21 Eylül 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
75 OCAK 1987 HABERLER CUMHURİYET/7 DSP'lilerin yasa önerisi A nkara (CUL) DSP JM. Zonguldak Milletvekili lsa Vardal ve arkadaşlan TBMM başkanhğına bir yasa önerisi vererek, yurt dışında çalışan isçilerin motorlu araçlarımn triptik belgelerinden vergi ahnmamasım istediler. Vardal ve arkadaşlarımn yasa önerisi aynen benimsenirse, 1615 Sayılı Gümrük Yasası'nda değişiklik yapılarak, yurtdışında çalışan isçilerin geçici olarak yurda getirecekleri motorlu taşıtlan için Türkiye TLring ve Otomobil Kurumu tarafmdan verilen triptik belgelerinden vergi alınmayacak. TTB Genel Başkanı Prof. Nusret Fişek ve Genel Sekreteri Dr. Uğur Cilasun, "Temel sağlık hizmetleri yasa tasansı, bazı maddeleri olumlu olmakla birlikte genel olarak belirsiz, kuru kalabalık laflarla dolu, hekime ve hastaya getireceği götüreceği olanakları karmaşık ve bakana çok belirsiz yetkiler sağlayan bir tasandır" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türk Tabipler Birliği, kamuoyuna Başbakan Turgnt Özal tarafmdan açıklanan sağlık hizmeti temel yasa tasarısını, bazı maddeleri bakımından olumlu olmakla birlikte, genel olarak, "belirsiz. kunı kalabalık laflarla dotn, beldme oidugu kadar hastaya da getirecegi ve gofurecegi kobyüklar ve oianaklann ne oidugu anlaşılamayan bir tasan" olarak niteledi. Türk Tabipler Birliği Genel Başkanı Prof. Dr. Nusret Fişek ve Genel Sekreteri Dr. Ugıır Cilasun, tasanyı madde madde inceleyerek, Yasa tasansı belirsiz bunun bir yasa niteliği taşımadığını, bir disiplin getirmediğini bildirdiler. Prof. Fişek, "Bu tasanyı Maliye gordü de kabullendiyse, Maliye kendi öliim karannı imzalamıs demektir. çünkıi tasanrun 5/f maddesi, işletme iıesabında öngorülen iş ve işlemleri her tuıiu vergi. harc ve resimden bagışık olmasının >aru a n , Muhasebeyi Imumivt Kanunu'nun, Devlel Ihale Kanunu'nun ve Sayıştay Kanununun da hükümleri dışında bırakıyor" dedi. Fişek ve Cilasun, tasarıdaki bazı maddelerin, "Sosvaleştirme Yasas'V da da bulunduğımu ve veni olmadjğını vurgulayarak, "sağlık kunım ve kuruluşlannın, kişilerin bekim ve sağlık kuruluşu seçme hakkını kısıtlamaksızın sağlık hizmet zinciri oluştunılmasım" öngören maddeyi olumJu bulduklannı ve bu uygulamanın bütün gelişmiş ulkelerde yapıldığmı bildirdiler. Sosyalleştirme yasasıyla da bu zincirin oluşturulmasına çalışıldığını vurgulayan Prof. Fişek, hem haJkı bu duruma alıştırmanın zorluğundan, hem de özel muayenehanesi olan hekimlerin, hastalarının azalacağı kaygısıyla razı olmamalarından dolayı başarrya ulaşılamadığıru anlattı. Halkın bu duruma alışmasındaki güçluğun sağlık ocağı hekimlerinin sık sık değişmesinden kaynaklandığmı kaydeden Prof. Fişek, "Oysa kişi, seçtigi hekimi tanımak ve ona giıvenmek ister, hastanelerin verimli çalısması için de bu sağlık hizmetleri zincirinin oluşturulması şarttır" dedi. Prof. Fişek, sistemin basarıyla uygulanabilmesi için hasta ka\ıi e bıldirim işlemlerinin sağ Türk Tabipler Birliği, sağlık tasarısını değerlendirdv DIYDUK/GORDIK YALÇİD! PEKŞEN lık ocaklannda düzenli ve disipiinli biçimde yapılmasmın şart oiduğunu söyledi. Türk Tabipler Birliği Genel Başkanı Prof. Dr. Nusret Fişek ve Genel Sekreteri Dr. Uğur Cilasun, tasanrun 3/f maddesiyle Sağlık Bakanı'na çok belirsiz yetkiler getirildiğini, bu yetkilerin, bakanm, beğenmediği kişilerin diplomalarını ellerinden almasına kadar varacağını anlattılar. Fişek ve Cilasun, 5/c maddesinin, hastane içerisinde özel hasta kabulünü yasallaştırdıgını, bunu yapan hekimlerin genel poliklinikten el ayak çektiklerini ve böylece baia hekimlerden yalnızca özel hastaların yararlanabileceğini vurgulayarak, maddenin esitlik ilkesini bozduğunu söylediler. Sağlık kurumlannda sözleşmeli personel çakştınlmasım öngören maddenin, keyfi uygulamalara yol açacağını, bu maddeyle bağlantıiı olan geçici I. maddenin ise tam bir eleme maddesi oiduğunu ve alışılagelmi; "müklesep haklar" kavramma ters düştuğünu bildiren Fişek ve Cilasun, şöyle dediler: "Sözleşmeli personel istihdamı da yeni değil. Daha önce de vardı ve daha guvencelivdi. Bir hekim muayenehanesini hangi uyguiamayla ve gosterilen hangi guvenceyle kapatmaya ozendirilecek? Bu ozendirmenin. hekimce kabul edilebilmesi için güvenilir olması gerekir. Madde bu giivınilirligi getirmnor. Hukukta iyi ni>el esastır prensibi geçerlidir ama, ülkemizde bu kuralın her zaman dogru işledigi de soyleoemez." SİGORTA SORUNU Türk Tabipler Birliği Genel Başkanı Prof. Fişek ve Genel Sekreteri Dr. Cilasun, sağlık hizmetleri temel yasa tasansının, sigorta sorununa da açıklık getirmediğini, tasannın 8. maddesinde birdenbire "öıeJ sigorta" kavramından söz edildiğini anlattılar. Prof. Fişek, genel sağlık sigortasmın, ihtiyari sigorta olarak uygulanacağının anlaşıldığını büdirdi ve şöyle dedi: "ABD'de uygulanan bu sistem orada bile bazı baVımlardan basanlı olamadL Çiınkü bu tur agorta kâr amacı guden bir sigorta uygulamasıdır. Bu kuruluşlar, biiyuk sermayf kunıluşlandır. ABD'de ozellikle dar geliıiiler ve yaşlılar ihliyari sigorta uygulamasında buyuk sıkıntı içinöeydiler. 1962de Kennedy, iki yasayla her iki kesimin sigortasmın devletçe odenmesini mumkun kıidı. Bizim tasanda bu konuda da açıklık yok. Prim kime odenecek, ne düzeyde prim toplanacak sorulan boşlukta. Sonra primi her kişi mi ödeyectk, yoksa aile reisi mi, bu da bdli degil." Türk Tabipler Birliği yetkilileri, sigortanın bir finansman kuruluşu oiduğunu ve hizmet vermesinin söz konusu olmadığını bildirdiler. Zorunlu ve ihtiyan sigortalann yaru sıra, bir de Türkiye'de oidugu gibi sigonanın kendi sağlık örgütünü kurabikceiini vurgulayan Prof. Fişek ve Dr. Cilasun, hükumetin, her yurttasa eşit sağlık hizmeti sağlayabilmesi için, butün engelleri ortadan kaldırması gerektiğini anlattılar. Sağlık sigortasının "prim adı altında sağlık vergisi ödemek" anlamına geldiğini kaydeden Prof. Fişek ve Dr. Cilasun, sözlerini şöyle bağladılar: "Hükümet bu engelleri, prim adıyla mı, yoksa vergileri arttırarak mı kaldınr. bizi Ugilendirmfz. Bizim istediğimiz, sağlık hizmetleıine yeterli ödenegin saglanmasıdır. Emekli Sandığı 1985te kişi başına 2 bin lira harcama yapnus. Bunu 50 milyona yaygınlaşbrmak için kaba bir hesapta yanm trilyon lira gerekir. Yani hıikumet butçesinin yiizde 7'si. Oysa bn yılki biitçede sağlık hizmetlerine aynlan pay yuzde 2^'tur. Tasanyla getirilecek sistemde hastanın hekimini. bekimin de hastasını seçme hakkı zedelenmeyecekse, destekkriz uygulamayi. Ama tasanda iste bu husus bdli degil. TTB olarak bizi ilgilendiren bir baska husiıs da, hekimlerin çalışma güvencelerinin ve sosyal haklanmn saglanmasıdır. Istihdam potitikası, finansman ve sağlık uınetici kadrolan sorunlan çözıimlenmeden hiçbir uygulamanın basan kazanamayacagı göriişiimuzu tekrarlıyomz. Tasannın asıl amacı, herkese eşit saglık hizmetleri götürmek olmaiıdır." Hastane öyküleri... Gaziosmanpaşa'da oturan okurumuz Ahmet Dursun'un başından geçen önemsız, ama ilginç bir öyküyü bu köşede daha önce aktarmıştım. Anımsatmak için kısaca yineleyeyim: Manifaturacılık yapan Ahmet Dursun'un arkadaşı fabrika işçisi Hacı Hendek bir gün işe giderken kasaptan 300 gr. pirzola alıp, Dursun'un dükkânına emaneten bırakmıştır. Akşam alıp evine götürecektir. Ne ki, öğle olduğundan acıkan Ahmet Dursun ve tezgâhtarı pirzolalan pişirerek yemişlerdir. Hacı Hendek iş dönüşü pirzolasını almaya geldiğinde sadece kemiklerini görünce beyninden vurulmuşa döner. Bu sırada kız kardeşinin aklına annelerinin parmağında yıllardan beri durmakta olan yüzük gelir. Yüzük, dedelerinden annelerine kalmıştır. Ve yaşlı kadın ölümünden çok önce bu yüzüğü kızına vasiyet etmiştir. Fakat hastaneden kendilerine teslim edilen eşyalar arasında yüzük çıkmamıştır. Doktor ve hemşireler yüzüğü görmemişlerdir. "Morga bakın" deyip, işin içinden sıyrılırlar. Morgdaki görevliler suçu, ölü yıkayıcıların uzerine atariar. Ölü yıkayıcı erkek hocalar, "Biz kadın cesedi yıkamayız" diyerek durumu geçıştirirler. Bayan hocalar ise Kuran'a el basarak yüzüğü görmediklerıni söylerler. Böylece yüzük "gitti, gider". Ahmet Dursun bu öyküyü bize anlattıktan sonra sözlerini "Dirilerimizin soyulduğu yetmjyormuş gibi, hastanelerde ölülerimiz de soyuluyor" diye tamamlar. Ve bu öykü burada iyice biter.. • •• Gelelim başka bir öyküye. Bu ikinçisi alışılmışın tersine mutlu bir öyküdür. Avukat İnci Özol yakalandığı göğüs kanseri nedeniyle hastaneye yatması gerektiğini öğrendiğinde, neredeyse hastalığım bıle unutur. Fakat aşağıda anlatacaklanmız Ay'da veya bir uzay üssünde değil, Ankara'da "Organ Nakli ve Yanık Tedavi Merkezi"nde geçer. İnci Özol önce doktorlardan randevu almanın zorluğunu düşünürken ve "en az" sekiz ay beklemesi gerektiği yolunda bilgiler alırken, bir mucize olur ve ertesi gün öğleden sonraya randevu verilir. Yine de hastaneye karamsar düşüncelerle gider. En az birkaç saat beklemeye hazırdır. "Çünkü doktor dediğin ya ameliyattadır. ya heyete girmiştir, ya da hıç gelmemiştir." Yine bir aksilik olur, tam saatinde doktorun odasına alınır. Ameliyat randevusu da birkaç sene sonrasına değil, iki gün sonrası için verilınce İnci Özol göğsündeki kanser tümörüne karşın mutlu bir insan olur çıkar. Derken tam gününde ve tam saatinde hastaneye kabul edilmesi her şeyin uzerine tuz biber eker.. Rastlantı bu ya, hastanede karşısına güleryüzlü bir hemşire çıkar, kendisiyle ilgilenir, yatağma yatmasına bile yardım eder. Özol artık bu kadarına inanamaz. "Herhalde" diye düşünür, "durumum o kadar kötü ki, bana bu kadar iyi davranıyorlar.." îşkence için kanun teklifı A nkara (uba) DSP JTM. Genel Sekreteri Nuri Korkmaz. işkencenin önlenmesi ve iskencecilere verilecek cezalann arttırılması için bir kanun teklifı hazırladı. Korkmaz. bugün TBMM başkanhğına veneceği kanun teklifmde işkence gördüğünü iddia edenlerin 24 saat içinde doktor karşısına çıkarılmasını istedi. Nuri Korkmaz teklifmde ayrtca işkence yaptıkları tespit edilenlere verilecek cezalann da arttınlmasını önerdi. Evren'in vetosuna uyuldu A nkara (Cumhuriyet x \ BürosuJ Anayasa Komisyonu, Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in veto gerekçelerine uyarak, seçimlerin temel hükümleri ve seçmen kütükleri hakkmdaki yasada değişiklikler öngören yasayı veto gerekçesi doğrultusunda yeniden düzenledi. Buna göre, radyo ve TV'den paralı seçim propagandası süresini 15 dakikadan 45 dakikaya, konuşma adedini de 3'ten 6'ya çıkaran hüküm, metinde yer almadı. Anayasamn geçici 16. maddesinde duzenlenen ve anayasa oylamasına katılmayanlara 5 yıl süreyle seçme ve seçilme yasağı getiren hüküm de gerekçe doğrultusunda düzenlendi. Şimşek'in ailesi, Nevzat Âyaz üe görüştü Styastpoüs tarafmdan 6 Oeok 1987 tarihinde gözatana manan ve bugüne kadar mahkemeye sevk edümeyen tTÜ Makbu Muhendhüği öğrenci Demeği Başkanı Serhat Ştmsektn annesiBe öğrenci demeklerini ttmsUen 2 öğnstri, dün Istanbul KıasiNevzat AyazTagöruftüler. "dfnmd demekleri ve öğrencOer üzerindeyogun bir baskt" bıüunduğunu tttri süren öğrencüert Ayaz. "Kanunsuz klçbir ismyapdamayacağou"töyiedl Serhat Ştmsekin annesi Utviye Şimsek, Marmara Üntventtesi Basm Yaym Yüksek Okıüu öğrenci Demeği Başkanı Naü Çavuş ile aytu üniversitentn Hukuk Fakültesi Öğrenci Derneği Bafkanı EmeJ Ataktürk'ün buhıtubığu görüfmede Ulviye Şimfek, oğhınun neden gözaltma ah/uhğının halen beOi obıuKbğva ve niçtn mahkemeye çtkanbruuhğuu sordu. VaHAyat. "Serhat Ştmtektn talimat uzerinegözaitma ahnthğvu ve soruşturma yapdthğmı" oçıklatU. örgütstl etkinükte buhtnduğu İçin göıattma alaubğmı beUrten Ayn. "Müracaaanız uzerine götalnntiaki öğrtncilerleyaktndan ügiknectğim" dedi Emel Ataktürk'ün, gözaianda tutuian 14 arkadajkmnm oiduğunu söyiemesi uzerine Vatt Nevzat Ayaz, "Haytr, ju anda gözatimda sadece 5 kifi var. Hasan Aydemir, îsmaü Ond, tsmaU öner ve soyadmı akmuuttğvn Köksal üe Serhat Şimşek. Bunlann difmda gözaianda tutuian öğrenci yok, Yapılan ifier kanuna uygundur. Kanunsuz iş yapUmast mumkün değüdir. Oğrencilerteyaktndan Ogüeneceğim" sekbnde konustu. Ayaz'i ziyaret edenler araanda bulunan İÜ Hukuk Fakültesi öğrenci Demeği kuruculartndan Atiila Bahcıvan, dün öğleden sonra gözattma akndt (Fotoğraf: ESAT PALA) Tutumlu öğretmene ikramiye nkara (uba) Milli Jx Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı 'nın hizmetin yürütülmesinde tasarruf sağlayan öğretmenlere bir maaş tutannda ödül vereceği bildirildi. MiUi Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Metin Emiroğlu tarafmdan yayımlanan genelgede bakanlık personelinin ve öğretmenlerin ödüllendirilmesine ilişkin esaslar açıklandı. Yayımlanan genelgede, sicil notu ortalaması 90 ve daha yukarı olup yıl içinde disiplin cezası almamış olan personelden hizmetlerin yürütülmesi giderlerinde tasarruf sağlayan öğretmenlere, birer maaş tutannda ödül verileceği belirtildi. A Insan Haklan BikUrisi'ndeki haklar bizim anayasadada var Sungurlu, A vrupa Insan Haklan Komisyonu 'na kişisel başvuru hakkının işletilmesiyle birlikte, Türk hukuk sistemiyle Avrupa hukuk sisteminin bazı noktalarda birleşeceğini söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) Avrupa Insan Haklan Komisyonu'na kişisel başvuru hakkının işletilmesi öncesinde, Avrupa ve Türk hukuk sistemleri karşılaştırılıyor. Adalet Bakanı Oltan Sungurlu, kişisel başvuru hakkının işletilmesiyle birlikte Avrupa hukuk sistemi ile Türk hukuk sisteminin bazı noktalarda birleşeceğini söyledi. Adalet Bakanı Oltan Sungurlu, Cumhuriyet'in Avrupa Insan Haklan Komisyonu'na başvuru ile ilgili sorularmı yanıtladı. Bakan Sungurlu, Türk hukuk sistemi ile Avrupa hukuk sistemi arasında hangi noktalarda aykınlıklar bulunduğunun araştırmasını ve tartışmasını yaptıklannı söyledi. Bakan Sungurlu, "Ortaya fazla bir çelişki çıktı 2821 SAYILI Adalet Bakanı Oltan Sungurlu: Çühkü 300 gr. pirzola evlilik yıldönümü için karısına alabildiği tek armağandır. "Yahu senin çocuklar nasıl olsa alışık değildir, pirzola yerlerse mideleri bozulur" türünden şakalar da para etmeyince Hacı Hendek, Ahmet Dursun'a darılır. Dargınlık 1 yıl sürer. Ertesi yıl Ahmet Dursun evlenme yıldönümünde arkadaşınıza "faizi ile birlikte" 600 gr. pirzola alarak yeniden barışmanın yolunu bulur. Ahmet Dursun'un başına yeni gelen öykü de şu: Yozgat'ta yaşayan annesi Müzeyyen Dursun hastalanır. Yozgat'ın "tam teşekküllü" hastanesinde tıbbi tahlil cihazları olmadtğından hastasını İstanbul'a götürmesi önerilir. Çapa'da yer bulunmaz.. Cerrahpaşa Acil Servisi'ne güç belâ yerleştirilir. Yapılan tahliller sonucunda Müzeyyen Dursun'un kan şekerinin 400 olduğu, kısmi felç geçirdiği ve beyin kanaması mevcudiyeti saptanır. İki gün sonra Ahmet Dursun ve akrabalarına "sizlere ömür" denir, olay kapanmış görünür.. Hastane iyi bir otelden farksızdır. İlk gün, profesör, odasına kadar gelerek Özol'a bir şikâyeti olup olmadığını sorar. Ardından operatör ile narkozitör de gelince hasta İnci Özol "galiba ben çoktan öldüm de cennete gittim" diye düşünmeye başlar. Ameliyat zamanı ertesi sabah saat sekizdedir Doktoriarın gecikmesi, elektriklerin kesilmesi, suların akmaması, asansörün çalışmaması gibi olaylar da olmaz.. Saat 07.00'de serumiar takılır, saat sekizde ameliyata girer. Gözünü açtığında kendisini odasında ve canlı olarak bulur. Şaşırtıcı olaylar 20 gün daha sürer. Çarşaflar, havlujar her gün değiştırilir; odası günde üç kez silinir; yemeklerin üstü alüminyum kâğıtlarla kapalı olarak gelir gider. Hatta, mutfak görevlilerinin saçları bile yemeklerin içinde olacağı yerde, bonelerin altındadır. Sonunda bu ıstırap biter. Av. İnci Özol hastaneden çıktığında yeniden dünyaya gelmiş gibidir. Her iki anlamda da bu söz geçertidir. Hem hastalığından kurtulmanın, hem de her türlü aksiliğin kol gezdiği dünyaya yeniden dönmenin getirdiği bir duygudur bu. Bilimkurgu öyküsüne benzeyen bu hikâyede adı geçen hekimler de Kaptan Kirk ve Mister Spock değil, Prof. Dr. Hüsnü Göksel ve Op. Dr. Necdet Aybastı'dır. ANKARA TASI TRT bu.. İşine akıl sır ermez DYP Genel Sekreteri Gökberk Ergenekon, geçenlerde bir basm toplantısı yaptı. Konu irticaydı. Ergenekon, üç sayfalık konuşmasının yandan fazlasında Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in Adana konuşmasından söz ediyor ve Cumhurbaşkanı'nın 12 Eylül 1980'den bu yana devietin başı, devietin Kendisi oiduğunu anlatarak "devietin şikâyet etmeye hakkı olmadığını" vurguluyordu. 16 Eylül 1980 günü ihtilalin başı Kenan Evren'in "İrtica var" dediğini, aradan altı yıl geçtikten sonra Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in yine irticanın variığından söz ettiğini uzun uzun anlatıyordu. Akşam radyoda ve televizyonda haberleri izleyenler, DYP Genel Sekreteri'nin basın toplantıstnı yarı yarıya kısaltılmış olarak dınlediler. Çünkü TRT nedendir bilinmez, Gökberk Ergenekon'un demecinden Cumhurbaşkanı'na ilişkin bölümü özenle makaslamıştı. Ertesi gün bütün gazeteler, haberi normal gazetecjlik ölçütleri içinde kesintiler yaparak ama özüne dokunmadan yayımladılar. Şimdi "Peki hem TRT yayını izleyen hem de gazeteleri okuyan kişiler bu uygulamaya nasıl tepki gösterdiler" diye sorabilirsiniz. Onun da yanıtını bir TRT izleyicisi ve bir okur veriyor: "Bana kalırsa genel müdüründen Haber Dairesi yetkililerine kadar bütün TRT'cileri haber konusunda eğitmek gerek." TRT bu. İşine akıl sır ermez ki... Tstanbul (uba) 1 Karaköy Rotary Kulübü üyelerinin öncülüğüyle kurulan Kuduzla Savaş Derneği'nin aylık toplantısı yapıldı. Bu toplantıda çeşitli aşı merkezlerinde yapılan incelemeler ele almarak istek ve gereksinmeler saptandı ve bu yolda etkili biçimde harekete geçilmesi kararlaştınldı. Toplantıda alınan kararlara göre, giinümüzde sorun hale gelen yerli ve yabancı kuduz aşılannın etki açısından tartışmaya konu olan hususlan görüşüldü. Kızılay'a parasal katkıda bulunmak üzere bir kampanya açılması karan, almdı. Kuduz aşısı kampanyası mı?" şeklindeki soruyu yanıtlarken, "Insan Haklan Beyânnamesi'nde madde madde korunması lazım gelen haklar var. Biz bakük bu hakların hepsi bizim anayasamızda da var" dedi. Adalet Bakanı Sungurlu, "Bu sözüniizden bir çelişkinin olmadığı sonucu ortaya çıkı>Dr " şeklindeki soruyu da, "Evet öyle söylüyonız" diye yanıtladı. Avrupa Insan Haklan Komisyonu'na kişisel başvuru hakkının doğabilmesi için, kişinin kendi ulkesinde "tiim iç hukuk kuraUannı" yerine getirmesi gerekiyor. Buna göre, Insan Haklan Komisyonu'na kişisel başvuru hakkını kullanacak olan bir yurttaş, Türkiye'deki hukuksal tüm başvurulannı yapacak. Hukuk organlannın aldığı kesin so nuç ile yetinmeyen bir yurttaş, kendi inancına göre, Türkiye'deki iç hukuk organlarının hakkında aldığı kararların "yetersiz" olduğuna ve "ugradıgı haksızlığı gidermediği" kanısma varırsa, Avrupa Insan Haklan Komisyonu'na kişisel başvuru yapabilecek. Avrupa tnsan Haklan Komisyonu'na başvuru, dilekçe ile gerçekleşebiliyor. Kendisine yapılan kişisel başvuruları ilgili organlannda değerlendiren Avrupa Insan Haklan Komisyonu, aldığı karan ilgili ülkeye bildiriyor. Kişisel başvuru hakkının doğabilmesi için, aynca Türkiye'nin bu hakkı kabul ettiğini önce dünyaya ve Avrupa Konseyi'ne bildirerek ilan etmesi koşulu da aranıyor. Türkiye, kişisel başvuru hakkını kabul etmesine karşın bu bildirimi henüz yapmadı. Adalet ve Dışişleri Bakanlığı'nın çalışmalan tamamlandıktan sonra Türkiye'nin bu bildirimde bulunacağı belirtiliyor. Dr. Yıldınm Aktuna: SENDİKALAR KANUNU GEREGİNCE tLAN OLUNUR. TORK İ Ş 1 4 . GENEL KURUL'UNDA ZORUNLU ORGANLARA SEÇİLEN A S l L VE YEDEK OYELER L İ S T E S t Ybnetira K u r u l u A s i l ADÎSOYADI Şevket YILKAZ Enm KUL Çetin GCÇER Mustafa BA50GLU Orhan BALABAN Oyeleri : GÖREVİ : MESLEG1 Puantor Gu*erte Zabıtı Idare Aaııri Elek. Tek. Kurulu :ÎKAMETGAHI Bakırköy, pilot hastane olmaya talip Haber Merkezi Bakırkoy Ruh ve Sinir Hastalıklan Hastanesi Başhekimi Dr. Yddınm Aktuna, yeni sağlık yasa tasansında yer alan, "hastanelerin özHkstirilmesi" önerisinin sağlık hizmetlerinde kaliteyi yukselteceğini savundu. Dr. Yıldırun Aktuna, yeni uygulamada Bakırkoy Ruh ve Sinir Hastalıklan Hastanesi'nin özelleştırümesinden yana oiduğunu bildirerek, "Hastanemizin pilot hastane olmasına uüibiz" dedi. Bugunku sağlık polıtikası içinde "hastanelerin bir bebek gibi Bakanlık tarafmdan biberonla beslendigini" söyleyen Yıldınm Aktuna, yetersiz bütçelerle sağlık hizmeti verüemediğini büdirdi. Hem hasta hem de sağlık personeli açısından var olan sorunlann mevcut sistemle çözülemedığini belirten Aktuna şöyle konuştu: "tkinci sınıf bir hasta yataginın 1986 birim fiyatlanna göre gıinlük maliyeti 4 bin lirayı bulurken, yatak ücreti olarak 1500 Bra alınıyor. Bn durumda hastane, hizmetinin karsılıgını alamıyor. Devietin verdigi bötçe de ancak bugünü kurtarmaya yanyor." Aktuna, hastane bunyesindeki Alkol ve Uyuşturucu Madde Bağımlılığı Tedavi ve Araştırma Merkezi'nde de günlük yatak ucretinin 1500 lira oiduğunu belırterek, "Bugun bir büyük şişe rakı 2 bin 800 lira. Bnradaki hastalanmızın çoğu gıinde bir buyıik şise rakı içebilen kisiler. Demek ki, insanlar hasta obbilecek parsyı bulabiliyor" şeklinde konustu. Genel Başkan Genel Sekreter Gen.Malı Sek. Gen.Eğıtm Sek Gen.Te5k.Sek. Fethibey Koşku Apt.72/2 KuçukesatAHKARA Çaalı Sok.Kunta Apt.Kat 4 D . M SuadiyeİSTANBUL Vataan Sok.12/7 O r t a k o y / l s t a n b u l Gayret Mah.Seçaenler Sok.190/7 Y.HahalleAHKARA Korkutreıs Hah.Lale Sok.7/6 SıhhıyeANKARA Yedek Oyeleri Yone t ıa Savaş BENLİ ter GOLEÇ Munır CEYLAN Çetın SOTAK H.Nurettin BAMYACI Yedek Yedek Yedek Yedek Yedek Oye Oye Oye Oye Oye Askeri eğitim uçağı düştü Tzmir (Cumhuriyet Ege 1 Bürosu) Çiğli Askeri Havaalam yakmlanndan T38 tipi bir eğitim uçağı düştü, pilot yüzbaşı Şuayip Akgül şehit oldu. Kaza dün akşam saatlerinde Çiğli Havaalam sivil pistine bir kilometre uzaklıkta meydana geldi. Eğitim sırasında henüz bilinmeyen bir nedenle anzalanan T38 tipi eğitim uçağı kısa bir süre sonra düştü. Bu sırada uçaktan paraşütle atlayan askeri öğrenci hayatını kurtanrken, uçağın pilotu Yüzbaşı Şuayip Akgül şehit oldu. Olaydan sonra çıkan yangına.havaalanı itfayesi alanın bataklık olması nedeniyle müdahale edemedi. Olayla ilgili soruşturma sürüyor. Hadeae Ustabaşi Kinya Tek. Tercunan Teknisyen Gayret Nah.Seçaenler Sok.190/8 Y.HahalleAHKARA 4.Le»ent Emnıyet Hah.Taşkent Sok.2/18 tSTANBUL Bağlar Cad.Çavuş Sok.11/7 GungorentSTANBUL f ı r e b o l u Sok.44/9 Y.AyrancıAHKARA Korkutreıs ttah.Necatıbey Cad.Yeşilıraak Sokak Eser Apt. No.5/14 ANKARA YAIHJŞ GELOİK 6A1İBA SHP Genel Başkanı ErdaJ İnönü, partisinin 1. bölge toplantjsına kaölmak için gittjği Muğla'da il binasını ziyarete giderken bir kapının önünde kafasını kaldırdı. Kapıdaki yazryı görünce de gülümsedi v e ' 'Yanltş getdik galiba'' diye espri yaptı. ı GENEL DENETlM KURULU ASlL OYELİKLERİNE SEÇİLENLER A l ı Osnan ALBAYRAK Denetçı Ö.Faruk BOYOKKUCAK Denetçı Sain KAYGAN Denetç1 Terzı Enerjı l j ç ı s ı Teknisyen DENETİH KURULU Kadm, her yerde kadındır RAHŞAN Ecevit, sonunda, eşi Bülent Ecevit'in bir zamanlar genel başkanken oturduğu koltuğun sahibi oldu. CHP'den, 12 Eylül sonrasındaki parlamentoda önce MDP'ye, sonra HDP'ye miras kalan grup odaları ve salon, şimdilerde DSP'nin kullanımında. Rahşan Ecevit, daha birkaç ay önce Ülkü Söylemezoğlu ile yan yana oturan Mehmet Yazar'ın büyükçe koltuğunda grubunu yönetiyor. Partinin ilk grup toplantısında, büyük salondaki büyük masanın en başındaki o büyük koltukta Genel Başkan Rahşan Ecevit oturuyordu. Doğal olarak koltuğun ucuna ilişmişti. Grup Başkanı Cahit Karakaş, Rahşan Hanım tarafmdan yapılan uyarı uzerine "anons' unu yaptı. Ve Rahşan Ecevit'in başına açıklama yapacağını gür sesiyle duyurduktan sonra Ecevit, elindeki yazılı metinden konuşmasını yapmaya başladı. Bir an gözümüz Rahşan Ecevit'in süretdi yer değiştiren ayaklanna takıldı. Ecevit, sağ ayağındaki ayakkabıyı çıkarıp birkaç kez topuklarına çarpıyor. Sonra gene giyiyordu ayağına, bu işlem konuşma boyunca sürdü gitti. Kolay değildi. Karşısında yepyeni bir grup, 20'yi aşkın milletvekili, çok sayıda basın mensubu... İlk günlerin heyecanı olsa gerek. Bir süre sonra Rahşan Ecevit'in konuşurken ayakkabılarının topuklarına vuracağını sanmıyoruz... Macit Akman'ın TRT Genel Müdürü iken, başta Mesut Mertcan olmak üzere bazı redaktör spikerlerine orduevlerindeki bazı eğlencelerde sunuculuk yapmak üzere öneri yaptığı biliniyor. Macit Akman'a, dönemin TRT yöneticileri tarafmdan spikerierin görevlerinin "sunuculuk" olmadığı anlatıldıktan sonra bu öneriler geri alınmıştı. Dönem geçti, ANAP iktidara geldi, şimdi spikerterimiz, kendi istekleri ile "sunuculuk" yapıyorlar. Örneğin, TRT'de her gece hava durumunu sunan Ersin İmer, Deylet Konukevi'nde bütçenin bitişi nedeniyle duzenlenen gecede, spikerliğini unutup, şarkıcı sundu. Spikerden sunucu Gundoğdu Sok.Guneysu Apt.62/14 NerterİSTANBUL Nıspetıye Hah.Teker Sok.56/14 LeventİSTANBUL 1738 Sokak 27/3 KarşıyakaİZHİR YEDEK OYELERİ Neyzen T e » f i k Sok.Akdenız Apt.5/6 NaltepeAMCARA Hoşdere Cad.Hoşnut Apt.47/11 Y.AyrancıANKARA Kurtuluş Nah.Yalçın Sok.3/3 TurgutluHMlSA Tekrarlanacak toplantı BAŞBAKAN Turgut Özal, çok önem verdiği saölık yasa tasansının gazetelerde gereği gibi değerlendirilmediğinden yakındı. TBMM'de gazetecilerle ayaküstü sohbet eden Özal, sağlık konusunun detaylarıyla ele alınmasını istedi. Gazeteciler, sağlık yasa tasansı ile ilgili yeni açıklama yapılmasını isteyince de Özal, Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Mustafa Kalemli'ye seslendi: "Mustafa, şu sağlık işini bir de Ankara'da açıklayalım. Bir basın toplantısı daha yapalım. Bu Ankaralı gazeteciler, bu işleri İstanbul dakilerden iyi biliyor.." Sureyya GÜR tbrahin FİL Necai GOLERDABAfi Yedek üye Yedek uye Yedek Oye Elektrikçi lmalat Ustabaj Buro Işçısi GENEL DtStPLlN KURULU ASlL OYELİKLERINE SEÇİLEHLER Rafet KOYLAN llhan HI2AL Zeki POLAT Ahaet ERGON Dunw; TOPRAK Oye Oye Oye Oye Oye Maden tşçisi Ataturk Hah.Çaknak Sok.No.ll BALIKEStR Teknık Ressaa Bahçelıevler Hah.Çağdaş S i t e s ı B Blok No.17 BOLU Trikotaj Mak.Us. Gayret Mah.Sepnenler Sok.190/3 Y.HahalleANKARA Yazıcı özerler Nah.Fmdıklı Sok.Fatıh Cad. Malıye Lojnanı Kat 4 «0.7 LuleburgazKIRKLARELİ Bamıen Toko^lu Hah.2.Değıraen Sok.2 AlaçatıÇesnelZNtR DİSİPLİN KURULU YEDEK OYELERİ Mustafa YONDCM H a l i t ÇALIŞKAK Husevin G£ZER Yurda1 ŞEMOL Rızvan TORKYILHAZ Yedek Yedek Yedek Yedek Yedek Oye Ûye Oye Oye Oye Kakınist 3ankacı Teknisyen Puantor Baj Anbarcı K a n d i i l i Cad.lskele K a r ş ı s ı 7 KaıvdHHISTANBUt Yarış Sok.No.3/2 YenıkoyİSTANBUL Hatay B a y ı n d ı r l i k Mudurluğu HATAY Fevzi Çakmak Cad.No.9 KartalKaltepetSTANBUL Tepebaşı Dalgıç Cad.Çaldal Sk.14/6 K.OrenANTARA NOT: Ana Tuzuğün 3 , 5 , 7 , 1 0 , 1 2 , 1 3 , 1 4 , 1 5 , 2 1 , 2 5 , 2 7 , 2 8 ve 3 1 . m a d d e l e r i i 1e g e ç i c i 1 . maddes i nde d e ğ i ş i k l i k y a p ı l m ş t 1 r .
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle