Katalog

2 ŞUBAT 1987 HABERLER CUMHURİYET/11 Özal: Araplara ıııülk satışı içîn anayasayı değîştirîriz YALÇIN ÇAKIR Başbakan Turgut Özal, "Anayasa hep askeri idareler tarafından degiştirilmiştir. Biz, anayasanın sivil bir idare tarafından degiştirildiğini ilk defa göstermek istiyoraz. Araplara miilk satışı için gerekirse anayasayı değiştiririz. Gerekirse referanduma gideriz" dedi. Başbakan özal, dün gününün büyük bir bölümünü Harbiye Orduevi'nde geçirdi, gazeteciyazar LiitfU Oflaz'ın nikâhında şahitlik yaptı. Bugün Amerika'ya gidecek olan özal, dün öğleden sonra partisinin Genel Sekreteri Mustafa Taşar'la bir süre görüştü. Daha sonra eşi Semra Özal'la birlikte dışan çıkarak Orduevi'nin karşısına getirilen ve Türk Kadmını Güçlendirme Vakfı'nca hazırlanan sağlık karavanını gezdi. özal, karavanı gezerken, eski sağlık ocaklarının yerini bu karavanlann alacağını söyledi. Başbakan, vakfın, Güneydoğu Anadolu Bölgesi için hazırladığı çalışmaları savunurkcn, "tnsanların ayagına kadar gidecek. Yani mahallesine, evinin oniine kadar gidecek" diye konuştu. Semra özal arada söze girerek, "Bu, sağlık ocagından da önemli" dcyince, Başbakan gülümseyerek bir süre durdu vc "Bu gezicller çok daha önemli, öyle anlaşılıyor" diye ekledi. Adapazan'nda Engin Başoglu firması tarafından yaptınlan karavan, özallar'a gösterilmeden önce manevra sırasında Anadolu Ajansı'ııa ait bir araca çarptı. Olayda her iki aracın çamurlukları hasar görünce, Engin Başoğlu, gazetecilerden kazayı büyütmemelerini istedi ve "Ben zaten heyecan ve telaş lçindeyim. SHP'li Seyfi Oktay: liıbancüara toprak, manda idarelerinde satılır ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) SHP Meclis Grup Başkan Vekili Seyfi Oktay, "Vatan topraklannın kayıtsız, koşulsuz yabancılara satışına larihte yalnızca manda idarelerinin müsaade ettigini" belirterek, Başbakan Turgul Özal'ın milliyetçilik anlayışını elcştirdi. Anayasa Mahkemesi'nin yabancılara toprak satışını öngören yasayı ikinci kez iptal etmesi uzerine, mahkemeye yapılan başvuru dilekçesini hazırlayan Oktay, bu konudaki görüşlerini Cumhurıyet'e anlattı. Oktay, Filistin'de, tsraillilere arazi satılmasına o tarihlerde Filistin'e egemen olan Ingiliz manda idaresinin izin verdiğine ve yerli Arapların yuksek meblağlara taıııalı ederek ve kanarak topraklarının çoğunun mülkiyetinin Israillilerin eline geçtiğini söyledi. Oktay, "Sayın Özal hukümeti zamanında Turk parası artık pul bile degildir. Arapın bir para birimi çantalar dolusu Türk parası yapmaktadır. Bu koşullarda Araplar beş kuruşluk yere 25 kuruş bastırarak ülkenin turistik ve stratejik yerlerine sahip olma imkânına kavuşmuşlardır" dedi. Oktay, şunları söyledi: "AN AP'lı Yılmaz Altugun 'Yabancılann arazi iktisabı meselesi' isimli kitabında 'Yahudi banker Rothschild Filistin'de Israillilere arazi satın alma imkânı verilmesi halinde Osmanlı borçlanndan mühim bir kısmını tercih edeceğini bildirdiği halde ikinci Abdülhamit bu cazip teklifi reddetmiştir' diye yazmaktadır. Bu durum karşısında Başbakan Turgut özal'ın milliyetçilik anlayışı da apaçık ortaya çıkmaktadır." Anayasa Mahkemesi'nin ikinci yasayı iptal kararında, bir önceki yasanın iptalinden sonra yapılan satışların da geçersiz sayılmasr yöntindeki SHP istemini kabul eınıenıesine dikkat çeken Seyfi Oktay, "O tarihten sonra yapılan satışların hukuk nazarında geçersiz olması gerektiginden iktidarımız duneminde bu yoldaki gerekli girişimleri yapacağız" dedi. Oktay, yabancılara toprak satışı konusunda TBMM Başkanlığı'na verdiklcn gensoru önergesinin şimdi daha büyük anlam kazandığını da belirterek, Meclisteki tüm siyasi partilerirı önergelerine sahip çıkmaları gerektiğini vurguladı. Cezaeylerinden erken salıverilenler toplanıyor İnfaz Yasası'ndan yararlananlar arasında yatacakları süreler yanlış hesaplanarak, erken sahverilenlerin cezaevlerine geri toplanmasına devam ediliyor. Adalet Bakanlığı, cumhuriyet savcıhklarına gönderdiği bir yazı ile uygulamada ortaya çıkan sorunlara açıklık getirdi. ANKARA (Cumhuriyet Burosu) İnfaz Yasası'ndan yararlanan hükümlülerden, cezaevlerinde kalmaları gereken sürelerin yanlış hesaplanması nedeniyle erken sahverilenlerin, cezaevlerine geri toplanmasına devam ediliyor. Yanlış salıverilen hükümlülerden bir bölümünün halen dışarda bulunduğu öğrenilirken, Adalet Bakanlığı, cumhuriyet savcıhklarına gönderdiği bir yazı ile uygulamada ortaya çıkan sorunlara açıklık getirdi. Adalet Bakanlığı Müsteşarı Sabahattin Okutan tarafından cumhuriyet savcıhklarına gönderilen "3267 sayılı kanunun geçici madde hükmunun uygulanması" konulu Ks/247129 sayılı yazıda, "Bakanlıgımıza yapılan basvurularda 3267 sayılı kanunun yurürluge girdiği 19 Mart 1986 tarihinden önce hükümlü veya tutuklu iken cezaevi idaresine karsı ayaklanma suçundan dolayı TCK'nin 3tM. maddesi gereğince mahkum edilmis, hükümlu veyu tuluklu iken firar, firara (eşebbus etmiş hukumlüler hakkında Infu/ Kanunu'nun geçici madde hukmunün uygulanmasında tereddiıte düşüldUgü ifade edilmektedir" denildi. Musteşar Sabahattin Okutan, tereddüte düşülen bu noktalara açıklık getirirken, yasadan yararlanacaklan su şekilde açıkladı. "19 Mart 1986 tarihinden önce tutuklıi ve hükümlü iken, bulundukları cezaevlerinde firar ya da firara teşebbüs edenler, yine aynı süre içerisinde bulundukları ce/aevlcrindf ce/aevi yonetimine karşı ayaklananık TCK'nin 304. maddesine gore mahkum edilenler, İnfaz Yasusı'nın yurürluge girdigi 19 Mart 1986 tahhine kadar tutuklu ve hukumlu bulunanlardan bir defaya mahsus olmak ü/erc ayaklanma suçundan mahkum olanlar ile firar ya da firara teşebbüs edenler şartlı tahliye hükümlerinden yararlanırlar." Yazıda, hükümlü ve tutuklu bulundukları sırada, cezaevinden iki kez firar ya da firara teşebbüs etme, ayaklanma suçundan iki kez mahkum olma, bulundukları açık ve yarı açık cezaevlerinde disiplin cezası alarak iki kez kapalı cezaevine gönderilme ve kapalı cezaevlerinde kaldıkları hükümlülük süresi içerisinde hücre hapsi ya da katıksız olarak dört kez disiplin cezası alma gibi nedenlerle şartlı salıverilme haklarını yitiren hükümlüler yönünden de şu yenilik getirildi. "Bu i ukümlulcrden İnfaı Yasası'nın yürurluge girdigi 19 Mart 1986 tarihinde hemen salıverilmeleri gerekenlerle şartlı salıverilmelerine 9 aydan az kalmış olanlar 9 ay sure ile denemeye tutulacaklar. Şartlı salıverilmelerine daha fazla süre kalmış olan hukumlüler ise izin ve sınıflandırma merkezlerine dair yönetmeliğin 24. maddesinde öngörülen 6'şar aylık periyodik denemelere tabi 'tutulacaklar. Bu denemeler sonucunda "iyi hallilikleri" saptanan bu hükümlüler, 2148 sayılı yasa ile öngorülen ayda 6 günlük özel indirimden de yararlandınlmak suretiyle şartlı salıverme hükümlerinden yararlandırılacaklar!' İnfaz Yasası'nın yürürlüğe girdiğinde, yasanın kimleri kapsadığı konusunda tereddütler ortaya çıkmış ve bu arada meydana gelen yanlışlıklar sonucunda bazı hUkümlüler yatmaları gereken süreden önce salıverilmişlerdi. Adalet Bakanı Oltan Sungurlu da yanlış sahverilmelerin infaz Yasası hükümlerinni mahkemelerce yanlış yorumlanmasında kaynaklandığını belirterek, yanlış sahverilenlerin cumhuriyet savcıhklan kanahyla cezaevlerine yeniden konulacaklarını söylemişti. Cumhuriyet muhabirinin konuya ilişkin sorularını yanıtlayan bir Adalet Bakanlığı yetkilisi, yanlış sahverilenlerin tumünün cezaevlerine konulamadıklarını belirterek, bu hükumlulerin toplanmasının infazı gerçekleştiren cumhuriyet savcılıklannca gerçekleştirildiğini söyledi. •••••••UMk ÖZAL NtKÂHTA Başbakan Turgut özal, gazetectyazar Lutfu Oflaz'ın nikâh törenine katıldı. Nikâhı kıyan Bedrettin Dalan, "Basın mensuplan ile iktidann hoş ve samlml münasebeti inşallah ilelebet böyle devam eder" dedi. (Fotoğraf: YALÇIN ÇAKIR) Arabalan ilk kez Semra hanıma gösterecegiz. Başnakanımız da inceleyecekler. Sorun yok, masrafınız neyse buyurun adresim telefonum. Fazlasıyla karşılarım. Hele şu karavan işini bir halledelim" diye konuştu. Sağlık karavanları ilk partide 25 adet gönderilecek. özallar daha sonra Büyük Sürmeli Oteli'nde Güneş gazetesi yazarlarından Liilfii Oflaz'ın nikâh törenine gitti. özal, Orduevi'nden ayrılırken, gazetecilerin, Demirel'in de nikâha geleceği yolundaki sözlerine gülünısedi ve "Ben gidiyoruın, orada olacagım" dedi. Lütfü Oflaz'ın, Osmanlı Arşivleri Kütüphanesi Araştırma Uzmanı Nazmiye Fezal Ertiirk ile nikâhları nedeniyle gazeteciler bir ÖzalDemirel buluşması ihtimali karşısında Sürmeli'yi doldurmuşlardı. Bu nedenle ANAP ve DYP Istanbul örgütü yöneticileri, birbirlerini saat 16'ya kadar kolladılar. Sabahtan kendisiyle konuşan DYP ll Başkanı Yaşar Keçeli, "Demirel'in nikâha geleceginden haberi olmadıgım" söyledi. Daha sonra nikâha geldiğinde, "Demirel'i temsilen nikâhta bulundugunu" bildirdi. Demirel'in bir dönem manevi evladı olarak gördüğü Lütfü Oflaz, daha sonra "Aydınlık" gazetesinde köşe yazarlığı yaptı. 1980'den sonra da bir hakaret davasından cezaevinde yattı. Demirel'in nikâha gelmeyeceği, daha sonra yakınlarından öğrenildi. Oflaz'ın yakınları, gazetecilerin soruları üzerine, "Devlel Bakanı GUzel'in, saat 15.30 sıralannda kendilerini aradıgını, Demirel gelecek.se kendilerinin gelmeyeceklerini söylediklerini, gelmeyecek dendiklen sonra Özal'ft durumun iletildigini" belirtiler. Nikâha, Demirel'in çıçek gönderdiği göruldü. özallar, saat 17.15'te Sürmeli'ye geldiler ve kapıda Oflazlar tarafından karşılandılar. Bu arada salonda geniş bir masaya özallar'la birlikte Devlet Bakanı Hasan Celal Giizel, eşi Ülker Giizel, Devlet Bakanı Kâzım Oksay, Guneş gazetesi sahibi Mehmet Ali Yılmaz, başyazar Mehmet Barlas oturdular. Anakent Belediye Başkanı Bedreltin Dalan'ın kıydığı nikâhıa, gelinin şahitliğini Başbakan özal, damadın şahitliğini de Mehmet Ali Yılmaz yaptılar. Dalan, nikâhı kıydıktan sonra Oflaz'a, "Kalemini sevdiğin kadar daha fazla eşini seversin. Basın mensuplan ile iktidann hoş ve samiıni münasebeti inşallah ilelebet böyle devam eder" diye konuştu. Nikâh toreninde Abdullah Baştürk, Dogu Perinçek, M. Ali Aybar, Ajda Pekkan, Sibel Turnagöl'ün yanı sıra işadamları, gazeteciler de bulundular. Başbakan daha sonra gazetecilerle sohbet etti. Bu sırada DYP tl Başkanı Yaşar Keçeli, "Sayın Başbakanım, Kabataş Lisesi'ni otel olmaktan kurtaralım, ben de Kabalaşlıyım" dedi. özal, Keçeli'ye donüp soğuk bir gülümseme ile yetindi. Bu arada Ozal'a, Araplara mülk satışının Anayasa Mahkemesi'nce reddedilmesi konusunu sorunca özal şöyle dedi: "Araplara miilk satışı için gerekirse anayasayı değiştiririz. Gerekirse referanduma gideriz. Biz anayasanın sivil bir idare tarafından degiştirildigini ilk defa göstermek istiyoruz. Ama önce şu 175. maddeyi degiştirelim. 201 artı referandum, ama 201 spesifik bir rakamdır. 210 da olabillr. Anayasa hep askeri idareler tarafından değiştirilmiştir. Sadece bir 1975'te 12 Mart şartları içinde değiştirilmiştir. Biz Erdal İnöniı ile konuşluk, kendisine soyledik." TRT Yüksek Kurulu aleyhine, kurul içinden ve dışından açılmış 10'dan fazla dava bulunuyor. Bu davalar arasında, Kurul'un çalışmalarını sürdürdüğü binanın sahibince açılan ve Yargıtay'ca onanıp kesinleşen tahliye davası da bulunuyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 29 Şubat 1984'de oluşturulan ve göreve başlayan Radyo ve Televizyon Yüksek Kurulu aleyhine, kurul içinden ve dışından açılmış 10'dan fazla dava olduğu öğrenildi. Bu davalar arasında, Yüksek Kurul'un halen çalışmalarını sürdürdüğü binanın sahibince açılan ve Yargıtay'ca onanıp kesinleşen tahliye davası da bulunuyor. Radyo ve Televizyon Yüksek Kurulu hakkındaki tahliye davası 2 Nisan 1985'de "yıllık kira bedeli olan ve peşin ödenen 30 mllyon liranın ödenmedigi" gerekçesiyle açıldı. 85 yılının başında ödenmesi gereken kirayı, 31 ocak günü akşamına kadar bekleyen nıal sahibi, bir ay geçtiği halde ödemenin yapılmaması üzerine, Yüksek Kurul'a bir ihtarname çekti. 3 mart günü Yüksek Kurul'un temerrüdü (ödetneyi yapmamakta direnmesi) kesinleşince dava açıldı. Tahliye davası aynı yılın 29 mayısında karara bağlandı. Ankara 5. Sulh Hukuk Yargıcı "Devlet eger kirtayı ödemeyecekse, neden bina |Ur«lıyor?" diyerek, Yüksek Kurul'un binayı tahliyesine karar verdi. Mahkemenin bu kararı ise, geçen ay Yargıtay'ca onandı. Radyo ve Televizyon Yüksek Kurulu hakkındaki davalardan biri Hukuk Müşaviri Akın Beşiroglu tarafından açılmıştı. Beşiroğlu'nun "vekalet görevini ortadan kaldırması nedeniyle" Ankara 14. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açtığı manevi tazminat davası kısa süre önce sonuçlandı ve Yüksek Kurul bu ta/minatı ödemeye mahkum oldu. Beşiroğlu'nun, Kurul Başkanı Prof. Yılmaz Büyükerşen aleyhine açtığı "neşren hakaret davası" ise halen sürüyor. Akın Beşiroğlu, Hukuk Müşavirliği sırasında "avukat sıfatıyla yaptığı masrafların ödenmesi" istemiyle bir dava daha açtı. Beşiroğlu, bu alacakları için icraya başvurdu ama henüz bir sonuca ulaşabilmiş değil. Radyo ve Televizyon Yüksek Kurulu yetkililerinin "Böyle bir borç yoktur" diyerek kendilerini savundukları dava karar aşamasına geldi. Radyo ve Televizyon Yüksek Kurulu hakkında ilki geçen yılın haziran ayında, ikincisi de bundan kısa bir süre sonra olmak uzere iki suç duyurusu yapıldı. Duyuruları yapan yine Yüksek Kurul'un Hukuk MUşaviri Akın Beşiroğlu'ydu. Beşiroğlu bu duyuruların ilkinde "Başkan Prof. Yılmaz Büyükerşen ve Genel Sekreter Nurl Dündar'ın görevlerini kötiiye kullandıgım", ikincisinde de "başkan ve tüm kurul üyelerinin KÖrevlerini kötiiye kullandıklarım" iddia ediyor ve kanıtlarını sıralıyordu. Bu başvurular savcılıkça inceleniyor. Radyo ve Televizyon Yüksek Kurulu'na iki dava da, tdare Müdürü Resul Akay tarafından açıldı. Akay, "görevden alınma kararının iptali" nedeniyle Danıştay'a başvuruyor, bunu da yine Akay'ın "haksız sicil diizenlenmesine illşkin" ikinci başvurusu izliyordu. Resul Akay, bu ikinci başvuruyla birlikte Yüksek Kurul aleyhine bir de 5 milyonluk tazminat davası açtı. Radyo ve Televizyon Yüksek Kurulu aleyhine, Akın Beşiroğlu tarafından açılmış iki dava daha bulunuyor. Bunlardan ilki "Yüksek Kurul Hukuk Müşavirligi'nin göreviyle ilgili maddeyi degiştiren yönetmeligin iptali"ne ilişkin. İkincisi ise, "Yüksek Kurul aleyhine yaptıgı suç duyurulanndan sonra, Akın Beşiroglu'nun Giresun'a atanmasıyla ilgili kararın iplali"ylc ilgili. Bu davalar da halen sürüyor. TRT Yüksek Kurulu'na açılmış 10 dava var Semra Özal, Orhan Boranhn konuğu Ikinci KanaVda 8 şubat pazar akşamı yayınlanacak olan "Gece Stüdyosu" adlı programın sohbet köşesine konuk olan Semra özal, Orhan Boran ve Güler Boran "la yaptığı söyleşi sırasında Meksika gezisini ve Türk Kadmını Tanıtma ve Güçlendirme Vakfı 'nın çalışmalarını anlattı. özkan Yeğen 'in yapımını üstlendiği programın dün Kuruçeşme stüdyolarmda gerçekleştirllen çekimi sırasında Semra özal, Meksika 'nın en geri kalmış bölgelerinden birini ziyaret ettiğini ve oradaki vakıf çalışmalarını izlediğini belirterek, "Onların gecekondu semtlerini gördük. Inanın bizim gecekondulanmız onlannkinin yanında villa. Bu bölgedeki vakıf, mahalledeki kadınların doğum kontrolü ile ilgili her türlü araç gereç sağlayan bir gönüllü kadın seçmis, ayrıca fakir kadınların doğum yapabilecekleri bir kllnik kurmuslar. Biz de bu ststemtn benzerini kuracağız. Evvela Istanbul'a büyük bir klinik yapacağız ve buradan elde ettiğimiz gelirle küçük klinikler yapıp, hiç para almadan yoksul kadınların doğumunu gerçekleştireceğiz'' dedi. Semra Özal, Guler Boran 'ın bir sorusu üzerine ilk defa Jinekolojik muayene yapan otobüsü kurduklarmı ve dünyada bunun bir eşi daha bulunmadığını belirterek, 25 karavan daha sipariş verdiklerini ve mart sonunda bu karavanları doğuya yerleştireceklerinl söyledi. Bugünden itibaren ADMAR YENİ YERİNDE BİLGİSAYAR veya MUHASEBE öğretmenliği yapabilecek Mesai saatleri içinde veya dışında Kamevli: ABD ile itişkilerimiz yarar getirir ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Bakanı Ahmet Karaevli 15 günlük ABD gezisi ile ilgili olarak dün Esenboğa Havaalanı'nda konuşurken, "ABD ile olan ilişkilerimizin bize yarar getirecegine inanıyorum" dedi. Karaevli dün saat 15.20 sularında Esenboğa HavaaJanı'na indikten sonra kısa bir basın toplantısı düzenledi. Karaevli ABD^ de özellikle çevre koruması ile ilgili teknoloji, proje ve teknik işbirliğine dayanan konularda temaslarda bulunduğunu bildirdi. Türkiye'deki büyük şehirlerde hava kirliliğinin büyük bir kısmının arabaların egzoz borularından çıkan gazdan kaynaklandığını ifade eden Karaevli, "Egzoz gazlannın kontrolü hususunda United Terhnologies adlı bir firma ile Hamilton Iest System adı verilen bir uygumalayı goriiştük" dedi. Devlet Bakanı Karaevli, ABD'de ayrıca büyük şehirlerin atık su tasfiye sistemleri ile ilgili görüşmelerde de bulunduğunu bildirdi. Devlet Bakanı Ahmet Karaevli Ereğli Demir Çelik Fabrikası'nın modernizasyonu konusunda da temaslarda bulunduğunu kaydetti ve "Eregli daha önceden DUnya Bankası'na bu konuda 165 milyon dolarlık kredi için başvurmus. Bu kredinin kullanılması konusunda görüşmeler yaptım" diye konuştu. Karaevli, ABD'd.e Batı Virginia ve Arizona eyalet başkanlan ve John l^ee Rockefeller ile temaslarda da bulunduğunu belirterek, ABD ile yakın ilişkilerde bulunmanın Türkiye'ye yarar getireceği görüşünde olduğunu söyledi. Karaevli, ABD'nin, Türkiye'nin dışa açılma politikasını "hayranlıkla izlediğini" de belirterek, ABD ile ilişkilerimizi geliştirmenın özellikle ekonomik açıdan yarar getirecegine inandığını bildirdi. Karcevli ayuca Başbakan Turgut Özal'ın "American Friends Of Turkey" adlı kuruluşun toplantısında yapacağı konuşmanın da "şimdiden b'iyük yankıijr uyandırdıgıııı" da sözlerine ekledi. ELEMANLAR ARANIYOR Yasal nltellklere sahip isteklllarin merkez müdürlüğümüze başvurmaları rica olunur. AÜMAR REK1AM ve PA/ARLAMA A.Ş. Mevlut Pehlivan (^addcsi 20, (.cın Apı. Kaı 4H (lavrcııt'pc. İsıanlıul lcl' HİH55 10 K)():)5 11 Beyazıt Mıthal Paşa Cad t4/l Ttl lalıklal Cad Yoncı Han «7/7 T»l y 5ub««l Allıyol Kuşaılı Caddası 6/3 Kıdıköy T«l DİKKAT Bu uç l u M m i M n &•»»• 5AMPIYON KHyU çalıyan BJtfMyır Kurtu futMmıl (KOlklır Mtftıazl 5?7 55?5 S?7 49 03 S?2 21 06 U 9 79 93 149 Bl 0 6 144 90 11 338 08 42 336 11 50 iıçbır OaMıio S*kr*M< vt Şiz Başanlı Bir İnsansınızL Why Where When 32 yıldan beri, DAKTİLO ve MUHASEBE kurlarımızı bitlren Orta ve İlkokul mezunlarına bile ly yllK \ CLEMAN YOK . Çünkü Bir Yabancı Dil ve özeltikle mgilizce Konuşmanın önemini Biliyorsunuz ve öğrenmek Istiyorsunuz Çunkü Uluslararası Ekonomık, Tıcan ve Sosyal Ilışkılerde Ingılızce Ortak Dıl Olarak Kabul edılmiş ve Kullanılmaktadır Ingiltere'de Çünkü Ingılızce En lyı Ingıltere'de öğretılır ve öğrenılır Tursem'ın Temsıl Ettiği Tanınmış ve Uzman Okullarda Yaz, Kış veya Butun Yıl LİSE MEZUNLARI! Aylar, yıllar geçiyor; Siz hâlâ BOŞ MU BEKLİYORSUNUZ ? ELEKTRONİK DAKTİLOGRAFİ İŞSİZ KALMAYIN Hiç olmazsa BİLGİSAYAR ÖĞRENİN. BİLGİSAYARLI M U H A S E B E ÖĞRENİN. ÖĞRENİN. Vakko Sanat Galerileri Sunar: 328 Şubat 1987 Vakko/Ankara Söbütay Özer Resim Sergisi "Ingiltere'de lisan eğitlmi ile ilgili her türlü bilgi için" • Ingıltere'ye en uygun uçak ucretlen ve rezervasyonu, (Londra Uçak gıdışdönuş 199 000 TL ) (Kurslanmız Brıtısh Councıl taratından onanmışttr ArelsFelco BTA uyesıdır. ) • ingıltere'nm onde gelen lısan okullan ve eğıtım sıstemlerı. (Bir haltası okul konaklama yemekler dahıl 86 £ dan itibaren tıatlanmaktadır) " B | Z E DANIŞIN İngiliz Lisan Okullan Danışma Merkezl Uımhunyel Cad 173/1 Flmadağ 80230 Islanbul Hıllon OIPII Karşısı Tel 148 39 77 148 79 43 Tlx 27498 lusm ır AMPIVOM ÖZEL DAKTİLO SEKRETER VE BİLGİSAYAR KURSLARI Vakko/Istanbul Coşkun Çayhan Resim Sergisi Sanat Butik Vakkc/Beyoğlu "Bir Özel Koleksiyondan" Hoca Ali Rıza, Sami Yetik, M. Ali Laga, Civanyan, Çıracıyan, L. Bonamici... Merkezi : Beyazıt , Mıthat Paşa Cad . 14/1 Tel 527 55 25 527 49 03 522 21 06 | Beyoğlu Şubesl : Istıklal Cad . Yonca Han, B7/7 Tel 149 79 9 3 149 81 0 6 144 9011 Kadıköy Şubesl : Allıyol, Kuşdılı Caddesı. 6/3 Tel 338 08 42 336 11 50 DİKKAT Bu uç şubemızden başka, ŞAMPIYON adıyla çalışan hıçbır Daktılo, Sekreter ve Bılgısayar Kursu şubemız değıldır i