıgıy, KulıUr: Oltl Dster, Magazin: Mchmrl Yifiıı, Spor Danışmanı: AMulkadlr Yuahnaa, DuKİtme: teflk Durfaa*, Bilun EJıtim: Şahin Alp«y, IşSendika: Şuknn Ktttad, HaberAraşurma: Hfuk GiUdemlr, Yun Habcrleri: Necdd Dogu # Koordinaıor: Ahmel Konılua, • Mali Işlcr Lrol Erkut, • Rcklam: AyK Tonın Ek Yayınlar: Hulyı Akyol • Idarc: Hüsryln Gtlrcr, Işleımc: (tnött ÇcUk, Bilgil;lem: Nall laal. Basan ve Yayan: (.'umhuriyct Matbaacılık ve Gazctecilik T.A.Ş. TUrk Oca|t Cad. 39/41 Cagaloglu, 343)4 lst , PK: 24«lstanbul, Tel 312 05 05 (20 hat), lelex: 22246 • BUrolar Ankant Ziya GökaİD Bulvarı Inkılap Sokak, No: 19/4, lel: 33 11 4M7, Telex 42344 • Izmlr H. Ziya Bulvarı, 1352. Sok. 2/3, Tel: 23 47 0913 12 30, TWex: 52359 • Adana: (.akmak Cad No: 134 Kaı 3. Tel: 1455019731. Tel«: 62155. TAKVİM 4 ŞUBAT 1987 Imsak: 5.38 Güneş: 7.05 öğle: 12.22 Ikindi: 15.05 Akşam: 17.30 Yatsı: 18.51 Cinayetli ve yasaklı Pinochet diktatörlüğü, iktidarda 13. yılını doldurdu ŞilPde generaller kışlaya dönmüyor "ŞUi'deki basın ve yayın özgUriUgü köklü bir geçmlse sahip. Bunu Pinochet gibi sert diktatörier bile bir kenara atamaz" diyen Şilili tanınmış yazar Jorge Edwards'ın ise "Persona Non Grata" isimli kitabı yasaklandı. Yasaklama nedeni kitabın önsözünde Pinochet'den diktatör diye söz edilmesiydi. Bugün Şili'deki sistemden diktatörlük diye söz edenler hiçbir ceza ile karşılaşmazken, bu diktatörlüğün başındakine diktatör demek yasak. Augusto Pinochet kendisinden "El Senor Presidente" (Sayın Başkan) diye söz edilmesini istiyor. Belki de Latin Amerika diktatörleri üzerine yazılan romanların ilki sayılabilecek Nobel ödüllü Miguel Angel Asturias'ın romanının "Sayın Başkan" adını taşıdığını bilmiyor. Son diktatör romanlanndan biri de genç Şilili yazar Fernando Jerez'in "Ekselanslannın Yanında Bir Gün" adlı kitabı. Kitap serbestçe satılabiliyor. Şili hükümeti bütün diğer diktatörlükler gibi yıllar geçtikçe akıllandı. Iktidar sahiplerini kızdıracak her şeyi değil, sadece tehlikeli olabilecekleri yasaklıyor. Pinochet, muhalif dergileri okuyanlara "kayıp" gözüyle bakıyor. Şili televizyonu ise hükümet tarafından en önemli propaganda aracına dönüştürülmüş durumda. Ama zaman zaman muhabirlerin beceriksizliği yüzünden ekranlardan muhalif fikirleri de yansımıyor değil. Kısa bir süre önce tspanya'da diktatörlükten demokrasiye geçişin kahramanı Adolfo Suarez'le yapılan görüşmede olduğu gibi. r TÜBİTAK ödülü Ainochet ve generalleri, kışlalarına geri dönmeyi düşünmüyor. Diktatör "Daha uzun yıllar iktidardayız, kimse hayale kapılmasın" diyor. Magazln Servisi Şili'de Pinochet diktatörlüğü 13 yıldan uzun bir süredir iktidarda. Ne zaman zaman alevlenen protesto gösterileri, ne ekonomik kriz, nc de ABD'nin hoşnutsuzluğu, diktatörün iktidarını bugüne kadar sarsabildi. Şili'de muhalifler sabaha karşı evlerinden alınıp götürülüyor, ertesi gün cesetleri boş bir tarlada, ya da sokak ortasında bulunuyor, siyasi konular tenha yerlerde kısık sesle konuşuluyor, gazeteler, dergiler kapatıhyor, kitaplar toplatılıyor, Marquez'in diktatörlüğü anlatan kitapları yakılıyor. Aşağıda Frankfurter Allgemeine gazetesi muhabirinin Şili hakkındaki gözlemlerini özetleyerek aktarıyoruz. General fotoğrafının çekilmesini istemiyor, en aandaniyitanımadıgı ya da yabancı gazetecilertarafından. Hükümet sözcülerine bu fotoğraflarda çok kötü göründüğünü söylüyor. Darbeden hemen sonra çekilmiş kara gözlüklü fotoğrafları hâlâ dünyadaki birçok gazetenin yazı işlerinde dolaşıyor. Şüphesiz kara gözlükleri ona kötü niyetli bir yabancı fotoğrafçı taktırmamıştı, ama "Sayın Başkao" yıllardan beri bu korkunç gözlükleri takmıyordu. Pinocbet, 13 yılı aşkın bir süredir Şili'de iktidarı elinde tutuyor ve gerçek bir diktatör gibi bütUn önemli konularda tek başına karar veriyor. Augusto Pinochet daha yıllarca Şili'yi yönetmek istiyor, sadece diğer politikacılar gibi iktidarda olmaktan hoşlandığı için değil. Şili'yi komünizmden koru rubzon (a.a.) Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) tarafından 1987 yılında verilecek bilim ve teşvik ödUllerine Karadeniz Üniversitesi'nden 4 öğretim üyesi aday gösterildi. K. Ü. Rektörlü&ü 'nden yapılan açıklamaya göre, 1987 yılı bilim ödülüne Mühendislik Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Aybar Ertepınar aday gösterilirken, teşvik üdüllerine aday gösterilen öğretim üyeleri şunlar: Tıp Fakültesi tç Hastalıklan Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ziya Mocan, Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıklan Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hilal Mocan, Mühendislik Mimarlık F'akültesi Makine Mühendisliği Bölümü ögretimi üyesi Yrd. Doç. Dr. Temel Savaşkan. Gurbetçilerin sorunları A nkara (uba) Sm. Mülkiyeliler Birliği'nde '' Yurtdışındaki Türk tşçilerinin Sorunları" konulu bir panel düzenleniyor. Panele Hamburg Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Petra Kappert, Feedenberg Vakfı Müdürü Christian Petry, Türk tşçi A ileleri Sosyal Danışmanı Ercan Karakaş ve Türkiye Araştırmalar Merkezi Müdürü Dr. Faruk Şen konuşmacı olarak katılacaklar. 2122 Şubat 1987 tarihinde Mülkiyeliler Birliği 'nde yapılacak panelde yurtdışında yaşayan bilim adamlarının bakış açısıyla Almanya'daki Türk işçilerinin sorunları dile gelirilecek. mililer,güvensizlik ve çaresizlik duyguları içinde. Gelecekten bekledikleri bir şey yok. Son 20 yıl içinde izlenen başarısız politik denemelerden zarar gördüler. yabilecek tek kişinin kendisi olduğuna inandığından istiyor bunu. Hıristiyan ve diğer demokratlar, Pinochet ve dostlarının darbeden kısa bir sUre sonra kışlalarına geri döneceklerini ve Marksistler tasfiye edilip hapse atıldıktan sonra, Ulkenin yönetimini eskiden beri güvenilen orta ve sağ kesim siyasetçilere devredeceklerini umuyorlardı. Pinochet ise hiçbir zaman kışlaya geri dönmeyi düşünmemişti. Darbeden birkaç hafta sonra Santiago'da yapılan hararetli bir konuşma sırasında ''Daha çok uzun yıllar iktidardayız. Kimse bu konuda hayale kapdmasın" demişti. s, Işkence ve tutuklamalar Bütün mahalleler, özellikle de yoksullann, sendikacıların, siyasetçilerin, rahiplerin ve gazetecilerin oturduğu semtler denetleniyor. Yabancı muhabirlere çevirmenlik ve rehberlik yapan Şilililer hakkında da dosyalar tutuluyor. Ama halk polisten çok, kontrol edilemediği ileri sürülen küçük grupçukların rejim aleyhtarlarına karşı düzenledikleri eylemlerden korkuyor. Çoğu polis, diğerleri aşırı sağcı grupların üyesi olan sivil adamlar genellikle sabahın saat dördünde insanlan evlerinden alıp götürüyorlar. Şanslıysalar tartaklandıktan ya da kurşunlandıktan sonra bir tarlaya atılıveriyorlar. Kurşun delikleri ile kevgire dönmüş ya da kafası koparılmış cesetlerinin sokak ortasına bırakıldığı da oluyor. Bir kısmı da, sanki yasalara uygun olarak tutuklanmış gibi hapse atılıyor. Şili lnsan Hakları Komisyonu'nun raporuna göre son sıkıyönetim döneminin ilk ayında 6 muhalif öldürüldü, 51 kişi işkenceden geçirildi, 185 kişi tehdit edildi, 13 kişi kaçırıldı, 369 kişi tutuklandı, 17 konut işgal edilip arandı. 1983'ten sonra başlayan ekonomik kriz nedeniyle generallerin orta sınıfın desteğini kaybetmeleri diktatörlüğün sonunu getirmişe benziyordu. Ülkede protestolar yaygınlaşıyor, diktatörlük hemen bütün dünyada dışlanıyor, sonuçta VVashington da Pinochet'ye kızmaya ve onu da acaba Marcos ve Duvalier gibi yerinden sürebilir miyim diye düşünmeye başlamıştı. Ortada muhalefeti umutlandıracak birçok belirti vardı. Ancak Şili ekonomisi son bir yıl içinde büyük krizin etkilerini üzerinden attı. Ekonomik gelişme oranı 1986 içinde yüzde 5'i buldu. Bu gelişme devam ederse hükümet orta sınıfın bir bölümünü yeniden kazanabilir. Şilililer, güvensizlik ve çaresizlik duyguları içinde. Gelecekten bekledikleri bir şey yok. Son 20 yıl içinde izlenen başarısız politik denemelerden zarar gördüler. Kimler geçti? Hıristiyan demokrat Frei, sosyalist Allende ve sonuç olarak da ulusal güvenlik ve neoliberal ekonomi politikası doktrinlerine dayanan diktatörlük. Şilili yazar Jorge Edwards, "Daha büyük bir etkinlik, ulusal gelişme adına kimi ülkeler özgürlükten, klml ülkeler adaletten fedakârlık eder. Biz Şili'de özgürlUgU de adaleti de feda ettik. Hem de bir hiç ugruna" diyor. 5.4 YIN BAŞKAN Şili diktalörü Augusto Pinochet, kendisine diktatör dtnmesine çok kıvyor ve ••Sayın Başkan" diye hitap edilmesini istiyor. lktidar koltuğunu çok seven ve daha uzun yıllar kışlasına dönmeye niyeti olmayan Pinochet 'nin cinayetli, yasaklı ve iskenceli yö'netimi Şili halkını, kendi askerine karşı her geçen gün biraz daha düsman ediyor. (Fotoğraf: BARBARA KLEMN) Aliağa'da atama A nkara (anka) Aliağa JM. Petrokimya Sanayii T.A.Ş. Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Başkanlıgı 'na Seyfettin Biçici getirildi. Biçici'nin atanmasına ilişkin üçlü kararname Resmi Gazete'de yayımlandı. Bu arada, Kayseri Milli Eğitim Gençlik ve Spor Müdürü Mehmet Karakuş, başka bir yere atanmak üzere görevinden alındı. Sayın başkan Santiago ve Valparaiso'daki kitapçıların vitrinlerinde "Pinochet'ye hayır" adında bir kitap duruyor. Bu sol eğilimli "Analisis" dergisinde yer alan rejim aleyhtarı başyazılardan oluşan bir derleme. Patricia Verdugo adındaki kadın muhabir iki ayda bir diktatörlüğün kirli işlerini anlatan bir kitap çıkarıyor. Kitaplarına hemen her kitapçıda rastlamak olası. Jose Donoso da Ulkesine geri döndükten sonra yaşadıklannı anlattığı "Bütün Umutlann Yltişi" adlı yeni romanını birkaç hafta önce Şili'de yayımlayabildi. "HükUmet kitabımı sansürlemeye ya da yasaklamaya zahmet etmiyor" diyor. Donoso ve ekliyor, "Zaten kitap fiyatlannın bugünkü durumuna hakılırsa kitabı en çok 3 ya da 4 bin kisi saün alabilir. Ellerini bu tür önemsiz bir işle Idrletmeyeceklerdir. Aynca kilabımın serbestçe satdmasını sözde UberaUlklerinin isareti olarak kullanacaklardır." MTA, altın arayacak O UMUT KİLÎSEDE Pinochet yönetimine karşı çıkanlann, yoksul halkın tek koruyucusu kilise oldu. Kilisenin yaptırdığı araştırmaya göre ülke nüfusunun yüzde 6O'ı yoksul ve bunların dörttebiri de ayda 25 doların altında bir para ile geçinmek zorunda kalıyorlar. Anifren, yukıt tüketimini artUrıyor Sürücülere öneriler: Âtatürk'ün nurası tehdit altında Der Splegel: Islami akımlar Türkiye'de yeniden güçlendi. Askerler, okullara din dersi mecburiyeti koyan 1982 Anayasası'm onaylamakla belki de buna belirleyici şekilde yardımcı oldular. N e w s w e e k : Nüfusunun yüzde 99'u Müslüman olan Türkiye'de çağdaş anlayışla eski değerleri kaynaştırmak her zaman zor olmuştur. Protesto yürüyüşleri, aşırı dincilerin potansiyel bir tehdit oluşturabileceğini gösterdi. Magazin Servisi Türkiyedeki irticai faaliyetler, dış basın tarafından da işleniyor. Amerikan Newsweek ve Federal Alman Der Spiegel dergileri, son sayılarında bu konudaki gelişmeleri aktaran yazılara yer verdiler. Federal Almanya'da yayımlanan "Der Spiegel" dergisinde yer alan "Çizmeler temizleniyor" başlıklı yazıda, Islamlaşma akırnlarının Atatürk'ün mirasını tehdit ettiği belirtilerek, Türkiye1 deki siyasi çcvrelcrdc yeni bir askeri darbe üzerine spekülasyonlar yapıldığı ileri sürüldü. Yazıda Genelkurmay Başkanı Üruğun Uludağ'da yaptığı, "Kanunlar var. Hükümet var. Biz askerler olarak sadece kendi işimizi yapıyoruz" şeklindeki konuşmasına değinilerck, "Askerler kendi görevlerinden ne anladıklarını 1960, 1971 ve 1980 yılında göüterdiler. tklidarı sivillerin clinden alıp, anayasayı da yürürlükten kaldırdılar" deniyor. Dcrgidc yer alan yazıda, lslami akımların Türkiye'de yeniden güçlendiğine değinilerek, binlerce yeni cami açıldığından, okullarda din derslerinin zorunlu kılındığından ve ilniveısitedeki kız öğrencilerin türban taktığından söz ediliyor. Yazıda Atatürk'ün bir örneği daha bulunmayan bir kültür reformu gerçekleştirdiği, ordunun kendisini Atatürk'ün bıraktığı mirasın bekçisi olarak gördüğü belirliliyor. Daha sonra, "Ancak askerler, 1982'de Alalıirk'ten beri ilk kez okullara din dersi konıılınusını içeren anayasa maddcsiııi onaylamakla belki de buna belirleyici şekilde yardımcı oldular" deniyor. Atatürk'ün gerçekleştirdiği reformlardan 60 yıl sonra modern Türkiye'nin kurucusu Atatürk'ün halkının dinsel ihtiyaçlarını hafife aldığının ortaya çıktığı, tahsillilerin Avrupa'ya ruhsal açıdan çabuk bağlanmalanna karşın, halk kitlelerinin onları izleyemediği ileri sürülüyor. Yazıda Cumhurbaşkam Kenan Evren'in Bonn'dan, daha önce vatandaşlıktan çıkarılan Cemalettin Kaplan'ın iadesini istediği, ancak kendisine Alman yasalarının buna izin vermediğinin iletildiği belirtiliyor. Başbakan Özal'ın ise iade isteğinden haberi yokmuş gibi davranarak. "Ne Dış basın, irtica konusuna genişyer ayırdv demiş (a.a.) Maden Tetkik Arama Enstitüsü "MTA"mn Ödemiş yöresinde altın arama çalışmalanna başlayacağı bildirildi. MTA yetkilileri yapılan ön çahşmalardan olumlu sonuç alındığını Ege Bölgesi'ndeki en zengin altın damarlardından birine Adaküre köyü yakınlarında rastlandığını söylediler. Yelkililer, 1987 programında yer alan projeye göre, ödemiş'in yanı sıra Tire, Manisa, Balıkesir, Çanakkale, Bursa ve Kırklareli'nde de altın aranacağınt haber verdiler. Altın arama çalışmaları için ilk aşamada 207 milyon harcama yapılacağı, arama sahalarmın gelecek yıllarda daha da genişletileceği öğrenildi. ANKARA (a.a.) Basit bazı önlemlerle otomobil yakıt tüketiminde yüzde 1015 dolayında tasarruf sağlanabileceği bildirildi. Başbakanhk Enerji Tasarrufu Koordinasyon Kurulu tarafından yayımlanan kitapçıkta, yakıt tasarrufu için alınması gereken önlemler sıralandı. Sürücüleri tasarruf konusunda uyarmak için hazırlanan kitapçıkta şu öneriler yer alıyor: • Aracın frenini ancak gerekliginde kullanın. Viraj ve yol kavşaklarında ani fren ve hemen gaza basınak tükelimi yüzde 5 arttınr. • Vitesleri iyi kullanın. Belirli bir yolda 3. vitesle 60 kilometre hızla giden bir araç bu hızı 4. vitesle giderse yüzde 20 daha az yakıt tüketir. • Şehirlerarası yollarda en verimlı hızlar 8090 kilometredir. 90 kilomelreden sonraki her I kilomctrelik hız artışında yakıt tüketimi yüzde 1 artar. • Arabanın hızını sabit tutmaya çalışın. Yavaşlayan bir arabanın tekrar hızlanması için harcanan yakıt, onun aynı hızda gilmesi için harcanandan daha çoktur. motor ayarı yaptınn. Ayarsız bir motor yüzde 10 daha fazla yakıt harcar. • Motor yağının zamanında degiştirilmemesi yakıt tüketimini yüzde 610 dolayında arttınr. • Kirli hava filtresi her yüz kilometrede 2 litre fazla benzin tüketilmesine neden olur. • Aracınızdaki gereksiz yükleri çıkarın. Radyusyonda standart Pahs'te toplanan OECD Uzmanlar Grubu, devletler arasında kullanılabilecek radyasyon limitlerini saptamak için çalışmalara başladı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Bütıin ülkclerin ü/.crinde anlaşacaklan, "standarl radyasyon limilleri saptama çalışmalan" başladı. Kısa bir süre önce Paris'te yapılan "OECD Uzmanlar Grubu Toplantısı"nda bir nüklcer kaza durumunda gıda dağıtımı vc benzeri kısıtlamalarda, "radyasyon müdahale düzeylerinin" daha ayrıntılı biçimde saptanması için listelcr yapıldı. Bu listedc radyasyon limitleri, besin nıaddelerinin cinsi, insanların yaş grupları, kaza sonrasındaki birinci yıl ve onu izlcyen yıllarla, besinlcrin hangi kesillcrinin radyasyon bulaşıklığına uğradığı gibi hususlar göz önünde tutuldu. Ayrıca radyasyon ölçümlerinin bir yıl boyunca alınan besinler üzcrinden mi, yoksa bunların belli yüzdclcri üzcrinden mi yapılacağı, ikinci şık kabul edilecekse bu yüzdeleıin ne olacağı sorunları üzerine de tartışıldı. OECD Uzmanlar Cirubu Toplaniısı'nda Türkiye'yi lemsil eden Türkiye Atom Iinerjisi Kurumu Radyasyon Güvenliği Daircsi Başkanı ÖzerÖzerdcn, bu çalışnıaların, daha önce besinlcrin cinsi vc çocukerişkin ayrıııu yapılnıaksı/ın saptanmış olan 375 vc 600 bckcrcl/kilogramlık limitleri geçersiz kılacağını ve devlcller arasında kullanılabilecek standart liınitleı getireceğini bildirdi. özcrdcn, yapılan çalışmalarda, ülkelerin kendi iç bağımsızlıklarının zedelenmenıcsi,ne özen gösierildiğini vurgulayarak, "Elbette saplanaıak limitlere uyma zorunlulugu yok, ama öyle gerçekçi, oyle ayrınlılı ve güvenilir rakamlar bulmak için çalışıldı ki, bütün devletlerin bunları kabul edeceklerini sanıyoruz" dedi. OECD Uzmanlar Grubu Toplantısı'nda çalışmalar sonunda bir ön taslak ha/ırlanarak üyc ülkelerin inceleyip dcğcrlcndirmcsine sunuldu. Taslakta bu limitlerin neyegöre saptandığı ve bu saptamaların mantığı, ayrıntılı olarak anlatıldı. Yetişkin insanların bir yılda 500 milireın radyasyon alabileccklcri vc bııııun herhangi bir tehlike oluşturmayacağı kaydedilen taslakla, "Çocuklar için bu limit 100 milireın olarak alınmışlır ve rakaınların saptanmasındaki manlıgın esası hııdıır" dcnildi. (Arkası /.?. Sayfada) • Her 10 bin kilometrede bir den islensin. Biz onu valandaşlıktan çıkardık. O artık lürk değil" dediği ileri sürülüyor. Ankara'daki okullarda öğretmcnlcrin din dcrslerinde çocııkların kat'asına kızerkek arkadaslığının günah olduğunu soktııaya çalıştıkları, bakanlık mcmurlarının kadınlarla aynı asansöre binmekten kaçındıkları ileri sürülüyor. Yuzıdu Türkiyc'deki cami suyısının son on yıl içinde iiı; katına çıktığı savunuluyoı. NEWSWEEK News\veek'te yer alan ve dini akımların yeniden sahncye çıktığını bclirten yazıda, ünivcrsitclcrde "türban" giycn kız oğrencilere gctirilen \()K kararı ve ardından gelişen protestolurdan söz edilerek şöyle denildi: "Yüksek Ögrelim Kurulu'nun kararı etkili oldu, ancak Tıırk yetkililerin 60 > ıllık laiklik düzenini koruyup koruyamayacagı önemli bir nokta. Nüfusun yüzde 99'unun Müslüman olduğu Türkiye'de, çagdaş anlavış ile eski değerleri kaynaştırınak her /aman zor olmuşlur. Ögrenci protestoları, NATO'nıın hu kilit ıılkesi için aşırı dincilerin potunsiyel bir lehdit oluşturabileceğini göslerdi." Ncwswcck, dini akımların savunucularının, Hunıeyni türü rejinıi Türkiye'de yerleştirmekle suçlandıklarını belirterck şöyle dedi: "Bu, şimdilik tehlike olııslıırınııyor. Ozal ve Kvren, dini konularda hazı gorıis ayrılıkları içinde olmalarına ragmen, orluk bir noktada birlcşivorlar. Önceleri bu konunun tehdil oluşturmadıgını savunan Başbakan Ozal, daha sonnı konunun 'potansiyel bir tehlike' oldugıı görüşünde zor da olsa birlesli." Tıpta uzmanhk eğitimi A nkara (Cumhuriyet JTM. Bürosu) Tıpta uzmanlık eğitimi için öğrenci seçme sınavı yapılmasını öngören yönetmelik dünkü Resmi Gazete 'de yayımlandı. Yönetmeliğe göre, her sınav döneminde her program için kabul edilecek öğrenci sayılun üniversile birimleri tarafından saplanaıak ÖSYM've bildirilecek. İtalya'da AIDS önlemi n oma (ajj.) AIDS M\ hastalığının yuyılmasım önlemek amacıyla, ttalyan ordusundaki 385 bin askere parasız prezervatif dağıtılması kararlaştırıldı. Yetkililer, bu kararın ttalyan ordusunda 1985 yılından beri 18 AIDS vakası tespit edildiğini açıklayan resmi bir raporun yayımlarıınası üzerine verildiğini belirtıiler. Trafık pulları A nkara (a.a.) PTT /A. Genel Müdürlüğü 'nce hazırlatılan "trafik" konulu annıa pulları ile özel zarflar yarın satışa çıkarılacak. PTT Genel Müdürlüğü 'nden yapılan açıklamaya göre, 3 rcnkli olarak, 50'lik labakalar halinde bastınlan pııllar 10, 30, 150 lira karşılığı satılacuk. Posta nıerkezlerinde yarın ayrıca "İlk gün" damgası kullandırılacak. özel zarflar da pullıı ve damgalı olarak 210 lira bedelle satışa sunıılacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle