18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet •ahıhı C umhuri\ıl Maıhaaıilık \c tıa/ciıvılık Iıırk \nnnini ^ırkctı adıııa Nadir \adi. 0 Cıırncl >a\ın Muduru Hasant emal. \IUCNWC Muduru: Kmine l >aklıgıl. Va/ı (>Icrı Muduru ()ka> {lunrnMn. # Mahcr Morke/ı Mu duru: \ak'in Ba>er, Na>ta Dıı/cnı Yoncınıcnı Alı \nr, ( fi.nı\ıktıvr AN k A R V \alçınl>oteao.l/MIR. Hikmel (.elinkava. \I)\N \ Mehmel Vteroın. Vnj, ^e/hrı: Isiantnıl Hdborlcrı Rrha 1)/, l>ı> H.ıbcrlcr hrçun Kakı, I Uınonıı (Kman l laga>, kullur \>dın Kmeç. Maga/ın: taH'in Pelo>en, Spur üanı>manı: \l>dulkadir turdman, Du/dımc Krfik l»ıırtBi>. Ara>nrma Şahin Alpa>, Is Sctıdıka: >ııkran kelenri. # koordmalor \hmt( koruKan. 0 Malı l>kr hrol KrKul, llaıı /.i«« Kruenc ll.ilkl.ı llıMI.T (.ulderrn kosar. Id.ırc Hu^rvın (iurer. Islcımc Sadun Sıınme;. Hu\an ıc \a\an: (umhuriyel Ma baaulık vc(ia/clccılık TA "j Purk Ocağı Cad 19/41 C ağjloğlu Islanbul, Pk 24<?lstanbul, Tel 526 10 (X) |9hal). Telev 22246 • Hurıılur. Aflkara: /ı>a dokalp BuUarı InkıIapSokak No 19 4 Tel 33 II 41»"', lelcv 42344 • İ/min Halıl /iya Bulvarı No 64/?. Tel 25 47 0913 12 30 Tclc\ *1.1'W • Adana: (.aknıak C.ıd N<> H4 Kal 3, Tcl 1 4 « 0 IT.'I Telf\ 62155 TAKVIM 1 Temmuz 1985 lmsak: 3.29 Guneş: 5.28 Oğle: 13.12 Ikindı: 17.12 Akşam: 20.47 Yatsı: 22.37 TürkiyeAET tekstil görüşmeleri yarın hmir'de başlıyor AET: Türkiye, tekstil ihracatını kendi imdesiyle sınırlandırsın AET Temsilcisi Morgan: Anlaşma sağlanırsa, ilk kez kapsamlı bir sonuç sağlanmış olacak. Türk tarafı: Türkiye herhangi bir ülke değildir. Ankara Anlaşması bize, "yükümlülükler" kadar "haklar" da veriyor. thracatçı Birlikleri: Bu yılın beş ayında tekstil ürünü ihracatçısı olan üç yüzü aşkın firma, AET kısıtlamaları nedeniyle iflas etti. AHMET TAN ANKARA Avrupa Ekonomik Topluluğu Türkiye Temsilcisi Gwyn Morgan, Türkiye ile AET'nin ilk kez tekstil konusunda kapsamlı bir anlaşma imzalamak üzere Izmir'de 2 temmuz salı günü bir araya gelecegiai açıkladı. AET'nin 1 Ocak 1985 günü Türk tekstil ürünlerine üç ayn dalda koydugu kısıtlama kararı ise yann gece yansı sona erecek. Kısıtlama karannın uzayıp uzamayacağı ise Izmir'deki bu görüşmelerde belirlenecek. AET Komisyonu'nu temsilen Bruksel'den gelecek olan heyete Mr. Hofmann başkanlık edecek. Türk tarafııu ise Tekstil Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçılar Birlığı Başkanı Sırn Giiltekin temsil edecek. Görüşmelerde, Türk ihracaatının rakamlara baglanması için kurallar belirienecek. Göriişmelerde devletin bir katılımı olmayacak, ancak Dışişleri Bakanlığının bir gözlemci temsilcisi bulunacak. 6 aybk kısıtlamanın dun sona ermesi ve üç ayn dalda uygulanan "ambargo"nun kalkması ile AET'ye, Türkiye'nin tekstil ihracatı hukuken tam serbestliğe kavusacak, ancak ihracat yetkilileri bunun pratikte büyük anlam taşımayacağını çünkü, görüşmeler sırasında ve sonrasında AET'nin ber an yeni ambargolar koyabilecegini belirtiyorlar. Türkiye'nin geçen yılki tekstil ürünleri ihracatı (pamuk pamuk ipliği hariç) yaklaşık 1 milyar 400 milyon dolarlık duzeye ulaştı. Ancak bu miktann "genei hayali ihracattan" pay almış olması olasıüğı nedeniyle gercek rakamın bir milyar dolar olabileceği kaydediliyor. Ambargo uygulaması sona eren üç kategori mal tişort. pantalon ve örme dış giyim eşyaları AET'nin ikinci bir altı ayhk ambargo uygulamasının genelde bir siyasal denge meselesi olduğu belirtiliyor. Federal Almanya'nın AET konusunda Türkiye'den yana bir eğilim içinde bulunması ve önümüzdeki hafta sonunda Başbakan Helmut Kohl'un Ankara'ya gelmesinin görüşmeler ustünde etki yaratabileceği belirtiliyor. Cç gün sürecek olan lzmir'deki görüşmelerden sonra bir anlaşma zemini doğarsa taraflar müzakerelere Briiksel'de devam edebilecekler. AET'ye "ihracatın Türkiye'nin kontrolu altında lisanslara baglanarak denetlenmesi"nı hedefleyen öneriye Türkiye pek taraftar görünmüyor. Ozünde AET'nin kedi sanayiini gözeten bir mekanizma öngören bu taslak, Türkiye'ye organizasyon, bnrokrasi ve kırtasiye kulfeti yüklüyor. İradi ihracat kısıtlaması" mekanizması ile AET, Turkiye'nin tekstil alanında kendi kendisini bağlamasını beküyor. Ancak yetkililer, Türkiye'nin herhangi bir ülke olmayıp, Ankara Anlaşması nedeniyle topluluk karşısında yükümlulük kadar haklar a da sahip olduğunu belirtiyorlar. Öte yandan thracatçı Birlikleri yalnızca bu yılın ilk beş ayında tekstil ürünü ihracatçısı olan üç yüzü aşkın firmanın AET'nin kısıtlamalarına bağlı olarak iflas ettiğini bildiriyor. Bu miktara pamuk, pamuk ipliği ihracatcılan dahil değil. Antîbiyotik, peııisiliniıı ama attı pabucunu da İlk "harika ilaç" Pronîosil'di. Menenjit, dizanteri, bel soğukluğu, trahom gibi hastalıklara iyi gelen bu ilaç kristalize olup böbrekleri tıkıyor ve sarılık yapıyor, alyuvarları azaltıyordu. Bugün "harika ilaç" (Wonder drug) denince, akla penisilin grubu (küf grubu) ilaçlar gelmektedir. Oysa sozcük, ilk kez, Alman bilgin Demagk'ın (18951964) sülfamidli ilacı (sulphanomide) prontosil için kullanılmıştı. Harikahk şundan geliyordu: O vakte kadar, canlı vücudundaki bakterileri canlıya zarar vermeden öldürme olanağı yoktur sanılıyordu. Prontosil, bunun yanlışlığını göstermişti. Böylece, mıkroplu birçok hastahkların iyileştirilmesi mümkün oluyordu. Nitekım, Demagk, ilacının denenmesini ilk kez kendi kızı uzerinde yapmıştı. Kız, parmağına batan iğnenin yol açtığı mikrop kapma sonucu ölmek üzereydi. Fakat, ilacı asıl üne kavuşturan, bir ünlünun uzerinde denenmesi oldu. Amerikan Cumhurbaşkanı Franktin . > sevelt'in ölmek üzere olan oğiu da prontosil sayesinde hayata dönmüştü. Bunun üzerine ilaç, bütün dünyada kullanılır oldu. Bu büyük buluş, Demagk'a, Nobel Ödülü'nün yolunu açtı. Ancak Nazi Almanyası, Nobel ödüllerine karşı idi. Bu nedenle, prontosil adlı ilacı bulmuş olması nedeniyle, 1939 yılı Nobel Ödülü'ne layık görülen Demagk, ödulünu almak için, İkinci Dünya Savaşı sonunda Nazilerin yok olmasını beklemek zorunda kaldı. VE PENtStLİN Peki, tngiliz Fleming'in buyük buluşu "penisilin"e ne olmuştu? Asıl harika ilaç onun buluşu değil mi idi? Fleming, penisilin denen ve küften elde edilebilen ilacı bulduğunu, daha 1929 yılında bilim dünyasına duyurmuştu. Fakat buluş, bir buluştan öteye geçememişti. Evet, Fleming, ekmek küfünde mikrop öldumcü bir özelliğin bulunduğunun farkına varmıştı. Ancak, kimyacı olmadığı için, küfteki öldurücüyü izole edip ilaç haline getirememişti. Bu iş için İkinci Dünya Savaşı'nı beklemek gerekmişti. Bu savaşta askerler cephelerden çok, cephe gerilerinde iltihaplardan, mikroplu hastalıklardan ölüyordu. Bu ortam içinde, yine bir Ingiliz olan Florey ile Alman asıllı bir İngiliz olan Chain, on küsur yıl önceki buluş uzerinde durarak, önce küfteki oldurücüyu izole etmeyi, sonra da bunu bol miktarda çoğaltmayı başardılar. Böylece elde edilen ilaç, 1941 senesinde en az 500 hasta uzerinde başarı ile denendi. Ancak ilacı asıl une kavuşturan yine bir ünlü, ingiliz Başbakanı Winston Churchill oldu. Zaturreeye yakalanmış olan Churchill, Uaç sayesinde sağlığına kavuştu. Bu ortak başarılarından dolayı Fleming, Florey ve Chain, 1945 Nobel Tıp Ödülü'ne değer görüldüler. KÜF GRUBU tLAÇLAR Penisilin, iyiletimde yeni bir yol açıyordu: Küf (mold) grubu ilaçlar yolunu... Bunun üzerine bu gruba dahil ilaçlar birbirini izledi. Örneğin, Rus asıllı Amerikalı bilgin Selman NValcsman, Streptomyces adlı küften, 1940'ta "streptomycin"i elde etti. Böylece vücuttaki mikropları ölduren ilaçlara, "canlı öldüren" anlamına antibiyotik denilmesini teklif etti. Teklif, bilim dünyasınca kabul edildi. Waksman, streptomisini bulduğu için 1952 Nobel Tıp Ödülu'ne layık gorüldü. İlaç, vereme karşı etkin ilk antibiyotik olma Harika İlaçlar ve Sonrası / VEHBİ BELGİL Evren çalışmalarmı istanbuVda sürdürecek ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) Cumhurbaşkan' Kenan Evren çalışmalarmı üre Florya Deniz Köşk \de l sürdürecek. ' Cumhurbaşkanlığı Basın ve Halkla llişkiler Müşavirtiği'nden verilen bilgiye göre, Cumhurbaşkanı Kenan Evren bugün oğleden sonra tstanbul'a gıdecek. Evren 'in bir ay kadar Istanbul'da olacağı bildirildi. Winston Churchül'i zatürreden kurtaran penisilin bir anda Prontosil'in şöhretini silip attı. Küften elde edilen bu ilaç kısa sürede "harika ilaç" unvanını aldı ve tüm dünyanın gözdesi oldu. SUNUŞ Gökçeköy'de seçimi DYP adayı kazandı MAHtSA, (a.a.) Saruhanlı ilçesinin Gökçekoy kasabasında dün yapılan belediye başkanltğı seçimini DYP adayı Ali Karabacak kazandı. Karabacak 381 oy ahrken, SODEP adayı Fikret Askuı'a 252, ANAP adayı Hüseyin Akçahya 228 oy verildi. Bu arada Afyon'un Emirdağ ilçesindeki belediye başkanlığı seçimlerinin dün değil, 11 ağustosta yapılacağı anlaşıldı. Prontosîliri'den antibiyotiğe den oluyorlardı. Harika ilaç (wonder drug) deHekime danışmadan yertiyeryimi 30'lu yıllarda "prontosü" için kullanılmıştı. Antibiyotikler siz antibiyotik alınması, sonralan, daha da büyük bir sakınca çıkınca, bu ilaç daha az kullanıortaya çıkardı: Antibiyotik, etlır oldu. Sonra da yasaklandı. Çünkü, zarannın yararından da kisiz hale getirmesi, öldürmesi i ha çok olduğu anlaşıldı. pronto gereken bakterüerde ' mukavemet" yaratıyor, bu yüzden de sil, kristaller oluşturarak böbdaha az yararlı oluyordu. rekleri tıkıyordu. Çok geçmeden, antibiyotikleKuf kökenli antibiyotikler, 4O'lı yıllarda prontosUin yerini rin başka bir kusuru daha ortaya çıktı: Bunlar, vücuda zararlı aldı. Böylece bir antibiyotikler bakterileri öldürürken, yararlı dönemi başladı. Bugün bu döbakterileri de öldürüyor, bu yolnem içinde yaşıyoruz. Ancak bunlann da İcusuru vardı: Bak la da hastalıklara neden oluyorlardı. terili hastalıklara iyi geliyor, viVücutta "Candida albicans" rüslü hastalıklara bir şey yapamıyordu. Oysa hastaliklann ya yahut "CandiamenüHa"denen nsına virüsler yol açıyordu. Ama bitki kökenli bir mantar da yaşıyordu. Normal olarak vücuda büyük kitleler bunu bilmediğinden, önemli önemsiz her rahat zararı dokunmayan bu mantar, stzlık için antibiyotik kullanıyor yararlı bakterilerin antibiyotikler nedeniyle yok olmalan sonudu. Hem de doktora danışmacu meydanı boş bulup bol bol dan. Hatta, hayvan yemlerine, ma ürüyorlardı. Bunlann çıkardıklan zehirler (toksinler) bütün vumalara bile antibiyotik kanştınlıyor, bu yolla evcil hayvanların, cuda yayılıyor, yorgunluğa, ruhbebeklerin, mikropsuz besin al sal çöküntüye, baş ağrısma, sinirliliğe, bellek zayıflamasma, ması sağlanmak isteniyordu. aybaşı bozukluklarma, cinsel isBirçok hayvan hastalığı yemlerteksizliklere, iktidarsızlığa, kısırle geçmiyor mu idi? Ama bunun zararlan çabuk gorüldü. Antibi lığa, sindirim bozukluklarma, kaşınmalara, kurdeşene, sedef yotikler, başka birçok hastahkhastalığına, adale ve eklem ağlar gibi "aUrji" yapabiliyor, rılarına, solunum ve kulak has"yan etkiler"e yol açıyor, bir talıklanna, çocuklarda azgınlıhastalığı iyileştirirken başka bir ğa, diş kararması veya sararmahastalığa, hatta hastalıklara nesı yüzünden ödullendirilmişti. Bunu aureomycin, terramycin, achromycin, bugunkü adı ile "tetracykline" denen ilaçlar izledi. Bunlar vücuttaki mikropları nasıl öldürüyordu? Penisilin, bakterilerin dış zarıntn, derisinin oluşmasını onluyordu. Bu yüzden, bakteri, kabuksuz uzüm veya portakal durumuna düşüyordu. Streptomisin, bakterinin iç zarlarını yok ediyordu. "Chloramphenicol" ve "tetracycline" ise, hücrede protein oluşmasını önleme yoluyla bakteriyi oldurü} >rdu. Şimdi "barika ilaç", kuf grubu (penisilin grubu) ilaçlar ollıyordu. Evet, prontosil zaturree, menenjit, mesane iltihabı (cystitis), basili dizanteri, belsoğukluğu, trahom gibi hastalıklara iyi geliyordu. Fakat, bütün güçlü ilaçlann zayıf bir yanı olduğu gibi, prontosilin de zayıf yanı vardı: İlaç, kristaller oluşturarak böbrekleri tıkıyor, ak ve alyuvarları azaltıyor, deride lekelere, kızıllıklara yol açıyor, sarılık yapıyor, kusmaya, mide bulantısına neden oluyordu. Kısaca ilaç, iyi gelmesi oranında da kötulük yapıyordu. Bunun sonucu olarak, prontosil ve genellikle sülfamidli ilaçlar gittikçe daha az kullanılmaya başlandı. Hatta 8 Haziran 1985 tarihli gazetemizin son saysına, öğrenme bozukluklarma yol açiyorlardı. Bu hastaliklann mantarla ilişkili oldukları konusuna ilk kez değinenlerden biri, Amerikah doktor Orion Truss olmuştur. Kendisi, klinik incelemelerine ek olarak yaptığı araştırmalann sonuçlannı Amerika'da yayımlanan "Journal of Orthomolecular Psychmtry'' dergisinin 1978, 1980,1981 ve 1984sayılı nushalarında ve 1983 'te yayımladığı "•The Missing Diagnosis" (Eksik Teşhis) adlı kitabında açıklamıştır. Doktor, bunlarda, mantarsız yiyeceklerle mantara karşı ilaçlann birçok hastalanm nasıl iyileştirdiğini anlatmıştır. Konu üzerine eğilen ikinci bir doktor da, yine Amerikalı Crook olmuş, binden fazla hastasını aynı yollarla iyileştirmiştir. Kendisi, bu konudaki göruşlerini "The Yeast Connection" (Mantar tlişkisi) adlı yapıtında okuyuculara sunmuştur. Doktor, 350 sayfalık bu yapıtmm bir de özetini yayımlamıştır. Buyazı dizimizde, bu özet kitaptaki bilgilerden yararlanılmıştır. Ancak doktonın fikirlerini açıklamadan önce "harika iiaclar" hakkında genel bazı bilgileri okuyuculanmıza anımsatmak istiyoruz. karıştırılıyordu. Bu yolla, hayvanlar mikropsuz besin alıyorlardı. Hatta, balıkçılar da açık denizlerde tuttukları balıkları, antibiyotik kattıkları sularda, uzun süre bozulmadan saklayabiliyorlardı. Antibiyotik, adı uzerinde, mikrop öldürmuyor mu idi? Fakat, kısa bir süre sonra furyanın sonu gelir gibi oldu. Ağır yan etkileri yüzünden prontosilin defterini duren antibiyotikler de zararlı etkilerini göstermeye başlamışlardı. Antibiyotikler, önce alerji yaratıyordu. Sonra, yan etkileri ile zarar veriyorlardı. Bir organdaki bir bozukluğu iyileştirmek için alman ilaç, başka ve sağlam bir 59. Denizcilik Bayramı bugün tstanbul Haber Servisi Denizcilik ve Kabotaj Bayramının 59. yıldonumü bugün torenlerle kutianacak. tstanbul'da bugun Taksim Cumhuriyet ve Beşikıaş Barboros anıtlan önunde birer tören düzenlenırken, Kasımpaşa'da yapttnlan Cezayirli Gazi Hasan paşa heykeli de açılacak. Denizcilik ve Kabotaj Bayramı nedeniyle Moda ve Ka ış koylannda ise çeşitli sporu arışmalar düzenlenecek. AET zirvesinde sonuç başarısız Zirvenin en önetnli konusu olan toplulukta kararların "oybirliği" ile değil de, "salt çoğunluk" ilkesi ile alınması ve "veto hakkının kaldırılması"na ilişkin "radikal reform" çok tartışıldı, ama bir sonuca varılamadı. HADİ ULUENGİN MİLANO "Kahrolsun sınırlar, şimdi ve derbal tek Avrupa" önceki gün öğleyin eski kıtanın dört bir yanından gelen yüzbine yakın insan, Milanonun ünlü katedral meydanında bu sloganı atarak biraz ötedeki Sforza Şatosu'nda toplanmış AET devlet ve hükümet başkanlannın Avrupa bütünlüğünü pekiştirmesini talep ediyordu. Ancak, Portekiz ve lspanya'run da ilk defa gözlemci olarak katıldığı ve Ortak Pazar'ın gdeceği açısından "Hayati" olarak nitelenen bu zirve toplantısı, gece geç saatlerde bittiğinde elde edilen sonucun meydandaki kalabalığın özlemine cevap verrnekten çok uzak olduğu fark edüiyor ve Lombardiya başkentindeki siyasi gözlemciler zirveyi "Dağ yine fare dogurdu" sözleri ile degerlendiriyordu. Gündemin en önemli konusunu oluşturan ikinci madde, ya ni mevcut AET işleyiş mekanizmasının değiştirilmesi, toplulukta kararlann artık oybirliği ile değil de salt çoğunluk ilkesi ile alınması ve veto hakkının kaldırılması yolundaki "Radikal reform" girişimi ise Milano zirvesinde en çok tartışılan sonın oldu. Ingiltere, Yunanistan ve Danimarka bu tür reformun gerçekleşmesi için yapılacak bir toplantıya karşı olduklannı bildirdiler. Ancak 1966 yılından bu yana, ilk kez bir AET zirvesinde "Onceden uzlaşma" sağlanmadan oylama yapıldı ve bu Uç ülkenin muhalefetine rağmen AET kurumlarının yeni statu ve işleyişini belirleyecek bir toplantının aralık ayına kadar gerçekleştirilmesi kararlaştırıldı. Bu "hayati" sorunda da Müano'da bir karar alınamaması ve yine daha sonraya ertelenmesi, bütün siyasi gözlemciler tarafından "Arük iki vitesli bir Avrupa'nın kurulduğu ve aralık ayına kadar fazla bir şeyin degişmeyecegi" seklinde yorumlandı. Memurlara ve BağKur sigortalılarına zamlı maaş ANKARA, (ANKA) Memurlar, BağKur ve memur emeklileri ile emekli dul ve yetımleri ve yakacak yardımların artmasıyla zamlı maaşlarını yann alacaklar, işçi emeklileriyle, emekli dul ve yetimler ise zamlı maaş için 15 ağustosu bekleyecekler. "Öğretmen Dünyası" ANKARA, (UBA) Milli Eğitim, Cençlik ve Spor Bakanlığı 'nca yayımlanan bir genelge ile 6 yıldan beri ayhk olarak yayımlanan ' 'öğretmen Dunyası" dergisinin "sakıncalı" olduğu bildirildi ve dergınin bakanlığa bağlı okullara sokulması yasaklandı. Genelgede, Milli Eğitim Temel Yasası 'nın 2842 sayılı yasayla değişik 55. maddesine dayanılarak, "bakanlıkça tavsiye Milmem'ış tüm yayınların ok ra sokulması' 'nın yasakla, gı da kaydedildi. Bodrum Festivalî Zeki Mürerfle en hareketli gününü yaşadı FtKRET DAĞLIOĞLU HAKAN KARA BODRl'M 1. Uluslararası Bodrum Festivali, tarihi Bodrum Kalesi'nde Zeki Müren ve Ajda Pekkan'ın konserleriyle en hareketli günlerinden birini yaşadı. Büyük ilgi gören konsere girişte çıkan izdihamdan ezilenler, yaralananlar oldu. Festival Yürutme Kurulu uyelerinin "karaborsa >ok" demelerine karşın kale onunde konser biletleri 5 bin liraya satıldı. 5 bin kişinin izlediği konsere halkın büyük bir bolümunun sahte biletlegirdiği belirlendi. Kaleyegirilmek için kullanılan yıllanmış tahta koprünun çökme tehlikesi geçirmesi karşısında, dinleyiciler tek sırayla içeri alındıiar. Elinde telsiz bulunan bir gorevli "Zeynep Özal Hanımın emri, hiç kimse dışanda kalmayacak" anonsu bir yerde izdihamı yarattı. Kale konserinde ilk olarak Çiğdem Tunç ve LTK) dansçıları sahneye çıktı. Defile ise erkek mankenierden birinin sahnede bayılmasıyla gerçekleştirilemedi. "Alaaddin'in Lambası"ndan çıkan dansöz Hülya Işıl ile Neco'dan sonra "süper star" Ajda Pekkan eşinin soyadı ile sunuidu. Siyah ipek tünik, beyaz pantolon ve beyaz bez tenis ayakkabısı giyen Ajda Pekkan, yaklaşık bir saatte eski ve yeni şarkılarından bir demet sundu. Ajda'nın en anlamlı davranışı ise "Bir Günah Gibi" adlı parçasını Halikarnas Balıkçısı'na ithaf etmesiydi. Zeki Muren sahneye tam 00.40'ta çıktı ve konseri tam 40 dakika surdu. Zeki Müren'in saneye ilk kez makyajsız çıkması dikkati çekti. Sanatçı bunu "annesinden doğmuş bir bebek gibi karşınızdayım" diye vurguladı. Sık sık "Canım Bodrumlular, bana hayal veren Bodrumlular" diyen Müren'e dinleyiciler, "En büyük Zeki, başka büyük yok" diye tempo tuttular. Sevgi gösterileri karşısında "Beni ağlatabilirsiniz" diyebildi. Zeynep Ozal, Ajda sahneye çıkancaya kadar kuliste kaldı. Konser sonunda Neco, Ajda Pekkan ve Zeki Müren'e Bodrum Belediye Başkanı Cevat Bilkiç tarafından birer plaket verildi. Penisilin saltanatı, antibiyotiğin bulunması ile sallanmaya başladı. Yeni ilaçla birlikte çaresiz sanılan birçok hastalık korkulur olmaktan çıkmıştı. Fakat kısa bir süre sonra bu furyanın da sonu gelir gibi oldu. muşıu. Pcıusılın, zaturree başta olmak üzere frengiye, belsoğukluğuna da iyi geliyordu. Böylece, insanlığın bu buyuk afeti için ölum çanları çalmaya başlamıştı. Nitekim, 4O'lı yılların sonlarına doğru Amerika'da bir eyalette, bütün nüfus muayeneden geçirilmiş, bu hastalığı olanlar iyileştirilmişti. Bunun üzerine, mahalli bir gazete "Canavan iğne ile öldürdü" adlı bir yazı yayımlamıştı. Streptomisin, başlıca verem ilacı idi. Tetrasiklin grubu ilaçlar da birçok hastalıklara iyi geliyordu. Penisilin grubu ilaçlar çok daha etkindi, yan etkileri daha azdı. Bu durumda, Demagk'ın prontosilinin pabucu dama atıfasındaki bir habere gore, bunlann tümüyle yasaklanması karar altına alındı. ANTİBİYOTtKLER DÖNEMİ Böylece, hastalıklan iyileştirmede yeni bir dönem, "antibiyotikler" dönemi başlamış oluyordu. Ne büyük bir buluştu bu... O vakte kadar çaresiz sanılan birçok hastalık, artık korkulur olmaktan çıkmıştı. Şimdi herkesi bir antibiyotik tutkusu sarmıştı. En ufak bir hastalıkta bile antibiyotik alınıyordu. Hem de bol bol. Nasıl olsa zararı yoktu. Başı ağnyan, dişi ağrıyan, soğuk almış olan... penisilin alıyordu. Kuş yemlerine, tavuk yemlerine, sığır vemlerine antibiyotik organı bozuyordu. Dahası vardı: Antibiyotikler, bazı bakterüerde "karşı kojma gücü" yaratıyorlardı. Bakteri, her an yaşam savaşı veriyordu. Ya antibiyotik karşısında ölümü kabul edecek, ya da son imkânlarını kullanarak canlıhğını koruyacaktı. Bunlar, çıkardıklan bir enzimle antibiyotiği etkisiz hale getiriyorlardı. Daha da kötüsü, antibiyotikler, düşman bakteriler yanında dost bakterileri de oldurüyor, zararlı mikroplann üremesini kolaylaştınyor, bu yolla da pek çok hastalıklara yol açıyorlardı. Diyarbakır Havaalanı onarıma ahnıyor DİYARBAKIR, (THA) Diyarbakır Havaalanı 'nın bakım onarım nedeniyle 15 temmu. ile 25 ekim tarihleri arasında kapalı kalacağı bildirilerek bu süre içinde, uçak seferlerinin Baıman üzerinden yapılacağı açıklandı. BatmanDiyarbakır arasmdakı servisi de THY, otobüsleri ile ustlenecek. Gece bekçisi öldürüldü İZMİR (a.0.) Karşıyaka Yamanlar semtinde bir gece bekçisi oldurüldü. Karşıyaka Örnekköy Polis Karakolu 'nda gece bekçısı olarak görev yapan Fevzi Reçber, dün sabaha karşı sağa sola ateş eden Rasım Yıldırım'a mudahale etmek isterken, tabancadan çıkan kurşunlardan birinin isabet eımesi sonucu olay yerinde öldü. Gıivenlik kuvvetlerince etkısız hale getirilen kaıil Rasim Yıldırım, yakalanarak gozaltma alındı. YARIN: \ntibi>otiklerin zararlan Doğmmacı: Üniversiteler bu yıl başarılıydı ASUMAN AVAR İZMİR Yuksek Öğretim Kurulu Başkanı Prof. İhsan Dogramacı 1984/85 öğretim yılının üniversitelerde "fevkalade başarılı" geçtiğini belirterek, "Ortalama başarı gittikçe yükseliyor. 1985/86 öğretim yılında o orlalamavı aşağı çeken bazı eğitim kurumlannın üzerine eğilmeye karar verdik," dedi. Prof. Doğramacı, doktora oğreniminin dort yıldan iki yıla indirildiğini açıklayarak "Üniversitelerin özerkliği vardır. Bugüne kadar hiçbir reklör bu kadar özerk olmndı. Bugüne kadar rektorler, kurulların esiriydiler," biçiminde konuştu. 27. Üniversitelerarası Kurul Toplantısı'na katılmak uzere Izmir'e gelen YÖK Başkanı Prof. İhsan Doğramacı, "Cumhuriyel"in sorularını şoyle yanıtladı: SA.SATÇILARA PLAKET Boclrutn hestivuli yann sona eriyor. Önceki gece Zeki Müren ve Ajdu Sayın Uoğramacı, geçen 1984/85 oğPekkan'ın konserlen'tıderı aurıra feUivale kalılun vınatçılara Bodrum lielediye /iafkanı Cevdet Bilkiç relim yılının bir değerlendirmesini \apar tarafından birer plaket verildi. Sanutçılar tvylu haldc gorüluyoı. >/ oioiru'f: HAKAS K\RA) mısını/? DOĞRAMACI Bu öğretim yılı fevkalade başanlı geçıi. Daha neticeler elimize gelmemesine karşın bunu söyleyebilirim. Üniversitelerde ortalama başarı gittikçe yukseIiyor. 1985/86 öğretim yılında YÖK olarak başarı ortalamasını aşağı çeken bazı eğitim kurumlarının üzerine eğilmeye karar verdik. Önumuzdeki yıl için yeni bir duzenleme olmayacak. 2547 Sayılı Reform Kanunu'ylaen büyuk duzenleme yapıldı. Şimdi bunun meyvelerini alıyoruz. Keklörler loplantısında ne gibi konular gdrüşüldii, hangi kararlar alındı, bu konuda bilgi verir misiniz? DOĞRAMACI GdrüşükM konuların içinde en önemlisi d o k t o r a ^ O ı n ı i n i n dort yıldan iki yıla indirilmesi o»^*kUlwdiâi gibi yönetmelikie dokıoıa oğMpııı iki yıllık yüksek lisans öğrenimindcn ş^rtr'a en az dorı yıl olarak belirtiliyordu. Bi/ ili yıla indirdik. Toplantıda ayrıca, dusuk başarıîı dcrslcr ü/crineeğilip başarı oranım yiiksclimck için nasıl bir \ontem izleneceğı konu;>u da tartışıldı. YOK olarak öğretim randımanını arttırmak istiyoruz. Ama bilmeyen kişiye sınıf geçirerek değil, bilmeyen öğrenciye daha iyi oğretip onu başarılı kılarak üni\ersitelerdeki başarı oranını arttırmak amacındayız. Üniversitelerde bu >ıl u>gulama\a konulan yeni "başarı ölçme yontemi" ne gibi yararlar sağlayacak? DOĞRAMACI Bu yontemle bir üniversiıedeki başarısızlığın hangi bolumden hangi yan yıldaki hangi dersinden kaynaklandığı ortaya çıkabilecek. Öncelikle başarısızlığın neden kaynaklandığını oğrenece»i/î. Diğer bütun tlcr.slcrden \uzde 80 başan gorulurken, bir dersteıı yuzde 10 başarı \arsa, o hocayla konuşup neden bö\le olduğunu araştıracağız. Veya aksi durumda, başarının oranı yüzde 100 ise, herkesin nasıl bu dersıcn bu kadar başarılı olduğunu inceleyeceğiz. Van Festivali başladı VAN, (Cumhuriyet) 17 temmuz tarihleri arasında kutianacak olan Van Külıür ve Turizm Festivali başladı. V Kültür ve Turizm Müdürlı i ile Van 'daki resmi dairele ''rafından onaklaşa düzenu n festival ile ilgili açıklamalarda bulunan Festival Komitesi Başkanı ve Van Valisi Özdemir Hanoğlu, "Van tarihi ve turistik bir kentimizdir. Bu yılki festivalımizin süresini kısa tuttuğumuz içm satış reyonlan oluşturmadık, sadece lunapark getirttik. Düzenlenecek spor ve eğlence programlarına Tuğrul Şan, Melek Tan, Selçuk Aygan katılacaklar. Festivale kattlacak yerli ve yabancı turistler için günlük geziler düzenlenecekür" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle