24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/8 16 NİSAN 1986 Çağdaş köleler: Gezici tarım işçileri Ve "çağdaş köle satıcısı"yerine geçen "elci"ler, devletin resmi belgelerinde imza tarafı ŞÜKRAN KETENCİ Adana yöresinde gazetecilik yapan arkadaşlara nisan ayı başında gezici tanm işçilerinı calışma aianlarında, banndıklan tarla kenarlarında görmek ilginç gelmiyor. "Asıl sıcagın bastığı, işin gğırlaştıgı, daha buyuk kalabalıldar hatinde yıgıldıklan p*muk toplama mevsimindeki hallerini gönnelisin. Bu en iyi halleri" diyorlar. Turklş, Tanmlş ve AAFLInın ortaklaşa duzenledikleri "gezici tanm işçilerinin sorunlan" konulu paneİ konferans gerekçe yapılarak duzenlenen, işçileri işyerlerınde ve kaldıkları yerlerde görme gezisine gönullu gazeteci bulamayınca, sendikacılarla yainız gittik. lik carpıkiıkla yola çıkmadan önce, Tanmlş merkezinde karşılaştık. İşçilerin sonınlannın tarutılmasında rehberlerimiz, onlan işverenlere pazarlayan aracılar, halkın koyduğu adla "elciler" idi. Şaşkınlıkla, sendıkanın üyesi olması gereken, ancak uyelik ilişkisini kuramadığı tanm işçileri ile bağlantısının elciler aracılığı ile kurulduğunu, elcilerin sendikada bir odası ve BOŞ VAKİT"LERİ DBÖERLENDİRME tşe gidOmeyen gün, ifçüer için "yaşanüan"yerin biraz daha "yafanabilir" hale getirilmesisendika ile sürekli ilişkilerinin ne çabpnakla geçlyor. Yukandakifotoğruflarda bu çabalardan bir bâlümü göriüüyor. Işte, çadımun tabanuu yağmurda batakhk obtuum bulunduğunu öğrenıyoruz. Sendiye çeşttU yöntemlerie sertkştirmeye çahşan bir kadın, ifte el isiyle uğraşan bir baska kadın, ifte kendtterine çardak yapmaya çahşan dika, uyelik ılişkisi kuramadığı bafka kadaüar ve lefenine çab çtrpı dolduran bir bafkasu tanm işçileri ile geleceğe yönelik bağlantılar kurabilmek için, onlara, sorunlarına yakın olduğunu kanıtlayabUmek için tıpkı bir yardım derneği gibi işlev yapıyor. Kimlikleri yok, sayıları bilinmiyor Gezici tanm işçilerinin sonınlannın cözümunde karşılaşılan ilk sorunun; sayılannın, nerede çalıştıklannın bilinmemcsi, bir kimlikkrinin, hatta nüfus kâgıtbınnıi) olmaması olduğu vurgularuyor. Çiftlikler, ckili aJanJar belli olduğu haJde, nedense buralarda çalışanlann sayısını beliriemek olanaksızlaşıyor. Adana tl Sağlık Müdurti, panelde gezici tanm işçilerinin dağılımını, sayılannı belirlemeyi başanrlarsa, hiç değüse götürebildikleri sağlık hizmetinin dagılımmı buna göre yapabileceklerini anlatıyor. öneri olarak, çalışmaya gelirlerken sayılannın saptanması ve her birine bir kimlik verilmesini getiriyor. Çeşitli kurumlann, resmi kaynaklann yapbklan belirlemelerde sayüar birbirini tutmuyor. Yine de Adana yöresi için başka illerden geJen gezici tanm işçisinin 150 Ue 250 bin arasında değişen rakaralarda açıklandığına tanık oluyoruı. Bir de, Adana ıçindekı köylerden, kendi köylerinde topraklan olmadığı ya da çok yetersiz kaldığı için gezici işçi olarak başka bötgedeki bflyük toprak sahiplerinin tarlalannda çalışmaya gidenler var. Sonuç olarak yörenin kuüandıgı gezici tanm işçisi sayısı Tanmlş Sendikası'na göre 350 bin civannda. Turkiye çapında ise bu rakamın 1 milyonu aştığı vurgularuyor. Sorunlann tartışıldığı bilimsel toplantıda, gezici tanm işçilerinin bu sayılarla sınırlı olarak da değerlendirilmemesi gerektiği vurgularuyor. Topragı olmayan bütün tanmda çaüşanlann, onnan işçilerinin benzer çalışma ve yaşam koşullan içinde olduklan arumsatılıyor. Bu arada gündeme KUP projesi geliyor. Güneydoğu Anadolu topraklannın sulanmaya başlanması ile en geç 5 yıl sonra, sulu tanm yapılabilen topraklann en az beşle katlanacağı anımsatıliyor. Bir tarlada kuru tarımdan sulu tarıma geçiş, sadece büyük sayılarla katlanan üretim artışı anlamma gelmiyor. Aynı zamanda tarlada çalışacak işçi sayısının da en az 4"e 5'le katlanması anlamına geliyor. Böylece de önıimüzdeki yıllarda gezici tanm işçilerinin sayısının çok daha fazla artacağı belirtilerek, çok boyutlu olan sorunJanna sağlıklı çözüm arayışlannın gecikmeden başlaması gerektiği vurgulanıyor. Gezici tanm işçilerinin sorunlanna çözüm ararurken gündem, doğaJ olarak ilk akla gelen, 1$ Yasası kapsamında olmalan ya da sendikal haklanm, toplusözleşme hakJannı kullanmalan değil. Bu konular çok uzak, geleceğin düşü sayılıyor. Gerek devletin tüm resmi temsilcilerinin, gerekse bilim çevreleri ve sendikal çevrelerin ilk hedefleri, gelenleri nasıJ oJursa olsun bir kimüğe bağJayabilmek. Böylece bugün için çok önemli görülen baa hizmetlerin götürülebUeceği kanısındaiar. Götürulmesi düşlenen hizmetlerin başında ise gezici tanm işçilerinin sürekli yakalandıklan sıtma, cüzam, çeşitli bulaşıa hastalıklan önlemeye yönelik ilaçlamanın tam yapılabilmesi geliyor. Içtikleri pis sulann kiorlanabilmesi, sıtma haplannın dagıtılabilmesi, yaşadıklan bannaklann birazcık daha yaşanabilir hale getirilebilmesinden ibaret. En çok uzerinde durulan önerilerden biri, elciler aracılığı ite yaşadıklan bölgeierden calışma yerlerine getirilirken bunun bir sisteme bağlanabilmesi. Eşyalan Ue birliktegelen tanm işçileri genellikle işveren tarafından sağlanan kamyonlara önce yükleri konarak üstüne bindirilerek taşınıyorlar. Çok fazla kaza olması karşısında bu tür taşuna yasaklanınca bu kez kacak gece taşımalan artmış ve doğal olarak da kazalar artmış. En iyimserler, "Tşverenleri işçileri otobüslerle taşımaya zorurüu tutalım. Bu arada gelenlerin tümünün kayıtlan yapılıp kimlikleri verilsin" diyorlar. Daha gercekçiler, eşyalar nedeni ile bunun olanaksız olduğunu belirtiyor. Isim vermeden, bu önerileri tartışanlann devlet, resmi kummlar temsilcileri Ue bilim adamlan olduğunu vurgulamakla yetinelim. IşverenJerin elciler araalığı ile bu koşu 1larda işçi çalıştırmalarının anayasadan başlayarak, pek çok yasa hükmüne göre ağır suç olduğu uzerinde duran bile yok. Bir araştırma: Gezici tanm işçisi ne yer ne içer? Işçilerin çoğu hiç etyememiş TtlBİTAK. adına Çukurova Üniversitesi'nden bir grup bilim adamı tarafından yapılan araştırmanın sonuçlan, gezici tanm işçileri açısından çok ilginç veriler sağlıyor. Araştırmaya göre, işçilerin yarısı çalışmak için geldikleri tanm alanlannda hiç meyve satın almamış. Yüzde 30'u ise hiç sebze yememiş. önce Oymaklı köyu yakınlannda elci Abdullan Hanım'ın Mardin Nusaybin'den getirdiği işçi grubunun yaşadıklan yere gidiyoruz. O gun çapa işine gidememişler. Gezici tanm işçileri çalışmak uzere geldikleri Adana yöresinde her gun iş bulamıyorİar. Bu nedenle çalışılan günlerde kazanılan ücretler, çalışılmayan gunlerde ve yıl boyunca kendi memleketlerinde de kullanılıyor. Şehre yakın, dere kenarında ve sendikamn yardım elinin uzanabildiğı en şanslı, örnek barınak yerlerinden biri bu. Çunku çoğunluğu 60 lira gundeliğine ödedıklen sendika tarafından verilen çadırlarda kalabiliyorlar. Çadır deyınce de bizım bildiğimiz, tatil yerlerinde kullanılan yağmur ve sofuğu geçirmeyen, kaJın ve buyıik bir şeyler sanmayın. 56 kişinin yan yana yatarak ancak sığabileceği, insan boyu yüksekliğinde, bırakın soğuğu, yağmuru dahi sokmayacağı şıipheli şeyler. Ortaiama 68 kişilik olan aileler sığamıyorlar. Üstelik bu çadırlan, genelde ocaktan kasıma kadar ev olarak kullanılan "en güvenli" ve "en iyi olanak" olarak değerlendiriyorlar. özellikle bu kış hiç dönmeyenler en lüksleri bu çadırlar olmak üzere, çok daha ilkel olan, ellerindeki malzeme ile yaptıkları tentelerde kalmışlar. lçlerine soba kurmaya kalkışılanlarda çıkan yangınlarda birçok ölen olmuş. "KÖLE" ÇOCUKLARI Tarvnlş SendOuuı'ndm aldjğımu bir "tentümenlik anlasması" tutanağına göre yüzyıllardır bölgedeki büyük toprak sahiplerine "gezici i&in sağlayan "elci'Ter, devletin bölgedeki resmi kurumlanyla aynı kâğıda imza atıyor. "Ekiiertn Güneydoğu Anadoht'dan toptaytp getirdikleri işçiler, işsiz kaldıklannda, kendilerine bartnak olarak verilen çadtrlarda ve çevresinde günlük işlerU uğraftyorlar. tşte iki işçi çocuğu. llkokul çağlannda ya variar yayoklar. Çamaşır ytkıyoıiar. taşmasına yol açmış. Bir boluYanlarında getirmeleri olaÇapa işine gidilmeyen gun, kamu, uzun dönem iş bulabilen naksız olan meyveyı kaldıklaünan yerlerin biraz daha yasanaler, 12 ay için kendı köylerıne rı aylar içinde hiç almayanlar, bilir hale getirilmesi çabası içinhiç dönmez olmuş. Geçen yıl et gıbı hiç meyve de yememiş de geçiyor. Kadmlar, çadınn içi bir de karpuzlarm tarlada kal olanlar, yuzde 4756 arasında. yağmurlu günde balçık olmasın ması, pamukta zarar edilmesı Yine Adana'da kaldıkları aylar diye, toprağı sertleştirici bir şeygerekçelerıyle gezici tanm ışçı boyunca hiç sebze almayanlar ler yapmaya calışıyorlar. Kimileri lerının ucretlerı ödenmeyınce, yuzde 2636 oranında. topladıklan çalı çırpılarla çardaTurkiye Bilimsel Teknık gelen butun çocukların, bu işçilerin onemlı bir bolumu pağa benzer, guneşliğe benzer bir Gun doğumundan, gun baAraştırma Kurumu (TÜBİyuklerle bırlıktegun doğumun rasızlıktan köylerıne dönmeyıp tımına kadar kadın, çoluk çoşeyler yaratıyorlar. Çadınnın yaTAKJ adına Çukurova Üniver dan gun batımına kadar çalış kışı buralarda geçırmişler. nına soğan eken, el işı yapanlar cuk tarlalarda çalışan gezici taıırıldığı. sitesi'nden bir grup oğretim Gezici tarım işçilerinin yuz rım işçileri, yanlarında getırbUe var. Çocuk yaştaki kızlar çauyesinin, gezici tanm işçilerinin Gezici tarım işçilerinin an de 9192'sı, Adana'da kaldıklarıdikleri ile beslenıyolar. Yuzde maşır yıkıyor. Su taşıyor. Su açıdurumunu inceleyen bir araş cak yuzde 29'u, onlann yaşam aylar boyunca hiç et almamış 9296'sı bulgurunu, yuzde sından da çok şanslı bir bannma tırması var. Henuz sonuçlandıyerindeyiz. Dere kenarına hanlmamış araştırmadan ortaya mam dedıkleri, calılardan bir kuçıkan sonuçlarm bir bolumu, lube yapmışlar. Tarla sahibınin gezici tanm işçilerinin sorunlayaptığı sanılan bir su tulumbarı ile ılgili 9 nisanda Adana'da lan var. Tabii suyun ıçılebilirliduzenlenen panel konferansta ğine, temizliğine Uişkin hiçbir guaçıklandı. Turklş, Tarımtşve vence yok. AAFLI'mn ortaklaşa duzenledikleri panelde sayılarla dile Elcileri ve sendikacılarla birgelenler, 1986 Türkıyesi'nde, likte olunca hiçbir yadsıma yok. gozlemlerle roportajlarda anlaGulerek fotoğraf çektiriyorlar. tıldığmda hep "yoksulluk Ancak konuşup anlaşamıyoruz. edebiyatı" dıye suçlanmak ısÇoğunluk çok az Turkçe bıliyor. tenenlerın ne kadar acı biçimEn iyi Turkçeyi bilen ortaokul de gerçek olduğunu ortaya mezunu bir oğlan. llkokul bitikoyuyor. rebilmiş birkaç çocuk var. ÇoÇapa ve toplama donemlecukların çoğunluğu okul çağınrinde, ayrı ayrı olarak eş sayıda, diğer öğrenim çağlarından da tanm işçisi arasında yapılan vazgeçtik, zonınlu olan ilköğrearaştırma, değışık aylarda bir tim çağında. Okul zamanı tarlakısmı hem çapa hem toplama da çalışmaya geldikleri için okuldönemlermde çalışan ışçı grupsuzlar. Bazıları zaman zaman larını konu alıyor. gitmiş, çat pat konuşuyor, doğAraştırmaya göre, aileler nı durust okur yazar olamadıkolarak çapa ışçılıği ya da toplarını anlatıyorlar. Babalar kolama ışçilığine gelenlerin çonuşamasa da soyleneni anhyor, ğunluğu çocuk ve kadmlar rakam söyleyebilıyorlar. Ancak (Yuzde 3338'ı çocuk, yuzde annelerle tek Turkçe bilen, ışçi3739'u kadın ve yüzde 2S28'ı KENDİ EKMEĞİNİKENDİN YAP Gezici tam ifçderi hiç et ytmiyor. Yansı meyveyi tatmıliğe gele gele öğrendiğini söyleerkek). Gerek çapa, gerekse yor. Üçte biri sebzeyi tanımıyor. Yedikleri, geldikleri yerden getirdikleri buigur, buğday, çok azyen 12 yaşlanndaki bir genç kıtoplamaya gelen gezici tanm zın aracılığı ile anlaşabiliyoruz. baküyat ve peynir zeytinden ibaret. Ekmeklerini, topraktan yapnklan fuvüannda pişiriyorlar.. işçilerinin calışma dönemlerıAnlatacak fazla bir şeyleri de nin önemli bir bölumü (yakla koşullan ıçın en elverışli sayı lar. Bir kılo et alanlar yuzd? 9094'ü ununu, yuzde 8784'u lan ılkel çadırlarda yaşayabılı 46, ıki kilo et alanlar ise an yağtnı, yuzde 4554'u baklıyayok. Nusaybin'in içindenler. Anşık yılda 5 ayı), okul donemıcak erkekler de dahil orada hiçne gırdığinden, her ıkı işçıliğe yorlar. Sadece yuzde 2'si, ba cakyuzde 0.81 oranında (Araş ttnı, yüzde 2524'ü peynirını ve kimsenin işı, toprağı yok. "Memgelen aılelerde çocukların 5 ay, rakada yaşayabıliyor. Yuzde tırmaya göre bolgede ortaiama yuzde 3432 'si zeytmını yanınlekete gidince otunıruz yapacmk bir ışe gelenlerinde 23 ay oku 6162'si kendiyaptıkları, adına aıle nufusunun 68 kışi olduğu da getırmış. Yedıklerinin tumu, getirdikleri ve aldıkları ile sınır iş yok" diyoriar. Ortaiama 68 la gıdememesi anlamma geli "tente" denilen çadırdan çok da burada hatırlanmalı). Buigur, un ve yağlannı yan lı. Sonuç olarak hiç et yemiyor, kişiJik ailelerin gezici tarım işçiyor. Bir diğer acı duntm ise, ay daha elverışsız birtakım ortuliğinden yıllık gelirleri 500 bin linı çocukların yetışkinler gıbt lerın altında yaşıyorlar. Sulu larında getıren ışçüerden hiç yansı ancak meyveyı, uçte bin sebzeyi tadıyor. Sadece yansı rayı geçmiyor. Genç delikanlılaağır ışçılıkte çalıştınlıyor olma tarım veseraalığa geçilmest ile, ekmek almayanlar, yüzde 1 rın en yüksek duşü, Nusaybin sı. Centilmenlık anlaşmasına çalışılan bölgede yaşanan do 7885 'e ulaşıyor. Yuzde 4149'ubakliyat, uçte biri kadarı yine çok sınırlı peynir, zeytinden panemin yılın 8 ayına yayılması, ise hiç yağ almamış. Bir kılo de bir lokantada garsonluk, çıgöre, 12 yaşmdan kuçuk çoraklık gibi bir ış bulmak. Kızlar cukların çalıştmlması yasak, bu elverışsız koşullardakı yaşa yağ alanlar, yuzde 1322, ıkı kı yını alıyor. Kendi yaptıkları bir sey söyleyemiyor, gençliğin ama bilinen gerçek, bızım de mın soğuk mevsımlere, kışa ve lo yağ alanlar ise ancak yuzde buigur ve ekmekle besleniyor1519 oranında. lar. verdiği iyimseriıkle gulumsemekgöz/emledığimiz, 910 yaşına bol yağmurlu donemlere de le yetınıyorlar... "Eld"ye işçi başına günde 100 lira haraç" Gezici tarım işçilerinin ücret ve statülerini belirleyen bir "centilmenlik" anlasması var. Adana Vali Yardımcısının, tş ve îşçi Bulma Kurumu Başkam'mn, Calışma Bakaniığı ve SSK temsilcisinin, Ziraat Odası ve Çiftçiler Birliği başkanlannın imzasını taşıyan anlaşmaya göre, gezici işçiler her yerde aynı ücreti alıyorlar. İşçilerin calışma saatleri ise günde net 9 saat 45 dakikayı buluyor. Sabah 06J0'da işbaşı yapıyorlar, akşam 18.00'de işi bırakıyorlar. Tanmlş Sendikast yOneticilerinden, gezici rak calışma koşullan, çocuklann çalıştmlmatanm işçilerinin buyılki ücretleri hakkında bilgi sı, calışma saatlerine kadar sayılamayacak kaistediğimizde, bir toplantı tutanağımn fotoko dar çok yerine gelmesı zonınlu yasal yükâmpisini verdiler. "Adana Ui tanm işçilerinin solülük var. Resmi bütün ilgili taraflann, devlet runlannı göriisme kurulunun 19.2.1986 tarihli adına sorumlu taraflann altında imzası olan bir çapa ifçüertyU ügiti toplantıya ati tutanak" belgede, elci (aracı) nasıl resmen tanmabiliyor, başlığım taşıyan ve altında komisyon başkam işçi başına ücret alması öngöriilebiliyor? Binolarak vali yardımasından başlayıp, İş ve İşçi lerce dönümlük toprak şahibi büyük işverenBulma Kurumu, Calışma Bakaniığı, SSK böl ler, çalıştırdıklan işçilerin sigortasını, vergisige müdürleri Ue Ziraat Odası, Çiftçiler Birliği ni ödemez. işyerleri için bir sigorta numarası başkanlan, Türklş ve Tanmlş bölge başkan dahi almazken, resmi kayıtlarda gönVmeyen lan, Bölge Pamuk Araştırma Enstitüsü, Tanm çalıştırdıklan işçiler adına resmi nitelikte ücKöy tşleri Bakaniığı bölge mtidürlennin de im ret belirlemesi yapılabiliyor? Çağdaş köleliğe zası olan belge çağdaş köleliğe yasailtk kazan yasat nitelik kazandıran fotokopiye, imzalara, dıracak bir nitelikte. içindeki hükümlere şaşkınlıkla bakıp bakıp dunıyoruz. Bu yılın bir ocağından 31 aralığına kadar çapa işçilerine yaş ayınmı yapılmaksızın günde Çalışanlan konımak gibi bir iyi ninet 1275 lira ve sera işçilerine 1400 lira 0denyetle deyapılsa, bu belge ile devlet adına sayımesi öngörülen ve adına "centOmenUk" denen yasa hükmünün işverenler tarafından çiğsız bir anlaşma bu. Aynı anlaşma içinde işçileri iş nenmesine yasallık kazandırıldığını vurgulaverene bulup getiren, onlann çalışmasından somakla yetiniyonız. nımlu olan, bir anlamda işçilerin çağdaş kölelik satışlannı gerçekleştiren "eicüer" resmi bir tarafmış gibi tamnıyor ve bu aracılann işçi başına çapada günde net 75 lira, sera işçiliğınde 100 lira ücret alacaklan belirleniyor. Yine centilmenlik anlaşmasının içinde işçilerin sabah saat 06.00'da işbaşı yapacaklan, 18.00'de işi bırakacaklan, fıilen dınlenmeler çıkınca günde 9.45 saat çalışacaklan saptanmış. 12 yaşmdan büyük çocuklann çalışabılecekleri de karara bağlanırken, ücretlerin ışın ortasında ve ışın sonunda işveren tarafından 0denmesi öngöriilmüş. Adana yöresinde gezici tanm işçilerinin ücretlerinin bir centilmenlik anlasması ile belirlenmesi geleneğu yüzyıllar öncesinden, kölelik döneminden geliyor. O zamanlar da işçileri isverene bulan, getiren, çalışmalanndan sonımlu olan ve onlann çalışmalannı denetleyen köle başlan, bugtinün elcileri ile aynı işi, sonımluluğu tistlenmiş olanlar var. Çalışanlann haklanm korumak kadar işverenler arasında eşitliği sağlamaya yarayan aynı ışe tek ücret belirlemesi olgusu var. Ülkemizde, 1986yılında hâlâ tarım çaltşanlannın haklanm koruyan bir ış yasası yok Yine de çalışanlann sıgorta eddmesinden başlaya Resmi makamlann imzaladığı "centilmenlik" anlasması çocuğu çamaşır yıkıyor. SevimUmi sevimtL Turkçeyi çok az biüyor. tlkokulda birsüre okumuş, sonra "çahşmaya" gebniş Adana bölgesine. Birifçi Çamaştrda
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle