10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 OCAK 1987 KÜLTÜRYAŞAM HAYVANLAR tsmtL GLLGEÇ CUMHURİYET/5 YAYIN DÜNYASINDA İNCELEME ARAŞTTRMA YÖNETEN ŞAHİNALPAY Öncü bir tarih araştırması Maliyesinde Bunalım ve Yavuz Cezar, Osmanlı Değişim Dönemi, Alan Yaymahk, 1986 420 s. İLBER ORTAYLI 18. yüzyıl Osmanlı tarihi nasıl ele alınan bir tarih kesitidir, sorusunun cevabı, çok değişik olacaktır. Türkiye tarihçiliğinde çökuntü ve yıkıntıdan, Balkan ülkelerinde bir yeniden doğuşa (rönesans) ve bağımsızlığa gidiş dönerainden söz edilmektedir. 18. yuzyıl Turkiye tarihçiliğinin yorumu, daha çok harita üzerindeki kayıplara bakarak yapılmaktadır. Toplumun yaşamını, kurumların değişimini göz önüne alarak yapılabilecek bir tarih yorumu ise, her şeyden önce kültür tarihi, idari örgütlerin tarihi ve kuşkusuz iktisadi ve mali tarih dallannda yapılacak sistematik analizler ve monografik araştırmaların gelişmesine bağlı bir yaklaşımdır. Bu alandaki boşluk, son zamanlardaki bazı öncü araştırmalarla doldurulmaya başlandı. Yavuz Cezar'ın 18. yüzyıl Osmanlı maliyesinin yapısal değişimi üzerine araştırması, böyle önemli bir öncü araştırma sayılmalıdır. Cezar, doğru bir yaklaşımla 18. yuzyıl Osmanlı mali sisteminin bir iktisadi bunalımı ve buna paralel olarak merkezileşme, yeniden örgütlenme sancılan ortamında oluştuğunu anlatmakta, dönemi çok yeni verilerle betimlemektedir. 18. yuzyılda Osmanlı devleti, modern, merkezi bir ordu kurmak durumundaydı. Osmanlı bürokrasisi, büyümek ve kontrolünü arttırmak ihtiyacındaydı. Bu ihtiyaçlarm gerektirdiği masraflann nasıJ karşılanacağı sorusunun ccvaletin hayatında da yeni bir dönem demekti... Cezar, 18. yuzyıl tarihini araştıranların değindiği bazı kurumları, arşivlerden ve birincil kaynaklardan daha etraflı bir biçimde tarayarak açıklamış. örneğin tımar sisteminin, aslında bu dönemde temelli bir değişik geçirip yok olduğunu örnekleriyle ve kanıtlarıyla açıklıyor. Değişim döneminde, mali merkeziyetçiliğin ilk adımı olan "malikâne" şiv taramalannı, elle tutulur açıklama ve tasniflerle sonuçlara bağlayabüiyor. Belkı hayıflanacak bir nokta, araştırmacının 1718. yüzyıl Avrupa devletlerindeki mali örgütlenme ve sistemler alanındaki yeniliklerle Osmanlı mali modernleşmesini karşılaştırmalar yaparak değerlendirme konusundaki hasisliğidir. Böyle bir sentez çalışmasının, eldeki araştırmalara dayanarak yazar tarafından ilerde kaleme ahnacağını ümit ederiz. O vakit 18. yuzyıl Osmanlı mali tarihi ve iktisadi değişimi, kolay aşılamayacak bir eserle, tarih bilincimize kazandınlmış olacaktır. 18. yüzyıl maliyesinin ana kurumları, trâdı Cedid, Tersânei Âmîre hazineleri gibi kurumların, tam bir monografisini, bu çalışmayla elde etmiş oluyoruz. Bu katkılar, Osmanlı tarih edebiyatında yeni gözden geçirmelere neden olacak ölçüdedir. Nihayet, Tanzimat döneminin girişi olan II. Mahmut devri maIiyesi de M. Kutukoğlu'nun Osmanlı Ingiliz Munasebetieri adIı çalışması ve bu araştırmayla artık bilinmeyen bir çöl olmaktan çıkmıştır. Hürriyet Vakfı'nın birkaç yıldan beri bu tür çalışmalan ödüllendirmesinin çok olumlu bir davranış olduğu kanısındayız. KİM KİME DUM DUMA BEHIÇ AK "Yavuz Cezar'ın 18. yüzyıl Osmanlı maliyesinin yapısal değişimi üzerine araştırması, öncü bir araştırma sayılmalıdır. Cezar, doğru bir yaklaşımla, 18. yüzyıl Osmanlı mali sisteminin bir iktisadi bunalım ve buna paralel olarak merkezileşme, yeniden örgütlenme sancıları ortamında oluştuğunu anlatmakta, dönemi çok yeni verilerle betimlemektedir.. Hürriyet Vakfı'nm birkaç yıldan beri bu tür çalışmalan ödüllendirmesinin çok olumlu bir davranış olduğu kanısındayız." bı ise, gelirlerin, daha doğrusu merkezin kontrolündeki gelirlerin arttırılmasıyla mümkün olabileceğiydi. Osmanlı devleti, gelir ve giderleri tek eJde toplamak ve kontrol etmek durumundaydı. Bu, maliyetin ötesinde, devsisteminin işleyişi ve çıkmaza gırişi de ayrıntıh olarak anlatılıyor. Dikkati çeken husus, araştırmacının mali tarih ve mali kurumlar konusundaki kavram ve bilgilere vukufudur. Bu özelliği nedeniyle araştırmacı, uzun ar Görkemti bir İstanbul küabı R. Mantran, 17. Yüzyılın îkinci Yarısmda îstanbul, cilt, Çev. M. Ali KıhçbayEnver özlan, V Yayınları, Ankara 1986, 374 + 312 s. PtKNtK PİYALE K4DRA o O 0 0 o 0 0 o o 0 0 a c 0 0 0 0 0 0 0 0 \ \ 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 o O 0 0 NEDİM GÜRSEL Iki büyuk imparatorluğun başkenti olmuş, tarihin en eski devirlerinden bu yana benzersiz bir yerleşim merkezi olma özelliğini sürdürmuş İstanbul üzerine kapsamlı araştırmalar ne yazık ki pek az. Fransa'da AixenProvence Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Robert Mantran'ın 17. Yüzyılın tkinci Vansında İstanbul adlı yapıtı, yalnızca ele aldığı dönemi en geniş ayrıntılarıyla sergilerken değil, kentin tarihiyle coğrafyasını birlikte incelerken de önemli bir gerçeği vurguluyor: Istanbul'un tarihi zamandizinsel bir yaklaşımdan çok kentin maddi yapısını irdelemeye, bu yapının oluşumunu çözümlemeye yönelik bir yaklaşımla ele alınmalıdır. Mantran'ın bu bütünsel yaklaşımmı temellendiren yöntemin büyük ölçüde Femand Braudel'den kaynaklandığınj belirtmeliyim. BRAUDEL'İN YÖNTEMİ Braudel, Annales adlı tarih dergisinin çevresinde oluşmuş ve bu adla anılan son derece özgün bir tarih okulunun kurucularındandır. Hocası ve çalışma arkadaşı Lucien Febvre ile birlikte olaylara dayanan zamandizinsel tarih anlayışını yıkmış, yerine toplumsal ve ekonomik yapının maddi temellerini, özelhkle de günluk yaşamın ayrıntılarını irdeleyen yeni bir tarih anlayışı getirmiştir. Bizim okullanmızda hâlâ önemsenen yoneticilerin kişilikleri, savaşlar, devletlerarası ilişkiler, vb. gibi etkenlerin bu tarih anlayışında yeri yoktur. Braudel ekonomik üretimin, ticaret ilişkilerinin, nüfus sorunlarının uzerinde durur daha çok. Belli bir tarihsel dönemi değil, coğrafyaya dayalı bir bütünün toplumsal zamanını inceler. Bu zamanı ortaya koyabilmek için de üretim tekniklerinden beslenme sorunlanna, giyim kuşamdan borsa oyunlarına dek toplumsal, ekonomik ve kültürel yaşarnı alabildiğine geniş bir alanda kavramaya çalışır. Mantran da lstanbu) kentinin 17. yüzyılın ikinci yansındaki ko numunu incelerken aynı anlayıştan yola çıkıyor. Kentin coğrafyasını, iklimini, nüfusunu ele alıyor önce. Bu maddi temel çerçevesinde yonetim mekanizmasını, daha sonra da ekonomik yaşamı kavramaya yöneliyor. Ticaret ilişkilerini kentin salt coğrafi konumu açısından değil, etnik ve toplumsal özellikleri açısından da ele alması, mali konulara değinirken el sanatlan ve lonca örgütlenmesinin de önemini vurgulaması, giderek İstanbul kentiyle Osmanlı İmparatorluğu'nun genel duzeni arasında türdeş bir ilişki kurması Mantran'ın yapıtını benzerlerinden farkü kılıyor. ISTANBUL'UN AZINLKLARI 17. Yüzyılın İkinci Yansında Istanbul'un bir başka özelliği de kentte yaşayan yabancılara ve Muslüman olmayan azınlıklara önemli bir yer ayırması. Kanuni döneminde sayılan çoğalan yabancı temsilciliklerin uluslararası ticarette o>Tiadıklan role değinen yazar, bir yandan Rum, Yahudi, Ermeni toplumlannın ticari etkinliklerine dikkati çekerken, öte yandan Fransız, tngiiiz, itaJyan ve Hollandalıların Osmanlı İmparatorluğu'nun yarı sömürgeleşme sürecini nasıl başlattıklarını belgeleriyle kanıtlıyor. "BtR YERLEŞtM CANAVARI" Mantran hem Osmanlı arşivlerinden, hem de Venedik ve Fransız arşivlerinden geniş ölçüde yararlanmış. Ne var ki bu yararlanmanın yetersiz kaldığmı, daha binlerce belgenin günışığına çıkarılması gerektiğini "Sonsöz"de belirtiyor. Avrupalı gezginlerin izienimlerinden olduğu kadar Evliya Çelebi'nin Seyahatnâme'siyle, Eremya Çelebi Kömürcüyan'ın İstanbul Tarihi adlı yapıtlarından da yararlanan Mantran, eski ya da yeni Osmanlı tarihçilerinin araştırmalannı da değerlendirmiş. 17. Yüzyılın İkinci Yansında tstanbul ilgiyle okunan bir kitap. Ben kendi payıma çok şey öğrendim bu ilginç araştırmadan. Tarihçi olmadığım için, ekonomik yaşamın incelendiği bölümlerden çok, İstanbul kentinin etnik ve coğrafi özelliklerinin anlatıldığı bölümleri tat alarak okudurn. Günluk yaşa mın ayrıntılarını, mahalle, anıt ve sokak betimlemelerini bir yazar gözüyle değerlendirdim. Braudel Akdeniz ve II. Filip Çağında Akdeniz Dünyası adlı ünlu yapıtmda "İstanbul bir kent değildi, bir yerleşim canavarı, bileşik bir metropoldü" diye yazar. MUTLU BİR RASTLANTI Bugün de Doğu Akdeniz'de bir metropol görünümünü sürdürüyor İstanbul. Üstelik Bedrettin Dalan'ın tarihsel mirası hiçe sayan girişimleriyle talan ediliyor. Mantran'ın böyle bir ortamda dilimize çevrilmesi gerçekten mutlu bir rastlantı. Ne yazık ki saygıdeğer bir emek ürünü olan çeviride bazı yanlışlar, özellikle de Türkçenin yapısına uymayan, Fransızcadan olduğu gibi aktanlmış cumleler var: "Her zaman derinlemesine saygıyla yiiklii olma\an ilişkiler", "Binalann çok da mutlu olmayan katılmalarına rağmen", "Evliya Çelebi tarafından verilen rakamlar sıklıkia sembolik olmaktadır", "'Yabancı sey>^hların işaretleri bulanıktır", "İstanbul'un kendisinde bunlar uyanık tiiccarlardır" gibi. Hele "Kanuni" diye bildiğimiz Süleyman'a "Muhteşem" denmesi, bağışlanır gibi değil. Yine de çevirmenlerin çabasını kutlamak isterim. Kentimizi anlatan sekiz yuz sayfalık bir bilimsel yapıtı Türkçe'ye kazandırdıkları için. c 0 0 . 0 o 0 o o > 0 0 o o 0 0 0 c o 0 0 0 o 0 ^^ 0 L \ / a ° \t C L / p o A % } °V o 0 0 w ) 1 m <5 o 1 0 0 v~ (fj )? HIZLI GAZETECİ c^ m ~ . İ4L O ZAMAN 3U F0TO6RÂF N£Oi(? 4NÎÛ(?$İST HQ?i'P *. \Z7ET'<n ÇÎZGİLİK KÂMİL MASAR.4CI KS K S IA 1A HALİL MENTEŞE'KİN ANILARI / Haz. İsmail Arar, Hürriyet Vakfı Yayınları, İstanbul 1986, 254 s. Osmanlı İmparatorluğu'nun son yıllannda Meclisi Mebusan Reisliği ve çeşitli nazırlık görevlerinde bulunan, daha sonra 1924'te kurulan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası ile yeniden siyasal hayata dönerek 19311946 yıllan arasında milletvekilliği yapan Halil Menteşe'nin (18741948) anılan yeniden yayımlandı. Anıların ilk basımı 1950'lerde yapılmıştı. TÜRKİYE'DE İSLAMCILIK DÜŞÜNCESt / Haz. tsmail Kara, I. cilt, Risale Yavınları, tstanbul 1986, 460 s. Türkiye'de İslamcı düşüncenin başta gelen on altı temsilcisinin temel fıkirlerini kapsayan metinlerin derlendiği bu çalışmanın yayımianmış oian ilk cildinde yer alan yazarlar şunlar: Filibeli Ahmed Hilmi, Şeyhülislam Musa Kâzım, Said Halim Paşa, Seyyid Bey, Iskilipli Mehmed Atıf, Babanzade Ahmed Naim, Mehmed Akif Ersoy ve Muhammed Hamdi Yazır. Çıkacak ikinci ciltte ise şu yazarlar bulunacak: Ferit Kam, Mehmed AK Ayni, İsmail Hakkı İzminı, İsmail Fenni Ertugrul, Ahmed Hamdi Akseki, Şeyhülislam Mustafa Sabri, Said Nursi, M. Şemseddin Günaltay. Türker Alkan / 12 EYLÜL VE DEMOKRASİ, Kaynak Yayınları, Kasım 1986, 272 s. Türker Alkan, 1980'den bu yana çeşitli yerlerde yayımlanan 12 Eylül ve demokrasi konulu deneme ve yorum yazılanm bir kitapta topladı. Bir giriş yazısıyla sunulan yazılara yazdığı önsözde Alkan şöyle diyor: "İçinde yaşadığı toplum altust olurken bir bilim adamının toplumsal sorunlardan ve sorumluluklardan kendisini soyutlamaya hakkı olmadığına inandığım için, bu yazılarımı belki de bilimsel çalışmalanmdan daha çok sevdiğimi söylemeliyim." ] $|RA BENbE bEGİLM/Ç/. AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GOKHA> Ai\ I Mehmed Kemal tarih ve aya 4 4 / yil set, demokrasi ve özgürlükler konulannda son yülafda yazdığı yazılanm Bu Darbeler Kimin İçin? baslığım tasıyan yeni kitabtnda topladı (Cem Yayuıevi, istanbul 1986, 239 s.).Mehmed KemalHn, Ukil94Syılında yayımlanan, beşi şiir ve beşi de roman olmak üzere bugüne kadar on sekiz kitabı basıldu Politika ve Ötesi, Acıü Kuşak, Öfkeli GeneraUer, Bir Deste Iskambü, SolKavgast, Türkiye'nin Kalbi Ankara, Raftaki Demokrasi,KemalHn bundan önceki denemearaştırma türündeki kitaplan. CUMHURtYET KÎTAP KULÜBÜ'NDEN HABERLER TS ulübümüzün yeni J\. yerleşim yerinin duzenlenmesinin ardından, kitap solif bölumümüz de 1 şubaıta açılacak. Üyelerimizm öteden beri bildiği gibi, yaz aylarmdan başlayarak kulübümüzün yeni çalışma yerinin duzenlenip hizmele açılması çalışmalan son aşamasma gelmiş bulunuyor. Bu nedenle 15 Ocak 1987'ye kadar gereklı hazırlık ve kitap sayımı yapılacaktır. Bu tarihe kadar kitap siparışlerim karşılayamayacağız. 15 ocaktan itibaren PTT ile kitap gönderimleri ve elden satışlar başlayacaktır. 1 Şubat 1987'den itibaren lsıanbul'daki merkezimizde kitap saıış bulümü ile hizmetinızde olacağız. Gezerek, görerek, inceleyerek kitap edinebilmek üzere salonumuz açılacak. Bu salonda, sipariş fışi yazmak, siparisi beklemek gibi, zaman alıct engelteri ortadan kaldırarak kitap okurlarına daha uygun koşullarda hızmetı amaçlamaktayız. 1987'nin kitap okurlarına yenilıkler getirmesı dileğiyle. Kitap sergi salonumuz açılıyor YILEV EN ÇOK SATAIV KİTAPLARI 1 Ocak 1986 26 Aralık 1986 Stn: Kod: 152.350 117.053 027.034 038.029 066 050 021.236 027.048 117 189 117.188 152.368 027.052 027.059 002 280 002 254 087 048 Kltabın A * f Yazan: Tartt Sesiyte Uyaunak Tiirii: Ryatı: 25001050 1000.2750.15001050880525. TARİHTE BUGÜN MLMTAZ ARIKA 1 Anı 2 3 4 5 6 Hn İıtsan/Ertil Tuşalp Betge Duşünüyonım Öyleyse Vunın / ilhan Setçok Denema Hn Tanıtt / Erfail Tuşalp BeJoe Varolmanın Dayanıhnaz Haffflljf / Mllaı Kundera Rom» Beyaz Kale/Oriıan ft<WMl| 7 8 9 10 11 12 13 14 15 Roman rSmVK Dostum Mozart / Nadlr Nadi Oeneme Sancılı YılUr / Hlkmet Çetlnkaya Röpcrtal KeiepçeH r u ı l a r / Samia Lfltfi (AN Sinnen) Deneme DMNkrasi Koriunu 1 Hasan Cemal Anı Onlki'den OnlkJ'ye Törtdye / AH Slımen Deneme GArfilmüftir / İBun Selçuk Deneme Gece Dersleri / Uüfe Tekin Roman Ah Blı ödlek Aydınlar / Azb Nesin Deneme idamın GünKtiu / Osman Balcıall inceleflie 1323'DA 8U6ÜM, MlLLl EĞfTiM BAICAUi MUSTAFA MBCATİ, &İR 84ĞIRSAtC ÜASTALlğlNDAAl 35 X4ŞtMDA ÖLDÜ /ZMıe'/ıV İ9İ3'DA YUNAMLILAIZ. TAEAPİNPAN IŞGAL EOıLMESİUDEM SONISA, gAL/POLAYLAR.IMDA Ö&GÛTTEHEN MIU.Î ÇETELEe.£ Ş K.UWETLER.İA1E KAPŞl SAVAŞMIfTI\ gU AeADA "/Z" Al>Lt BtH PE GAZSTBÇOC4£MIŞfYA2tLA£/yij4 AMi ' İ l/£ MUSTAFA K.EMAL' ? 192u'DE M(LL£TVBtC!Ü Oİ/JSAK TBMM'A/B tZAT/LM/f OOUJ M(J£TAFA MBCATİ, 19ZS'T£ MıUJ EĞ/r/AS SA&İA1UĞI SÖ/SEl/'A/S GET/ . TSi/UİDf rEDg&Ar yACASrtJfU /I 4 VB LATffJ ALFASES/AJıAJ ACA8ULU O/JUAJ MUSTAFA NECAT/'NI'N ANİ ÖLÜMÛ.. BlR. GÜN &DUUCU ONUM ÖLDÜ6Ü ' ÎSE, 840, 2500, 1100, 880, 11001350, 660 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet Rpisicıımhur şehrimisde Evvelki gece saat üçte Ankaradan ayrüan Reisicumhur Atatürk hususi bir trenle dün şehrimıze teşrıf etmiştir. Hükümet ve Parti erkanile kalabalık bir halk kütlesi tarafından büyük / Ocak,1937 etmektedır. Reisicumhur, Haydarpaşadan Akay idaresinin Kalamış vapurıie Dolmabahçe sarayı rıhtıınına çıkınış ve oradan otoıııobille Park otele gıtmiştir. 19371987 senesı yılbaşı piyangosu dün gece saat sekizde Beyoğlunda Asri sinemada çekilmiştir. . 500.000 liralık büyük ikramiyA 34417 numaralı bilete « çıkmıştır. Diğer ikramiveler, 200, 150, 100, 70, 60, 50, 30, 20, 15, 10 bin lira ve daha altındadır. tezahüratla istikbal edilmiştır. Reisicumhurumuz garda kendilermi istikbale gelenlerin ellerini sıkarak iltifatta bulunmuşlardır. Atatürke hemşiresi Bayan Makbule, Nafıa Vekili Ali Çetinkaya ve saylavlanmızdan Ali Kılıç, İsmail Muştak, Mustafa Mecdi ve Ziya Naki refakai pnnngosıt Tayyare pıyangosunun 1937 i
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle