25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyel konseri için soruşturma ANKARA, (Cumhuriyet Biirosu) Kuraklık nedeniyle, açlıkla karşı karşıya kalan Afrika ülkelerine yardım amacıyla düzenlenen konser, TRT yöneticileri hakkında soruşturma açılmasına neden oldu. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, geçen hafta "Komutanlann görevlerini devir teslim törenlerini izlemek" uzere geldiği Ankara'da, torenden sonra TRT Genel Müdürü Tunca Toskay'ı kabul etti. Evren, Toskay'dan hazırlanışındaki iyi niyetle bağdaşmayan konser hakkında bilgi aldı. Soruşturmanın bu görüşmeden sonra açıldığı öğrenildi. Afrika'da açlıkla karşı karşıya kalanlara yardım konseri, 13 ağustos'ta, Istanbul'da Açıkhava Tiyatrosu'nda yapılmıştı. Konseri izleyen Cumhurbaşkanı Kenan Evren, tanık olduğu aksaklıklan hemen o gece, tiyatrodaki TRT yetkililerini çağırarak bildirmiş ve nedenlerini sormuştu. Sunucu Ayşe Egesoy'un eteklerinin rüzgarla havalanmasından kameranın devrilmesine, sanatçıların playback yapmalarından, şarkılarda kesintiler olmasına kadar bir dizi aksama Evren'i rahatsız etmiş ve konser sonrası soğuk bir hava esmişti. Cumhurbaşkanı Evren daha sonra TRT İstanbul Bölge Müdüru'yle, İstanbul Televizyon Muduru Atalay Akçalı'yı çağırarak durum hakkında bilgi aldı. TRT îstanbul Bölge Müdürünün "Olaydan sorumlu olan biz degiliz, çiinkti konseri Türk Tanıtma Vakfı bazırlamıştı" dediği öğrenildi. TRT yöneticileri bunun uzerine bir basın açıklaması yaparak olayın ayrıntılarına ilişkin bilgi verdiler. Konserin "TÜTAV'ın koordinatörlüğünde, TRT ve öteki kuruluşlann işbirliğiyle" gerçekleştirildüğini, kendilerinin ihtisas sahibi olmadıkları bir konuda provalardan, davetiyelerin bastırılmasına ve satılması, ışıkses düzeni için gerekli malzemenin sağlanmasından, sanatçılarla bağlantıların yapılması ve gerek sanatçıların gerekse orkestraların nakledilmesine kadar her şeyi hazırladıklannı, ama yayınla ilgili bolüm için TRT'nin isteği doğrultusunda davrandıklarını anlatan yöneticiler şöyle dediler: "Biz koordinatör kunıluş olarak, organizatör kumluşlarla temasa geçtik, sanatçılaria gereken göruşmeleri yaptık. TRT'nin ne yolda bir yayın yapacağını biz bilemezdik, çiinkü bu, bizim ihtisasımız dahilinde değildi. Her şeyi, islekleri doğrultusunda hazırİayıp kendilerine buyrun dedik" Afrika konserinden dolayı soruşturma açılması üzerine gorüşlerini aldığımız TÜTAV Genel Sekreteri Faik Ka>1ancı, bilmedikleri bir konuda "Harfiyen TRT'nin isteklerine uyduklanDI", bir gün onceden sahne du Sahibi: Caaharijcl Maıbaacıhk vc Gazetecilık Turk Anonım Şırketî adına Nadir N»*, • Genel Yayın Mudüru: Haaa Omal. Müessese Müdüru: Eminc UşaUıga, Yazı Işlerı Muduru: Ok*y Coımsia. • Haber Mcrkezı Muduru. Yaifta Baytr. Sayfa Duzenı Yönttmenı Ali Acar. • Temstlaler ANKARA: Yalçıa Doftın. İZMİR: Hikncı Çttink»»», ADANA Mehmet Mercu. Istanbul Habeıieri: Reha öz, Dı; Haberler EıgM M a , Ekonomi1 O B M Ulafay, Kaltür:' Ccttl (jtfer, Magazın: Yıiçsa Pekfn, Spor Danıpnanı: Abdalk*dlr V ı c t l ı u ı , Düzeltme: Rcflk DMİMMJ, Arastırma: Şafcta Alpay, USendika: Ş i h n a Kcttad. HaberAıaştınna: Ufak GâMeair, • KoordinuOr: Akmei Kondna, • Mali Işler: Eroi Erint, Reklâm vc Halkla ilifkiler: GaMcna Kot», Idare: Htejria Ganr, Iştome: öader Çdk. Bılgilşlem: NaU toal. Bastm ve Yayarv Camhnriyct Matbaacılık ve Cazctecilik T.A.Ş. Türk Ocagı C«d. 39/41 Cagaloglu 34334 tsı.. PK: 246lsunbul, Tel: 512 05 05(20 haoTelet 22246 # Bürolar: Aakıra: Zıya Gökalp Bulvarı lnkılap Sokak No: 19/4 Tel: 33 II 4147, Telex 42344 • lımin H Zıya Bulvarı 1352. Sok. 2/3, Td: 25 47 0913 12 301Uex: 52359 • A d u ı : Çakmak Cad No: 134 Kal 3, Tel' 1455019731 Telex: 62155. TAKVİM 27 AĞUSTOS 1986 Imsak: 4.46 Güneş: 6.18 ögle: 13.10 tkindi: 16.54 Aksam: 19.53 Yatsı: 21.19 TRTde Afrika 8. Bağlantısızlar zirvesi 1 eylülde Zimbabve'nin başkenti Harare'de toplanıyor Bloksuzlarrn gündemi ırkçıhk Dış Haberler Servisi Bağlantısız Ülkeler zirvesinin sekizincisi, 1 eylülde Zimbabvenin başkenti Harare'de yapılacak. Konferansın Güney Afrika Cumhuriyeti'ne komşu olan Zimbabve'de yapılması nedeniyle gündemin temel konusu Güney Afrika sorununun oluşturması bekleniyor. 50 ile 80 üye ülkenin devlet başkanları ile başbakanlarının katılacagı konferans öncesinde üye ülkelerin yüksek düzcyli görevlileri dün bir görüşme yaptılar. Dışişleri bakanları ise perşembe günü bir araya gelecekler. Dunya nüfusunun yüzde 48'ini ve Birleşmiş Milletlere üye ülkelerin yüzde 69'unu temsil eden Bağlantısız Ülkeler hareketinin en önemli organını 1%1 yıhndan beri yapılmakta olan konferanslar oluşturuyor. Bağlantısız Ülkeler'in temel talepleri, blokların reddedilmesi, bütün devletlerin bağımsız ve eşit olması, her türlü yabancı egemenliğine ve sömürgeciliğe son verilmesi, silahsızlanma ve barışın sağlanması ile yeni bir ekonomik düzen konulannı kapsı Denktaş, Bağlantısızları uyardı Cumhurbaşkanı Evren'in TRT Genel Müdürü Tunca Toskay ile yaptığı görüşmeden sonra TR T bünyesinde yetkililer hakkında soruşturma açıldığı belirtiliyor. zenini hazırladıklannı, örneğin, TRT'cilerin "Bu ışık yetmez, bu elektrik yeterli degil" demeleri üzerine yeni ışık, trafodan yeni akım sağladıklarını, telsiz isteklerini İstanbul vilayetinden karşıladıklarmı bildirdi. Kaytancı, koskoca kamerayı kendilerinin devirmediğini, ya da sunucunun "olmadı baştan"larla sürdürmek durumunda kaldığı program akışından sorumlu olmadıklarını anlatarak şöyle dedi: "Sanatçılann playback yapmalan konusuna gelince, aslında sanatçılar biri playback biri canlı olmak uzere ikişer şarkı söylemek niyetindeydiler. Ve Samime Sanay, Muazzez Abacı, Banş Mança, tzzet Altınmeşe, Belkıs Akkale ve daha birçok sanatçı orkestralarını ya da saz gnıplannı getirmişlerdi. Orkestrası olmayan yalnızca Sezen Aksu ve Nil Burak vardı. Ama TRT, olaya bir stiidyo çekimi olarak yaklaşınca sonuç bu oldu" TÜTAV Genel Sekreteri Kaytancı, konser nedeniyle Cumhurbaşkanının kendilerine herhangi bir sonı ya da sitemli söz yöneltmediğini, biraz dikkatle konserden çok iyi sonuç alınabileceğini bildirdi. Kaytancı, sözlerini şöyle bağladı: "Biz konser boyunca Sayın Evren'in yanındaydık. Konserden sonra hemen oradaki TRT yetkililerini çagınp bazı sorular sordu. Biz aslında çok üzülmüştük aksamalardan dolayı. Sayın Cumhurbaşkanı bize hiçbir şey sormadığı gibi, yakınında bulunanlar da olup bitenlerden alınmamızın gereksiz olduğunu söylediler" Robert Mugabe Zimbabve Başbakanı Robert Mugabe, Bağlantısızların başkanhğını, üç yıllık bir süre için Hindistan Başbakanı Rajiv Gandi'den devralacak. Bağlantısız ülkelerin temel talepleri arasında bloklara karşı çıkılması, bütün devletlerin bağımsızlığı ve eşitliği, her türlü yabancı egemenliğine son verilmesi gibi konular var. Zimbabve'de toplanan 8. Konferansın gündeminin en önemli konusu, Güney Afrika ve ırkçıhk sorunu. Zimbabve hükümet çevreleri, Güney Afrika'nın toplantıyı sabote etmek için askeri saldırıda bulunmasından çekiniyorlar. lemciler Castro tarafından önerilmesine karşın Zimbabve'nin başkanlık döneminde "gerçekten bağımsız" bir politika izlemesinin beklendiğini belirtiyorlar. Gözlemciler bu konuda Mugabe'nin Birleşmiş Milletler'de yapılan oylamalar sırasındaki tavrına dikkat çekiyorlar. Mugabe BM Genel Kurulu'nda Sovyetler Birliği'nin Kampucya politikası, ve Afganistan'ı işgali, VVashington'un ise Libya'yB düzenlediği saldın nedeniyle kınanması yolundaki kararlara olumlu oy vermişti. 1 eylülde başlayacak Bağlantısızlar zirvesinin önemli konularından biri, gelecek konferansın hangi ülkede yapılacağı, dolayısıyla 1989'dan sonra Bağlantısızlar Hareketi'nin başkanhğını kimin yapacağı sorunu. Başkanlık için tek resmi aday şu anda Nikaragua. Ancak siyasal gözlemciler Nikaragua'nın seçilmesinin kuşkulu olduğunu, Bağlantısız Ülkelerin büyük bir bö yor. Konferansın başlama tarihi olan 1 eylülde Zimbabve Başbabakanı Robert Mugabe hareketin başkanhğını üç yıl için Hindistan Başbakanı Rajiv Gandiden devralacak. Bağlantısızlar hareketi esnek bir örgüt yapısına sahip olduğu için başkanlık, hareketin izleyeceği politika açısından belirleyici niteliğe sahip. Zimbabve, Bağlantısızlar Konferansı'nın başkanlığına Küba Devlet Baskanı Fidel Castro tarafından önerilmişti. Siyasal göz lümünün Nikaragua'nın başkanlığa gelmesi halinde "gerçek bağlantısızlık"tan uzaklaşılmasından ve Doğu Bloku'na yakın düşünce tarzının ön plana geçmesinden endişelendiğini belirtiyorlar. Gözlemciler buna rağmen ABD'ye duyulan tepkinin, Nikaragua'nın seçilmesine yol açabileceğini öne sürüyorlar. Harare'de yapılacak 8. Bağlantısızlar Konferansı'nda gorüşülecek konuların listesi oldukça uzun. Üye ülke devlet başkanları ve başbakanlarının önündeki ekonomik sorunlar, uluslararası mali ilişkilerin yeniden düzenlenmesi, gelişmekte olan ülkelerin borçları ve Genel Gümrük ve Tarife Anlaşması (GATT) çerçevesinde çok taraflı bir ticaret bölgesinin kurulması konulannı kapsıyor. Siyasi alanda ise silahsızlanma, Ortadoğu'daki bölgesel sorunların yanı sıra Güney Afrika'ya ekonomik yaptırımlar ele alınacak. Zimbabve hükümet çevreleri bu nedenle Güney Afrika'nın toplantıyı sabote etmek amaayla konferans sırasında askeri bir saldında bulunmasından çekiniyor. LEFKOŞE (Cumhuriyet) KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Rumlann Harare'de yapılacak Bağlantısızlar Toplantısı'nda Kıbns konusunda tek yanlı bir karar çıkarmalanmn BM Genel Sekreteri'nin ikı tarafı bir araya getirme girişimlerini olumsuz yönde etkileyeceği uyarısında bulundu. Harare'deki topiantıya Kipriyanu ve Yakovu ile katılacak olan ırkçı Rum ıdaresinin Kıbns Türklerinın temel haklanna saldın teskil eden bir karar çıkartmaya teşebbüs edeceğinin aşikâr olduğunu beürten Denktaş, Rum liderliğinin Kıbns meselesinı bu tur kararlarla halledemeyeceğı gibi, silahlanma ile de çözemeyeceğini anlaması gerektiğini vurguladı. Rumlara silahlanma yerine göntşme masasına gelmelerim öneren KKTC Cumhurbaşkanı, ırkçı Rum liderliğinin, güney Kıbns'ı kuzeyde kendi meşru hak ve özguriükleri çerçevesınde yaşayan Kıbrıs Turk halkının varhk ve Ozgurlüğüne tehlike oluşturan askeri bir kamp haline getirme eylemıne son vermesı gerektiğinı kaydetti. Yurtlara başvuru ynrın başlıyor ANKARA, (Cumhuriyet Biirosu) 19861987 öğretim yılında Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu'na bağlı yurtlarda kalmak isteyen öğrencılerin başvuru kabulü yann başlıyor. Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlügü tarafından dün yayımlanan açıklamada, başvuru tarihi olarak 28 temmuz5 eylül tarihlerinin belirlendiği ve bu sürenin kesinlikle uzatılmayacağı belirtildı. Açıklamada yurtlara başvuruda bulunacak öğrencilerin ÖSYM'nin kazandı belgelerini göstermek kaydıyla kayıtlannı yaptırabilecekleri bildirildi Bağlantısızların istekleri 101 ülkenin güçbirliği Büyük Okyanus [Bağfantıstz Ülketerl Son olarak 1983 yılında Hindistan'da düzenlenen zirvede zengin ve yoksul ülkeler arasında denge sağlanması için yeni bir ekonomik düzenin kurulması, Ortadoğu konusunda Arap Birliği'nin Fez doruğunda benimsediği "Banş Planı"nın uygulanması, Israil'in Filistin halkına karşı işlediği suçlar nedeniyle Uluslararası Savaş Mahkemesi'nde yargılanması, lsrail'i destekleyen ABD'nin sert bir dille kınanması, nükleer silahların durdurulması ve Afganistan'daki Sovyet birliklerinin hemen geri çekilmesini öngören bir sonuç bildirgesı imzalanmıştı. Bağlantısızlar konferansı ilk olarak 1961 yılında Yugoslavya'nm başkenti Belgrad'da düzenlendi Konferans 1964'te Kahire'de, 1970'te Lusaka'da, 1973'te Cezayir'de, 1976'da Colombo'da, 1979'da Havana'da ve 1983'te Yeni Delhi'de yapıldı. Bağlantısız Ülkeler Hareketi hiçbir pakta dahil olmayan 101 ülkenin, NATO ve Varşova Paktı karşısmda çıkarlarını korumak amacıyla bir araya gelmesinden oluşuyor Bu yıl Harare'de toplanacak 8. Bağlantısız Ülkeler zirvesinde üye sayısının Filipinler ve Haıti'nin de katılımıyla 103'e yükselmesi bekleniyor. Köyceğiz gemisi eli boş döndü tSTANBUL, (a.a.) îtalya'nın Napoli Korfezi'nde 50 milyon dolarhk borcu dolayısıyla haciz konulan "MW Lash ltalia" şilebinde bulunan 35 milyar lira değerındeki, Türkiye'ye ait askeri malzemeyi almaya giden "Köyceğiz'" gemisi boş döndü. ABD'den getirtilirken gemiye konulan haciz dolayısıyla Napoli Korfezi'nde iki aydan beri bekletilen askeri malzemenin, Türkiye'ye taşınması için Köyceğiz gemisine aktanlmasına "MW Lash ttalia" gemisinin personeli izin vermedi. MW Lash şirketinin Türkiye temsilcisi Koçıuğ Denizcilik A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ali Koçman, gemi personelınin alacakları bulunduğunu öne sürdüklerini ve geminin kıyıya yanaşarak yükünü tahliye etmesine izin vermediklerini belirtti. Son 4 yılda uyuşturucu kaçakçıhğı gözden düştü Ekonomik HALİL NEBİLER Türk uyuşturucu kaçakçılarının, 1982 yılı başından 1986 yılının ilk allı ayının sonuna kadar dunyanın çeşitli ülkelerinde toplam 665 kilo uyuşturucu maddeyle bırlıkte yakalandıklan öğrenildi. Yurtdışında uyuşturucu kaçakçılığından yakalanan Türk uyruklu kaçakçılann sayılanmn da 890 olduğu belirlendi. lçişleri Bakanhğı yetkililerinden edınilen bilgılere gore aynı dönem içersinde Turkiye'de 6 tondan fazia uyuşturucu madde ile ilgili olarak 3 bin 892 kişi yakalandı. Emniyet Genel Müdurlüğu yetkilileri, son 18 ayda uyuşturucu madde kaçakçıhğı yapan kişilerin sayısında duşüş görüldüğünu, 1982 yıhndan bu yana alınan caydına önlemlerin yanı sıra, Türk ekonomısinde ve hukuk sıstemınde yapılan bazı değişikliklerin de bunda etkisi olduğunu belimiler. Emniyet Genel Müdürlügü yetkililerinin verdikleri bil ve 'risksiz'suçlar rağbette gilere göre, yasadışı yollardan para kazanmak ısıeyen kişiler, son yıllarda daha çok "ekonomik suçlara" yonelmeye başladılar. "Teşekkiil oluşiurmak sureti)le uyuşturucu madde kaçakçıhğı yapmak" suçunda idama kadar varan cezaya karşıhk 24.5.1985 tarih ve 3196 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Kanunu'nda değişiklik yapan yasa, 11.6.1985 tanh ve 3217 sayılı yasa ile değiştirilen 1918 sayılı yasa, "Sahur Yasalan" olarak bilinen yasalardan Tütun ve Tutun Tekeli Yasası'nın bazı hukumlerinı ortadan kaldıran 3291 sayılı yasa ile ceza indirimlerine gıdilmesınin yeraltı dunyası için ekonomik suçlan daha çekıcı hale getırdiğı belirtildı. Böylece 1985 yıhndan bu yana, eskıden uyuşturucu madde kaçakçıhğıyla uğraşan kişilerin hayali ihracat, dö\iz ve gümruk kaçakçıhğı, vergi kaçakçıhğı, leşvik pnmi ve KDV yolsuzluklarına yöneldikleri ıleri suruldu. Adlarının açıklanmasını istemeyen polis yetkilileri, yurtdışında çeşitli ülkelerde yakalanan 890 uyuşturucu madde kaçakçısımn uyuşturucu maddenin gerçek sahiplerı olmadıklarını, çoğunun "jokey" olarak adlandınlan laşıyıcılar olduklarını belirttiler. Yuniçinde 6 tonu aşkın uyuşturucu yakalatan 3 bin 892 kişinin durumlarının da aynı olduğunu ileri süren polis yetkilileri, yurtdışında ve yurtıçinde 1982 yıhndan bu yana uyuşturucu kaçakçüığındaki hareketlenme ile ilgili olarak şu bilgılerı verdiler: "1982 yılında yurtdışında yapılan 243 operasyonda yakalanan 281 kişide toplam 155 kilo uyuşturucu madde ele geçirildi. Ele geçirilcn 69 kilo csrara karşüık 86 kilo eroin yakalandı. 1983 yılında ise. Turk uyruklu 208 kişinin yakalandığı 110 operasyonda ele geçen 112 kiio uyuşturucunun 20 kilosunu esrar, 88 kilosunu eroin, 400 gramııu baz morfin oluşlurdu. 1984 yılında vurtdışında uyuşlurucu kacakçüıgı suçundan yakalanan Turklerin sayısı 186 oldu. Butün >ıl boyunca çeşitli ülkelerde yapılan degişik 112 op«rasyonda 77 kilosu esrar, 157 kilosu eroin ve 350 gramı baz morfin olmak üzere 234 kilo 350 gram uyuşturucu ele geçti. 1985 yılında 87 operasyonda yakalanan 171 Türkiın laşıdıgı 24 kilo esrar ve 133 kilo eroin ele gecerken 1986 yılının ilk altı ayında yakalanan 44 Turk, 7 kilo esrar. 46 kilo eroin yakalatıyorlardı. Turkiye'de 1982 yılında yaptlaa 1151 uyuşturucu op«ras)onunda 2681 kişi, toplam 621 kilo uyuşturucu madde ile ilişkili olarak yakalandı. 1983 yılında yapılan operasjon sayısı 870e. yakalanan kişi sayısı 2280'e duşerken, yakalanan uyuşturucu madde miklan 2.011 kiİoya yiıkseldi. Yıl içinde yapılan 792 operasyonda yakalanan 2156 kişi toplam 1.626 kilo uyuşturucu madde yakalattüar. 1985 yılında Türk polisinin çeşitli illerde yaptıgı uyuşturucu operasyonlan sonunda 2152 luşi, 1778 kilo uyuşturucu ele gecerken, 1986 yılının ilk altı ayında bu rakam yakalanan kişilerde 516'ya, uyuşlurucu miktarında 523 kiloya duşlü." İstanbuVun suyu için AhD^den yardım ANKARA, (ANKA) İstanbul içme suyu projelerinin fizibilite çalışmalannda kullamlmak üzere Amerika Birleşik Devletleri 800 bin dolar yardım yapacak. ABD Ticaret ve Kalkınma Programı çerçevesinde sağlanan hibe yardımla ilgili anlaşma, Türk hükümeti adına Hazine ve Dış Ticaret Müsteşar Vekili Yener Dinçmen ile ABD hükümeti adına Türkiye Buyukelçisi Robert Strausz tarafından dün Ankara'da imzalandı. Yapılar ayakta, canhlar öldü, askeri birlikler gaz maskesiyle ceset arıyor Büyük felaketler Kamerun, nötron bombası atıbıuş gibi Dış Haberler Servisi Batı Afrika ülkesi Kamerun'daki Nios krater golünden sızan zehirli gazlar, üç köyde yaşayanların yüzde 90'ının ölumune yal açarken, gaz maskesi takan askeri birlikler, 10 kilometre karelik bir alanda arama çalışmalarına devam ediyorlar. BM Felaket Koordinasyon Burosu, Kamerun'daki zehirli gaz sızıntısından 1534 kişinin olduğunu açıkladı. BM burosu, gaz zehirlenmesinden 300 kişinin hastaneye kaldırıldığını, 20 bin kişinin de çeşitli derecede gazdan etkilendığini belirtti. Doklorlar hastanelerde 300 kişinin tedavi edildiğinı, ancak oksıjen stok larının yetersiz kaldığını duyurdular. Kurtarma ekipleriyle birlikte gazlardan etkilenen uç koyu gezen Hollandalı rahip Fred Tern Horn, gittiği ilk köyde tüm halkın ve hayvanların yerlerde cansız yattığını, hayatta kalan birkaç kişinin ise goğüste şiddetli yanmalardan yakındıklannı anlattı. 350 nüfuslu ikinci köyun, yapılara zarar vermeden, sadece canhları öldüren notron bombası atılrmş gibi olduğunu belirten rahip, yaşayan bir tek canlıya rastlayamadığıru söyledi. Üçıincü koyde ise yaşayan bir kaç kişi Zehirli gazın dehşeti Kamerun faciası, son yıllarda meydana gelen önemli felaketler listesine bir yeni bir satır ekledi. Yuzyılımızm en büyük felaken, 1976 yılı temmuz ayında Çin'de yaşandı. Depnemde resmi rakamlara göre 242 bin kişi öldü. Son yıllann diğer büyük felaketleri şunlar: 10 Ekim 1980: Cezayir'de El Ashnam kenti ve çevresindeki depremde en az 3 bin kişi oldü. 23 Kasım 1980: ttalya'nın güneyindeki yer sarsmtısında 2800 kişi yaşamını yitirdı. 24 Mayıs 1985: Bangladeş'te büyük bir hortumun yol açtığı deniz kabarmasında 2 binden fazla kişi oldü ve 4.850 kişi kayboldu. 19 Eylül 1985: Meksika'nın başkenti Mexico'daki depremde ölü sayısının en az 5 bin olduğu açıklandı. 13 Kasım 1985: Kolombiya'da Nevado Del Ruiz yanardağı patladı. Armero kasabası lav ve çamur yığını altında kaldı. Yaklaşık 25 bin kişi oldu. 23 Ağustos 1986: Kamerun 'da Nios krater golünden sızan zehirli gazdan 1534 kişi öldü, 300 kişi yaralandı. Turizm patlamayınca rehberler de işsiz kaldı İZMİR, (Cumhuriyet Ege Bürosu) Turkiye'de 1986 turizm sezonunda yaşanan sıkıntıdan rehberler de etkilendi. Önceki yıllarda ozellikle Almanca rehberlerin sayısı yetersiz kalırken, bu yıl Almanca ve İngilizce rehberler, turist sayısındaki düşme nedeniyle işsiz kaldılar. İzmir ' Tercüman Rehberler Derneği yetkilileri, bu yıl hiç rehber sıkıntısı olmadığını belirterek, "Bu yıl turist sayısında genel bir düşiiş var. Almanca rehberler önceki vıllarda hiç boş kalmazdı, tersine Almanca rehber bulmakta sıkıntı çekilirdi" dediler. Mayıs ve haziran aylanndan sonra rehberlerin işlerinde düşüş olduğunu vurgulayan yetkililer, asıl turizm mevsiminin başında görülen bu düşüşün "retervasyon iptaUerinden" kaynaklandığım söylediler. 1986 turizm sezonunun rehberler için "tatmin cdici ve parlak" bir sezon olmadığını savunan yetkililer, sözlerini şöyle surdürdüler: "Önceki yıllarda sıkıntı çekiletı AJmanca rehberler, bu sezon bize iş için bsşvuruda bulunup boş zamanlarını kaydettiler. Vmerikalüann turlarını iptal etmesi nedeniyle Kuşadası'oa gelen gemi sayısının azalması, firatların yüksek olrnası gibi nedenlerle turizmde yaşanan genel soktan rehberier de etkilendi. Bi• kayıtlı 141 tane İngilizce rehe ber var. Bunlann zaten 30 kadan başka işler yaplıklanndan rehberlik yapmıyorlar. Onun dışınJa İngüizce rehberlerin yuzde 3'ü bu yıl işsiz kaldı." GÖLDEN GELEN ÖL ÜM Uzmanlar, Kamerun 'daki gibi volkanik gölden zehirli gaz yayılmasının, "çok ender rastlanan " bir doğal yıkım olduğunu belirtiyorlar. Gölün olağandışı yapısının böyle bir patlamaya neden olduğu ve gölün dibindeki zehirli gazlann ' 'şise mantarı patlalır gibi'' yüze çıkarak çevreye ölum saçtığı öne süruluyor. nin şok geçirmekte olduklanru anlatan rahip Horn, köylülerin bir çoğunun kendi olanaklarıyla felaket bölgesinden 50 kilometre uzaklıktaki Wum kentine ulaşmaya ça lıştıklarını söyledi. Bölgeyi gezen John Ambe adındaki bir başka rahip ise, "göriinüşe göre birçok kişi korkuyla evlerinden dışan fırlamış. Kapı önlerinde ve sokaklarda olduğu yere yığüıp kalmış bir yığın ceset \ar" dedi. Olayı anlatan kazazedeler, önce bir patlama işittiklerini, ardından da iğrenç ve >akıcı bir çurük yumurta kokusu duyduklarını söylediler. BayılanLarm bir çoğu haya Kazazedeler önce bir patlama işittiklerini, ardından da iğrenç ve yakıcı bir çürük yumurta kokusu duyduklarını belirtiyorlar. İlk şokta kapı önüne çıkan ve gazdan bayılanların büyük çoğunluğu öldü. Bazı insanlar ise bayıldıktan sonra yeniden kendine geldi. Bunun nedeni henüz çözülemedi. tıru yitirirken, bazılan da henuz bilinmeyen bir nedenle bir süre sonra kendilerine geldiler. Bu arada Kamerun Devlet Başkanı Paul Biya, olayın hafif bir volkanik patlama sonucu meydana geldiğini, uyuyan halkın patlamayı duyduğunu, ancak ciddiye almadığını söyledi. ölöm nasıl geldi: Bilim adamları ve volkan bilimciler, olay konusunda açıklamalar yapıyorlar. Washington Doğal Tarih Müzesi yetkililerinden William Nelson, patlama sonucu ortaya çıkan zehirli gazın yoğunluğunun çok ağır olabileceğini ve atnıosferde kolay dağılmayacağı için ağır bir örtü oluşturacağını söyledi. Uzmanlar, Kamerun'da me>'dana gelen felakete çok ender rastlandığını, ancak volkanik göllerden zehirli gaz sızması olayının zaman zaman görüldüğünu belirtiyorlar. Uluslararası Kalkınma Ajansı yöneticilerinden Peter McPherson, bölgede me>dana gelen hafif şiddette bir depremin gölün sularının kanşmasma ve alt tabakada bulunan zehirli gazın dışarıya çıkmasına yol açmış olabileceğini ifade etti. Devlet Başkanı Biya'nın önceki günkü yardım çağrısı üzerine, Kamerun'a tıbbi yardım ve temel ihtiyaç maddeleri yağıyor. ABD, Ingiltere, Fransa ve İsrail bu amaçla heyetler oluşturdular. Paris'te Kızıl Haç bağışları topluyor. Londra'da ise AngloKamerun Derneği bir fon oluşturarak tıbbi malzeme yardımı yapmayı kararlaştırdı. İyi beslenme suçu önlüyor ANKARA, (AN1C4) ABD'nin California ve Virgınia eyaletlerinde 14 ıslah evindeki tutuklularda planlanangıda reji minden bir süre sonra, yeniden suç işleme oranının yüzde 50 azaldığı bildirildi. Insan ve Kainat dergisinde yayımlanan bir yazıda, yiyeceklerin beyin kimyasını ve sonuçta da insan davranışlannı etkileyen maddeleri sağladıklarına dikkat çekilerek, bilim adamlarının düzenli ve planiı beslenme ile suçluluk oranının duşeceğine inandıkları belirtildi. Kanserde erken teşhis BUDAPEŞTE, (a.a.) Kanserde tümörlerin "Lasa" adı verilen bir madde salgıladığı ve basit bir kan tahliliyle hastalığın erken teşhis edilebileceği bildirildi. Fransız doktorlar Georges Mathe ve Morine Muoset tarafından Budapeşte'de toplanan Dünya Kanseroloji Kongresi'ne sunulan bildiride, bu yeni ve basit yöntem sayesinde çeşitli kanser tiplerinin varlığınm ve hastalara uygulanan tedavi yöntemlerinin yararlı olup oimadığının erkenden belirleneceği kaydedildi. Lasa adı verilen yeni molekül, normal hücrelerin yüzeyinde az miktarda bulunduğu halde, kanserde buyük oranda arııyor. Fransız doktorlar, yaptıkları incelemelerde, Lasa molekülünün, öteki kanser belirleyici maddelerden daha güvenilir sonuçlar sağladığını saptadılar. Diş doiguları artık düşmeyecek İlaç ve Eczacüık Genel Müdürlügü yetkilileri, dolgu düşmesi ya da protezlerin damaklara uymaması gibi sorunların, ithal edilen malzemelerin kalitesiz oluşundan kaynaklandığını söylediler. ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) Dolgu duşmesı, protezierın damaklara uymaması gibi kaiitesız dişçilik malzemesi kullanımından kaynaklanan sorunların sona ereceği bildirildi. Sağhk ve Sosyal Yardım Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, yaygın şikâyetlere neden olan ve faturası diş doktorlarına çıkarılan bu sorunların yurtdışından ithal edilen kalitesiz malzeme kullanımından kaynaklandığı belirtilerek, "şimdiye kadar ithalatı serbest olan dişçilik malzemelerinin kalite ve standart yonunden sertifikasyona bağUnacagı" kaydedıldı. Diş dolgusu ve protez malzemelerinde bakanhğın kalite komrolune başladığım açıklayan İlaç ve Eczacılık Genel Müdurlüğu yetkilileri, dolgu duşmesi ya da protezlerın damaklara uymaması gibi sorunların, ithal edilen kalitesiz malzemelerin kullamlmasından kaynaklandığını'n anlaşılmasından sonra nisan ayından beri kontrollere başlandığını söylediler. Bakanlık yetkilileri, bugüne kadar serbestçe ithal edilen ve her isteyen tarafından getirilebılen dişçilik malzemelerinin kalite ve sıandart yönunden bakanlık tarafından sertıfikasyona bağlandığını kaydettiler. Yeni uygulamaya göre, bundan böyle dişçilik malzemelerinin ithaline ithal edildiği ülkenin sağhk bakanhğı tarafından kalitesının onaylanmasından sonra izin verilecek. Yetkililer, bu yola yurtdışından en ucuz fıyaıa sağlanan çok kalitesiz dişçilik malzemelerinin unlü firmaların ambalajıyla, yuksek fıyatlarla pazarlanması nedeniyle başvurulduğunu belirttiler. Dişçilik malzemelerinde kalite kontrolünün başlamasından sonra İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlügü tarafından 20 firmaya 15 çeşit dişçilik malzemesi için kalite uygunluk formu düzenlendi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle