Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
31 TEMMUZ 1986 KÜLTÜRYAŞAM HAYVANLAR İSMAtL GÜLGEÇ CUMHURİYET/5 i YAYIN DUNYASENDA SANAT EDEBIYAT Idamın kanıksanmasına bir uyarı Idamın Günlüğü / Osman Balcıgil / Onur Yayınları / 104 sayfa. vvvt rr»cıriTM 4 E I U CUftKUlN "öliim" sözcük olarak bile ürkütücü. Hangi yaşta, hangi koşulda olursa olsun. Daha da ürkütücüsü "ölüm cezası." Birinin, işlediği ya da işlediği sanılan "suç" karşılığında ölümle cezalandırılması. Yani "idam." Yirminci yüzyılda hukuksal niteliği en çok tartışılan, kuşku uyandıran "ceza" türü. Hele yirmi yaş dolayında, yaşamın eşiğindeki insanların ölümle cezalandırılması, ürkütücülüğU, kuşkuyu boyutlandıran bir durum günümüz Türkiye'sinde. Osmanlı'nın "siyaseten katl" dediği idam cezası, 1980 sonrası yeniden gündemimize yerleşti. 19801985 arasında, yaşları yirmi dolayındaki 27 insan, "siyasal suçlar" nedeniyle idam edildi. Aynı türden 80 idam dosyası da TBMM'nin gündeminde onay bekliyor. Cezaları infaz edilen 27 kişi ve yakınları, ayn ayrı, yan yana "Idamın Günlügü"nü yaşadılar bu dönemde. Yaşıyorlar da. Yaşam, ipin ucunda gidip geldi ve k i l e r noktalandı 27 insan için. Gerideoğlu i ç j n s e b j r i p k a h y o r idam edilen bir baba için "her türlü ipten nefret etmek" en doğal tepki olsa gerek. "Dikiş ipinden çamaşır ipine kadar bülün ipler bana idamı halırlaüyor. Nerede bir ip görsem, oglum bir ipin ucunda sallanıyormuş gibi geliyor" demesi de... gıvı naylaşan analann, babaların, insanların serüvenleri öylesine birbirine benziyor ki, nihayetinde aynt kapıların önünde buluşuluyor. Tanımadığı bir insanın, gelip göğsünde ağlamasını yaşayan bir ana, kendi geleceğini görecektir bu olayda. Sonrakiler, adliye koridorlarında bekleşirken aynı ortak dııygu içindedir artık: "Ya benim ogium da idam edUirse?" "tdamın Günlügu", bu buluş de gerçekleşiyor buluşma. Oğlunun idama mahkum edilmesi üzerine 53 yaşındaki Cafer Yıldırım, 1985'in 22 şubat günü kardeşiyle cuma namazına giderken, "Benim abdest tazelemem lazım" deyip eve dönüyor. Banyoya giriyor. Bir daha da çıkmıyor. Kapı kırıldığında, Cafer Bey'i hortumun ucunda asılı olarak buluyorlar... Yaşama yeniden sanlanlar Gazetede yayımlanan bu haber, bir oğlunu işkencede yitirip enfarktüs geçiren, öteki oğlu idamla yargılanınca gözüne katarakt inen PTT emeklisi Mehmet önsoy'u harekete geçiriyor. öğlene doğru evde kimse kalmayınca bütangaz ocağının bütün düğmelerini ve mutfak kapısını açıp divana uzanıyor Mehmet Bey. Fakat koku iyiden iyiye evi kaplayınca fırüyor yerinden. "Ya bir terslik olur, içeri girdiklerinde kibrit çakarlarsa!" Geride kalanları bu kez de evsiz barksız bırakmama kaygısıyla doğruluyor yerinden. Camları, kapıları açıp vazgeçiyor ölümden! Kimi intihar eden, kimi kalp yetmezliğinden, damar tıkanmasından ölen ana babalardan kimi de "ogullanmızın bize ihtiyacı var" düşüncesiyle yaşama yeniden sarılıyor, "Idamın Giinliigü"nü yaşarken... KİM KİME DUM DUMA BKHU: AK 198085 arasında yaşları 20 dolayındaki 27 insan "siyasal suçlar" nedeniyle idam edildi. Aynı türden 80 idam dosyası da TBMM'nin gündeminde onay bekliyor. öte yandan, ölümün ve ölüm cezasının manşetlerden inişini yaşıyoruz. Balcıgil, bu genel görünüme, bir "acaba" sorusu getiriyor "tdamın Günlüğü" adlı derlemesiyle. öte yandan, ölümün ve ölüm cezasının gazete manşetlerinden inişini, tek sütuna yedirilişini yaşıyoruz. Daha ötesi, içimize sindiriyoruz, kanıksıyoruz. Balcıgil, bu genel görtinUme bir "acaba" sorusu getiriyor "tdamın Günlüğü" adlı derlemesiyle. Birbirinden habersiz aynı yazrnanın yalnız adliye koridorlarında kalmadığını da gösteriyor. örneğin, çrnekli PTT memuru Metımet Önsoy, Almanya'dan kesin dönüş yapan işçi emeklisi Cafer Yıldırım, gazete sütunlarında buluşanlardan. Hem de o küçücük, tek sütunluk, çoğumuzun gözlinden kaçan bir haber Güncel olanın ardında Günler Tbz Rengi / Başaran'ın Şiirleri / Cem Yayınevi / 92 sayfa. NECATİ GÜNGÖR Geçen aylarda yayımlanan, "Başaran'ın yeni şiir kitabı "Günler Tuz Rengi", nedense pek sessiz karşılandı. Ozanın üç bölüm olarak tasarladıgı bu kitapta toplam kırk üç şiir yer alıyor. Kitabı bölümleyen başlıklar ise şöyle: "Tam da Hasat Vakti", "Çakırdiken" ve "Ortaoyunu." "Günler Tuz Rengi" için söylenebilecek ilk söz, ajans bültenleri kadar taze, yaşadığımız günlerin kokusunu taşıyan, hayatı kucaklayan bir dirimsellik taşıdığıdır. Olaylara toplumcu bir kaygıyla bakan Başaran, soyut, anlaşılmaz, neredeyse anlaşılmazlığı amaç edinmiş imgelerden kaçınma çabasında. Yalın, dolambaçsız, ama sözcükleri şiirsel söylemin imbiğinden geçiren bir tutumla kuruyor dizelerini. Günceli, yaşamlanı, somut olanı yakaJama ve yazma kaygısından olacak şiirlerinde açıklık, anlaşılırlık ağır basıyor Başaran'ın. Şiir, söylenmek istenenin ardı sıra, onu izleyen bir gölge gibi. Hesaplaşma platformu Güncel olanın ardına dUşen ozan, olayları bir hesaplaşma platformuna çekiyor. Sorucu, sorgulayıcı, yargılayıcı, tarihe egemen bir hava yaratıyor. Hayatı, halkça bir söyleşiyle, bilgece bir bakışla ele alıp yorumluyor. Bir dünya haritasına eğilmiş gibi ozan: Haklıyı haksızı, iyiyi kötüyü, mazlumu ve zalimi o han'a üzerinde ayrıştırıyor. Tabii kendi tavnnı da olanca açıklığıyla ortaya koyarak: Haklıdan, mazlumdan, iyiden yana... ötekiiere karşı... damannı toprakta arayan bir şiir... Böyle olması da doğal kuşkusuz. Çünkü Başaran'ın şiirini, onun genel politik tavrından, içinden geldiği kültür birikiminden, toplumsal mücadelesinden ayrı duşünmek yanlış olur. O nedenle, Başaran için, aydınükla karanlığın şiirini yazmak amacını güdüyor, bu iki çelişik olgunun savaşımını kendisine konu ediniyor demek, sanınz yanlış bir saptama olmaz... Başaran'ın şiirlerinde açıklık ağır basıyor Daragacı ve umut Şeref Erozan gibi kimileri de mahkeme heyetine mektup yazıyor: "Oglumun katillerinin idam ediimesini istemiyorum" diye. "Çünkü onların da anneleri, babalan, eşleri, yakınları vardır. Ben evlat acısı nedir biliyor ve çekiyonım. Onlar çekmesinler bu acılann en büyüğunü" diyor, oğlu öldürülen Erozan. 1980 öncesinde çocukları öldürülen birçok ana baba, Erozan'la aynı görüşte: "Oglumun katilini idam etmeyin?" Çünkü "idam'', gideni geri getirmiyor. Kalan(lar)ı da yok ediyor! Bu hükümle yargılananların yakınları her gün aynı soruyla kalkıyorlar: "Ya dün idam edilmişse?" Buna karşılık, "daragacı" ve "umut", ayrılmaz bir ikili oluşturuyor! Son ana dek umut ve beklenti sürdürülüyor, "Bir şey olur, vazgeçerler asmaktan!" "tdamın Günlüğü ", tum bu olgu ve duyguları yeniden, topluca gözler örıüne serme işlevini taşıyor. önemli, "kanıksama"ya karşı bir işlev. Baleıgil'in bu alandaki ilk çalışması değil "tdamın Günlüğü." Türkiye'de darağaclarının yeniden kurulduğu sırada "Ölüm Cezası" adlı derlemesiyle de dikkatlcri bu olayın evrensel boyutlarına çekmeye çalışmıştı (Birikim Yayınları, 1981). İlk basımı Şubat I986'da yayımlanan "tdamın GUnlttğü", kısa surede ikinci basıma ulaşarak, bu kısır ortamda uyarıcı, önemli bir çabayı sergiliyor. HIZU GAZETECt NECDET ŞEN \ Olaylara toplumcu bir kaygıyla bakan Başaran, yalın, dolambaçsız, ama sözcükleri şiirsel söylemin imbiğinden geçiren bir tutumla kuruyor dizelerini. Dizelerin ardında dingin bir insan yüreğini duyumsuyorsunuz; gereksiz bulduğu coşkulardan arınmış, bir antik çağ Yunan dUşünürü sadeliğinde billurlaşan bir duyarlık getiriyor... Şiirini kurarken, yer yer hikâyeden yararlanıyor. Şiiri, hikâyeye yaslamanın yetkin bir örneğini veriyor. Sözgelimi "Sokrates Gülümsüyordu" şiirinde olduğu gibi. Bir de, bürokrasi eleştirisi yapılan "Masa Başındaki" adlı şiir unutulmaz güzellikte. Yalnız bu kadar mı? Degil: "Uçandır Zaman'ı, "Filistin FUlstuT'i de dönüp dönüp yeniden okuyorsunuz; kitabın özgün örnekleri olarak... "Günler Tuz Rengi"ndeki şiirlerin arasında pırıldayan, en çok göze çarpan imgeler: tnce yol, gelincik, zincir, su damlası, buğday, türkil, taze ekmek, gurbet, hasat, nisan, vb... Bu canlı imgeler, şiirlerdeki somutluğun temel taşlarını oluşturur. Yukanda da değindiğimiz kırsalhgın temellendiği öğeler... Başaran için köylü bir şair diyebilirsiniz bu yuzden. Ama evrensel sorunlarda buluşan, eski Yunandan çağdaş toplumculuğa uzanan bir kültüre varmayı amaçlayan; bu arada köylülüğe bilinçle sahip çıkma ereğini taşıyan ozan kimliğini de eklemeyi unutmadan... Nb KOMüi?TÜL.AR , aiLEıVUYOR'JZ. EW SOMUMPA İKMA ED£.8lLL>l . M ^.L VMtB >ıvr' y< OT.KI ÖOMPERD. (asitnda üEYNt^tJ'a ^dltki o ^ r d b a y ı b î r a z ar.rdı / d , cjcl ^|ör <\t /J&lıletn bilirsinıZ , olor olrtı3z n ö r ^ ı r 9j!igarın nu«RivErrLERİNi her f.rgdtba tırpeinldridr ) .. /,,«M 8EN SENı UOK (Vl A N L I Y O C U M ^fcYNEP ABI^V gU ^JA"" ı r ı * K1ZI OU/v\AK CuUıslı .Ş BA5IN O2<bÜf?lU6Ü "tiEUıyfc. ÖZ<3U«LUSUNU/'' "TFÜDiT CDEC UAİE SELDi . . ,JL. y ' B'a OLBÜM fco... ÂÜK kâiâı üa Huiu? 3AbıN ÇİZGİLİK KÂMtL MASARACl Soyuttan çok somut Başaran'ın şiiri, duygudan çok, akılcı yanıyla ayakta duran bir şiir. Soyuttan çok, somut özellikleriyle... Kökünü kırsallığa salmış, yaşanırlık CUMHURİYET KÎTAP KULÜBİTNDEN HABERLER AYIN EN ÇOK SATAN KİTAPLARI ŞİtR 2.7.198630.7.1986 Sıra: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 Kod: 002.255 021.149 032.068 152.316 021.041 152.024 186.014 102.048 002.268 002 007 Flyatı: Kttabın Adı/Yazarı: Ezglll YOrek (1. hamur)/Huhl Su 1250 Blr Umuttan Blr Savlnçten/Reflk Durbaş 1485 Canftda/Can Yucel 825Kandan Kına Yakılmaı/Hasan Huseyln 880 Ortıan Vall BOtOn Şiirleri 1100Acıyı Bal Eyledlk/Hasan Huseyln 660Oğle RakılarıflMehmed Kemal 400Bugünün Dlllyle Hayyam/Haz: A.Kadlr 550 Otaller Keırtl/Edlp Canuver 700Yalnızlık Paylaşılmaz/uzdemlr Asaf 1250 Yayın raporu ANTİK ÇAĞDA KENTLER NASIL KURULDU? Yazan: R.E. \Vycherley / Çevirenler: Nur NiryenNezih Başgelen / Arkeoloji ve Sanat Yayınları / 205 sayfa. Arkeoloji ve Sanat Yayınları, yayın uğraşını belli bir uzmanlık alanında sürdüren az sayıda yayınevinden biri. Bu yayınevinin yayınları arasında yer alan Wycherley'in "Antik Çagda Kentler Nasıl Kuruldu?" adlt yapıtı da özellikle arkeoloji ve minıarlık tarihiyle ilgilenen okurlara doğrudan seslenen bir kitap. Wycherley,'.in Hellen mimarlığına ilişkin bu araştırmasının amacı, eski Hellen kentinin biçimini ve kentin içindeki belirli öğelerin yerini tammlamak. Hellen kentinin siyasal ve kültürel bakımdan en yüksek düzeyde bulunduğu altıncı, beşinci ve dördüncü yüzyılların üzerinde duran VVycherley, kitabı için, "Hellen mimarlığına yeni bakış açıları getireceğini uınuyorum" diyor. ÜALtL KOCAGÖZ'ÜN BÜTÜN ESERLERt I Şiirler / SanatKoop Yayınları / 312 say.& 1984'te yitirdiğimiz Halil Kocagöz, ardında yayımlanmış sekiz şiir kitabı ve bir dolu yayımlanmamış şiir bıraktı. Ayrıca yayımlanmış iki çocuk romanı, yayımlanmamış bir bilimkurgu romanı ve üç perdelik yayımlanmış manzum oyunu var Halil Kocagöz'ün. Şimdi yakınlan Kocagöz'Un bütün yapıtlarını bir arayagetiriyorlar. Bütün yapıtlarının ilk kitabında Kocagöz'ün şiirleri yer alıyor. Bu ilk kitapta, 1951'de yayımlanan "Adamlar", 1959'da yayımlanan "YaşamakTürküsü", 1961'debasılan "Yitik Duman", 1965'te çıkan "Geyik Düşmesi" ve yine 1965'te yayımlanan "Atatürk'iın Işıgı" adlı şiir kitaplarını bir arada bulmak olası. HALDUN TANER TtYATROSU Yazan: AyşegHl Yılksel / Bilgi Yayınevi / 232 sayfa. Uazetemizin tiyatro eleştirmeni Ayşegül Yüksel, yeni yayımlanan kitabında, bir sure önce yitirdiğimiz Haldun Taner'in tiyatro yazarlığını ve yapıtlarını tanıtmayı amaçlıyor. Yüksel'e göre bu çalışma üç temel nederıden kaynaklanıyor. Birincisi, "çagcıl Tiırk tiyatrosunun ürünler'nin yeterince belgelenmemiş olması." Ikincisi, Yüksel'in "çagdası olduğu yazarın oyunlurının gösterdigi çeşitli aşamalara bir seyirci olarak lanık olması." Üçüncüsü, Türk tiyatrosu ve edebiyatında bir tek yazarın yapıtları üstünde yoğunlaşan çalışmaların eksikliği. Daha önce Melih Cevdet Anday tiyatrosu Ustüne de bir inceleme gerçekleştiren Ayşcgül Yüksel, Taner'lc ilgili kitabında, yazarın yazarIık serüvenini oluşturan aşamaların bir dökümü, Taner tiyatrosunun uç ayrı evresini oluşturan oyunların incelenmesi, Taner tiyatrosunun belirleyici özellikleri ve Taner'iri dünya ve Türk tiyatro tarihi bağlamındaki konıımu yer alıyor. UÇTU UÇTU PELİN UÇTU Feyza Hepçilingirler'in çocuk romanı / SanatKoop Yayınları / 135 sayfa. SanatKoop Yayınları'nın Çocuk Romanı Kitapları Dizisi'nde yer alan "Uçtu Uçtu Pelin Uctu" adlı kitabıyla 1985'te Sıtkı Dost Çocuk Romanı Yarışması'nda üçüncülük ödülü almıştı Hepçilingirler. Orta ve yükseköğrenimde on üç yıl öğretmen ve öğretim görevlisi olarak çalışan Feyza Hepçilingirler, ödüllere yatkın bir yazar. Hepçilingirler'i okurlar, 1979'da Kültür Bakanlığı Çocuk Yapıtları Yarışması'nda Başarı ödülü'ne değer görülen "Yanlışlıklar" adlı oyunuyla, 1981'de Akademi Kitabevi öykü Birincilik ödülü'nü kazanan "Sabah Yolculan"yla, 1985'te ENKA öykü Üçüncülük ödülü alan "Eski Bir Balerin" adlı öyküsüyle ve bu yıl Sait Faik Hikâye Armağanı'nı kazanan "Eski Bir Balerin" adlı kitabıyla tanıyorlar. GUZEL AANATIJ^Jf YETENEK SINAVI HAZIKLIK 4URXX1J UtNAT KOrTtMI AĞAÇ \AŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAN O6LUAAAÎBUVARI?/ PA 023.050 Beyaz Perdede Kırmızı Fllmler / Atlllâ Dorsay / 1650 TL 004.008 Tarlhten Güncelltye / Murat Belga / inceleme, 2. basım /1980 TL 090.034 Ayışığı / Sallm ilerl / Şiir / 550 TL 026.022 Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı / Rıfat llgaz / 550 TL 021.266 Dost / VOsat 0. Baner / ÖykOler /1500 TL. 021.051 Akışı Olmayan Sular / Pınar KQr / 2. Basım / ÖykOler /1250 TL 022.007 Butün Dörtlfikler / Hayyam / Haz: Sabahattln Eyuboğlu / Yeni basım / 660 TL. 062 021 Insanda Bulaşıcı Hastalıklann KontrolO / Abram S. Benenson / Çev: Dr. Muzaffer Akyol / 1 3 . basım / 3000 TL 142.016 Günümüzün Nevrotlk insanı / Karen Horney / Çev: Dr. A. Erdem Bagatur / 1210 TL. Yeni çıkan yayınları, üyelerin kolay sipariş edebilmeleri için kod ve fiyatlarıyla sunuyoruz: TARIHTE BUGUN MÜMTAZ ARIKAN 31 Temmuz PILOT YE YAZAR.. 1944'TE BUGUN, UHLU FRAMSIZ YAZARl ANTVIUE PE SAINTEruPERY(SEUTEGZÜPEIZl), UÇAĞIILE AK&ENIZ'PB KAYBOLPU. 19OO'DE ÛO6AM SAtNTer, HAUACILIĞIN YENİ MESLEtL SAYILD/ĞI YfUAGDA PİLOT OLMUŞTU.II. PÜNYA SAVAŞI'NPA /f6AL£ UĞRAYAN FRAN SA'PAN KAÇIP ABO'YE GITMİŞ, SONM Dft MÜTTEFİieLERİN HAVA fOJWETLEfZİNE KATILMIŞTl.SON UÇUŞU PA SÖREV ı'Ç/MPİ. SAtNTer'İN KISA YAZAtZuK YAŞAMI, 6EHELLIK.LE HAVACILIK YAŞANTIStNOAN KAYNAKLA'MMtŞTI. ONUN "GEC6 UÇUÇU", "SAl/AÇ PlLOru" GİBİ ROMAMLARI, HAi/ACIUtÇlA &IRLIKTE, IMSAMIN ÜRAMINI ANLATAAJ LiRİK YAPITIARDIR. "KÜÇUK PKENS^ADLl FANTASTİK OYICÜSU /£E,ÇOCU)CLA/&1 SESLENMEKLE 8/B.ÜICTE yETŞKNLEg PE OÜÇUKlPÜR.AAEiaEPİR.. Yeni temsilcilikler Cumhurlyet Kitap Kulübü temsilciliklerine iki yeni temsilcilik daha katıldı. TemsUcittklerin adresleri föyie: Gürer Kitabevi Kemal Gürer Bilecik. Ozan Kitap Kırtasiye tsa Atagöz, Karadede Blokları A/23 Çeşme. Son iki temsilcilikle birlikte Cumhuriyet Kitap Kulübü temsilcilikleri 8 'e ulaştı. Bu yöredeki üyelerimiz siparişlerini artık temsilcilik lerimize yapabilirler. 50 YIL ÖNCE CUMHURİYET FraıiKiz kadmlarma intihah hukkı Paris 30 (Hususi) Fransız kadmlarma intihab hakkı verilmesine dair hazırlanan kanun layihası bugün meclisi mebusanda müzakere edilmiş ve bire karşı 488 reyle kabul edilmiştir. Bu layiha bundan evvel de meclis tarafmdan kabul edildiği halde meclisi ayan tarafmdan iade edilmiştir. Ayan meclisinin bu sefer kanunu kabul edeceği ümit edilmektedır. 31 Temmuz 1936 19361986 istanbul radyosunu yedi eylülden sonra kendisi işletmeği düşünmektedir. Fakat bu istek henuz bir karar haline gelmiş değildir Çünkü verilecek karar bütün Türkiyenin radyo ve televizyon işlerine şamil olacaktır. Bu arada Ankarada biri büyük diğeri küçük iki istasyon kurulacaktır. tstanbuldaki istasyonun da 20 kilovata çıkarılması takarrür etrrıişlir. istasyon sanat evi Güzel Sanatlar Fakülteleri Yetenek Sınavlanna "iyi" hazırlanmak için çalışmalar başlamıştır. Atölyelerimize katılanlar 1984'de 5 bölümde, 1985'de 4 bölümde birincilikler kazanmışlardır. İSTANBUL 140 56 50 ANKARA 28 35 08 İstanbul radyosu hükümete geçiyor İstanbul radyosunu on yıldan beri işletmekte olan Türk Telsiz Telefon Şirketinin imtiyazı eylülün yedisinde bitmektedir. Bu sebeble şirket, bundan uzun bir müddet evvel hıikumete yeni bir teklifte bulunmuştur. Bu teklife hıtkümetçe hiçbir cevap verilmemiştir. Yalnız, bu tekliflerden sonra şehrinıize bir heyet gelerek tstanbul telsizinin vaziyetinı ve şırketin yaptığı tekliflerin tatbik derecesini tetkik etnıiştir. Şirket bu heyete de imtıyaz müddeti daha on sene uzatıldığı takdirde neler yapabileceği hakkında bir rapor vermiştir. Heyet raporunu Nafıa Vekaletine takdiın etmiştir. Fakat, Vekalette bu hususta henüz bir karar ittihaz edilmiş değildir. Anlaşıldığına göre, hüktimet • DKSEN • YAÜLJ BÜYA • VTTRAY •HAT1K HKSIM SANAT ATÖLYESİ K ulıkftv IHT IVI ,'5S 1. Genel MUdürlUgumUzce: 16xl3750x 16= 1280 adeı 825 x 20 1100x20 = 620 adet olmak ılzere toplam 1900 adct hurda oto lastiği kapalı teklif usulüyle satılacaklır. 2. Bu saüj ihalemize ilişkin idari şariname; a) Genel MUdurlugumuz Alım Satım Şubesi Müdürlugü'nden, b) Genel MudurlUğumUz İstanbul Irtibat Bürosu MUdurlüğu Cihangır Sokak, Kazancı Yokuşu Lütfiye Ap. No: 76 Beyoğlu İstan MTA GENEL MÜDÜRLÜGÜ'NDEN bul adresınden ücreısız tetnın edılecektır 3. Teklif mekiupları en geç 22.8.1986 günü saat 16.30'a kadar Genel MudurluğUmuz Genel Haberleşme Şube MUdürlüğü'nde olacak şekılde clden ya da PTT ile gönderılmiş olacaktır 4. Bu ihalemızle ılgılı teklif açma 26.8.1986 gunıi saat 10.00'da Makıne lkmaJ Dairesı toplantı salonunda yapılacaktır. İhalemize girebılme sartlarına uyan ısteklıler katılabilirler. tlanen duyurulur