Katalog

10 OCAK 1986 ATİLLA DORSAY KÜLTÜRYAŞAM CUMHURİYET/S SEVEMA HAYVANLAR ÎSMAÎL GÜLGEÇ fihninin Uginç bir örneği Sohaklartn Kanunu (La Balance) / Yönetmen: Bob Swaim / Oyuncular: Nathalie Baye, Philippe Leotard, Richard Berry, Christophe Malavoy, Jean Paul Connart, Maurice Ronet/ Fransız filmi / 1 saat 40 dakika (Kadıköy Moda) "Sokaklann Kanunu", her şeyiyle tipik bir Fransız polisiye fılmi... Nedir Fransız polisiyesi? Daha 1910'larda (scssiz sinemada), temelleri Louis Feufllade denen büyük sinemacırun seriyalleriyle atılmış bir turdür: " H a y»tın gerçekJeri"ni gösteren (Feuilade şöyle diyordu: "Ba filmler, hayatun difimler olmak savındadırlar. zaten öyledirler de"), ama bu gerçeklere her zaman belli dozda bir "romantizm", duygusallık, hüzün eklemeyi seven... Fransız hara KİM KİME DUM DUMA BEHlç AK 4 CESAR ÖDÜLÜ 1983Jte Fransız Sineması'nın en büyuk ödtilü olan Cesar'ı dört dalda (en iyi film ve oyuncu dahil) atan "Sokaklann Kanunu", Nathalie Baye ve Philippe Liotard'm büyük oyunlanyla değerleniyor. Carne ve Melville'in akrabası Gerçekten de "Sokaklann Kanunu" gibi, 1983'te Fransızların Oscar'ı sayılan C£sar ödullerinde en iyi film ve oyuncu (Philippe Leotard) da dahil 4 ödul almış, çok ış yapmış, dolayısıyla 80'li yıllar için tipik ve temsil edici sayılabilecek bir filmin, bu türde sözgelimi "şiirligerçekçilik" ustası Marcel Carni'nin 1930 sonlan / 40'lardakı kimi filmleri veya turün bir diğer ustasının, Jean Pierre Melville'in filmleriyle olan akrabalığı belirgin... "Kiiçük insanlar"a, toplumun dışladığı, nefret ettiği, orospuluk, pezevenklik, "ihbarcılık gibi işler yapan, ama asknda hiç de kötü olmayan iyi yürekli, insanallığıru yitirmemiş kahramanlara dayalı bir sinema bu... Uygarlıkla ilkellik yan yana Zümrüt Ormanı (The Emerald Forest) / Yönetmen: John Boorman / Oyuncular: Powers Boothe, Meg Fosîer, Charley Boorman, Dira Paes, Eduardo Conde / Amerikan fılmi / 1 saat 55 dakika (Site, Saray, Şafak vs.) Guney Amerika'dakı görkemli Amazon ormanlannı yarıp yok ederek oluşan dev barajlann, otoyollann, gorkemlî kentlenn hemen yanı başında, o ormanlann gerçek sahiplen, sakınleri olan ilkel yerliler mi dolaşır gerçekten? Alacakaranlıkta "dünyanın kıyısı"na inerek ('Dünya', onlar içın ormandır), yanı başlanndaki bu yeni, garip, yok edici uygarlığı mı izlerler? Amazon'un derinliklerinde gerçekten de 'uygar' ınsanın henüz ulaşamadığı, tarumadığı ilkel halklar mı yaşar, doğayla kucak kucağa, kendılerine özgu törenleri, ahlaklan, ınançları, doğal cinselliklenyle? Ormanı, doğayı, iklimi baştan başa değiştirecek olan dev barajlar yapan bir muhendisin 7 yaşındakı afacan oğhı Tommy, gerçekten de sanşın gülümsemesi nedeniyle ve bir an içinde 'göriınmeyen insanlar' kabilesı tarafından kaçınlabilir mi? Ve bu baba, 10 yıl boyunca gerçekten de ınatla, sabırla, ormarun derinliklerinde oğlunu arayabilir mi? Bulduğunda ise, onun artık başka bir uygarlığa, başka bir yaşam bıçimine ait olduğunu anladığında ne yapar? alabildığine vahşi, kıyıcı. Oysa diğeri, kendilerine 'gönınmeyen insanlar' adını takmış olanlar, ormandan topladıkları kutsal taşlar sayesinde düşmanları tarafından gerçekten de görülmediklerine inananlar, olabildiğince yumuşak, sevecen, insancıl bir uygarlığa sahip. Görmüş geçirmiş yaşh reisleri Uwe, tam anlamıyla bir bilge, gelişmiş sağduyusuyla, hep doğru ve yerınde gözüken deyişleriyle... Boorman'ın gönlu hep onlardan yana, bellı... Bu nedenle tum yaşamının eseri olan koca barajı dınamitlemeyi de, onca yıl arayıp bulduğu oğlunu yeni yaşamına terk etmeyi de göze alabiliyor, öykümuzun kahramanı olan baba... Ve daha ilk filmlerinden beri insanın doğadaki kimi gizli guçlerle, yaşamın çözumleyemediğimız yanlarıyla ilişkisini ele almayı seven, "Cehennemde 2 AdanT'ından "Taş Tann"sma, "Kurtuluş"undan "Şeytan 2"sine, filmlen bellı mistik çağnşımlar içeren Boorman, sonda ilkel ama sağduyulu ve 'haklı' uygarlığın bizim >ıkıcı, yok edici uygarhğımıza yengisini, yine mistik ve simgesel motiflerle (kurbağaların şarkılarıyla çağırdıkları yağmur ve sei) vermekten kendini alamıyor... Uygarhkla ilkellik Diğer yandan ıse, Boorman'ın tıpkı Hudson'un "Greystroke Tarzanı"ndaki gibi, eğitim sorunu üstüne de ilgisini yoğunlaştırdığı, insanın kökeninin mi, yoksa çocukluğunu geçirdiği çevreden aldığı eğitimin mi daha önemli olduğu konusunda sorular sorduğu seziliyor. Ve buyuk bir sinema ustalığıyla gerçekleştirilmîş sahneler... Bir 'konsantrasyon' töreniyle ruhu gokyuzundeki dev bir kartalla eşleşen Tomme'nin dev kentte ana babasını arayıp bulması... Babaoğulun bir şelalenın ve ölümcül bir tehdidin altında ılk kezkarşılaşmaları... 'U>garlık'la yan yana yasayan ilkel, urkutucü, ama tarudıkça anlaşılmaya, giderek sevilmeye layık bir yaşam biçimi... Dunyamız gerçekten de bu denlı farklı uygarlıklan sınesinde barındırıyor mu hâlâ? Oncak kıyıma, yok etmeye karşın, 'uygariıgımız', hâlâ bu tur çizgidışı yaşam biçimlerinin kökünu kazıma>ı başaramadı mı? Ve orada, Amazon ormanlannda yuzyıllık ağaçlan, kuşları, böcekleri ve ınsanlan yok etme pahasına açılan yolların, ınşa edilen kenüerin yanı başmda, akşamları hâlâ hüzunlü, yitık 'görünmeyen insanlar' dolaşıyor mu? P İ K N İ K P/V^L£ M4DIL1 Kimi zaman alabildığine yalın, gerçekçi, buyuk kentın, Paris'in arka s o k a k l a n n d a , "belah" semtlerindeki yasadışı yaşamı tum acılığı ve çirkinliği içinde kavTamaya yönelik belgesele yakın bir tutumu, kimi zaman ise, bu çırkinlik içinde yeşeren dostlukları, sevgileri, giderek büyük aşkları, tutkulan duyarhkla, duygusallıkla işleme denemesindeki bir yaklaşımı içeren... Büyük aşklar, büyük tutkular ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI SAÇLARtH NMl5AR(C ÇeJOTİREN Mİ VAR.?. tnsana daha yakın Ve bu "kent ormant", kendi yasalarmı, kurallannı, ahlak değerlerini uyguluyor... Büyuk patron Messana'yn ne pahasına olursa olsun yakalamak ısteyen bir polis ekibi için, "altrn kalpli" kaldırım yosması Nicole'un veya "hâmisi" Dede'nin köpek kadar bile değen yoktur. Onlar, başlanm aldıklan beladan si)Tibp yaşamlanm korumayı denerlerken, Bob Swaim, polislik mesleğini de tümuyle dışlamaz, onun nankörlüğune, zorluğuna, kelle koltukta niteliğine de dıkkati çeker... Ve Amerikan polisiyesinin son yıllardaki gösterişçi, törensel, dışavurumcu gelişimi yanında, "Sokaklann Kanunu", yer yer belli bir uslupçuluk çabasına duşse de, yine de insana, insan gerçeğine ve onu kavrama çabasına çok daha yakın, oldukça ilginç ve saygın bir film olarak seyircinin dikkatini hak eder... Orman egzotizmi John Boormao'ın yeni filmi "Zıimnil Ormanı", ışte tum bu soruları soruyor, sonra yanıtlar arıyor... El değmemiş Amazon ormanlannda geçen bu ınanılmaz seru\en, kuşkusuz bir dönemin ilkel seruven filmkri, Afrika'da geçen senyaller, Tarzan filmlerı, yamyam hikâyeleri vb.'le benzerlikler taşıyor. Ama "Zumrut Ormanı", bu tür filmlerin, VVerner Herzog'un yabancı, uak kulturlere eğilen filmleri ya da Hugh Hudson'un "Greystoke Tarzanı"ndan sonra yeniden gozden geçirilişidir sanki... Boorman'ın orman egzotizmi, çıplakhk, ilkel torenler, serbest ahlak vb. çekicı, gorsel öğelerle donanrruş fılmi, kuşkusuz bu çağdaş sinema ustasının bir yapıtı olarak, bu görselliği aşan boyutlar taşımakta, belli sorunsallara el atmakta... AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAX TARIHTE BUGÜN MLMTAZ ARIKAIS 10 Ocak Unutulmaz kompozisyonlar İlk kez çıktığı bir başrolde inandırıcı bir tip çizen Philip pe Leotard'ın yanı sıra, gelecek hafta da "Ayn Odalar" filminı izleyeceğimız çağdaş, buyuk Fransız oyuncusu Nathalie Baye'in Nicole kompozisyonu da sanınm kolay kolay unutulmayacaktır... DETBKTIF EDEBIYATINDA YENİ BİR TARZ.. 1961'D£ BU6UH, UMW AJHERlKALt YAZAR DASUIELL HAMMETT, 67 YAŞINPA ĞLPÛ. Ç.OCJJKLUK YILLARlfJOA OOJLU TEtttCEPEN HAMMETT, &UÇUK. ÜCJZETU BlRÇOHL ıfTE YfUASCA ÇAL/ÇU/f, BU ARAPA 8 YtL DA PE7E/CTIFUtC YAPAJIÇTI. O S/RAL/Hİ, AME/S/KAA/ PETEtCTlF ÖYKUlMRt, AYAJI TUeDEJÜ INGILIZ YAPlTLASINA (jUKS SALOA1LARPA /'ÇLEA/EA/ PÛŞSEL SUÇLA/2A ENTBL LSkTÜEL YAKLAÇIMPA SUUISJAAJ yAPmARA) BEM ZIYORDU HAMMETT'M /LtC Oy/OJlERl BlLE BU Ç/İS/.1 KIIN OlÇIMDA, VE ÇOK SEJSÇSfCÇl YOı. YAZA/SlfJ MA «HAeoBOIL£D'(pUY3üSALU6A,AOKAAYA YER MeYEN,KATt. ) DENEC£)a~/IZ.DASHIELL HAMMETT'TEN SOhSHA, BU TA&Z, MAYK HAMM&Z âlSAlEGlfJDEKl ŞIPPET VE ClMSELUH SDMÜellSUNE YÖUEL£CE/£Tl£ Solda, onun Stnemaya uygulanan yapıh *Malhx $at»tn 'ffliı 'Yeşil' bir bildiri ve eğitim sorunu Öncelikle filmın 'yeşil', yanı ekolojik bildirisı açık ve net. Ormandakı ıki ilkel kabıleden birı, 'vahşi insanlar', gerçekten de GtZLl GÜÇLER Daha ilk filmlerinden baslayarak insanın doğadaki gizli guçlerle iliskilerini ele almayı seven John Boorman, "Zümrut Ormanı "nda ilkel uygarlığı bizim yıkıcı uygarhğımıza yeğlemekten kendini alamıyor. TİYATROGÖSTERt 528 66 29526 10 00/412 TC Kultur ve Tunzm Bakanlıgı Istanbul Devlet Opera ve Balesı ATATURK KULTUR MERKEZI y KENT OYUNCULARI Ç f y g , \MaryAstor re [Jerome. Cowan KeatH TtyatrosuHarbiye Tel: 146 35 89147 36 34 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet Şark satın demiryollan almtyor 10 Ocak 1936 bundan sonra devarn edeceğı temaslarda şırketı temsil edeceği, Paskalın Vekaletle yaptığı temaslan merkeze bıldırmek ve asıl muzakereler ıçın dırektıf almak uzere Parıse gıdeceğı anlaşılmaktadır. Nafıa Vekaletı hukumetin Şark demtryollan ışletme hakkını mevcud tesısatıle beraber satın alacağını şırkete bıldırmıştır. Şırketin ışletme ve teknık tetkikatı hakkında devlet demiryollan heyetı de bir rapor vermışıır. 1936/1986 Medhüsenasına Lüzum Görülmiyen Fevkalâde rakı imaliüuseıinin piyuaya çtkardifı UZAKLAR Cwna: 18.00 • 21.00 Pazar: 15.00 • ülktr Köfctal • KARYAĞDI HATUN 1121 Ocak 1Mf Ottejtrj SMI OkM OdttRİS Safewy< « n » FttMn U.TUU IMIIIRINJUUZ , KUĞU GÖLÜ 141» Oak 1(M n Oıtntn S«fl KTMVtCİ I H m ŞEDSfZER Müşfik Kenter Gösterisi W. SHAKESTEME btki S*e* T0UU Ktttâı $Htı 1VÇ) I m SH * M M SUtPH *wmv*n S^tak MHIAK Hık ErMln KHM G.PKCİIİ OSMANBEY GAZI SINEMASI'nda Cars , Pers. Cuma, C test 21 30 Pazaı 19 30 Tel: 147 96 65 KAHRAMANLAR ve SOYTARILAR C.tesı: 15.00 Pazar: 18.00 Yalnız 5 Oyun • Scrgey Kokovkin • S. AıtfakC. C*HMa$ UYUYAM eÜZEL Ç««k Wzftal2|Mr* 1111 Ocak 1MS tant tmm StaMfay « AT» TÜM OLANAKLAR SİZİN Maharishl Blrleşik Alan Teknolojisinl uygulayarak streslerdefl anmp, hayatı tam anlamtyla yaşayabilfr, mikeımnel sağlık, berraktfvşünmeyeteneğl, davranışlannada denge elde edebillrslniz. GIRIŞ SERBESTTIR 14.00'to «• 19.00 4a Meı pazar 14.00'1ı MADAM BUTTERFLY T n 3 paria Ocak 1tt6 BEŞ YOL C.tesı 18.00 Otktstn %*l\ U«Uırtt« prtlttVlCt S DHan IMAT Uçk Un $•« T M D N* EıWda KULM Mustn n «tkal Oyün gynıe< Saiı Pers«"iM saa' 2C OC Cumartes saa! 16 00 B i e ı l f 'emsiden tw ratta oice >a(ısa ckaı Gşe Tei 143 5J 00 ı"" hai 54 MAHARİSHİ BİRLEŞİK A U H TEKNOUMİSI DERNEĞİ (TMNSANDANTU. MEDİTASYON DERNEĞİ) Şalf MMHnı Ca*. Mo. 78 Ceyten Apt. K. 3 B^lfcta» KT Şark demıryollannm satın alınmast ıçın ilk temaslar Nafıa Vekaletıle Şark Demiryollan Şırkeıı arasmda Ankarada başlamıştır. Bayındırlık Bakanlıgı hattı hukümete aıt olan bu demiryolunu evvelce şırkete 1957 yılına kadar verdmiş olan ışletme ımtiyazını ve mevcut vesaıtını satın almak karannı verdıklen sonra bundan uç gun evvel şırketın selahıvettar bir murahhasmı Ankaraya çağırmıştır. Bunun uzerine ıkı hafta kadar evvei Parısten şehnmıze gelmış olan esasen hukumetm hattı satın almak tasavvuru karşısmda şırketın merkezı ıdaresı ve buyuk hıssedarlarıle temas etmıs bulunan şırket dırektoru Paskal beraberinde şırket umumı katibı Kenan bulunduğu halde Ankaraya gıtmıştır. Paskal Vekaletle ıhzarı bir temas yaptıktan sonra dun sabah şehrimize donmuştur. Şark demiryollan umumı katibı Kenan Ankarada kalmıştır. Kenanın BİLECİK 45 derecelik raKısını da Her yerde arayınız OLGUN NEVZAT KARAKIŞ DİNLETİ ali poyrazogiu tiyatrosu Ulustararası Sanat Goslen)«n A Ş Egcfrt«n Bosta b«tılefi«n büyuk KOMEDl MU?'KAL ını sunar h BİN YILÖNCE muzfkol komedi CISD ŞEIMER ŞEN ADİLEIMAŞİT SALMAN X r EKTEM EĞIIMEZ EDIP AKBAYRAM DOSTLAR SOLO KONSERLERİ 11 Ocak Cumarte» Saat 13.30 12 Ocak Pazat Saat 12.00 BİN SES BİN TÜRKÜ BİR SAZ Yer: Suadiye Atlantik Sineması Gişe: 3554370 Tarih: 12 Ocak Pazar Biletler Satışa Sunulmuştur Saat: 14.00 Yapım: İlhan Dişli muzıklı gulduru 11 Ocak İtibaren Deheyen ve yöneten Mt Uuzık ZMti UraMN Esta E»şln GRUDA S»N TIYATROSU'nda YALNIZ 2 KONSER EL: 140 67 92 taksim sıraselviler 91 SALl/ÇARS /PERŞ /CUMA 21 00 CUMARTESI 15 OO'21 00 PAZAR 15 00/18 30 Tel: 144 46 75 UĞUR YÜCEL * OKTAY SÖ2BİR