Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30 AĞUSTOS 1985 EKONOMİ CUMHURİYET/9 TUBKIYE'den IgtanbuTıuı haftabk h asılatını kurbanlık tüccarları topladı İSTANBUL ( u . ) Istanbul'da çarşı piyasası, son yılJann en durgun haftasını yaşarken, haftanın hasılatını taşradan kurbanlık getiren tüccarlar topladı. Kurban Bayramı'run, hafta sonlan ve Zafer Bayramı tatilleriyle birleşmesi ve tstanbullulann büyük çoğunluğunun kenti terk etmesi sonucu, esnaf son yülann en düşük hasılatını elde etti. Bayram öncesi durgun olan piyasada, tatil süresince dükkânlann açık kalabileceğinin bildirümesine karşın, herhangi bir hareket gözlenmedi. Birçok esnaf, bayramın ttçüncü ve dördüncü günü de dükkânlannı açmadı. Istanbul'un haftabk hasılatını ise, kurbanlık satan taşra tüccarlan topladı. Geçen yıllara oranla kurbanüklara ilginin daha az olmasına karşın, fiyatlan 25 bin liradan başlayan koçlar 50 bin liraya kadar, büyükbaş hayvanlar ise 85150 bin lira arasında alıcı buldu. JMF Ue görüşmelerde 2 seçenek IiffF kapsayan bir anlaşma imzalanacak ya da anlaşmasız ve kredisiz bir uzlaşmaya varılarak, "iyi bir rapor" istenecek. Gelecek hafta sonu sadece konsültasyon için Türkiye'ye geleceği belirtilen IMF uzmanlarıyla, 1986'ya ilişkin standby anlaşmasının görüşmelerine başlanması da söz konusu, ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Temmuz ayından bu yana inişe geçen enflasyon ve artan kamu gelirleri, IMF uzmanlan ile 7 eylülde pazarhk masasına oturacak Türk tarafı temsilcilerinin güvenini tazeledi. IMF Türkiye Masası Şefı Geoffrey Tyter başkanlığındaki fon uzmanlan heyetinin S eylül günü gelecekleri, Ankara'da resmi görüşmelerin 7 eylül günü başlaması bekleniyor. .aşbakan Vekili Kaya Erdem tarafından tamamen konsültasyon amaçlı olarak nitelenen ziyareti bir ilgili şöyle yonımladı: EKONOMİ NOTLARI OSMAN ULAGAY ile ya 1986 yılını Mali sorunlarunız Londra'da görüşülecek ANKARA, («JL) Türkiye'nin mali sorunJan, Londra'da düzenlenen bir toplantıda tartışılacak. 34 eylül tarihleri arasında yapılacak toplantıda, Merkez Bankası Başkanı Yavuz Canevi, "Geüşmekte oUn ülkelerin mali sorunian karsısnda OECD Perspcktifinin Ne Olabikcegi ve Çözüm Önerileri" başlıkiı bir tebliğ sunacak. tngiliz iletişim kuruluşu, "Webster Commnnicatioms Internadoaal Ltd." tarafından düzenlenen seminerde, Üçüncü Dünya Ülkelerinin dış borçlan ve Uluslararası Para Fonu ile üiskileri değerlendirilecek. Seminere, eski OECD Türkiye Konsorsiyumu Başkanı Dr. Rolf Geberth, Filipinler Başbakanı Cesar Virita ile Dünya Bankası ve bazı uluslararası mali kunıluşların üst düzey yetkilileh katılacaklar. " F o n uzmanlan yapacaklan gönısmeler sonncnnda kaariayacaklan bir raponı üye ölkelere dagıtacaklar. Ancak eylül ziyareti Hrasında da standby göriişmelerine başlayabiüriz." 1986 yılı standby görüşmelerine başlanmasında temel engelin, bütçe hazırlıklarının tamamlanamamış olduğunu söyleyen aynı ilgili şöyle devam etti: "Bo nedenle eylüldeki görüşmeierin somut limitlere bağlanması mümkün değildir. Fon uzmanlannın ekim veya kasun ayında yeniden geimderi gerekecek." IMF ile pazarlık masasına oturacak Türk yetkililerinin kendikrine güvenlerini tazeleyen gelişmeler ise şöyle sıralandı: 1 Tenunuz ayından bn yana inişe geçen enflasyon: Anlaşmazlıkla sonuçlanan şubat ve mayıs aylanndaki görüşmeler sırasmda yüzde 60'lara dayanan enflasyon hızı, temmuz ayından bu yana inişe geçti. Başbakan Veküi Erdem, ilk kez yıl sonu için somut bir hedef vererek, yüzde 35 rakamını dile getirdi. 2 Kamu geiirierindeki aruş: IMF standartlanna göre 918 milyar lira açıkla kapanan 1984 yılı bütçesinin ardından bu yıl ahnan önlemlerle açığm azaltılması yolunda adımlar atıldı. IMF'ye göre gayri safi milli hasılanın yüzde 3.5'ini aşmaması gereken bütçe acığı, Başbakan Vekili Kaya Erdem tarafından GSMH'nin yüzde 5'i olarak hesaplaruyor. Ancak Türk yetkilileri, bir önceki yıla göre yüzde 50 arüş gösteren kamu gelirlerine, hesaplara ahnmayan ve belediyelere aktanlan vergilerin de eklenmesiyle açık rakamının duşeceği görüşünü savunuyor. BÜTÇE PERFORMANSI Bu nedenle 1986 yıüna ilişkin standby görüşmelerinde temel tartışma konusunun yine bütçe performansı ilkesinde düğümlenmesi bekleniyor. Bütçenin aylık olarak izlenmesinin ve yıllık açık rakamımn önceden aylara yayılarak taahhüt aluna alınmasının mümkün olmadığını savunan Türk tarafı, IMF'nin konuyla ilgili ısrarlı tutumuna muhatap kalacak. Konuyla ilgili bir kaynak, Türk tarafının IMF heyeti ile yürütüleceği görüşlerindeki olası tutumunu şöyle anlattı: " I M F y l e 1986 yılına ilişkin bir standby anlaşması imzalamak kadar akla gelen baska seçenekler de var. IMF limiUerine s a d i kalacağımızı taahbüt ederek, IMF'yle anlaşmasız, kredisiz bir uzlaşmaya varabOiriz. Böyle bir dunımda IMF Türkiye'ye ilişkin olumlu bir rapor vererek yardımcı olur. Fonun Türkiye üzerindeki yatuun gdcü de, kredi itibannuz olacaktır." TV'de Dışa Açılma Konusu ve ~" " Prof. Tansu Çiller, Prof. Erdoğan Alkin ve ben, "Türkiy&nin Dışa Açılması" konusunu geçen hafta televizyonda tartıştık. TFfT'nin sağladığı olanaktan yararlanarak, ekonomik konularla doğrudan ilgilenmeyen televizyon seyircilerine de bir şeyler anlatmaya çaiıştık. Ne öiçüde başarılı olduk, doğrusu bilemiyorum. Ben kendi hesabıma, bir yandan itk kez kamera karşısına çıkmam, diğer yandan tanınan sürenin çok kısa olması nedeniyle vermek istediğim mesajı tam olarak veremedim duygusuna kapıldım. İzleyenlerden yansıyan izlenimlerde en çok üzerinde durulan birkaç noktayı ise Sayın Ertuğrul Soysal, Sabah gazetesindeki sütununda adeta özetlemiş. Sanayicilik deneyimini gazetecilik deneyimiyle birleştiren ve ekonomi basınında apayrı bir yeri olan Sayın Soysal, "Hocalar dışa açılmayı ve ihracaü katıksız savundular Ulagay da bu işin pahalı bir faturası olduğunu, bunu milletin ödediğini, uzun yıllar katlanılan fedakâriık pahasına sanayide bir yeriere gelindiğini, bunun feda edilemeyeceğini ıfade etti", diye yazmış ve benim dışa açılmaya karsı eleştirilerimı güzel topladığımı, ancak "beğenmiyorsan alternatifin nedir" sorusunu cevapsız bıraktığımı belirtmiş. Genellikle ediniien izlenim de aşağıyukan bu yönde. Kimisinin hoşuna gitmiş, kimisi biraz yadırgamış, ama genel kanı benim dışa açılmanın yalmzca olumsuz yönlerini vurguladığım, pahalı faturasını ortaya koyduğum yönünde. Konu bence önemli olduğu için televizyondaki "yuvarlak masa"öa söylemeye çalıştıklanmı biraz açarak özetlemenin yararlı olabileceğini düşündüm. • Günümüzün dünyasında herhangi bir ülkenin ihracatı ögrenmeyi, dışa açılmayı, dış dünyayla ekonomik ilişki kurmayı tümüyle reddetmesi olanaksızdır ve anlamsızdır. ideolojik yapıları ve siyasal rejimleri birbirinden çok farklı ülkelerin bu gerçeği kavramış oldukları da ortadadır. • Ancak ihracatı ve dışa açılmayı öğrenmek farklı bir şeydir, ülkenin tüm sorunlarının çözümünü dışa açılmada aramak, ülkenin geleceğini tümüyle "ihracata yönelik sanayileşme"ye bağlamak çok farklı bir şeydir. Türkiye gibi 50 milyona yaklaşan nüfusu, geniş bir iç pazarı olan, kendini besleme olanaklarına ve hatın sayılır bir sanayie sahip bulunan, siyasal rejim olarak çoğulcu demokrasiyi benimseyen bir ülkenin bir Singapur gibi, bir Tayvan gibi "ihracata yönelik sanayileşme" tercihine yönelmesine gerek yoktur. TV'dekı açıkoturumda Prof. Tansu Çiller'in de belirttiği gibi Türkiye'nin ithal ikamesini hiçbir zaman ihmal etmemesi, ihracatı özendirmeyle ithal ikamesi süreçlerini içiçe kullanması zorunludur. • Türkiye ithal ikamesini özellikle 196368 döneminden sonra "planlama" adı altında da olsa plansız götürmüş, döviz yuttuğu halde döviz kazanmayı düşünmeyen bir sanayi kurduğu için de 1970'li yıllann sonunda bu sanayii çalıştıramaz noktaya gelmistir. Bu plansızlığın bedelini milletçe ödemeye devam etmekteyiz. Bu nedenle şimdi dışa açılırken, ihracatı gelistirmeye çalışırken aynı hatayı tekrartayıp plansız ve rasgele bir şekilde yapmayalım bunu. Hangi malın net döviz kazancı nedir, hangi alanlarda ihracata yönelmenin geleceği vardır, ihracatı arttırmak için hangi alanlarda yeni yatırımlara gerek vardır, ne tür yeni örgütlenmelere gerek vardır, bunların hiçbirini yapmadan ihracata her heves edene bol keseden teşvikler dağrtıp sonra bunun acısını çekmeyelim. İhracatı arttıracağız diye halkımıza ağır bir bedel ödetirken "hayali ihracat" yapanları, geleceği olmayan ihracat heveslerine kapılanları teşvik etmeyelim. ithalatı serbestleştirirken de bunu bir plan çerçevesinde yapalım, böylece hem sanayici önünü görebilsin, hem de ithal mallarının rekabeti gerçekten içerde fiyatları denetleyici bir işlevi yerine getirsin. • Dışa dönük bir sanayi kurmaya çalışmanın, tüm umutları ihracata bağlamanın hem ülke halkının refahı açısından hem de ülke ekonomisinin geleceği açısından çok ciddi bir maliyeti olduğunu unutmayalım. İhracat yapacağım diye döviz kurunu aşırı düşük tutup dışa kaynak aktarmanın, ucuza mal ihraç edip pahalıya ithal etmenin faturasını iyice kavrayalım. • Bize "Dışa açılın, ihracat yapacak sanayi kurun" diyen zenginsanayileşmiş ülkelerin, rekabet gücü kazanmış sanayi ürünlerimizin kendi pazarlarına girmesini nasıl engellemeyö çalıştıklannı da unutmayalım.Hemen tüm dünya ulkeleri daha fazla ihracat yapmaya çalışırken ihracatı arttırmanın hiç de kolay olmadığı ve belkı de aşın fedakâriık gerektirdiği bilinerek ihracata verilecek ağırlık abartılmasın. Bu yıl ABD ekonomisinde büyüme hızı düşünce bir Singapur'un, bir Tayvan'ın ne gibi ciddi sorunlarla karşılaştıkları hatırdan çıkarılmasın. Bu yazdıklarımız hababam usulüyie, rasgele dışa açılmaya karşı bizim düşünmek istediğimiz afternatifi de bir Öiçüde açıklamış oluyor: Türkiye kendi halkının tercihlerini, kendi ekonomisinin uzun vadeli gereklerıni hesaba katarak planlı ve ölçülü biçimde dışa açılma çabalannı yoğunlastırmalı, bu arada sanayileşmesinı derinleştirmeyi ihmal etmemeli. Bunun dışındaki tercihlerin Türkiye'yi yeni çıkmazlara, yeni ekonomik ve politik bunalımlara sürüklemesi bize kaçınılmaz görünüyor. Tinaz Tltiz işadamlarıyla Jrana gıdıyor ANKARA, (ANKA) Devlet Bakaru Tınaz Titiz, resmi bir ziyaret için bugün îran'a gidiyor. Devlet Bakaru Titiz, lranda iki ülke arasında ekonomik ilişkilerde sağlanan gelişmeler ve karşılaşüabilen sorunlar üzerinde görüşmelerde bulunacak. Titiz'in Iran gezisine bazı işadamları da katılacak. 6 eylülde Türkiye'ye dönecek olan Devlet Bakaru Tınaz Titiz, 1 eylülde Tahran'da açılacak Iran Milli Fuan'na seref konuğu olarakkatılacak. Türkiye'nin tran'dan ithalatı yıhn ilk yansında 640.6 mılyon dolar olarak gerçekleş Ekoııonıik konularda yabancı konıık akınına uğrayacağız Kalkınmada însan Boyutu konulu toplantı 24 eylülde, \M¥ heyeti 5 eylülde geliyor. Islam Ulkeleri Orgütü Ekonomik ve TicariJşbirliği Daimi Komitesi 9lf eylülde toplanıyor. ANKARA, (a.a.) Son yıllann en uzun tatilinin sona ermesiyle birlikte Türkiye ekonomik alanda önemli konuklan ağırlamaya başlayacak. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı1na (UNDP) bağlı Kalkınma Araştırmalan Programı ile Uluslararası Kalkınma Birliği'ne bağlı KuzeyGüney Yuvarlak Masa Birimi tarafından ortaklaşa düzenlenen "Kalkınmada tnsan Boyutu" konulu toplantı 2 eylülde Atatürk Küitür Merkezi'nde Başbakan Turgnl Özal tarafından açılacak. Toplantıya Ürdün Veliaht Prensi Hasan Bin Tallal başkanlık edecek. IMF YENtDEN TÜRKİYE'DE 5 eylül perşembe günü, Türkiye'yi yakmdan tanıyan beş kişilik IMF heyeti, 4 aylık bir aradan sonra yeniden Ankara'da olacak. BtR HAFTA ARAYLA İKÎNCt ÖNEMLt TOPLANTI 1984 >ılı kasım ayında lstanbul'da Cumhurbaşkam Kenan Evren baskanlığmda toplanan Islam Ulkeleri örgütü Ekonomik ve Ticari lsbirliği Daimi Komitesi'nin izleme grubu toplantıları da 9 eylülde lstanbul'da başlayacak. Devlet Bakaru ve Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem'in başkanlık edeceği toplantıda, tşbirlıği Daimi Komitesi'nin kararlannın bir yıllık uygulaması gözden geçirilecek. İzleme Komitesi toplantılannda Pakistan, Suudi Arabistan, Ürdün, Bangladeş, Fas, Gine, Gambia'nın bakan düzeyinde temsil edilmesi bekleniyor. Toplantılar 3 gün sürecek. 4 EYLÜLDE HOLLANDA HEYETt önümüzdeki günlerde Türkiye'ye gelecek ekonomik amaçlı heyetlerden birinin başkanlığını da Hollanda Dış Ticaret Bakanı H. E. F. Bokkestein yapacak. 4 eylülde Ankara'ya gelecek olan Hollanda heyeti, Karma Ekonomik Komisyon toplantılarına katılacak. Heyette bulunan işadamian da Türk işadamları ile ikili görüşmeler yapacak. Kırdar: Kalkınmada insan boyutu önem Ekonomi Servisi Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Dış llişkiler Direktörü Uner Kırdar, 24 eylül tarihlerinde lstanbul'da yapılacak olan "Kalkmmads İnsan Boyutu" konulu yuvarlak masa toplantısında kalkınma sorununun bugüne dek ihmal edilmiş olan insan boyutunun ele alınacağmı söyledi. Kalkınma ve gelişmenin yalmzca bir sermaye aktarma sonınu olmadığını ve insan, eğitim ve teknoloji aktanmı boyutlannın kalkınmadaki öneminin giderek daha iyi anlaşıldığını vurgulayan Kırdar, çeşitli uluslararası kunüuşlardan ve ülkelerden elli kadar ünlü kişinin katılacağı yuvarlak masa toplantısının bu konuda uluslararası kamuoyu oloşturma amacı taşıdığını belirtti. "Kalkınmada tnsan Boyutu" konulu tartışmalara ILX) Direktörü F. Blanchard, Nobel öduiü sahibi ünlü matematikçi Abdus Salam, OECD Kalkınma Merkezi Başkanı Just Faaland ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı yöneticisi G. Arthur Brown da katılacak. İTHAL ÇtlN PORSELENt KAÇA SATTIJYOR? 6 adet kahve flncanı: 6 adet nescafe flncan takımı: 45 parça yemek takımı: 65 parça yemek takımı: SUMERBANK Y1LDIZ PORSELE.\LERİIV FÎYAT1 6 adet kahve flncanı: 2930 41 parça yemek takımıdekoıü: 49.610 30 parça yemek takımı: 22.400 81 parça yemek takımıdekor6: 87.450 5300 9000 75.00 90.000 Titiz tnm MM Fuan'na şeref konuğu olarak katılacak. ti. Ihracatta ise, Iran'ın Federal Almanya'dan sonra ikinci sırada yer aldığı ve altı ayda Îran'a 482.3 milyon dolarhk mal satıldıği belirlendi. Bulgar Tmiarının yerine Türk TIR'ı İSTANBUL, (aj.) Türkiye'ye dört aydır, hiçbir Bulgar aracının ithal yükü getirmediği bildirildi. Bulgar araçlan, ithal taşımamızdaki pazar paylarırun üçte birini Türk TIR'lanna kaptırdı. Uluslararası Nakliyeciler Derneği yayın organı "UND'nln Sesfnde yer alan araştırma yansındaki rakamlara göre Bulgar araçlannın ithal taşımamızdaki payı, 1985 yılının ilk altı ayında, yüzde 7.9 olarak gerçekleşti. Yüın ilk iki ayında 369 Bulgar aracı Türkiye'ye ithal mali taşıdı. Bu sayı mart ayından bu yana aynı kalırken, Bulgar araçlannın ithal taşımamızdaki payı da yüzde 12'den yüzde 7.9*a düştü. Araştırma yazısında, Türk araçlannın ithal taşımamızdaki payının nisan ayı itibarıyla yüzde 36 iken, bu oranın haziran ayı sonunda yüzde 40'a çıktığına dikkat çekildi. ŞtaKETLEBDEM HABEBLER BANK OF CREDIT, serbest bölge faaliyete geçmeden Mersin'de şube açan ikinci banka olacak. Bu yıl başında City Bank Mersin'de şube acarak calışmalanna başlamıştı. Ingiliz bankası Bank of Credit, eylül ayında faaliyete geçecek. ARÇELlK'in 30 yılda 26 ülkeye 100 milyon dolarlık beyaz eşya dıssatımı yaptıgı bildirildi. Arçelik A.Ş. Genel Mudürü Hasan Subaşı Iran Irak savaşı nedeniyle Ortadoğu'nun dayanıklı tüketün mallan açısından cazibesini yitirdiğini belirterek "Ürünlerimlz iç pazann yüzde 52.4'üne hâlüm durumdadır. 47.5'lik bölüme ise diger finnalar sahip" dedi. TEKEL, bira üretiminde ortak yatınmlar için Alman Scheppallem firmasıyla imzaladığı protokolu önümüzdeki günlerde Maliye ve Gümrük Bakanhğı'nın onayına sunacak. ır Kamyon satamayınca Çin porseleni satmaya başladı FARLK BESKİSİZ Sirkeci'de yıllardır vitrinlerinde kamyon, minibüs gibi otomotiv ürünlerini sergileyen ve satışını yapan Yakındoğu Pazarlama firması, satışlan kötüye gitmeye başlaymca çareyi, yeni ithal edilmeye başlayan Çin porselenlerini sergilemek ve satmakta buldu. Yakındoğu Pazarlama Muhasebe Müdürü Kâzım Yavuz son 2 yıldır özellikle kamyonminibüs satışlannın gittikce gerilemesi nedeniyje ithal Çin porselenlerinin satışına başladıklarını belirterek, "Ithaiat serbestleştirilmeden önce satışlanmız iyiydi ama, ithalat serbestleşince satışlanmızdakJ gerileme, yavaş yavaş kendini gösterdi. Kamyon, nıinibus pazarlamak ve satmak artık tatmin edici değil, eğer tatmin etseydi hertaalde Çin porselenlerini satma\a kalkmazdık" dedi. Kendilerinin Anadolu tüccanna otomotiv ürünlerini sattıklannı söyleyen Yavuz, sözlerini şöyle sürdurdü: "Tiirkiye genelinde büyük bir durgunluk var. Iran ve Irak'a yapılan aakliyenin fiyatı gün gectikçe düştüğu için bu alana yatınm yapma>ı cazip olmaktan çıkardı. Diyebilirim ki satışlanmızda yüzde 50 oranında bir gerileme oldu." Otomotiv ürünleri üreten firmaların 2 yıldan bu yana her 2 ayda bir Urünlerine periyodik olarak yüzde 23 oranında zam yapüklannı, bunun da satışlardaki durgunluğun en önemli nedenlerinden biri olduğunu belirten Yakındoğu Pazarlama Muhasebe Müdürü Kâzım Yavuz, ithal edilen Çin porselenlerinin satışlannın iyi gitmesi halinde, eski işlerini bırakabileceklerini sözlerine ekledi. İthalat serbestleşince, yerli kamyonminibüs satışlannın çok durgunlaştığını söyleyen Kâzım Yavuz, "Çin porselenleri iyi satarsa, eski işimizi tümüyle bırakabiliriz" diyor. DUNYA'dan Israil parasından üç sıfır atdıyor Ekonomi Servisi Israil hükümeti aldığı yeni bir karar ile Israil para birimi şekelden üç sıfın atmaya karar verdi. Hükümetin rekor seviyelerde bulunan enflasyon ile mücadele için Israil para biriminden üç sıfın atma karan aldığı ve bu karann eylül ayında parlamentoda görüşülmeye başlanacağı belirtiliyor. Alınan yeni karar parlamento tarafından onaylanırsa eski 100 Israil Şekeli 1 Israil Şekeli olarak kabul edilecek. Böylelikle şu anda 1 şekel 0.067 sent iken yeni karar ile 1 Israil Şekeli 67 sent olacak. Hükümet yetkilileri ısraü para biriminde yapılacak dcğisikliğin fazla önemli olmadığını, bunun reformlann bir parçası ve İsrail'deki enflasyonun sembolik bir anlatunı olduğunu belirtiyorlar. Aynca şekelden üç sıfınn atümasmın yanı sıra Israil hükümeti yetkilileri günlük kur ayarlamalarının da başlayacağını söylüyorlar. Israil'de enflasyon geçen yıl yüzde 445 olarak gerçekleşmişti. 2. Köprü'nün fînansmanı için bankalar çekinıser VtTRlNDE MAGİRUS, DÜKKÂNDA PORSELEN Sirkeci'de yayalar için yapıbnış üst geçidin tam ayağındaki dükkânda MaginısDeutz ve Murat yazüannın hemen altında Çin porselenlerinin sergUenmesi sanınz pek sık rastlanacak bir görüntü değil. Ekonomi Semsi International Heraid Tribune gazetesi Türkiye'nin 2. Boğaz Köprüsu ve ona bağlı otoyollannın yapımın Niarkos'un tersanesini bir banka devralıyor Ekonomi Servisi Yunanlı ünlü Armatör Stavros Niarkos'un tersanesini Yunan Helenik Endüstri Gelişim Bankası satın alıyor. Finansman sıkıntısı çeken Niarkos'un tersanesini satmak zorunda kaldığı ve ilk aşamada bir Yunan bankaayla prensipte anlaşmaya vanldığı bildiriüyor. Banka, tersane için 10 milyon dolarlık bir fiyat biçerken, tersane yöneticileri 14 milyon dolarda direniyorlar. Bu arada hükümet tersanenin devlet tarafından satın alınması konusunda muhalefetten gelen baskı karşısında ne yapabileceğini görüşüyor. Mu Egeli tütün üreticisînde endişeli bekleyiş İOO bin tonluk Ege tütününü 1985 Ege ekici Tekel, "Piyasaya tüccar gibi girip, iyi tütüne tütün piyasasına hazırlayan 200 bini aşkın tütün iyi para vereceğiz" deyince tüccar da Tekel'in üreticisi aile, bu yıl geçmişe oranla daha endişeli. tavrını görmek için piyasaya girmedi. CELAL BAŞLANGIÇ İZMİR Her yıl bir bilinmeze eker tütüncü tütününü. Yılın "on dört ayı" çalışır, kırar tütünü, sonra bir bir ipe dizip kargılarda guneşe serer. Balyalar bir çocuk gibi sanlıp sarmalanır ve "iübarlı" bir konuk gibi evin baş köşesine konur. Üretici görücüye çıkanr gibi Tekel'in eksperine, tüccann aracısına gösterir balyaların olduğu denkleri bir bir çözerek. Bugunlerde Ege'de "tütün telası" var. 200 bini aşkın üretici ailesi 100 bin tonluk Ege tütününü 1985 Ege Ekici Tütün Piyasası'na hazırlıyor. Ancak bu yjl biraz daha endişeli. Biraz daha kuşkulu. Ege Üreticiler Kurultayı Başkanı Mehmel Ali Orta şöyle anlatıyor Egeli tütün ureticisinin "tütün endisesi"ni: "Bu zamana dek tüccara tütününü verecek olanlar bağlantılannı \apar. Hatta avanslarını da auriardı. Ancak bu yıl tüccar gelmedi. Bunda en büyük etken, Tekel'in "Baş fiyat dışında piyasaya tüccar gibi gireceğini ve iyi tütüne iyi para ödeyeceğini" açıklamastdır. Tekel'in bu açıklama>ı yapmasına karşın şu ana kadar hiçbir hareket yapmaması. hatta alım şeklini biİe belirlememesi tüccarı "dur bakalım ne "dur olacak?" bekientisine itti. Bu uygulama bile sonunda üreticiye zarar veren bir duruma donüştü." Kargılar Ege güneşinde bir sağa bir sola döndürülüyör. Geceleri lüks lambası ışığında tütun topluyor Egeli üretici. Sonra onları ipe dizip güneşe çıkarıyor, kurusun da balya olsun diye... Akhisarlı tütün üreticisi Yunus İnce'nin derdi de her yıl tüccara verdiği ve avans aldığı tütunünu bu yıl "daha bir yere bağlayamamak." İnce, bu yıl tütününü tüccara mı Tekel'e mi vereceğini bilmiyor. Şunlan söyluyor Ince: "Hesaplanmı ona göre yapmıştım. Bir ay kadar öncesinden tüccar gelir, baglantı yapardı. Ben de 50 kiloluk balyalar başına üç beş kunış avans alırdım. Tiitünü toplayana kadar sağa sola borçlani)onız. Bakkaldan aldığımız ekmek bile hesaba >azılıyor. Alacaklılara. "Tüccar gelsin, avansı alayım, borcumu öderim" demiştim. Ancak Tekel alım yöntemini değiştirince luccar gelmedi. Biz de >alancı çıktık alacaklılara." TZOB Genel Başkan Vekili Reşit Kurşun'a gore de Tekel'in elindeki eksper kadrosu ile bu işi yapması biraz zor. "Nasıl girecek Tekel piyasaya'/' dıye soruyor Kurşun ve şöyle dile getiriyor kaygılarını: "Tekel'in elindeki eksper kadrosu belli. Ama Tekel'in bu yıl alımlan nasıl yapacagı net değil. Bir açıklama yaptılar "Bu yıl tüccar gibi gireceğiz" diye. Ama arkası gelmedi. Nasıl girecekler, ne zaman girecekler? Üreticiye bir güvence vermeleri gerekliydi. Bu güvence>i de vermediler. Şimdi üretici bir >andan Tekel, bir yandan da tüccar yolu gözlüyor. Ikisinin de ne geidiği var, ne de gittiği." Tutün Ihracatçılan Birliği Başkanı Esin Ozgener ise "Evel" diyor "Bu yıl tüccann piyasaya girmesi geçen yıllara göre gecikti. Ama kesin olarak şunu söyleyebilirim ki, bu yıl yine biz Tekel'den önce gireceğiz piyasaya. Ama öncelikle Tekel'in alım biçiminin belli olması gc.ekir." Tekel Bölge Baş Muduru Kodir Kılıç, bu >ıl Tekel'in uygulayacağı aiım sısteminin kesinlik kazanmadığını belirterek şunları soylüyor: "Biz bu yıl piyasaya daha farklı gireceğimizi ve baş fi>al dışında kaliteli tücün alımı uygulayacağımız! açıklamıştık. Bunun yöntemini belirleme çalışmaları süriiyor. " 220 kurukuş, iş kurmak isteyenlere öğiit veriyor ANKARA, (ANKA) Yeni iş kurmak ya da işini genişletmek isteyenlere sağlanan en önemli desteğin "tarsiye" olduğu görülüyor. Tinaz Titiz'in başında bulunduğu Devlet BakanlığVnca hazırlanan "İstihdam ve Gelir Arttırmada Çok Yönlü Destek Rehberi"nde yer alan bilgilere göre, Türkiye'de yeni iş kurma ve iş genişletme konulannda çeşitli destekler veren 459 kuruluş bulunuyor. Bu kuruluşların 220'si tavsiye destegi sağhyor. 123 kuruluş finansman desteğinde bulunurken, 77 kuruluş da bu finansmarun yönetimi ile ilgili destek veriyor. Rehberdeki bilgilere göre, 365 kuruluş eğitim desteğinde bulunuyor. Ancak eğitim desteğinin büyük bir kısmını iş başında eğitim ile çıraklık eğitiminin oluşturduğu, aynı kapsamda yer alan burs verilrnesinin yeni iş kurma aşamasında fazla etkinliği olmadığı ve sadece kurs verilerek sağlanan eğitim desteginin gerçek amaca hizmet ettiği anlaşılıyor. Yunanh ünlü armatör Niarkos halefet partıleri, 4 bin 800 kışinin istihdam edildiği tersanenin devlet tarafından satın alınmasını böylelikle, burada çalışanların iş guvencelerinin korunacağını belirtiyorlar. Dünya Bankası da borç alıyor WASHINGTON Birleşik Amerika'da geçen Ukbaharda gazete manşetlerinden inmeyen banka iflas olaylarımn yoğunlaşarak devam edeceği öne sürüldü. Birleşik Amerika Enformasyon Servisi tarafından yayunlanan haber yorum bülteninde yer alan bk incelemeye göre, ticari bankalardaki mevduatı sigorta eden Federal Mevduat Sigorta Kurumu (Federal Depolit Insurance Corporation) Başkanı VVilliam Isaac, 1985 yılında 100 kadar ticari bankanın iflas edeceği tahmininde bulundu. Isaac, önümüzdeki yıl da iflas edecek ticari banka sayısının 100'ü bulacağını düşunüyor. FMSK'nca sigorda edilen ticari bankalar arasında iflas edenlerin sayısı, 1981 yılında 10"a ulaşırken, 1983 yılında 48'e çıktıktan sonra geçen yıl 79'a tırmanmış bulunuyor. 'ABD'de 100 banka iflas edebilir' da kullanılacak inşaat maizemelerinin finansmanını sağlamak amaayla yeniden uluslararası kredi pi>asasına çıktığını ve bunun uluslararası bankalan zor bir seçimle karşı karşıya bıraktığını yazdı. Gazetenin 26 ağustos tarihli sayısında Carl Gevvirtz imzasıyla yer alan yazıda daha önce 500 milyon dolarhk bir kredi için piyasaya çıkan Türkiye'nin bu amaçla kullanmayı denediği "Euronote" tabir edilen tahvillerin piyasada fazla ilgi görmediği ve bankalann elinde kaldığı, bu nedenle Türkiye'nin yeni bir taleple piyasaya gelmesinin tereddüt uyandırdığı belirtiliyor. Buna karşılık bir prestij projesi oian kopru yapımını finanse etmenın bankalar için taşıdığı çekicilik unsuru, u>gulanacak faiz oranlan ve köpru yapımında rol alacak ltalyanların ısrannın bankaJan yeniden düşünmeye ittiği kaydediliyor. MerKez Bankası kendı ışlemlen ıçın doların aiış kurunu 533.25 lira olarak belirtedı. DÖVİZ KURLARI Dövizin Cinsı 1 ABD Doları 1 Avustralya Doları 1 Avusturya Şılini 1 Batı Alman Markı 1 Belçika Frangı 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florini 1 jsveç Kronu 1 isvıçre Frangı 100 italyan Ureti 100 Japon Yeni 1 Kuveyt Dinan 1 Sterlin 1 S.Arabistan Rıyali Atlas Sineması satışa çıktı İSTANBUL, (UBA) Banker Kastelli Menkul Değerler Tir caret A.ŞJye ait, Be> oğlu'ndaki "Allas Sineması", 2327 eylül tarihleri arasında 2 milyar 375 milyon liraya satışa çıkarılıyor. Atlas Sineması olarak bilinen ve 3 a\rı bloktan, 54 bağımsız bölümden oluşan gayrimenkulde 44 dükkân, bir kafeterya bir sinema, bir tiyatro, biri saray 4 konut ve 3 büro bulunuyor. lstanbul 9 No'lu Tasfiye Kurulu yetkililerinden alınan bilgiye gore satışa sunulacak Atlas Sineması'ndaki gayri menkullere biçilen değerler, 5 ile 550 milyon lira arasında değişiyor. WASHÎNGTON, (a.a.) Dünya Bankası, 10 ülkenin bankasından değişik kurlardan toplam 321.4 milyon dolar borç alacağını açıkladı. Banka yetkilileri, Uluslararası Bankacılık Işbirliği örgütünü oluşturan Japonya, Danimarka, Federal Almanya, Belçika, Hollanda, Avusturya, lsviçre, Fransa, ltalya ve Ingütere'den borç alınacağını beiirttiler. Çiftçiük, ormancılık, bahkçılık ve küçük sanayi alamnda mali yardımda bulunan örgüt, bugüne kadar Dünya Bankası'na hiç borç vermemişti. Döviz Ahş 533.25 376.10 27.56 193.60 9.55 63.39 172.07 64.71 236.37 28.81 225.71 1766.87 747.88 146.12 Döviz Satış 538.56 379.84 27.83 195.53 9.65 64.02 173.78 238.72 29.10 227.96 1784.45 755.32 147.57 •65.35 Efektif Efektif Ahş Satış 533.25 543.92 357.30 383.62 27.56 28.11 193.60 197.47 9.07 9.74 63.39 64.66 172.07 175.51 64.71 66.00 236.37 241.10 27.37 29.39 214.42 230.22 1678.53 1802.21 747 88 762.84 138.81 149.04