Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 EYLÜL 1986 EKONOMİ CUMHURİYET/11 TÜRKIYE'den Dıracata navlun desteği ANKARA, (a.a.) Türkiye'nin, bu yılki ihracatının, belirlenen hedefe ulaşıp ulaşamayacağı yolundaki kuşku, yeni "örtttlö teşvik"leri gündeme getiriyor. Uzakdoğu ve Batı'da b a a limanlar baz alınarak, buralara yapılacak ihracata "destekleme ödemesT yapılması kararlaştınldı. Uzakdoğu ve Batı'da dört grup halinde sıruflandınlan ülke limanlanna yapılan ihracat için, navlun bedeli uzerinden, Destekleme ve Fiyat Istikrar Fonu'ndan, ton başına 3 ile 12 dolar arasında değişen ödeme yapılacak. Ödemeleri Merkez Bankası, malın ihracatçısına yapacak. lhraç mallannın Türk gemileri ile taşınması halinde tam, yabancı bayrakb gemilerle yapılacak taşımalarda ise yanm ödeme yapılacak. Merkez Bankası'nca ilgili kurumlara gönderilen genelge uyannca ödemeler 7 Nisan 1986 gününden bu yana yapılan ihracatlan da kapsayacak. Genelgeye göre ödemeler limanlara göre şöyle olacak: "Kuzey Afrika 3 dolar, Batı Afrika 6 dolar, Doğu Afrika 8 dolar, Uzakdoğu ve Amerika'nın batısı 12 dolar." Başbakana göre büyümenin kaynağı yanlış seçildi Ozal, ekonomiden rahatsız ANKARA, (Cumburiyet Biirosu) Başbakan Turgut Özal, ekim ayında ara seçim nedeniyle bir süredir gevşek tutulan ekonominin iplerini yeniden kendi ellerine alacak. Ekonomik bürokraside önemli bir yönetim defişikliği beklentisi su üstüne çıkarken, dış ticarette başgösteren sancı dönemini aşabilmek için yeni düzenlemelere gidilecek. Hükümet ve IMF arasındaki ilişkiler yine ekim ayında, fonun Ankara'daki temasları sırasında gözden geçirilecek. Ara seçim yaklaşırken Başbakan Turgut Özal tarafından son 6 yıldır uygulanan ekonomik modelde önemli sapmalar gözlenmeye başladı. Ekonomi 1980'den bu yana ilk kez olarak dış kaynak yerine, iç tüketimle kalkınma yoluna girdi. Nitekim DİE rakamlan da, yurtiçinde yaratılan yüzde 8'Iik milli gelir artışının, dış gelirlerdeki gerileme nedeniyle yüzde 7.8 düzeyine indiğini ortaya koydu. Özal'ın en az enflasyon kadar önem verdiği bir ekonomik hedef olan ödemeler dengesi açısından tehlikeli günlerin yaklaştığını haber veren bu gelişmeler ekonomik bi EKONOMİ NOTLARI OSMAN ULAGAy j Petrol faturagı 1.7 milyar dolar Ekonomi Servisi Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem Türkiye'nin bu yıl petrol faturasının 1.7 milyar dolara düşeceğini söyledi. islam Konferansı örgütü Ekonomik ve Ticari Işbirliği Daimi Komitesi (tSEDAK) Izleme Komitesi'nin ikinci toplantısı ile ilgili olarak dün Sheraton Oteli'nde bir basın toplantısı düzenleyen Erdem, tslam ülkeleri ile olan ticaretin, "vahim" noktaya gelmediğini savundu. İslam ülkeleri ile ticaret için, "tyiye gidiyor, ya da kötülesti diyemcyiz" şeklinde konuşan Kaya Erdem. " B u onlardan ucuza petrol alıyoruz. Geçen yu 3 3 milyar dolann üzerinde olan petrol faturamız 1.7 milyar dolara gerileyecek. Sonuç olarak endişe edilecek bir şey yok" dedi. Başbakan Turgut özal, bu yılki ekonomik büyümenin dış kaynak yerine, iç kaynağa bağlanmasından rahatsız. Başbakana yakın bir kaynak, "Seçim sonrasında ekonominin yönetimi, politik olmayan kişilere bırakılacak" dedi. 9ış ticarette başgösteren sancı için özal başkanhğında başlatüan bir dizi toplantıdan somut sonuç çıkmadı. Mazı ekonomik birimler, "ekonominin yeniden yola sokulması" için IMF'nin yardımım arama eğilimine girdiler. rimlerde huzursuz bir bekleyişe yol actı. "Özal'ın ekonomik gidişin son birkaç aylık şeklinden menınun olmadığım" doğrulayan üst düzey bir ekonomi sorumlusu, "araa Başbakan'm klasik politikacı manüğıyla bürokrat kdlesi isleme tavrına girecegini sanmıyonım" dedi. Ancak Başbakana yakın bir kaynak farklı bir yorum getirdi: "Bize yanadıgı kadanyla Başbakan ekonominin aşın ısınmasından son derece rahatsız. Ara seçim sonrasında önemli bir yönetim değişikligi bekleniyor. Ekonomi yeniden politik olmayan kişilerin eline bırakılacak." Başbakan'a yakın çevrelerden edinilen bilgi ve kulise göre, Özal kendi tahminine göre, "Rahat kazanılacak bir ara seçim için fazla ekonomik taviz verildiği" kanısını taşıyor. Özal'ın bu çerçevede, geçmiş iktidardan devraldığı bürokrasi kadroları ile son 3 yıldır başanlı performans vermeyen baa ekonomi sorumlularını hemen seçim sonrasında değiştireceği ileri sürülüyor. Bürokraside değişiklik, ANAP'ın ara seçim için sahaya sürdüğü "ağır toplarT'nın TBMM'ye girmeleri halinde daha da hızlandırılacak. Güzel, Pakdemirli ve Keçeciler gibi isimler için düşünülen kabine değişikliğine paralel olarak bürokrasi operasyonu tamamlanacak. Özal'ın kafasındaki bürokrasi operasyonuna ilişkin başkent kulislerinde dolaşan çeşitli söylentilerden hiçbiri henüz kesinlik kazanmadı. Başbakan'a yakın bir kaynak son durumu, "Başbakan etindeki karüan göğsüne çok >akın tutuyor. Kimin kalıp, kimin gideceği belli değil" biçiminde özetledi. DIŞ TİCARET SANCISI Ozal'ı tedirgin eden ekonomik gelişmeler arasında ilk sırayı dış açık rakamı alıyor. Petrol fiyatlanndaki düşüşe karşın, cari açığın yılın ilk 6 ayında 1 milyar dolara dayanması, ithalat patlaması ve ihracat gerilemesine bağlanıyor. İhracatı arttırıcı teşviklerle, ithalatta kısıntı dnlemlerinin tartışıldığı toplantılarda, 1986 yılı ödemeler dengesi rakamlan eie alındı. Sonuçta bu yıl ihracatın 8 milyar dolayında kalacağı, ithalatın da 11.5 milyar dolara çıkacağı yönünde bir görüş belirdi. Gelecek yıl için konulacak ithalat ve ihracat hedefleri için de fazla iyimser davranılmadı. Gelecek yıl ihracatın 1986 yılı ilk hedefi duzeyinde, yani 8.6 milyar dolarda kalacağı, ithalatın da 11.5 milyar dolar duzeyinde gerçekleşeceği yolundaki tahminler ağırlık kazandı. İhracatı arttıncı teşviklere ilişkin olarak herhangi bir somut karara varılamadı. Çalışmalara katılan bir hükümet üyesi, "İhracatı ardırmak için herhangi bir parasal teşvik önleminin düşünülmediğini" söylemekle yetindi. Dış ticaret düzenlemelerine ilişkin son karar büytık olasılıkla seçim sonrasında verilecek. IMF İLE İLİŞKİLER Ekonomik birimlerde IMF ile ilişkilerin yeniden gözden geçirilmesi tartışması başgösterdi. Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı, Uluslararası Para Fonu (IMF) ile gidilecek yeni bir "standby" anlaşmasının getireceği döviz rahatlığından çok, böyle bir anlaşmanın iç ekonomik dengeler üzerindeki etkisi üzerinde duruyor. Müsteşarlığın bir yetkilisi, söz konusu görüşü şöyle dile getirdi: "Fon'te vanlacak bir anlaşma ekonomik birimier arasındaki bilgi ve karar koordinasyonunu yeniden sağlar. Şu anda bu koordinasyonun verimli işlediğini söylemek zor. Aynca bazı kararlar daha rahat alınır." Ekonominin ısınmasından DPT'yi sorumlu tutan Hazine'nin yanı sıra, Merkez Bankası'nın da "ekonomik politikadan bazı sapmalar olduğu" kuşkusunu taşıdığı görüldu. Bir yetkili, "Ekonomik birimler arasında bir koordinasyon sağlanması göriişüne ben de katılıyorum, ama bunu IMF'siz yapmak lazım" diye konuştu. Hastalığın Belirtileri... | Serbest piyasa ekonomisi "birey"\n ekonomik tercihlerini; davranışlarını esas alır. Böyle bir ekonomide ekonomi polittkalarını saptayanlar, bireylerin davranışlarına yön vererek hedeflerine varmaya çalışırlar. Ekonominin sağlıkh işleyip işlemef diği de büyük ölçüde bireylerin nasıl davrandıklanna, ekonCK mik tercihlerini nasıl kullandıklarına bakılarak anlaşılır. ı Altı yedi yıldır serbest piyasa ekonomisine geçme iddiasınidaki yöneticilerin yön verdiği Türkiye ekonomisinde bireylerir) davranışlarına, tercihlerine baktığımızda, nasıl bir tablo çıkı| yor karşımıza? ; Özellikle 1986 yılında daha da belirgin hale gelen davranışt lardan başlayarak bu tabloyu çizmeye çalışalım: ] • Tasarruf sahibi yılda yüzde 50 net gelir sağlayamazsa parasının eriyeceğine inanmaktadır Enflasyonun yüzde 3O'lars( düştüğü ve bu yıl sonunda yüzde 25'e kadar ıneceği yolunda1 ki gösterge ve beyanlar, tasarruf sahibinı hiç etkılememektej parasına yüzde 50'nin altında net gelir sağlayan vatandaş "yarh lış yatmm" yaptığına inanmaktadır. Hazine'nin kendisinin yüzde 50 dolayında faizle borçlanmaya devam etmesi, buna rağ^ men altı aydan uzun vadeli tahvil satmakta zorlanması da enf; lasyon beklentisinin çok yüksek olduğunu ortaya koymaktadıri • Bu ortamda bankalara tasarruf mevduatı akışında çok belirgin bir yavaşlama görülmektedir. Geçen yılın ilk sekiz ayında yüzde 43 dolayında olan tasarruf mevduatı artışı, bu yıl çar pıcı şekilde düşerek yüzde 19 dolayına inmiştir. Bankaların bir yıllık mevduata verdikleri yüzde 49.5 net faiz artık fazla çekici gelmemektedir Bankaya para yatırma alışkanlığı fazla olan insanımız güvenceli ve pratik bir seçenek bulsa çok daha hızla bankalardan uzaklaşacaktır. ' • Köprü ve barajların gelir ortaklığı senetleri, banka faizini yeterli görmeyenler için bir seçenek oluşturmuştur. Ancak burada da yıllık getirisi yüzde 50'nın altında kalan tertıpleri satın almış olanlar pişmanlık duygularıyla feryat etmektedirler. Vergiden muaf olan gelir ortaklığı senetlennin çoğunlukla kurumsal yatırımcılar tarafından tercih edildiği kanısı yaygındır. • Sermaye piyasasının geliştirileceği iddiaları, tamamen havada kalmıştır. Bu amaçla faaliyete geçen istanbul Menkul Kıymetler Borsası'nın cirosu, kimi günlerde iyi bir süpermarket cirosunun altında kalmakta, sıradan tasarruf sahibi hisse senedine elini bile sürmekten kaçınmaktadır. Hisse senedi alışverişinin belirli kişiler arasında ve çoğunlukla borsa dışında, 4. Vakıf Han'da cereyan ettiği bilinmektedir. • Türkıye'de tasarruf sahibinin geleneksel sığınağı sayılan altın ise 1979 yılından bu yana en parlak yılını bu ytl yaşamaktadır. Yılbaşında altına para yatırınların bugüne kadar sağladıkları getiri, yüzde 70 dolayındadır. Bu oranı altın fiyatlarının dünyadaki yükselişi ve dolann TL karşısındaki değer artışıyla açıklamak mümkün değildir. Paraya ve diğer tasarruf araçlarına güvenemeyen tasarruf sahiplerinin bu yıl altına yöneldikleri ve Türkiye'de altın fiyatlarının dünya fiyatlarına göre bir prim yaptığı açıktır. Nitekim Türkiye'ye altın girişinin yeniden hızlandığı da söylenmektedir. • Parasını "enflasyon yangını"ndar\ korumak isteyen tasarruf sahibinin yöneldiği bir diğer geleneksel yatmm türü ise gayrimenkuldür. 198182'de bir "ölü dönem" geçiren gayri menkul piyasası, özellikle son bir yıl içinde çok anormal bir gelişmeye ve fiyat artışlarına sahne olmuştur Şu günlerde "VBni bir devalüasyon olmadan paramı gayri menkule bağlayayım" düşüncesi, belli bir rakamın üzerinde para sahibi olanlar arasında yaygındır. • Bu ortam Sayın Özal'ın 1981 yılındaki tavsiyesine uyarak "villasını satıp parasını fabrikasına yatıram" değil, tam tersine fabrikasını elden çıkartıp yeni villalar edineni haklı çıkartmaktadır. Nitekim özel sektör yatınmlarının gerek milli gelirdeki gerekse toplam yatırımlar içindeki payının sürekli gerilemesi ve son altı yedi yılda hatırı sayılır bir yeni üretim kapasitesi yaratılmamış olması, özel yatırımcının tercihleri hakkında iyi bir fikir vermektedir. • "Paramı bankada tutmaktansa bir otomobil alayım, eskiyen buzdolabımı değiştireyim, bazı mobilyalanmı yenileyeyim" diyenlerin sayısı da hızla artmaktadır. Yıllardır ertefenen talep, paradan kaçışın hızlandığı bir ortamda kendini göstermektedır. • Devalüasyon beklentisinin yüksek olduğu bir ortamda parasını dövize yatırmak isteyenlerin sayısı da artmakta, böylece fazladan bir döviz talebi yaratılmaktadır. Şimdi durup soralım: Türkiye ekonomisi içinde yer alan bireylerin davranışlarıyla, tercihleriyle belirlenen bu tablo, acaba sağlıklı bir ekonominin tablosu mu? Yoksa 24 Ocak kararlarının amaçlarının çoğundan uzaklaşıldığını, altı yedi yıldır uygulanan sözde "istikrar" tedbirlerinin hiçbir işe yaramadığını, 38 derece ateşle "istikrar"a kavuşan hastanın yeni bir krizin eşiğinde olduğunu düşündüren bir tablo mu? Ekonomi Servisi Hayat pahalılığı ve geçim sıkıntısı ile Başbakan özal ağustos ayında da dillerden düşmedi. Araştırma şirketi Aret tarafından yapılan anket sonuçlanna göre Istanbul'da yetişkin nüfusun yüzde 32.2'si hayat pahaiıhğı ve geçim sıkıntısından yakınırken, yüzde 16'sı da ara seçimler ve içpolitika dan söz ettiler. Anket katılımcılannın en çok sözünü ettikleri kişilerin başında ise yine Başbakan Turgut özal geldi. Olümü nedeniyle ikinci en çok konuşulan kişi Celâl Bayar olurken, son kasetleri rekor duzeyde satış yapan sanatçı Sezen Aksu Sezen Aksu En çok konuve yolsuzluk iddialan nedeniyle şulanlar listesine girdt Tabsin Şahinkaya da, en çok konuşulan kişiler arasına girdiler. Arat araştırmasında, her zaman olduğu gibi, geçim sıkıntısına ek olarak, kira sorunu gibi kişisel ekonomik sorunlar da en çok konuşulan konular arasında yer aldı. Ankete katılanların yüzde 47'si ise kimseyi başanlı buimadıklarını söylediler. Özal ve geçim gıkıntısı yine liste başı Ozel KIT, seçim sonrası Hükümetin, USAŞ'la başlayacağı KİT'leri özelleştirme uygulamasıyla, mülkiyetin tabana yayılması, yeniden yapılandırma ve yeni kaynak yaratmayı amaçladığı bildiriliyor. ENİS BERBEROĞLU ANKARA KlT satışlan da seçim sonrasına ertelendi. Başbakan Turgut Özal'ın uzun vadeli bu satış planı ile "Bir taşla 3 kuş vunnayı amaçladığı" öğrenildi. Hükümet, dev sınai işletmelerin mülkiyetinin tabana yayılmasını, satışa hazırlanan KlT'lerin yeniden yapılandınlmasını ve yurtiçindeki 200 ton altın ile yurtdışmdaki 60 milyarlık döviz tasarruflarımn ekonomiye kazandırılmasmı hedefliyor. 3 HEDEF Hükümetin KİT satışlarıyla temel 3 hedefı amaçladığı öğîenildi: 1. Mülkiyetin tabana yayılması: Başbakan Turgut Özal ve yakın çevresi küçük ve orta büyüklükteki tasarrufların sınai mülkiyete yönelmesini, "siyasi bir güvence" olarak görüyor. "Biz toplumu kendi kaderine ortak etmeyi amaçlıyoruz" diye konuşan bir Başbakanlık yetkilisine göre, söz konusu operasyona " s ı n a i mülkiyetin tabana yayılması" adı veriliyor. Sanayileşmiş ülkelerin geçmişinde borsa kanalıyla gerçekleşen bu mülk edinme uygulaması Türkiye'deki özel kesim şirketlerinin niteliği nedeniyle mümkün olamıyor. Hükümetlerin her türlü teşviğine karşın mülkiyeti aile içinde tutan Türk özel kesimi, borsanın Batı ülkelerinde gözlenen canlılığa ulaşmasını da engelliyor. Işte bu noktada varhklan trilyona ulaşan KÎT'lerin hisse senetlerine bir " k u r t a n a " gibi bakıhyor. Küçük tasarrufçuların Türk sanayiine ortak edilmesi ve canlandınlması yolunun KlT hisselerinden geçtiğine inanılıyor. 2. Yeniden yapılandırma: 1930'lardaki kuruluş >nllanndan bu yana çok geniş çaplı bir yeniden yapılandırma projesi kapsamına alınmayan KlT'ler için satış hazırlıklan yeni bir dönem başlatacak. Morgan Guaranty tarafından "hemen satılabilir" statusünde nitelenen 5 KlT dışmda kalan 27 tanesinin yapılannda, "satışa hazıruk" gerekçesiyle arzulanan tüm değişiklık yapılabilecek. 3. Yeni kaynaklar: KtT satışlanrun başanya ulaşması önemli ölçüde küçük ve orta tasarrufçuların yaklaşımına bağlı bulunuyor. Bu nedenle önümüzdeki dönemde "ortadirek"e yönelik bir kamuoyu kampanyasma girişileceğini belirten Başbakanlık yetkilileri, "KİT hisselerinin de gelir ortaklığı senetleri gibi geniş ilgi toplayacagı" görüşündeler. Ancak KlT senetlerine kaynak arayan ekonomik birünlerin esas hedefleri yurtiçi altın ve yurtdışı olarak gösterildi. Resmi tahminlere göre, Türkiye 200 tonluk yurtiçi altın stoku ile dünya klasmanında ilk 10 sırada yer alırken, yurtdışında tutulan döviz tasarruflarının ABD'dekiler hariç 60 milyar dolar hesaplandığı öğrenildi. Bir yetkili, "Söz konusu atıl varlıklann ne kadarını ekonomiye kazandınrsak kârdır" dedi. 8 EYLÜL 1986 Satışlara bu yaz başlanacaktı, ama ertelendi KISA... K1SA... ~ ARÇELİK hamiline yazılı ve iki yıl vadeli yeni bir tahvil ihracına hazırlanıyor. Arçelik tarafından doğrudan pazarlanacak olan lahvillerin satışına 15 eylülde başlanacagı ve yıllık yüzde 55 net verim sağlayacağı bıldirildi. Tahvillerin 50, 100, 250, 500 binlik ve 1 milyon liralık kupürler halinde satılacağı ve faizlerin yıl sonlannda, anaparamn ise ikinci yıi sonunda Ödenecegi bildirildi. Satışıa alış tarihine göre indirim de uygulanacak, MALİ MÜŞAVtR MUHASEBECİLER Birliği'nin ola|anüstü genel kurulu 10 eylül çarşamba günü saat 10.00'da Gazeteciler Cemiyeti Burhan Felek toplantı salonunda yapılacak. DUNYA'dan Radyasyonla tahıl temizliği MOSKOVA, (ANKA) Soyvetler Birliği'nde tahılları böcekten temizlemek için radyasyonlu bir yöntem geliştirildi. Bugüne dek yeni yöntemin uygulanması sayesinde tonlarca tahılın böcekten tümüyle temizlendiği kaydedildi. Sovyet bilginlerin geliştirdiği yöntem, silolardaki hububatın, hızlandırılmış elektron akımı le radyoaktiviteden geçirilmesi ilkesine dayanıyor. Bu yolla, tamllardaki tüm bocek ve kurtçuklann yok olduğu, yöntemin sağhk açısından Birleşmiş Milletler standartlanna uyduğu kaydediliyor. Sovyet Novosti ajansı, elektron akımı ile verilen radyasyonun, böcekleri yok ederken insan sağhğına zararh bir etki bırakmadığını belirtti. DÖVİZ KURLARI Dovizin Cinsi 1 ABD Doları 1 Avustratya Doları 1 Avusturya ŞiNni 1 Batı Alman Markı 1 Belçıka Frangı 1 Danimarka Kronu 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florini 1 Isvoç Kronu 1 isviçre Frangı 100 İtalyan Lireti 100 Japon Yeni 1 Kuveyt Dinarı 1 Sterlin 1 S.Arabistan Riyali Efektif Döviz Döviz Efektif Alış Alış Satış Satıs 681.45 701.89 681.45 695.08 398.98 432.58 419.98 428.38 47.42 48.37 47.42 48.84 333.80 340.48 333.80 343.81 16.61 15.32 16.13 16.45 88.21 89.97 88.21 90.86 101.94 101.94 105.00 103.98 295.96 301.88 295.96 304.84 98.90 98.90 101.87 100.88 412.38 420.63 412.38 424.75 48.43 46.01 49.88 49.40 438.37 447.14 416.45 451.52 2336.90 2383.64 2220.06 2407.01 1020.34 1040.75 1020.34 1050.95 181.82 172.73 187.27 185.46 Kuveyt petrolün marka§ını değiştiriyor Ekonomi Servisi Kuveyt, petrolünün markasını değiştiriyor. Halen dünyanın birçok ülkesinde " G u i r ' (Körfez) adı altında satılan Kuveyt petrolü, önümüzdeki günlerden itibaren "Q8" adı altında pazarlanacak. Yeni marka Ingilizce okunduğunda "Kuveyt" şeklinde telaffuz ediliyor. Kuveyt Petrol Kurumu tarafından yapılan açıklamada, ülkedeki iki rafineri ve dünyanın çeşitli ülkelerindeki 2 bin 700 satış istasyonundan yapılacak satışlarda yeni marka kullanılacak. Reuters'in bildirdiğine göre, doğrudan pazarlama yatırımları için 72 milyon dolar ayıran Kuveyt, başta Avrupa ülkeleri olmak üzere dünyanın birçok yerinde yeni servis istasyonları hizmete sokmayı amaçlıyor. August 1986 SERMAYE PİYASASINDAN Dünya borsalarında geçen hafta MEW YORK BORSAS1 pazortesı gununu kapalı geçirdikten sortra salı gunü buyuk bir duşuş gosterdı. Dow Jones endüstriyel ortalaması 27.98 puan birden düşerek 1870. 36 puana kadar geriledi. Ancak endeks çarşamba gunu yeniden tırmanmaya başladı ve perşembe gunü 38 puanlık sıçrama ile 1919.50 puana yukselerek yeni bir rekor kırdı. Perşembe günu. 199.2 milyon hıssenin el değiştırmesiyle borsa tarihınin 7. en yoğun gunü oldu. LOSDRA BORSAS1 durgun bir hafla geçırirken endeksler kuçuk dalgalanmalar gosterdı. r Dalgalanmalarda S ew York Borsası 'ndaki dalgalanmalar eıkıli oldu. Oncekı haftayı 1661.2 puanla kapatan Fınancıal Tımes100 endeksi çeşitli dalgalanmalar gostererek 1675 puanın uzerine çıktı. TOKYO BORSASI nda endeksler hafta boyunca sureklı ve yer yer hıziı bir duşuş içinde oldu. Gozlemcıler ağustos ayı ıçerisinde hızlı bir yukselış gosteren endekslerın, şımdı bir duzeltme surectne gırerek duşmesinın normal bir gelişme olduğunu belırtiyorlar. Öncekı haftayı 18 787.4 puandan kapatan NıkkeıDow endeksi pazartesi gunu 18 820 puana çıktıktan sonra sureklı düşerek 18 559 puana kadar geriledi. FRASKFLRT BORSASVnda endeksler haftanın ilk gunlerınde hızlı bir yukselış gosıermesıne karşın haftanın ıkıncı yarışında venıden duştuler. Öncekı haftayı 2095.8 puanla kapatan Commerzbank endeksi, haftanın ilk iki gununun sonunda 2138.8 puana kadar lırmandı. Ancak daha sonraki günlerde /Vevv York Borsası'ndakı duşuşun de etkısıyle genlemeye başlayarak yeniden oncekı hafla sonundakı dıızeyıne geldı. Hisse smır tanımıyor Konjonktürel bir olay olmasından ötürii hemen tüm basın kuruluşları, haklı olarak "altm"daki olağanüstü tırmanışı kamuoyuna duyururken, istanbul Menkul Kıymetler Borsası'nın hisse senedi pazarlarmda hareket gören kâğıtlarda bir aylık yükselme yüzde 15.44'e ulaştı. Ağustos ayının başından bu yana alışılagelmişin dışında yükselmesini surdüren hisse senedi piyasası geçen haftayı da olağanüstü bir canlılık vefiyat hareketlenmesi ile kapadı. DB40 Hisse Senedi Fiyat Endeksinin gelişim tablosunu esas alarak yaptığımız incelemeye göre hisse senetlerindeki artış oranı yuzde 15.44 oldu. Bu arada, borsadaki canlılık yalnız hisse fiyatlarının inişçıkış ve alımsatım işlemleri ile kalmayıp, bir önceki haftadan sarkan yonetsel duzenlemeler hakkında yapılan konuşmaların geçen hafta içinde de sürmesi ile ayrı bir hareketlilik yaşandı. Fiyatların ve işlem hacminin genişlemesi ile yönetmelikteki boşluklann da artık yavaş tanık olundu. Ancak, daha sonra söz konusu hisselerden biri olan Otosan hisselerindeki fiyat artışının Borsa yönetimince yapılan araştırma sonucunda yapay bir gelişme olmadığı ortaya çıyavaş borsa yönetimini yeni bir kınca bu hissenin gelişimi için takım duzenlemeler getirmeye konulan engel ortadan kaldırılazoriaması, hafta içinde borsa rak fıyatı da tescil edildi. Aynca muamele salonunda, TBMM'de hafta sonuna doğru Borsa yöneki konuşmaiar kadar ağır olma timi üye temsilcilerine büyük kusa bile ona benzer tartışmaların pür ile küçük kupür hisselerinin yaşanmasınayol açtı. Geçen haf arasında fiyat farkı bulunması taya değin tartışmalar borsa yö önerisi hakkında görüşlerin yanetimi ile üyeler arasında tath bir zılı olarak bugün verilmesi kararsohbet havasında sürerken, ge laştınldı. Borsa yönetimi büyük çen hafta içinde bu tartışmaların ve küçük kupür hisseler arasınüyeler arasında da yaygınlaşma da mutlak fiyat farkı olmasını ya başlaması borsaya ayrı bir ni savunurken bu önerilerinin üye telik kazandırdı. Özellikle çar temsilcileri arasında nasıl sonuçşamba günu birinci pazar seans lanacağı henüz bilinmemesine larında Ereğli Demir Çelik <na rağmen bir borsa üye temsilcisi ma), Lassa ve Otosan hisseleri küçuk kupur ile büyük kupür nin yonetimin karusına göre yük hisselerinin ayrı seanslar halinde sek fiyattan işlem görmeleri, bu yapılmasını normal karşıladığıhisselere ait seansların durduru nı, ancak büyük kupür hisselelarak bir günlük ara verilmesine rin mutlak bir biçimde daha düşük değerden muamele görmesinin bir mantığı olmadığım 2S0 644 DB40 savundu. HAZIRLAYAN YENER K Y AA STATE INVESTMENT BANK (Devlet Yatmm Bankası) TURKEY Fransa. F.AJnıanya'dan reeskont faizlerin i düşürmesini isteyecek Ekonomi Servisi Fransa Başbakanı Jacques Chirac, F. Almanyad a n rees 4İ âW " • k°nt \\ mA L, faizlerini düı * mm wm Şürmesini i s . /acgu* Chırac ^ teyecek sa Başbakanlık kaynaklan, bu hafta Paris'te F. Almanya Başbakanı Helmut Kobl ile bir araya gelecek olan Chirac'ın, mevcut F. Alman faizlerinin Avrupa Para Sistemi EMS üzerinde baskı oluşturduğundan söz edecek. İki Başbakan'ın görüşmelerinin F. Almanya Merkez Bankası'nın üst yönetimi Bundesbank Konseyi'nin toplantısımn arifesinde biteceğini hatırlatan kaynaklar, Fransa'nın dış ticaretinde en büyük yeri tutan F. Almanya'da daha büyük büyüme hızı görmekten yana olduğunu ifade ediyorlar. Chirac'ın, Kohl görüşmesi için hazırladığı pakette, AET bütçesi ve Avrupa'daki tarım politikalannın yer alıyor. D 100,000 000 M 5year Trade Finance Facility Guaranteed by The Republic of Turkey Provded by DB40 rekor yeniledi İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, hisse senedi birinci pazarının geride bıraktığımız haftalardan daha canlı geçmesi ve kâğıda karşı rekorunu yenilemesine yol açtı. Hatırlanacağı uzere, ocakşubat aylan içinde surekli rekor yenileyen DB40 Endeksi bir önceki haftada normal düzeyde seyrederken geçen hafta 12.63 puanlık bir sıçrama gostererek 250.64'e ulaştı. Endeks üzerinde yaptığımız araştırmaya gore Endeksin yukselmesi, menkul değerler arasında genel olarak şimdiye değin herhangi bir fiyat hareketi görulmeyen hisselerin hafta içinde yoğun işleme uğramasmdan kaynaklandı. Kreditanstalt für VViederaufbau (KfW) Export Contract Guaranteed by Hisse Senedi Fiyat Endeksi Haftalık Gelişim Tablosu SERBEST PİYASA YENİ Mİ OLUŞTU? Öte yandan, geçen hafta içinde sanki şimdiye değin serbest piyasa işlemleri yapılmıyormuş gibi bazı borsa üyelerinin, biraz da espri olsun diye serbest piyasada mal alınıp satıldığı hakkında kulislerde bazı konuşmaiar yapması diğer bir bölüm borsa üyelerinin tepkilerine yoi açtı. Buna göre bir borsa üyesi İstanbul Menkul Kıymetler Borsasının varlık nedeninin eski "Başıbozuk" serbest piyasadan kaynaklandığını savunarak borsa dışı muamelenin durdurulamayacağını ve borsanın yaşaması açısından da böyle bir fenomenin surmesinin sakıncalı olmayacağım öne sürdü. HERMES KreditversicherungsAG, Hamburg Thıs announcement appears as a matter of record only.