Katalog

CUMHURİYET/4 KÜLTÜRYAŞAM 22 OCAK 1986 Ozetle TELEVtZYON 07.00 Açı'uş ve Program 07.01 Sabahm Getirdikleri Program, sıgaranm sağlığa zararlan ile baflıyor. Daha sonra Enkçıgıller yayına girtyor. Yumurta ve tavuk yemeklertyle ıtgili fılmden sonra zeytin yeıiftincılitı konusu iflenıyor. Bılmece ıe hukuk koşelerinden sonra, biçkıdikiş kurslarvtı konu alart yaptm yayına gıriyor. Çızgı fltm Haşırnato'nun san böiunuınün yayınıyle devam edecek olan program, Turk sanat, Turk halk muzığı ve "Kuçük Çi/ılık" adlı dızı film ıle son buiuyor. TV dizisi Devlet sanatçısı Aşan ve ABD'li hanım orkestra şefi Kemancı Ismail Aşan, hmir'de Viotti'nin konçertolarından birini (La Minör, No. 22) virtüözce yorumladı. Geçen haftamn konuk şefi ise, Florida'da Brevard Senfoni Orkestrası yönetmeni Maria TUnicka'ydı. ÜNER BtRKAN İZMİR Bugünlerde "Devlet Sanatçılıgı" konusu gündemde. Kültürumüzün saym yöneticileri, bu sanın yalnızca "çoksesli" müzik sanatçılanna verilmesini eşitliğe aykın bulmuşlar, "teksesli" müziği besteleyen, çalıp söyleyen kimselere de verilmesi gerektiği görüşüyle, ilgili yönetmeliğin değiştirilmesi için çalışmalara baslamışlardır. Cumhurbaşkanı Sayın Evren'in bu konuda duyarlı davrandığı, ucu gazino sanatçılanna varabilecek böyle bir değişikliğe karşı durduğu haberi ise, içimize biraz olsun su serpmektedir. Toplumumuzu yüz yıldır boşuna uğrastıran "çokseslitekscsli" ikileminin, o abes çatışmanın doğurduğu son görünümdür bu. Kültürümüzü yönetenlerin özledikleri doğrultuda bir değişikliğin gerçekleseceğine inanmıyorum ama; "tekseslT'nin tarihsel işlevini tamamlamış, müzelere, araştırma birimlerine aktanlması gereken bu sanat dalının bugünkü temsilcileri, günümüze uzanan kolu olduklarına inanan "bestekâr'Mara, o "besie"lerin okuyuculanna, çalgıcılarına "Devlet Sanatçısı" denilirse, şimdinin gerçek Devlet Sanatçılan nasıl bir tepki göstereceklerdir, doğrusu merak ediyorum. DAVÎD OİSTRAKH'LA ÇALIŞMA Genç kemancı (35) İsmail Aşan da Devlet Sanatçısı sanını taşıyor, o yüzden böyle başladı m bu yazıya. Bakınız, "teksesli"lerle onun arasındaki büyük aynmı, uçurumu vurgulayabilmek için, hangi aşamalardan geçip bugünlere ulaştığım kısaca özeleyeyim: Altı yaşında kemana başlayış, Adnan Saygun'la solfej ve armoni öğrenimi, "Örel Yetenekli Çooıklar Yasası" (sahi, öyle bir yasamız da vardı bir zamanlar) uyarınca Paris'te eğitim, günümüzün en büyük keman ustalanndan David Oistrakh'la uzmanlık çahşmaları, yurt içinde, yurt dışında birçok konser ve resital, 1979'da Uluslararası İstanbul Festivali, 1981'de Devlet Sanatçılığı... Bugünlerde de, Arnavutluk, Yugoslav^a ve tsveç'i içine alan bir konser turnesıne çıkmaya hazırlanıyor İsmail Aşan. Genç dostumuz, konser programlan için oldukça değişik çeşni taşıyan bir klasik Italyan bestecinin, onsekizinci yüzyıl Italyan keman okulunun parlak "virtiiö?besteci"lerinden G.B Viotti'nin (17551824) konçertolarından biriyle "La minör No 22) geldi bu kez dinleyici önüne; neşeli, hareketli, surükleyici, soliste bol bol ustalık, hüner gösterme olanağı tanıyan, kısa ama özlü, basit görunüşlü ama içinde büyük euçlukler gizli bir konçerto bu. İsmail Aşan, yeteneklerini bu rahat dinlenir solo partisinde çok iyi değerlendirdi, virtuözce vurguladı Viotti'nin yaratmak istediği yaşama sevincini. Aksamasız yürüyen, pek de sorun yaratmayan bir orkestra eşliğinin önunde, o sevinç atmosferini yaşamay», yaşatmayı başardı. ABD'Lİ BİR HANIM YÖNETMEN 17 ocak cuma hafta sonu konserinde Izmir Devlet Senfoni Orkestrası'nın programında aynca, yaşama sevinci dolu, renkli iki orkestra yapıtı ile, aynı nitelikleri taşıyan bir hanım yönetmen yer alıyordu: Hecior Berlioz'un "Roma Kamavalı" uvertürü ile Georges Bizet'nin " D o Major Senfonisi"ni yönetmek uzere, Polonya asıllı ABD vatandaşı Maria Tunkka görevlendirilmişti. Florida eyaletinde "Brevard" Senfoni Orkestrası'nın yönetmeni olduğu bildirilen Bayan Tunicka, hanım yönetmenlerin ilginç örneklerinden biri: Kısacık boylu, kısa kesilmiş san saçlı, sevimli, kıirsüde canlı, kıpır kıpır... Ama o nitelikler, o caba, Berlioz'un müziğinde karşımıza çıkan rahatsız edici entonasyon sakatlanmalannı, dengesizlikleri ne yazık ki gideremiyor, o guzelim (tngiliz korno<îu solosunun çalgıdaki mekanik anzalara büyük ölcüde bağlı olarak) havalara uatr* çi'r^e^ini ön!e}*cnivor... Bereket, Bizet'nin senfonisınde daha eli yüzü düzgün bir seslendirme ıle karşılaştım da, içim biraz olsun ferahladı. Ankara'da müzik arşivi Kültür ve Turizm Bakanhğı Güzel Sanatlar Müdürlüğü, Bakanhk bünyesinde bir muzik arşiyi oluşturuyor. Aynı müdürlüğün kurduğu müzik kütüphanesi ise iki hafta önce Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesi'nde açılmıstı. Güzel Sanatlar Genel Müdürü Mehmet özel, şubat ayında hizmete açılacak müzik arşivinde klasik Batı müziği, hafif Batı müziği, Türk sanat müziği, klasik Türk müziği, Türk halk müziği alanlannda bütün sanatçılann biyografi ve fotoğraflanmn yer alacağmı, basında sanatçüarla ilgili çıkan yazılann da arşivde bulunacağını belirtti. G9.C0 Kapanış 17.09 Açıhş 17.05 Açık Öğretim Prof. Dr. Mehmeı Alı Akluğlu "Muhasebe Uygulamalan". Prof. Dr. Zeynei Dmler "Iktısadı Analıı" ve Prof. Dr. Eml Eren "/} Idaresı" derstermi verectkler. 18.30 Haberter 18.45 Mut!u Maymunlar lyimserler, mutluluk fabrikasmdakı orga takmak uzere muthıhık meyvesı almak ıçın ormana giderler. Ama amlannda surtkli kavga eıtikleri ıçın, ellen bas dönmek lehltkesivle karfilaşırtar Bu arada Thumbkı kaybolur. Hepsı tnrden onu aramaya çikarfar. 19.13 Katar'ı tanıtıcı program 19.43 Uykudan Önce Cınguz. arkadaşı Cimcıme ile kampa gılmek ısur. Fakat Cımcime annesyk babasıyla yaııp tek bafina yalamodıftı için kampe gtötmeıitr. Derya Abla böyle çocuklann annelen ve babalan olmadtm hiçbır ıf yapamayacakianm, hep onlara batımlt katacaklanm anlatır. Progmm, çizgıjilm "Sıage Sıruck" ıle sona erer. YAZAR VE OYUNCV "Uzay"dizisi, çok satan romanlaryazan James AMichenertn (sağda) romanmdan uyarlandu DizideABDÜ bilim adamı Stanley Mott'u, "Sürücü", "£v« Dörtüş" "Atlan da Vururlar"fümlerinden tantdığtmız Bruce Dern (solda) canlandmyor. 20.00 Haberler 20.30 Hava Durumu 20.45 Goya 2 Ressam Goya'mn Kral Karlos'un rtsmini yapması ve kralın tm resmı btienmesı ekrana gelıyor. Bu olay sonunda Goya, Samy ressamı olacaklır. NASA'nvn 40 yılhk serüveni Kiiltür Senisi Geçen hafta gösterilmesi gerekirken son anda yaymdan kaldınlan 13 bölümlük "Uzay" adlı dizi ekrana bu akşam geliyor. "Uzay", ünlü serüven romanlan yazan James A. Mkhener'in çok satan aynı adlı yapıtmdan uyarlandı. Dizi, ABD Uzay Dairesi'nin son 40 yıllık uzay çahşmalannı konu alıyor. 2. Dünya Savaşı'ndan başlayarak günümüze kadar gelen uzay alamndaki teknik ve bilimsel gelişmeler gerçek olaylara dayanılarak anlatılıyor. 30 milyon dolara (26 milyar TL) mal olan "L'zay" iki büyük TV ve sinema kuruluşunca gerçekleştirildi, en şel'jnh tekniV o!ana'<'ardan yararlaraldı. Filmin bir özelliği de, uzay çakşmalannın adsız kahramanlannın tanıtımına önem vermesi. Kültür Bakanlığı'nda bir atama tzmir Kültür ve Turizm Müdürü Guman Kızıltan, Kültür ve Turizm Bakanhğı Müsteşar Yardımcuığına atandı ve görevine başladı. Kemal Gökçe'nin istifaayia boşalan ve haien Tekin Ozkan 'ın vekaleten yürüttüğü Müsteşarlık görevi için adı geçen Dil ve TarihCoğrafya Fakühesi Dekaru Prof. OIuş Ank'm karamamesinin de Cumhurbaşkanlığına henüz gönderilmediği öğrenildi. 21.45 Tarih ve Saray Programm bugun yayımlanacak olan ılk bölümünde, YıUız Mahktmea'nuı sonuçları, Mıthaı Paşa'mn Taıfe sürülmea ve utumü. Btnncı Mefnıliyeı vt Birincı Meclısı Mebusan'm açılması konuları ışleniyor. Belgesel konular arasında ıse, Dotmabahçe ve Çıra£an Saraylan lanınhyor Uzay (Spoce) / Yönetmenler Lee Phillips, Joseph Sargent / Oyuncular James Garner, Bruce Dern, Blair Brown, Susan Anspach, Michael York, Harry Hamlin, Beau Bridges, David Duces, Martin Balsam, Melinda Dillon / 50 dakika (13 bölüm) / 1984 CBS TVsiParamount yaptmu Cinayel" filmlerinde oynayan, "Logan's RanLogan'ın Kacışı" dizisinin kahramanı 1942 doğumlu Michael York var. Norman Grant'ı, "Sayonara", "Biiyök Firar", "Beklenen Ölüm", "Büyiik Yartş". "D«J«ktif Mark>we", "Köçak Kınlocrili'Tılm leri ve "Rockford Dosyası" adlı dizıyle ünlü James Garner canlandınyor. Eski futbolcu, sonradan astronot John Pope rolünde "Oyunun Kuralı" dizisinden anımsadığımız Harry Hamlin, kansı Penny rolünde Blair Browtı, Martin Scorcella rolünde de David Duces var. Aynca Martin Balsam (1919) senatör Glaney'i. Melinda Dillon, Stanley Mott'un kansı Rachel'i, "Dağm öbör Yanı" fılminden tanıdığımız Bean Bridfes de astronot Bendy Claggett'i canlandınyor. 2235 Uzay 1 lAyrmnlı bılgı vandakı sulunlarda) ÖcaVın ii Gitaralaturka"sı Paris'te Türk Sanat Müziği klasiklerini değisik bir biçimde yorumutyan gitarcı Tarık öcal'ın "Gitaralaturka"sı Paris'teki Ephese Musiçue şirketi tarafından plak haline getirilecek. Türkiye'de üçüncu basıma ulaşan "Guaralaturka"nın Avrupa dağıtımını yapacak olan şirket gerçekleştireceğiplağı önümüzdeki günlerde piyasaya çıkaracak. Bu arada, Yunanlıların du "Gitaralaturka"yı plak yapmak istedikleri bildirildi. (a.a) 23.25 Haberler 23.30 Kapanış RADYO TRT dcn birer şarttı. 06.00 Köyc haberler. 0610 Günaydın. 07 J » tUberler. VIM GttnUn içintoî 09.40 Arkası yann 10.00 Kısa haberler. 10J5 RekUunUr lljM KIM haberler. 11 JtS Okul radyosu. 11.45 Hafif müzık. 11M KIM haberler. UM Rcklamlar. 12.10 Türkçc sözlu hafif müzik 1130 Tılrk halk mOzıJı özel projramı. 1155 Rcklamlar ve radyo programlan. 13.90 Haberler. 13.1S Müzık. 13J6 BOlgesd yayın vt reklamlar. 14.45 Bır solisıten türküler. \SM Kısa haberler. 15.05 öğleden sonra. 16.00 Kısa habçrler. 144J5 Okul rsdyosu. 16.45 Ha r f mOzik. YJ.V KIM haberler. 17.05 Köytimüz kovrüm.lız. 17JS Balgesel yayın K.00 Çocuk bahçesi. 18.15 Hafıanın çocuk şarkısı. \IM Hüzzam faslı \tM Reklamlar 19.00 Haberler ve olaylann ıçınden. 2 0 . » Yiırtun SCTICT. 20J» ¥tnı beittlerımiz. 21.00 Kısa haberler 21.02 Radyo liyatrosu. 2 U » TttrkOler geç'di 2 2 . » Kuçük konser. 22.40 Şarkılar. 2340 Haberler. 23.15 Cecenin icinden. 0045 Günttn hal e n özctîer. 01.00 Proeran ve kapamî. 01.05<»5JO Gece yaytnı. Turkuler ve oyun havalan. 08.09 Iki solısnen şarkılar. 08J9 Sabah konsen. 09.90 TOrküler 09.15 Çocuk bahçesı. 09JO Çcsitli müzik. 10.00 Şarkılar. 10.20 TOrkoler gecitfi. 19.40 Tanhımızdcn portreler 11.09 Kadınlar toptulugu 11J0 Harıf müzık 11^5 TttrkOler 12.09 Şarkılar 12.20 Şan sololan 12.45 TOrkçe sozlu hanfmuzık. 13J0 Haberter. 13.15 Hattf ıv.ünk. 13J9 Küçük kora. 14.90 Bır albüm. 14J0 Yıbancı dil derii. I J J O Oda mazıfı. 16.00 Bilerek dinleyelim. 16J0 Arkası yann. 14.40 Tttrkttler geçidi 17.00 Sayaıı Araban faslı. 17J0 Kuçük konser. 18.00 Türküler ve oyun havaları. 1SJ9 Bilim \v teknolojıde yeni ufuklar. 1S50 Çcıcukiar şarkı soylıiyoT. 19.00 Haberler ve otaylann ıçındnı 20.00 Beraber ve <olo sarkılar. 20JO Yabancı dil dem. 21J0 Yuman sesler. 22.00 Çejitlı müzik. 22J0 Bır roman / bir yaıardan hıkıyeler. 2 2 J « Türküler. 23Ü0 Haberler 23.15 Beraber ve solo sarkılar. 23.40 Hafif muzik. 23J5 Çarsamba konseri. 0035 Program ve kapanış. "Öhnez Ağacı"nın galası yann Ankam'da yapüacak ANKARA, (Cumburiyet Barosu) Yosnf KnrçenB'nin "ölmez A£acı" adlı filminin Türkiye galası 23 ocak günü Ankarada Metropol Kültür Sitesi'nde yapılacak. Knrçenli'nin "Ve Ynsnf Ve Zehra Ve Ayşe" adlı fılminden sonra gerçekleştirdiği ikinci film olan "Olmez Agacı"nda başlıca rolîeri Necla Nazir, Hakan Balamir, Çetin Öner ve Güisen Tuncer paylaşıyorlar. Filmin gösteriminden sonra yönetmen Yosaf KurçcfllTye ve Necta Nazır, Hakaa Bahunir, Çedn Oner ve Gulsen Tuncer'e onur belgesi verilecek. Kurçenli'nin Almanya'daki Türklerin yasayışından kesitler sunduğu filmin özgün müzi|ini Cem İdiz hazırlpdı. Filmin Türkiye galasımn ardından 24 ocak gün J "ölmez Ağaa ve Genç Yönermenterin Sineması" konulu bir söyleşi yapılacak. Metropol Kültür Sitesi'nde düzenlenecek söylesiye Ynsaf Knrçenli, Neda Nazır, Hakan Balamir ve Çetin öner katılacak. I »S.00 Açıkj, program ve tusa tuberler. «MS Ezgi kervtnı. 0SJ« Sotisler Beş ayn ki^i "Uzay" dizisinde, ABD'nin uzay programında çalışmak üzere birbirinden çok farklı beş kişi bir araya gelir. Ilki, 2. Dünya Savaşı'na deniz subayı olarak katılan Norman Grant'tır. Daha sonra politikacı olan Grant, Kongre'de uzay programlanna mali kaynak bulmakla ilgili komitenin başma geçecektir. Ejki bir futbol yıldızı olan ikinctfcâşi John Pope ise sonradan astronot olmuştur. PopCun hukukçu olan karısı Penny ise giderek Gramın başdanışmanlığına yükselecek ve uzay çalışmalarında etkili bir rol oynayacaktır. Georgia Teknik Üniversitesi profesörlerinden Stanley Mott, bçşlinin üçüncu adamıdır. Hitler'in roket Ussünde görevli bilim adamı Dieter Kollf dördüncü, Martin Scorcella ise beşinci kişidir. Bu beş kişi, 1940'lann sonlarında fırlatılan ilk roketten, ApolloU ile 20 temmuz 1%9'da ilk insanın Ay yüzeyine ayak basmasına kadar geçen zaman diliminde bizlerle olacaklar. Sonraki bölümlerdeyse, Ay Modülü, Columbia ve Uzay Mekiği, üç katlı Jupiter C, ilk uydu Alpha1958 ve Satürn füzelerine değinilecek. TEVFİK FİKRET İLE MEHMET AKtF ŞÜKRAS KIRDAKVL TRT Sabah ıçin mürik.. WM Haberler. W.12 Mürikli dakikalar. 10.00 Tempo 11M ÖJIeye dojnı. 12.00 Haberler 1112 OunUn kotueri. 13.00 Beraber ve solo sarkılar. 13J0 Türk halk müzi?i toplu programı. 14.00 Konser saati. 15J0 Caz müzıği. 15J5 Hafunm çocuk şarkısı. 16.00 Turk halk muzigı loplu programı 16.30 tkı solistten sarkılar 17.00 Haberlç. H.12 Sızler icin. 1S.00 Studyo FM 19.00 Haberler. 19.11 Münk dunyasından.2Ofp Her hafta sızl«rle. WJOCazdünyavndan. 21.»MuzikJbtbnecesi. 1ZMH*.berljt32.12 Cecenin getırd'.klrn. 23.00 Bir konser. OOJO Oece vemüzik. 01.00 Program ve kapanış. I I I 07.00 Açılıs ve proîram. V7M Hafif morik. 07J0 Sabah konseri. »M Islam Biriiği umudu paramparça olur 3 "Doğrudan doğruya "Knr*andan alıp ilhamı Asfm idrâkine söyletmeliyiz Islâmj," Çağı gorme düşünüsü, kendinden kopmama ve taklitten kaçınma uyanları ile birlikte gelişir Akifte. "Sırrı terakkinizi siz Başka yerlerde tahatriye heveslenmeyiniz. Onu kendinde bulur yükselecek bir millet, Çünkü her noktada taklit iie sökmez hareket. Alınız ilmini garbın, alınız san'atını Veriniz hem de mesaiye son sür'atini Çünkü kaabil degil yaşamak bunlarsız." (Safahat, sf. 186) dizelehnde öne sürdüğü görüşlerin, öteki reformist Islamcılar ve milliyetçilere koşut düşüncelerden kaynaklandığını söyleyebiliriz. Çok çalışma ve ulusal benliği korumaya özen gostererek, cağjn tekniğe yansıyan bilimsel geüşmelerinden yararlanma düşünüsü, 1910'lu yıllarda çıkmazdan kurtulma umudu olarak görünüyordu. Bu umut, zaman zaman düşün adaraı Akifi arka plana ceker, hulyalan ağır basan şairi çıkanr ortaya. "Kapkara tstanbul" "ayın ondördü gibi" panldamakta, güzelliği "iki üç bin mil açıktan" evrene yansı, maktadır. Tüm olumsuzluklann, kötülüklerin, pisliklerin silindiği yeni bir yasam sergilenir bu Istanbul'da. BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Ticaıet eşyası Uşımakta kullarnlan bir deniz taşıü. V lstanbul'un bir Uçesi... Yabancı. 3/ Derviş selamı... Pamuk ipliğini sarraaya yarayan el çıknğı. 4/Kir,menfaat. 5/ Ayn zaraanlara ait Ubakalann kayarak yan yana gelmesine yol açan yer çatlağı... Vietnam'ın plaka işareti. 6/ Kan kanseri... Lirik Japon dramı. 7/ Konut... Aklı ba$ında olan. 8/ Anlam... Bir sonı sözü. 9/ XVIII. yüzyü Kvan şairi VaaTm lakabı. YUKARIDAN AŞAGlYA: 1/ Bir oyunu sahneye koyma. 2/ Düşman... Büyük sopa. 3/ Bir nota... Tevfik Fıkret'in ünlu bir şiiri... Dilbilgisi'ndeki sözcük türlerinden biri. 4/ Kanşık renkli... Bit. 5/ Uç bölümü geniş bir tür kıhç... Tüy, lul. 6/ Sınır ni$anı... Veda dininin üç büyük tanrısından biri. 7/ Eski bir ağırlık ölçüsü... Giysi kolu. 8/ Umutsuzluktan doğan karamsarlık... Sodyumun simgesi. 9/ Cengiz Han'ın torunlanndan Bato'nun, XIII. yüzyü ortalannda bugünkü Romanya topraklarında kurduiu devletin adı Akif, Hıristiyan olduklanm göz önüne almadan büyük umutlarla bağlandığı Almanlann ülke üzerindeki niyetlerini araştırma gereğini duymaz. Şairin Islam Birliği umudu da Osmanlı Deyleti'nin girdiği 1. Dünya Savaşı yenilgisi sonunda paramparça olur. "eskisinden daha berbat" olan yapısını sergiler. Sergiler ve eleştirir: "Vatanın takâtı yoktur yeniden ihmâle Doludizgin gidiyor baksana izmihlâle. Ey cemaat uyanın, elverir artık uyku, Yok mu sizlerde vatan nâmına hiçbir duygu?.. Düşmeden pençesinin altına istikbâlin Biliniz kadrini, hürriyetin, istiklâlin." meyerek kürsüye getirir sonınu: "Ey cemaati müslimin, siz ne Arapsınız, ne Türksünüz, ne Arnavutsunuz, ne Kürtsünüz, ne Lazsınız, ne Çerkezsiniz. Siz ancak bir milletin fertlerisiniz ki, o büyük millet te îslâmdır. Müslümanlığa veda etmedikçe kavmiyyet (milliyetcilik) dâvasında bulunamazsınız. Kavmiyyet gayretine düştükçe de Müslüman olamazsınız." Islâmcılann bu tepkilerine karşın, ırkçı ve Turancı akımlan destekleyerek savasa girme ortamı hazırlamaya çalışan Ittihat ve Terakki, reformist lslâmcılarla da uzlaşma olanagını anyordu. Akımın önde gelen düşünürlerinden Sait Ha Dizinin ünlüleri Ittihat ve Terakki'ye karşı Bu aşamada Âkif'in karşısına aldığı, Ittihat ve Terakki 1 AA K • AĞA R E M 1 L 1 A• J 1 K O K • A A L R• V • A fc I A T 1 P • L £ V • T E s H üK T E T 0 V K A s s K 0 A L p Z & S AA F A ı D0 K AT VA t° M* 20* 9* 8» <• 7* 1* Z7* <• 19* 15° 5° 7* 5° 6° 3* 3* B* 9* M* 12" 3* 19° ABD'li bilim adamı Stanley Mott'u, "Sürücü", "Eve Dönüş" "Atlan da Vunırtar", "Kovboylar" gibi fılmlerden tanıdığımız Bruce Dern canlandınyor. V2 füzelerinin ilk örneklerinin uçurulmasmı gerçekleştiren Alman bilim adamı Dieter Kollf rolünde, "Romeo ve Juliet", "Üç Silahşörler", "Doğu Ekspresi'nde liz/Fransız kapitalızmi ile çelişen Alman kapitalizmiyle tehlikeli ilişkilerinin arkasındaki temel nedenleri göremez. Partinin Alman emperyalizmine yandaş politikasından da rahatsızlık duymaz. Ve çağrılı olarak gittiği Almanya'dan "lslâm Birliği"ni koruyucu bir melek bulduğu inancı ile döner. "Berlin HâUralan" başlıklı uzun şiirde Alman hayranlığını dizelere yansıtırken Afrika ve Asya'da tngiliz gücüne karşı boynu bükuk yaşayan milyonlarca Müslüman adına "şefaat" diler. "Avrupalı deyince ruhu sağır, kalbi his için kapalı, müebbeten bize tlüşman bir ümmet anlardık. Hayır, eski an'anenin hakkı yok artık.." dizeleriyle duygulanndaki değişmeyi dile getirir. Ve öyküşiir tekniği içinde bir Alman kadına şöyle seslenir: "Değil mi bir anasın sen, değil mi Almansın O halde fikr ile vicdâna sahip insansın. O halde 'Asyalıdır ırkı başkadır' diyerek Yabancı tavrı yakışmaz senin faziletine, Gel iştirak ediver onların felâketine." SartreUn . elyazmaları Ü Paris Ulusal Kütüphanesi, 1980 yılmda ölen büyük Fransız yazar ve düsünürüJeanPaul Sartre'ın sağhğmda cömertçe dağıttığı elyazmalannı topluyor. Bir süre önce başlayan toplama kampanyasında, açık artırmaya çıkanlan elyazmalarından bazılan fözellikle kitap haline gelmemiş olanlar) öncelik hakkı kullanılarak satın almıyor, bu arada bağış yokıyla da elyazması sağlanıyor. Kütüphane yetkilileri, son zamanlarda kazamlan elyazmaları arasında, 1967 yıhnda Sartre'ın General de Gaulle 'e gönderdiği mektubun da bulunduğunu belirtiyorlar. (UBA) Adana'da "Yaşasın Tiyatro" Adana Devlet Tiyatrosu Sönmez A tasoy 'un yazıp sahneye koyduğu "Yaşasın Tiyatro" adlı iki bölümluk oyunu bugünden başlayarak 25 ocağa kadar sahneleyecek. Haris tyıgun 'ün çevre düZtnini, Faıma Sarıkurt'un giysilerini, Altan Tekin'in danslannı, Nuri Özakyol'un da ışık düzeninigerçekleştirdiği "Yaşasın Tiyatro" gösterilirken, "Genç Osman" Gaziantep'te oynayacak.{».i.) A.lman hayranhğı Şiirlerinin yayımlandığı "Sıratı Mıistakim" dergisinde Alman İmparatoru'na yazılan bir açık mektubunda onun "kaleminden kuvvet aldıgı" belirtilmiştir. Bu mektubun bir bölümünde şöyle denir: "Doğuya doğru Osmanlılarla birlikte gitmek. Doğuyu Alman ticaret ve sanayii için geniş bir dolaşım yeri yapmak. Işte kendisini bilen Osmanlı ve Alman hükümetleri için çekici ve büyük program." (Anan A.Cerrahoğlu, Mehmet Âkif, 1964, sf.91). Kendi düşüncelerine ters düşerek "Hırisü>an" olduklannı göz önune almadan büyük umutlarla bağlandığı Almanların, ülke üzerindeki asıl niyetlerini araştırma gereğini duymaz. Onların Bâbıâli'ye yerleştirdikleri uzmanların, kanlı önlemlerle, demokratik örgütlenme haklannı nasıl kuşa çevirdiklerini göremez. Gerçekte bağlandığı Almanya değil, kendi umududur Akif'in. Ne ki, çağın gerisinde kalan her girişim gibi, şairin tslâm Birliği umudu da Osmanlı devletinin Almanlara yandaş olarak girdiği 1. Dünya Savaşı yenilgisi sonucunda paramparça olur. Çünkü teknik gücü \e sermayeyi elinde tutan Batı kapitalizmi, Müsiüman ülkeler halklarını diledikleri yöne sevketmenin kolaymı bulmuştur. HAVA DURUMU r \snmm. Sıs. r 7* xr ir ir M Bukıikı r r 7* •V urnu.ni En8MM T1USZM KUÖJ atrumm Eî'HSÎ SAMS9V SWBA EOU) j ?tm,'<v «• Kar yaOıs* *ı$m.iK Bulutlü seiı Ststı >^$fTıoflu S«st Bui'Jtıu s* Tt* «• T ir «• r « • 4* «• T 4* AMSTeRDAM : guludu ATtHA : Sükıtlu BA/ĞDÂT : Bulutlu BELGRAD : &s» BERlJN : YSîmonu BOMN : yjjmurtu BRÛKSSL : BJum C&1ÇYPE : Kar yafrs» CİOOS : BtıMu FRANKfVRT : YaOmurlu etPNE : BulutHı XM*mS : BukiCu K6LN : VaSmun» LONOR* : Vs§n>«rlu MADfl/D : Bgtutly MOSKOV4 : Kar niıst MÜNİH : VaOnurta HEW YO«f : Yaimunu CSUO ; BuhıDv! PJSBtt : Sırtjftı f#**D : "«hfıı SOVA : BuhMu SOFVA : eutudu SAM : BUMHJ Melih Balçık yann bir kontrabas resitali veriyor Külrör Servisi Kontrabas sanatçısı Melih Balçık yann Atatürk Kültür Merkezi'nde bir resital verecek. Piyanist Hülya Balçık'ın eşlik edeceği sanatçı, bu resitalinde H. Eccles'ın A. Misebin ve Paul Hindernith'in sonatlannı, Paganini'nin "Moses Fantezi"sini çalacak. 1955 yılmda OFta doğan Balçık, kontrabas çaiışmalarına Izmir Devlet Koaservatuvan'nda Prof. Curt VVallner'le başladı, daha sonra Ankara Devlet Konservatuvan'na geçti ve Prof. Heinz Fromme'nin sınıfından mezun oldu. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası üyeliği ve Ankara Devlet Konservatuvan kontrabas oğretmenliği görevlerini yapan Balçık, Macaristan hükümetinin bursuyla Budapeşte'de Prof. Tibai Zoltan ile bir yıl çahştı. Federal Almanya'da Tlbor Varga Oda Orkestrası'nda solo kontrabasçı olarak görev aldı, İsviçre'de Vnt. Lajos Montag ile yorum çalışmaları yaptı, Melih Balçık, Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Akademisi İstanbul Devlet Konservatuvarı'nda öğretirn uvesi. AFSAD'ın Adana sergisi AFSAD'm "Gençlik" konulu üçüncu Ulusal SergVsi Ankara ve Istanbul'dan sonra Adana Güzel Sanat Galerisi'nde açılıyor. 1751 ocak tarihleri arasındaki sergide 106 fotoğraf yer alacak. Şirketleşme edebiyatı, "Sayısız mektep açılmış, kadın erkek okuyor tşliyor fabrikalar, yerli kumaş dokuyor. Gece gündüz basıyor millete nâfı âsâr, Adeta matbaalar bir uyumaz hizmetkâr. Mülkü bastanbasa imar edecek şirketler, Halkın irşâdına hâdim cemiyyetler Durmayıp iş buluyor, gösteriyor, uğraşıyor, Gemiler sahile boydan boya servet taşıyor." (Safahat, sf. 174) Görüldüğü gibi toplumsal olumlama ve iyileşme utnudunu, Ittihat ve Terakki yönetimi gibi, "memleketi baştanbaşa imar edecek şirketler"in oluşumıına bağlamaktadır Mehmet Âkif de. Kimlerse, kesenin ağzını açacak, sermayelerini güçlendirip şairin yeni İstanbulunu yaratacaktır. Dönemin "İttihat" sözcüğü ile başlayan şirketleşme edebiyatmın içeriğindeki nedenleri çok sonra anlayan Âkif, hulyadan sıyrılınca yeni dönemin BILSAK'TA BUGÜN Açıkotonım: 18.00 "MILLETVEKİLİ KADINLAR KADINLARIN DA VEKİLİ MİDİR?" Sunucu: Doç. Şirin TEKELİ Katılanlar: Prof. Turkan SAYLAN ve milletvekili kadınlar CafeFoyer: 10.00 Yerliyabanci basın, fotokopi, çay, kahve, kek, kahvaltı Lokantı CengizBülentAkın (gitar) Önceden yer ayırtmak için: BİLSAK 143 28 79/143 28 99 Cihangir, Sıraselviler, Soğancı sokak, 7 FIRAT KIZILTUG ATÖLYE9 GıtorFlutUd voyiı çaigılar KoyıtiarnT.e devam ermektedır p r r r a >w*v . BuMu TOXVO : Ae* •n>ABWSOAf>l>: Buluftı ZVRİH : Yajraurhı n° 7* 15* ? MÎHRİHANHvTDAN FİKRET Tevfik Fikretaçık havadagezmtyi ve resim yapmayı severdL Yaptığı resimlerin bir bölümü Aşiyan'daki evinin duvarlannt süsleyen şairin hastakğı sırasında, ressam Mihri Müj/öc Hanım da onun üç portresini yapmışa. Yukarda iVl rttorololl Garnl MMurtuOu'ndM aUnan bUçlya gör», Doğu Kanıdutlz, Doğu w Oünföağv AnvSolu b6Hmtnln Ocğutund» raörç btklenlyoc Vkğntor Doğu Karattontz ve Gvn»ydo"u AntdoHı bHçeHnin doğusundc ysiiınur, Doğu Antdckl btiges'ilr dotnısund» nr ;e*l/r^> olaenk. tHvmam m n»0un le ksâmlarfrKİe «is gipji'Kak. HAVi S'ÇtKUĞI: Ömmll Nr fsğMkUk otmayKtk. RUZOÂR: Kuz9* we ÖM> fur>l*trl»n tıalif tntım orta kumttt ««scoS. OoWz)«ftJ» r'*''i >* gunbsnvndan 35, a m zaman 6, «Mfla 1021, zaman aman 23 0»ntz mM hıd» mcek. DENİZ. Ooğu KtnOtnlz m Aâtfenlzin doğuiu f&şiı. dtğv d*ttzhfimU pjrcri' tui'jtiu, M a m a n ssbeh «aaltorirKia ttsti ;«çacâk. Danb nutadit daigah o/up. &>rv* uxakt>4< 19 »"". *?6" » tlt «MfKfs İS km. «fofcyifftf* oteea*. Hwı Oölu'nds han bulutlu geçscek. flrmijr günoy m Nttı v*o*»föen Mtl. t m r > ort» kumttt « n c t k . G6I çtrputblt o/up görü; utâknjı 10 krr. doisyınOt o4rca*. bunlardm biri göriUüyor. Almanya'dakiler, Türkiye"ciekıler BİZÎM ALMANCA'YA SİZ DE ABONE OLUN Çağdaş Yayıncılık Türkocağı Cad. 39/41 Cağaloğlu/IST. Fırkası'nın ırkçı ve Turancılığa dönüşen milliyetçilik ideojisidir. Artık "Müslümanlık sizi gayet sıkı, gayet sağlam bağlamak lâzım iken, anlamadım anlayamam, ayrılık hissi nasıl girdi beyninize?.." diye sorar ve uyarmaya çaüşır. "Birbirinden müteferrik bu kadar akvâmıAyru miUiyetin altmda tutan lslami Temelinden yıkacak olan kavmiyettir." Ve manzum uyarüarla yetin Um Paşa'yı 1913'te Sadrazamlığa getirmişlerdi. Âkif bu evresinde, düşmanı olduğu Batıyı da sosyoekonomik yapı bakımından değerlendiremediği için, Batılı devletlerin endüstri devrimlerini yapamayan Doğu ülkelerini sömürgeleştirme ya da gizli sömürge olarak kaynaklanna egemen olma politikalarını anlayamaz. Bu nedenle de İttihat ve Terakki Fırkasv'nın Ingi Şişli Sanat Merkezi ABIDEI HURRIYET CAD 2 2 0 TEL 148 6 3 16 SCRECEK