23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 TEMMUZ 1986 Ozetle DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Ürdün Kralı, FKÖ'yü ülkesinin iç işlerine karışmakla suçladı Bask örgütü patlamanın sorıımlııluğunu üstlendi Pazartesi günü hpanya 'nın başkenti Madrid'de 8 sivil Jioruma görevllsinin ölümüne ve 30 kişinin yaralanmasına yol açan bomba patlamasmm sorumluluğunu aynhkçı Bask Örgütü ETA üstlendi. ETA örgütü 1968 yılından beri SSOpolis, sivilkoruma görevllsi ve askeri memurun ölümlerinin sorumluluğunu da üstlenirken, bu eylemlerin, hpanya'mn kuzeyindeki Bask bölgesinin bağımsızlığını gerçekleştirmek amacı lle yapıldığmı belirttl. (AP) Hüse kendini savıındu ÜrdünFKÖ ilişkileri Urdün hükümetinin bu ayın başında ulkede bulunan 25 "El Fetih" Örgütü bürosunu kapatması ve FKÖ'nün Arafat'tan sonra gelen güçtü adamı Ebu Cihad'ı sınır dışı etmesiyle FKÖÜrdün ilişkileri yeni bir bunalımlı döneme gırmiş oldu. Aslında 1967 savasmdan sonra Filistin direniş hareketi Ürdün'de boy vermışti. Ne var ki Filistin direniş hareketinin güçlenip büyümesi, Ulkede devlet içinde devlet olarak nitelenebılecek bu durumun ortaya çıkmasına yol açtı. Böylece Filistin örgütleri ile Ürdün hükümeti arasında 1970 eylül 1971 temmuz arasında Kanıl çarpışmalar meydana geldi.Sonuçta, Filistin direnme hareketi ülkeden ayrıldı. Ürdün ile FKÖ arasındaki ilişkiler Camp David anlaşmasına kadar gergin kaldıktan sonra 1979'dan itibaren düzeldı. I982'de FKÖ'nün en büyük örgütü El Fetih, Ürdün'deyeniden büro açtı. II Şubat 1985'te de Arafat ile Hüseyin, konfederasyon anlaşması imzaladılar. Ama bir yıl sonra Hüseyin, bu anlaşmalardan çekildi. POLTnKADA SORUNLAR ERGUN BALa İsrail konusunda: "Batı Şeria'daki Araplan sınır dışı etmesinden , korkuyorum, İsrail ile tek yanlı barış yapmayacağım." Dış Haberler Servlsl Ürdün Kralı Hiiseyin, önceki gün Amman'da gazetecilere verdiği bir öğle yemeği sırasında, uzun uzun bölgedeki son gelişmeler üzerine görüşlcrini açıkladı. Hüseyin, Arafat yanlısı FKÖ bürolarını kapatmasını, bunların ülkenin iç işlerine karışmaya başlamalarıyla açıklarken, İsrail konusunda da bu ülkenin Batı Şeria'daki Filistinlileri sınır dışı etmesinden korktuğunu belirtti. AP ajansının haberine göre, Kral Hüseyin Ürdün'de bulunan yerli ve yabancı önde gelen gazeteciler onuruna verdiği öğle yemeğinde, ilkin FKÖ'yle ilişkiler konusu üzerinde durdu, Kral Hüseyin, "Yaser Arafat yanlısı Filistin Kurtuluş örgütü bürolarının seçim ve ögrenci harekellerine karışmalan yüzünden kapaüldığını" ileri sürdü. Ürdün Kralı, FKÖ'nün, ülkesindeki radikal Müslüman çevreler ile "çok garip ve uygunsuz ilişklleri" olduğu nıı iddia ederek, aşırı dinci bir adayı desteklemek için "yüksek miktarda para" yardımı yaptıklarına ilişkin ellerinde kanıtlar bulunduğunu söyledi. Hüseyin, ria'da birkaç gün önce Ürdün ve ABD aleyhine gösteriler yapıldığını anımsatan Kral Hüseyin, "Ne var ki bir de sessiz çogunluk var; onlann görüşü önemli" dedi. Kral Hüseyin, konuşmasında Batı Şeria'nın geleceğiyle ilgili olarak Israil'in tasarılarından korktuğunu da açıkladı. "2000 yılında Batı Şeria'da yasayan Arapların sayısı tsrail nüfusunu aşarsa ya da hiç değilse eşit hale gelirse ne olacak" sorusunu soran Ürdün Kralı, Israil'in bu duruma çare olarak Filistinlileri sınırdışı etmesi olasılığını vurguladı. Hüseyin, Batı Şeria'da yaşayan Arapların tsrail tarafından toplu halde sürülebilecekleri gibi, topraklarının ellerinden alınabileceğini, yaşam koşullarının zorlaştınlarak da bölgeyi terk eımeye zorlanabileceklerini söyledi. Ürdün Kralı böyle bir gelişmenin ülkesinin güvenliğini de tehlikeye düşüreceğini ileri sürdü. Bilindiği gibi Batı Şeria'da çoğunluğu Ürdün uyruklu olan 850 bin kadar Arap, İsrail işgali altında yaşıyor. Ürdün hükümeti bu Araplara yardımcı olmak uzere yılda 150 milyon dolar harcamayı öngören bir plan hazırladı. Yemekte hazır bulunan Başbakan Zait Rıfai de bu plan konusunda bazı bilgiler verdikten sonra henüz kendilerine destek olmak üzere başka Arap Ulkelerinden ya da Batıdan yardım gelmediğini anımsattı. Pinochet Neden Devıilmiyor? iran'da Şah, Nikaragua'da Somoza, Haiti'de Duvalier, Filipinler'de Marcos... Çağımızda diktatörler peş peşe devriliyor. Ama Şili'de General Pinochet'nin 13 yıllık diktatörlüğü hâlâ direniyor. Yaşlı dikiatörün çağdışı rejimine karşı çıkanlara son olarak Katolik Kilisesi de katıldı. Böylece komünistinden sağcısına, kiliseye, öğrencilere, işçilere, orta sınıfa kadar toplumun hemen her katmanının katıldığı bir muhalefet cephesi oluştu Şili'de. Fakat Pinochet direniyor. Daha da ötede, meydan okuyor. Diktatör, geçen hafta sonunda yaptığı açıklamada, 1997'ye kadar iktidarda kalmayı umut ettigini belirtti. Pinochet şimdiye kadar 1981 Anayasası'na dayanarak 1989'a kadar iktidarda kalacağını söylüyordu. Geçen haftaki konuşmasında ise, "1989'da sekiz yıllık başkanlık dönemi sona erdlkten sonra, halkın kendislni, bir dönem İçin daha başkan seçeceğlne inandığım" kaydetti. Pinochet de, diğer diktatörler gibi, eninde sonunda tarihin çöp sepetine atılacaktır; ama bu işlemi geciktiren bazı etkenler var. Nedir bu etkenler? önce diğer diktatörlerin devrilmesini hazırlayan kimi gelişmelerin, General Pinochet'ye yaradığı görülüyor. Ekonomik çöküntü ve grevler, genellikle diktatörlüklerin sonunun hazırlanmasında önemli rol oynarlar. Nıtekim Şili'de de Pinochet'ye karşı geniş çaplı başkaldırma, ülke ekonomisinin bunalıma girdiği 1982 yılında başlamıştır. Başkaldırma hızla yayılmış, grev ve gösteriler birbirini izlemiştir. Ancak şimdlye dek Pinochet, bunların hepsini atlatmayı başarmıştır. Çünkü işçi sınıfı, ülke ekonomisini gerçek anlamda felce uğratacak bir genel grev uygulayamamıştır. Bu olgudan ötürü işçileri suçlamak haksızlık olabilir. Anayasa, ücret anlaşmazlıkları dışında her türlü grevi yasaklamaktadır. Ulkede en büyük şirketlerin çoğu ise devlet denetimindedir. Bu durumda greve giden işçi derhal kcvulmaktadır. İşsizlik oramnın % 20 dolayında seyrettiği Şili'de, işçi sendikaları uzun süreli grev düzenleme gücünden yoksundurlar. Greve giden işçi, aç kalacağını ve elinden kimsenin tutmayacağını bilmektedir Açlık korkusuna, acımasız polis baskısı ve devlet terörü de eklenince, Şili işçi sınıfının diktatöre karşı etkin bir mücadele verme yeteneği büyük ölçüde baltalanmış olmaktadır. Marksist Başkan Salvador Allende'nin döneminde, 1973 Nisan'ında El Teniente bakır madeninde başlatılan grev, tam 73 gün sürmüştü. Çünkü Salvador Allende, demokrasiye tüm kalbiyle inanmış bir liderdi Ülke ekonomisi çok ağır bir darbe yemesine rağmen, tek grevci işçi bile kovulmamıştı. Şili'de işçiler için söz konusu olan tehlike, orta sınıfa mensup birçok iş adamının da gözünü korkutmaktadır. Bankacılık sisteminin önemli bölümü devlet denetiminde olduğundan, Pinochet'ye karşı direnişe katılan ış sahıplerine krediler derhal kesilmekte, borçları ise kesinlikle ertelenmemektedir. Pinochet, böylece ekonomik baskı ve askeri terörle, muhalefetin direncini kırabilmektedir. Diktatörün en büyük dayanağı olan orduda ise, Pinochet'nin çekilmesinden yana subayların bulunduğu bildiriliyor. Ancak, orduda üst kademedeki görüş ayrılığı şimdilik Pinochet'nin iktidannı sarsacak boyutta görünmüyor. Aksine, Arjantin cuntasının başına gelenlerin kendi başlarına da gelebileceği korkusunun, komutanları Pinochet1 nin çevresinde birleştırdiği anlaşılıyor. Muhalefet ise dağınıktır. Orta sınıf, Pinochet'ye tepkl göstermekle birlikte, diktatör devrildikten sonra, iktidara Marksistlerin gelmesinden korkmaktadır. Diktatöre karşı mücadele konusunda da bir uyum yok. Nitekim iki hafta önceki 48 saatlik grevde, orta sınıfın temsilcisi olan "Sivil Asamble"r\\n pasif direnme çağrısı yapmasına rağmen, daha radikal eğilimli olan bazı sol gruplar bombalar patlatmış, sokaklarda barikatlar kurmuşlardır. İki grup da birbirine güvenslzlikle bakmaktadır. Orta sınıf, şiddet eylemleri yoğunlaştığı takdirde, solcuların ön plana çıkacağından korkmaktadır. Solcular ise, giderek, diktatörü devirmek için tek yolun şiddet eylemi olduğuna inanmaktadır. Son olarak, Şili'nin en büyük talihsizliği, Corazon Aquino gibi çeşitli grup ve sınıfları geçici bir süre için bile olsa, birleştirip peşinde sürükleyecek bir lidere sahip olmayışıdır. Şili toplumu, kurtuluş hareketinin simgesi olacak ve ulusu peşinden sürükleyecek bir lideri henüz çıkaramamıştır. Üzülerek belirtmek gerekir ki, çıkarmış olduğu Salvador Allende gibi bir liderin de değerini bilmemiştir. Pinochet, tüm bu etkenlerden yararlanarak iktidarda kalmayı başarmaktadır. Daha bir süre de kalacağı anlaşılıyor. Ama düşledığı gibi 1997'ye kadar değil. O tarihten çok daha önce düşecektir diktatör Toplumda hareket başlamıştır. Bu hareket tüm zorluklara rağmen giderek ivme kazanacak ve sonunda bir diktatör daha tarihin karanlıklarına gömülecektir. "Çernobilzede"Iere yeni ev Sovyetler Birliği'nin Ukrayna bölgesindeki Çernobil Nükleer Santralı'ndageçen nisan ayında meydana gelen kaza nedeniyle tahliye edilen 100 bin kişinin kışa kadar yeni evlere yerleştirileceği bildirildi. kvestia gazetesinde yayımlanan biryazıda Sovyet hükümetinin bu konudaki planları açıklandı. Afganistan 'da Sovyel helikopterleri köyleri bombaladı Sovyet helikopterlerinin Afganistan 'ın güney ve kuzeyindeki köyleri bombaladığı bildirildi. Batılı diplomatlar Afgan direniş kuvvetleriyle Sovyet ve Afgan hükümet birlikleri arasındaki çatışmaların yoğunlaştığım söylediler. Çatışmaların ülkenin kuzeyindeki Somali ve Pagnam bölgesinde şiddetli olduğu, batıdakl Herat ve güneydeki Gazni kasabalarmda da devam eden çatışmalarda ölü saymnın çok yüksek olduğu kaydedildi. Somali kasabası yakınlanndaki Sakardar bölgesindeki hava saldırısında yaklaşık 20 sivilin ö'ldüğü bildirildi. Hüseyin ile Arafat, aralarınm söz konusu aşırı dmci adayın seçimde hükümetin desteklediği bir başka aday karşısında yeniidiğini de vurguladı. Ürdün Kralı, dört gün içinde ikinci basın toplantısını oluşturan bu yemekli toplantıda İsrail iyi olduğu günlerae. ve bölgede "barış" konusuna da değindı. İsrail ile tek yanlı bir barış anlaşması yapmayı düşünmediklerini belirten Kral Hüseyin, "ABD'nin de yeni bir banş planının ufukta gözükmediğini" kaydetti. Kral Hüseyin, ayrıca FKÖ'yü her şeye rağmen Filistin halkının tek meşrıı temsilcisi olarak gördüğünü ve FKÖ'nün yeralmayacağı bir banş sürecinin sonuçsuz kalacağı görüşünde olduğunu dile getirdi. tsrail işgali altındaki Batı Şe ABD ile arasında olumlu bir adım tki süper güç, 6 yü aradan sonra nükleer denemelerin yasaklanması görüşmelerine yeniden başlıyor. LONDRA, (AP) Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanı Edvard Şevardnadze, ABD ile nükleer denemelerin yasaklanması görüşmelerine yeniden başlanması için anlaşmaya varıldığını açıkladı. Bu konudaki görüşmeler altı yıl önce kesilmişti. Ingiltere'ye yaptığı üç günlük resmi ziyaretin sonunda bir basın toplantısı düzenleyen Sovyet Dışişleri Bakam'nın bu açıklaması, kısa bir süre sonra Londra'da görevli bir ABD yetkilisince de doğrulandı. Söz konusu yetkili, "Nükleer denemeleri yasaklayan anlaşmayla ilgili herhangi bir önkoşul ulmaksızın görüşmeleri yeniden başlatmayı ka ABD, uydularını Çin 'e ait füzelerle fırlatacak Amerikan Uzay ve Havacılık Merkezi (NASA)'mn tahmin edilen süreyi aşarak göreve baslamakta gecikmesi üzerine Amerikan yönetimi, uyduların fırlatılması için Çin llalk Cumhuriyeti ile işbirliği içine giriyor. Füzelerin Haçai'den fırlatılması düsünüldüğü için ÇinAmerikan işbirliği halinde Haçal'de bir ticari uzay merkezi oluşturulmasının planlandığı kaydedildi. ÇinHint ilişkileri ansızın gerginleşti Yeni Delhi hükümeti, Çin birliklerinin Hint sımrını ihlal ettiklerini öne sürerek Pekin 7 protesto etti. Çin ise bu iddiayı reddetti. YENİ DELHt, (Ajanslar) Hindistan hükümeti, Çin birliklerinin geçen ay sınırı ihlal edip Hint topraklarına girdiklerini öne sürerek, Pekin'i sert biçimde protesto etti. Çin ise, Hindistan'ın iddiasını reddederek Hint askerlerinin Çin topraklarına girdiğini ileri sürdfl. Hindistan Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada geçen ay 40 Çin askerinin Hindistan'ın kuzeydoğu bölgesinde Arunachal Prader yöresinde sınırı aşarak, Hint topraklarında 7 kilometre kadar ilerlediklerini belirtti. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, Çin askerlerinin hâlâ kurmuş oldukları kampta bulunduklarını, Yeni Delhi hükümetinin bu durum karşısında seyirci kalamayacağım bildirdi. Sözcü son ihlali 1962 Çin Hint sınır savaşından bu yana en ciddi olay şeklinde nitelendirdi. 1962 sınır savaşında Çin birlikleri Hint sımrını aşarak büyük bir toprak parçasını işgal etmişlerdi. Hindistan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Pekin hükümetinin, Çin askerlerinin kamp kurdukları toprak parçasının kendilerine ait olduğunu ileri sürdüğünü, ancak Hindistan'ın bu iddiayı kesinlikle reddettiğini açıkladı. Savyet kozmonotlar dünyaya döndü ^İHîKJ Uzayda 125 gün kalan Sovyet kozmonotları Leonid Kizin ve Vladimir Soloviev, SoyuzlS uzay aracından inis modülü ile dün öğleden sonra dünyaya döndüler. TASS ajansı, inis modülünün, Kazakistan'daki Arkaltk kenti yakınlarına yumuşak inis yaptığını ve 'görevlerini başarıyla tamamlayan" kozmonotların sağlık durumlannın iyi olduğunu bildirdi. bul ettik" dedi. Görüşmelerin 18 eylülde Cenevre'de başlayacağı öğrenildi. Sovyet Dışişleri Bakanı Şevardnadze, basın toplantısı sırasında, bu konuda daha fazla ayrıntı vermedi. Buna karşılık, iki süper gucün liderlerinin yapmaları öngörülen zirve görüşmesi konusuna değinerek, ülkesinin "özlü hazırlıklar" içinde olduğunu vurguladı. Şevardnadze, "Zirve için 10,12 konuda çok sıkı bir çalışma içindeyiz" dedi. Güney Afrika Cumhuriyeti'nde larında 148 siyah öldü. olağanüstü hal uygulaması sırasında meydana gelen şiddet olay Kraliçe II. Elizabeth, İngiliz Uluslar Topluluğu'nun dağılmasından korktuğunu söyledi Commonıvealth tehtikede açıklamada, tasarıyı Cumhuriyetçi Partililerin çoğunlukta olduğu Senato'ya önümüzdeki üç hafta içinde sunacaklarını belirttiler ve yaptırım tasarısının yanı sıra, tasarının Reagan tarafından veto edilmernesi yolunda bir öneriyi de oya sunacaklarını söylediler. ABD Senatosu'nda kabul edilen tasarıların yürürlüğe girmesi için Ronald Reagan'ın da onayı gerekiyor. Edward Kennedy, konuşmasında ırkçı Güney Afrika Cumhuriyeti'ne ekonomik yaptırımların artık yürürlüğe girmesi gerektiğini belirterek, "Daha fazla zaman geçiremeyiz. Reagan yönetiminin Güney Afrika politikası bir rezalettir. ABD Kongresi hemen harekete geçmeli ve Birleşik Devletler'i tarihte haklıiann safına kaydetmelidir" dedi. Cumhuriyetçi Senatör VVeicker de, "ABD yönetiminin Guney Afrika politikasının, ırkçı yonetim olaganustü hal yasalarına başvurdukça basanlı olma şansına sahip olmadıgım" söyledi. Reagan yönetiminin "yapıcı girişim" poliıikası, Güney Afrika'ya ekonomik yaptırım uygulanmasının ulkedeki siyah çoğunluğa da zarar vereceğini savunarak, ulkedeki siyah ve beyaz liderlerin görüşme masasına oturtulmasını öngörüyor. Senatör VVeicker, "Irkçı yönetim olağanüstü halden yararlanıp, Ulkeyi şiddete başvurarak yönetirken ve 4 bin siyah lider cezaevlerindeyken, bu Ulkedeki siyah ve beyazların görüşme şansları yoktur" dedi. İngiltere'nin Güney Afrika'ya yaptırım uygulamayı reddetmesinin, lngiliz Uluslar Topluluğu içinde yol açtığı tepkiler büyüyor. LONDRA/VVASHINGTON, (AP) lngiltere Kraliçesi Elizabeth'in, Londra'nın, ırkçı Güney Afrika Cumhuriyeti yönetimine ekonomik yaptırımlara karşı çıkmasının tngiliz Uluslar Topluluğu'nun dağılmasına yol açacağından endişelendiği bildiriliyor. tngiliz gazetelerinin haberlerine göre Kraliçe II. Elizabeth, Commonwealth (lngiliz Uluslar Topluluğu) üyeleri ile Ingiltere arasında arabuluculuk yapmayı önerdi. ingiltere'nin Pretoria'ya yaptırımlara karşı çıkması nedeniyle gelecek hafta tskoçya'da başlayacak olan Commonvvealth Spor Karşılaşmalan, 5 Afrika ülkesi (Gana, Nijerya, Uganda, Kenya ve Tanzanya) tarafından boy.kot edilmişti. Oyunlara katılmalan planlanan 2 Güney Afrika doğumlu sporcu, boykotun büyümesinin önlenmesi amacıyla karşılaşmaların dışında bırakılmıştı. Güney Afrikıı Cumhuriyeti'nde önceki gün 6 siyah öldürülürken, ABD'li Demokrat Senatör Edward M. Kennedy ve Cumhuriyetçi Senatör Lowell VVeicker, Senato'ya, Güney Afrika'ya sert ekonomik yaptırımlar uygulanmasını öngören bir tasarı sunacaklarını açıkladılar. Kennedy ve VVeicker, önceki gün yaptıkları Sarah Ferguson, hediye yağmuruna tutuldu. Kraliçe EUzabeth 'in oğlu Prens Andretv ile 23 temmuzda Westminster Abbey Kilisesi'nde hayatını birleştirecek olan Sarah Ferguson 'a gelen hedlyelerin değeri şimdiden 300.000sterline ulaştı. Buckingham Sarayı 'nda depolanan hediyelerin kâğıt üzerindeki değerinin düğün gününe kadar 1 milyon sterlini aşması bekleniyor. tngiltere tahtına geçme şansı olmadığı için "halktan" bir kızı saraya gelin getirecek Prens Andrevv'in müstakbel karısına düğün günü safir, elmas ve pırlanta taşlı, değeri 80.000 sterlini bulan btryüzük hediye edeceği de gazete haberleri arasında yer alıyor. (a.a.) Peru'da Bakanlar ırah Ferguson 'a Kiırulu hediye yağmuru istifa etti lngiliz Sarayı 'nın çiüi gelin adayı LİMA (a.a.) Peru'da Bakanlar Kurulu'ııun 17 üyesinin tünıü önceki gün istit'a mektuplarını Devlet Başkanı Alan Garcia'ya sundular. Hükümetin resmi yayın organı " H Peruano" gazetesinin verdiği habcre göre, Devlet Başkanı sözcüsü Nicanor Mujica, "tstifa ınekluplarının, devlet baskanının kabinede gerekli değişiklikleri yapmasına olanak saglamak amacıyla sunulduğunu" söyledi. Peru'da geçen ay meydana gelen cezaevi isyanlarının kanlı biçimde bastırılmasından sonra, muhalefet çevreleri hükümetin istifasını istemişlerdi. Suudi Arabistan Kral Fahd: MUUyetçilik ve Uluslororası G.Afrika'nın yeni savaş uçağı silahaZZ demokrasi gosunun etkisini 1977yılından beri yasayan Güney Afrika Cumhueski uçaklann modernizasyonu ile yeni bir hava fllosu Islama yabancı riyeti'nde kurulmakta olduğu bildirildi. Devlet Başkanı P. W. Botha, bu koKral Fahd, btttttn dünya Müslümanlarını Islam dinini korumakta "uyanık olmaya" çağırdı. RİYAD (UBA) Suudi Arabistan Kralı Fahd, son zamanlarda Islam dinine "milliyetçilik", "demokrasi" ve "özgürlük" gibi politik kavramlar sokulmaya çalışıldığını belirterek, bütün dünya Müslümanlarının bu konuda uyanık olmalarını istedi. Kral Fahd, bir süre sonra başlayacak olan hac mevsimi öncesinde yaptığı açıklamada tslamın dünyanın en adil dini olduğunu vurgulayarak, "Bazı çevrelerin tslam maskesi ardına girerek, çesitli siyasi amaçlanna dini alet etme girişimleri tehlikeli boyutlara ulaşmışlır" dedi. Herhangi bir örgüt ya da ülke adı belirtmeden saldırgan amaçlar için lslamın cihad çağrısını kullanan çevreler olduğuna dikkati çeken Kral Fahd "Allaha çok şükiir ki, bu çevrelere Müslümanlar arasında fazla itibar edilmemekledir. Dünya Miislümanları, İslam dininin gerçeklerine uygun olarak kutsal Mescid'i Aksa'yı ve Filistin topraklarını yeniden ele geçireceklerdir. Yine Müslümanlar, Afganistan yönetimine Afgan halkı için tsİamdan baska alternatif olmadıgım haykıracaklardır" şeklinde konuştu. nuda yaptığı açıklamada, 25 yıllık bir Mirage111 tipi savaş uçafının yeniden inşa edilerek, Sovyet yaplst Mig23'lere eşit güce getirildiğini öne sürdü. Gözlemciler, yeni tip uçağın 9 yıllık ambargo altında yeni silahlar üretmek ve mevcut silahları geliştirmek zorunda kalan Güney Afrika 'nın uyguladığı yöntemin hava kuvvetlert sorununu büyük oranda çözeceğlni belirttiler. Güney Afrika Hava Kuvvetlert Komutanı General Benis Earp, mevcut uçaklann yüıde SO'slnin yeniden inşa edilerek son sistem silah ve radar slstemlert ile donatıldığını söyledi. Earp, "Inanıyoruz ki, kullanılabilirUk açısından bu uçaklar, Mig23 sınıfı uçaklarla boy ölçüşebilecek ve dünyanın en tyi uçakları lle kıyaslanabilecektir" dedi. Güney Afrika'nın Johannesburg kentinde önceki gün ırkçılık aleyhtarı siyahların, ırkçı yönetimle işbirliği yapan 6 siyahı yaktıkları haber verildi. Uyuşturucu kaçakçılarına karşı Romanya Turizm Hakanlığı Batı basınına kızgın TürkiyeAET ilişkileri Yunan TV'sinde Yunanistan'ın AET tşleri Bakanı Theodoros Pangalos, "Türkiye'ye demokrasi gelmedikçe ve Ankara tahrikçi politikasına son verip, Kıbrıs'tan askerlerini çekmedikçe Yunanistan, TürkiyeAET ilişkilerine her zaman engel olacaktır" dedi. STELYO BERBERAKİS ATİNA Yunan tclevizyonu önceki akşam "Açıkoturum" programında Türkiye ile AET ılişkilerini gündeme getirdi. Yunan Dışişleri Bakanlığı'nın AET tşleri Bakanı Theodoros Pangalos ve Yunanlı gazetecilerin yer aldığı canlı yayın programında, Yunanistan'ın, Türkiye'nin AET ile ilişkileri konusundaki itırazları görüşüldü. AET tşleri Bakanı Pangalos, "Türkiye'nin AET'ye girmesini hiçbir AET ülkesi istemiyor" dedi ve buna gerekçe olarak "Türk işçilerinin Avrupa içindeki serbest dolaşımlannın tum AET ülkelerini tedirgin ettigini" göstcrdi. Gazetecilerin sorularını yanıtlarken de "Bir AET ülkesi olarak Yunanistan, Türkiye ile AET ilişkilerinin düzeimesine her zaman karşı çıkacaktır. Bu konudaki şartlarımız bilinmektedir" şeklinde konuştu ve "1964 anlaşmasının iptali ile serbest dolaşım konulanndaki Yunan göriişlerinde ısrar edilecegini" belirtti. Ancak tüm bu itirazlara karşın Türkiye'nin OECD başkanlığını ve Avrupa Konseyi'nin başkan yardımcılığını aldığını anımsatan gazctccilere, Pangalos şu yanıtı verdi: "Türkiye'nin, bu görevleri alabilmek için uyguladığı belirli bir stratejisi vardı. Ayrıca, Turkiyede ekonomik ve askeri çıkarları olan bazı ülkeler, Türkiye'nin bu amacını gerçekleştirebilmesi için yardım etmişlerdir. Ancak her ne olursa olsun, Türkiye'ye demokrasi gelmedikçe, Ankara, Yunanistan'a karşı izledigi tahrikçi politikasına son vt'rmedikçe ve Kıbns'ta bulundurduğu birliklerini geri çekmedikçe, Yunanistan, Türkiye'nin AET ilişkilerine her zaman itiraz edecek ve buna engel olacaktır." Pangalos son olarak, Falkland Adaları krizi sırasında AET ülkelerinin Ingiltere'ye gösterdiği desteği şimdi de Kıbrıs sorununda Yunanistan'a göstermeleri gerektiğini öne sürdü. ABD askerleri Bolivyu'da operasyon düzenliyor LA PAZ, (a.a.) Amerikan askeri birlikleri ile helikopter pilotlarının, Bolivya topraklarında uyuşturucu kaçakçılarına karşı başlatılacak geniş çaplı bir operasyonda görev alaeakları bildirildi. Operasyon için Boliyya'nın Santa Cruz şehrine Amerika'dan C5 nakliyc uçaklarıyla 6 Blackhawk tipi askeri helikopter gönderildi. Panama'da bulunan 100 askerin de bu hafta içinde bölgeye kaydırılacağı açıklandı. Amerika ve Bolivya yetkilileri, helikopterlerin, La Paz'ın kuzeydoğusundaki "Beni" ormanlık bölgesinde harekât düzenlenıek üzere hazırlandıklarını bildirdiler. Bu arada, helikopterle, re ateş açılması halinde buna karşılık verilmesi için emir verildiği kaydedildi. Yakın bir tarihte başlatılması planlanan operas'yonun yapılacağı bölgenin uyuşturucu kaçakçılığının odak nolctası olduğu belirtiliyor. ; Bolivya hükümetinin resmi is;teği üzerine operasyon yapılacağını açıklayan kaynaklar, Amerikan askeri gücünün daha çok| operasyon bölgesine Bolivya asi kerlerini nakletmekle görevli olacağını ve amacın kokain merkezlerini ortadan kaldırmak olduğunu belirttiler. l Romanya Turizm Bakan Yardımcısı Joan Gogo, ülkesinin Çernobil nükleer santrai kazasından en az etkilenen ülke olduğu halde, Batılı basın ve yayın organlannm kasıtlı haberleri sonucu, bir ay içinde yaklaşık 40 bin rezervasyonun Iptal edildiğini bildirdi. Gogo, "Batılı yayın organlannda Romanya'da radyasyon oramnın çok yüksek olduğu, radyasyon nedeniyle kadınlann saçlannın döküldüğü şeklinde tamamiyle uydurma haberler, Karadeniz kıyılarındaki turistik tesislerin boş kalmasına neden olmuştur" dedi, (UBA)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle