25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Berlin Film Şenüği Sahibı: Caaafcarijei Matbaacılık ve Gazetecılık Turk Anonım Şirketı adıoa Nadir >»di, # Genel Yayın Muduru Hasajı CemaJ, Muessese Mudurü Emint UsakJıgil, Yazı Işlerı Muduru Ofcıy Goornsm, 0 Haber Merkezı Muduru Yalçia Bayer, Sayfa Duzenı Yönetmenı Alı Acar, 0 Temsılcıier ANKARA Valçııı Doian. tZMlR Hikmet Çttinkıy*. ADANA Mehmel Mercan. lsıanbul Haberlen Rtfca Oz, Dış Haberleı Erguı Bala, Ekonomı Osraa» llagay. Kultur Aydın Emeç, Magazın Yılçıa Pekşco, Spor Danışmanı Abdulkadir Yucelman. Duzeltme Refik DurİMş, Araştırma Şİthın Alpay, IşScndıka Şukna KCIOKİ. HabCTAraştırma Ufuk Guldcmir. • Koordınator Ahmrl KoraİMn. • Malı Işler Erol Erkut, Reklâm ve Halkla llışkıler GtMmn Koşar. Idare Husryıa Gorer. Işletme Omter Çdılt. Bılgılşlem Nail tn«l. Basan ve Yavan. Cıımhun>*t Matbaacılık \e Gazetecılık T A Ş TUrk Ocağı Cad. 39 41 Cagaloglu 34334 Isı, PK 246lstanbul, Tel 526 1000 (9hat). Telec. 22246 # Burolar Ankara. Zıya Gökaip Bulvarı lnkılap Sokak No 19'4 Tel 33 11 4147, Telex 42344 • lımır Halıı Zıya Buharı No 2/3 Tel 25 47 0913 12 30 Telex 52359 • Adana: Çakmak Cad No 134 Kat 3, Tel 1455019731 Telex 62155 TAKVtM 17 ŞUBAT 1986 Imsak: 5.24 Güneş: 6.49 Ögle: 12.23 lkındi: 15.17 Akşam: 17 47 Yatsı: 19 06 KAR AI3TNDA KARNAVAL MEHMET YAŞÎN fihni tam FelünVnin son bir masalgibi muş eskı sanatçı Gınger rolü, fılmin odak noktasını oluşturuyor Ne tuhaftır ki ılk gün Felliniden hemen sonra izlediğimiz bir başka film bize benzer duyarbklar tasıdı. lki yıl önce genç yaşında ölen Japon yazar, ozan ve sinemacısı Shujı Terayama'nın ölumünden önce tamamladığı son filrru "Şaraba Hakobune FJveda Nuh'un Gemisi". özgun bir senaryodan yola çıkarak sanayıleşme ve kentleşme öncesi kuçük bir Japon köyunde olusan bir dizi olayı köklerini eski efsanelerden, inançlardan alan ve kan, ölüm ve tutkuyla örulu bir öyku>ıı anlatıyordu. Gerçekle masalın, tarihle söylencenin birbirine kanştıgı, Japon usulu bir 'Yttzyıllık Yalnızlık'tı sanki bu film. Bir Latin Amerika romanı tadı taşıyan filmde sanki halkların her yerde benzer söylencelere, masallara gereksinme duyduğunu, benzer efsanelerin gölgesine sığındığını anlatıyordu yönetmen. Film her şeyden öne Terayama'nın görsellik ustası olduğunu kanıtlayan bir göruntu şölenıydi. Gerçekçilikle fantezi arası ve zengin görsel yapısıyla bır yerde "Fellini'ye yaklaşıyor, sanki onun filmine forum programı çerçevesinde bir karşılık oluşturuyordu. Alkolün ve yılgınlığın pençesıne duşmuş. ıyiden iyiye çdkmuş bir Fred (filmde Marcello Mastroianni) karşısında Ginger'in sağlam konumu ve tum filmin onun gözlerıyle anlatılması, Fellini'ye bu kez kadını erkeğe kıyasla yuceltmek, gıbi filmlerinde pek rastlanmayan bir konum getiriyordu. "Ginger ve Fred", kuşkusuz uzerınde daha çok durulması gereken bir film, Berlin 1986'nın ilk başyapıtıydı. îlk gunlerin en buytık sürprizlerinden bin ise usta oyuncurauz Tuncel Kurtiz'in bir Israil filminın baş rolunde karşımıza çıkması oldu. Hem de film boyunca bulbul gibi Arapça konuşarak. tsrailli genç yönetmen Shimon Dolan, ıkinci filmi olan "Kuzunun Gulümsemesi"nde Filıstın sorununa alegori duzeyinde yaklasmayı deneyen bir kuçuk oyku anlatıyordu. Batı Şeria'da bır Arap köyunu işgal altında tutan bır lsraıl birliğındeki tsrailli doktor Uri, bir mağarada yaşayan 'köyun delisi' Hilmı vle dostluk kunıyor, bu yaşh, gormuş geçirmiş adamın deneyıminı yansıtan hıkmetlenni, eski gunler ustune anlattığı soylenceleri ilgiyle dinliyor ve dunyanın bu sorunlu bölgesinde Araplara karşı anlayışh, dostça bir tutumu surdumyordu. Ne var ki, Urı'nın ıyi niyeti, sorunları çözmeye, duşmanlıkları gidermeye yetmiyordu. Birkaç kışi arasında gelişen ve ıçinde kolay anlaşılmayan sımgesel oğeler içeren filme başarıh demek kolay değildi. Ama Tuncel Kurtiz'in oyunu ve bu filmle uluslararası etkinlığe adım atışı ovguye değerdi. Kurtiz, filmdeki Arapça konuşmalan öğrenmek için beş ay çalıştığını soyledi. Ancak filmden sonra kendısini kutlamaya gelen bır grup Mısırlı hanım onun aslında Arapça bilmediğını oğrenince pek şaşırdı. Kurtiz Şenlikte bir oyunculuK ödulu alır rru bilmem. Ancak olay buradaki Turkleri gerçekten şaşırttı ve sevındırdı. 1 işçi göçükte öldü Fellini'nin basın toplantısı görkemliydi. Usta sinemacı rahattı, şendi, birbiri ardma espriler savuruyor, kendisine maestro (usta) diye hıtap edenlere, "Pek alçakgönüllu sayılmam, ama maestro sözcüğunü de hak etmedim. Bana Fellini, daha iyisi Federico diyen yok" diyordu. ATİLLA DORSAV BERLİN Berlin'e ayak bastıktan birkaç saat sonra karşımda Fellini'yi buldum. Filminı değil üstelik, kendisıni... Şenlık Sarayı'na adım atar atmaz az sonra Fellini'nin basın toplantısı olduğunu öğrendım ve gittim. Hayatımda görduğum en kalabahk, en ıtişkakışh basın toplantısıydı bu... Basın toplantılannı ve gazetecıleri seymeyen Fellini yıllardır ılk kez bir şenliğe geliyor ve gazetecılerın karşısına çıkmayı kabul ediyordu. Bu nedenle olay buyuk boyutlara ulaşmış, Berlin'deki tum davetIiler neredeyse koca salonu buram buram terlenen bir Turk hamamına çevırmişlerdi. Fellini'nin neredeyse 40 yıllık kansı ve son fılmi "Ginger ve Fred"in de başoyuncusu Giulietta Massina ile bırlikte katıldığı basın toplantısı görkemhydi, ılginçtı. Usta sinemacı rahattı, şendı, birbin ardma espnler savuruyor, kendisine maestro (usta) diye hitap edenlere, "Pek alçakgonullu sayılmam ama, maestro sozcuğunu de hak etmedim. Bana Fellini, daha iyisi Federico dejin >eter" diyor. Niye film yaptığını soranlara de klasik yanıtını veriyordu: "Başka bir şe> yapmasım bilmediğim için." Ancak birkaç saat sonra "Ginger ve Fred"in başdöndurucü göruntulerini izlerken kendi kendime, "lyi ki bu koca adam başka bir şey yapmasını bilmi>or. Ybksa bunca başvapıttan, bunca unutulmaz sahneden, kişilikten, filmden >oksun kalacaktık," dıyordum. "Ginger ve Fred" tıpik bir Fellini fümiydi. Bir tur çağdaş masal; Fellini'nin sevdiği şeyleri bir kez daha yucelttıği, nefret ettiklerini ise bir kez daha yerin dibine batırdığı... 1940'larda o donemın unlu dans yıldızları Fred Astaire / Ginger Rogers çiftinin taklidiru yapmakla, onlan sahnedeki hal ve tavırları, giysileri ve ünlu 'stepleri' ile yaşatmakla un yapan Italyan bir sanatçı çiftı, yıllar sonra bir TV programının kendilerinı anımsayıp bir 'show' için çağırmasıyla bir araya gelıyorlar ve eskiyi yenıden yaşamaya çalışıyorlardı. İkısı de yaşlanmış, çökmuş, kendı yollanna gıtmiş olan çıft, birbinne tumuyle nt kışiliklerine karşın yıllar sonra eski beraberlıklerini yenıden kurmaya çalışırken, gunümuzun çeşıtli kurumları, akımları ve çılgınlıkları Ue karşı karşıya geliyorlardı. Fellini'nin amansız kamerası, kımlerı, nelen eleştirmiyordu ki... Başta tum ltalya'yı ve kuşkusuz tum dunyayı etkısi altına alan, çağdaş tutsaklar halıne getıren bir TV ve TV programcılığı, bunun yanı sıra yitip gıden, yerıne çılgınhk, ahlaksızhk, ucuzluk ve göstenşçılikten başka şeyler koyamadığımız eski değerler, her yere, Roma sokaklarından yol kenarlarına ve giderek evımizın içine dek yayılan bir reklam istilası, modada, gıyımde, makyajdaki garıp akımlar, sokaklardan ruhlarımıza dek yayılan çop yığınları, kaçınılmaz kent kirliu'ği ve kargaşası... Filmın Fellini'ye ozgu bir canhlıkla perdeye gelen eksantrik, parip tıplen arasında, sağduyusunu ve oz değerlerıni koru Kdz. Ereğli (Cumhuriyet) Zonguldak'ın Armutçuk Kandilli ocağında ve yılın ikmcigöçük olaymda bir işçi daha can verdı. Dun sabaha karşı saat 03.30 sıralarmda Turkiye Taş Komuru Kurumu Kandilh Ocağı 12214 no.lu pano 358 baş yukan bölumde meydana gelen göçuk altında kalan 20 yıllık işçi kazmacı ustası Hamza Kocaman (39) yaşamım yitırdi Yı Itn ılk göçuk olayında 6 Ocak 1986 tanhmde aynı bölgenin Alacaağzı ocağmdakı bir panoda Faık Eraslan (36) ısimlı bır ışçı de göçuk altında kalarak can vermıştı. Haber Merkezi Geçen cuma gunu tstanbul'da ölen Ord. Prof. Süheyl Ünver bugun toprağa veriliyor. 88 yaşında ölen Ünver, Turk Tarıh Kurumu uyelıği ile Cerrahpaşa Tlp Fakultesınde öğretım uyelıği yapmıştı. Guzel Sanatlar Akademismde tezhıp ve mınyatur sanatları uzerıne dersler de veren Prof. Ünver, TÜBtTAK bılım odülu sahıbiydı. Ord. Prof. Suheyl Ünver için bugün Cerrahpaşa Tıp Fakultesi Burhanettin Toker Anfıstnde bır tören yapılacak. Ünver, Fatih Camıınde kılmacak öğle namazından sonra Edırnekapı Sakızağacı Şehıtlığı'nde toprağa verilecek. Ord. Prof. Ünver toprağa veriliyor Yengeç Dönencesi NEW YORK (a.0.) Amerikalı yazar Henry Miller'ın bir zamanlar mustehcen bulunarak buyuk 'artışmalara yol açan romanı "Yengeç Dönencesinnın el yazması New Yorkta yapılan bır açık artırmada 99 mılyon Turk Lırası karşılığında satıldı. Miller'ın 926 sayfalık el yazması romanı, adının açıklanmasmı ıstemeyen New Yorklu bir kılap koleksiyoncusu tarafından satm alındı. Bır yaşamöyküsü nılelığı taşıyan "Yengeç Dönencesi" 19321933 yılları arasında Parıs'te yazılmıştı. Roman, Amerıka'da 1964 yılında Yuksek Mahkemeden yayın ıznı çıkıncaya kadar, porno olduğu gerekçesiyle yasaklanmıştı. SOKAKLARA DÖKÜLES BtSLERCE lySA V Geleneksel karnaval yuruyuşu olduğu gun. çeşitli kıyafeüer giyen binlerce insan sokaklara doküluyor. Karnaval çocuklar için de buyuk zevk. Kimi annesinin yanında, kimi babastnm omuzunda bu eğlenceye katıhyor. Şenliklerde Turkler pek gorunmuyor. Karnaval soğanlı balıkla hızını yitiriyor yırtılan, K,arnaval sırasında paltosu kazağına kravatı kesilen, pahalı kaşmir içki dökülen kişilerin tazminat isteklerine Köln mahkemeleri, karnavalın tarihçesini ve geleneklerini anlatan bir yazı göndermekle yetiniyormuş. Polislerin acımasız oldukları konu alkollü arabakullanmak. 8 bın kışıden oluşan 2 KÖLN Perşembe gecesi kadınlarla birlikte çıldıran Koln, cuma sabahı sessızliğe gömuluyor. Sokaklar boş. Kaldırımlar boşalmış bıra şişeleriyle dolu. Bazıları, yuzlerinde bir gece öncesinin garip makyajı, yarı açık gözlerle ışe gıdıyor. Cuma gunü tatil değil, ama birçok işyerı kapalı. Bu cuma Alman işverenler hoşgörulu. Şımdı Kölnluler uç gun boyunca perşembenin yorgunluğunu atıp pazartesı çılgınlığına kendilerini hazırlayacaklar. Çunku pazartesı gunu kadın, erkek herkes tekrar sokağa dökulecek, içecek, gurultu edecek Kotu Kış Cını'ni kovacaklar. Köln'de yaklaşık 100 bın Turk yaşıyor. Karnaval şenlıklerinde Turkler yok. Katılanlar da biraz Çekimser. Çılgınlıklan uzaktan izlemekle yetıniyorlar. Bunun nedeni bir söylentiye göre 'Dazlaklar'. 200250 kişilik bir Dazlak grubunun kamavalda Köln'e gelip, Turklere saldıracağı soylentisı, gurbetçileri bazı önlemler almaya zorlamış. Ortaokul ve lise öğrencileri okullarma ellerinde sopalarla gitmişler. Bazıları 'bıçaldaruu kuşanmışlar', hatta 'tabanca talunanlar' bile olmuş. Ama ne gelen var ne de saldıran. Sopalar, bıçaklar, tabancalar tekrar yerlerine konmuş. Karnavalın dördüncü gunune rastlayan pazartesi gunu geleneksel yurüyiış var. Binalann duvaılanndaki ışıkh ısı gostergelerinde eksi 10 derece yanıp sönuyor. Köln'un gotık kiliselerinin ve siyah damlarının Ostu geceden yağan karla kaplanmış. Kötü Kış Cini kente tum öfkesiyle çokmüş. hjenliklerde Türkler yok. Katüanlar da oiraz çekimser. Çılgınlıklan uzaktan izlemekle yetiniyorlar. Bunun nedeni bir söylentiye göre "Dazlaklar. " 200250 kişilik bir Dazlak grubunun kamavalda Köln'e gelip Türklere saldıracağı söylentisi gurbetçilerı bazı önlemler almaya zorlamış. lıtikacıların ruşvet almaları konu edılmiş. Birçok pankartta da Başbakan Kohl'la alay eden sloganlar var. Arabaların ustundekıler, yolun kıyısında kendilerinı ızleyenlere şeker, çıkolata atıyorlar. Verılen bilgıye gore kervan 4 saat suren yuruyuşu sırasında 50 ton şeker ve karamela, 40 bın paket çikolata, 30 bin paket gofret, 100 bin demet çiçek dağıtmış. .arnavalm dördüncü gününe rastlayan pazartesi günü geleneksel yürüyüş var. En öndeki arabada Karnaval Prensi, toprak ağası ve Karnaval Bakiresi yer almış. Dikkatli bakınca bakirenin peruk takmış iri yarı bir erkek olduğu anlaşılıyor. Bizım için içküi akşamların sabahı ışkembe çorbası ne ise Kölnluler için soğanlı bahk o. Gorunumu, voğurda bulanmış balığı andırdığı ıçın bız tadına bakmaya cesaret edemedik Balıklı kahvaltıyla bırlikte Karnaval yavaş yavaş hızını kaybedıyor. Sokaklar artık boş. Bırahanelerde oturacak ıskemle bulunabılıyor. Çarşamba akşamı birçok lokantanın menusunde deniz mahsullen ağırlıkta; Isurıdye, mıdye, karıdeslı ıspanak, turna balığı etınden yapılmış koftelerle karıştırılmış domates çorbası. Et orucu bu kadar, Köln'de genç kuşak arasında 6 haftalık et yememe orucuna uvan fazla ki K karnaval kervanının uzunluğu 6.5 küometre. önde bandolar, arkada arabalar. En öndeki arabada Karnaval Prensi, toprak ağası ve Karnaval Bakiresi yer almış. Dikkatli bakıhnca bakirenin, peruk takmış, irı yarı bir erkek olduğu anlaşılıyor. Binlerce guzel kızın bulunduğu bır kentte, Karnaval Bakiresi'nı bır erkeğın sımgelemesi şaşırtıyor bizı. Sonradan bunun çok eskı bir gelenek olduğunu oğreniyoruz: Ka^navalın duzenlediği ılk yıllarda Köln'de, tum aramalara rağmen Bakire'yi temsıl edecek bir bakıre kız bulunamamış. Karnaval yoneticilerı bir erkeğı Bakıre kılığına sokarak ışı yabancılar çıkartvormtiî. Karnaval sırasında paltosu yırtılan, kravatı kesilen, pahalı kaşmir kazağına içkı dokulen kışüenn tazmınat isteklerine Koln mahkemeleri, karnavalın tarihçesini ve geleneklerini anlatan bir yazı göndermekle yetiniyormuş. THK'nın 61. yıİdönümü Alkollü araba kullanmak affedilmiyor Polislerin acımasız oldukları tek konu ise alkollü araba kullanmak. Bu suçun affedilir yanı yok. Kölnluler polisın bu huyunu iyi bıldikleri ıçın pazartesi gunu arabalarını kullanmıyorlar. Karnaval sözcuğunun Latince Carne Vale sozcuklennden geldı Bir elde korn, bir elde kölsch Yuruyuşun sona ermesındesonra herkes soluğu bırahanelerde alıyor. Omuz omuza bır kalabalık. Herkesin bır elinde ANKARA, (a.a.) TurkHava Kurumu'nun 61. kuruluş yıldönumu törenlerle kutlandı. Kurum Genel Merkezi 'nde duzenlenen "Havacılık Sergisi" Cumhurbaşkanlığı Konseyi uyesı Nurettm Ersın tarafından açıldı. Ilk tören Anıtkabır'de düzenlendı. THK Genel Başkanı Tumgeneral Bakı Aydın başkanlığındakı bir heyet, Anıtkabır'i ziyaret ederek kabre çelenk koydu ve buyuk önder Ataturk'un manevı huzurunda saygı duruşunda bulundu. Tumgeneral Bakı Aydın, daha sonra Amtkabır özel defterını ımzaladı. Konservelerde kanser tehlikesi Bodrum Festivali 4 güne iniyor ANKARA (ANKA) Turkiye'de uretılen et ve bahk konservelennde kansere yol açan "nitrit" ve "nitrat" adlı katkı maddelerımn aşırı mıktarda bulunduğu saptandı. Bahk ve et konservelerınde koruyucu madde olarak kullanılan söz konusu bileşıklenn zamanla reaksıyona gırerek, kanser tehltkesı yarattığı bilimsel olarak kanıtlanmış bulunuyor. TÜBtTAK Marmara Bilimsel ve Endustriyel Araştırma Enstitüsunun yaptığı araştırmada Turkiye'deki et ve konserve urunlerinin yuzde 35 75 'ının gıda katkı maddelerı yönetmelığınde belırlenen lımıtı aştığı saptandı. Bazı urunlerde kilogram başına 18 bin mıligram gibı 'Hirkütücü" mıktarlara varan nıtrıt ve mtrat da saptandığı belirtiliyor. Katılanların sayısı geçen yıla göre az Ben her ne kadar caddelerdeki kalabalığa, bırahanekrdeki izdihama şaşırıyorsam da Koln muhabirimiz Ulya Üçer hıç şaşırmıyor. Ona gore bu yıl caddeler de, birahaneler de tenha. Nitekım ertesi gunku gazeteler Ulyayı doğruluyor: 'Bu yıl ki karnaval yuniyuşune sadece 500 bin kişi katıldı!...' Geçen yıl aynı yuruyuşe katılanlann sayısı 1.5 milyonu aşıyormuş. Yurüyuşe katılımın az olmasının ana nedeni dondurucu soğuk. Bir başka neden de, bızim uzun tatilli dini bayramlarda yaptığımu gıbi, Kolnlulerın karnaval zamam kenti terk etmelerı. Pazartesi gunu öğleye doğru Koln'un karla ortulu beyaz sokakları bırden renklenıyor. Palyaçolar, Kızılderililer, Araplar, Afrika yerlileri, korsanlar, kovboylar, Fransız askerlerı, her kılıktan binlerce ınsan sokağa dokulmuş. 6.5 KILOMETRE (JZUNLUCL'NDA KERVAN Karnavalın dorduncu gunu geleneksel yuniyüş var. 8 bin kişiden oluşan karnaval kervanının uzunluğu 6.5 kilometre. Şarküar marş havasında hep bir ağızdan soyleniyor. Kotu KışC'ınlerinikarkutmak için çok gurultu yapmak gerekiyor. Gece 24.00'e kadar içilecek, bağnlacak, sonra cin yakılacak. çozumlemışler. Ve o gunden sonra bu ış gelenekselleşmış ve asırlar boyu Karnaval Bakiresi erkekler arasından seçılmiş. Sadece Hitler doneminde bu geleneğe ıki yıl zorunlu ara verilmiş. Hitler, erkeklerin bakıre kılığına gırmelerini yasaklayınca, karnaval yuruyuşleri ıkı yıl boyunca Bakire'sız yapılmış. Bu yılki karnaval kervanında polıtık kuklalar ağırlıkta. Ortadaki arabanın ıçinde Gorbaçov ile Reagan'ın birbirine tukuren kuklaları yer almış. Her iki lider de birbırlenne balgam yerıne fuze atıyorlar. Dığer arabalardakı pankanlarda şarap skandalı, pokorn diye adlandınlan arpa rakısı, diğer ellerinde kölsch dedıklerı Köln birası. Geceyarısına kadar surecek maraton başlıyor Bır kölsch bir korn... Tuvalet kapılarında uzun kuyruklar. Şarkılar marş havasında hep bır ağızdan soyleniyor. Bugun Kotu Kış Cinlerını korkutmak için çok gurultu yapmak gerek Gece 24.00'e kadar içilecek, bağnlacak sonra Cin yakılacak. Bu kadar çok sarhoşun olduğu yerde hıç mı olay çıkınaz. Ulya Uçer 'çıkmaz' diyor. Anlattığına, göre onemsiz birkaç olayı da kentın geleneklerini bilmeyen, yapılan şakaları kaldıramayan ğı sanılıyor Carneet, Valeelveda demek Yanı 'ete eUeda'. Katolıkler salı sabahı bır oncekı gecenin sarhoşluğundan ayılmak ıçın soğanlı bahk yıyerek ete 6 hafta boyunca veda edecekler. şi yok. Perşembeden sonra et yıne masaların gözde yemeği olacak. Cuma gunu sevdahlara ayrılmış. O gun papatyalar alınacak. Sevgılılerın kapılan çahnacak. Kölnluler Kotu Kış Cini'ni yaktılar, ama soğuk hâlâ çekilmedı. Kar yıne lapa lapa. Kendi karnaval şenliklennı bitıren Almanlar şımdi evlennde, ellerinde bıra şışelerı, televızyondan sıcak ve çıplak Rıo KarnavaL'nı ızlıyorlar. Gelecek yılın 11. a>ının 11. gunu saat ü.OO'de tekrar sokaklara dokulecekler. BODRL'M (Cumhuriyet Ege Bürosu) Geçen yıl Zeynep özal'ın fahri başkanhğını yaptığı on gunluk Bodrum Festivali beledıye hizmetlermı aksatınca, festıval suresıni 34 gune ındirme karan alındı. Bodrum Belediye Başkanı Cevat Bılkıç "Festival sürestnce normal hizmetlerimiz aksıyordu. On gün çok uzun bir süre" dedi. ANKARA, (OM.) Sayıştay Genel Kurulu, tş Kanunu'nda ongorulen yıllık ızin ucretmır hesabında, toplu ış sozleşmelerı uyarmca ödenen "yıpranma primı"mn de dikkate alınmasını kararlaştırdı. Sayıştay Genel Kurulu, yıpranma prımlerınin, çahşılan ışın yıpratıcı özelliğı, işçılerin işyerınde geçen hızmetlerı oramnda yıprandıkları duşuncesıyle yapılan bir ek odeme olduğunu, bu nedenle yıllık ızın ucretının hesabında yıpranma pnmmin dikkate alınmasına oy çokluğu ile karar verdı. Yühk izin iicreti Ayılmak için soğanlı bahk Salı sabahının geleneksel kahvaltısı soğanlı bahk, salamura rınga balığından kesilen uzun dılımlerle yapılıyor Rınga dilımlen, ekşi krema, ekşı elma ve soğan dılımlen ile karıştırılıp uçdorı gun bır kavanozda saklanıyor. BtTTt
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle