21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 KASIM 1987 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURÎYET/Ş YAYIN DÜ1Y¥ASINDA İNCELEME ARAŞTTRMA YÖNETEN ŞAHİN ALPAY HAYVANLAR ISMAIL GVLGEÇ Çarpıtdmış pragmacılık Emperyallzmin Felsefesi Pragmatizm / Harry K. Wells / Sorun Yayınlan / Eylül 1986 / 252 s. günlük yaşama sloganlar biçiminde yansıması, bu ülkenin son bir yüzyıl içinde gösterdiği üstün Pragmacıhk, 19. yüzyüm son teknojik ilerlemeye katkı yapmışçeyreğinde ABD'de doğan bir tır. Pragmacılık, bir felsefe ekofelsefedir. Bu yOzyıldald başka deneyci yaklaşımlar gibi o da lü olarak bugün artık ABD'de bile tarihe kanşmıştır. En etkili "metafizik" diye adlandırdığı, olduğu günlerde bile, ilginç bir ideal veya fıziksel anlamdaki uç tutum oluşturmasına karşın, nesnel dış gerçekliği yadsıyış tefelsefeye önemli bir derinlik gemeli üzerine kurulur. Bundan tirmemiştir. Ayrıca doğnıluk dolayi da aynı dönemlerin pozikavramına verdiği göreceli görütivist akımlarıyla yakınlıklar tanümün olumsuz bir etki olduğu şır. Pragmacıhğın çıkış noktası, da, haklı olarak öne sürüiebilir. hem mantıksal henı de tarihsel Ancak benimsense de yadsınsa açıdan, kavramlar ve önermeler da bu, kendi iç tutarhlığı olan bir için yeni bit anlam ölçütü arayıfelsefe dizgesidir ve bir düşünce şıyla belirlenir. Bu akunın başdizgesinin ele alınıp değerlendilatıcısı sayılan C.S. Peirce, fizikrildiği biçimde değerlendirilmek sel dış dünyanın varlığmı onaygereğindedir. layan bir gerçekçiydi ve temel amacı, inanç ve düşunceleri dile getiren önermeleri anlamca kesin olarak saptayacak, açıklaştıracak bir yöntem bulmaktı. Böyle bir arayış içinde, anlamı, bir Harıy K Wells kavramın uygulamada getireceği etkilerin, sonuçlann düşüncesi olarak belirler? Pragmacılıgı bu mantıksal temel üzerinde geliştiEMPERYALIZMIN rip, dizgeleştirip, popülerleştirenFELSEFESİ se, William James olmuştur. JaPRAGMATİZM mes, Peirce'den aldığı pragmacı formülü, dognılugu yeniden tanımlamada kullanmış, doğru olIŞBİTIRICİI.IK KKI.SEFESI mayı "işler" olmakla, yani uygulaniada doyurucu sonuçlar getirmekle özdeşleştirmiştir. Bu aşamadaki pragmaabk, dış dünyayı yadsıyarak, artık Peirce'ün kendi varlık kuramını da dışlamış olur. James'e göre, duyumlann bilince akışırun ötesindeki bir gerçek söz konusu olamaz. Harry K. Wells'in pragmacılıAncak, bu duyum akışırun öznel ğı Marxçı ögreti açısından eleşolmak yerine nesnel olduğunu, tirdiği bu kitap, konusunu temel ve anlıksal olmak yerine de nötr felsefenin yanı sıra ahlak, din, olduğunu savunarak kendi felseeğitim, ruhbilim, hukuk ve tarih fesini Berkeley'inkinden özenle felsefeleri açısından da irdeleyiayırt etmeye çalışmıştır. John şi, tartıştığı yazarlardan dipnotDewey ile giderek daha da dizgelu alıntılara yer verişi nedeniyle selleşip hemen her felsefe alanıilk bakışta, derinliği olan gerçek na uygulanan pragmaabk, ortabir bilimsel eleştiri izlenimi veriya koyduğu esnek ve yumuşak yor. Bu, tezgâhta duran kitaplaölçüt dolayısıyla, biraz da eski n şöyle bir gözden geçirmeyi seYunan Sofıstlerini anımsatan biven ciddi okurların bile kendileçimde, dognılugu göreceli kılar; rini içine düşmekten biraz zor bilgiden saltıklığı ve keskin neskurtaracaklan bir yanılsama. nelliği kaldırır. Acıkça onaylaAncak oturup da okumaya başmasa da öznel idealizme fazlaladıktan sonra, NVells'in felsefi sıyla yaklaşır. Öte yandan, eyleveya bilimsel açıdan ciddi sayımin, pratiğin ve uygulamamn labilecek bir şeyler yaptığmı öne önemini bu ölçüde vurgulayan sürmek güçleşiyor. Ağır bir bağbaşka bir felsefeye az rastlanır. nazlık yansıtan kitap, eleştirdiği Bu belki de pragmacılığın gerçek felsefeye yönelttiği polemiğinde başarısı olmuş, ABD'de kazansürekli döngüsel olan bir tutum dığı büyük yaygınlık, kitlelere ve içinde yazılmış: "Benim görüşü ARDA DENKEL me uymuyor, öyleyse yanlış" diye özetlenebilecek bu tutum, felsefe eleştirisinde uygulanan ve iç tutarsızlığı, ya da herkesin onaylayacağı ilkelerle bir celişkiyi ortaya koymayı amaçlayan yaklaşımın tam tersi. Bu bir yana, kitabı bilimsel ciddiyetten asıl uzaklaştıran, eleştirdiği görüşleri büyük ölçüde çarpıtması, tahrif etmesi. Böylece, yapılan "eleştiri", çoğu kez pragmacı öğretilerin değil, Wells'in bu öğretileri çarpıtarak onlara kazandırdığı yeni ve özgün (!) boyutlann eleştirisi oluyor. Dolayısıyla bu kitabı okuyan, pragmacılığı ve onun olumsuz yanlarını tanımak şansına da ulaşamıyor. Burada, Wells'in yaptığı çarpıtmaların ancak birkaçını örneklendirebilecek yerimiz var. Peirce'ün anlamı ve bilgiye götüren kesinliği saptamayı amaçla Kitabı bilimsel ciddiyetten asıl uzaklaştıran, eleştirdiği görüşleri büyük ölçüde çarpıtması, tahrif Eyleme verilen önem etmesi. Böylece Wells, kitabının çeşitli yerleyapılan "eleştiri" çoğu rinde Pragmacılık ile Diyalektik kez pragmacı ve Tkrihsel özdekçiliğin her açıöğretilerin değil, dan nasıl karşıt görüşler olduklannı yineleyip duruyor. Evet, bu Wells'in bu öğretileri felsefelerin kimi açılardan uzlaşçarpıtarak onlara tınlması olanaksız başkalıkları kazandırdığı yeni ve \ardir. Ancak bunlar arasında özgün (!) boyutlann ' felsefe tarihi açısından atlanamayacak benzerlikler de söz konueleştirisi oluyor. yan "The Fbcation of Belief başlıkh makalesinin amacı, adının uyandırdığı izlenimle olacak, şöyle yansıtılıyor: "Acaba inanç istenilen bir biçimde halkta nasıl yerleştirilebilir? Peirce'ün özellikle bu soruyu düşüncelerinin odak noktası durumuna getirdiğini göreceğiz... Sorun, halkın artık bilimsel hakikatlara inanmaktan nasıl uzaklaştırılabileceğidir" (s.3334). Gerçekte Peirce bu yazısında bilimsel yöntemin, inancı bir nesnel gerçeklikle giderek bire bir karşılıkb kıldığını söyler. Dış nesnel varlığı tam anlamda onaylayan bir düşünürdür o. Oysa VVelIs'in Peirce'üne göre, "... kişinin inandığı şey, ona göre hakikattir (s. 35). Peirce'ün oluşturduğu bu tekbencilik, en kaba tekbenciliktir. Burada insan evreni yaratıyor, ama tersi olmuyor" (s. 49). Yukarıda James'in Peirce'den ayrılarak bir dış gerçekliği yadsıdığını beb'rtmiştik. Ancak bu durumu böylece açıklamak Wells'e yetmiyor; onu aynı zamanda bir de "vol ntarist" yapıyor! (s. 85). Yazarın ilginç carpıtma yöntemlerinden biri de filozoflardan yaptığı alıntılara parantez içinde "kapitalistler", "patronlar", "çalışan kitleler" gibi terimler eklemek: Örneğin s. 102'de Deweyin eğitime ilişkin olarak söylediklerine bu yolla bir burjuva sömürücülüğü boyutu katılmış oluyor. Kitabın vermeyi amaçladığı, Pragmacıbğa, haklı ya da haksız, hangi suçlamalann yapılabileceğinin karışık bir listesi... Böyle bir tutumun özgür tartışma ve eleştiri ortamına değil, katkı yapmak, küçümsenemeyecek zararlan da dokunduğu kanısındayız. Çünkü her türlü entelektüel hoşsudur. Tüm düşünce tarihinde eyleme Marx ölçüsünde önem ve değer veren belki ancak bir Fichte bir de Pragmacılar sayılabilir. Şu görüşlere bakalım: "Nesneleri, onlarda algıladığımız niteliklere göre kullanış biçimimize baktığımız zaman, duyu algılarımızın doğruluk ya da yanlışlığını yanılmaz bir sınamaya tutmuş oluruz. Eğer bu algılar yanılgılı idiyse, bir nesnenin hangi kullanıma dönüştürülebileceğine ilişkin beklentimiz de kaçınıbnaz biçimde yanılgılı olacak, girişimimiz de başansızlıkla sonuçlanacaktu^' "Kavrayışımızın nesnesinin eylemde hangi etkilerinin değer taşıyacağını düşünün. Bu etkilerin kavrayışı, nesneyi kavrayışımızın bütünüdürî' "... kusur, ... nesneyi, gerçeği, algılanır evreni yalnızca gözlemin nesneleri olarak kavramak ve bunları öznel açıdan, insanın duyusal etkinliği, eylemi olarak değerlendirememektir!' Bunlardan hangisi Marx, hangisi Peirce?(l) Ayrıca gerçekliğin sürekli değişken ve devingen oluşu, bunun gelişme yönünde bir değişim olduğu gibi ternalara ilişkin olarak birçok 19. yy felsefiesi arasında olduğu gibi Diyalektik özdekçilik ve Pragmacılık arasında da göz ardı edilemeyecek koşutluklar vardır. Wells'in 244. ve 245. sayfalarda bu konularda söyledikleri yine çarpıtılmış düşünceye örnek oluşturuyor. görüden yalıtılmış olarak, belirli bir düsünceye karşı bağnazca bir kin aşılamak felsefi tartışma ortamıyla bağdaşamaz. Gösterilen hedef, örneğin zalim bir yönetim, bir diktatör, bir faşist ideoloji değil, bir felsefi düşüncedir. Üstelik, politik kısıtlayıcılığı olmayan, siyasal anlamda özgürlükçü bir düşünce. tşte birkaç örnek: "Pragmatizm, biricik varlık nedeni sömürme ve zulüm yapmak olan, kâr elde etmek ve savaşmak olan bir sınıfın ideolojisidir... O, Nietzche'nin üstün insan anlayışının felsefesidir (s. 251)... lşçiyi, burjuvazinin köpeksi, baskıcı ve soysuzlaşmış politikasıyla zehirlemektedir (s. 246)... pragmatik mikrop... Kadınlann sömürülmesini teşvik etmektedir (s. 247)... Çocuklara yapılan bu ihaneti Dewey nasıl becermektedir? (s. 100)1' Kitabın sunuş yazısında da Howard Selsam "... Okuyucudan pragmatizmi her gün savaşılacak bir hain olarak tanıması, günlük yaşamımızın tüm alanlarına gizlice sokulmuş bir düşman olarak bilmesi beklenmektedir" (s. 15) diye ekliyor. U U JU U P İ K N İ K PtYALE M.4DRA HIZLI GAZETECİ NECDET ŞK\ Y^fAÜKTA f OIOUP İYİYPİK IYİ•• \LAÇ eİBİ GBİPİ VALLâ Î,FAZ1A ' ' SORUN••• if''fJ £N şeyANiNcu ÇtZCİLİK KÂMİL MASARACl AĞAÇ YAŞKEN EGİLİR KEMAL GÖKHAN HürrUjet Şiir, Öykü, Deneme, İnceleme, Araştırma, Anı, Günlük, Eleştiri, Konuşma, Ayın Dosyası Yanıtlarıyla; Mustafa M.Alaca/İbrahim Altınsay Ahmet Altan/Melih Cevdet Anday Atü Ant/Nimet Arzık/Ece Ayhan Nezih Başgelen/Vural Bahadır Bayrıl Orhan Birgit/Turhan Bozkurt Ahmet Cemal/Arif Damar Filiz Deniztekin/Erol Erduran Turgay Fişekçi/Raşit Gökçeli Çelik Gülersoy/Şeref Gün Feyza Hepçilingirler/Doğan Hızlan Yaşar Ilksavaş/İsmail Kara Erhan Karaesmen/Tarık Korkmaz Günay Kut/Mustafa Küpüşoğlu Nilgün Marmara/Berna Moran Lale Müldür/Fethi Naci İbrahim Niyazioğlu/Özdemir Nutku Erdal Öz/Emin Özdemir Adnan Özyalçmer Oktay Rifat/Sevgi Sanh Zeyyat Selimoğlu/Semih Sökmen Cemal Süreya/Orhan Tanrıkulu Tuğrul Tanyol/Ali Uğur/Refık Ulu Tomris Uyar/Hikni Yavuz Şahin Yenişehrrlioğlu/Nihat Ziyalan Desen ve Resimleriyle: Kezban Arca Batıbeki/lsmet Doğan Gürbüz Doğan Ekşioğlu/Nazan Erkmen Zeynep Yüksel Fotoğraflarıyla: Cengiz Cıva AYIN DOSYASINDA BU AY; Sonuç olarak bu kitabın sol düşünce açısından hiç de kıvanç duyulabilecek bir felsefe yapıtı olmadığını düşünüyor, Amerikan solunun Dr. Wells düzeyinde düşünce ve eleştiri üreten yazarlardan daha niteliklilerine sahip olduğu inanç ve dileğimizi diİe getiriyoruz. l)tlk ve sonuncu alıntı Manc'lan, ortadakiyse Peirce'dendir. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARBLAN S Kasım NURNBERGLI USTA ŞARKICILAR.. 1434 'TE SU6ÜM, ALMAM OZANI HANS SACHS DOĞMC/ŞTV. ÖZELLUa£ İS VEi6YÜZYtLlABPA,E£ld HAUc e/HA YEfJI SĞZlE/e YAZILMAYA gAÇLANMlŞn. BU YAPANLABtN EN ÜHLÜSÜ HANS SACHS'TJ. "USTA ŞAeKIClLAR"LONCASlHI Pfi O İCIIRJUUŞW SAOiS, 52 YILUK ÇAUŞAAAC/ SONUNOA +2?S ŞA&O, ZO8 KOM'K İ^E TKAJIK orüU YAZMtfn. BU OYUNLAR P&ZS YS R/CİYDİ. ÖHNEĞİM, 'fSLAÂC AOAM*' AOLI OYUNDA,GÜN SOYU YAĞMue ALTfNDA ÇAUŞAN 8//Z AOAM AULATtLMAfCTGPIg.AKfAM EVE DÖNÜNCE', KAÜlSf, HAZJÜ /SLAIOCEN KUYUDAU SU ÇSKM£SrA//JS7EYfMC£,OGAOAKİ BlR KAP SüYU BAŞINDAN AfAGf BOŞ#LT(VE&IS. "ŞiMOİ £EAS DE (SLAKS(N,6İr KEA/OfN YAP!"OER..BÜ OYUklPAU ÇttneiLAN SOHUÇ İSEfKAGJNIZJN SİZİ AP~T~AL YE/ŞIME JCOYMA&A//I /Z/N [/EISMEYrN'" OİIS. 1'. YURTDIŞINDAN Türkiye'de Devlet ve Sınıf önde gelen genç kuşak toplumbilimcilerimizden Çağlar Keyder'in SUte aad Oass in Ttarkey: A Study in CapiUlist Development (Türkiye'de Devlet ve Sınıf: Kapitalist Gelişme Üzerine Bir Inceleme) başhkh kitabı, tngiltere'nin tanınmış yayınevlerinden VERSO tarafmdan geçen haftalarda yayımlandı. YÖK düzeninin üniversitelerimize kaybettirdiği değerli bilim adamiarından olan Keyder, ABD'de University of New York, Binghamton'da öğretim üyeliği yapmakta. 1 Keyder'in çalışması, Türkiye de kapitalizmin gelişimini, özellikle sınıflararası ilişkiler açısından ele alan bir yaklaşımla yorumluyor. Keyder, bu yorumun teorik çıkış noktasmı, "Sınıf mücadelesinin yerel gelişmeleri dünya kapitaüzminin çizdiği bağlam içinde belirlediği" şeklinde özetledigi "Dünya sistemleri" yaklaşımından aldığını belirtiyor. Çağdaş Türkiye'deki politik gelişmelerin açıklanmasında büyük önem taşıyan iki temel un 50 YIL ÖNCECumhuriyef 5 Kasım 1937 Memlekeümizin hududları dahilinde ipek böcekçiliği işleri, ipek böceği tohumu yetiştirilmesi, muayene ve satüması hakkmdaki kanun layihası Ziraat ve dahiliye encümenlerinden geçmiştir. Dahiliye encümeninin yaptığı tadillere göre Ziraat Vekaleti ipek böcekçiliği hakkmda fenni ve ilmi araştırmalarda bulunmak ve tedrisat yapmak üzere bir ipek böcekçiliği enstitüsü kuracak ve fenni işlerde bu enstituye bağlı olmak üzere memleketin lüzum görülen yerlerinde müesseseler açılacaktır. İpek böceği tohumu yetiştirilmesi, satılması, mübadelesi veya parasız verilmesi Ziraat Vekaletinden ruhsat almağa bağlı olacaktır, 19371987 memleketimize zaten Yahudi muhaciri gelmemektedir. Yalnız Almanyadan çıkanlanlardan az bir miktar Musevi memleketimize gelmiştir ki bunların bir kısmı da Üniversite profesörleri ve aileleridir. Son zamanlarda, Lehistanda Yahudi aleytarlığı arttığından buradan kaçanlardan bir kısmı Türkiyeye gelmek istemişlerse de muvaffak olamamışlardır. Esasen ecnebi tabiyetindeki Musevilerin Türkiyeye gelip muhacir olarak yerleşmelerine imkan yoktur. Bunlar Türk tabiyetine kabul edilmedikçe memleketimizde ikamet edemezler ve bilhassa küçük sanatlarla meşgul otamazlar. Tunceli asilerinin muhakemesi bitti Elaziz 4 (Hususi muhabirimizden) TUnceli muhalefetinin mürettip ve müşevvikleri hakkmda ağırceza mahkemesinde günlerden beri devam etmekte olan tarihi muhakemenin tahkikat kısmı sona ermiş, bugünkü celsede Müddeiumumi Hatemi iddianamesini okumuştur. Mahkeme salonu bugünde çok kalabahktı. Muddeiumumimn sergerdeler hakkmda isteyeceği cezalar büyük bir merakla bekleniyordu. Buşta Seyid Rıza olmak üzere oğlu Hasan ve diğer avenesi, süngülü jandarmalann nezaretinde mahkeme salonuna getirildikleri vakit, onlannda haklarmda taleb edilecek cezayı merakla bekledikleri anlaşılıyordu. Müddeiumumi Hatemi, ilk tahkikatm ve muhakeme safahatmın ortaya koyduğu hakikatler üzerine hazırladığı iddianameyi gür bir sesle okumaya başladı. Müddeiumumi delillerini birer birer sayarak maznunlarm bütün suçlarım ortaya çıkartılıyor. Sergerdelerin yekdiğerile münasebetlerini, surun, büyük toprak mülkiyetinin bulunmayışı ve 1. Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında Hıristiyan burjuvazinin büyük bölümünün ülke dışına gönderilmesi olduğunu vurgulayan bu değerli incelemenin kısa zamanda Türkçe olarak da basılacağını umarız. Yaymevleri, Kitap Seçimi, Kitap Fuarları Okuduğumuz Kitapları Kim, Nasıl Seçiyor? Yazarlar Yayınevleri, Yayınevleri Yazarlar İçin Ne Düşünüyor? Yayıncılığımızda Resmi Ve Özel Kuruluşlar. Biz ve Kitap Fuarları. Fuarlarımızın Ekonomisi... CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ'NDEN HABERLER AYIN EN ÇOK SATAN KİTAPLARI / ŞttR 5.10.1987 1.11.1987 Sıra: Kod: 1 004.049 2 022.273 3 032.023 4 021.045 5 026.028 6 038.024 7 152.024 8 022.152 9 032.077 10 152.375 KiUbın Adı/Yazan: Şafak Türküsü/Nevzat Çelik İlk Şiirter/Nazım Hikmet Rubaiter/Nazım Hikmet Bütün Şıirleri/Cahit Sıtkı Tarancı Ocak Katırı Alagöz/Rıfat llgaz Saklı Kalan/Ahmet Telli Acıyı Bal Eyledik/Hasan Hüseyin Ay Ayakta Değildi/Arif Damar Kızıma Mektuplar/Ataol Behramoğlu Kuvâyi Milliye/N.Hikmet Fiyatı: 84010506002350105052510008407501500 yaptıkları gizli içtimalarm mahiyeıini bütün teferruatma kadar anlatıyordu. Müddeiumumi, bütün hakikatleri birer hiıvr vtvm dökerken, sergerdeler renkten renge giriyorlardı. Nihayet Hatemi muhalefet rüesasının suçlarım açığa vurduktan sonra, bu suçların istilzam ettiği cezalan istemeğe başladı. Müddeiumumi başta Seyid Rıza olmak üzere oğlu Hasan ve avenesinin hareketlerinin Türk ceza kanununun 149 uncu maddesinin ikinci fıkrasına uygun olduğunu ve bu ceza ile tecziye edilmelerini, muhalefete istirak eden diğer bir kısım maznunlarm da aynı maddenin üçüncü fıkrasile cezalandınlmalannı istedi. Müddeiumuminin iddianamesi çok uzun sürdüğünden muhakemeyi cumartesi gününe talik etmek mecburiyeti hasıl oldu. Cumartesi günkü celsede maznunlar müdafaalarım yapacaklardır. Müteakıp celsede de mahkemenin kararını vermesi muhtemeldir. Yahudi muhacereti hakkmda layiha Sarohan mebusu Sabri Toprağın memleketimize Yahudi muhaceretinin meni hakkmda Büyuk Millet Meclisine bir layiha verdiğme dair olan haberler üzerine alakadarlardan yapttiımız tahkikata nazaran KASIM SAYISINDA! İpekböcekçiliği hakkmda bir layiha Ankara 4 (Telefonla)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle