13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 OCAK 1987 » » » » HABERLERİN BEVAMI CUMHURÎYET/15 Ecevît'e hapis (Baştarafı 1. Sayfada) tan sonra en uzun konuşmasını eşi Rahşan Ecevit'in DSP'den adayhğını koyduğu Izmir Ikinci Seçim Bölgesi'nde yapmıştı. Bülent Ecevit'in Bornova, Çamdibi, Altındağ yöresinde yaptığı konuşmalar polisçe banda alınmış, çözüldükten sonra Bornova Cumhuriyet SavcüığVnın istemi üzerine bir bilirkişi heyeti oluşturularak gözden geçirilmişti. Bülent Ecevit'in polis tarafından banda aünan ve suç öğesi bulunan konuşması ise özetle şöyle: "Oy kııllgnmaMam suç, İnsan hangi partiye oy kullanır? Begendiği partiye oy kullanır. Beğenmediğine kullanmaz herfaalde. Desteklediği, tercih ettigi partiye oy kullanır. Pekiyi ben bir partiyi desteklesem suç, desteklemesem suç. Bu nasıl iştir? tşte Türkiye'de yasalarla yaşam böyle çelişkiler içinde. Ama yaşam, yasalan kendine uyduracak. Benim gönJüm güvercinde. Ben guvercini seviyonnn." Savaük Ecevit'in konuşmaiannda suç öğesi bularak Siyasi Partiler Yasası'nın 119/C maddesine aykınlıktan Bornova tkinci Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açmıştı. 29 Aralık 1986 günü Bornova Ikinci Asliye Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşma sonucunda BUIent Ecevit 11 ay 20 gün hapis cezasına çarptınldı ve karar kendisine yazılı olarak tebliğ edildj. Ecevit'in hüküm giydiği Siyasi Partiler Yasası'nın 119/C maddesi şöyle: "Geçici birinci maddenin birinci fıkrası a bendi kapsamına girenlerden siyasi partilerin kuruluş veya faaiiyetlerini ber ne surette olursa olsun destekleyenler, altı aydan bir yüa kadar hapis cezası ile cezalandınlııiar." Söz konusu hapis cezasını gerektiren birinci madde birinci fıkra a bendi de şöyle: " 1 Ocak 1980 ve daha sonra*i tarihlerde genel başkan, genel başkan yardımcılan veya vekilleri, genel sekreterieri, bunlann yardımcılan ve merkez yönetim kunılu veya benzeri organlann üyeleri, anayasanın halk oylarnası sonucu kabulii tarihinden başlayarak on yıl siire ile siyasi parti kuramazlar. Anayasa hiikümlerine dayalı olarak kurulacak siyasi partilere iiye olamazlar. Bu partiler tarafından veya bagımsız olarak milletvekili genel ve ara seçimlerinde, mahalli seçimlerde aday göslerilemezler ve aday olamazlar. Siyasi partilerle berbangj bir şekilde baglantı kuramazlar ve siyasi partilerde fahri olarak biie herhangi bir görev alamazlar." DSP'nin yasa önerisi: Işkencecinin cezası arttırıhın ANKARA (a.«.) DSP Genel Sekreteri ve Adana Milletvekili Nuri Korkmaz ve arkadaşlan, Türk Ceza Kanunu, Ceza Muhakemeleri ile Askeri Mahkemeler Kuruluş ve Yargılama Usulü Kanunu'nun bazı maddelerinin değiştirilerek işkence yapanlara verilen hapis cezalannın arttınlmasmı önerdıler. Korkmaz ve arkadaşlarının TBMM Başkanlığı'na verdikleri kanun teklifi, önümüzdeki günlerde Adalet Komisyonu'nda görüşülecek. Nuri Korkmaz ve 21 arkadaşının imzasını taşıyan kanun teklifiyle, TCK'nun 243. ve 245. maddelerinin yeniden düzenlenmesi isteniyor. Teklif, adli soruşturmanın tüm safhalarında işkence yapan, zalimane ve haysiyet kıncı muamelede bulunanlara beş yıldan on yıla kadar ağır hapis verilmesini ve bu kişilerin ömürboyu memuriyetten yoksun kılınmasını öngörüyor. Teklife göre, işkence sonucu ölüm olayından sorumlu olanlar ise 20 yıl ağır hapisle cezalandınlacaklar. Diğer hallerde bu ceza on beş yıldan aşağı olmayacak. Kötü muamele yapanlar, cismen eza verecek şekilde bir kimseyi darp eden görevliler, üç seneden yedi seneye kadar hapis ile cezalandı nlacakJar. Sanıklann soruşturmamn her safhasında avukatlarından yardım istemeleri de teklifte yer alıyor. Kanun tekh'finin gerekçesinde, değişikliğin gerçekleşmesi halinde insan onuru ile bağdaşmayan bazı olaylann önleneceği, kamuoyunun bu konudaki kuşkulannın ve tepkilerinin giderileceği kaydedilerek, "İşkence yapanlara karşı getirilen bu önlem kabul edildiği takdirde, ülkemizde kanayan bir yarayı dindirmenin yani sıra, diinya ve Avnıpa kamuoyunu da tatmin edecektir" denildi. Şam, Ankara ile gerginlik (Baştarafı I. Sayfada) ışıklar altında Suriye'nin varlıklı çiftleri, kapının önündeki resmi arabaların bolluğuna bakılırsa, Sovyetler Birliği'nin bölgedeki en önemli dayanağının üst düzeyde devlet ve parti yetküileri, eşleriyle birlikte, her yerinden bir şarklı olduğu belli olan s o listin nağraelerini dinJiyorlar. Solist, Enrico M»cias'ın J'ai Quitt'e mon pays'i, Frank Sinatra'aın Stnogers in the Nigbt'ı ve Nat King Cole'un Mona Lisa'sını asıllannı aratmayacak bir uyumla söylüyor. Emevi Camii'nin çevresi ve yanıbaşnıdaki tarihi Hamidiye çarşısında dolaştığınız anda Şam'ın yeryüzünün önemli Islamiüstelik rejimin başla Cumhurbaşkanı Hafu Esad önemli şahsiyetlerinin Alevi kökenine rağmen önemli Sünni merkezlerinden biri olduğunu hissedersiniz. Şam'ın eskı şehrinde ülkenin Islami karakteri ne kadar hissedilirse, başkentin merkezi kesiminde bulunan ve tstanbul minareleriyle eş minareleri, lstanbul camii kubbeleriyle eş kubbesi Sultan Seüm Camii ve yanındaki Süleymaniye tekkesi, Hicaz demiryolunu simgeleyen Hicaz ıstasyonu adlı Şam Gan ve Merce Meydanı bu ülkenin Türk geçmişini halırlatır. Vendome Otdi'nin gece kuiübünde bir aylık kontratı bulunan ünlü sarkıcı Tanıp'u 196O'lı ydları hatırlayanlar hatırlaı. Aynı otelde ayıu katı paylaştığımız Tarup, mükemmel Türkçesiyle Cüneyt Arlon'la evliliğin eşigine varan gönül macerasım anlatırken, sözü döndürüp dolaştınp annesinin Türk, kendisinin Müslüman olmasının Şam'da kendısi için pazarlanma sorunlan yarattığından söz etti. Sheraton ve Meridien otellerinin organizatöni, Toros Sironosyan adlı Ermeni, Tanıp'u bu özellikleri nedeniyle doğduğu sehirin en itibarlı iki otelinde şarkı söyleme imkânlarından mahrum ediyormuş. Bir Ermeni organızatörün, bir TürkÇerkez kanşımı şarkıcıya bazı kapılan kapatabildiği ve ona verilmeyen imkânlan Hıristiyan Arap şarkıcılara tanıdığı Suriye'nin Lübnan suunna yakın bir noktada lslam Cumhuriyet'nin Devrim Muhafızlan'nın karargâhı bulunuyor. Şam'a 4045 dakika uzaklıkta sayfiye merkezlerinden biri sayılan Zabadani'ye yaklaşıldığında sola kıvnünca Barada Irmağının kaynağına gidiliyor. Türkiye ölçülerine göre bir su arkı genişliğindeki Barada. Şam'ı yesertiyor. Çünku Şam'm az ötesinden baslayan çöl, Bağdat'a kadar yüzlerce kilometre alıp başını gidiyor. Lübnan sının, Suriye'nin neredeyse tsrail ile temas noktası kadar sıkı denedeniyor. Israil'in elindeki Golan topraklanntn eşiğinde, Golan vilayetinin bir zamanlar merkezi olan Kuneitra'da ve Lübnan sınır kapısında insan değişik duygulara vanyor. 1967'de lsrail işgali altına düşen Kuneitra'da o tarihte 55 bin kişi yaşarmış. lsrail, 1974'te kuvvetlerin birbirinden uzaklaşünlması anlaşması gereğince Kuneitra'yı terk ederken neredeyse bütün binaları havaya uçurmuşlar. Kuneitra'da bugün yalnız her evin bahçesini her sokağın iki yanım süsleyen okaliptüslerle yerle bir olmus yüzlerce bina kalmış. Ayakta duran üç katlı Golan hastanesi ile o yükseklikteki Endiilüs sineması. Hastaneye şimdi Suriye'nin keşif birlikleri yerlesmiş. Onlann durbününden tsrail hatlarını tarıyoruz. Endülüs siııeması da, Golan hastanesi gibi yıkılmamış olsa da kurşunlarla delik deşik edilmiş metruk bir bina. Israil'e en yakın noktada bulunuyor. Suriye bayrağının dalgalandığı noktanm 50 metre Otesinde BM bayrağının altında BM Barış Gücü'nün Avusturyalı askerleri toplasmış sohbet ediyorlar. 200 metre ötede lsrail bayrağı. Arkamızdaki okaliptüslü yıkıntı Kuneitra'nm ne kadar guzel ve ne kadar talihsiz olduğunu düşündürtüyor. İsrail ile temas hattındaki askerler de son derece sıcak kanlı. Çay ikram etmek için dil döküyorlar. Biri koşuyor gül kopartıp, sunuyor. Lübnan sınır kapısında 100 metrelik bir mesafe içinde 2O'şer metre arayla dizilmiş kimisi parkalı, kimisi tabancalı, kimi Kaleşnikoflu üçlü beşli, hırpani kılıklı, hoyrat tavırlı yaslan 2030 arasında gidip gelen insan öbekleri. tlki devlet güvenlik, ikincisi askeri güvenlik, üçuncüsü mukhaberat adlı istihbarat örgütü, dördüncüsü gumruk, beşincisi de kaçak sigara teftişini yapan reji görevlileri. Bunlardan biri çantamızda Lübnan'ın L'OrientLe Jour gazetesini bulduğu için kaba bir tavırla peşine takıp bir sorgu odasina sokuyor. Sorguyu yapacak kişi yüzümüze bile bakmadan önündeki işle uğraşıyor. Bu durum saatler bile sürebilir. Ağanızj açamadan kimbilir hangi merkezlere götürülebileceğinizin tedirginliğini duymamak imkânsız. tmdada cebimizdeki Suriye lçişleri Bakanı'nın Özd Kalem Müdürü'nün kartviziti yetişiyor. Saygıyla ayağa kalkıp "buyrun lütfen" derken gazetenin ne gazetesi oiduğunu sormaktan kendini alamıyor. "Lübnan gazetesi. Üstelik Şam'da da saülıyor" diyoruz. Elbette, o gazetenin, Şam'a birkaç gün gecikmeli geldiğini ve tıpkı Newsweek, Time, Le Monde, Intemational Herald Tribüne, Le Point ve Slern gibi gazete ve dergiler gibi bazen bazı sayfalan yırtıldıktan sonra raflara konulduğunu, açıklamamıza eklemiyonız. tsrail ile savaş halınde bulunduğu ve savaşın dindınlemediğı Lubnan'a bitisik olduğu için Suriye'nin bu yonlerini anlayışla karşılamaya çabalıyoruz. Suriye'nin bütün dikkatleri ve enerjisi guney ve güneydoğusu üzerinde yoğunlaşmış vaziyette. Kuzeyindeki Türkiye ile sınırlannı saglam ve güvenli tutmak arzusunda. Şam'a iki saat uzaklıktaki Homs'un kuzeyinde Türkiye'ye dönük olarak üslenmis tek bir tümeni bile yok. Şam'da Suriye'ye dönük olarak Türkiye'de oluşan kaygıların abartmalı olduğunu seziyoruz. Zaten gerek Suriyeliler, gerekse bazı Türk diplomatik cevreleri Türkiye Ue Suriye'nin arasındaki ilişkilerin bozulmasından ve bozuk kalmasından tsrail'in çıkan olduğuna isaret ediyorlar. Israil'in ve kimi zaman ABD'nin, Suriye'nin kuzeyinde doğacak bir gerginlik nedeniyle güneyinden bir tümen bile kaydırmasının Jsrail'i ne kadar rahatlatacağını belirtiyorlar. TürkiyeSuriye iüşkilerinin iyiliğini bozacak başka ve bu kadar önemli ve geçerli olmayan faktörler de kuşkusuz var. Ancak, 1987 başında, tezatlarla bezenmiş güney komşumuzun Türkiye ile ciddi bir sorunu bulunmadığını ve bulunmasmı istemediğini Şam'da kesinlikle gözlüyoruz. UĞUR MUMCU (Baştarafı 1. Sayfada) GOZLEM ANAP kongre yönetmeliği değiştirildi ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) ANAP yönetimi, sonbaharda yapılması düşünülen büyük kongre çalışmalanna başladı. Sonbaharda toplanacak kongre için ilk iş olarak kongre yönetmeliği değiştirildi. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Keçeciler tarafından hazırlanan yeni kongre yönetmeliği taslağı, iki yıl önce yapılan büyük kongredeki aksakhklar göz önüne alınarak delege sayısı ile liste konusunu düzenliyor. Edinilen bilgiye göre, eski kongre yönetmeliğinin aksadığı belirlenen 15 maddesi değistirildi. Yönetmelikte yapılan en önemli değişiklik, "çarşaf listenin" kaldınlması oldu. Yönetmelikte yapılan bir başka değişiklikle de, ilçe kongresi delegelerinin o yerdeki üye sayılanna göre değil, 6 Kasım'da yapılan genel seçimde partinin aldığı oy oranına göre beürlenmesi öngörüldü. TKT (Bajtarafi 16. Sayfada) yüksddi. Programlanmızı Baü Almanya, Avustralya, Hollanda, Bdçika, bazı Arap ülkeleri, Çin ve Japonya'ya sattık. Özellikle ABU(Asya Pasifik Yayın BirliğO'ntın genel kurul toplanülan esnasında TRT olarak orada bir seyir odası düzenledik ve bütün programlanmızı orada devamlı olarak seyrettirdik kablanlara. Bu bizim satışıraızı önümüzdeki yıl çok olumlu etkileyecek." Para kazanmayı ön planda tutmamalarına karşın, Berlin'de kurulan bir kablolu televiz>>on şirketinin bir kanalının bütünüyle TRT'ye tahsis edilmesinin kendileri için çok önemli olduğunu anlatan Toskay, "Sabah dört, aksam dört saat yapılan yayının tamamında TRT programlarını veriyonız" dedi. Toskay, TRT'nin çizgi fılm konusuna da girdi|ini belirterek, Amerikalıların her ülke için özel olarak ürettiği ve "Susam Sokagı" adlı bir çizgi film için TRT'nin, Türkiye'de yapılacak masraflar dışında 1 milyon 100 bin dolarlık katkı sağlayacağını söyledi. Toskay, "Dede Korkut" adlı çizgi filmin senaryolannın hazırlandığına da dikkat çekerek, bu çizgi filmin lstanbul'da özel bir şirkete hazırlatılacağını kaydetti. Toskay, TRT'nin bu yıl ilk kez bir sinema filmi yapmayı planladığını ifade etti. TRT'nin bu yıl Cannes Film Festivali'ne şu yerli dramaları götüreceği açıklandı: "Dördüncü Murat, Hacı Arif Bey, Üç tstanbul, Yalan Dünya, Küçük Ağa. Bay Alkolü Takdimiradir, Kartallar Yüksek Uçar, Parmak Damgası, AJiş ile Zeynep, Bugünün Saraylısı, Kınk Hayatlar, Acımak, Dokuzuncu Hariciye Koguşn, MardinMünih Hattı, Çalıkuşu, V'ann Artık Bugündür, Saat Sabahın Dokuzu, Saide, Elif Ana Ayşe Kız, Duvardaki Kan." Festivale aynca Türk Mimarisi, Hayat Ağacı, Boğaziçi, lslam Sanatı, Pamukkale, Sultan Sazlığı, Deve Güreşi, Karadeniz'den Çeşitlemeler ve Türk El Sanatlan adlı belgesellerle bazı çocuk programlarının da götürüleceği belirtildi. Hoppala nereden çıktı bunlar? Vallahi bu Erbakan hiç akıllanmayacak.. Konya Mitingi, 12 Eylül hareketi, Eşek Adası'nda zorunlu ikamet, Ordu Dil Okulu'nda tutukluluk hiçbir şey ifade etmemiş.. Anımsarsınız, Hoca, 12 Eylül'den önce "kerhen" desteklediğini söylediği Demirel hükümetine "Kadayıfın altı kızanyor" diye gözdağı verirdi. Bir gün bu basın toplantılannın birinde Erbakan Hoca^ ya sormuştum: Sayın Erbakan ne pişmez kadayıfmış bu.. Kadayıf artık kabak tadı vermeye başladı. Başka tatlı yok mu alb kolay kh zaracak? Şöyle, baklava, şöbiyet, tulumba tatlısı.. Erbakan, "Haklısımz muhterem kardeşim" dedikten sonra Konya Milletvekili Şener Battal'a seslenmişti: Şener Bey başka tatlı yok mu? Hoca basın toplantısına devam ediyordu ki, ne göreiim? önde Şener Battal, arkasında da Meclis lokantasından bir garson elinde bir tulumba tatlısı tepsisi ile çıkıp gelmezler mi? Hay Allah? Erbakan, arkasında "erkeklersaz topluluğu" gibi dizilen MSP milletvekillerinin ortasında badem bıyıklannı yanaklarına kadar yayan o gülüşüyle: Uğur Bey kardeşimiz bakın başka tatfılar da var, demez mi? "Hay Hoca" dedim içimden, "Allah layığını versinr Neyse, Hoca, 12 Eylül hareketi ile birlikte gozaltına alındı; Ankara Savcılığı'nın tutuklama istemi sıkıyönetim mahkemesince reddedilci; itiraz üzerine Hoca tutuklandı; yargılandı, mahkum oldu; bu mahkumiyet karan Yargrtayca bczuldu. Yani anlayacağınız Hoca, Allah'ın izni ile beraat etti, öztürkçesi ile "aklanmış" oldu. Hani ne derier: Çekirge bir sıçrar, iki sıçrar, sonra... Evet sonra baş; belaya girer. Bu "irtica mirtica" derken yine kabak Erbakan ve takımının başına patlar. Şimdiden "Humeynid Adana Müftüsü"nün MSP adayı olduğu yazılıp çizilmiyor mu? Aday olmuşsa ne olmuş? 12 Eylül'ün "Atatürk inkılapçısı hukumeti"n\n Başbakan Yardımcısı Turgut Özal da MSP adayı değil miydi? Demek MSP içinden Turgut Özal gibi "Ataturkinkriapçrian" da çıkıyor, muftü Kaplan gibi "İslam devrimT yandaslan da! Erbakan Hoca, şeyhleri merhum Mehmet Zahid Kotku : nun müritlerinden pek hayır görmedi. Hoca, bizlere "Ataturkçü, solcu, devrimd" diye kızar, ama yine de sozlerimize kulak verirse kendisi için iyi olur. Ne diye böyle işiere kalkışıyor? Girsin ANAP'a, dinsel görüşlerini "Ataturk inkıiapçtlığr ya da "Tün\islam sentezT adı altında ANAP aracılığı ile yaysın, bir de Korkut Özal ile birlikte Suudilerle ortak şirket kursun, Suudiler, bu ortak şirkettere zemzem kuyusundan çıkanlmış yeşil dolartan su gibi akıtsınlar ;bu paralann bir kısmı "dinsel amaçlı vakıHara aynteın, boyiece "Nakşibendilik" hiçbir engelle karşılaşmadan "Ataturk inkılapçılığı maskesi" ile yayılır, gider Boyiece hem "din" hem de "işadamı" olarak lstanbul'da Artunizade'de apartman da yaptınr, karşısındaki park için ayrılan arsalara cami yaptırarak ne kadar "dini bütün" olduğunu da kanrtlar. Benden uyarması: Bu gidiş hiç de iyi değil Hoca.. Bu gidişle 12 Eylül öncesinde altı bir turlu kızarmayan kadayıfın üstü bakarsınız yanıp, kapkara oluvermiş.. Üstü kapkara olmuş kadayıfı bir de "karhen" yemek var. Aman Hoca, yapma Hoca, etme Hoca, başını belaya sokma Hoca! Yunanistan (Baştarafı 16. Sayfada) Geçen hafta içinde bu kez Bakanlar Kunılu, salt bu soruna bir çözüm getirmek için toplandı. Başkanhğını ise Başbakan Andreas Papandreu üstlendi. Hükümet bu kez daha tarafsız bir formül bulunduğunu açıkladı. Kiralar, her bölgenin ya da semtin arsa satış değeri üzerinden saptanacaktı. Yani apartman dairesinin değerine göre, aylık kiraların fiyatı belirlenecekti. Yeni kira formülüne göre eğer kiraalar, bu aritmetik işlemlerin sonucunda, ödenmesi gerekenden daha az ödüyorlarsa, üç yıl içinde formülün öngördüğü İcira fiyatına ulaşana dek, ev sahibine aşamalı olarak daha fazla kira ödemeleri gerekiyor. Eğer bunun aksi ise, yani öngörülenden daha fazla ödüyor ise, ev sahibi bu kiracıya 3 yıldan önce hiçbir şekilde zam yapamıyor. Bu formülün uygulanmaya başlanmasıyla, ev sahiplerinin kiracılan ile en az iki yıllık kontrat imzalamalan şart koşuluyor. Eğer üçüncü yılbaşında kiracı isterse, yasal olarak bir yıl daha aynı evde kontratsız ve aynı kirayla kalabiliyor. Ev Sahipleri Derneği, hükümetin bu yeni formülünü ilk aşamada "olumsuz" karşıladı. "Hiikümet evlerimizi alıyor" başlıklı sağ eğilimli gazeteler, kira formülüne karşı çıktılar. Ev Sahipleri Demekleri, önümüzdeki haftadan itibaren parlamento binası önünde protesto gösterileri düzenleyecek. Atina'daki ekonomik gözlemciler ise, Papandreu hükümetinin bu formülü yasa haline getirmeye çalışacağinı belirtiyorlar. Aynı gözlemciler, bu formülün, birden fazla ev sahibi olanlar için "yıldıncf olduğunu, dolayısıyla birden fazla ev sahibi olaniarın evierini satışa çıkarabileceğini belirtiyorlar. Gerçek bir profesyonelle tanışmak ister misiniz ? Işte Superselectric® 67472 IBM'in yeni elektronik yazı makinesi .eni IBM Superselectric 67472, güçlü belleği, birden çok dilde (multilingual) yazabilme özelliği ve yazımı kolaylaştıncı üstünlükleriyle gerçek bir profesyoneldir. IBM Superselectric 67472 istediğiniz bilgileri 31.000 karakter kapasiteli belleğinde tutar. Belleğin 99 veri depolama biriminde sakladığı bilgilere, tek bir tuşa dokunarak anında ulaşabilir ve tüm düzeltmeleri IBM YAZI MAKİNESİ YETKİLİ SATICILARI: İSTANBUL • ALSİS 146 65 29 • EBİM 528 64 44 • HESMAK BÜRO 143 05 00 • İSOMAK 169 97 47 • ANKARA • BORMAS 26 61 31 • EBİM 18 32 54 • PROTEK 37 43 13 İZMİR • AYKER 14 02 49 • EBİM 21 93 68 • SERT>S 16 94 00 • a |»ıa • • ı ı ı ı ı ı •••' ııııııııııı lllllllillill .aklaşık 40 farklı klavye yerine kullanılabilen 96 karakterlik multilingual klavyesi, IBM Superselectric 67472'nin en önemli özelliklerinden biridir. Türkçe F klavyesi elektronik olarak değiştirilebilir ve takılan çeşitli printıoheel'ier farklı yazı seçenekleri kullanmanıza olanak sağlar. IBM Superselectric 67472, Y, kâğıda aktarmaksızın, bellekte yapabilirsiniz. A, birçok yazma işlevini otomatik olarak yapar. Kâğıt takma, sayfa ortalama, anında alt çizme, satır başına dönme, orantılı yazma (proportional spacing), form doldurma gibi özelliklerinin yani sıra, bellekteki veriyi kâğıda aktarırken, istenirse sağ ve sol marjları bloke eder. s sıvı kristal görüntü birimi (LCD) kullanarak yazdıklarınızı görüntüleyebilirsiniz. Lyrıca, IBM Superselectric 67472, İngilizce yazımlarda yanlış saptama (spell check), kullamcıyı uyarma ve IBM Personel Computer'inize yazıcı olarak bağlanabilme gibi seçenekler de sunar. Dilerseniz, izin için zaman, verimlilik ve kalite önemliyse, yazma işinizde belleği güçlü, profesyonel bir yardımcıya gereksinmeniz varsa, IBM Yazı Makinesi Yetkili Satıcılarına uğrayın. Yeni IBM Superselectric 67472'yi görün. Gerçek bir profesyonelle tanışmanın keyfîni ^ ^ ^ ^ 3 tadın. ^:^£?=
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle