Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/6 HABERLER 24 OCAK 1986 Banıştay 8'inci Dairesi kararında YÖK Yasası'yla yükseköğrenimin harca tabi olduğunu belirttiği, ancak ödeyemeyen öğrencinin kaydının silinmesi yolunda bir hüküm bulunmadığı kaydediliyor. ANKARA, (ANKA) Danıştay 8'inci Dairesi, yükseköğrenim harcını yatıramadığı için kaydı silinen öğrencileri "ferahlatan" bir karar aldı. Buna göre, harcını yatıramayan öğrencinin kaydı silinemeyecek. Danıştay'ın "işlemin iptal edilmesini kararlaşürdığı" olayın gelişimi söyle oldır Bugünkü adı Gazi Üniversitesi Bankacılık ve Sigortacılık Yüksek Okulu olan, Ankara lktisadi ve Ticari îlitnler Akademisi Bankacılık ve Sigortacılık Yüksek Okulu'nda okuyan bir öğrencinin öğrenim harcını yatırmadığı için okuldan kaydı silindi. Davacı öğrenci okul idaresine karşı açtığı davada, bu işlemin iptalini istedi. Davalı okul idaresi ise, savunmasında yapılan işlemin hukuka uygun olduğunu ileri sürerek, davanın reddedilmesi isteminde bulundu. Danıştay 8'inci Dairesi'nin gerekçeli karannda ise, "YÖK Yasası'nın ilgili maddesine göre öğrenim harcını yatırmayan öğrencilerin kayıtlannın silinemeyeceği" açık biçimde belirtilerek, okul idaresinin işleminin kayıt silmeye ilişkin yönetmelik maddesine aykırı olduğu ifade edildi. Kararda, YÖK Yasası yürürlüğe girdikten sonra uygulanan bu kayıt silme işleminin yasal dayanağının bülunmadığı hususu da vurgulandı. yatırmayan öğrencinin kaydı siluıemez" "Harcını Yüce Divan'da son savunma Özdağlar: Meğer politika neymiş ANKARA (Cumhuriyet Bttrosu) Yüce Divan'da yargılanan eski Devlet Bakanı ve ANAP Manisa Milletvekili tsmail Özdağlar, son savunmasına başladı. Avukatların 2,5 günde yaklaşık 18 saat konuşarak yaptıklan savunmadan sonra dün Başkan Semih Özmert. Özdağlar'a söz verdi. Sabahki duruşmamn sonunda özdağlar, avukatlann yaptıklan savunmaya aynen katıldığmı, ancak olaylan yaşayan bir kimse olarak kendisinin de aynca bir savunma yapmak istediğini söyledi. Başkan özmert, bunun üzerine özdağlar'dan avukatların değinmedikleri konularda savunma yapmasını istedi. ANAP Milletvekili Özdağlar da, "Buna gayret edeceğim. Ancak siirçii lisan edersem affola" dedi. Dunışma, özdağlar'ın savunmasmı yapmak üzere öğleden sonraya ertelenirken verilen arada özdağlar, basın mensupları ile birlikte avukatlann bürosuna gitti ve iki cilt haline getirilip basılan toplam 360 sayfalık savunmasını gazetecilere dağıttı. Bu arada dün sabah gazetecilerin sorulannı yanıtlayan özdağlar, dün iki gazetede yayımlanan savunması ile ilgili olarak, "Sanıyomm ki savunmam bürodan çalındı" dedi. Bir gazetecinin, "Maddi sıkıntı içinde oldnğunuzu biliyoruz. Bunu para karşılığında vermiş olabileceğinizi duşünüyoruz" şeklindeki sözleri üzerine özdağlar, "Sıkıntımı elbette bfliyorsunuz, ama henüz o noktaya düşmedim. Beiki buna para karşılıgında başkaian yapmış oiabilir, ama ben iiçbeş kurnşun hesabını yapan insan değilim" karşıhğını verdi. Rüşvet olayının ortaya çıktığı günden bugüne kadar basından büyük destek ve anlayış gördüğünü, o nedenle savunmasım yalnızca bir ya da iki gazeteye vermek yerine tüm basına dağıtmanın daha doğru olacağını bildiğini söyieyen özdağlar, şöyle konuştu: "Olaya korkunç derecede üziUdttm ve avnı şekilde kızdım. Savunmaya başlamadan önce savnnmanın gazetekrdc çıkmasınm bindi Ozetle Sahte basın kartı düzenleyenler ynrgılanıyor Kadıköy'de, "Anadolu Haber Ajansı" adı altında, sahte basın kartı düzenleyip sattığı gerekçesiyle 19 Arahk 1985 tarihinde yakalanarak tutuklanan Fahri Çatallar ve iki sekreterinin yargüanmalanna bugün başUmacak. Kadıköy 1. Ağır Ceza Mahkemesi'n de yargılanacak sanıkların, TCK'iıın 342. maddesine göre 8 ytia kadar ağır hapisle cezalandınbnalan isteniyor. İSMAİL ÖZDAĞLAR'DAN Halk arasında politika denince akla entrika, entrika denince kolaylıkla akla politika gelmesi boşuna değilmiş. Tarih hükmünü bir gün mutlaka icra edecektir. Iftiraya uğrayan ne ilk, ne de son bakan benim. Büyük çıkar kavgalanyla büyük politik çekişmeleri birbirinden soyutlamak ne yalanmış. gim dalı kesmek oldugnnu biliyorum. Böyle bir şeyi yapmam, o nedcnlc söz konnsu degil. ÖgJeden sonra savnnmamı okumaya başlayacağım. O nedenle olaya kendlmi kapünp daha çok sinirlenmek istemiyorum. Ama bazı tahminkrim var, bunlann üzerinde daha sonra aynntılı olarak düşünttp konuşacagım." tsmail özdağlar, Yüce Divan'daki son savunmasına başlamadan önce, 182 sayfalık savunması ile savunmaya ek delil ve belgeleri içeren kitapçığı, Yüce Divan'a sundu. Delil ve belgeler arasında, istifa ettikten sonra hastalandığı sırada Başbakan Turgut Özal ile Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Ünığ'un hastaneye gönderdikleri geçmiş olsun kartlan, ses bantlan üzerine yazılmış teknik makaieler ve gazetelerde kendisiyle ilgili çıkmış haberlerin kupürlerinin yer aldığı görüldü. 11,5 ay önce ortaya atılan rüşvet iddiası ve 6 aydır Yüce Divan'da süren yargılamada, eşine ender rastlanan bir tertibin son asamasına gelindiğini söyieyen Özdağlar, savunmasının başında kendini rüyasında sabaha kadar köpekbahklanyla didişen bir yunusbahğma benzetti ve ''Nasıl insan rüyaanda kan ter içinde kalır, rüvasında bile bu gerçek olamaz, insan denizde yaşayamaz diye uyanmaya çabalar çırpınır, ben de aynen öyle hissediyorum. Hatta bu süre zarfında bu bir rüya olmalı, kâbus olmalı diye çok düşündüğüm ve sanki bir rüyadan uyanmaya gayret ettifiim olmustur" dedi. tl beceri kazandırma kursları Istanbul'da, Devlet Bakanı Mustafa Tinaz Titiztn koordinatörlüğünde uygulamaya konulan "n beceri kazandırma kurslan " 10 şubatta baslayacak. Konu ile UgiU olarak tstanbul VaüUği'nden yapüan açıklamada, herhangi bir beceriye sahip obnayan işsiıitre iş gücü piyasasmın ihtiyaç duyduğu alanlarda beceri kazandınlması amacıyla baslatüacak olan kurslara katüanlann çeşitli masraflan da ilgili kuruluşlarca karşılanacak. Masraflan karşılanmayanlara ise ayda 12 bin 500 lira ücret ödenecek. Bu kurslar en fazla 6 ay olacak. Politik oyıınları şaşkınlıkla izliyorum özdağlar, yazıh metnin dışına çıkmamaya özen gostererek savunmasını okurken, zaman zaman sesini yükseltip alçaltarak, dinamik bir konuşma gayreti içinde göründü. önemli gördüğü noktalarda 1 da sık sık, "Bence burası çok önemli' ya da "Dikkatinizi istirtaam ediyorum" diyerek Yüce Divan'ın dikkatini çekmeye çalıştı. Birçok sorunun yanıtını henüz bulamamış olmasına karşılık, ola>ın, görevinde başanlı, kamuoyunda sevilen, takdir edilen, atak, cesur bir bakanın çirkin iftiralarla görevinden uzaklaştınlmak istenmesi olduğunu söyieyen özdağlar, politikada oynanan oyunlan, yapılan didişmeleri şaşkınlıkla izlediğini belirterek şöyle konuştu: "Halk arasmda politika denince akla entrika, entrika denince kolaylıkla akla politika gelmesi boşa değilmiş. Bu haklı şöhret boşuna değilmiş. Ben, ülkemizin içinde bulunduğu şartlan dikkate alarak dürüst bir politika yapmak için görev aldım. Meğer ne yanılmışım. Meğer politika her zaman politikaymış. Meğer büyük çıkar kavgalanyla büyük politik çekişmeleri birbirinden soyutlamak ne yalanmış. Yaptıgım görevler karşısında tek beklediğim şey sadece takdirdi, ama gene inanıyorum ki, tarih hükmünü bir gün mutlaka icra edecektir. İftiraya uğrayan ne ilk, ne de son bakan benim. Bunca samimi ve fedakârca hizmetimin, dürüstlük ve vatansevcrliğinıin karşılığı bu olmamalıydı." Başbakan özal'la nasıl tanıştığını, politikaya nasıl atıldığını, verilen görevleri neden kabul ettiğini uzun uzun anlatan Özdağlar, ham petrol taşımacılığı, DİTAŞ ve UM Denizcilik'in petrol taşımacılığındaki rolü ve bakanlığı ile olan ilişkileri konusunda da ayrıntılı bilgi verdi. Bakanhğın öğretmen Bilgiri'in ölümünden haberi yok ANKARA, (ANKA) Bingöl ili Genç ilçesinde, 31 Temmuz 1985'te işkence sonucu güvenlik kuvvetlerince öldürüldüğü iddia edilen Dedebağ köyü öğretmeni Sıddık Bilgin'in ölümünden, Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı'run 6 aydır haberinin olmadığı saptandı. Konu ile ilgili olarak bilgi veren Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı yetkilileri, ilköğretim soruşturma, personel sicil ve emeklilik işlemlerinin yürütüldüğu dairelerde, Sıddık Bilgin'in ölümüne ilişkin herhangi bir kayıt bulunmadığını bildirdiler. Bilgisine başvurulan Bingöl İli Milli Eğitim Müdürlüğu üst düzey yetkilisi ise, Bilgin'in ölümüyle ilgili bakanlığa bilgi veril Yerine atama yapıldı, emeklilik işlemleri sürüyor, ama... Kaçak fotoğraf malzemesi tstanbul Emniyet Müdürlüğu Mali Şube ekiplerince Eminönü ve çevresinde yapüan denetimler sonucu yurt dışından Türkiye* ye kaçak olarak sokulduğu saptanan 50 milyon lira değerindeki fotoğraf malzemesi ele geçtrildi. Bir ihbar sonucu yapüan operasyonda kaçak malzemelerle birlikte yakalanan 6 kişi gözaltma ahnarak gerekli soruşturmaya başlandu Bingöl'de güvenlik güçlerince öldürüldüğü öne sürülen öğretmen Sıddık Bilgin'in yerine atama yapıldı, emeklilik işlemleri yürütülüyor, ama ölümüne ilişkin herhangi bir kayıt yok. mediğini anlattı ve Bilgin'in ölümünden hemen sonra öğretmenlik yaptığı Dedebağ köyüne Doğanlı köyu öğretmeninin atandığını söyledi. Doğanlı köyünün " b o ş " olduğu gerekçesiyle atamanın Dedebağ'a yapıldığını belirten yetkili, "Bu kanşıklık neden oldu? Neden Bilgin'in ölümüne ilişkin herhangi bir kayıt bakanlığa ulaştınlmadı bilmiyonım, ama gerekli kovuşturma yapılacaktır" dedi. Öğretmen Sıddık Bilgin'in ölümüne ilişkin Genç İlçesi Kaymakamlığı'ndan kendilerine yalnızca "Vefat etti" yolunda bilgi geldiğini belirten yetkili, Bilgin'in ölümüne ilişkin belgelerin düzenlenip bakanlığa "bilinmeyen bir nedenle" gönderilmediğini söyledi. Yetkili aynca, Bilgin'in ölümüyle ilgili olarak Bingöl Valiliği'nden de kendilerine herhangi bir bilginin ulaşmadığını kaydetti. Edinilen bilgiye göre, valilik, ölüm üzerine Bilgin'in ailesine ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne emeklilik maaşının bağlanmasıyla ilgili olarak göndermesi gerekli yazıyı da göndermedi. SORUŞTURMA AÇILIYOR Bilgin'in ölümüne ilişkin haberlerin gazetelerde yer alması üzerine. Milli Eğitim ve Gençlik Spor Bakanlığı İlköğretim Soruşturma Dairesi'nin de olayla ilgili soruşturmaya başlayacağı öğrenildi. Bakanhğın ilgili dairesi, Bingöl tl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne olay hakkında "İnceleyin" yolunda önümüzdeki gunlerde talimat gönderecek. Bakanlık, İl Milli Eğitim Müdurlüğü'nden öğretmen Bilgin hakkında gelecek yazı üzerine gerekli işlemlere 6 ay sonra "nihayet" başlayacak. Kahveci. kıskançlık hisleri içinde özal'ın olayın ortaya atılmasından sonra "Ben bu Işe inandım, ikna oldum" sözleri üzerine, ağlayarak eve döndüğünü ve daha sonra gözünü hastanede açtığım söyieyen özdağlar, Başbakan ve öteki tanıklann birbirini tutmayan ifadeler verdiklerini hatırlatü. Adnan Kahveci ve Uğur Mengenecioğlu'nun kapalı kapılar ardında ne konuştuklarını ve nasıl bir tertip hazırladıklannı bilmediğini anlatan özdağlar, Mengenecioğlu için "selâmcıbaşı" sıfatını kullandı. Kahveci'nin de bakan olduktan sonra kendisini kutlamadığını, kıskançlık hisleri içinde olduğunu söyledi. Rüşvet verme olayının saptanması için çeşitli yollann bulunduğunu kaydeden Özdağlar, daha sonra şöyle konuştu: "Böylesine büyük iş sahibi ve her günü yasalarla haşır neşir geçen, onca imkânlan olan bir kişi, bazı kurallan unuttu diyelim. Paralan işaretlememek' veya para numaralannı almaması için bir nedenleri yoktu. En azından bol tanık bulundurabilirlerdi. Sivil kıyafetü devlet görevtilerine en azından gözeÜetebUirlerdi. Nitekim, Kahveci'nin böyle bir yetkisi de vardı. Bantm tek başına bir delil olmadığı bilinmesine rağmen neden fotoğraf çekme veya filme alınması düşünülmedi? Teyp kaset kapağı neden mühürlenraedi. bant niçin işaretlenmedi? Mavi Murat oto, neden Mengenecioğlu'nun şoföni tarafından takip ettirilmedi? Konu, önceden neden Başbakan'a ve resmi mercilere haber verilmedi? Belki bepsinden önemlisi güya iddia edildiğine göre, bir hafta sonra yapılacak ödeme yaptınlıp, her türlü tedbir alınabilinirdi. Bu niye yapılmadı? Güya (ikrar) edildiği ifade ediliyor. En azından bu aşamada tedbir alınabilirdi. Konuşma, iki kişinin ötesinde tanık huzunında yapdabilirdi. Bütün bunlar neden yapılmamıştır?" Savunmasının bu bölümunde Yüce Divan Başkanı Semih özmert, oturuma 15 dakika ara verdi ve özdağlar, boğazmı yumuşatmak için mahkeme personelinin ikram ettiği bir bardak ıhlamur içti. 15 dakikalık ara sırasmda basın mensupları ile de sohbet eden özdağlar, savunmasım yaklaşık 1 ayda hazırladığını ve tutanaklar dahil gazete kupürleri ve makaleleri en az 10 kez okuduğunu anlattı. özdağlar, dün toplam 194 sayfalık savunma metninin 90 sayfasını okuyabildi. Yüce Divan Başkanı Semih özmert, savunmaya devam edebilmek üzere duruşmayı bugün saat 09.30'a bıraktı. Yüce Divan'daki duruşmanın dün sabahki bölümunde Avukat Ankan Gülcü, savunma metnini 163. sayfadan itibaren okumaya devam etti ve öğle saatlerinde bitirdi. Gülcü, rüşvet davasında fiilin sübuta ermediği, en azından ortada kuvvetli bir şüphe bulunduğu gerekçesi ile davanın reddedilmesini, bu olmazsa beraat kararı verilmesini istedi. Olayın başlangıcından bu yana ortaya cıkan çelişkiler üzerinde duran Avukat Gülcü, gerek Adnan Kahveci, gerekse Uğur Mengenecioğlu'nun iddia ettikleri rüşvet konusunda somut ve akılcı bir delil gösterilemediğine dikkat çekti. Gülcü, olayın parti içinde gücü ve etkinliği giderek artan, yükselişi hızlanan bir bakan için hazırlanmış tertip olduğunu söyledi, ANAP'ın 1. Kurultay'ında 'Başbakan Özdağlar' sloganlanyla karşılandığım anlatarak, "Başbakan Özdağlar bagnşmalan öyle kolay hazmedilir ışlerden miydi? Politika uzun ince bir iştir, derler ve de vakitsiz öten horozun kellesini uçuruveririer" dedi. tTO'da 'güven' kavgası İSTANBUL (AJnriv) 1$unbul Ticarat Odaa'no dOn ympdan olajanustu Medis toplântmMk YflaOiın Kurvtu Bif kanı Nafe KMofa vt Mediı Başkaaı Eaaal Yarar birbirlerini fOvcasizükk nıçladılar, Oyeler •raamda <ta yumrukktmaya varaa otaytar çürtı. Odalvıa i|krli|ine yöoelik, mesfckfcQM«i*f>wriııiııohifturul••• hflkkmdala kHun taıiafcıyla IfOi uıti|BUÜtfin yapddı|ı dOnkn toplanb, gergin bir hava fcindc ytpüdı. Muhakfe gnıbu Aycfcri yapdklan konufmalarda Yöaetim Kunıhı Batkanı Nuh u, ı6z konıuu kanun lar. Nuh Kuşçulu üe Uıanyı kendflerinİn hâ7irlafnnHi|hni bu tOr suçlamalarla kendisinin yıpratümak istendiğini savundu. Medis hafknnının karamame Uslafı konusunda kendilerine bilgi vennekten kaçındığmı bunun da bir guvcnsizlik ifadesi olduğunu belirtti. Nuh Kuşçulu'nun bu konuşmasına tepki gösteren Meclis Başkanı Kemal Yarar, 20 yıldır çahşmakta olduğu Ticaret Odası Meclisinde ilk kez Meclis karannı yerine getirmeyen bir Yönetim Kuruluyla karşılaştığını söyleyerek, tasannın durdurulması için yapılacak çalışmalarda Yönetim Kuruluyla birlikte yer almayacağını açıkladı. Daha sonra kürsüye gelen Yönetim Kurulu üyesi tlhan Erem de Nuh Kuşçulu'yu "yalancüık" la suçlarken, Yönetim Kurulu üyesi olmasına rağmen ban şeylerin kendisinden saklandığım öne sürdü. Erem, iddialanru kanıtlayabilmek için Yönetim Kurulu toplantı tutanaklannın dinlenmesini talep etti. Toplantı sonunda yapüan oylamada TBMM'de görüşülecek olan tasannın durdurulması için Yönetim Kurulu ile Oda Meclisi Başkanlık Divamnın birlikte hareket etmeleri kararlaştınldı. Cam silerken 3. kattan düştü Cerrahpaşa Tlp FaküUesi HastanesVnde üç yıldır temizlikçi olarak çolışan Bahattin Kara (31) dün hastane binasının camlannı silerken 3. kattan düşerek ağır yaralandu Dahiliye Servisi Nefroloji Bölümü'nün camını silerken dengestni kaybederek düsen ve vücudunun çeşitli yerlerinde kınklar olduğu öğrenilen Kara, olaydan sonra "Onlem alınsaydı bunlar başıma gelmeyecekti Çahşırken birden başım döndü ve düştüm" dedi. SHP'li Canver, Akbulut'a sordu: Öğretmen Bilgin^ neden karakol yukınına .. • I I• Q • • gomuldur tÇ ÇAMAŞIRIYLA TlhhOf da\asııniu karar dun açıklanırken. 13 yıl 4 ay ağır hapis cezasma çarptınlan L'rfani Yıldız, salona getirümeden once çınlçıpluk soyulmak istendiğini, ancak buna izin \ eımediği için uzerindeki, •'tek rip" elbisenin cezae\i gorevlilerince yırtılarak çıkarıldığını vurguladı. Divan'da sözleşme Toleyis Sendikası ile Divan Ote11 ve bağlı kuruluşlan arasında toplu iş sözleşmesi imzalandı. 12 Eylül'den bu yana otel ve sendika arasında imzalanan 2. toplusözieşmeye göre işçiler, 1. yü zammı olarak yüzde 35 ve her hizmet yüı için de 750 lira kıdem zammı alacaklar. Pastanede çalışan işçilerin ise 1. yü zammı yüzde 45 olarak belirlendi. 16 sanığa 420 yıl hapis tstanbul Haber Servisi İstanbul 2 Numaralı Sıkıyönetim Mahkemesi'nde görülen TKP/ML TÎKKO 4 davasında 24 sanıktan 8'i beraat ederken 16 sanık hakkında 4 yıl ile 20 yıl arasında değişen ağır hapis cezası verildi. Metris Askeri Ceza ve Tutukevi'nin duruşma salonunda yapılan yargılamamn dünkü otunımuna 8 tutuklu sanıkla 4 avukat katıldı. Karar oturumuna "tek t i p " elbise giymedikleri için 2 kez duruşma salonundan çıkarılan 7 tutuklu sanık getirilmedi. Duruşma salonunda bulunan tutuklular arasında yer alan ve üzerinde tek tip elbise bulunmayan sanık Urfani Yıldız, salona getirümeden önce çınlçıplak soyulmak istendiklerini, ancak buna izin vermedikleri için cezaevi görevlileri tarafından üstündeki tek tip elbisenin yırtılarak çıkanldığıru belirtti. Yıldız, duruşma düzenini bozduğu gerekçesiyle salondan çıkarıldı. Son sözleri sorulan sanıklardan Murat Sever, "Farklı düşünen insanlann karşdıksız suçlandığı bir ülkede, insanlann en kötü şartlarda yaşadığı ve yine insanlann en güzel şeylerini yitirdiği bir ülkede gördüğüm şeyleri, düşündüğüm fikirleri savundugum için her tiirtü cezayı ödül kabul ediyorum' 1 dedi. Sever sözlerini, "Kahrolsun faşizm. Yaşasın demokratik halk devrimi" diye tamamladı. Seza Çengeloğlu savunmasının son bölümünün cezaevi tarafından mahkemeye ulaştırılmadığını, bu bölümde Pişmanbk Yasası ve Polis Yasası ile ilgili göriişlerinin yer aldığına değinerek şunları söyledi: "Nasıl ki 12 Mart'ın hesabı şu ya da bu şekilde soruluyorsa, yann 12 Eylul'ün de hesabı sorulacaktır. Ben yaşamım boyunca doğnıdan, iyiden, emekten yana yer aldım, bu konularda okyanusta bir damla olarak yer aldımsa kendimi mutlu hissederim. Bu uğurda verilecek cezaya seve seve katlanınm. Kahrolsun emperyalizm, sosyal emperyalizm ve dünya gericiliği. Yaşasın halkımızın, dünya halklarının bağımsızlık ve devrim mucadelesi." Sanıklar, Müesser Baş, Niyazi Ayhan, Bilal Çelik, Ümin Birsen, Mehmet Karabulut, Yusuf Akagün, Mümtaz Dağlayan, Seyfettin Kara beraat ederken, hapis cezası verilen sanıklar şunlar: Murat Sever, Seza Çengeloğlu 2O'şer yıl ağır hapis. Mesut Bilgin 15 yıl ağır hapis, Sinan Adlı, Resul Yanık, Yusuf Deniz, Urfani Yıldız, Kemal Gündoğan, Ali Gülmez 13'er yıl 4 ay ağır hapis, Bertal Tosun, Düzgün Edeş, Gönül Öztürk, Ali Yapışkan, Bedii Tunç Il'er yıl 1 "er ay 10'ar gün ağır hapis, Hasan Hüseyin Işık 7 yıl 4 ay 26 gun ağır hapis, Mehmet Kaş 4 yıl ağır hapis. TÎKKO4 davası sonuçlandı ANKARA, (ANKA) SHP Adana Miiletvekili Cüneyt Canver, kurşuna dizilerek öldürüldüğü öne sürülen ilkokul öğretmeni Sıddık Bilgin'in olayı ile ilgili olarak İçişleri Bakanı Yıldınm Akbulut ile 8'inci Kolordu ve Sıkıyönetim KomutanhğYnın yaptığı açıklamalar arasında çeİişki bulunduğunu savunarak, bu konuda TBMM'ye sağlıklı bilgi verilmesini istedi. Canver, dün TBMM Başkanlığı'na verdiği soru önergesinde İçişleri Bakanı'ndan aşağıdaki sorulara yanıt vermesini istedi: " Bilgin'in öliimü ile sonuçlanan bu operasyon için emri kim vermiştir? Operasyonu yürüttügü ileri sürülen yüzbaşı kimdir? Görevden alınan bu yüzbaşı, Muğla'da ırza geçme davasının da sanığı mıdır? Sanığı ise önce Muğla'da ırza geçtiği, daha sonra başka bir sanığı kurşuna dizdiği ileri sürülen bu yüzbaşı, bu tip işjer için mi görevlendirilmiştir? Öyle ise bundan sonraki görev bölgesini açıklar mısınız ya da görevden alınacak, hakkında suç duyurusunda bulunacak mısınız? Maktulün cesedinin köy mezarlığına değil de karayolunun >anına neden göraüldüğünü açıklar mısınız? Beşiktaş ÇarşısVna modern tuvalet tstanbuVda modern tuvaletler grubuna bir yenisi daha dün Beşiktaş Çarşısı'nda katıldı. Mustafa Soydan adlı bir yurttaş tarafından yaklaşık 10 milyon Uraya yaptırüan modern tuvaletin açüış törenine davet edilen protokolden kimse katılmayınca Soydan kurdeleyi kendi kesti ve çalışma arkadaşlanyla birlikte tuvaleti hizmete aça. Modern tuvalet içinde duş yeri ve aynca traş yeri de bulunuyor. Mengenecioglu'nun önlenemeyen yükselişi Parti kuruculuğu ve milletvekili adayhğı veto edilen Kahveci'nin, üyesi bile olmadığı partiden milletvekili seçilip bakan olan Özdağlar'a karşı tepkisinden söz eden Gülcü, Mengenecioğlu'nun "4 yılda önlenemeyen yükselişi" üzerinde de durdu ve yeni imkânlar elde etmek isteyen odaklarla, bu yoldaki girişimlere destek verecek ticaret imparatorlukları konusunda takdiri Yüce Divan'a bıraktı. TBMM Soruşturma Komisyonu'nda olayuı başlangıarun eylül ayının ikinci yarısı olarak bildirildiğini, Yüce Divan'da ise bu senaryodan aynlarak tarihi temmuz ayına çekmek için çaba harcandığını söyieyen Avukat Ankan Gülcü, "Kahveci ve Mengenecioğlu'nun ifadelerinden olayın nasıl başladığım anlamak mümkün değildir" dedi. Tanıklann rüşvetin verildiği tarih olarak 25 ya da 26 aralık dediklerini bildiren avukat, bu kadar önemli bir olayda, bu kadar önemli bir tarihin hatırlanamamasına da dikkat i çekti. Avukat, Mengenecioğlu'nun özdağlar'a rüşvet vermek için bankadan 30 milyon lira çektiğini, ancak 25 milyon lira verdiğini söylemesi konusunda da, "Acaba hazırianan bantta Özdağlar'ın ağzından çıkmış 30 sözcüğü bulmak mümkün olmadı da ondan mı?" dedi ve büyük işadamlarının ceplerinde 5 milyon gibi para taşunadığmı hatırlatü. Avukat Ankan Gülcü, özdağlar'ın rüşvet almadığını önceden 30 milyonluk bir dekont hazırlandığını, ancak 25 milyon olarak zorunlu bir düzeltme yapma gerektiği için çeşitli yollara başvurulduğunu söyledi. kazalarında 2 ölü tstanbul'un çeşitli semtlerindt dün akşam meydana gelen traflk kazalarında iki kişi öldü. Küçükbakkalköy, Üçdutlar mevkiinde saat 19.00 sıralannda Ersin Kıvıraksaçh (10) adlı ilkokul öğrencisi, Alaattin Orak yönetimindeki 34 SL 339plakah kamyonun çarpması sonucu öldü. Maltepe Gülsuyu köprüsü altında Fikret Yüdınmhn kullandıp 34FK471 plakah minibüs de, Ismet Yıldınma(36)çarparakölümüne neden oldu. Olaydan sonra kaçan minibüs şoförü yakalanarak gözaltına ahndu Trafik VEFAT Merhume Ayşe harumefendi ve merhum Rıza beyefendinin oğuüarı, merhume Fahrünüsa'nın kardeşi, Nevin'in eşi, Sevil ve Rıza Nur'un babaları, Rahşan'ın dedesi, merhume Malike'nin dayısı, Gevher'in kayınpederi, Türkan'ın cici babası, eski armatör 8'inci Kolordu Sıkıyönetim Komutanlığı'nın bu olayla ilgili açıklaması ile sizin açıklamanız arasındaki farklılığın kaynağı nedir?" Barbaros Bulvarı'nda elektrik kesintisi TEKHn yühk trafo bakanı nedeniyle bugün Barbaros Bulvan ve Baymdırlık binasmda saat 09.0017.00 arasında elektrik kesintisi uygulanacak. TEKHn Beşiktaş ve çevresinde uyguladığı elektrik kesintisi programu 31 ocak cıuna günü sona erecek. FAHRİ PACAUOGLU 22 Ocak 1986 (Çarşamba) eünü hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 24 Ocak 1986 (bugün) öğlen namazını takiben Teşvikiye Camii'nden kaldırüıp Feriköy mezarlığına defnedilecektir. Not: Çelenk gönderilmemesi, arzu edenletin TJI.V.'na bağışta bulunmaları rica olunur. ANTALYA YENI YERLEŞMELER YAPI KOOPERATİFLERİ BİRLİĞİ'NDEN PROJE DÜZENLEME İŞİ İHALESİ 1 Kısa adı ANTKOOP olan ANTALYA YENİ YERLEŞtMLER YAPI KOOPERATİFLERİ BİRLİCI'nin Anıalya'da yaptıracağı yaklaşık 4.000 adet toplu kcnutun her turlu bina ve altyapı projelennin yapılması, bu projelere aıt çeşit ve ihale dosyalarının hazırlanması işi kapalı zarf usulu ile ihaleye vıkartılmıştır. 2 İhale dosyası ANTKOOP'un tsmetpaşaCad. No. 38 K.2 ANTALYA adresinde inceleneceğı gibi katılmak isteyenler 20.000. TL bedelle satın almak zorundadırlar. 3 Teklifler kapalı zarf içerisinde 6.2.1986 gunü saat 17.00'ye kadar ANTKOOP BİRLİK MERKEZİ'nde alınd. belgesi karşılığı bızzaı teslım edilecektir. Posta ile gönderilen teklif mektupları kabul edilmeyecektir. 4 ihaleye katılabilmek için ANTKOOP'tan yeterlik belgesi almak şan olup, yeterlik belgesi konusunda deneyimli ve benzeri iş bitirmış olanlara 4.2.1986 gunu verilecektir. 5. Geçici teminat 4.000.000 TL'dir. 6. ANTKOOP 2886 sayılı yasaya baglı değildir. VEFAT Merhume Rahime Çokay ve merhum Mustafa Çokay'ın e^ladı, Muşerref Çokay'ın ağabeyi, Alpay, Yorukoğlu, Demirkol, Sanımer ve Bolak ailelerinin dunüru, merhum Acar Alpay, Omer Yörükoğlu, Ayla Yorukoğlu, Altan Demirkol, Ayhan Demirkol, Mustafa Çokay, Ferda Çokay'ın babaları, Doğan Bolak, Ümit Bolak, Cihan Alpay, Birim Demirkol, Demir Demirkol'un dedeleri, Mueyyet Çokay'ın sevgili eşı Emekli sanayici ve işadamı Küçükçiftlik Parkı fuar oluyor Dolmabahçe Küçükçiftlik Parkı, fuar, konser, güzellik yanşmalan ve yemekli toplantılârm düzenleneceği bir fuar ve gösteri merkezi haline getiriüyor. Uhıslararası Fuar ve liırizm Organizasyonu (ENTERHOL) tarafmdan 350 milyon liralık bir harcama sonucu gerçekleşririlen merkez, üç bin 500 metrekarelik bir alanı kapbyor. Firma yetküHerinden alınan bilgiye göre, fuar ve gösteri merkezi, 19 şubat çarşamba günü "Boat Show86" adlı denizcilik fuanyla açılacak. OSMAN ÇOKAY Hakkın rahmeıine kavuşmuştur. Cenazesi 25.1.1986 Cumartesi gunu öğle namazını muteakip Şişli Camii'nden alınarak Zincirlikuyu aile kabristanında defnedilecektir. Allah rahmet eylesin. Çelenk gönderilmemesi, arzu edenlerın Türk Eğitim V'akfı'na bağışta bulunmalan rica olunur. AİLESİ AİLESİ ANTKOOP YÖNETtM KURULL