12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 EKİM 1986 CUMHURÎYET/13 Madrid'den Ciıısel tabulara savaş Madrid yerel hükümeti duvara astığı çırılçıplak iki genci gösteren ilanlarla, "telefonla cinsel eğitim kampanyası" açtı. Gençler arasında yaygın cinsel karacahillik sonucu hızla artan istenmeyen hamilelik olaylan kampanyanın başlıca nedeni. Kahve ve publardaki prezervatif makineleri ise kampanyanın başka bir yöntemL meyen hamileliklerin hızla artmasına yol açıyor. Madrid'de "Kadm Enstitüsü"nde danışmanlık yapan Vktoria Navarro, "Şimdiye dek gençler için cinsel bilgi veren merkezler kunılmadığını ve tspanyol ailelerinin de çocuklanyla hâlâ dnsd konularda konuşmakUn kaçındiğını, okullarda ise beniiz cinsel egitim derslerinin yerieşBöyle bir pilot projenin uyguEvet Madrid yerel hükümetimedigini" söylüyor ve "Bu yüzlamaya sokulmasındaki ana nenin iki hafta önce başlattığı den gençlerin cinsel konularda gençleri telefonla cinsel konular deni gençler arasında yapılan son tam anlamıyla kara cahil da aydınlatma ve doğum kontrol istatistiklerde bulmak mümkün. kaldıklanm" sözlerine ekliyor. yöntemlerine ulaşmakta sağia Bu istatistikler Ispanyol gençletşte gençleri bu "kara cahildıkları kolaylıklar bu günlerde rinin yansından fazlasının 15 yas lik"ten kurtarmak için başlatılan lspanyol kamuoyunun ilgi mer civannda cinsel ilişkiye girdiğini telefonla cinsel bilgi programı ilk kezi haline geldi. gösteriyor. Fakat gene aynı istaiki haftada 400 kişi tarafından tistikler bu gençlerin yüzde aranmış bulunuyor. 24 saat boMadrid'le birlikte Sevilla, Avi75'inden fazlasının doğru dürust yunca gençlerin hizmetinde olan les ve VaUadotid gibi 4 büyük hiçbir doğum kontrol yöntemi telefon numarası belli saatlerde kentte başlatılacak olan bir pilot kullanmadığını ortaya koyuyor. sürekli meşgul sesi veriyor. Bu projeden olumlu sonuçlar alınırsaatler genellikle söz konusu nuBu durum da 20 yaşmdan küsa, uygulama ulusal düzeye cıkamaranın televizyonda ilan edildiçük genç kadınlar arasında istennlacak. ği saatlerle çakışıyor. Şimdiki halde erkeklerin kadınJardan daha cesur davranarak cinsel sorunlannı telefonda tartıştıklan görülüyor. Bu telefon servisinin dışmda kahvelere, publara ve diskoteklere yerleştirilen yepyeni, kırmızı, otomatik makineler gençlere 100 demiryoluyla karaya baglıdır ve ada başlayan çevreci akun, med ve cezir peseta (yaklaşık 600 TLÎsı) karşılığında prezervaüf sağlıyor. Bu tanımı teoriktir. Fakat, yol biraz uza sayesinde yaşayan balıkçıl kuslannın sa da, Brüksel'den hareket edildiğin artık üreyemeyeceğini, midye ve isti yöntem gençlerin prezervatiflerin satıldığı eczanelerde olduğu gibi de kent otoyolunu takip ederek Ba ridye yetiştiricilerinin tarihe kavuşagarpi gülümsemeler ve sosyal tı'ya gitmek, sonra oradan da köy cağını beyan etmiş ve insa edilecek yoUanndan kuzeye çıkıp Hollanda barajın denizle organik bağı kesmebaskı altında kalmaksızın bir doya gecmek daha güzeldir. yecek nitelikte olmasım istemistir. ğum kontrol aracına kavusmaiaGarbi Schelde'aın deniz ağzında Hoilanda hükümeti de, yeni proje fannı sağlıyor. feribota bınmek gerekir. Geçi$ on beş turada iki küsur trilyon lira gibi faTabii bütün bunlar şimdiden dakika sürer. lskele cihetinden rüz his bir artısa yol açsa da, çevrecilegârlar Anvers cihetinden de martılar rin isteğini kabul etmiştir. larihin bu muhafazakâr kesimlerin hiddetini çekiyor. Şu sıralarda tamaen büyük oynak baraj inşaatı on yıleser. men dağılmak tehiikesiyie boZelanda'nm en büyük şehri Mid dan fazla sürmüs ve resmi küşadı da ğuşmakta olan ana muhalefet delburg bütün Hollanda şehirlerine nihayet ekim a>i başında Hollanda partisi "Halkçı Biriik'in gözde Kralıçesi Beatrice tarafından yapılbenzer. Deniz ve denizin ötesinden sözcülerinden 6 çocuk annesi, kokar. Evlerin pencere pervazlan ge mıştır. koyu Katolik tsabd Tocino yayın milerin lumboz halkalan gibi parlaYeni baraj geıçekten teknolojik bir organlannda feryadı basmakta tılmıştır. Pencerelerin sokağa bakan harika. Boyu dokuz kilometre. Her dhetlerinde parlatümıs pirinç saksı biri 18 bin ton ağırlıgında ve yüksekgecikmiyor. lar ve parlaülnuş eski pusulalar ve es ligı 30 Ua 40 metre arasında değisen "(Bu projenin arkasmda buluki sekstanlar durur. 65 beton kazık mevcut. Bunlann aranan) Sağlık Bakanlıgı ve Kadın Enstitüsii'ııe tamamen karfiyım. Bu enstitü (Kadın Enstitiisu) tevBuralarda doyumsuz ekim sabahlannda ya kahve ve ayçöreği esliğinde Kasparov'un beyaz an neden f3'e çektiği kalfide zanıriı bir kunımdur. Daha geçen yıl cinsellik üzerinde çıetüt edilerek Bach kantatlan dinlenir, ya da Arden kardıklan rehberi haürlıyorum. dağlanna, Manş kıyüanna falan gidilebilir. Birincisi Böyle bir rehberi ancak lezbiyenentelektüel, ikincisi küçük burjuva tercihtir. Ben tabii ler yazabilirdi. Amaçlan aile kuikincisini seçtim... rumunun önemini zedelernek. Bu olayın dini açıdan degeriendirilmesini de bir (arafa bırakaMiddelburg deniz kokar. Zelanda^ suıda, vana vazifesi gören ve hidrolım ve sadece bu ülkenin sosyo nın mercan kolyelen, istiridyelen ve lik basınçla isleyen çelik kapılar var. mıdyeleri meshuıdur. Sevgililere merManş azdığında vanalar kapatılıkültürel gerçeğine bakalım. Cincan kolyelerden hedıye edilebüir ve yor. Normal durumda acık bırakılısellige gelene kadar bu ulkenin istiridyeler yalnız bir kadeh beyaz şa yor. Yani, med zamanı deniz içeri gi daha pek çok başka gereksinimi rapla tadılabilir. riyor, cezir zamanı da çekiliyor. vardır.." diyor Tocino. Zelanda'mn kuzeyinde şimdi bir Balıkçıl kuslan memnunJar. Denibaraj var. Bu barajın hikâyesi uzun zin bereketiyle besleniyorlar. ÇevreFakat gelen ilk işaretlere bakıdur. Bilindiği gibi, Hollanda nüfusu ciler memnunlar. labiaun tabiiligiyle lacak olursa kamuoyunun, sosnun yüzde altmısı deniz sevjyesinin övünüyorlar. Ekim pazarlannda küyalistlerin bu seksüel alanda da aJündaki topraklarda yasar. Üç bü çük burjuva tercihleri yapanlar da başlattıkları "degisinTi olumlu yük nehir, Ren, Schelde ve Meuse bu memnun. Hem bahkcıl kuşlanndan, karşıladığı görülüyor. Felipe bölgeden denize dökülür. 1 Şubat hem midyelerden ve istiridyelerden, Gonzakz'in sosyalistleri, yüz yıl1953'te, fırtınadan dolayı Manş tas hem de tabiatın tabiiliğinden memmış ve iki bine yakın insan sellerden nunlar. Bir de, iskele cihetinde deniz lar boyunca koyu Katoliklik, engizisyon ve siyasi baskı altında ölmüştür. Hollanda hükümeti de, olan yerlerden, deniz kokularından Anvers ve Rotterdam Limarüan ba ve doyumsuz ekim güzeUiklerinden kalan Ispanyollann beyinlerine riç, deltadaki su yollannı baraj larla memnunlar. Üstelik, entelektüel pa işleyen "cinsellik tabusu"nu arkapatma karan almıstır. zarlara küçük burjuva pazar tercih tık tamamen ortadan kaldırarak lerinden ve sabit barajlara oynak ba bu alanda toplumu açmak istiNe var ki, altmıslı yıllann sonunraj tercihlerinden de memnunlar. da Avnıpa'da yeni yeni filizlenmeye yorlar. Parishen Sonbahar ve terör NECLA SEYHUN PARİS Inanılır gibi değil, nedir bu kolsuz ipek elbiseler, bu tişörtler, bu çıplak ayaklardaki sandallar? Nedir bu sokaklarda sahnrnalar, pencereleri ardına kadar açmalar, restoranlardan, kahvehanelerden sokaklara taşmaJar, nedir? Sonbahar olmayacak mıydı en azından Pariste? Karakıs, soğuk var diye haberler gelmemiş miydi hani? Ama hiç yaşamadığı yazı, saçlarından yakaiamış Paris. SaJına dolana dört bir yanda tadını çıkanyor iste. Parklarda zümrüt yeşili çimenlerin üstünde güvercinler yatıyor, 2O'si, 30'u bir arada. Sereserpe kanatlannı yayarak ne keyif... Agaçlann dibine oturmuş sevgüiler, birbirlerinin kulaklarına bitmez tükenmez aşk masallan fısıldıyorlar. ötede çimenlerin üzerine uzanmış bir öğrenci, duşlerin doruğunda nerelerde geziniyor kimbilir. Günes çimJeri yaldızlıyor. Sakın "olmaz" deme şair, sakın. "Böyle de yatılmaz ki" deme, ucundan yakalanmış bir güzelim yazda, bu çimenlerin üstünde böyle yatüır, kusura bakma... Çimenlerde yaz varsa, ağaçlarda sonbahar. En ufak bir titreşimle sarılı kızıllı bir yağmur iniyor. 87BAHARIFMstemodazamanı hep önce, hep zamanın önündegi Agır ağır, sarıh kızılh bir yağmur. Yerlerde kuru der. Geçen hafta 86/87 bahar yaz yapraklardan bir halı. Vitrinler kışı sergiliyor, kamodasını tanıtmak için düzenlenen rakışı. Trikolar, yünler, kürkler, atkılar kapişonbuyük defile bunun son örneğiydL lar. Evet, biraz yaz, biraz kış, biraz da sonbahar. OefıUnin en imtiyazh uleyicüeri ise Bir de terör havası katın araya, işte 1986 ekiminAmtrikahiar oldu. de Paris. NtLGÜN CERRAHOĞLU MADRİD Sayfa boyu bir ilan. llanda 1516 yaslannda bir genç kızla, 18'ini pek geçmemiş bir erkek yan yana, çınlçıplak, «evgiyle birbirine sanlmışlar. llan üzerinde büyük puntolarla Töm çıplaldıgıyla bilgi... Madrid yerel hükttmeti" yazıyor. Bu sözlerin yanında ise: "Seksöel lişklleriıı en büyük düsmam bflgfcaziiktir. Bu nedenle, kendi gelecegini dUediğin gibi planlayabilmen içm, Madrid yerel hükimeti sana seksiiel egitim, cinsd hasüüıklar ve dogum kontrolö izerinde bedava bilgi saglıyor. Tnm çıplaklığıyla bilgi ve önüne konaıı gerçekfer seksten korkmadan zevk almanı saglayacakür." sözleri göze çarpıyor. En altta ise isteyenlerin 273 11 12 numaralı telefona başvurmaları belirtiliyor. Zelanda'dan Küçük burjuva tercih HADİ ULUENGİN ZELANDA Buralarda, sehirlerde ve kırlarda, ekim güzellikleri doyumsuzdur. Şehirlerde ekim, şehirlerin yeniden yasamaya başladığı zamandır. Radyo, sabahlan trafijin hangi kavşaklarda tıkanık olduğunu haber verir ve geceleri ilk konserlerc gidilir. Sonbahar festivallerinde Bach kantatlan dinlenir. Cumartesi sokak bayraınlannda dolaıulır. Pastırma yazının günesinden ve kaldınmlann ^alabalıgından istifade edilir. Kırtar, gün sisle birlikte doğar ve sisle oırlikle batar. Kayın ağaçlannın yalnız üst dallan gözükür. Sis zamanı topraktan gübrc kokufu fıskınr. Sis zamanı iyi ruhlu hortlaklara raslarur. Gündüzleri sis kalkar ama topragın dumanı kalkmaz. Derinlik tayini zordur. Ormanın bidp kanalm başladıgı ufuk belirsizdir. Ufuk, deniz istikametınde berraklajır. Renkler sonsuz pasteldir. Buralarda, pazarlann doyumsuz ekim sabahlannda iki sey yapılabilir. Kahveye gidip kahve ve ayçöreği ısmarlanabilir. Güneste mahmurlaşılabilir ve Kasparov'un neden ilk hamlede beyaz atı F3'e çektiği etüt edilebüir. Sonra eve dönulebilir ve Bach iranf^tian dinJenebüir. Bu birinci seçtmdir. tkinci seçimde, arabaya gidilebilir ve gUnesli ekira pazarlanrun mekânlanndan birine gidilebilir. Soignies Ormanı'na, Arden Dağian'na, Manş kıyüanna falan gidilebilir. Birinci seçim entelektüel tercihtir. tkind secira küçük burjuva secimdir. Ben, tabii ki ikincisini seçtim ve Zdanda'ya gittim. Esas olarak yeni barajı görmeye gittim. 7/^amHa Schelde Nehri deltasındaki en büyük Hollanda adasıdır. Büyük bir ihümalle Yeni Zelanda adı da buradan kaynaklanır. Adanın güneyindeki nehir koluna nedense Garbi Schelde denir ve Anvers Limanı daha içerlerdedir. Zelanda, asunda Hollanda topraklan uzerinden kara ve Teröre karşın devam ediyor yaşam, belki sokaklarda park yerleri biraz rahat bulunuyor arabalara, belki yollardan akıp geçen kalabalık biraz daha az, belki mağazalarda müşteri sayısında dttşme var. Belki sinema koltuklan eskisi kadar dolu degü... Ama kuyruklar uzuyor gene de sinemalann önünde. Yollarda salına salına dolanılıyor. Restoranlarda, kahvehanelerde sohbetler koyultuluyor gene. Varsın mağazalann kapılannda üstünüz başınız aransjn, kontrol edilmedik kimse kalmasın. Otellerde, restoranlarda, metrolarda bu kontrol yoksa, kimin nereden nasıl vuracağı bilinmezse neye yarar!.. Ama terör en çok moda dünyasınj altüst etti Paris'te. Kelimenin tam anlamı ile altüst. Dünyanın dört bir kösesinden gelen binlerce gazeteci, elleri böğürlerinde kalakaldılar. Emniyet nedeniyle kalabaJıga, itiş kakışa meydan vermemek için her mevsim 4 bin gazetedye verilen davetiye yerine, ancak 1200 sanslı gazeteciye davetiye dağıtıldı bu mevsim. 3200 kişi açıkta.. Şansülardan yüzde 90'ının Amerikalı olduğunu söylemeye gerek yok. Gazeteler, modacılann Amerikan pazannı, Amerikan basınını yeğlediklerini açık açık yazıyorlar zaten. Parayı verenin düdüğü çaldığını yeni öğrenecek değiüz herhalde. Meteoroloji, yağışlı serin havalanh yaklastığıru haber veriyor. Paris'te bu kaçamak yaşanan güzelim yaz, bir anı olmak üzere. Meydan, sonbaharla kışın artık. Londra'dan 5 olay ve 5 duyu rüzgârı n'oldu? Thatcher içti. Ticani kılıklı esans tüccannın kıv mısın sen? "Gül kokuyor memeler" anason koksun isterdim. Gitar ustalan ve esrar niyazileri Van Morisson ile Brian Jones yanhs mı kokladüar diyorsun? Israr eden olursa burunlardan vazgeçilebilir değil mi? Boşver estetik ameliyatlan filan, somutu yok lavantanm üstelik, "Bıktım her sabah karsımda aynı burunu görmeklen" (Brassens) tşçi Partisi lideri Neil Kinnock Berlin'egitti ve duvarın önünde Muhafazakâr Parti Genel Sekreteri Norman Tebitl'e yanıt verdi. Kinnock Sovyetler Birliği'nin özgürlük ve kalkınma sembolü olmadığını, lsçi Partisi'nin NATO'ya bağlı olduğunu ve nükleer silahsızlanmayı hep savunacağını söyledi. Mesaj Tebitt'e, ama Berlin'in dört ağasından biri de Amerika. Can, tstanbul Boğazı'ndan gelir. Hele yanında çingene palamuduyla rakı olursa perende atar da gelir. Pancir Vadisi'nde sütlü çayla tandır ekmeği yenir. Tut dilini gezdir 72 miüetin tabaklarında, yemek için Osmanh dili gerek. Hürmetler hünkâr beğendi, saygüar zeytinyağu enginar. Muhafazakâr Parti, tşçi Pardaha güzel. "Her şeyden önce tisi'nin kalelerinden Birmingmüzik" dedi VerUune, ama mü ham'ın Sparkbrook seçim bölgezikten çekimli buldu Rimbaud'sinde garaj ve süpermarket sahiyu. tkisini de besieleyen Leo Ferbi 30 yaşındaki bir Müslümanı, re "Şiir, yay keman teline değ Nazır Ahmet Han'ı milletvekili diğinde şürdir" Yusuj Şahinin füm adayı olarak atadı. Naar Ahlerındeki çiğ köfte fiveli hurmamed Han'ın rakibi lsçi Partisi'şinas Arap kadınlan konuşunca nin Başkan Yardunası Roy Hatkulaklarda athkarmca. tersley. Ingiltere Eğitim Bakanı KenGeldik mi beşinci duyu doneth Baker Muhafazakâr Parti kunmaya, "Çıplak vucudunu seKurultayı'nda önümüzdeki döviyorum, benimkinin yanı başınemde 20 özel teknik meslek lina uzamnca" (C.G. Cummings) sesi açılacağını vaat etmişti. Bu sağırdilsiz alfabesiyle şiir ettim liselerin özel kurum ya da vakıfkendisine. Dirseği ile dizkapağt larca yönetileceğini, yerel idarearasındaki ovada susuzluğumu lerin bu kurumlara kanşamayagiderdim. Önce sessizdi bacak cağını da söylemişti. Geçen gün hareketleri, sonra anladık ki doözel sektöre çağrı yaptı. Bir okul kununca görme, işitme, koku ve bir milyon sterline mal oluyor. tat füzeleri de ateşleniyor. KenHaydi pamuk eller ceplere. Sa düiğinden. tkili dokunma senfonayiciler bir milyonu vermesine ni doğurdu, dokunmak gerek verecekler, ama yerel idarelerle her ücra buluta binbir parmakbozuşmayı göze alamıyorlar. la. Yalnız avuçlar değince parN'oldu? Vaat suya düştü. Su maklıklara ey umutsuz soğuk! Görmek 20. yüzyılda en mülkiyetçi duyu. Fransızca görmek "voir" fıilinin başına 'a' harfini koydun mu, 'avoir' oluyor. Sahip oldun işte! N'aparız ki göremezsek. Anîonioni boşuna mı çekmiş "Zabrowski poinf'i? (...) Beşinci duyu dokunmaya gelince... RAGIP DURAN LONDRA Heathrovv Havalimanı, Kalküta otobüs terminali gibi oldu. Ingiltere hükümeti 15 ekim gününden itibaren, Hindistan, Pakistan, Bangladeş, Nijerya ve Gana uynıklulara vize uygulamasına başladı. Bu nedenle 1014 ekim günleri bu 5 ülkeden siyah tenli, turbanlı, sakallı, bıyiklı insanlar akın akın Londra'ya düştü. Kadınlann ve çocuklann manzarası acıklıydı. Ingiltere'deki yakmlan bekleme salonlarında uykusuz geceler, uykulu günler geçirdiler. Hindistan Başbakanı Rajiv Gandi kızdı, "Londranın G. Afrika konusnndaki tutumundan sonra bu uygulama da açıkça ırkçı bir uygulamadır" dedi. tngiltere İçişleri Bakan Yardımcısı David Waddington ise "Hayır, ırkçı olsa>dık Karaipler'den gelenlere de vize uygulardık" dedi. Elizabeth vefotoğrafçı tngiltere Kralıçesi Elizabeth'in Çin gezisi tngiltere ve Çin 'de büyük bir heyecanla izlendi. Elizabeth, Şanghay 'm eski mahallesini gezerken, Çin'deyayvnlanan "Küçük Usta'' adh çocuk gazetesinin foto muhabiri de onu dikkatle izliyordu. (Küçük fotoğraf.) TIYArROGOSTERr SMODASfNEMASf] İKİNCİ KURULUŞ GÜNLERİ 18 EKİM CUMARTESİ 1200: The King and I |Kral ve Ben| 16 00Dostlar Tiyatrosu ralınayjk Sokrates 1900 Denız Turltalı Resılal ISoyleyebıldik lerimf 2100: The King and I JKrai ve Ben) ORTAOYUNCULAR KYOtiUI KÖÇÛK SAMNE'DE Tel: 143 6 4 1 7 144 43 27 Kari Vateırtta • Fertıan Şmsoy •EDDHD SGDODBU 19 EKİM PAZAR 20 EKİM PAZARTESİ IKral ve Ben] 12 00 The King and I IKral veBen| 1415 The King and I IKral ve Ben| İÇİNDEN TRAMVAY GEÇEN ŞARKI / / H w w y n Gnıp GSntfojsjrkM Perş mfu 1830 Cuma 2100 C.Tesı • Pazar 1 5 3 0 * " ^ T C. KÜLTÜR vr TURfZM «AKANLIGI 1415 The Enlorcer lOldurulecek Kadm| 1630 Dostlar Tiyalrosu [Yaz) 1900 Fuaya Resıtalı Ni Kocalepe Muzıkh SofflKt ?! 00 AÇOK 8arbıana da BırOkul 17 00 TanerBarlas Mım 1830 IsianbulCa; Oortlusu 2100 Koleksıyon 21 30 BenBertalt BrecM' Zeliha Berksoy Genco Erkal DEVLET 7İYA7BOU\RI KRALILE GERGEDAN BIL6E TAVŞAN Oyun 2 Döium Yöneten Kenm Atşar Çin. Kraliçe 2. Elizabeth göksel imparatorluğu resmen ziyaret eden ilk Britanya Monarkı. Bu nedenle Çin Seddi ve lokantalannın, Mao'nun ve Şanghay'ın, Borges, Cenevre'de ki kent aynca çekik gözlü ne varsa her lerin en cinsiyetsizidir La Belle şeyin itiban arttı birdenbire. Yalnız pek az insan afyon savaşı ve vue galerisinde açılan Bacon serHong Kong'dan söz ediyor. gisine gidemedi. Guzel ayyaş İngiliz ressamırun şahane çarpık fi BBC Televizyonu, hava dunımu progranunda Çin'in uydu ile çegürleri uzaktan Borges'e "Kör kilmiş meteorolojik haıitasını olasın demiyorum, kör olma da gösterdi, "Kraliçe hazretleri yagör beni'' diye haykırdı. Toprağı nn Şanghay'da yabancılık çekbol olsun Hasan Hüseyin'in. metecek, çunkü orada da yagBorges de artık toprağı görmümur var" dedi. "Kızü Kraliçe, yor, ama okurlanna sözcüklerKızıl Çin'de" başlığını kullanan le gösterdi dünyayu Görmek 20. bir gazete, Kraliçenin kırmızı yüzyılda en mülkiyetçi duyu. tayyörlü büyük boy resmini yaFransızca görmek (voir) fiilinin yımladı. Ertesi günse "Çinliler başına " a " harfini koydun mu Prenses Diana'yı istiyor" diye (avoir) sahip oldun iste! N'apamanşet attı. rız ki göremezsek! Antonioni boşuna mı çekmiş "Zabrowski Kapı vuruldu, varsın duymaPoinf'ı? . sın Ludmg. Bize duyurdu ya yeŞimdilerde Ingiltere'de dağ taş ter. Duymak şaşırtıcı, dinlemek EUGENE IONESCO ZEKERİYA KAYA 3370128 I TAKSİM SAMESt'nde Uutaı S a h m n * O&IZ ATAY Çocuk oyunu 2 bMüm yöneten Numan Tala Pakner T/UBhi SAMMESİ'B* BERNARD SHAMT ŞIŞLİ ve BEYOĞLU'nda Geceyarm rotatif şarkısı ZAFER ARAPKİRLİ OXSHOTT Yabancı bir ulkenin ziyaretçileri, öncelikle o ulkenin ve bulunduklan kentin karakteristik özelliklerini keşfetmeye ve yeni bir seyier yakalamaya çaba gösterirler. Fakat bazılan, doğup büyudukleri mekânların etkisinden hiçbir zaman kurtulamayarak hep o mekânlarla yabancı mekân arasında bir benzerlik aramaya, adeıa ayıu lezzeti ve kokuyu bulmaya (alışırlar. Birinci kategoriye girenler hep, "Burada şöyle, ama bizde öyte mi ya?" şeklinde zaman zaman abartmaya bile varan karşılaşiırmaJara kalkışırken, ikinciler daha çok ortak yanian ön plana çıkarıriar. Ama hiç kuşkusuz ınsanlann, yaptıkları işi buralarda yapanlarla >üz yüze gelrnesi çok daha değisik bir duyguya kapılmaiaruıa neden oluyor. Saat, gecenin 01.00*1. Londra'nın "B»bı alisi" Fleet Street'ten geçiyoruz. Ortalıkta kimseler görünmüycr Cadde ve ara sokakJar bomboş. Ama bir ses, bir uğultu bütün semli kaplanuş. Makine sesi. Kamyonlann sesi. Bir sokağa ginyoruz. Sıra sıra kamyonlara paketler yüklüyorlar. Gazeteler. Dolan kamyon hızla harekel ediyor, sıradaki geliyor. Ve ardından ötekiler. Bü>iık, geniş bir garaj ın onünde sabırsızlıkla bekleşiyoruz. Binanın içinden gelen ses, rotatifin. Hızla dönüyor. Inanılmaz bir açlıkla yuîuyor küometrelerce kâğıdı. Basıyor, katlıyor ve domino taşları gibi döküyor pakeıçilerin önüne. Oxshotttan I S T A N B U L BELEDIYESI ŞEHİR TiYATROLARI MUMTHAN MUN6AN Uyattayar Rofiınson Jetters Turkçesı Taiât Halman Yöneten *rthur Housmar (SADECE 1 AY İÇIN) MEDEA DÖNE DuNE (OSCAR) USKUOARda Tel 333 03 97 Yöneten TAZIYE FATIH te Tel 526 53 80 OYUNLARLA YAŞAYANLAR AcıMı güldunj 2 bölüm Yöneten Kemal Bew Ozmanav ERMİŞ JEANNE Oyun 2 bölum Yöneten Raık Alnıaçık KIZIL ŞAFAK RED0AWN Yalnız EMEK Sineması'nda Murian KARAOAĞ 21 EkhatfM ittbaren AIM OM THRntOSUnda 28 Ekka'iM nkarm AKM BÛYÛK SALOM'da HARBIYE MUHSIN ERTUĞRULd; W M 0 7 7 2 ° E.RE5İTREYC.REŞİTREY CLAUDE MAGNIER Sat gunlan T*sım Satns ve Oda «yıtrosu ttmsten hertost "*5C mdvmiMır Tatem Sahras ve AKM nşetemde saOJmalrtadif 149 69 44 • 143 54 00' 56 EMEK FfLM NAZMI ÖZEJt 6ır tanat l U *ıx •incnuaeverlerv armajuı «dıyo Patrıck Swayze C Thomas Howell Harry Oean Stauton Yönetmen Jorın Mılıus LUKUS Binanın resepsiyonuna yöneldiğimizde masadaki görevli bize merdiveni gösteriyor. Yukandan telefonlann ve daktiîolann sesleri geliyor. Bir salona yığılmış onlarca masa. Kâğıtlar, kâğıtlar. kâğjtlar. Sıra sıra masalarda insanlar oturmuş telasla bir seyler yaayor. Bir şeyler konuşuyor. Bir yerlere telefon ediyorlar. Masalardan birinde gözlüklü, daha yaslıca bir tanesi onlara talimatlar veriyor. lnce çerçeveli gözlüğünün uzerinden sabırsız bir hava içinde "Daha olmadı mı?" gibilerden sonılar soruyor. Bir haber alınmış, beş dakika ön biliyor. Pişirdikleri "yemegin" yann o insanlann beğenip beğenmeyecekleri de onlara ayrı bir heyecan, ayrı bir heves. Ve "haber ölüm saatL" Son tuşlara basüıyor ve haber haar. Doğru dizgiye ve ardından rotatifler yeni kalıplarla dönüyor. Uzun ve yorucu bir gecenin ardından evlere dağıJan insanlar. Yarın ve sonraki günlerde yeni haberler, yeni koşiurmacalar ve yeni heyecanlarda buluşmak üzere. Sabah, yatağından kalkarak kapısının önüne bırakılmış veya bayiden aldığı gazatenin sayfalan arasında gezinecek insanları tat Turkçesı Asude ZEYBEKOĞLU Yftneten Sartuk KAPLANGI Yörtetmen Haldun Oormen SAOECE ÇARŞAMBA VE PAZAR GUNLERI HARBIYE MUHSIN ERTUĞRULca Tel 140 77 20 HAYAT Caiiamb.) 15 00 20 30 Persembe Cıımj 20 30 Cıımarıesı 15 00 20 30 Pazar 15 00 18.30 18 Ekim C.TMİ. Bakırköy Renk 20 Eklm'den Itlbaren Aksaray Krittal Topkapı Sur sınemalannda Fllm Sinemada İzlenir Fleeî Street'te geceyarm dev makine inamlmaz bir açlıkla yuîuyor kilometrelerce kâğıdı. Basıyor, katiıyor ve domino taşları gibi döküyor paketçilerin önüne. Ve geç gelen bir haberi yetiştirme telaşı. Milyonlarca insanın ertesi sabah uyandıklarmda çeyirdikleri sayfalarda o Haberi de görebilmesi için... ce. Bir cezaevinde isyan çıkmış. Cezaevine, polise, hastanelere, valiye, savcıya ulaşmaya caüşıyorlar. Bütün çaba çok kısa bir sure sonra baskıya girecek gazeteye bu haberi kısa da dsa yetiştırebilmek. Bütun çaba, daha çabuk, daha hızlı ve daha sağlıklı bir şekilde daha çok insanı haberdar etmek olandan bıtenden. Milyonlarca insan şu anda belki de uykularının en tallı yerinde. Ama, bu bir avuç insan on milyonların ertesi sabah uyandıklannda sayfalarda neler görmek istediklerini göremeyince ne olacağını vc neolmayacağını çok iyi min etmenin rahatlığı ve sevinciyle. Sabah uyaruyoruz. Televizyon, yurttan ve dünyadan en taze haberleri veriyor. Reklamlarda yeni bir gazetenin yayınından söz ediliyor. Yeni ulkeler ve yeni bir görünüm idiasıyla. Eskilerini ince bir dille eleştiriyor "Artık Md okoyun" diyor. İnsanlar merakla bekliyorlar, ertesi sabah çoğu kişi yeni gazeteyi alıyor. Bir "ahkâm" furyası başlıyor. Övguler, eleştiriler, hayranlık ve sert tepkiler hepsi bir arada. Sayfa diizeni iyi. Ofset olması çok güzel, baskı temiz. Habcrierde fazla yoroma kaçnuşlar. Güçlu imzalar var. Bence çok lanfsız. Yok yok. Bal gibi de laraflı. Sagcı. Solcu. Folografa onem veriyorlar. Ve daha yüzlerce, binlerce görüş. Ama hepsinden daha önemlisi kuşkusuz yeni bir "haber çeşmesiniıT inşa edilmiş olması. Tiıajı ne olursa olsun, ister on bin, ister yüz bin, ister birkaç yuz bin, basın dünyasının kitlelere açılan bir penceresinin bir ses kaynağının daha olması sevindiriyor insanı. • •• Otobüse, trene, metro>'a biniyomz. Binlerce insan sonsuz bir iştahla gömülüyor gazetelerin, dergilerin sayfalan arasına. Bir sevınç kaphyor içimizi. Günlerini, gecelerini daktilolann, telefonlann başında o bitip tükenmez telasla, bu insanlara bir şeyler ulaştırabilmenin sıkıntısıyla gecirenlerin çabaları boşa gitmiyor. Ounyanın neresine gidersek gidehm, hep aynı çabalar ve hep aynı güzel duygu. Kâğıdın baslığı,rengi,binanın, caddenin, sokağın, kentin, ulkenin adı ne olursa olsun. Bir cumartesi gecesı, bir pazar gününün ilk saatlerinde Londra'nın Fleet Street'inden geçerken işte tüm bunIarı hatırlıyor insan ve ister istemez "ben bu şarkı>ı bir yerde duytnuşlum" diyonız kendi kendimize. YILANLARIN Yönetmen Şerıl uören Eser Fakır Baykurt SJntnamızı ypyani bir (tokontyory n fknlklm hlzmttlne hazırltyoruz. ocu r OBTAKOV SANAT HERKEZI THE OUTSIOERS (Sokaktahıler) Yo*ı F'ancıS Fo'O C o p p o i j 12 D O > U 1S16 3C • T8 JS>2< î' osm GUNDUZ GU2ELI Yot' LOÜ Btınun Oyr» C * l h f f w O«euv« H*ı sabati saat 'O (Kt r)i Df reboyu CtÖ refefon: 161 79 43 B»rbifOt Pl TİYATROGÖSTERİ İLANLARI HER GÜN BU KÖŞEDE
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle