Katalog

CUMHUR/YET/8 HABERLERİN DEVAMI 12 TEMMUZ 1986 kan tarafından üzerine basa basa vurgulanması ANAP'lıtarda "şok etkisi"yarattı. Her ikisinin konuşmasını da, ilginçtir, ANAP grubu nerdeyse "çıt çıkarmadan"dinledi ve herhalde "kendi kendine vicdan muhasebesi" yapjı. Şimdi bunlar geride kaldı. Şimdi siyasette bir başka "peşrev" başlıyor. Daha önceden seçimlere girmeyeceğini acıklayan Demokratik Sol Parti seçimlere giriyor. Böylelikle özal 'ın "tüm siyasal partileri seçimlere sokmak" amacıyla değiştirdiği itkeler, kendi gönlüne göre, ilk meyvesini vermiş görünüyor: Solu sola kırdırmak. DSP'den dün yapılan daha ilk açıklamada "solun birbirine düşeceğini" hemen görebiliyorsunuz. Rahşan Ecevit' in yazılı açıklaması, bir yandan ANAP iktidarını hedef alırken, öte yandan SHP'yi hedefliyor. Açıklamada iktidar ile SHP eleştiriliyor. Elbette eleştirecek. "Farklı partller" olduğuna göre, "farklı felsefe, farklı ideoloji, farklı politika" var demektir iki parti arasında. Hatta bu "farklılık" önümüzdeki seçimlerde kendisini öylesine belirginleştirecek ki, örneğin Rahşan Ecevit de gidip Erdal tnönü 'nün adaylıgını koyacağı İzmir'den aday olursa, siz o zaman seyreyleyin "kapışmayı." "Polltlk bir farklılık "mı var aralarında, yoksa "kimsenin içine sindiremediği farklılıklar" mı, hep birlikte göreceğiz. . İşçiye üst baş yoklaması (Baştarafı 1. Sayfada) Scndikaları ile Haklş'e bağlı özdemir tş Sendlkası ile önü .müzdeki günlerde başlaması beklenen görüşmelerde, geçen ^dönemde olduğu gibi Türk M;Metal'le bağıtlayacağı toplu «özleşmenin aynını imzalamayı istemesi bekleniyor. Sendika çevreleri MESS'in bu istemir hi,geçen dönemde de başarılı oliittıası durumunda "12 Eylül 1980 ^öncesinde 17 yıllık sendikal mü•seadele sonucunda işçiler lehinc ngeliştirerek toplusözleşmelere iyerleştirilen, ancak YHK'ca bu•rdanan halkların tümüyle yok •blacağını ve toplusözleşmelerin »iyalnızca akçeli haklara yapılacak izamlan belirleyen belgelere döimüşeceğini" savundular. *h. Türk Metal Sendikası'nın ya"Sa gereği MESS'e sunduğıı "1986 Grup Toplu tş Sözleşmesi Teklif Tasarısı" 80 madde, 6 geçici rnadde ve 3 ek maddeden oluş"!tu. Taslak ekinde ayrıca tarafla*îın yine bir önceki dönemde be"iimsedikleri "tç Yönetmelik"le '"'Iş Gruplandırması ve Ücret "jfcammı Yönetmeliği" yer aldı. '•' Tarafların "iş gruplandırma sistemi"ni benimsemiş olmalan "nedeniyle taslakta 9 gruba ayrılan işçilerin saat ücretlerine 238 lile 222 lira, ya da yüzde 92 ile ! yüzde 108 arasında değişen miktarlarda zam yapılması öngöriil|dü. Sosyal yardımlar içinse işyer!lcri 3 gruba ayrılarak ve "bayram harçlıgı, yakacak yardımı, yıllık ücretli izin yardımı" toplamı olairak, birinci grupta 175 bin, ikinci !grupta 125 bin, 3. grupta 90 bin lira öngörüldü. Bir önceki toplusözleşmede işyerlerinin büyük çoğunluğu için 120günlük ücret tutarı olarak yer alan, bazı işyerleri içinse 30, 60, 90 günlük ücret tutarı olarak saptanan ikramiyeler taslakta 120 günlük ücret tutarı olarak yer aldı. Diğer sosyal yardımlarda istenilen zam miktarı da yüzde 100'Ieri aştı. \ laslağa işyeri çalışma koşullan, işin düzenlenmesi, iş güvencesi, işyeri yönetimine katılma, disiplin kurulları, yıllık ücretli izin|er, sendikal izinler vb. gibi konularda MESS'in 19 Mart 1984^ te oluşturduğu "Toplu İş Sözleşmesi Prensip ve Hedefleri" doğrultusunda benimsenerek, I Eylül 1984 31 Ağustos 1986 tarihleri arasında geçerli toplu sözleşmeye konulan hükümler olduğu gibi aktarıldı. Bu konularda yasaların sağladığı hakları biie daha geriye götüren düzenlemelere yer verildi. örneğin yasaya göre fazla çalışma için işçinin onayının alınması zorunlu iken, taslakta fazla çalışma yaptırılacak işçilerin listesinin bir gün önceden işyerine astırılması yeterli sayıldı. fşçilere "mesui başlangıç saatinde mazereti halinde fazla çalışma yapmayacagını bildirme ve fazla çalışmama hakkı" tanındı. £CİR Mt? tŞÇt Mİ? Birçok işyerindc "işçi çıkarma yöntemi" olarak uygulandığı belirtilen "iş ve işyeri degişikliği" konusu ise özetle şöyle düzenlendi: "lşçiler gerektiği takdirde işyeri içinde niteliği ben/er yahııt birbirine yakın başka işlerde veya yerlerde muvafakat aranmaksızın, geçici olarak işveren larafından görevlendirilebilir. Görııli'n işin nitcliginde benzerlik olmak şartı ile işvüerin aynı işverene bağlı ve belediye hudutlan içindeki bir başka işyerine işverence dakledilmeleri mümkiindiir... Belediye hudutları dışındaki işyerlerine geçici siire ile nakillerde işçinin rızası aranmaz. Ancak bu siire yılda iiç ayı geçemez. Belediye hudutları dışındaki işyerlerine nakledilen işçilerin nakle nza göstermemeleri halinde hizmet akitleri bildirimli olarak işverence feshedilebilir." Taslakta işten çıkarma cezalarının da verileceği, disiplin kurulu'nun, tarafların tayin edeceği ikişer üyeden oluşacağı belirtilerek, "Kurula işverenin kurul üycleri arasından seçeceği kişi başkanlık eder... Kararlar oylann çoklugu ile alınır. Oylann eşit olması halinde başkanın oyu kararı tayin eder. İşten çıkarma cezalannı gerektiren olayların göriişüldiiğii toplantılarda başkanın oyu tek oy olup kurulun varacagı sonuçlar gerekçeli olarak genel müdiire tevdi edilir. Nihai karar kurulun gcrckçcli kararından yararlanılarak genel müdür tarafından verilir" düzenlemesi getirildi. öte yandan MESS'in "biitün işyerinde gerektiginde işverenin üst baş araması yapabilecegi hususu toplusözleşmelere derç edilecektir" şeklindeki prensibi de taslak ekindeki "tç Yönetmelik"te; "işyerine giriş ve çıkışlarda fabrikanın emniyetinden sorumlu görevliler, lüzum gördükleri takdirde, onur kırıcı olmamak iizere üst yoklaması ve hüviyet tespiti yapabilirler" şeklinde yer aldı. CÜNEYT ARCAYÜREK yazıyor ANKARA'dan YALÇIN DOĞAN MÇP, ara seçimlere katılıyor Milletine sürpriz yapan ilk ve son başbakan Özal ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) MÇP Genel Başkanı Ali Koç, partisinin ara seçimlere gireceğini belirterek, ara seçim konusunda SHP ve ANAP'ın işbirliği yaptığını iddia elti. MÇP Genel Başkanı Ali Koç, dün verdiği demeçte, partisinin ara seçimlcrlc ilgili görüşlerini açıkladı. Koç, özal'ın ara seçim tarihini kendiliğinden belirlemesini, sonra da "Sürpriz yaptım" şeklindeki açıklamasını eleştirerek, "Bu, Özal'ın Türk milletine saygı duymadığının en açık belgesidir. Dünyada milletine sürpriz yapan ilk ve son Başbakan.Özal olaraktır" dedi. Siyasi partilerin seçime hazırlanması için iki aylık bir süre tanıyan ANAP hükümetinin kendi kazdığı kuyuya düşeceğini belirten Koç, şunları söyledi: "ANAP ve SHP birlikte hilei şer halinde yakalanınışlurtlır. Seçim kararının olumlu olması hıısusu hazırlık zamanının kısa olmasıyla ANAP ve SHP lehine işletilmiştir. Kanunları keyfi bir şekilde uygulayan Özal ve ona uyan milletvekilleri ANAP'ın sonunu hazırlayacaktır". MÇP'nin bir oy bir milletvekili parolasıyla seçimlere kararlı bir şekilde gireceğini, milletin oyıına ipotek koyduklarını sananları ve Bizans entrikalarına yeltenenleri milletin at'fetmeyeceğini de bildiren MÇP Genel Başkanı Ali Koç açıklamasını şöyle sürdürdü: "Bülün kurallanyla işletilmedikten sonra demokrasiden bahsetmek mıimkıın degildir." (Baştarafı I. Sayfada) lığını göz önünde tutarakk Ana (Baştarafı I. Sayfada) yasa Mahkemesi'nin Seçim Yatşte, ANAP'ın Meclisten gedı?.. Meclis'in ikinci katındaki odasında olurur, ufak tefek yö sası.'na öncelik verip kararını çirdiği ara seçimlerle ilgili yasa ciddiyetten böylesine uzak bir niriinge düzeltmeleri gerekirse ka açıklaması gerekmiyor muydu? Aydın Güven Gürkan, telik taşıyor.siyaset ve demokrasi pı kullanndan birini aşağıya salıp bir cümlelik buyruklarla va dinleyiciler locasında konuşma böylesine hafife alınıyor. Siyasal lurı izleyen SHP lideri Erdal iktidar kendisinden başka hiç ziyeti idare edebilirdi. lnönü 'ntin hayret dolu bakışla kimseyi dinlemediği ve her öneNasıl bir Meclis izliyorduk, görülecek ölçütlerdeydi manza rı arasında Cumhurbaşkanına riye kulaklarını tıkadığı için, ra. özal'ın davrantşlarından asıl yönelen eleştirilerinde de haklıy toplumda ağırlık kazanması gealınması, duyarlılık göstermesi dı. Pek çok konuda iktidarın reken kurumlar balon gibi hafıfgereken ANAP grubu olmalıy pervasız gidişine karşı çıkmaya liyor. Oysa, önceki gün anayadı. Oy verecek milletvekillerinin cak bir konum sergileyen Cum sa komisyonu toplantısında seiradesini hiçe sayan bir parti li hurbaşkanının ara seçim yasasını çimlere girecek olan partilere "bir sımr getirilmesi", bu sınıderi gelmemişti Türkiye 'ye. Bir onaylamamasını istedi. Anayagün uyanıyor, seçimi 12 Ekim 'e sa Mahkemesi 'nden süratle bir rın da "sadece 10 temmuıa kakarar çıkmayacağını varsayarsakdar kurulmuş bulunan partilerin alıyor, ertesi günü kalkıyor 28 Cumhurbaşkantnı böyle bir gö girebilecekleri" deyişi ile belirEylül tarihini uygun görüyor. TRT'den muhalefetin seslenme reve çağırmanın tam yeriydi, za lenmesi istendi, negezer!.. Çünkü, öneri iktidardan değil, musini önlemek istiyor, sonra lütuf manıydı. halefetten gelmişıi. Muhalefetta bulunarak partilere ekranda Ne çare kuliste, vatandaşın 30 saniyelik bir nefes alıs bağıs fazla "politize" edilmesine 12 ten geldiğine göre de, "bunun altında mutlak bir hınzırltk" yalıyordu. Kamuoyuna partilerin Eylül'den bu yana karşı olan, TRT'den sesini duyurma olana örneğin eğer Gürkan 'ı dinlesey tabilirdi! ğını verdiğini gösterip dilediği giŞimdi insanın gönlünden öydi hiç beğenmezdi Meclis'te sert bi at oynatabilmek için, ekranle geçiyor ki, otuz kişi bir araya eleştiriler yapılmasını istemeyen da 1964'ten beri "seçim geîip "amndapartikursa" ve tehaberleri" adı altında toplanan Sayın Cumhurbaşkanının, mulevizyonu da seçimlere kadar ispropaganda üslubunu benimse halefet partilerine reva görülen tediği gibi kullansa!.. 30 saniyelik görüş bildirimlerini tiyordu. Türkiye 1980'lerin ikinciyarıonaylaması bekleniyordu. Gürkan, eliyle ANAP'lıları sında 1950'leri yaşıyor. "ÇoğunTRT'nin "seçim haberlerinde" bir parti 30 saniyede ne söyleye göstererek, ' 'Bu yiğit grup'' de luğum var, istediğimi yaparım'' rnantığı fazlasıyla egemen. tşte, bilir, hangi ilkesini açıklayabi di, "Muhalefetten korkuyor.." lir?.. Elbette olanaksız. Aslında Kavga çıkmasmı istemedikle bu manttk önceki gece SHP'li Başbakanın demokratik mantırinden mi, yoksa korktuklarını Aydın Güven Gürkan ile Vatanğına göre, YSK'nın daha önceki bir ölçüde göstermek istedikle daş Partisi Genel Başkanı Vural kararlarıyla uygulanan 30 sani rinden mi, pek anlaşılmadı, Arıkan tarafından Meclis kürsüyelik seslenisler bilefazladan bir ANAP grubu bir kaç kez yine sünde net bir biçimde dile getibağıştı. Iktidar şimdi bu tutulenen bu sözcüğe hiçbir tepki rildi. Gerek Gürkan 'm, gerekse A rıkan 'ın konuşması siyasal tamuyla kamuoyunda beliren tep göstermedi. rihimize "demokrasi ve hukuk kileri sindirme, partilere güya Hele, on ilde 1983 'te "büyük " dersleri" olarak geçecek içerikTRT'den yararlanma fırsatı verolan ANAP oy/arının başaşağı te ve çaptaydı. Getirilen yasanın diğini yutturma yoluna girdi. gittiği 29 Eylül subahı ortayu çık değil diğer yasalarla, anayasa ile bile çeliştiğinin Gürkan ile AnAN A P lideriyle uygar demok sın, seyreyleyin gümbürtüyü... ratik düzene geçeceğimizi umut eden yazar çizer takımının, kimi siyasetçilerin kulakları çınlasın. nisa'ya gideceğini bildirdi. Meclis 'in gece oturumunda yap (Baştarafı 1. Sayfada) DSP Genel Başkanı Ecevit ara tığı konuşmayla yıldızlaşan Aylnönü, "Seçim kampanyanızdtn Güven Gürkan'ın belirttik da DSP'den gelen eleştirilere ce seçimlerde Izmir'den aday olup lerine kulak verilsin. 1983 seçim vap vermek yerine ANAP'a mı olmayacağı yolundaki sorulan ise yanıtsız bırakarak, "Aday ollerine karar veren askeri yönetim yöneleceksiniz?" sorusunu ise ma konusunda henüz bir şey soybile, hemen her partinin şöyle yanıtladı: leyemem. İzmir benim dogum TR T'den en azından 70 dakika"Hiç şüphesiz, tekrar etmekyerim. Şimdi oraya gidip hem lık konuşma hakkına sahip olmasını kararlaştırırken, günü ten yorulmayacagım meselr hıı dogdugum yeri ziyaret edecegim, dur. Bu seçiınin amacı üç yıldır ayrıca oradaki örgüt yöneticilemüzün demokratik Başbakanı rimizle gorüşecegim" şeklinde askerlerin verdiklerini geri ala ANAP'ın yiirüttügü politikaya artık halkın yeter deme zamanıkonuştu. Ecevit, ara seçimlerle ilcak kadar ileri gidebiliyor, denın gelmiş olmasıdır. Konu mokrasiden ne anladığını böyle ANAP'ın politikasıdır. Ben baş gili olarak yapacağı gezilere eşi Bülent Ecevit'in de zaman zace bir kez daha kanıthyordu. ka hiçbir konuyla ilgilenmeyeceıııaıı katılacağını belirtti. Bir ara seçim için yasaya de gim." ğil, sadece Meclis kararına gerek Ötc yandan Cumhuriyet Ege varken, iktidarın anayasa tanı DSP: SEÇİME GİRİYORUZ Bürosu'nun haberine göre DSP maz lideri siyasal oyunlarına alet tzmir tl Başkanı Muharrent DeDSP Genel Başkanı Rahşan edeceği yeni yöntemler icat edi Ecevit, dün sabah partisinin mir, Rahşan Ecevit'in İzmir ve yordu. Meclis kürsüsünden iki MKYK toplantısından sonra bir Manisa örgütlerinde incelemeler ay önce çıkarılan seçim yasasının basın toplantısı düzenledi ve ara yapacağını belirterek, "Yönetim A nayasa Mahkemesi 'ne gittiği, seçime katılacaklarını açıkladı. kurulu olarak toplandık ve sayın Ecevit, ara seçime "ilkelerinden ara seçim yasasının da yüksek genel başkanımızın adaylıgını tzmahkemeye verileceği söylendi, sapmaksızın" katılacaklarını da mir'den koymasından memnunbildirdi. Bu scçimden beklenebi luk duyacağımızı kendisine bilaına ne yazık ki, en azından bir dilek, bir eleştiri dile getirilmedi. lecek cn hayırlı sonucun ANAP dirdik. Sayın İnonü İzmir'den iktidarının etkili bir biçimde uyakesinlikle seçilemez" dedi. SHP, ara seçim yasasını Ana rılması olduğunu söyleyen EceRahşan Ecevit'in "Zongulyasa Mahkemesine götüreceğini vit, "İktidarın oldugu kadar ana Meclis'te de açıkladı. Bu arada muhalefetin de iyice bir sarsılma dak'tan mı, İzmir'den mi" aday olacağı tartışmaları sürerken İzmahkemenin bu yasayı seçim ya ihtiyacı var. İktidar partisini mir ve Manisa'yı ziyaret etme kasonrası bozması olasılığından umursamazlıktan, ana muhalesöz edildi. Seçim bu yasayla ya fet partisini de uyuşukluktan an rarı bölgede şaşkınlık yarattı. ll pıldıktan sonra ne olacaktı? Bu cak ara seçimde halkın DSP'ye örgütleri hızla hazırlık çalışmalarına başlarken, DSP ll Başkasoru irdelendi, fakat hiçbir parnı Muharrem Demir, Rahşan ti sözcüsü, Anayasa Mahkeme güç kalması kurtarabilir" dedi. Ecevit'in il binalarını ziyaret edeSHP'nin ara seçimde milletvekili si'nin başvury üzerine hemen ceğini, il yönetim kurulu ve partoplanıp gerekli incelemeyi yap sayısını 90'a çıkarmasının bir işe yaramayacağını belirten Ecevit, tililerle görüşeceğini söyledi. ması gerektiğini söylemedi. Muharrem Demir, SHP Genel Oysa rejimin temel öğesi olan "Seçimden ANAP'ın güçlü çıkBaşkanı Erdal Inönü'nün adayseçim, tarttşmalı duruma girmiş ıııası ise iktidan büsbütün şımartır" şeklinde konuştu. lığı konusunda ise şöyle dedi: ti, örneğin Aydın Güven Gür"İzmir'de sosyal demokrat bikan 'a göre, ANAP iktidan bu Rahşan Ecevit, ara seçimlerle rikimi ancak DSP geregince deduvranışıyla meşruluğunu yitiri ilgili olarak "iç çalışma gezisi" gerlendirebilir. Çünkü DSP'nin yordu. Sandığın üzerine ilk kez diye nitelendirdiği gezilerine buyapısı SHP ile kıyaslanmayacak iktidarca çıkarılan bir yasayla gün başlayacağını bildirerek, kadar tularlı ve güven verici. İzgölge düşüyor, gelecek günlerde "İlk olarak ben bu akşam izmir'e mir SHP örgütü partilerinin bukimi iktidarlara "rakiplerini gidiyorum. İzmir çok önemli bir ezme" nin yolu gösteriliyordu. siyasal merkez oldugu gibi, bizim radaki tutumunun parlak olmaKulislerde konuşulmasma konu örgütlenme calışmalarımuın dığını bildigi için anlaşılan Sayın şuldu, ama Anayasa Mahkeme özellikle hızlandıgı bir ildir" deİnönü'yü f/mir'de adaylıga teşsi'nin Seçim Yasası'na öncelik di. Rahşan Ecevit ayrıca İzmir'e vik ederek zayıflıklarını bir ölçüvermesi istemi resmen ifade edil gitmeden önce lstanbul'a uğramedi. Siyasetçilerin bu unutkan yacağını, İzmir'den sonra ise Ma POUTIKA VE OTESI MEHMED KEMAL • • Hıfzı Veldet Velidedeoğlu üstadımız, bizim gazetede yayımladığı 'Demokrasiyi Arayış' yazılarının sonuncusunu 1975 yılında çıkan bir makaleyle bağlıyor, şöyle diyor: "Sevgili okuriarım; bu yazı 24 Ağustos 1975 günü yine bu sütunlarda çıkmıştır. Metne eklediğim bir kaç sözcük veya tümce, parantez içine alınmıştır. Başka hiçbir değişiklik yapılmamıştır. Göruyorsunuz ki, dönüp dolaşıp, demokrasi arayışında . 11 yıl öncesine varmışım." Çok gerilere, Meşrutiyet dönemlerine, Cumhuriyet'in ilk yıllarına gitmeyelim. Bizim kuşak 1946'dan bu yana demokrasi arar dururuz. Demokrasinin bir ucu görünür, bir yiter. Durmadan da demokrasi ister ve yazarız. Hem dilimizde tüy bitti, hem kalemimizde mürekkep kalmadı. Ne biz dilediğimiz demokrasiyi anlatabildik, ne demokrasi adına işbaşına geçenler bunun değerini biidiler. Iktıdarda iseler demokrasiye veryanşın ettiler, muhalefete düştülerse demokrasi diye yakardılar. Üstat Velıdedeoğlu'nun son yazısı bunun gerçek bir tanığıdır. Eskilerin deyimiyle 'min gayri haddin' bendeniz de demokrasi yolunda çok yazdım. Bunu öğünmek için de, yerınmek için de söylemiyorum. Hâlâ da durmadan demokrasi diye çağrışırım. Ardıma dönüp bir bakıyorum, bir arpa boyu yol almamışız. içerdeki demokratlar da, dışardaki demokratlar da, bizi durmadan uyarırlar. "Demokrasiniz gölgelidir, demokrasiniz sakattır, demokrasi bu kadarla olmaz." Bizimkiler içerdekilere değil de dışardakilere söz verirler, yavaş yavaş demokrasiye geçeceğiz derler Bir türlü de bu savaş bitmez. Dahası kaplumbağa yürüyüşüne döner. Bilmediğimizden mi yapıyoruz bunu? Hayır biliyoruz, iktidarda iken işimize gelmiyor. Muhalefete düşünce de iş işten geçiyor. Demokrasiyi bizimkiler nasıl anlıyor, Avrupalı demokratlar nasıl anlıyor, yaza söyleye bitiremedik. Ama huyumuz kurusun gene de söylemekte direneceğiz. işte bu demokrasiydi, degildi tartışmalarının sürdüğü günlerde İsveç Dışişleri Bakanı M. Anderson, bizim gazeteye bir demeç verdi. Demecin daha başında, 'tam demokrasiye çok yolumuz olduğunu' söyledi. Sonra da demokrasi yolunda şu dersleri verdi: "Türkiye'de demokrasiye geçiş yolunda belirtiler olduğunu saptadık. Basın özgürlüğü ve siyasal partilerin çalışmaları bunlar arasında. Ancak, bunlar bizim Türkiye'yi tam anlamında demokratikleşmiş bir ülke olarak gördüğümüz biçimde anlaşılmamalı. Tam demokrasiye daha çok var. Türkiye, kendisini bir Avrupa ülkesi olarak görmek istiyor. Türkiye 'nin kendisini kabul ettirebilmesi için insan hak ve özgürlüklerini bütünüyle benimsemesi ve demokrasinin gereklerini yerine getirmesi gerekiyor. Türkiye 'yi İsveç 'ten soyutlayarak bir sonuca ulaşmak olası değil. Biz, İsveç olarak Türkiye'de olumlu yöndeki gelişmelere katkıda bulunmaya çalışıyoruz. Demokrasi de hiçbir ülkede, İsveç' te bile bir günde yaratılmadı." Bizimkiler dışarıya konuşurken, demokrasiyi geliştireceğiz diyorlar, içeriye konuşurken bu kadarı ile şimdilik idare edin diyorlar. Bu ikilemli yanıtları da kimse yutmuyor. Ancak, Sayın Başbakan, dışarda itibarımızın çok iyi olduğunu söylüyor. Dışarda itibar, şu malı satmak, şu malı almakla olmaz. Dışarı demokrasiden ne haber, diye sormaz mı? Böyle sorulduğunda ne türlü yanıt veriliyordur? Hadi bize demokrasinin kurallarını, uygulamalarını yutturuyorlar, demokratik ülkelere de yutturamazlar ya... Bir ülkenin ekonomisinin tümüne karışanlar, demokrasisine karışmazlar mı? Bütün bu örnekler, demokrasi yolunda, kişileri yücelticl degildir. Hem demokrasinin bütün kuralları olmayacak, hem de varmışçasına gerçek dışı konuşmalar yapılacak, en kötüsü de budur. Kendini aldatan, dışarıyı aldattım sanırsa, en kötü aymazlık budur. Durmadan Aradığımız. Ve DSP de seçimde de örtebileceklerini sanıyorlar." DYP: BİZ HAZIRIZ DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, TBMM'de bir basın toplantısı düzenleyerek, ara seçim sonunda ANAP'ın üçüncü parti durumuna düşeceğini öne sürdü. Cindoruk, ara seçim ilanının yasa ile değil, Meclis kararı ile yapılması gerektiğini belirterek bu yasanın anayasaya aykırı olduğunu savundu. Cindoruk, Yüksek Seçim Kurulu'nun Ara Seçim Yasası'nı uygulayamayacağını da öne sürerek seçim mevzuatının sık sık değiştirilmemesi için anayasanın seçimle ilgili hükümlerini genişleteceklerini bildirdi., Ara Seçim Yasası'nda memurlara ayncalık ve siyasi partilere de radyotelevizyondan eşitsiz bir biçimde yararlanma hakkı getirildiğini belirten Cindoruk, şöyle konuştu: "ANAP, ya hukuku bilmiyor ya da kasıtlı davranıyor. İlk kez Meclis savaş ilanııu kanunla yapacak bir hale gelmiştir. Anayasa, seçim ilanının ve savaş ilanınin kararla yapılmasını öngörmüştür. Ancak ne yazık ki, Meclis, ara seçimi kararla degil, kanunla gelirmiştir. Meclis anayasayı ihlal eden bir Meclis haline gelmiştir. Tek partili dönemde bile seçim hukuku partiler arası diyalogla belirlenmiştir. Ama şimdi ANAP, diger part ileri hiçe sayarak seçim sartlarını kendi lehlerine düzenlemişlerdir." ANAP'ın ara seçimde unutamayacağı bir ders alacağını da belirten Cindoruk, Başbakan özal'ın yasa görüşülürken Mecliste kavga isteyen bir tutum ortaya koyduğunu söyledi. Cindoruk, "Biz seçime hazırız" diyerek kendisinin MKYK'nın istediği yerden seçime girebileceğini sözlerine ekledi. 9 GECE/10 GÜN/YARIM PANSlVON 1 0 9 . 0 0 0 . " T L CLUB PIANIA MARMARİS KUŞAOASI 9CECE/10CÜN/YARIM PANSW0N 8 7 . 0 0 0 . " T L KESKİN OTEL KtSKIlN U ltL Ö R E N # EFEM17 TATIL KOVU 7 GECE/ 8 GÜN/YARIM PANSİYON 7 2 . 0 0 0 . " T L "• •• •• ALANYA # İLAN BAKIRKjPY 5. ASLİYE HUKUK HÂKİMLtĞrNDEN Ksas No: 984/808 Davacı Şengül Karaaslan vekili tarafından davalı Ragıp Karaaslan aleyhine açılan bo$anma davasının yapılan duruşmasında davalının Yusufpaşa Mah. Halitpaşa Cad. No: 68 Kars adresine çıkarılan lebligal bila tebliğ iade edilmıv yapılan zabıta tahkikatında da davalının adresi meçhul olduğundan adına dava dilekçesinin ilanen tebliğine karar verildiğinden yukarıda numarası yazılı dosyanııı duruşma günü olan 18.7.1986 günu saat 10.00'da mahkemede hazır bulıınınası veya kendisini bir vckille temsil ettirmesi gelmediği bir vekille temsil ettirmediği takdirde aynı yoldan adına gıyap kararı tebliğ edilip hüküm verileceği hususu dava dilekçesi ve duruşma günü tebliği yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 7963 BAKIRKÖY 2. ASLÎYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Dosya No: 1984/901 Davacı Ernine Şükran Bozkurt tarafından davalı ŞUkrü Bo/kurl aleyhine açılan boşanma davasmın yapılan duruşması sonunda mahkememizin 9.4.1986 tarih ve 1984/9011986/229 sayılı kararı ile tarafların boşanmalarına, 1975 D.lu lhsan'ın velayetinin davacıya verilmesine, Ihsan ile davalının her hafta cumartesi günu saat 9.00'dan 17.00'ye kadar, dini bayram günlerinin 2. gunünde ve temmuz ayının ilk haftası boyunca yol masrafı kendisine ail olmak Uzcre şahsi münasebet tesisine, davacı larafından sarf edilen 2430.TL mahkcme masrafı ile 6500. TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine temyizi kabil olmak üzere karar verilmiş olup yukarıda özeti yazılı iş bu kararın adresi meçhul bulunan davalı ŞUkrü Bozkurt'a tebliğ yerine kaim olmak üzere ilan olunur. Basın: 7992 ÇOCUKLARLA RESİM 15 Temmuzda başlıyor. 9 GECE/10 GÜN/YARIM PANSİYON 87.000." TL HANGIP SANAT ATÖLYESI Tel:143 37 243598371 OMER TATIL KOVU 9 GECE/10 GÜN/YARIM PANSİYON 119.000." T L KUŞADASI •• İLAN KADIKÖY 2. SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 985/533 vesayet Diyarbakır, Kulp, Yeşilköy cilt 003 sayfa 12 kütük 02'de nüfusa kayıtlı bulunan Mchmel ve Halimc'dcn olma 1327 doğumlu Abdülbaki Tantekin mevcut akıl hastalığı nedeni ile hacir altına alınarak kendisine halen Karaköy Maliye Caddesi Demirciler Sokak Hafız Bcy Ishanı kal 4 Istanbul adresinde mukim oğlu Selahattin Tantekin vasi olarak tayin edilmişlir. Keyfiyel ilan olunur. Basın: 7987 HEPTCUMA KESİN HAREKET Ozel otohuslcrlc gıdışdonuş Merkez: Barban» Burvan 35/5 Beşlktas Tel: 161 10 74 • 161 82 26 161 22 81 , Sube :ArOyolS€vmlll$hanjBBIo(<Gırt5katıKadjW>y tunzm /Tel: 336 16 60 Kanunların izin verdiği EN UCUZ ve ŞAŞIRTICI UCRETLERLE BİLGİSAYARLI DAKTİLOGRAFİ BİLGİSAYARLI MUHASEBE BASIC, COBOL, FORTRAN, PASCAL gibi BİLGİSAYAR dilleriyle PROCRAMCILIK SANATI; Çalışanlar için birer, ikişer; İŞSİZ GENÇLER için ikişer üçer; en kısa sürelerde, en kolay yöntemlerle öğreten İLAN İSTANBUL ASLİYE 7. TİCARET MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI'NDAN Dosya No: 1985/5 Aknur Endüstri Malzemeleri Sanayii ve Ticaret Limited Şirketi'ni temsilen Şirket MUdürü Nural Tuncer tarafından Hasan Hüseyin hrbil, Orhan Yıldırım ve M. Fidan Akıncı alcyhlerine açılan murazanın men'i, satıs aktinin feshi ve istirdat davasında: Davacı vekili dilekçesinde, davalılardan Hasan Hüseyin Erbil'in müvekkilindcn satın aldıgı 4.552.422 TL dcğerindeki 4/65 tipi 460 dilim ile 4/95 tipindeki 6.229.650 TL degerindeki 540 dilim radyatörü sahtc fatura düzenleyerek değerinin çok altında fiyatla diğer davalılar Orhan Yıldırım ile M.Kidan özakıncı'ya satıp adresini kaybettirdiğini, bedellerini ödemediği gibi satın aldıgı malları da iade etmediğini, diğer davalıların bu durumu bilerek malı tesellüm ettiklerini ileri sunıp bahsedilen radyatör dilimlerinin müvekkiline aynen iadesine, davalı Hasan Hüseyin Erbil'e yapılmış bulunan satış aktinin feshinc karar verilmesini talep etmiş, Büyükdere Caddesi No: 57/27 Feridiye apartmanı Mecidiyeköy adresinde mukim davalı Hasan* Hüseyin Erbil'e çıkarılan tebligatlar geri dönmüş, zabıta marifetiyle de adresi tespit edilememiş olduğundan, Hasan Hüseyin Erbil'in duruşmanın bırakıldığı 31/10/1986 günü saat 14.30'da mahkemeıni/de hazır bulunması veya kendisini usulüne uygun temsil ettirmesi, aksi taktirde HUMK'nun 213 ve 277. maddeleri uyarınca tahkikata ve yargılamaya yokluğunda devam edileceği ve hüküm verileceği, davalı Hasan Hüseyin Erbil'e dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ yerine gecerli olmak üzere ilan olunur. 8/7/1986 Basın: 7559 1985 yılı sonuna kadar 41.892 İŞSİZ GENCİ İŞ SAHİBİ YAPAN; 14 Dünya rekoru kıran 23 Dünya Şampiyonunu yetiştiren AMPIYON • ' ^^^îr.j i •yı^^j ıı •••iı.. •••'' ' ~~ • • Çocuk Evl: 36 yaş çocuklara Tam gün Yanm gün cğitimler • Ç o c u k KulUbü: 712 yas çocuklara okul sonrası etüdler Açık büfcdf çtşilli yemrklcri, self servisi İle KONYALI çocuklanmızın hizmetinde • Kıpilı dfvre T\ ile çocuklsrın dcvamlı kunırolu • Inglliıct drrslffi • Yrmrk vr ln|{ilirrf drrı. rglllm ucrrilnr dahlldlr. • Pıano • Hak • I olklor • Bilgisayar ı ÖZEL DAKTİLO SEKRETER VE BİLGİSAYAR KURSLARI • " •XTRA MRSLH: ^ Kendi kazatıcıyla daha rahat yasamak ve geleceğin en parlak mesleklerini kazanmak isteyenleri bekliyor. Merke/ı : Beyazıt . Mıthat Paşa Cad 14/1 Tel 527 55 25 527 49 03 522 21 06 Beyoğlu Şubesi : Istıklal Cad . Yonca Har 87/7 Tel 149 79 93149 8106144 90 1) Kadıkoy Şubesl : Altıyoi. Kuşdılı Caddesı.6/3 Tel 336 06 42 336 1150 DIKKAT: Bu üç şubemızden başka, ŞAMPİYON adıyla çalışan hiçbir Daktilo, Sekreter ve Bilgisayar Kursu şubemiz degildir Cocuk Blhçftl. t|hwl vldto blnllır. ujuncaklar vt kilıplır. tjltndlrlci 0>unrıklar. alatriler. Cjamc Malch'lgr. ÇOCUK EVİ v e ÇOCUK KUIÜBU Oltl lOltlm Hlım«tl«rl * \ Iç Ltvınt SUmbUI Sokık No: 55 Tll: 164 16 54 164 61 61 KONVALI