13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahibi: Comhuriyrl Matbaacılık ve Gazetecilik Türk Anonim Şirkeıi adına Nadir NMU, • Genel Yayın Müdüru: Hasan C n ı l . MUessese MUdUrU: EmiM UşakbgU, Yaa tşleri MOdOnl: Okajr Göaenia, # Haber Merkczı Müdüru: Ytlçın Bayer, Sayfa Düzeni Yöncımenr. Ali AtM, % TemsUaler ANKA.RA: Ytlçın DogH, IZMİR: Hlkmcl Çetiakaya, ADANA: Mehmel Mercan. tstanbul Haberleri: Rcha Öı, Dış Haberler Ergan Balcı, Ekonomi: Osmaa UUgay, KUltür: Cetal Üster, Magazın: Yalçıı Prkştn, Spor Danışmanı: AMulkadir Yucdnan, Düzelıme: Rtfik Dtırba*, Araşıırma: Şalln AJpty, İşSendika: Şüknn Ketenci, HabcrAraştırma: Lfuk Gttkkmir, % Koordınatöt. Ahnct Konılıu, • Mali lşler: Erol Erkat, Idare: Hıscyin Gürer. lşleıme: Öadcr Çclik, BilgiIjlem: Nıil taal. Basan ve Yayan: Cnmburiytl Maıbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş. Türk Ocagı Cad. 39/41 CagaJoglu, 34334 tst., PK: 246tstanbul, Tel S12O5 05 (2Ohal), Tdex: 22246 • Burolar Aakın: Ziya Gökalp Bulvarı tnkılap Sokak, No: 19/4, Td: 33 11 4147. Telex 42344 • Izmir H. Ziya Bıilvan, 1352. Sok 2/3, Tel: 25 47 0913 12 30, Td«x: 52359 • Adana: Çakmak Cad. No: 134 Kaı 3, Tel: 1455019731. Tetex: 62155. TAKVİM 25 EKİM 1986 tmsak: 4.54 Güneş: 6.19 Ö|le: 1153 İkindi: 14.48 Akşam: 17.17 Yatsı: 18.37 Hollandalı uzmanların birçok tablonun Rembrandt tarafından yapılmadığını öne sürmesi, sanat çevrelerinde ve koleksiyoncular arasında şok etkisi yaptı. Sahte Rembrandt korkusu SAHTE TABLOLAR Hollandalı uzmanlar, New York Metropolitan Müzesi'ndeki Bir Kadının Portresi ve Bir Erkeğin Portresi adlı tablolann Rembrandt'a ait olmadığını şöyle açıkhyorlar: • Adamın pelerini tabloda çok fazla yer kaphyor. • Adamın kafası vücuduna oranla çok büyük. • EUeri diğer Rembrandt tablolarındaki eller kadar ustaca çizümemiş. • Kadının bası vücuduna iyi oturtulmamıs. • Elbisesinde bir takım şekilsiz ısık oyunlan tekrarlanmış. • tki el sanki ayn ressamlar tarafından çizilmiş gibi görünuyor. • tki çalışmada da iç bütünlükve üç boyutlu efekt, basanlı değiL ya da onların eserlerinin üslüne "Rembrandt" yazmalanna izin veriyordu. Rembrandt 1625 ile 1669 yıllan arasında yüzlerce resim yaptı. Ünlü ressamın birçok taklitçisi vardı. 1800'lerin sonları ve 1900'ların başlannda yüzlerce tablo, sırf güçlü ışık ve gölge kontraslan, dramatik kompozisyon ve koyu renkler gibi genelde Rembrandt'ta rastlanan özelliklerden dolayı ünlü ressama atfedildi. 1920'lere gelindiğinde Rembrandt Koleksiyonu adı altında 700'den fazla tablo toplanrruştı. Bu başdöndürücü gelişmeden sonra sanat tarihçileri yavaş yavaş fikir değişürmeye başladılar. 1969'da Rembrandt'a ait olduğu düşünülen tablolann sayısı 420'ye düştü. Bu sayının Hollandalı uzmanlann araştırmalannı bitirmelerinden sonra 300'e kadar ineceği öne sürüldü. Uzmanlann araştırmalann sonucunu yayımladıklan kitabın birinci cildinde Rembrandt'ın sanat yaşamının ilk 6 yılı ele alınıyor. Bu dönemde yapılan eserlerin 46'sının başka ressamlara ait olduğu anlaşılmış durumda. Kitabın ikinci cildi ressamın Amsterdam'daki ilk dört yılını içeriyor. Bu dönemdeki eserlerin sadece 64'ünün Rembrandt'a ait olduğu kanıtlanabilmis. Geriye kalan 38 ublonun ise kimlere ait olduğu henüz tartışılan bir konu. Önümüzdeki 10 yıl içinde yayımlanması beklenen üçüncü ciltte ise ünlü ressamın sanat yaşamının diğer aşamalan ele alınacak. Uzmanlar üçüncü cildin yayımlanmasından sonra Rembrandtın tablolannın gerçek sayısının belirlenebileceğini öne sürüybrlar. Ünlü ressama ait olduğu öne sürülen birçok tablo sahte çıktı AIDS'e en çok yakalananlar A TLANTA, (a.a.) ABD'de zenci ve îspanyol asıllılann, genel nüfusa olan oranları göz önünde bulundurulduğunda AIDS'e daha çokyakalandıklan bildirildi. Atkmta'da bulunan Hastalıklan Kontrol Merkezinin (CDC) yayımladığı bir araştırmanm sonuçları, Amerikan toplumunun yüzde 12'sini oluşturan zencilerde, 24 bin 576 AIDS durumunun yüzde 25% ABD toplumunun yüzde 6'sını oluşturan îspanyol kökenlilerde de AIDS durumunun yüzde 14'ünün görüldüğünü ortaya çıkardı. Dış Haberler Servisi Hollandalı uzmanlann New York Metropolitan Müzesi'ndeki iki tablonun ünlü ressam Rembrandt'a ait olmadığını açıklamalan, sanat çevreleri ve koleksiyoncular arasında şok etkisi yarattı. U.S. News and VVorid Report dergisinde yer alan yaada, uzmanlar Bir Kadının Portresi ve Bir Erkeğin Portresi adlı tabloların Rembrandt'ın atölyesinde çalışan öğrencilere ait olduğunu öne sürdüler. 1969 yılında Hollanda hükümetinin, ülkenin en ünlü ressamına mal edilen yüzlerce tablo arasından sahtelerini bulmakla görevlendirdiği uzmanlar kurulu çalışmalarının sonuçlarını açıkladıkca sanat çevrelerinde panik başladı. Uzmanlara göre Rembrandt'a ait olduğu öne sürülen 36 tablo aslında tanınmamış ressamlar tarafından yapılmıştı. Aynca F. Almanya'da devlet müzesinde bulunan AJtın Miğferli Adam adb tablonun da Rembrandt'ın değil tanınmamış cağdaş bir ressamın eseri olduğu açıklandı. Peş peşe yapılan bu açıklamalardan sonra gerçeği kabullenmek zorunda kalan bir çok müze yöneticisi sahte tabloları "Rembrandt'ın atölyesinden" ya da "Rembrant'ın sitilinde" etiketleriyle sergilemeye başladılar. Bu kanşıkhğm asıl nedeni Rembrandt'ın atölyesindeki calışma sisteminden kaynaklanıyor. Yaklaşık 100 öğrenci, usta ressamla birlikte çalıştı. Rembrandt bazan üerleme kaydeden öğrencilerin resimlerini imzahyor Yapay bacak SAMSUN, (a.0.) Ortopedik özürlüler için üretilen yapay bacaklann yerlisinin fiyatı 245 bin lira iken, ithal malı yapay bacaklar 495 bin liradan satılıyor. Yerli yapay bacaklann daha çok tuıulduğunu öne süren Samsunlu yapay bacak üreticisi Dursun Kısa şunlan söyledi: "Doktor tavsiyesine göre, ortopedik özürlülere bacak yapıyoruz. Psikolojik yönden çöküntüye uğrayan hasta, yapay bacak da olsa moral buluyor. Plastikten ürettiğimiz yapay bacağın yeriisi, ithal edilenden daha ucuz." ROKETKOVAN1 Alçak hava savunma sistemlert içinde önemli bir yer tutan 2.75 inçSk roketlertn kovanlan, ük bakifta soba borusunu andınyor. özel alüminyum alasımdan imal edilen kovanlar, özel bir teknikU üretUiyor. (Fotoğraf: KADÎR CAN) tlkel tezgâhta üeri teknoloji DENİZ SOM ' tstanbul'da bir fabrika var. Kartal Cevizli'de çanıurlu bir yoldan gidilen, demir kapılan açılıp içeri girildiğınde hangar gibi geniş binalarla çevrilmiş bir fabrika. llk bakışta kaynak makineleri ürettiği anlasüan, ama içerüere doğru Uerleyince umulmadık işler yapılan bir fabrika. Kısa adı MES olan Makine Elektrik Kımya Sanayi A.Ş.'nin yaptığı iş; Kıbrıs Barış Harekâtı sırasında Âmerika'nın ambargo koyduğu, değil hibe Ue para ile bile satmadığı silahlardan 2.75 inçlik roket ile M72 tanksavar roketin kovanıru üretmek. Roket kovanı ya da roket motor borusu aslında soba borusu gibi bir şey. Tek tarafı kapalı aJumınyum bir boru. Son derece basit gibi görünen bir üretim. Ama bu kovanları dünyada ancak üç firraa üretebiliyor. Biri Amerika'da NI Industries Inc, diğeri Beiçika'da Les Forges de Zeebrugge, öteki de Türkiye'de... Istanbul'da üretilen bu kovanlann içine yakıünı, ucuna da harp başhğını Ankara'da MKE Roket Fabrikası koyunca... Roket üretimine iliskin çalışmalar aslında 1970'li yıllann başma kadar uzanıyor. Milli Savunma Bakanlığı ile MKE Genel Müdürlüğü teknik personeli o yıllarda ABD'de konu ile ilgili eğitimlere katılmışlar. Ancak, 1974'te Kıbrıs Barış Harekâtı olunca ABD, eğitim çalışmalanru yanda kestiği gibi, bir de silah ambargosu koymuş. Milli Savunma BakanlığVnın direktifı ile MKE Genel Müdürlüğü bünyesinde Ankara Elmadağ'da kurulan Roket Fabrikası da eldeki bilgilere göre, roket üretimi için çalışmaya başlamış. Elde patent ve lisans olmadıgı için, çaüşmalar roket kovanı imalatında düğümlenmiş. özel alüminyum alasımın yine özel bir yöntemle işlenerek imalatı sorun ounus. Bunun üzerine MKE Genel Müdürlüğü bir grup sanayiciyi Ankara' yaçağırarak, üretimini istedikleri roket parçalanru göslermişler, talip olanları belirlemişler. minyum, yeniden özel bir işlemle istenen kimyasal bileşime, erime noktasına, genleşme katsayısına, ısıl iletkenliğe, islenebüirlik noktasına, elektrik iletkenliğe, çekmekopmauzama değerlerine ve brinell sertliğe kavuştunılmuş. Bu alüminyumu işleyecek tezgâhlar özel olarak hazırlanmış ve bir gün 1979 yılında presler çalışmaya başlamış. Evet, Istanbul'da bir fabrika yıllardır fakat sessiz sedasız Amerikan ya da Belçika şirketleri gibi roket kovam üretiyor. MKE de kovanlann içine yakıtmı koyuyor, ucuna harp başlığını lakıyor. Bu kovanlann dünya piyasalanndaki fiyatı 50 bin lira dolayında. MES'in üretimi ise 10 bin lira... NI Industries Inc.'in özel Projeler Müdüru Ernest Mntter, bu yıl içinde Amerika'dan Türkiye'ye gelmiş. Amaç, savunma sanayii için ortak yatırım araştırması yapmak. Ziyaretleri sırasında MES'i de gezmiş ve şaskınlığını gizleyememiş: "Sizin tezgâhlar çok ilkel, ama bizim teknolojinin aynısnı uyguluyorsunıız. Bu işi nasıl başardınız anlayamadım. Demek ki, devletten kredi destegi görseniz, çok daha modern lesisler kuracaksınız." Şevki Düzyol'un ilginç bir özelliği ise, bankalardan bile kredi almadan çaüşmak. Düzyol'a göre, önemli olan daha çok para kazanmak degıl. "Ülke savumnasında, bu şerefii vazifede, aldıgımız görevin mutluluğu yeter" diyor. Türkiye'de üretilen roket kovanlaruun kalite kontrolü yurtdışında da yaptınlmış. Belçika'daki üretici Les Forges de Zeebrugge, Türkiye'den gönderilen kovanlann kalite kontrolünü yapıp, raporunu vermiş: "Gönderilen örnegin, uluslararası standartlara uygun ve en ileri teknoloji ile üretildiği anlaşümışUr." Alçak hava sistemleri savunma projesi içinde yer alan 2.75 inçlik roketler havadan, denizden ve karadan atılıyor. Son derece hassas bir üretimi gerektiren roketlerde "mikron" kadar bir üretim hatası ya roketin havada parçalanmasına ya da hedefi bulamamasına neden oluyor. Ama MKE Roket Fabrikasf ndan çıkan roketler, yapılan atışlarda hep tam isabet kaydetmiş. Savunma Sanayii Fonu'nun işlemeye başlayacağı şu günlerde Türkiye'de yatınm yapmak isteyen yabancı şirketler arasında kıyasıya bir mücadele sürerken MES yine sessiz sedasız 2.75 inçlik roket kovanını, M72 tanksavar roket kovamnı, denizaltı duman kandüini, işaret fişek kovanlannı üretiyor, TÜBİTAK Balistik Araştırma Enstitüsü ile alüminyum konusunda ortak araştırma yapıyor, ASELSAN'ın bazı ihtiyaçlannı karşılıyor ve bir de ihracata hazırlanıyor. Dünyanın ünlü silah fabrikalanndan Les Forges de Zeebrugge ile Bovvas, MES'ten roket kovam almak istiyor. Nereden nereye... Bir yandan bize teknoloji satmak istiyorlar, bir yandan da biz kendi teknolojimizin ürünlerini onlara satıyoruz. Kartal'daki roket kovanı fabrikası Batılıları şaşırtıyor İthal piyangodan açıklama HIEDELBERG, (a.a.) ~ "Suddeutsche Klassen Lotorie" (Güney Almanya Piyangosu) adlı Alman Piyango tdaresi Heideiberg Başbayii Gerhard Schindler, Türkiye'de bilet satışı konusunda bir açıklama yaptı. Türkiye'deki gazetelerde yayımlanan ilanlanna Milli Piyango Idaresi'nin karşı çıktığından haberi olmadığını bildiren Gerhard Schindler, yaptığı açıklamada, "Dünyanın her yerinde bilet satıyoruz. Türkiye'de satamamamız için bir neden görmüyorum" dedi. Tablo dedektifleri yeni teknikle çakşıyor Arastırmaalar tablolann sahtelerini bula X ışmlarv Boyanın altmdaki katı maddeler bilmek için artık en son tekniklerden yarar inceleniyor. Fırça izleri ve kompozisyondalanıyorlar. Bu tekniklerden bazıları ve kul ki değişiklikler xısınlan ile ortaya çıkanlalanımları şöyle; biliyor. Ultnviole ısık: Tablo üzerindeki oynama Mikroskop: Boya kesitlerini büyüttüğü gibi lann ve restorasyonların incelenmesini sağ üst üste sürülen boya katmanlarım da görülıyor. Sanatçının verniği nasıl kullandığı ve nebilir hale getiriyor. diğerlerinin boyalan nasıl temizlemeye çalış Kimyasal analiv Boyalann içeriği incelenitıklan bu teknikle anlaşılabilmekte. yor. örneğin bir tabloda Rembrandt'ın yaEnfraruj fotoğraf: Yüzeyin altmdaki boya sadığı dönemlerde bulunmayan Tilanyum lan, ana çizgileri ve nestorasyonlan belirgin Beyazı ya da Prusya Mavisi gibi renkler kulleştiriyor. lamlmışsa, o tablonun Rembrandt'a ait ol Ayaklanmayla doğan Macar gençliği 30 yaşına bastv Eliıııizdeki seçeneği kaçırmışız Sovyet ordularınca bastırılan 1956 Ekim ayaklanmasıyla yaşıt gençlerin çoğu, ayaklanmanm anlamı, neden patlak verdiği, arkasında kimlerin olduğu gibi konularda pek bir şey bilmiyor. Çünkü bu konu tarih kitaplarında ancak bir iki satırla geçiştiriliyor. Dış Haberler Servisi 1956 Macar ayaklanması döneminde doğan ya da o günlerde bebek olan çocuklar bugün 30 yaşlannda birer yetişkin. Fransız Liberation gazetesi, söz konusu ayaklanmamn yıldönümünde günümüz Macaristan'ını yansıtmaya çalışırken, özellikie o günleri çok küçükken yaşamış ve kötü etkilenmiş kimselerin görüş ve duygularına yer veriyor. Gazeteye göre, bunlar arasında çoğunluk, ayaklanmanın anlamı, neden patlak verdiği, arkasında kimlerin olduğu gibi konularda belirgin görüşlere sahip değil. Çünkü bu konu tarih kitaplarında ancak bir iki satırla geçiştiriliyor, olay unutturulmak isteniyor. Ama bazıları hayal meyal de olsa bir şeyler hatuhyorlar. Sözgelimi Andros, ayaklanma sırasında 2 yaşında imiş. Askerlerin evi bastıklannı, annesini babasını alıp götürdüklerini yaşamış. Belleğine kazınmış o dehşet saatlerinin bugün bile etkisinden kurtulamıyormuş. Julia ise "her şeyi bildiğini" iddia ediyor. Bu konuda ne varsa okumuş. Resmi görüşün yanı sıra Batıda çıkan kitaplan da. "Bu altematifi kaçırmışız" diyor. Sonra şunu ekliyor: "Ama neye madığı kesinleşmiş demektir. DendrokronolojL Ağaç panellerin yaslannın hesaplanabilmesini sağlıyor. Eğer panel ressamın öldüğü tarihten daha sonra kesilen bir ağaçtan yapılmıssa bu işte bir terslik var demektir. OtoradyografL Tabloyu nötron yağmuruna tutma islemine verilen ad. Radyasyona uğrayan elementler çürüyüp tablonun üzerine yerleştirilen ince tabakada izler oluştururlar. Bu yolla tablodaki pigmentler, fırça izleri ve boya yapısı incelenebilmekte. tSTANBUL (a.a.) Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Üruğ'un resmi konuğu olarak Türkiye'ye yaptığı ziyareti sürdüren Fransa Genelkurmay Başkanı Orgeneral Jean Saulnier, Eskişehir'den tstanbul'a geldi. Konuk Genelkurmay Başkanı Saulnier, Yeşilköy Askeri Havaalanı'nda I. Ordu Komutam Orgeneral Recep Ergun, 3. Kolordu ve Batı Garnizon Komutam Korgeneral Fikret Küpeli ve öteki yetkililer tarafından karşılandı. Fransa Genelkurmay Başkanı 2 bin yılı için eğitim planı ANKARA, (a.0,) Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı Araştırma ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı'nca, 19902000 yıllarını kapsayan uzun vadeli eğitim planlaması çalışmalanna başlandu Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, planlama çalışmalannda, anayasa, milli eğitim temel kanunu hükümet programı, 5. Beş Yıllık Kalkınma Planı, yıllık icra plan ve programlannda yer alan konular göz önünde bulundurulacak. Türkiye güzeli eitti Bizim neyimiz eksik? MES A.Ş. Yönetim Kurulu Başkaru Şevki DizyoJ. 1976 >ilında Milli Savunma Bakanhğı'ndan gelen direktif üzerine kollan sıvamış. O günleri gülümseyerek anlatıyor: "Birer tane de örnek kovan gondermişlerdi. Kovanlan masanın üzerine koydum. Öylece baktım, uzun uzun seyrettim. Birileri bunu yaptığına göre, biz de yapabOiriz, bizim neyimiz eksik, dedim." Şevki Düzyol, işi biraz da inada bindirerek tomanın başma kendisi geçip günlerce çalıştıktan sonra bir kovan üretmiş. Ama nafile, çunkü tornadan çıkan kovanla, Amerikalılann yaptığı kovan şekil olarak birbirinin ayru, ama nitelik olarak farklı. tlk denemede paramparça olmuş. Şevki Düzyol, gece gündüz tam 2 yıl uğrasmış. Sonunda da amacına ulaşmış. Etibank'ın Seydişehir Alüminyum Fabrikası'nda üretilen alü ISTANBUL, (OM.) Türkiye 2. güzeli Meüem Doğanay, 13 kasım tarihinde Londra'dayapılacak Dünya Güzellik Yarışması'na katılmak üzere tngiltere'ye gitti. GÜ Ingiliz Filolojisi ikinci sınıf öğrencisi olan Meltem Doğanay, 85 ülke güzeliyle bugün Londra'dan Hong Kong 'a geçecek. Macaristan gençliği bugün, olup biteni unutmus görünuyor. Tek stğmağı ise, hâlâ aramakta olduğu bir mutluluk duygusu. yarar biitün bunlan bilmek. Herkes biüyor, hiç kimse sorumluluk iistlenmiyor." Bazıları 'bilinç bölünmesi"nden, "şizofreni"den "çift gerçeklik"ten söz ediyorlar. Macaristan 30 yıl öncesinin trajik günlerini çoktan geride bırakmış ve günümüzde Doğu Bloku'nun en özgün, en hoşgörülü toplumu olarak göze çarpıyor. Tabii Doğu Bloku ölçütlerine göre. Ama bir "kimlik bunalımı" geçirdiği de göze çarpıyor. Bu kimlik arayışı içinde birçok lan çareyi günlük uğraşlara sığınmakta, aile çevresinin dar ortamına kapanmakta buluyorlar. Julia, kocası ve çocuğuyla küçük kır evinde yaşamakla yetiniyor, ne gidip geliyor, ne televizyon seyrediyor ne de gazete okuyor. "Bugün tek gecerli şe> sağlığımız ve zamanımızdır" diyor. 1970'lerin sonunda ekonomik bunalımın derinleşmesiyle birlikte Macarların yaşam düzeyi de gerilemiş. Ücretleri yetmediği için çok kimse ikinci, hatta üçüncü bir işte çalışıyor. İlk iş resmi iş, ikincisi bir "özd sektörde" calışma oluyor. Bunun karşılığı resmi işten sağlanan kazancın birkaç kat bazen 30, 40 kat fazlası gelir elde etmek oluyor. Üçüncü iş ise bütünüyle yasadışı. Özel işyeri açmış olanlar çok kazanıyorlar. Bunlar Ulkenin "yeni zenginleri" oluyor. Fotoğraf kursu ANKARA, (a.a.) Ankara Fotoğraf Sanatçıları Derneği (AFSAD)'nin fotoğraf temel eğitim kursu, 3 kasım cumartesi günü başlıyor. Fotoğraf ve kamera bilgisi, ışık bilgisi, filmj ler vefıltreler, objektif obtüratör diyafram ve değişkenterarası bağıntı, çekim bilgisi, kompozisyon ve karanlık oda bilgilerini içeren kurslann 6 haftası kuramsal, 2 haftası uygulamalı olmak üzere toplam 8 hafta sürecek. GÜN GÜN MACARİSTAN 1956 TürkBulgar ilişkilerinde gelişme Tankların ezcUği bir ayaklanma TeauHuz 1953: Moskova, hükümet başkanı olarak Nagy'yi dayatıyor. Mart 1955: Rakosi, Nagy'yi kızağa çekiyor. Baskıya rağmen "buzlann çözülüşü" sürüyor. T e a u t n z 1956: Moskova, Rakosi'nin istifasım ve yerine Gerö'nün geçmesini dayattı. S Eklai 1 9 M : Aydınlann çağrısı üzerine sokak gösterisi. 1529 Eklaı: Polonya 'da gösteri ve grevler, SSCB geri adım atıyor, Macaristan'da karışıklıklar artıyor. 2 2 E k i n : öğrenci ve aydınlar bir bildiri yayımlayarak 16 talepte bulunuyorlar ve Nagy'nin dönüşünü istiyorlar. 2 3 Ekba: Hükümetin yasaklamasma rağmen gösteri düzenleniyor. Polis ates açıyor. 24 E k l a : Ordunun bav birlikleri göstericilere katılıyor, genel grev, devrimci konseylerin kuruluşu, iki Sovyet temsilci Budapeşte'ye geliyor, Gerö görevden alınıyor, Nagy başbakanlığa getiriliyor. Kadar dc parti genel sekreteri oluyor, Sovyet ordusu müdahale ediyor, çarpışmalar sürüyor. 2 7 B d a : Sovyet ordusu kısmen geri çekiliyor. 2 8 Ekfaa: Çarpışmalar duruyor, bütün ülke devrimci konseylerin elinde. 31 EkİM: Sovyet çekilişi duruyor, Nagy devrimci konseylerin taleplerini kabul ediyor. 1 Kasua: Nagy, ülkesinin Varşova Paktı'ndan ayrıldığmı ve bağlantısızlığı seçtiğini açıklıyor. 3 KasiBi: Sovyet ordusu geri geliyor. Nagy direniş çağnsmda bulunuyor ve Yugoslav elçiliğine sığımyor. Kadar, SSCB'de yeni bir hükümet kuruyor, Sovyet müdahalesini haklı gösteriyor ve Macaristan 'a dönüyor. 3*9 K M I M : Bütün ülkede çarpışmalar. İ S Kasua: Crevin sona erişi. 2 2 Kasıaa: Sovyetler Nagy'yi ele geçiriyorlar ve 1958'de kurşuna diziyorlar. Şchifter, İsraü'e gitti Bulgaristan Türk kızını serbest bıraktı DEREKÖY, (Kıridareli), (su») Bulgaristan, üç buçuk yıl önce Türkiye'ye iltica eden doktor anne babanın yedi yaşındaki kızlan Şole Şükrüyevm'yı serbest bıraktı. KırklareU Emniyet Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiye görc, Şule Şükrüyeva, dün saat 18.00 sıralannda Dereköy sınır kapısından, beş yıl geçerli pasaportuyla Türkiye'ye giriş yaptı. Kızlarının gönderileceğini önceden öğrenen doktor kan koca Şevki ve Türkan Yunus, Dereköy'de yavnılannı bağırlanna bastılar. Daha sonra Kırklareli'ne geçen aileden baba Şevki Yunus, kendisini Istanbul'dan telefonla arayan a^. muhabiriyle görüştü. Sevincini anlatacak keiime bulamadığını söyleyen baba, 3.5 yıl önce Bulgaristan'dan turist olarak Türkiye'ye geldiklerini ve iltica ettiklerini belirtti. Küçük kızlan Şule'yi ise Bulgaristan'da bırakmak zorunda kaldıklannı anlatan Şevki Yunus, "Küçük yavnımuzu bir daha görebilmekten amldimizi kesmiş gibtydik. Gönderileceğini ögrenince İMMmartılt Şimdi yavrumuza lurvuştuk. Diinyaiar bizim otdn" dedi. tSTANBUL, (a.a.) Türkiyeye yaptığı ziyareti tamamlayan ABD Dışişleri Bakanlığı însan Haklanndan Sorumlu Bakan Yardıması Richard Schifter, tstanbul'dan tsrail'e gitti Konuk bakan yardımcısı, Türkiye'de kaldığı süre içinde Ankara, lzmir ve tstanbul'da çeşitli temaslarda bulundu. Tele Showh eleştiri Kültür Servisi TV'de dün gece yayımlanan Tele Show'da, Hasbi Menteşoğlu ile yapılan röportaj bazı izleyicilerin tepkisine neden oldu. Güneş Tecelli ve Atilla Arcan'm sundukları proğramda ihracatçı Menteşoğlu'nun reklamınınyapıldığı öne sürüldü ve konuşma tislubu eleştirildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle