Katalog

CUMHURİ YET/lu HABERLER 23 HAZİRAN 1986 HASAN UYSAL 'Demokrasi kimin?' lık yok, iicretlilerin sırtından geçinenlerin karnı tok", "Kemerler ne için ve kimin için sıkılıyor", "Evde ve mutfakta ekonomik çıkmazdayız", "Banş yolunda iş barışı olacak mı?", "Uluslararası anlaşmalardan dogan yasal haklanmm istiyonız", "Sefaktin olduğu yerde refab tehlikelidir", "tşçiyi ezmeye çalışanlar yanıldıklannı anJayacaklardır", "Her kese eşit sosyal güvenlik hakkı istiyoruz." Kadıniarın yoğun olduğu işkollannın sendikalarından Tanmlş ve Teksif üyesi kadın işçilerin, günlük doğal kıyafetleriyle yürüyüşe kanlmalan ilginç karşılandı. YILMAZ'IN KONUŞMASI Yürüyüşten sonra Başbakanın Teknik Danışmanı Erkal Zenger'in kurduğu ses düzeninden konuşma yapan Türkİş Genel Baskam Şevket Yılmaz, hükümeti ve işçilerin içinde bulunduklan koşullan ağır biçimde eleştirdi. Türkiye'de, özellikle son iki yıldır, başta işçiler olmak üzere tüm çalışanların ağır geçim koşullan altında ezildiği bir dönem yaşandığını belirten Yılmaz, şöyle dedi: "Bu hiç kuşkusuz durup dururken olmanuştır. 1980de işçiler ve işçi bak ve özgiiriiikleri aleyhine sistemli bir kampanya başlatılmış, daha sonra bu kampanya, anayasada ve iş yasalannda yapılan degkiklikleıie kunımlaştınlmıştır. İşçi haklan ve özgttrliikleri, giderek kamu özgiiriiikleri, bir avuç insanın ekonomik çıkarlarının korunması uğruna feda edilmiştir. Biz bunu kabul etmiyonız. Sendika özgürliiğii ilkelerine uygun demokratik bir düzen istiyoruz." Sendikalara siyaset yasağı getirilmesine, işçinin örgutünün toplumsal oluşumJarın dışına itilmesine karşı olduklannı kaydeden Yılmaz, devletin işçilerin karşısına hasım olarak çıkanlmasmı eleştirdi. Grev yasaklarını da eleştiren Türklş Genel Başkanı, sosyal adalete dayalı, demokratik bir düzen arzuladıklanru, devletin olanaklarının ve ülkenin kaynaklanmn, bir avuç sermayedarın emrine tahsis edilmesine karşı olduklannı vurguladı. "KİT'lerin özel çıkartara feda edilmesine, peşkeş çekilmesine kesinlikle iziıı verilemeyecegini" anlatan Yılmaz, şöyle konuştu: "Bugünkii hUkiimet, tüm doğal ve demokratik isteklerimize karşıdır. Hükiimet, geniş halk kitlelerinin degil, iktisaden giiçlii dunımdaki küçük bir azınlığın yanındadır. Türkiye'de demokrasi işte bu bir avuç insan için vardır. İşte bunu degiştirmeye mecbunız ve değiştirmek bizim elimizdedir. Bu hedef kutsal bir hedeftir. Böyle bir düzende işçiler, 6 yıldır >'aşadıklan haksızlıklan ve adaletsizlikleri asla yaşarnazlar. Ücrerte olçii, 6 yıldır olduğu gibi hayali ve uydurma enflasyoD oranlan ile olmaz. Işçilerimiz, cumhuriyet tarihinde ilk kez böylesine sistemli bir sömürii ile karşı karşıyadır. Milletimizin buyük çoğunluğu, bizim gibi ekonomideki akıl almaz çarpıklığın önlenmesini, sosyal adaletçi bir düzen kurulmasını istiyor, Atatürkçülük ve laikliğin yara almasını bizim gibi iızüntu ile karsılıyor. Bunun mutlaka degişecegini bilmeliyiz. Bunun öncülüğünü (oplumun en dinamik kesimi olarak bizler üstlenmeliyiz." liliğe duyuruünası üzerine, TRT kameramanlanndan özür dileyen Ruhan Şaşmaz, "Ben sizi sendikacı sandım. TRT kameramanı olsaydınız vurmazdım" dedi. ASKERİ MARŞ YERİNE Yürüyüş alanına bir saat önceden toplanan işçilere, tutulan bir davul zurna ekibinin uzun süre askeri marşlar çalmasına, Türklş Basın Müşaviri Burhan Dodanlı müdahale edince, askeri marşların yerine halk oyunları çalmaya başladılar. HELİKOPTERLER Polis helikopterlerinin çok alçaktan uçması tehlike yarattı. Helikopterler, toz kaldırmaları bir yana, başlardaki şapkaları uçurdu. Bu uçuşlardan çok kişi bir tehlike olacak diye korktu. Şevket Yılmaz, polisin bu davranışı karşısında "Kafa bozmak için yapıyorlar, ama biz bozulmayacağız" diyerek polisin kendilerini yıldıramayacağjnı söyledi. Yılmaz, önceki akşam Brezilya Fransa maçını izledi. Brezilya'yı tuttuğunu söyleyen Yılmaz'ın bu tavrı, muhalif sendika liderleri tarafından "Brezilya forması san, berhalde ondan tutuyor" biçiminde takılmalara yol açtı. Yürüyüş sonrasında gazeteciierle konuşan Yılmaz, "Yürüyüş ve mjtingin beklenenden daha fazla başanlı geçtiğini" beljrtti. Bir gece önceden alınan önlemler, miting sonuna kadar sürerken 3 polis helikopteri, sürekli olarak havadan bölgeyi denetledi. Miting alanına girenlerin üzerleri tek tek aranırken, yürüyüşün başlayacağı Sümerbank Basma Fabrikası çevresine hiçbir aracm polis tarafından sokulmaması nedeniyle, yürüyüşe katılacak olanlar uzun bir yol yürümek zorunda kaldılar. Sabah 10.00'dan itibaren dolmaya başlayan yürüyüş alanına gelen TRT kameramanları Şeref Özer ile Erdal Pakdemir, mitingin saat kaçta başlayacağını ve sendikacılann hangi otelde kaldığını sordukiarı Ruhan Şaşmaz adlı poiis komiserinin saJdırısına maruz kaldılar. TRT kameramanı Şeref Özer'i, "Amirinle konuşurken elini cebine nasıl sokarsın" diye yumruklayan komiser, TRT kameremanlarını "içeri atmakla" tehdit etti. Olayın Emniyet Müdürlüğüne ve va TürkIş Eskişehifde yürüyüşe çıktı ESKİŞEHİR Türkîş'in ANAP iktidaruu protesto etmek için düzenlediği "Emek, Banş, Ozgürlük Yüriiyüşü" dün binlerce işçinin katılımıyla yapıldı. Kent dışındaki bir güzergâhta üç kilometre kadar yiırüdükten sonra İstasyon Meydanına gelen işçilere hitaben bir konuşma yapan Genel Başkan Şevket Yılmaz, Türkiye'de 1980'den bu yana uygulanan ekonomik poîitikanın baştan aşağı değiştirilerek sosyaJ adalete dayalı, demokratik bir düzen kurulmasını istedi. "Yürüyüş ve mitinge yaklaşık 45 bin işçinin katıidıgım" söyleyen Yılmaz, "Yuruyüş. amacına ulaşmıştır. lyi bir göz, kalabalık için en az 45 bin der" dedi. Sıimerbank Basma Fabrikası1 nda 13.OO'te başlayan yurüyüş öncesinde güvenlik kuvvetleri, olağanüstü sayılabilecek bir önlem aldılar. Yürüyüş kolu ile miting alanı tam bir ablukaya alındı, halkın hiçbir şekilde yaklaşmasına izin verilmedi. Bu arada polis helikopterlerinin alçaktan uçtuğu dikkati çekti. Her işçinin, bağlı bulunduğu sendikanın flaması altında yer aldığı yürüyüşe, sendika dışında katılanlara sıranın en sonunda yer verildi. SHP heyeti de daha sonra kendilerine bu stralarda bir yer bulabildi. Kütahya ve Atatürk caddeleri izlenerek tstasyon Alanına gelen yürüyüş kolunda, en çok tekrarlanan sloganlar "Özal islifa", "Hiıkümet istifa", "İşçfler d ele, genel greve", "Parlamento göreve", "tşçijiz, güçlüyuz" ve "Başbakan Özal dinlesin" şeklindeydi. Gerek söylenen gerek pankartlarda yer alan sloganlar da şöyleydi: "En büyük Tiirktş, başka biiyük yok", "Şartlı greve hayır", "Zevk için degil, bak için grev", "Herkese iş, mutfağa aş", "Sendikalar demokrasinin vazgeçilmez temel direkleridir. Sendikasız demokrasi miimkün olmaz', "Gerçek demokrasi istiyonız", "Toplusözieşmede serbest pazar DYP; KİTleriç piyasaya satdsın ANKARA, (Cumhuriyet Biırosu) DYP, KİT'lerin satışı konusunda Özal hükümetinin uygulamasına karşı çıktı. DYP'nin KİT politikasını açıklayan Genel Başkan Yardımcısı İsmail Heral, KİT'lerin iç piyasaya satılmalarını önerdi ve kâr eden KİT'lerin satışı yerine, zarardaki KİT'lerin satışını istedi. Heral, KİT'lerin toptan satışının özel sektörün 810 yıl yatınm yapmaması durumunu yaratacağını ve ozel kesimi harekete geçirme arzusunun tersinin ortaya çıkacağını söyledi. DYP Ekonomik ve Mali İşler Başkanı Heral, KİT'lerin satışı fikrinin dışandan bakıldığında cazip ve kolay göründüğü, ancak mevcut yapı nedeniyle Türkiye'de KİT'lerin satışının mumkün olmadığını bildirdi. Heral, "İktidan, yabancı uzmanlara sanki onlar büyük tavsiyelerde bulunuyormuş gibi yüzlerce milyon lira ödemeyi bir kenara bırakarak, olabilecek olan şeyi yapmaya davet ediyoruz" dedi. KİT'lerin satışı gündeme getirilirken, Paktaş'ın ve Asilçelik'in özel sektörden devlete devredilmesi olaylarının hatırlanmasını isteyen Heral, DYP'nin KİT'lere bakışını şöyle özetledi: " KlT'lerin faaliyet sınırlan tespit edilmeli ve bunu dışında KİT kurulmamalıdır. Devlet altyapüarı tesis etmelidir. KIT'lerde ıslahat birkaç kanun çıkarmakla sağlanamaz. KtT'ler zarar etmeden makul bir kâr getirmeli, zarar veya çok kâr da etmemelidir. KİT'ler için yeni bir yönetim modeli geliştirilmeli, özel sektörle eşit şartlar içinde rekabeti saglanmalıdır. KİT'lere hedefleri merkezi bir organizasyon tarafından verilmeli.KİT'lerin siyasi kudretle ilişkisini kuracak bir organ teşekkül ettirilmeli" Bazı KİT'lerin satış yerine kiraya verilmesini, daha uygun olacağını anlatan Heral, DYP'nin KÎT'ler için yeni yönetim modelini şöyle açıkladı: "KİT'ler bir bakana bağlı olmalı. Bakan, hukümetin isteklerini kuruluşa intikal ettirmeli, islekler strateji alanında olmalı. Bakanlıktan sonra bir mali kuruluş ya da holding niteliğinde bir üst teşekkul oluşturulmalı. Üst kuruluşun altında işletme grupları veya sektör holdingleri olmalı. Bakanlık, üst kuruluş ve işletme grupları aynı işleri vapmamaya dikkat etmelidir. İşletme kuruluşlan genellikle A.Ş. yapısında standart organizasyonlar olmalı. Yapı içinde Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu'nca denetleme olmalı, ancak bu teftişe dönuşmemeli. Kuruluşların özerk tüzel kişilikleri olmalı, özerkiiğini kullanmayan mesul olmalıdır'' Alptemoçin, Bursa'da basın toplantısı yaptı BLRSA, (Cumburiyet Bürosn) Temmuz ayından itibaren katsayının 62, yan ödeme katsayısımn 19 ve yakacak yardımının da 23 bin liraya yükseltileceği ilk kez resmi bir ağız tarafından açıklandı. Bursa'ya bir günlük bir ziyareti sırasında, bürolarında pazar nedeniyle bulunamayan gazetecilerin evlerinden toplanmasıyla yapılan basın toplantısmda Maliye ve Gümrük Bakanı Ahmet Kurtcebe Alptemoçüı, "Memurlarımıza, özellikle düşttk ücretlilere bütçe hazırlıklan sırasında ifade ettigimiz miktarlann da üzerinde net artış sağlamaya karar vermiş bulunuyoruz. Bu hususa bilabara temas etmek istiyorum" dedi. Alptemoçin, "bilahara" dediği konuyu açmadı. Bakan, gazetecilere dağıttığı metinde, uzun süreden beri tartışması yapılan katsayının daha önce belirlendiği gibi 62 olacağını, 21.500 lira olarak açıkladıklan yakacak yardımının 1.500 lira daha ilavesiyle 23 bin liraya çıkanldığını açıkladı. Bakan şöyle devam etti: "Bu düzenlemeler sonunda 1985'in ikind yansında 32 bin 117 lira aylık alan ilkokul mezuou, göreve yeni başlayan bir kamu görevlisi 1986 yılından itibaren 37 bin 562 lira almaya başlamıştır. 1 Temmuz 1986 (arihinden itibaren de 43 bin 761 lira alabilecek haJe gelmiştir. Bu du yardıını 23 bin lira' nımda 1986 yıluun ikind yansında yapılan artış ile 1985 yılındaki ücretler mukayese edilirse arada 11 bin 644 liraük mutlak bir net artış yapüdıgı görülecektir. Böylece, en alt seviyedeki bir devlet memurunun net Ucretinde bir önceki yıla nazaran en az yözde 36.2 nispetinde bir artış saglanmaktadır. Aynca ifade etmek isterim ki, devlet memurunun ücretini tespitte esas olan \adem, liyakat ve benzeri hususlar da ihmal edilmemiş, her kademe ve meslekte bulunaolar için ifade ettigimiz yüzde 36.2 nispetinin yüzde 50'ye yaklaşan oranlannda artışlar saglanmıştır." Alptemoçin bu açıklamasını yaparken masadaki bir hesap makinesiyle, 11 bin 644 lirahk net artışın vergi iadesinin bu artışa nasıl yansıyacağım da hesapladı. Bakanın hesabıyla, vergi iadesinden yüzde l'lik bir artış sağlanıyor. Bakan, yeni maaş artışının şube müdürlerinde yüzde 38.2'ye, daire başkanlarında yüzde 41.2'ye, genel müdür yardımcılannda da yüzde 42.5'e kadar çıkabileceğini savundu. AJptemoçin, "Bütçe sunuş konuşmasında hedefledigimiz rakamlan yakaladık. Enflasyonda da yüzde 25 rakamını tutturacağız. Belki de daba aşağıda bir rakamla 1986 yılını tamamlayabileceğiz" dedi. TKPB saniğıyla ilgilenmemizi büyükelçUik istedi Kendisiyle neden ilgilenildiğini soran samk Servet Çorakh'yı yamüayan ABD Jzmir Konsolosluğu yetkilileri "Davada insan haklarımn ihlal edildiği konusunda Washington'a bilgi ulaştığını" açıkladılar. tZMtR, (Cumhuriyet Ege Bürosu) ABD'li diplomatın işkence görüp görmediğini araştırdığı TKPB davası sanıklarından Servet Ziya Çoraklı'nın, yargılanmakta olduğu Izmir DGM Başkanüğı'na bir dilekce vererek, "ABD'nin Tiirkiye sonımlulanna" sorduğu sorulara ABD Büyükelçiliği yanıt verdi. Amerikan Basın ve Kültür Merkezi Müdürü Feter Claussen aracılığıyla Çoraklı'nın sonılannı yanıtlayan ABD'liler sanıkla ilgilenme nedenlerini "İnsan haklannın ihlali konusunda bir bilgi VVashington'a ulaşmış" diye açıkladılar. ABD Büyükelçilik görevlileri Amerikan Basın ve Kültür Merkezi Mudüru Peter Claussen aracılığıyla Çoraklı'nın sorularına şu yanıtlan verdiler: 1 Mr. Adams Siyasi İşler Danışmanı oluyor ve bu beyefendi>i tanımıyor. 2 Amerikan konsolosluğu insan hakları açısından konuyla ilgilendi. Elbette Siyasi İşler Da" nışmanı Mr. Adams görevlendirildi. Biliyorsunuz bizler de devlet memuruyuz, üstlerimizden emir alıyor ve ona göre hareket ediyoruz. Büyükelçiliğimiz Ankara'da olduğuna göre görev emir de oradan geliyor. İnsan haklannın ihlali konusunda bilginin nereden geldiğini bilmiyoruz. Ama insan haklarımn ihlal edildiği konusunda bir bilgi bir şekilde VVashington'a ulaşmış o da bu nedenle Ankara'yı aramış. 3 Mr. Adams'ın görevden alınacağı fikrine nereden sahip oldu? Boyle bir şey yok. Mr. Adams sadece görevini yapmıştır. Yüzlergüldü (Baştarafı 1. Sayfada) nn flamaları arkasmdaki kalabalıktan hoşnut yöneticiler, "Biz çağırmadık, kendiliklerinden geldiler. Çağırmadtğtmız şubelerimiz bile gelmiş" demekten kendilerini alamıyorlardı. Halk ve dışardan kanlım olmadığı için hmir'den az, gerçek işçi katılımı ise Izmir'i aşan bir yurüyüş oldu. Izmir'e işçi getirmeyen ve istemedikleri sloganlara muhatap olan büyük sendikcdar ders almışa benziyorlardı. Hiç değilse gelmek isteyenlerin engellenmemesiyle, gerçekten kalabalık ve tantamı işçilerden oluşan bir yürüyüş gerçekleştirildi. Olağanüstü polis önlemine ve gelenlerin katılmalan uyarılarma, halkın katılımına hiçbir şekilde izin verilmemesine rağmen... İster yürüyüş, ister miting alanında olsun yönetimi zor duruma sokacak taşkın slogan yoktu. Yine de kitleler çok canlı idi ve ağırlık hükümeti protesto eden s/oganlardaydı. Türktş'in belirlediği sloganlardan başka ve sürekli olarak mitinge katılanların tümünün sık sık attıkları sloganların başında, "Özal, hükümet istifa", "Başbakan Özal dinlesin", "îşçiler el ele genel greve'', ''Parlamento göreve "... vardı. Bir saat kadar süren yürüyüş hattı gerçek te şehrin yoğun yerleşim merkezlerinin dışında kalıyordu. Polis halkın toplanmasını engelliyordu. Yine de evlerden, camlardan yürüyüşçüier bol alkış aldılar ve de karşıhk verdiler. Bir ara yol kenarında alkışIayanlar arasında SHP MKYK üyeleri Cahit Angın, Tevflk Çavdar, Kamer Genç, Muzaffer Saraç, Hızır Ekşi, Uğur Batmaz ile Eskişehir yöneticileri disiplin kurulu üyesi Doğan Şener de vardı. TürkIş üst yönetiminde yürüyüşe katılmak isteyen siyasi parti temsilcileri ve sivil halk konusu çok uzun tartışıldı. Özellikle büyük sendika yöneticilerinin eğilimi iki grubun da alınmamaları yolundaydı. Cerekçe olarak ' 'yasal engeller'' gösteriliyordu. Sonunda esnek ve nazik birformül bulundu. Basına, siyasi partiler ve halkın davetli olmadıkları, ancak katılmak isteyenlerin engellenemeyeceği açıklandı. Başvuran SHP yöneticilerine ise yürüyüşe alınmayacakları bildirildi. Onlar ise yürüyüşte kendilerine yer verilmemesine aldırmadılar. Ara sokaklardan polis engelini aşarak önce yürüyüş kolunu selamlayacaklan bir noktaya geldiler. Sonunda da sendikalar kortejleri miting alanına girdikten sonra halk ile birlikıe en arkadan alana girdiler. Çok sıcak bir havada başlayan miting, Genel Başkan Şevket Yılmaz'ın konuşmasında hızlanan yağmur nedeniyle biraz çabukça hitirilmeye çalışıldı. Yine de kitleler dağılırken, sendikaalar arasındaki değerlendirme, tzmir mitingi yılgınlığından sonra Türktş'in eylem programının devam ettirilebileceği doğrultusunda idı. hava ve tatilden yararlanan tstanbullular, dün Gülhane Parkı, Sarayburnu ve YıMız Parkıgibihalkaaçıkparkları doldurdular. Sabahtan itibaren mesireyerlerinidolduran îstanbullular, ağaçlar altında piknik yaparak pazar günunü değerlendirdiler. tstanbul'da kalan bazı Arap turistlerin deniz kenarları yerineyesil alanlan ve mesire yerlerini seçtikleri görüldü. Meteoroloji ilgilileri, hava sıcaklığınm artacağını, bugün sıcaklığın 27 derece olarak beklendiğini soylediler. (Fotoğraf: UYGAR GÜRKAN) BODRUM TURGUTREİS'TE 2 aylık devre mülktapulu ^AMİRAL İNGİÜZCE KONUSUN ENGLISH CENTRE "İNGİÜZCE ÖĞRENMEKİÇİN SECKİN BİR ORTAM" Yetişkinler İçin Yeni başlayanlara veya geliştırmek , isteyenlere, gündüzakşamhafta sonu Ingılizce kursları. Ortaokul ve Lise dğrencileri İçin Yaz tatılınde ingılızce oğrenmek veya geliştırmek isteyen öğrencılerin sınıf ve dil duzeylerine uygun gruplarda gündüz I DEVIH MROLAH! RUMEÜHtSARI TEMSILLERİ W. SHAKESPEARE ı c w i n • rınua IUIIHICI • 50.000 TL. ayhk taksitle yazlık sahibi olmak isterseniz bize geliniz. DEVRELERİMİZ 1 NisanMayıs 4 AğustosŞubat 2 HaziranAralık 5 EylülMart 3 TemmuzOcak 6 EkimKasırtı TESİSLERİMİZ Yüzme havuzu, kafeterya, bar markel, çcx:uk bartçesı. Herşey güzel bir yaz için TATİL KÖYÜ'ndeJ HIRCIN Komedi 2 Bolüm Türkçesi: Nurettin Sevın Yöneten: Yücel Erten Detof: Erkan Kırtunç Kostüm: Nur Uzmen Funda Aktuğan Işık: Nuri özakyol Oyun Günleri: 30 Haziran 123 Temmuz saat 2130'da Biletler: AKM giselerinden, temsil geceleri Rumelihisan'ndaki gişeden temin edilebilir. KI; ANKARA, (ANKA) Guneydoğu Anadolu Projesi (GAP) çerçevesinde yapılmakta olan barajların oluşturacağı göller içinde kalacak bitki ve hayvanların korunması için TÜBİTAK, Guneydoğu Anadolu Biyoloji Projesi (GABP) başlatıyor. TÜBİTAK bulteninde yer alan açıklamada Fırat ve Dicle uzerinde yapılacak barajların doğrudan 74 bin, dolaylı olarak da 150 bin kilometre karelik alanın doğal yapısını etkileyeceği belinilerek, toprak yapısı ve iklimin değişmesinin yoredeki mevcut bitki örtusu \e hayvanlardan özeilikle yoreye özgu olanlarının kaybolmasına neden olacağı kaydedildi. TUBIT4K, GAP yöresi için "Doğa MüzesP kuracak Güneydoğu Anadolu'nun çöl iklimi ve hayvan türlerinin Anadolu yanmadasına geçiş yaptığı bir bölge olduğu ifade edilen açıklamada, "Degerli birçok bitki lurünün yanı sıra. çeşitli hayvan türleri de burada yaşamaktadır. Bir daha elde edemeyeceğimiz değerlerin ve dogal varlıkların araştırılması, bilinmesi ve korunması ülkemiz ve hatta bütün dünya için önem arzetmektedir" denildi. Toplantıda aynca, GABP kapsamında toplanacak ve şimdiye kadar TÜBİTAK tarafından desteklenen projelerde toplanmış olan materyalin korunması için "Doga Müzesi" kurulması kararlaştırıldı. KOMŞULARIMIZ ZEKİ ALASYA, MERAL KÜÇÛKEROL, ABDULLAH ŞAHİN, BETUL ARIM, SÜMER TİLMAÇ, ÜLKÜ ULKER, İLHAN DANER, BİLfiE OLfiAÇ, MÜJDAT 6EZEN ve sizler olacaksınız Erken müracaat edenler bu yazdan itibaren bıtmış daırelerden yarartanabilırler İSTANBUL ASLİYE 1. TİCARET MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI'NDAN İLAN Esas No: 1981/1679 Karar No: 1986/1449 DAVALI: MANOL EMANİL1DİS VE ŞERİKİ KOLEKTİF ŞİRKETI Bahçekapı Yerli Mallar sırasında No: 4 Istanbul. Davacı Dr. Orhan Ternar vekili tarafından davalı Manol EmaniIidis ve Şerikı Kolektif Şirketi aleyhine açılan kurutma ocağınm iadesi davasımn mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucu aşağıdaki karar verilmiştir. Mahkememizin 30.4.986 gun ve 981/1679 esas 986/1449 sayılı karan ile. halen Makine Kimya Endustrisi Kurumu Gaz Maske Fabrikası Mudürluğu'nde bulunan dava konusu Kontuni Lak Kurutma Ocağı'mn davalıdan alınarak davacıya aynen iadesıne, mümkün olmadığı takdirde alacak bedeli olarak istenen 200.000. liramn davaiıdan alınmasına. Dava tarihindeki tarifeye göre 18.000. lira avukathk parasının davalıdan alınarak davacıya verilmesıne. 42.665. lira yargılama giderınin de davalıya yukletilmesine. Yargıtay yolu açık olmak uzere davacı vekilinin yuzune karşı davalı yanın yokluğunda 30.4.986 gunu oybırliği ile karar verilrniştir. Işbu hukum ozetı davalı şirkete müddetinde temyiz etmek uzere ilanen tebliğ olunur. 2.6.986 Basın: 7073 DENİZ İNŞAAT SANAYII VE TİCARET LTD. ŞTI. Tanane Cad.b Yaprak Çıicmazı No: 11 Per$«nb«pttari KARAKÖY Tel: 155 62 6566 p Eignst Centre Kac**oy M^jnavyes Sok No 3 KadAoy tstanbul Tel 338 83 10 338 56 4" Dılko Engten Cen HBiboyu Cad No 16 Bakrkov Istanbul Tet 570 12 705T2 2 MOC3A SİNEMAS 337 01 2a ILAN İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ BAŞKANLIĞFNDAN İsraaii Önder Pekerler tarafından alacaklılarına teklif ettiği konkordato ile ılgili dava dosyası Istanbul 2. İflas Memurluğu'nun 1982^83 nolu dosyası mahkememıze tevdıi edilmiş olduğundan konkordatonun tasdiki hakkındaki murafaa 11 .''.1986 günu saat 16.00'da mahkememiz duruşma salonunda yapılacaktır. ttirazı bulunan alacaklılann haklarınj mudafa için murafaada haar bulunmalan talep HUMK'nun 50^. maddesi hukmu vechile basit usulu muhakemeye tabi olduğundan usulun 509. maddesi gerefince ibraz etmek istedikleri belgelen en geç duruşma gunune kadar ibraz etmelen, murafaaya gelmedikleri takdırde gıyap kararı teblığ edilmeksızın duruşmanın gıyaplarında devam olunarak karar verileceği hususunun ilanma mahkemeee karar verilmıştir. llanen tebliğ olunur. 19.6.1986 Basın:71f>6 İLAN İSTANBUL 8. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ HAKİMLİĞİ'NDEN Davacı Fatma KuçükoğJu tarafından davalı Mehmet Rejit Kuçukoğlu aleyhine açılan boşanma davasımn yapılan duruşması sonur.da: Hâkimliğimızce verilen 8.6.1986 tarih ve 1985/613 esas 1986/298 karar sayılı ilamla Şanlıurfa, merkez, Huseyinpaşa Mahallesi, cılt: 010/03, sahife no: 6, kutük no: 89'da nufusa kayıtlı Davut ve Ayınzeliha'dan olma 1929 doğumlu Mehmet Reşit Kuçükoğlu ile Haül ve Ayşe'den olma 1931 doğumlu Fatma Küçukoğlu'nun medeni kanunun 134. maddesi gereğınce boşanmalarına, her iki tarafa evlenmeden memnuiyet cezası venlmesine yer olmadığına, harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, masrafların davacı üzerınde bırakılmasına, Yargıtay yoiu açık olmak uzere karar verilmiş olup, vapılan tum araştırmalara rağmen adresi tespit olunama>an davalı Mehmet Reşit Kuçukoğlu'na ılanen tebligat icrasına karar verilmış bulunduğundan, adı geçenin yukarıdaki kararı kanuni suresi içinde temyiz etmesi aksi takdirde kararın kesinleşeceği davetiye yerine geçerli olmak uzere Kara Meydan Çıkmazı no: 20 Şanlıurfa adresınde evvelce bulunduğu bildirilen davalı Mehmet Reşit Kuçukoğlu'na ilanen tebliğ olunur. 19.6.1986 Basın: 7168 4. Hafta Seanslar 12 0015.0019 0021 15 Rlmlerin Seanslan Dönüşümludür :esn • YOLCO • aumlı TÜRK ÇOCUGU ALDANMA HAFİF ALKOLLÜ İÇKİLER ALKOLİZMİN, MASUM ZANNEDİLEN VEYA ÖYLE GÖSTERİLEN KANLI OLTASIDIR. Y EŞ İ L A Y