Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
<CUMHURİYET/12 HABERLERİN DEVAMI 8 EYLÜL 1986 Ne Yapılabilir?.. (Baştarafı I. sayfada) Tıpkı 12 Ey'jl öncesi gibi... 1980 öncesindeterörün ufak ufak tırmanışa geçtiğı ilk yıllardaki demeçler ve yazıtar daha bir ilgi çekici olurdu. Ama sonraki yıllarda terör, toplumu kanlı kıskacına aldıkça yazı çizi etkisini gittikçe yitirdi, kanıksanır o<du. O zamanlar insan kalemi eline alınca neyi nasıl yazacağını neredeyse ezbere bilir duruma gelmişti. Isterse üç dört dakika içinde yasak savar gibi bir yazı çiziktirebilir ve kanlı bir saldırıyı kınar geçerdi... Dün sabah sinagog katliamını kınayan bir yazı yazmak üzere masaya oturduğum zaman aynı duyguya kapıldım ve düşündüm, gidiş, yine o günlere doğru mu diye. Cumartesi günü olayı benden öğrenen bir yakınımın ilk tepkisi şu oldu: "Gene başladı mı bu lanet olası işler?" O kadar! Bu soru kamuoyunda yeniden sorulmaya başlanmıştır; bundan kimsenın kuşkusu olmasın. iç ve dış kaynaklı terör konusunda çok şey söylenebilir; onu yaratan, besleyen nedenler ve koşullar tartışılabılir; kısa ve uzun vadeli öntemler üzerinde durulabilir; ekonomik, toptumsal, siyasal ve kültürel boyutları irdelenebilir; bunların hepsi yapılmalıdır ıakat biz bugüne değin bir tüıiü yapılamayan bir işin altını özellikle çizmek istiyoruz. Diyoruz ki, terorizm konusunda iktidarıyla muhalefetiyle bütün siyasal güçler asgari bir platformda bir araya gelebilmelidirler; zorbalığa ve şiddete karşı mücadelede ortak bir dayanışmanın gereğine inanmalıdırlar; bu konuda kendi aralarında göstermelik olmayan, yapıcı ve gerçek bir diyalogu bir an önce başlatmalıdırlar. Seçim öncesi bir dönemi yaşıyoruz. Siyasal gerilim doğal olarak tırmanıyor. Fakat iplerin gereğinden çok gerilmesinden kaçınmalıyız. İpin ucunun kaçmaması için özen göslermeliyiz. Biliyoruz "ortak dayanışma", "teröre karşı ortak platformda buluşmak" gibi önerilere çok degişik nedenlerle dudak bükenler olabilecektir; hangi gerekçeleri öne süreceklerini de kestirebiliyoruz; çünkü bir "12 Eylül öncesini" yaşadık. Ama "sonrasım" da yaşadık. Onun içindir ki, bir yandan siyasal kutuplaşmadan mümkün olduğunca kaçınalım, öte yandan terorizme karşı iktidar ve muhalefetin "ortak bir irade" sergileyebileceğini gösterelim. 1980 öncesi böyle bir "ilk adım" ne yazık ki atılamamıştı. Bu kere bu işin üstesınden gelebileceğimizi ümit etmek istiyoruz. Bunu başaramazsak terör konusunda çok laf üretiriz, ama hepsi de lafta kalır. Tıpkı 12 Eylül öncesi olduğu gibi... 'Siyasi iktidar değişmemelT (Baştarafı I. Sayfada) hareketlere kapıldığını biliyoruz. Açık seçik soylüyoruz, ama vermeyeceğiz. Ne onlara ne de onlann destekçilerine" diye konuştu. Ara seçim kampanyasının ilk gününde Ankara'dan uçakla Diyarbakır'a geçen Özal, buradan otobüsle Bingöl'e geldi. Özal'ın gezisi boyunca alınan çok geniş güvenlik önlemleri dikkati çekti. Başbakan, jandarma, polis, bekçi ve özel timlerin koruması altında halka hitap etti. Özal'ı taşıyan otobüse eşlik eden konvoy Diyarbakır Bingöl arasında sürekli polis helikopterleri tarafından izlendi. Yol boyunca stratejik noktalarda. köprü ve geçitlerde jandarma panzerleri ile mavi berelilerin önlem aldıkları görüldü. Başbakanlık korumalan geziye tek tip haki renkte elbiseyle katıldılar. Özal, Diyarbaku'da ANAP'lı bir vatandaş grubu tarafından karşılandı. 5 koyun ile 1 boğanın kurban edildiği karşılama törenini görüntülemek isteyen basın mensupları görevli bir astsubay tarafından engellenmek istendi. Diyarbakır'ın askeri bir havaalanı olduğunu ve fotoğraf çekmenin yasak olduğunu vurgulayan astsubaya karşın gazeteciler görevlerini sürdürdüler. Özal, Bingöl yoluna yaklaşık 100 araçtan oluşan bir İconvoyla çıktı. Gezi boyunca keyifli görülen Başbakan, seçim otobüsünden sürekli yayımlanan "Size selam getirmisem" türküsüne sık sık eşlik etti. Özal, Bingöl yolundagazetecilerle bir süre sohbet etti. Özal, gazetecilerin sorularına karşın ANAP'ın ara seçimde alacağı sonuca ilişkin bir tahminde bulunmadı. RP'nin 25 mart mahalli seçimlerinde uygulanmayan ve bu ara seçimlerde yürürlükte olan yüzde 10 barajı nedeniyle oy kaybedeceğini ileri süren Özal, "Herkes yüzde 10 barajını biliyorsa oy kaybederler, yüzde 5'i aşamazlar" dedi. DSP'nin oy potansiyelini de yüzde 810 olarak tahmin eden Özal, "Yırtmışa benziyorlar" dedikten sonra Ecevit'i kastederek şunları söyledi: "Adam ciddi mücadele veriyor. Tek başına herkesle mücadele ediyor. Halk böyle seyleri sever." Başbakan daha sonra TBMM'nin son oturumunda çıkan kavganın kahrarnanlanndan bağımsız milletvekili Şükrü Yüzbaşıoğlu'nun ANAP'a gireceği yolunda basında çıkan haberlere değindi. Başbakan, bu haberlerin asılsız olduğunu söyledi ve "Üfürüyorlar" dedi. Ancak "Yüzbaşıoğlu ANAP'a gelse almaz mısımz?" sorusuna "Gelirse alınz, hepsini alırız" yanıtını verdi. Yüzbaşıoğlu'nun Meclisteki konuşmasının aynısını bir yıl önce SHP grubunda da yaptığını anımsatan Başbakan Turgut Özal, "Kursüdeki hatip de fevkalade ağır hakaret etti" dedi. Bunun üzerine bir gazeteci Özal'a " Yüzbaşıoğlu'nun iddialarına ilişkin Başbakan olarak size berhangi bir istihbarat veya belge geldi mi?" diye sordu. Bilindiği gibi Yüzbaşıoğlu, SHP içinde güneydoğu olaylarını destekleyen bazı unsurlann varlığmı ileri sürmüştü. Özal, gazetecinin sorusunu şöyle yanıtladı: "istihbarat olsa bile mahkeme karan olmadan ileri geri konuşulmaz. Ama bu da (Yüzbaşıoğlu'nun konuşmasını kastederek) bir istihbarattır." SHP Genel Başkanı Erdal İnönü'nün Irak'a yönelik hava harekâtını önce anayasaya aykırı olarak nitelediğini anımsatan Özal, bu yaklaşımın sonradan Mecliste düzeltildiğini belirtti. Özal, "Boşuna tevil etmesinler. Düğrusu neyse onu söylesinler, biz bunu seçimlerde kullanacağız" diye konuştu. Özal, İnönü'nün "Öza' ne yaptıysa tersini yapacağım" biçimindeki sözlerini de seçim malzemesi olarak kullanacağını vurguladı. Diyarbakır'dan 100 araçla ayrılan konvoy, Bingöl'ün Genç ilçesine girerken bin araca ulaşmıştı. Ilçede geniş ilgi gören Özal, burada kısa bir konuşma yaptı. Özal, meydandaki gençlerin sürekli olarak spor tesisi istemeleri üzerine "önümüzdeki 10 yıl içinde imkân olan köylere spor tesisi yapılacağf vaadini verdi. Özal, daha sonra Bingöl kent merkezine geçti. Burada yaklaşık üç bin kişilik bir kalabahğa karşı konuşan Özal, ilin ekonomik sorunları ile ayrıhkçı hareketler üzerinde durdu. Özal, İstanbul 1 da önceki gün girişilen sinagog saldırısını kınarken şöyle dedi: "Bu bölücu işlerin kökunü kazımaya kararlıyız. Güneydoğu Anadolu'da da bazı kimselerin bu gibi hareketlere kapıldığını biliyoruz. Açık açık söyleyeyim: Aman vermeyeceğiz. Ne onlara ne de onlan destekleyenlere. tcap ederse kanunlarda değişiklik yapar, gerekeni yaparız. Irak harekâtında olduğu gibi. Hiçbir yerde saklanmalarına imkân yoktur. Yakında göreceksiniz." Özal, sadece bölücü unsurlara değil, bunları saklayan ülkeleri de kapsayan uyarısını şöyle sürdürdü: "Bu ise girenler varsa dönsünler. Yoksa sonuna kadar gideriz, inlerine kadar gireriz. Yakında milletler bir araya gelecekler. Bunlardan medet uman, saklayan ülkelerin canlanna okunacak. Bunları besleyenlere, sağlayanlara ihlar ediyorum. Bütün dünya birleşecek, bunların karşısına çıkacaktır muhakkak." Güneydoğunun kalkınması amacıyla bölgeye vasıflı işgücü gönderilmesinin teşvik edilmesi gerektiğini vurgulayan Özal, bu çerçevede, kalkınmada öncelikli yörelerde işçi ve mernurlara tanınan vergi muafiyetinin artınlacağını söyledi. Parlamento dışı muhalefetin seçim kampanyalarında çeşitli vaatlerle ortaya çıktığını belirten Özal, sözlerine şöyle devam etti: "Atıp tutuyorlar. Öyle afaki şeyler söylüyorlar ki, yahu kardeşim Mecliste sandalyen var mı, kanun geçirebilecek misin, gücün var mı? Sorun bakalım. Benim halkım akıllıdır, onlara kanmayacaktır. Biz köklü ve sağlam bir iktidarız, söylediğimiz sözü mutlaka tutanz çünkü gücümüz var, kabiliyetimiz var." Özal, meydanda fabrika isteyen bir slogan atılması üzerine de "Gayet kolay istersiniz, yalnız bunlar iktidardan istenir, yanılmayın. Özal hesabını iyi bilir, iyi yapar. Bingöl için en iyisi neyse onu yapar" diye konuştu. özal ülkelerin gelişmesinde, siyasi istikrann önemini vurgulayarak, Batı Almanya ve Japonya'da 2540 yıl süren siyasi iktidarları örnek gösterdi. Özal, "Siyasi iktidarda değişiklik yapılmaması lazım. Türkiye 1015 yıl aynı iktidarla giderse, dünyanın sayılı ülkeleri arasına girer" dedi. ANAP'ın eskinin bir devamı olmadığını belirten Özal, sözlerini şöyle tamamladı. "Oy sizin malınız. Kimsenin tapulu malı değil. Ben de eskinin devamı, emanetçi degilim." Özal'ı izleyen konvoyda meydana gelen kazalarda iki kişi ağır yaralandı. Devlet Bakanı Karaevli ile birlikte Başbakamn sürekli yanında olan ANAP'ın Bingöl adayı Mahmut Sönmez'in babası şeyh Vahdettin Sönmez de Başbakamn konuşmasını seçim otobüsünden izledi. Şeyh Sönmez siyasi gücünü konu alan bir soru üzerine, "Eğer başkasma oy topluyorsak 6 bin, kendimize topluyorsak 10 bin oy sürükleriz" dedi. Bingöl'de kayıtlı seçmen sayısı 70 bin olarak hesaplanıyor. Şeyh Sönmez, oğluna ANAP'la birlikte RP ve DYT'nin adaylık önerdiğini açıkladı. ÖZAL REJİMDE Başbakan Turgut Özal ve eşi Semra Özal, zayıflamak için rejim uygulamaya başladılar. Özal uyguladığı perhizle 10 kilo verdiğini, 5 kilo daha kaybetmek istediğini söyledi. 1983 seçimleri öncesinde, ABD'nin Houston kentinde bir zayıflama rejimine giren Özal, dün Diyarbakır uçağında gazetecilerle sohbet ederken "Houston'da ne yaptıysam aynısını uyguluyorum" dedi. Başbakan Özal, rejim sırasında günde sadece 300 gram beyaz et ve az miktarda yeşillik yiyor. zayıflama bisikletine biniyor. Özal, seçim propaganda dönemi boyunca sürdüreceği rejimi eşi Semra Özal'la birlikte yürüttüğünü söyledi. Özal, araları kız yüzünden açık olan Solhan şeyhi Vahdettin Sönmez ile işkence sonucu öldürülen Sıddık Bilgin'in amcası şeyh Burhanettin Bilgin'i barıştırdı. Özal, Karlıova'da Bilgin'i Petek'in üzerine çıkartarak ANAP selamı verdirdi. Başbakan, saat 22.05'te Ankara'ya döndü. Tiırgut Özal Bingöl'de konuştu O zaman ne yapmalı? Şirleşsek AN AP'a iyi tokat atardık' memnun eden her şey bizi de memnun eder. Ama mesele bu di. Dün başladığı iki günlük Madeğil. Bir aylık kandırmacaya, nisa gezisinin bir bölümünde önümüzdeki iki yıb feda etmeyekendisini "Ekrem Pakdemirli" lim. Gazetelerde okuyoruz. Sayazısı taşıyan bir uçağın izlediği yın Başbakan memurları. işçileSHP Genel Başkanı Inönü, DSP ri konut sahibi yapabilmek için ile birleşilmesini isteyenlere "Biz yardım vaal elmiş. Konut fonu birlesmeye hazırız. Sosyal dezaten bunun için kurulmuştu. rtıokratlann tartışması ANAP'a Bugiin vaat edilenlerin 3 yıl önyarar" karşılığını verdi. ce yapılması gerekirdi. Zaten koİnönü, Izmir ve Burdur'dan nut fonu çıktığında bu fondan sönra dün Manisa turuna başlaevleri olanlar. daha büyük ev sadı. Dün sabah 07.30'da kaldığı hibi oldular. İktidar varlıklıyı daÖalçova Oteli'nden yola çıkan ha da varhklı, yoksulu daha da İhönü, ilk olarak Muradiye ilçeyoksul yaptı. Dar gelirlilere arasine geldi. Burada bir yanına bida sadaka kabilinden bir şey verrinci bölge adayı Erdoğan Yediler." tenç'i, diğer yanına ikinci bölge PAKDEMİRLİNtN UÇAĞI adayı Yalçın Miili'yi alan lnönü, Konuşmasını sürdüren İnönü, "tnöDii Meclise" sloganları atı"Kaderinizi kendiniz seçeceksiniz. Ya SHP'ye yol vereceksiniz ya ANAP'a devam diyeceksiniz" HIKMET ÇETINKAYA dedi. Konuşma tamamlandıktan SHP'ye verin. Üç yü içinde yaptık(Baştarafı 1. Sayfada) sonra Saruhanh'ya doğru yola çıları ortada. üçak uçurıtp sizden oy kıldığında gökyüzünde "Ekrem iki seçim bölgesinde üç parti ağır top alacaklarını sananlar yanılıyorlar. Pakdemirli" yazısını taşıyan bir lârıyla alağa kalkıılar, yorucu bir Manisa tkinci Seçim Böigesi'nde uçak belirdi. Uçak SHP konvot'empo ile 28 eylülde ipi göğüslemek kırsal kesimde tanma dayalı bir ekoyunu izlerken İnönü, Saruhanlı için çalışıyorlar... nomi var. özellikle Akhisar Türilçesinin kurtuluş törenine katıManisa Birinci Bölge'de ANAP' kiye'nin tütün deposu. Gâvurköy'den tan Ekrem Pakdemirli SHP'den Er sonra dünyanın en kaliteli tütünleri larak partisinin çelengini Atadoğan Yetenç, DYP'den Sümer Oral bu yörede üreıiliyor. Üretici kesimi türk anıtına koydu. Bu sırada hize göre eşil şansa sahipler. fkinci tütünde devlel desteğinin kaldırılmaPakdemirli'nin uçağından kendibölgede ise ANAP'tan Mehmet Ke smt sert bir dille eleştiriyor. Muradisini tanıücı el ilanları İnönü'nün çeciler, SHP'den Yalçın Milli, ye'de ve Saruhanlı'da konuştuğumuz üzerine doğru atıldı. Törenden DYP'den Ümit Canuyar, Demirci ve tütün üreticileri bize soruyorlardı, sonra konuşma yapacağı kahveGördes yöresinde parçalanan ASAP "Tütün bu yü borsada sattiacak mı?" ye doğru giderken bazj partililer, oylannı kendilerine nasıl çekeceklediye. Biz olayı izlediğimiz ya da an"Bizim uçaklarımız yok. ilericirinin hesabı içindeler. Her iki bölge ladığımız kadar aktarıyorduk üretide de yerleşim birimleri sosyal, eko cilere. Ama onlar SHP Genel Başka liğimiz var, inancımız var", "Pakdemirli, biz halka böyle yukarırtOmik bakımdan değişik özelliklcr nı'nın ağzından tütün konusunu dindan bakıyonız demek istiyor" ditaşıyor. Manisa Birinci ve tkinci Böl lemek istiyorlardı. gede hem büyük ilçeler hem de geErdal tnönü bu konuya hiç değin ye bağırdılar. İnönü de kahve kolişmemiş yerleşim birimleri var. nuşmasında üretici sorunlanna medi, desek yendir. Çünkü SHP kurdeğindikten sonra sözlerini şöyBiz dün lnönü 'yü izlerken her iki mayları kendisine bu konuda bir rabölgede olası sonuçlan düşünüyorpor hazır/ayıp vermemiş/er. Yurt An le sürdürdü: duk. Seçim sonuçlannda son sözü bu âkloptdisi'r.den yarartamlarak gazeyörede kırsal kesimin oylan belirletecilere dağıtılan tanıtım dosyasında "Guzel giizel uçağın gidişini yecek. Seçim ariımeliğini çözmek bida tütün konusunda tek birsatıryok. seyrettik. Ama siz oylannızı raz erken, ama DSP faktörüne karManisa yöresinde şu günlerde en SHP'ye verin. 3 yıldır yaptıkları şın SHP'nin bu yörede hayli yot algüncel konu tütün. O yüzden Ömer ortada, uçak uçurup sizden oy dığı da yadsmamayan bir gerçek. Kaçar adlı üretici soruyordu: alacaklarını sananlar yanılıyorErdalInönü'nün Manisa gezisi bi Tütünde devlet tekeli kalktı. lar. Zaman zaman duyuyorum. raz donuk başladı. tznıir'den hareket Tütünümüzün borsada sanlacağı Başka muhalefet partilerinden eden SHP'nin seçim olobüsü Manisöyleniyor. Sayrn tnönü bu konuda de sevdiklerimiz var deniyor. sa'ya Menemen üzerinden girdi SHP tek cümle söylemedi. Hani SHP, Böyle yaparsanız yine ANAP Manisa örgütü Erdal lnönü'yü MuANAP'ın altematifîydi? adayları kazanır. Ne istediğinizi radiye kasabası yakınlarında karşıBir başkası giriyordu söze: ladı. Birinci bölge SHP milleıvekili iyi düşünün. Bütün toplantılara Gelecek yıl tütün ekecek miyiz, adayı Erdoğan Yetenç larafından gidin. Sevdiklerinizi alkışlayın, ekmeyecek miyiz? İşte orası onemli. karşılanan ve 20 araçlık bir konvoyBir de borsa diye tutturdu hükümet. ama ANAP'ı istemiyorsanız la Muradiye'ye giren Erdal lnönü, ilk Bu konuya kimse girmiyor nedense. SHP'ye oy verin. Çünkü bu sekonuşmasını bir kahvede yaptı. 1957 Borsa usulü nasıl olacak? İktidar çim ANAP'ın 3 yıllık iktidannın yılında babası İsmet tnönü 'nun kopartisi anlatmıyor, bari SHP anlatır halkoylamasıdır." nuştuğu kahvede yurttaşlara sesienen diye geldik. Ama nerede... SHP Genel Başkanı, özellikle tanmBİRLEŞME Ali Altın adlı bir üretici ise şöyle sal konulara değindi ama, söyledikÖnceki gece dikili ve Kınık ildiyordu: leri üreticiler açısından pek doyurvçelerine yaptığı gezinin geç saat Tütün bir yana, ilaç, gübre, cu bulunmadı. Gördüğümüz kadaakaryakıt fiyatlan hızla artıyor, hü lerinde İnönü, bir kahvede konurıyla bu yörede politika sadece kümet buna aldırış etmiyor. surken dinleyenlerden biri "DSP "ANAP'tan memnun değilseniz oyuÜretici A li A Itın 'ın beş dönüm lü ile birleşilse daha güçlü olunmaz nuzu bize verin" demekle olmuyor. tün tarlası vardı. Ürününü bu yıl kimı?" diye sordu. lnönü de "DSP me satacağını bilmiyordu. İnönü konusurken Seyit AUSevinç de sosyal demokral bir parti. adlı bir çocuk, başında ANAP birinci Sordum: Onunla tartışmaya girmiyoruz. bölge adayı Ekrem Pakdenıirli'nin 1983 seçimlerinde oyunu hangi Onu sevenler de var. Biz sosyal propaganda sapkası, üzerinde partiye verdin? demokratların birlesmesini istiANAP tişörtüyle tnönü'yü alkışla ANAP'a... yoruz. SODEP genel başkanıymaya başladı. Biz çocuğa "Kim da Ya 28 eylülde?.. ken de soyledim, SHP genel başğıttı şapkayı ve tişörtleri" diye sorDüşündü bir süre. Israr ettim. Yaduğumuzda "Bilmiyorum babam kanıyım, yine soylüyoruz. Biz vaş bir ses tonuyia yanıtladı: getirdi"yanıtını aldık. Bir süre sonbirleşmeye hazırız. Birleşme ol Henüz daha duşünmedim. Şimra ellerinde ANAP bayraklanyia bir dilik beklemedeyim. saydı ANAP'a daha iyi tokat atıgrup çocuk daha geldi Onlar da tnöManisa yöresinde değil, Burdurlırdı. Onun için oylannızı dağıtnü'yü bol bol alkışladüar. da da tütünle ilgili sorunlann ortamayın diyorum. Eğer dağıtırsatnönü, konuşmasını bitirdikıen ya aııldığma lanık olduk. Arkadaşınız hiç istemediğiniz halde sonra yeniden seçim oıobüsüne binmız Celal Baslangıç'ın Bucak'taki bir ANAP'ı desteklemiş olursunuz. di. Önünde eskorl yapan araçta "zey ızlenimini aktarmakta yarar görüyoSosyal demokratların tartışması tin gözlüm"şarkısı çalıyordu. Erdal ruz: ANAP'a yarar. Başbakan çıkar tnönü, parti görevliierine "Bu SO Bucak ilçesi yakınlarında 'Bakın kendi aralarında bile anDEPtn eski şarkısı, iiitfen çalmayın, f'irginiaBurley kanşınu tütünlerin artık birleştik " diye uyarıda bulunlaşamıyorlar. Onlara değil bize boy attığt bir tarlada tnönü gazetedu. Horozköy yakınlarında Ekrem oy verin' der. Onun için DSP iie cilerepoz verdi. Bu arada, bir partiPakdemirli'nin "seçim uçağı" SHP li "Yanlış anlaşılmasın biz Virginia tartışmıyorum" karşılığını verdi. konvoyu üzerinde uçuyordu. Küçük lütüne karşı değiliz" dedi. Biz de pervaneli uçağın içinde Pakdemirli ANAP'ın politikasını eleştiren "Yani, yana mısımz? Yana olmak var mıydı, yok muydu bilmiyoruz Türkiye'de Amerikan sigarası üreti lnönü, yaptığı konuşmalarda şu ama Saruhanlı'ya dek üzerimizde mini desıeklemektir. SHPbunu desgörüşlere yer verdi: uçup durdu. tekliyor mu?" diye sorduk. İçlerin"Ortadirek vatandaş degilmiş, de MKYK üyeleri ve mUletvekilleriDün Saruhanlı'nın düşman işgaortadirek büyük holdingler, bünin bulunduğu 810 kişilik grup deslinden kurtuluşunun 63. yıldönüyük şirketlermiş. Üç yılda görtekleyetim mi, desteklemeyelim mi müydu. İnönü kurtuluş törenlerine dük. Hükümet holdinglerin dukatıldı Saruhanlı'da. SHP çelengini diye tartışmaya başladı. Sonuç olarak da şunu çıkardılar: Kaç MK YK rumunu düzeltiyor. Bir de bunAtatürk anıtına koyarken, kuyruğunüyesi varsa bu konuda o kadar gölar siyasete atılıyor, hem sivaset da "Pakdemirli" yazılı bez cfiş burüş vardır... lunan ANAPadayınm küçük uçağı, hem ticaret ikisini birden yapabu kez çok alçaktan uçup broşür atcaklar, durumlarını daha da düSoma'da kalabahk ve coşkulu bir tı. Broşürter bir süre sonra yerlerde topluluğa hitap eden tnönü, kendizeltecekler. Seçimlerde ANAP'a uçuşmaya başladı. Bu arada, pek çok sine gösterılen buyük ilgiden memoylarınızla ders vermeniz gerekikişi "tnönü neredeyse Pakdemirli nun oldu. Belediye Başkanı Cihan yor. Eğer beni oylarınızla orada " diyerek espri yaptı. Yazar'ı makamtnda ziyareı eden İno TBMM'ye gönderirseniz Törenden sonra Saruhanlı'da bir nu, dahu sonra bir çay bahçesinde işANAP'a ders vermeye Mecliste kahvede konuşan İnönü ANAP ikçılerin sorunlarını dinledi. devam edeıeğim. Bu seçimleri tidannın şaşkınlık içinde olduğunu Eveı Erdal İnönü iki gün sürcvle SHP kazanırsa genel seçimlere vurgulayarak şöyle konuştu: do!uşaca%ı Manisa yöresinde ınmıt fazla zaman kalmaz. Çogunluk Dananın kuyruğu 28 eylülde olayında donen dolapları tek lek an arkasmda olmazsa, iktidar du\.ı kopacak. Güzel güzel uçağın gidis ge latırsa, SHP kanımızca bu seçim yanama/." lişini seyrettik. Ama siz oytarımzı rışmda pek zorlanmaz. (Baştarafı 1. Sayfada) lınca "Yetenç Meclise, Milli Meclise demek daha doğru" biçiminde konuştu. İnönü, Muradiye'de 1 daha önce babası İsmet lnönü niin de konuştuğu bir kahvede yurttaşlara hitap etti. Konuşmasında kendisini dinleyenlerden üç yıllık ANAP iktidarına "dur" demelerini isteyen İnönü, şunları söyledi: "Siz ANAP'tan ne umdunuz, ne buldunuz? ANAP iktidannın yaplıkları. söylediklerinin lam tersi oldu. ANAP adaylan kazanırsa ne yapacakları ortada. ANAP'a hayır demenin yolu SHP'ye oy vermektir. Şimdi seçirn yatınmları oluyerr. Üretici borçlannı erteliyorlar, yoi yapıyorlar, hediye dağılıyorlar. Bunİardan memnunuz, vatandaşı Erdal Inönü Manisa'daydı MANİSA'dan Cindoruk: Başbakanla söyiedikleruni barıa söyieyen olsa, vururdum lsUabul Haber ServUi DYP Genel Başkanı Hıuunettia Cindonık, ara seçim kampanyasını "tttmtB" başlattığı tstanbul'da erken seçim vaat ederek "Seçhndeo soora ANAP'taa bixt yıkm ve btn gelraek istejfn. işaret bckleyen valaopcrver milletvekilleri var" şeklinde konuştu. Cindoruk, ANAP iktidannın gidiri olduğunu öne surerek "Bu Başbakan ve ailesi. maaş Dst&ae hediyt afmarekorukirmıştır. Bu Başbakan, Tnrkiye'de 4 milyon işsiz varken bir kişiye, yaai daraadına iş bulmuştur. Şimdi bn Başbakan dayısuun ogluna bir iş buldu. Dayuade«ine getintik ku ister gibi oy istiyor" şeklinde konuştu. Başbakan Özal'a şimdiye dek sOylenmedik söz bırakmadığını belirıen Cindoruk, "Bcnim Başbakaa'a soyledigim laflan, birisi bana söylese ouu vunırum; ancak Başbakan'ın söyleyecek hiçbir şeyi yok. Bu başbakan gayri mülidir, Başbakan ve siyasetçi müsvedesidir, kendini btgenmi^ür" dedi. DYP'nin Aksaray Lunapark Gazinosu'nda dün düzenlediğı "ŞaJıiamş" muıngınde ayakta bekleyerek gazinonun dışına taşan bir lopluluğa sesienen Cindoruk, sloganlarla kesilen konuşmasını Başbakan Özal'a çatarak sürdürdü. Cindoruk, iktidann gidici olduğunu belirterek "Bn iktidar tek parti degildir, beşi ortaklı bir koalisyondnr. Dört c^itiınin yanına bir de boldingleri ektemek gerekir" dedi. "ŞahJanış Mitingi'nde Arif Şenlürk'ten Trak^ türküleri ve "Giymiş Mor Fesini Solevman" türkülerini dinJeyen DYP'lüere hitap eden DYP İstanbul İl Başkanı Yajar Keçeli, "Demirei nerede. biz oradayız", "Yasaklar kalksın", "Silkeie Demire) duşeceUer", "Cindoruk Başbakan", "Lkleriıniz Demirei, meşaiemiz Meaderes", "İbtitalsiz Tirldye" şeklinde slbganlar atan oldukça coşkulu topluluğa, Süleyman Oemiret in "Gonlum dava arkadaşlanmla beraberdir. Hurriyel. demokrasi ve kalkınma uçlüsünu bayrak yapan tüm DYP'liieri kaibimin bütün sevgtsiyle kucaklanm" şeklinde süren telgrafını okudu. Daha sonra söz alan DYP İstanbul 6. Bölge milletvekili adayı Gokban Evliyaoğlu, "Bugün 50 milyoDİuk memleketimizde tek tek başlar kopmadıkça, kimse Castro ve Marcoslar'a özenmesin" diyerek "rasuantı iktidan" diye nitelendirdiği .ANAP'ın, ağzmda purolarla ziyafetleıde dolaşan devleı adamlannın halkı kandırdığını söyledi ve "Bu memlekette bir gün gerçek demokrasi DYP'ye nasip olacaktır. 28 eylül meselesi balledilmislir. Biz zaferi aldık. Bin gemle b»glanao beyaz at şaba kalkıyor" şeklinde konujıu. Konuşmasmda bir ara SHP'ye de çatan Evlıyaoğiu, "Paşa babasıyla mucadele ettigimiz adamın oglu, bize çok hafif kalır" şeklinde konuşOrg, gitar, nota dersleri ŞEYH DESTEĞI Ara seçim kampanyasuıı Bingöl'de açan Başbakan JUrgut Özal DiyarbakırBingöl arasında yaklaşık 1.000 araçlık bir konvoyla gövde gösterisi yaptı. Çok sıkı güvenlik önlemlerinin alındığı gezi sırasında Genç ve Bingöl'de halka hitap eden Özal'ın konuşmasını, ASAP Bingöl adayı Mahmut Sönmez tn şeyh olan babası Vahdettin Sönmez de seçim otobüsünden izledL Şeyh Sönmez, başkasma oy toplarlarsa 6 bin, kendilerine oy toplarlarsa 10 bin oylan olduğunu savundu. (Fotoğraf: axı.) BlNGOL'den YALÇIN DOĞAN (Baştarafı 1. Sayfada) ne verilenle yetinen bir çogunluk değil artık halk, 1983 seçimleri sırasında olduğu gibi. Tersine tepki gösteren, talepte bulunan, onaylamadığmt ' 'suskunluğunu koruyarak'' gösteren ya da tniting alamndan ayrılan, politikaya yeniden alışan, kursüden söylenenleri aklmda hemen o anda tartan bir halk var artık. Başbakan Turgut Özal, ara seçim kampanyasmı Bingöl'ün Genç ilçesinde başlattt dün. 1983 seçimlerini şöyle bir anımsadık. 16 Ekim 1983 'te Erzurum 'da ilk kez halkm karşısma "seçim nutku atmak" için çıkan Turgut Özal'ın konusurken sesi titriyor, elini kolunu nereye koyacağını bilemiyor, fıatta neredeyse heyecandan bacaklan titriyordu. Aradan geçen iki buçuk ytl içinde Özal, "konuşma üslubu ve sanatı" açısından hayli mesafe almış. Hem halkla rahat diyalog kuruyor hem de kendisini dinleyenleri ya tek tek ya da bütün olarak yanıtlamaya çalışıyor. Konusurken kullandığı tekdüze ses tonu gitmiş, yerini zaman zaman heyecana, zaman zaman vurgulamalara, zaman zaman ulçak tonlara bırakan bir konuşma Uslubu gelmiş. Son günlerde çeşitli illerle ilgili olarak öne sürülen ve eleştirilen konuşma üslubunun, gerçekte bir alışkanlık olduğunu özal, Erdal İnönü'nün kulaklarmı çmlatırcasma sergiledi. Konuşmak, nutuk atmak eşittir alışkanlıktır diyerek çıktı işin içinden. Tüm halkın karştsmda hem Genç'te hem de Bingöl'de konuşma üslubu açısından formda gözüken Özal, dün sabah otobüste Diyarbakır'dan Bingöl'e gelirken, belki de aynı formu gösteremedi. Bizlerin ntobüs yolculuğu sırasında yöneltüğimiz sorularla zaman zaman sükunetini bozdu, hatta yine gazete ve gazeteci ismi vererek hırçmlaştı. Güle oynaya giden yolculuk, Başbakamn sinirliliği sonucunda zaman zaman "havası alınmış balona" ya da "çürümüş elmaya"dönüştü. Sabahkiotobüs sohbetinin en ilginç yanı, Özal'ın siyasal partilere ilişkin sorular karşısında verdiği yanıılardı. ' 'Refah Partisi ne yapar?'' sorusuna Özal, "Yüzde 516'yı bulmaz" derken, çok rahatn. "DYP ne yapar?" sorusuna, Özal, ' 'İşte çalışıyorlar'' derken biraz tedirgindi. "DYP'nin koca reisi, yani Sadettin Bilgiç, D YP çoğunluğu alır diyormuş, ne dersiniz?" sorusuna Başbakan, • 'Onlar anayasada yüzde 55 hayır çıkacağını tahmin ediyorlardı" karşılığını verirken hafif gülümsüyordu. "Peki DSP ne yapar seçimlerde" sorusuna ise, Özal, "işte o, yırtıyor. Kendisini çok takdir ediyorum. SHP ile, yazarlarla, herkesle mücadele ediyor, çok takdir ediyorum'' derken yüzündeki gülümseme bir anda neşeye boğuluyordu. Belli A/, Bülent Ecevit'in yürüttüğü seçim kampanyasından ANAP'ın Genel Başkanı son derece memnundu. Sağdaki bir parti liderinin soldaki bir partinin yürüttüğü seçim kampanyasından böylesine "memnun ve mesut" olması üzerinde uzun uzun düşünülmeliydi herhalde. Bingöl, feodal yapıyı hâlâ koruyan, azgelişmişlik çemberini kıramayan Türkiye'nin en geri kalmtş illerinden biri. Elektrik, su, yol, kanalizasyon gibi en temel ihtiyaçlar kentte henüz başlangıç aşamasında. Kişi başına gelir Türkiye ortalaması 788 bin lira iken, Bingöl'de bu rakam 276 bin liraya düşüyor. Sağlık ve eğitim hizmetleri, diğer illere göre çok gerilerden geliyor. Sanayi tesisi hemen hemen hiç yok, ama kahvehanesi çok. Kentleşme oranı yüzde 48'e ulaşıyor. Ana geçim kaynağı hayvancthk. Bu bilgilere bakıldığında, Bingöl ve ilçelerinde Özal konusurken, kendisini karşılamaya gelenlerin hemen tüm pankartlarında neden "Fabrika istiyoruz, baraj istiyoruz, tesis istiyoruz" dileklerinin yer aldığı daha iyi anlaşılıyor. Feodal yapının olağan sonucu şeyhlik ve ağalık var gücüyle sürüyor. Dolayısıyla onların siyasal güçleri de ağırlıklarını koruyor. Örneğin ANAP adayı Mahmut Sönmez, Solhan ilçesinde bulunan bir şeyhin oğlu. Kendilerine hem DYP'den hem de Refah Partisi'nden adaylık önerisi gelmiş. Her feodal yapıda olduğu gibi. Şeyh oturmuş oğluyla düşünmüş ve sonuçta ' 'A ı\A P 'ta karar kılmış''. DYP'nin adayı Hüsamettin Korkutata ise, Bingöl'de bir başka aşiretin üyesi. SHP adayı Sait Bingöl'ün aşiretlerle bir bağı yok. Bu niteliği SHP adayını hem güçlendiriyor hem de güçsüz kılıyor. Güçlendiriyor, çünkü herhangi bir aşirete bağlı olmayan halk kendisini desıekliyor. Güçsüz kılıyor, çünkü blok halindeki aşiret oyiarından yoksun kalıyor. Bu durumda Bingöl'de seçim bir anlamda "aşiretlerle halk arasında'.' Aşiretlerin ilginç manevraları var: Örneğin işkence sonucu öldürülmesi olayı tüm Türkiye 'yi ilgilendiren öğretmen Sıddık Bilgin 'in amcası Burhanettin Bilgin de bir aşiret üyesi. Adaylar saptanırken, Burhanettin Bilgin, önce SHP'den aday adavı. Ama sonradan Sait Bingöl adaylığa seçilince Burhanettin Bilgin, aşiretiylebirlikte ANAP'a geçiyor. Her adımda, her davranışta, Bingöl ve çevresinde aşirellerın izini görmek mümkün. Bu izleri takip ederseniz, Meclisin yolunu bulabilirsiniz, Meclisten çok uzaklara da düşebilirsiniz. Davullar çalınırken, kurbanlar kesilirken, halkfırsan kaçırmıyor. Hareket halindeki otobüse yetişmeye çalışarak, hem koşuyor hem de dilekçesini Başbakana iletmeye çalışıyor. Yani şimdi seçmenin ya da halkm yeni bir âdeti başladı. tstekler sadece pankartlarla dile gelmiyor. Sıradan vatandaş isteğini Başbakana ilettiği dilekçesiyle garanti altına almak istiyor. Dilekçe yöntemi öylesine gelişmiş ki, adım başında, otobüsün içinde bir kağıt elden ele dolaşıyor ve Başbakamn Özel Kalem Müdürü Hüseyin Aksoy'un çantasında birikiyor. Özal'ı Diyarbakır'dan başlayarak, Bingöl'e ve diğer ilçelere uzanan bineyakm bir konvoy karşıladı. Yollarda, ilçelerde ve Bingöl'de topluluk yoğundu. Ancak halkm arasında çok yaygın bir söylenti birdenbire dolaştı: "Bunlar ANAP adayı Mustafa Sönmez'in aşiretinden, Solhan ilçesinden iki gündür arabalarla buraya adam taşıdılar." Sadece Solhan 'dan değil, bin dolayındaki araçtan oluşan konvoyun plakalarına bakıldığında çevre illerden, Erzurum, Elazığ, Muş'tan Bingöl'ün arabalarla desteklendiği açıkça görülüyordu. Bize garip gelen çevre illerden konvoya katılan değil, ama konvoyun içinde yer alan Bingöl Valisi Güner Orbay'ın tuıumuydu. V'ali Orbay, hem konvoy da yerini eksik etmedi hem de bir gece öncesinden mitingin yapılacağı alana asılan pankartiarı denetlemeyi ihmal etmedi. Nereden gelirse gelsin, hangi parüden gelirse gelsin, önemli değil, hatta bize kalırsa böyle bir toplantıya katılmak için halka para dağıtılması da önemli değil. Yöntem ne olursa olsun sorun, halkın katılımmı sağlamak. Halkı politikaya yeniden ısındırmak, sorunlarını ancak ve ancak politik yolla, yani demokratik yolla çözebileceği inancını sağlamca yerleştirmek. İşte, şu önümüzde koşan, yüzlerce, binlerce insan Özal'ı dinlesin, alkışlasın ya da beğenmediği noktada alanı terk etsin, yine de önemli değil, yeter ki "tek yolun demokrasi" olduğunu içine sindirsin. Ve öyle gelişsin ki, bir gün Meclise giden yolun artık aşiretlerden değil, sadece kendi tercihinden geçtiğini de bilsin. 336 22 20 BAKICI BAYAN ÇAI.IŞAN Anne babanın bebeğine gündüzleri bakacak bayan aranıyor. 357 30 23 KOZYATAĞI 1NG1L1ZCE VE ALMANCA NEREDE ÖĞRENİÜR ?