Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16 HAZIRAN 1986 * SPOR CUMHURİYET/11 Hepsi yalan, bu doğru (Baştarafı Sporda) Can Bartu'nun favorisi, hiç aklınıza gelmeyecek bir lakım.. Uruguay.. "Hem dayanıku oynuyorlar. Hem de sert.. Bundan sonra Uruguay'ı yenmek zor olacak " diyor.. Bartu dünya kupasmın gidişinden de memnun değil. . Sebepleri sıralıyor: ' 'Bir defa Havalange oy alsm diyt taktm saytsuu 24 V çıkartıp kaltteyi düşürdüler. tkbıcisi Meksika elenmesin de hasüat artsm diyt tumuvayı Meksika'yı mümkün olduğu kadar üeriye götürecek şekilde ayarladılar. Bunlann üstüne bir de hakemlerin maç sonuçlanna kesin etküeri var. Sadece kötü değil kasıtlı yönetiyorlar" diyor. Turgay Şeren 'in kesin favorisi Danimarka.. Amesen 'in aptalca birfaulle oyundan atılmasma dahi aldırmıyor. "Bu öyle bir takan kihergiren yedek, bir eskisinin görevini aynen yapıyor" diyor. Doğan Koloğlu Lobonovski'nin gayet akıllı, starlannı yormadan, yedeklere sık sık sans vererek birinci turu geçirdiği Sovyetlere sans tamyanlann başında geliyor. Dünya kupası ile ilgili buradaki en unemli izlenimimiz, üzerinde birleşilen bir favori takımın olmayışı.. Hemen herkesin favorisi ayn.. Bu arada Brezilya'ya sans tamyanlann sayısı parmakla gösterilecek kadar az. Bize sorananız dünya kupası asıl şimdi başlıyor. tlk iki takımın doğrudan, altı üçüncüden dördünün de averajla ikinci tura yükseleceği ilk turda hemen tüm takımlar taktik hesaplan içinde çok ekonomik oynadılar. Oysa şimdi "knockout" turu başlıyor.. Yadevam, yatamam.. Yenilen gidecek.. Bu yüzden her maçta her takım varını yoğunu ortaya koyacak. tlk turdaki hafif, zayıf, sıkıcı gOrüntü kimseyi aldatmasın.. Futbol seyretmeye şimdi hazırlanın. Turnuvanm flaş takımı Danimarka bize göre işin sonuna yaklafıyor. Neden.. Nedeni açık.. Danimarka tam bir makine intizamı ile oynuyor. Takımı sanki bilgisayar yönetiyor. Atnklan gollere bakın. Yansı birbirinin karbon kopyası.. Bu daha ne kadar sürer.. Bu makinenin esrannı elbet biri çözecek.. Yıldınm gibipaslar.. Sonunda 18'in sağ köşesinde birisi. Genellikle Arnesen boş kalıyor. Yerden içeri kesiyor ve geriden hışım gibi gelen birisi, genellikle Larsen, topla kaleye giriyor. Yağma Hasan 'ın boreği.. Ye Danimarka ye..Ama bu börek daha ne kadar pişer?.. Hem de Arnesen yokken.. Dünya kupası bir cehennem.. Maraton cehennemi.. Böyle biryanşa hızlı 100 metreci gibi değil, 42'nci kilometreyi düşünen akıllı maratoncu gibi başlamak gerek.. Kupayı şimdi iyi başlayan değil, sonunda ayakta kalabilen kazanacak.. Bunun için de sağlam, dayanıklı ve sert bir takıma gerek var.. Güney Amerikalılann hemen hepsi bu türden.. Avrupa'dan mı?.. tngiltere 'yi akhmzın bir köşesinde bulundurvn.. Robson 'un çocuklan artık oynamaya başladılar.. Kayzer Franz 'inkiler de öyle.. Danimarka ve Sovyttler için fikir yürütmeden önce, onlann bir de ölüm kalım turundaki maçlanm izlemek gerek.. Bize göre turnuvanm en sağlam ve dayanıklı takımlanndan biri lspanya. Onun da gerçek güçlerini göreceğiz. Eğer Maceda sakatlanıp ülkesine geri dönmeseydi, bizim favorimiz lspanya idi. Ama Maceda gibi tek başına takım olan bir adamın yokluğunu çok hissedecekler. İkinci turun en ilginç maçında dünya şampiyonu Italya ile A vrupa şampiyonu Fransa karşı karşıya gelecek.. Ama ikisi de şampiyonluk günlerinden çok uzaktalar şimdi. tkisinden birinin bu turdan öteye gitmesi mucize olur. EVET/HAYIR AKBAL (Baştarafı 2. Sayfada) DISK Genel Başkanı Abdullah Baştürk'un sıkıyonetim mahkemesinde yaptığı savunmanın önemli bir bölümünü kendi sesinden dinleyenlerden biriyim. Not almak zordu, bunca belge, bunca kanıt, bunca söz akılda kalmıyor... Yakın tarihimizin ilginç bir yaprağı idi o duruşmalarda sergilenen... Bir milyon emekçiyi kapsayan DİSK davasmın adalet tarihimizde apayn bir yeri olacağı kanısındayım. Başta Abdullah Baştürk olmak üzere tüm merkez yftnetim kurulu Oyelerinin savunmalan, beigesel birer değer taşryordu. Bu savunmalann olduğu gibi kamuoyuna yansıtılması gerekliydi. Şimdi DİSK Genel Başkanı Abdullah Baştürk'un "savunma^ı ile DİSK Genel Sekreteri Fehmi Işıklar'ın "savunma"s\" kitap halinde yayımlanmış bulunuyor. Baştürk'un "Savunma"sı Çagdaş Yayınlan'nda, Işıklar'ınki ise Gür Yayınlan'nda çıktı. Çagdaş sorunlarla, olaylarla yakından ilgilenen tüm aydınlann, bilinçli emekçilerin kitaplıklartnda yer alması gereken kitaplar bunlar. DİSK davası henüz sonuçlanmamıştır. Dört yıMır sürüp giden bu dava konusunda olumlu olumsuz her hangi bir goruş belirtmek yasalara aykın davranmak olur. Günü gelir bu dava ve bu davanın yürütülmesi konusunda göruşlerimizi yazmak olanağı buluruz. Olaylar hızla geiişiyor, değişiyof. Ta başından beri DİSK ve Barış davalan konulannda ki bu davalarda çok yakından tanıdığım, sevdiğim, saydığım kişiler sanık durumundadır herhangi bir gorüş belirtmedim. Bundan titizlikle kaçındım. Ama başkalan, yüksek gorevde bulunanlar, "Tercüman" yazarlan, hatta son günlerde HP kokenli bir milletvekili, adalet önünde görülmekte olan bu dava üzerinde, DİSK Genel Başkanı Abdullah Baştürk'ü suçlayıcı sözler söylemekten, yazılar yazmaktan kaçınmadılar. Yasa uygulayıcıları bilmem bunlan görmedi mi? Apaçık suçtur adalet önünde görülen bir davada yan tutmak, sanıklan suçlayıcı ya da savunucu bir tavır almak... Ben böyle bir davranışta bulunsam yasalar hemen işler. Bunu bildigim için DİSK ve Banş davalannda herhangi bir görüş belirtmemişimdir. Bu yazımda da ilginç bir belge saydığım Baştürk ve IşıMar'm "savunmalan"ndan birtaç alıntı yapmakla yetinecek ve okurlarımın tarihsel belge değerindeki bu "savunma"ları alıp okumalarını öğütleyeceğim, o kadar... Baştürk'un "Savunma"s\ 492 sayfa, Işıklar'ınki 391 sayfa... ikisi de sürükleyici bir roman gibi... Suçlamalara yanrt veriyorlar. DİSK'le ilgili konulara kendi açılarından aydınlık getiriyorlar. Baştürk, savunmasının sonlannda DİSK'i şöyle tanımlryor: "DİSK her koşulda emeğı savunmuş, işçüerin, emekçilerin aşı ve işi için uğraş venviş, oemokrasi ve özgüriüklerin serpilip gelişmesi için, temel insan hak ve ĞzgurtükJerinin, sendika fogürlüğünün, sosyal haklarm yaşama geçirilmesi için çabalarmş, dostluk ve kardeşlik için, özgüriuk ve banş için, sömürüsüz ve baskısız güzel günler için, tüm çalışanlann mutlutuğu için, mücadele vermiş sendikal bir kuruluştur" Fehmi Işıklar ise "Savunma"s\na şöyle başlıyor: "12 Eyiul 1980'de başlayan DİSK davasmda hukukun en temel ilkeleri çiğnenmiştir. Bu davada adaJetn gerçekJeşeceğine inanmıyorum. Bu nedenle mahkemenlzden adalet beklemiyorum." Işıklar, "Sorgulama ve defilferin değenendirilmesi aşamasında da ortaya koyduğumuz gibi bu davanın hukukla uzaktan yakından ilgisi yoktur. Çunkü bu davada hukukun en temel ilkeleri çiğnenmiştir" demektedir Baştürk'un "savu/7/nas/"nın başında "dilekçeyi sunan" kişinin nitelikleri şöyle sıralanmış: "Geneliş Başkanı, Uluslararası Kamu İşçileri Federasyonu (PSI) Yönetim Kurulu Onur Üyesi, Türkiye Devrimci İşçi Sendikalan Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı; Avrupa Sendikalar Federasyonu (ASK) Yönetim Kurulu Üyesi." Abdullah Baştürk savunmasını şu sozJerie bitiriyor "Zaman DİSK'İ ve bizieri haklı çıkaracaktr. Bu davayla sanık sandatyesine oturtulan bizlerin demokrasi ve özgürtükler mucadeleslnde vercüği uğraş ve bu davadaki savunmalanmtz geteceğin gerçek demokrasisinin ve özgür sendtkacıhğın oluşumunda silinmeyecek kalıcı izler bırakacaktır" Çagdaş Yayınlan'nda çıkan Baştürk'un 'SavunmasT ile Gür Yayınlan'nda çıkan Işıklar'ın "Savunması" tarihsel bir belge degeri taşryor. Okunmaya değer... lan Kupası, 1621 haziran tarihleri arasında Ankara'da yapılacak. TV'DE BU HAFTA TKT, Meksika'da devam etmekte olan 13. Dünya Kupası 2. tur karşılasmalanm ekranlanmıza getirecek. TRT'nin 1618 haziran tarihleri arasında yayımlayacağı maçların programı şöyle: Bugün: 18J0 özet yayın, 20.55 BrezilyaPolonya (Naklen), 01.00 ArjantinUruguay (Naklen). 17 haziran salı: 18J0 özet yayın, 20.55 ItalyaFransa (Naklen), 01.00 FasF.Almanya (Naklen). 18 haziran çarşamba: 18.30 özet yayın, 20.55 tngiltereParaguay (Naklen), 01.00 Danimarkalspanya (.Naklen). Üvey evlat gibiyiz ca çok sevindim. Hele Izmir'deki arkadaşlann. kardeslerimin rahat calışma tŞTE TARİHİŞEREFSTADI Yıl 1934... Beşiktaşlüanngayretiyle ÇırağanSarayt'nm bahçesine tribünler konularak top sahası yapı durumlan beni çok duygulandırdı. hyor. tstanbul'un üçüncü stadı... YaniŞeref Stadı oluşturuluyor... Oyülarda kimi zaman fampiyonluk sevincini, kimizaman daolayları Diger bölgelerde birierle neden ilgilenmiyorlar? Bizleri neden dışlıyaşıyor bu tarihi yer (1). O günden bu yana Şeref Stadı 'nda değisen bir şey yok. Yağmur çamurda adeta bir balçık tarlası haline geliyor yorlar? Bir nevi üvey evlal gibiyiz." (2). Futbolcular zaman zaman mtrenman yaptıklan bu tarihi yeri supürgelerle düzene sokabiliyorlar (3). Vt yu 1986... Şeref Stadı yor46 yasındaki Tuncay Ürentürk, gun, ama gururlu bir abide gibi tek bir çM büe çakümadan öyiece duntyor (4). (Fotoğraflar: CUMHURtYETARŞtV VEDA T DANATürkiye'de spor yapmak için çırpınan CI) binlerce sağlık özürlüden yalnızca biri. O'nun gibi daha niceleri çalışma olanaklanna kavuşabilmek için kendilerine uzanacak yardım elini bekliyorlar. Bazı bölgelerde özürlüler için spor yapma olanaklarımn yaratılmasıyla birlikte, Beden Terbiyesi Genel Müdürü Şahap Sayın, 17 Aralık 1985 tarihinde bölge müdürlüklerine gön (Başıarafı Sporda) 52 yıldır spora hizmet eden stada 5 yıldızlı otel yapılıyor Şeref Stadı tarih oldu BABA HAKKFDAN Çırağan'ın bahçesi olan şimdiki Şeref Stadı 'nın bir bölümü önceden ağaçlarla kaplıydı. Bir bölümünde de havuzlar vardı. Imkânsızlıklar içerisinde çaiıştık çabaladık. Doğru dürüst bir saha da yok, bir saha yapmaya karar verdik. Izin aldık ve Şeref Stadı 'nı gerçekleştirdik. HİLMİ TÜRKAY B. FİKRETTEN derdiği yazıda şöyle diyordu: " 1 . tDerimiz, ilgili spor federasyonlan ve özüriü kumluşlan ile koordineli olarak, çeşitli dallarda faaliyetlerin düzenlenmesine özel önem atfedeceklerdir. 2. Bu tür faaliyetler, 1986 ve sonrası yıllarda, illerimizin yıllık programlannın aynlmaz parcası haline getirilecektir. 3. Özüriü yurtlaşbtnn spor karşılaşmalanm izJeyebilmeleri için gerekli kolaylıklar behemahal göslerilecektir. 4. Kunılnşlann faaliyet isteklerine öncelik verilecektir. 5. Her defasında yapılan faaliyetlerle ilgili bilgi ve belgeler genel miidürlüğe aktanlacaktır." LEFTERDEN Halen önünden geçerken yüreğim hopluyor, hep tozlu topraklı o sahada top koşturduğumuz günler akhma geliyor. Akhmdan silinmesi de mümkün değil. Tarihi Şeref Stadı'nın yıkılması üzücü, ama öyle harap bir şekilde duracağına, ülkemiz için yararlı bir şeyin yapılması bence daha iyi. rüşme sağlayıp kendisinden Şeref Stadı'm anlatmasinı istedik.. O da basladı anlatmaya: "Çırağan'ın bahçesi olan şimdiki Şeref Stadı'nın bir bölümü önceden agaçlaria kaplıydı bir bölumunde de havuzlar vardı.. Imkânsızlıklar içersinde çaiıştık çabaladık, doğru dürüst futbol oynanabilecek saha da yok, bir saha yapmaya karar kıldık. izin aldık ve Şeref Stadı'nı gerçekleştirdik.. tstanbul'un bu üçüncü stadı olmuştu.. Fulbol agır ovnamyordu sahada tempo agırdı çünkü saha muntazam defildi.. Top sünnek filan çok zordu. Ama tüm bunlara karşın Lefler, B. Fikret gibi yıldızlar çıktı bu sanadan... Yaklaşık 10 yıl kadar top ovnadık bu sahada..." Bu arada, Baba Hakkı'nın "dönemin yıldızlanndandı" dediği B. Fikret (Kefal) ile de görüşmek istedik. Ancak B. Fikret'le görüşmemiz fazla sağlıklı olmadı. Çünkü kendisi Fenerbahçe'nin başmdayken de konusmaktan kaçındığından bu kez de Bedrettin Dalan'ı öne sürüp, "Valla ben öyle eskileri falan aklımda tutamam. Yoksa beni Dalan'la kapıştırmak mı istiyorsunuz? Ne anlatayım ki.. Taksim Sladı vardı o yülarda, ondan biraz daha iyi bir yerdi. Fazla da bir şey hgtırfamıyonım."dedi. Dönemin diğer bir yıldızı da Fe1 nerbahçeli Lefter Küçükandonyadis ti.. Lefter, Şeref Stadı'nda fazla top koşturmamasına rağmen, "Halen önünden geçerken vureğim hopluyor. Hep tozlu topraklı o sahada top koşturduğumuz günler akhma geliyor" diyor.. Ve ekliyor.. "Amalör bir nıbla o sahada canımızı dişimize katarak top koştururduk. Akhmdan silinmesi mümkün değil. Şimdi oranın yıkılacağı haberleri dolaşıyor ortalıkta.. Otel yapılacakmış.. Tarihi Şeref Stadı'nın yıkılması hiç kuşkusuz iizücü ancak öyle harap bir şekilde duracağına uikemize yarariı bir şeyin yapılması bence daha iyi.. Olumlu bir karar. Ama yine de ne olursa olsun ne yapdırsa yapüsın oradan geçerken her zaman yine yüregim hoplayacak ve yine o tozlu dumanlı sahada top koşturduğumuz günler akhma gelecek.." Şu anda Beşiktaş'ta top koşturan futbolcular ne diyorlar?.. Yağmurlu çamurlu günlerde ellerine aldıklan supürgelerle sahayı süpüren, kaleleri bir uçtan öteki uca taşıyan çoğu kez sular akmadığından hamamda veya evinde yıkanmak zorunda kalan futbolcular, bu tip aksaklıklarla bir daha karşılaşmayacaklanndan oldukça memnunlar.. Çünkü yıllardır cefa çekmekten bıkmışlardı artık.. Şimdi yapılacak olan "çim" sahanın bitimini dört gözle bekliyorlar... Artık Fenerbahçe ve Galatasaray'ın çaUştığı gibi onlar da dönem başından itibaren çim sahada çalışacaklar. Ve yine kendi tesisleri olan "Fulya"da soyunup giyinecekler... Ama yine de kafalarında hep tarihi Şeref Stadı var.. " O bizim ikinci evimizdi orayı unutmamız çok zor olacak" diyorlar... \alla ben öyle eskileri faian aklımda tutamam. Yoksa beni Dalan ile kapıştırmak mı istiyorsunuz? Ne anlatayım ki... Taksim Stadı vardı o yülarda, ondan biraz daha iyi bir • yerdi. Fazla da bir şey hatırlamıyorum. Ben hayatta öyle şeylerle „, uğraşmam. En büyük kupa (Baştarafı Sporda) vurdu. Baraja çarpan top, Beşiktaş ağları ile kucaklaştı. Uzatma devrelerine hıal giren taraf Beşiktaş oldu. SiyahBeyazhlar, Bursaspor kaJesinde sıkça göründükleri bu devrenin 5. dakikasında gaübiyete ulaştıFUTBOL Meksika'da devam etmekte olan 13. Dünya Kupası'nda 2. tur maçları başladı. Program şöyle; Bugnn: ArjantinUruguay, BrezilyaPolonya. 17 haziran sah: ttalyaFransa, FasF. Almanya. lar. 95. dakikada Bursaspor savunmasının yaptığı kademe hatasından yararlanan Göhkan ceza alanında topla buluşur buluşmaz şutladı ve Beşiktas'ı tekrar öne geçirdi. Bu gol aynı zamanda ilk uzatma yansının da skorunu belirledi: 21. HAFTANBV SPOR ÇIZELGESI 18 haziran çarşamba: lngiltereParaguay, Danimarkalspanya. Öte yandan, çeyjek final karşılaşmalan da 21 haziran cumartesi günü başlayacak. TENtS 18 yas grubu gençler Spor Yazar V Çırağan Sarayı'nın hemen yanı başında bulunan ve saray gibi büyük bir tarihe sahip olan "Şeref Stadı" artık futbola kapılannı kapattı.. Beşiktaşlılar ytllannı vermişlerdi bu stada... Turk futboluna çıkardıklan yıldızlarını hep bu stattan çıkarmıslardı... Doğru dürüst giyinip soyunulacak bir yeri dahi yoktu Şeref Stadı'nın... Besiktaşlı hep zor şartlarda bu statta maçlara hazırlanıyordu... Ama tüm dezavantajlara rağmen yıldızı, genci yılmadı bu stattan.. Hep çalıştılar.. Ve bu çalışmalarının karşılığında da bir sürü şampiyonluklarla kucaklaştıiar... Seba geldi, 1984'te Beşiktaş'ın başına.. Arkadaşları Ue birlikte kolları sıvayarak ilk planda Akaretler'de "süper" bir kulüp binası gerçekleştkdiler.. Ardından Ful>a'da Mehmet Üstünkaya ta rafindan gerçekleşurümeye başlanan lesisleri tamamladılar.. Ve şimdi de bir çim sahayı gerçekleştirmek için koşuşturuyorlar.. Arük Beşiktaş Fulya'da çalışacak... Hem de yıllardan sonra ilk defa... Çırağan Sarayı, Lale Devri'nde Sultan Abdülaziz tarafından yaptınlrruş ancak 1910'da yanmıştı.. Aradan tam 24 yıl gecmij ve Besiktaşhlar Çırağan Sarayı'nın bahçesini "stat" haline getirmeye karar kılmışlar.. Uzuncana yapılan çahşmalar sonrasında İstanbul 3. stadına yani "ŞereF'e kavuşmuş... İlk stat 1922'de Taksim'de kurulmuş.. îkincisi de 1929'da kurulmuş ve "Uaioo O u b " Fenerbahçe tarafından alınarak ahşap tribünierie çevrilmiş ve Fenerbahçe Stadı adını almış... "Şeref SudTnın 1934 yılında gerçekleştirilmesi ile lig maçları bu statda oynanmaya başlanmış.. Çünkü bu saha gerçekleştirilene kadar lig maçlanmn oynanabileceği doğru dürüst bir saha yokmuş. Hoş, söylenildiğine göre Şeref Stadı da öyle ahım şahım olmamıs ama o günkü koşullara göre Beşiktaşular yapabileceklerinin en iytsini yaprmslar... Yülann geçmesr ile yıldızlar da çıkmaya başlamış Şeref Stadı'ndan... Lefter, B. Fikret, Baba Hakkı gibi... Vegünümüze kadar da surdü bu yıldızların çıkması... Yani "Şeref Stadı" Türk sporuna çok fazlasıyla hizmet verdi.. Şimdi ise yerini "5 yüdızlık" bir otele bırakıyor... Şeref Stadı'nın yapümasında büyük rolü olanlardan biri de "Baba Hakkı"ydı.. Baba Hakkı'yı günümüzde herkes tarur... Uzun yıllar Beşiktaş formasıru taşıdı, Baba Hakkı.. Ve yine Baba Hakkı, uzun yıllar Şeref Stadı'nın tozlu topraklı zemininde top koşturdu. Baba Hakkı ile gö Şeref StaoVndan anılar Şeref Stadı'nda 'Unutuhnazlar3Dizisi ABDÜLKADİR YÜCELMAN Taksim Stadı'nı ammsayacak yaşta değilim, ama Şeref Stadı hâlâ belleğimde. Pür amatörlerin ter döktüğü, futbolun belki teknik olarak değil, ama anlam olarak futbol olduğu devirlerde Şeref Stadı en görkemli yıllannı yaşadı. Bir Cihat Arman'm Macarlarla iddiaya girip 1 adımdan gol yemediği maçı anımsıyorum. Bir Baba Hakkı'mn, birrahmetli Şükrü Gülesin'in ellerini bellerine koyup saha içinde arkadaşlarma posta koydukları dünmüş gibi gözlerimin önünde. Füze oiup kafaya çıkan rahmetli Baba Gündüz unutulur mu hiç? Bir Şeref Stadı'na, bir Vefa Stadı'na koşardık her maç günü. Şu anda hangisini, hangi akhma gelen futbolcuyu saysam ki. Onlannfutbolu, o günlerin 16 yaşındaki gençlerini ne derecede etkilemiftir bilemem ama bence o yülarda hepsi birerfutbol deviydi. •k * Oerenci Kavdına Başladık t t Ülkemizin en seçkin ögretmen kadrosu ile kurulan okulumuza İ^J " İlkOrtaLise „ karanlığına dek uzayan amatör maçları izlemekti görevim. Zaman zaman Karadeniz'den kopup gelen ve Şeref Stadı'nın tam ortasındaanafora çeviren odondurucu riizgârı hâlâ Hiklerimde hissediyorum. tnönü Stadı açılıp Şeref Stadı'nın papucu dama atılınca Şeref Stadı yine amatörlerin stadı, yine Beşiktaş'm ve daha birçok kulübün idman yeri oldu. O günlere kadar tahta tribünleri olan Şeref Stadı'nın bir pazar günü amatör bir takımın seyircilerinin sıralan nasüyakıp ısındıklarım ve o günden sonra ne zaman Şeref Stadı'na gitsem taşlaşmış tribünleri göriince o ısınmak için tribünlerin tahtalarını yakan taraftarları anımsarım. * * • Şeref Stadı tarihi görevini tamamlamış, virane halinde bile bir şampiyon yetiştirmenin gururu içinde kapılannı tamamen kapatıp 5 yıldızlı bir otele dönüşecek. O tarihi sütunlar arasmdan çıkan futbolcularla birlikte tarihe karışacak. Ne var ki ne Şeref Stadı unutulacak, ne de Beşiktaş, Şeref Stadı'nı unutacak. Şeref Stadı futbolumuzda şerefli bir yer tutan amsını her zaman taptaze tutacak. Tercuman • Spor yazarhğtna başladığımın ilk yıllanydı. Çiçeği burnunda bir muhabir olarak çoğu günlerim Şeref Stadı'ndageçirdi. Sabahın 10'unda başlayan ve akşamm alaca Lebi Derya Cinsinden Bir Stat HALİT DERİNGÖR Spor danışmanımız Abdülkadir Yücelman, dinlencede bulunduğum bu günlerde yıkılması ve yerine "beş yıldızlı" otel yapılması kararlaştırılan tarihi Şeref Stadı hakkında benden bir anımı istedi. Acele bir anı yazmak çok zor. Haüa düşünüp taştnmadan insan, hayatım dahi bir daktilo sayfası ile anlatamıyor. Şeref Stadı, eskilerin lebi derya dedikleri cinsten bir stattı. Futbol oynanan zemininin bir tarlaya benzemesi karşısında, doğal güzelliği ile belki de dünyanm en manzaralı statlarından biriydi. Zaman zaman stadın önünden geçen Boğaz vapurları, maçın sonucunu öğrenmek amacı ile adeta stada teğet geçerlerdi. Hatta vapur kaptanları, tuttukları takımın yengisi karşısında sirenlerini sürekli olarak çalarlardı. Bazı futbolcular, maç içersinde vakit çalmak için topu denize atarlar, hakemler ise denizden topun gelmesini bcklerlerdi. Bazı hayalprest futbolcular, futbol oynamak yerine, Boğaz 'ın doğal güzelliğini seyre dalarlardı. Ben futbolla ilgili anılarımı anlatmayı pek sevmiyorum, hatta günümüzde eski anılart anlatmak isteyenler karşısında da sıkılıyorum. Çünkü anılar genellikle abartılıyor veya öyle sanıltyor. Ama madem ki bir anı isteniyor, ben de kendime ait olmayan bir başka anıyı anlatmadan geçemedim: 194445 yıllarında bir FenerbahçeGalatasaray şampiyonluk maçı oynanıyordu. Bu maçıaki santraforumuz, arife günü yitirdiğimiz rahmetli Melih Koıanca 'ydı. O yıllar, Denizcilik Bankası'nmKonya vapurunda kumanya memuruydu. Vapur, maçı oynadığımız günün akşamı hareket edecekti. Maçın ikinci yansının sonlanna doğru, Konya vapuru Şeref Stadı'nın açıklarından geçiyor ve acı acı düdük öttürüyordu. İşte sahada bunu duyan "Orkinos Melih" "Eyvah, vapuru kaçırdım, şimdi ne olacak'' diyerek maçı terk ediyor ve bizi on kişi bırakıyordu. Allah'tan beraberlik, şampiyon olmamızayetiyordu. Yoksa bir vapur düdüğü yüzünden, bu tarihi statta, az kalsın şampiyonluğu kaybediyorduk. Sonuç olarak bir asırayakın geçmişin ve içinde yaşanılan anılarıyla Şeref Stadı larihe karışıyor. Bu doğaldır. Ne var ki, yıl 1986 ve Türkiye hâlâ tarla misali statlarda top koşturuyor. Hem de eski futbol ve futbolcuları arayarak... İngilizce öğrctim vapacak Özel Tcrcüman Liscsi'ndc. Ortaokul ve Lise hazırlık sınıflarıvla. Ticaret Rölümü Lisc hazırlık sınıfına: Özel Tercüman İlkokulu'nda ise I.. II.. III.. IV. ve V. sınıflara öğrenci kavdına başlanmıştır. TBreuman Eğrtim^ğretim «e Kurtur Hirmederi A.Ş. öğrctim kurumlarımızın. gelccckten çok şc\ bekleycn öğrencilcrimizc. dcğerbilir velilcrc vc ülkcmizc havırlı olmasmı dilcriz. Öğrenim. Tcrcüman'ın İstanbuldaki modern ve geniş binalarında. her şcvin en mükemmcliylc yapılacaktır. Bu ycpycni e^itim ve Londn Asfallı, Tercüman Tesisleri, Topkapı İstanbul Tel: 582 11 53 582 07 84 • 582 12 12