19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 MA YIS 1986 HABERLER CUMHURİYET/U ABD tehditle oy istedi ABD'nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Vernon Walters, kendilerinden yardım alan ülkelerin BM'deki oylamalarda aleyhte oy kullanmaları halinde yardımtn kısılacağım söyledi. Dış Habeıier Servisi ABD'nin BM'deki Daimi Temsilcisi Vernon Walters, Washington'dan dış yardım alan ülkeleri uyararak, bundan böyle BM Genel Kurulu'nda ABD aleyhinde oy vermeyi sürdürmeleri halinde aldıkları yardım miktarının azalacağını söyledi. Vernon NValters, Senato Tahsisat Komitesi Dış Ödenekler Alt Komitesi'nde yaptığı konuşmada, ABD'den yardım alan birçok ülkenin BM Genel Kurulu'nda geneüikle VVashington aleyhinde oy kullandığını, daha sonra da perde gerisinde ABD yonetiminden özür dilediklerini hatırlattı. Bu tür iki yüzlü davranışların hiçbir koşulda haklı gösterilemeyeceği görüşunü savunan NValters, buna örnek olarak da Washington'un Libya'ya saldırısından sonra BM Genel Kurulu'ndaki oylamaya dikkat çekti. NValters, " L a f a gelince herkes Kaddafi'nin ne kadar korkunç bir adam olduğunu söyledi, ama iş oy verme>e gelince çoğunlok bizim akvhimizde oy verdi" şeklinde konuştu. BM'deki 14 ülkenin, SSCB'den bile daha sık olarak ABD aleyhinde oy kullandığına dikkat çeken Vernon Walters, muttefiklerinin BM'de verdiği oy kayıtlarının değişkenlik gösterdiğini söyledi. NValters, buna örnek olarak da Yunanistan'ın BM'deki oy kayıtlarını gosterdi ve ortalama olarak her yıl Atina'nın verdiği oylann yüzde 50'sinin ABD aleyhinde olduğunu kaydetti. AP'nin haberine göre, ABD'nin BM'deki Daimi Temsilcisi Varnon NValters buna karşılık Varşova Paktı'na üye ülkelerin BM Genel Kurulu'nda verdikleri oylann niteliğinde istikrar bulunduğunu söylerken, "Demokratik bir ittifakla, totaliter bir i(tifak arasındaki lemel fark bu olsa gerek" dedi. ABD Senatosu Tahsisat Komitesi Ödenekler AJt Komitesi Başkanı NVisconsin Cumhuriyetçi SenatöTü Robert Kasten de yaptığı konuşmada, yönetimin dış yardım verirken, ülkelerin BM'deki oy kayıtlarını dikkate almalarını istedi. Kasten, yılda yaklaşık 2 milyar dolar alan Mısır örneğini vererek, "Kahire yönetiminin BM'deki o>lamalarda ABD aJeyhinde kuüandıgı aleyhte oy ortaJaması yiızde 85" şeklinde konuştu. Türkiye'nin BM Genel Kurulu'nda kullandığı oylarla ilgili olarak genel davranış kalıplarına bakıldığmda, Ankara'nın NATO ve genelde Batı dunyası içinde Yunanistan'la birlikte ABD'yi en az destekleyen iki ülkeden biri olduğu görülüyor. Ancak Islam Konferansı uyelerinin kullandıkları oylara bakıldığında, Türkiye bu kez ABD'ye en büyük desteği veren ülke olarak ortaya çıkıyor. BM Genel Kurulu'nun 1984 yılındaki 39. genel kurulunda yapılan oylamalarda NATO ülkelerinin ABD ile uyum ortalaması yüzde 63 dolayında. Bu grupta lngiltere yuzde 82 ile ABD'yi en çok destekleyen ülke olarak sıralamada en ustte yer alıyor. Türkiye yüzde 35 uyum oranı ile sondan ikinci, Yunanistan ise yuzde 27 uyum ile sonuncu bulunuyor. lslam Konferansına üye ulkeler arasında ise yüzde 35'lik uyum oranı ile Turkiye birinci sırada yer alıyor. İran, Suriye Libya ve Guney Yemen gibi Ortadoğu'nun radikal ülkeleri ise sıranın sonlarındalar. Kadınlar mesleki 9 eğitîınden geçirilmeK Ankara Sanayi Odası Genel Sekreteri Bayraktar: Kadınların el becerileri arttırılarak çocuklarınm bakımını da aksatmaksızın üretime katılmalanyla ilgili projeler geliştirilmelidir. ANKARA, (Cumhuriyet Burosn) Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği'nin duzenlediği panelde, kadınlann iş bulma şanslanmn arttınlması için, mesleki eğitimden geçirilmeleri benimsendi. Derneğin Ankara şubesince düzenlenen ve Devlet Bakanı Tınaz Titiz'in himayesindeki toplantıda konuşan Tınaz Titiz, kadınların işsizlik sorununun, genel işsizlik sorunundan ayrı olarak duşünülemeyeceğini söyledi. Gelişmiş ülkelerde, kadınları, meslek ve beceri sahibi kılmak üzere düzenlenen eğitim programlannı imrenerek izlediklerini bildirdi. Dernek Başkanı Birten Gökyay, dernek olarak öneriler doğrultusunda çalışma yapmak istediklerini belirtti. DPT Sosyal Planlama Dairesi Başkanı Ühan Dülger, 1923'lü yı 1larda <%81 olan kadınların işgücune katılma oranının büyük bir düşüşle 1985'te %36'ya kadar indiğini açıkladı. Bunun köyde ucret almaksızm çalışan kadının kente göçten sonra eve kapanmasından kaynaklandığım vurguladı. Gerçekte kentte çalışan kadınlann %30'lara kadar ulaştığını, ancak kadınların çoğunlukla kayıtsız, vergi ödenmeksizin, düşük ucretli işlerde veya evlerine iş alarak çalıştıklarını bildirdi. Türkiye'deki işsizlik sorunu karşısında önemli olanm, bir kişinin yüksek ücreti değil, aile gelirinin artması olduğunu savunarak, kadınlann düşük ucretlerle de olsa çalışarak aile gelirlerine katkıda bulunmaIarı gerektiğini söyledi. Ankara Sanayi Odası Genel Sekreteri Kadir Bayraktar da işsizlik sorunu karşısında kadınların iş bulma güçlüğü üzerinde durdu. Kadınlann el becerileri arttınlarak evlerinde çocuklarının bakımını da aksatmadan üretime katıimalan ile ilgili projelerin geliştirilmesini önerdi. Gazeteci Şiikran Ketenci, artan işsizlik sorunu karşısında, ailenin gelirinin düşmesi ve hızla bozulan gelir dağılımı nedeni ile, daha çok iş bulmak zorunda ka' lan kadının, daha guç iş bulmak gibi bir açmazın içinde olduğunu söyledi. Kadınların iş bulma güçlüğü gerekçe yapılarak kaçak, vergisi, sigonası ödenmeksizin daha ucuza çalıştırılmasını sağlayacak programlann geliştirilemeyeceğini savundu. Ucuza da olsa kadının çahşması, aileye olumlu bir katkı olarak gösterilirken, tehlikeli bir tuzağa düşüldüğünü, iş potansiyeli yaratılmadan daha ucuza daha çok insanın çalıştırılmasınm, dar gelirli ailejerin ülke çapında gelirlerini arttırmayacağını anlattı. Toplantıya sürpriz konuşmacı olarak getirilen işsiz Zeliha Oğuz, lise mezunu olduğunu, 5 yıldır iş aradığını, girdiği tüm kamu işyerleri sınavlarında yazılıları kazandığı halde, torpil nedeni ile sözlü sınavlarda elendiğini, sonuçta babası ölmüş ve 7 çocuklu bir ailenin bireyi olarak işsiz dolaştığını açıkladı. 6 Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği paneli Ankara, Lübnan'dan binanın boşaltümasmı istedi Toprak altmda iki kath bina Sanyer Haaosman Bayın Sokak 'ta, sahibince "foseptik çukuru" olarak gösterüen yerin toprak altına yapümış iki kath bina olduğu ortaya çıktu Yapı, Sanyer Belediyesi ekiplerince yıkıhrken, inşaatm sahibi Süleyman Düzer'e 15 milyon 390 bitt 555 tirauk ceza tahakkuk ettirildi. Sanyer, Haaosman MahaUesi, Haaosman Bayın Sokak'ta, toprak zemini kazank iki kath bina insa eden inşaat kalfası Süleyman Duzerin, kontroU gelen belediye ekipurine "foseptik çukuru" olarak betirtmesine karşın, hilesi meydana çıkınca, inşaat yerU bir edildL Daha sonra çevresindeki toprağm açuarak 45 kath bir bina haline getirilmek istendiği saptanan binanın sahibi Düzer, yıkun sırasında, Belediye Başkanı Ali Sandtka'ya "Suçhıyuz, kabul ediyorum. Biz faiia kat çıkmayacaktık. Bu kadan yeterdi" dedl Sandtkçı ise, "Yeni imar affı çıkacak seklinde söylentiler çıkınca, yararlanmak amacıyla böyle kaçak inşaatlar yapıhyor. Bu inşaatı tespit ettiğimiıde infaatı yapan Düzer, burayı foseptik çukuru olarak yaptıklanm söyiedL Yapılan incelemelerden sonra inşaatm asıl amactnı beUrledik" dedt Ati Sandtkçı, kaçak infaatı yapana şimdiye kadar uygulanmamıs bir para cezasuun verileceğini bildirerek "Yapıntn sahibi Süleyman Düzer'den para cezast, maliyet kadar obnak üzere toplam 15 milyon 390 bin 555 lira para cezası ahnacak" şekUnde konuştu. İnşaat kalfası olduğunu belirten Süleyman Düzer ise "Bu binayı 1.52 milyona mal ettim. Bunun yansı da borç. Bu cezayt ödeyemem. Kanun öngörürse hapis yatacağtm. Zaten işsizim" dedi. (Fotoğraf: UYGAR GÜRKAN) Türkiyefrıin Beyrut eski büyükelçilıği, Şii ailelere konut oldu 1992 Israil işgalinden sonra guvenlUc nedeniyle kentin battsından doğusuna nakledilen boş büyükelçilik binası, 30 nisanda 4 Şii aile tarafindan işgal edildL ANKARA, (Cambuiyet Bürosu) Türkiye'nin Batı Bevnıt't» bulunan, 1982'den bu yana kullanmadıg) eski büyükelçilik binası bir gnıp Şii aile tarafindan konut olarak kuUanılmak üzere işgal edildi. Türkiye'nin, Israil'in 1982'de Batı Beyrut'u işgal etmesinden sonra boşalttığı ve mülkiyeti Dıjişleri Bakanlıgı'na ait olan binaya yerleşen Şii aileleri, Türkiye Ue Lübnan arasında diplomatik sorun yarartı. TOrkıye, girişimde bulunup binanın boşalulmasını isterken, Lübnan hukümeti de bu konuda söz verdı. Türkiye'nin Bau Beyrut'talcı büyükelçilik binası 1982 yılında isgalci lsrail birlikleri Ue FKÖ kuvvetleri ve Müslüman unsurlar arasında çıkan çaüşmalarda isabet almış ve binada önemli ölçüde hasar meydana gdmiştı. Turk hükümetı, Beyrut olaylan sırasında kentin Müslüman kesıminde bulunan büyükdçiligi guvenük gerekçesiyle Doğu Beyrut'a tasımısü. Bu karardan sonra büyükelçilik binası tumüyle bosalulmıs ve kapısı kilitlenip gjrişe Lübnanlı bir bekçi dikilerek terk edilmışti. Dışijleri çevrelerinden sagJanan bilgilere göre, 4 Şii ailesi, 30 nisan tarihinde terk edilmiş eski büyükelçilik binasını konut olarak kullanmak üzere işgal ettıler. Aile mensuplanrun büyükelçilik binasına girerken, kendilerine mani olmak isteyen bekçiye karşı zor kullandıklan ögrenildi. Beyrut'tan Ankara'ya ulasan haberlere göre, Şii aileleri yeni evleri haline gelen büyükelçilik binasında yasamlannı normal bir şekilde sürdürüyorlar. Dışisleri Bakanlıgı'na ait eski büyükelçilik binasına zor kullanılarak yerleşilmesı üzerine Türkiye, Beyrut ve Ankara'da Lübnan hükümeu nezdinde girişimde bulunarak binanın bir an önce boşalulmasını istedi. 'Nükleer araştırma merkezi pazar yeri oldu' Merkezin bir yetkilisi, "Domates, marul, salatahk yiyor musunuz?" şeklindeki soruyu, 'Bugün için sebze ve meyvelerin hemen hiç birinde endişe edilecek miktarda radyoaktivite yok. Hepsini yiyorum" seklindeyanıtladı. Haber Merkezi Küçükçekmece Nükleer Araştırma Merkezi'nde çalışanlar "Burası pazar ycrine döndü. Her tiiriü gıda maddesi var. Hepsinin analizini yapıyornz" diyorlar. Ancak vatandas, istediği maddeyi merkeze götürüp analiz ettiremiyor. Bunun için Ankara'daki Atom Enerjisi Kurumu Başkanlığı'ndan izin altnak gerekiyor. Küçükçekmece Nükleer Araştırma Merkezi'nden bir yetkili "Domates, salatahk, manıl yiyor musuduz" sorusunu "Bugün için sebze ve meyvelerin hemen hiçbirinde, endişe edilecek miktarlarda radyoaktivite yok. Ben hepsini yiyorum" seklinde yanıtladı. Ancak aynı kurumdan başka bir yetkili, "Havadaki radyasyon miktan çok yuksek olduğu takdirde bu bir sure sonra topraga inecek. Dolayısıyla yaz başında yiyecegimiz sebze ve meyvekrde tehlikeli oranlarda radyoaktivite bulunmasına neden olabüecek" dedi. Radyoaktivite ölçümlerini yapan yetkililer bir yandan tehlikeli miktarlarda radyoaktivite bulunmadığını söylerlerken, öte yandan "Tabii ki Çernobil kazasından önceki düşük radyasyon seviyelerini artık bulmak mümkiin degil" diyorlar. Yetkililer, vücut için en tehlikeli olan radyoaktif izotopların Strodtiyum. Sesyum ve Plutonyuns olduğunu açıklıyorlar. Ancak bunlardan hiçbirine Turkiye"de henuz rastlanmadığını vurguluyorlar. Strontiyum ve Sesyumun Çernobil'deki nükleer santraldan sızdığı biliniyordu. Son günlerde ise Plutonyumun da sızmış olabileceği, yetkilileri telaşa düşürdü. Çünkü bu üç izotoptan en"bdalısı" Plutonyum: 24 bin yıllık bir yarı ömrü var. Sesyum ve Strontiyum'un ise 30 ve 28 yıllık yan ömürleri var. Radyoaktif izotoplar için "yan ömiir" ölçüsü, belli zaman dilimleri içinde bir kısım radyoaktivitenin kaybolacağı sureç anlamına geliyor. Türkiye'de yapılan ölçümlerde, yalnızca yan ömrü 10.5 gun olan iyot izotopu bulundu. Federal Almanya Konsolosluğu, fstanbul'daki koloni mensuplan ile Almanca eğitim yapan kurumlannı radyasyon konusunda uyanyor. Uyan üzerine Alman Lisesi öğrencilerine süt, yoğurt ve benzeri gıdalar verilmiyor. Istanbul Erkek Lisesi yönetimi de öğrencilere yeşil sebze veTilmediğini, sütle sütten yapılmış tatlılar ve yoğurdun yemek listesinden kaldınldığını belirttiler. Bu arada Alman Konsolosluğu'nun Tarabya yazlık binasına hafta sonunda giden personel radyasyon taramasından geçiriliyor. 'Belediyelerin çehresi değişecek' Turgut Özal, ANAP'lı belediye başkanlannın bulunduğu kentlerin görüşlerinin 1988 yılına kadar değişeceğini, asfalt ve yağ fiyatlannın ucuzlatılacağını açıkladı. ANKARA, (Cumhuri>et Burosu) Başbakan Turgut Özal, ANAP'lı belediye başkanlannın bulunduğu kentlerin görunuşlerinin 1988'e kadar değişeceğini belirtirken, petrol ürünlerinden olan asfalt ve ham yağ fiyatlannın ucuzlatılacağını açıkladı. Özal dun Ankara İmar Mudurluğu'nde ilçe beledıve başkanlannın verdiği brifinge katıldıktan sonra çıkışta gazetecilerin soruları üzerıne şehirlerdeki değişmenin şimdiden görunduğunu kavdederek, "Önemli olan vatandaşlann rahat bir almosferde yaşamalandır allvapı, ulaşım, >eşil alan, konut gibi, ancak Tnınlarla kabil olur. Alınan mesafe 1988 sonunda nereye vanlacağını açıkça gosteri>or" dedi. Özal daha sonra Maltepe"dc bir ANAP milletvekilınin ka>ınbiraderine ait olan çok kailı otopark ve semt hali ile yenı hal kompleksi içinde yer alan soğuk ha\a tesislerinin temel atma torenine katıldı Çankaya yenı yol guzergâhı üzerınde Incesu, Küçukesat \e Kırkkonaklar mahallelerinde incelemelerde bulundu. Merhum Hüseyin Mustafa ve Murhume Fatma Yegül'ün kızları, Ayilkin Güneyli, Sonay Kayaoğlu ve Gündağ Kayaoğlu'nun anneleri, Bedia Yayla'nın ablası, Etem Kamil Güneyli ve Sevim Kayaoğlu'nun kayınvalidesi, özge ve özlem'in anneanneleri, Fecir ile Feyyaz'ın ve Açarçiçek ailesinin teyzeleri, ÖMER KAYAOĞLU 'nun 48 yıllık eşi, "Yegân"ı KAYBE 'Güneş HarekâtCnda şehit olanlara madalya Ihığu ve Güneydoğu Anadolu bolgesindeki "Gunes Harekâtı" sırasında şehit olan 14 görevlinin ailesi ile yaralanan 15 er ve subaya dun madalya verildi. Selimiye Kıslası'nda düzenlenen törende bir konuşma yapan 1. Ordu Komutanı Orgeneral Recep Ergun, son yıllarda insanlık dışı, toplum dısı, gö'zü dönmuş maceracıların ve kiralık katillerin karanlık emeller peşinde kostuğunu ve koşturulduğunu gordükleriııi belirterek. "Hürriyet. bedelini odemesini bilenlere layıktır. Bu toren, bizler adına hürriyetimizin bedellerini odeyenlerin torenidir" dedi. Daha sonra aralarında şehit olan Jandarma Yüzbaşı Devrim Aydın'ın babası ile şehit jandarma er Cengiz Karaca'nm eşinin de bulunduğu 29 kişiye 1. Ordu Komutanı Orgeneral Recep Ergun tarafindan berat ve madalya verildi. Törene Istanbul Valisi Nevzat Ayaz ile Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan da katildılar. Ucretlînin umudu 2000 yılına kaldı ANKARA, (Camhuriyet Bürosu) Ücretlerin 1977 yılındaki düzeyine ulaşabilmesi için umutlar 2000 yılına kaldı. Docent Dr. Burhan Şenatator'ın Harplş Dergisi'nde yayımlanan araştırmasına göre 19771985 yıllan arası dönemde gerçek ücretler yan yarıya düşüş gosterdi. Bu cerçevede, gerçek ücretlerin 1977 yılındaki düzeyine, kaç yılda ve nasıl bir artış temposuyla ulaşabileceği yolundaki hesaplar da oldukça umutsuz bir tablo sergiledi. Gerçek ücretlerin yıllık yüzde 10'luk bir hızla artması halinde, 1977 düzeyine, ancak 1993 yılında ulaşılabileceği hesaplandı. SKK verileri gerçek ücretlerin son 5 yıllık artışının sadece yüzde 4.5 düzeyinde kaldığını gosterdi. Dolayısıyla, Doç. Şenatalar'a göre yıllık ytızde 10 düzeyindeki bir gerçek ücret artışı, "aşın iyimser bir varsayıma" dayanıyor. Yıllık ortalama yüzde 5'lik bir gerçek ücret artış hızına göre yapılan hesaplar ise ücretlinin 1977 yılındaki alım gücüne kavuşmak için 21. ytizyıh beklemesi gerektiğini ortaya koyuyor. 16 Mayıs 1986 cuma günü Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 17 Mayıs 1986 Cumartesi günü Erenköy, Galip Paşa Camii'nde kıhnacak ikindi namazını müteakip, Karacaahmet Mezarhğı'ndaki ebedi istirahatgâhına tevdi edilecektir.Allah rahmet eylesin. AİLESİ YEGÂNE KAYAOĞLU Kalbine dikkat et uzun yaşamayı hak et, •<J3"/; MODERN CAZ VELVELE ORTAKOY KÜLTÜR MERKEZİ 17 Mayıs 8616.00 500 TL Konser topluluğu tahsin enderson/|ttar$ynt nılufer ruacan/pJyano ilkın denıznas cem aksel/davnl VEFAT ve BAŞSAĞUĞI Şirketimizin kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı ÖMER KAYAOĞLU'nun 48 yıllık eşi, "YEGÂN"ı VEFAT Canım ablam, eşsiz insan YEGÂNE KAYAOĞLU'nu BİRİCİK KARDEŞİ: BEDİA YAYLA kaybettim. Üzüntüm sonsuzdur. Allah rahmet eylesin. TOPKAPI HASTANESI Tel 524 19 194hat Bir insanı SİGARA ve ALKOLLÜ içkilere alıştıran kimse, onu hayatı boyunca elem ve ızdıraba mahkum ettiğini bilmelidir. YEŞİLAY YEGÂNE KAYAOĞLU'nu aniden kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz. Merhumeye Tann'dan rahmet ve kederli ailesine başsağlığı dileriz. BOĞAZİÇİ ÜNİY.ERSİTESİ REKTORLÜĞÜ'NDEN Universılemız Iktisadı Idari Bilimler Fakültesi ve Sosyal Biliraler Enstitüsü'ne 2S47 Sayılı Kanunun ilgili maddeleri Ue "öğretim Üyeliğine YüksdtUme ve Atanma Yöneüneliği" uyannca öğretim elemanlan alınacaktır. Başvuracak adaylardan yardımcı doçentliğe basvuracaklar Anabilim dallarını belinir dılekçelerine ekleyeceklen özgeçmişleri ile bılimsel çalışma ve yayınları, araştırma görevhsi ve uzman kadrolanna başvuracakların da özgeçmişlennı belinir bir dılekçe ile ilanın yayın tarihinden itibaren 15 gün içinde ilgili fakülte dekanlığına başvurmaları duyurulur. Birimi Anabilim dalı UNVAN VE ADETLER Derecesi Y.Doç. Uzman Ans. Gör. 5. 1 • Ikt. tda. BU. Fak./ • tktisat Ekonomı Böl. Teorisı Sosyal Bil. Enst. Aranan Nitelikler Adayların araştırma inceleme yapabilecek ve ders verebilecek duzeyde Ingilizce bilmelen gerekir. lyı derecede lngilizce bilmeleri gerekır. DUYURU İ.M.O. İSTANBUL ŞUBESİ KONFERANS Prof. Aluy GÜNDÜZ Konu: Günümüzün Yapısal Tasanm Felsefesi Tarih: 20 Mayıs 1986 Saat 17.30 Yer: YapıEndüstri Merkezi HARBİYEİSTANBUL Ikt. IdfrBil. Fak./ Üretım Yönetımı Işletme Böl. ve Pazarlama KAYAOĞLU BAKIRCILIK A.Ş. MENSUPLARI Dr. ERDAL ATABEK Hastalannı kabule başlamıştır. Bahariye Cad. 96/3 Kadıköy Tel.: 358 23 22336 04 49 İ.T.Ü. İNŞAAT FAKÜLTESİ İ.M.O. İSTANBUL ŞUBESİ SEMİNER Derin Temel ve Kaolarda Tasarun ve İnşaat Metodlan Tarih: 262728 Mayıs 1986 Yer: İ.T.Ü. TAŞKIŞLA 109 no.lu AnfiTAKSİM 5. 5 1 1 Basın 19810
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle