Katalog

CUMHURİYET/8 Bulgar baskısı HABERLERİN DEVAMI 5 HAZİRAN 1985 Türklere teravi yasağı ANKARA NOTLARI HR, Ledin Barlas MUSTAFA EKMEKÇİ için diretiyor Sergilemeler... Meclis Başkanhk Divanı'ndan HP'li Canver ile Sağlar istifa ettiler. WASHINGTON, (a.a.) Bulgar makamlannın halk arasında Türkçe konuşuimasını yasakladıkları ve bu kpnuda çıkanlmış herhangi bir 'yasa olmamasına rağmen Bulgar milislerinin pazar yerlerinde, tren istasyonlarında ve halk a açık öteki yerlerde, bu arada devlet dairelerinde Türkçe konuşanlan cezalandırmaya başladıklan bildiriliyor. Sofya'da Batılı diplomatik kaynaklara göre, halk arasında anadilini konuşurken yakalanan Türklere, yaklaşık 2.500 Türk Lirası karşıhğı para cezası veriliyor. ödemeyenler ise tutuklanıyor. u ANKARA, (Cumhuriyel Bürosu) Halkçı Parti grubu, ANAP'lı Başkanvekili Ledin Barlas'ın görevden a>Tilması için Başkanhk Divam'ndan çekilme kararını aldı, ancak pani yönetimi ve Genel Başkan Necdet Calp, öğleden sonraki girişimlerle soruna "nzlaşma"yla çözüm arama yolunu secti. Calp, "Bu görüşmeler bizim divandan çekilme karanmızı gündemden kaldınnaz. Bu en son diışüneceğimiz bir olaydır. Soruna görüşmeierle çözüm anyornz. Mesafe aldık" dedi. Müslüman Türklere uygulanan dini baskılar da özellikle Bulgaristan'ın bazı bölgelerinde' daha yoğun biçimde görüluyor. Bulgar başkentindeki Batılı diplomatik kaynaklar, sünnet ve cenaze törerüerinın yasaklandığını, restore edilecekleri gerekçesi ile kapatılmış çeşitli camilerin ramazanda ibadete açılmadığını, bu arada şehir ve kasabalarda yeniden imar edileceği gerekçesi ile istimlak edilen bazı camilerin yerlerine yenilerinin yaptınlmasına izin verilmediğini kaydediyorlar. Geçen yıl aralık ayında adlannın Bulgar isimleri ile değiştirilmesine direnen Türklere karşı şiddete başvurulan Kırcaali'de, ramazan dolayısıyla mevlit ve teravi namazlan yasaklandı. Bulgaristan'ın kuzeydoğusundaki Tolbuhin'de kalan tek camide ramazan ayı dolayısıyla düzenlenen bir mevlide, Bulgar gizli polisi sadece 30 kadar Türkttn katılmasına izin verdi. Bunun yam sıra Bulgar makamlan, şubat ayından bu yana, bu bölgede bulunan Batı diplomatlara Bulgaristan'da Türk olmadığını, sadece Bulgaristan Müslümanlan olduğunu söylüyorlar. Türklerin isimlerini değiştirme programınm bu yılın başında Tolbuhin kasabasında da uygulandığı ve Türklerin çaresizlik içinde, verilen beyannameleri imzaladıkları ve direniş göstermedikleri bildirildi. Meclis fazla mesai yapacak VaMer kararnamesi yürürlüğe girdi ANKARA, (ANKA) 26 üın valisini değistiren kararaame dün Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. ANKA muhabirinin edindiği bilgiye göre, hükümetçe hazırlanan ilk atama kararnamesi taslağında yer alan 6 ilin valisi daha sonra yerlerini korudular. Kararnamenin ilk biçiminde tstanbul Valisi Nevzat Ayaz'ın yurt dışında bir göreve atanması önerilirken Emniyet Genel Müdürü Saffet Ankan Bedük de Içişleri Bakanlığı Musteşarhğına getiriliyordu. Bedük'ün yeri Bu gelişmelerin yanı sıra HP'nin Başkanhk Divanı'ndaki adiye" ve "Turan Emeksiz"yolcu gemileri dün sabah Kızkulesi ile Saraybumu arasında çarpıştt, kaza üyelerinden Cüneyl Canver ile da biri ağır 6 kişi yaralandu Kadıköy'den gelen "Suadiye" saat 10.40 svalannda Marmara'ya doğru Fikri Saglar, bu görevlerinden isBoğaz geçişi yapan Sovyet yolcu gemisi "Litva"nm geçişini bekledikten sonra yoluna devam ederken^ tifa ettiler. Sovyet gemisinin arkasından çıkarak Kadıköy'e giden "TUran Emeksiz" ile çarpıştt. "TUran Emeksız ANAP'lı Başkan Vekili Ledin in sancak başomuzkığundan "Suadiye"nin sancak kıçomuzluğuna bindirmesi sırasında "Suadiye Jun Barlas, geçen haftaki birleşimde arka üst salon ve ait dışında oturan yolcular yaralandu Başından ağır yaralanan Fıkret Günduz (23) Maden Yasa Tasarısı'mn 14. Şişli Etfal Hastanesi'nde yoğun bakıma alındu Öteki yolcular Mustafa Aydın (21), Remzi Indemir (59), maddesinde bor, turana ve straTUrgay Akkuş (16), trfan Benti (42) ve Halil Şen (75) ayakta t.edavi edüdiler. Uluslararası Denizde Ça tejik madenlerin devlet elinde tışmayı Önleme Tüzuğü'ne göre karşı yönden gelen gemilerin birbirine iskele (sol taraf) gösterme zo kalmasıyla ilgili MDP'li tsmail runluğu olmasına karşılık "Suadiye" ve "TUran Emeksiz"in Sovyet gemisinin arkasından goruş mesa Şengün'ün önergesinin oylanfesi olmadan yollanna davam etmeleri ile çatışma sancaktan (sağ taraf) oldu. Kazadan sonra Süley ması su^asında olaylara neden olman Ünalhn kaptanhğını yaptığı "Suadiye" ile Mehmet Kasım'm kaptanUğınıyapttğı "Turan Emeksiz muştu. Bu oylamada, HP'li yollanna devam ederek yolculannı indirdiler ve daha sonra soruşturma için ikigemi Eminönü iskelesi Cüneyt Canver, önergenin 76'ya ne bağlandılar. Çatışma sırasında "Suadive"nin arka yolcu salonlan hasar gördü. 65 oyla kabul edildiğini, Ledin Barlas ise bunun böyle olmadığım bildirerek ikinci kez oylama yapürmışü. Bu oylama sonucunda tartışmalar çıkmış ve HP, Genel Kurulu terketmişti. ANAP grubunun bu konudaGrubunun önerisi dün Mecliste oylanarak kabul Ledin Barlas'ın şu ana kadar ki önerisi dün Mecliste oylana istifa etmemesi üzerine HP gnıedildi. Genel Kurul 13 haziran perşembe gününe kadar rak kabul edildi. Buna göre, bunda dün konu görüşüldü ve tatil gunleri hariç sabah 10'dan akşam 19'a kadar Meclis Genel Kurulu 13 haziran çalışmasım surdürecek. perşembe gününe kadar cumarANKARA, (Cumhuriyet Bü Meclisin bu hafta ve gelecek haftesi ve pazar gunleri hariç sabah rosu) Ikinci yasama yıhnın ta bütün gün calışması kararlaşsaat 10'dan akşam saat 19'a kadar calışmalannı surdürecek. sona ermesine az bir süre kala tınldı. 2 şehir hatları vapuru çarpıştı: 6 yarah „ başkanhk divanında görevli beş üyenin çekihnesine karar verildi. Adana Milletvekili Cüneyt Canver, tarafsız bir başkan vekili gibi değil de bir partizan gibi davranan Ledin Barlas'la aynı kurulda sorumluluk paylaşamayacağını belirterek yazıh istifasuıı Meclis Başkanlığı'na sundu. Içel Milletvekili Fikri Sağlar da dün saat 18'de Meclis Başkanhğı'na gönderdiği istifa mektubunda, Barias'ın tarafsızlığıru yitirdiğini, ANAP'tan yana açıkça tavır aldığını belirterek, "Bu demokrasimizin geleceği açısından büyuk kuşkular getirmektedir" dedi. Meclis Başkanı Necmettin Karaduman, HP'li divan Uyelerinin grupta ahnan çekilme karanyla ilgili sorulanmızı yanıtlarken, "Amaç Meclisi çalışünnaktır. Hizmet dnrmaz yüriiyecektir" dedi. Saat 16.30 sıralannda Genel Başkan Necdet Calp, Karaduman'la bir saat süren bir görüşme yaptı. Görüşmeden sonra Calp, "Soruna bir çözüm getinneye çalışıyoruz. Bu görüşmeler bir süre daha sürebilir. Ama bizim Meclis Başkanhk Divam'ndan çekilme karanmızı gündemden kaldınnaz, soruna bütün köprüleri yıkmadan çözüm anyonız" dedi; tartışmalı oturumda müdahalelerde bulunan bakan Mükerrem Taşcıoglu'nun özür dilediğini, ancak oylama sorununun çözülemediğini kaydetti. HP'LtLER ÖNERİYE KARŞI ÇDCTI Danışma Kurulu'nda uzlaşma sağlanamadığı için ANAP'ın getirdiği bu öneri bazı MDP'lilerin ve bağımsızlann oylanyla benimsendi. HP grubu ile az sayıda MDP'li üye öneriye karşı çıktı. ANAP Başkanhk Divanı'nın önceki günkü toplantısında TBMM'nin gündeminde bulunan 6 yasa tasansırun çıkanlması için Genel Kurul'un sabah toplanması kararlaştınlmış, ayrıca Meclisin 13 haziranda tatile girmesi karara bağlanmıştı. Birleşimlere 13.0014.30 saatleri arasında bir buçuk saatlik bir ara verilecek. (Baştarafı 1. Sayfada) ya, yeni alımların durdurulmasına yol açacak bu önlemlerle, yaklaşık 1 aydır üzerinde çalışılan "fekonomik pakef'in ilk bölümü de sessiz sedasız yürürlüğe girmiş oldu. IMF'ye "kredisiz bir anlaşB I " öneren Türkiye, ilişkiye geçtiği ülke ekonomileri uzerindeki denetimini verdiği krediler yoluyla sağlayan bu kuruluşun uzmanlarında soru işaretleri uyandırmıştı. IMf, kredi denetimi olmadan, Türk ekonomisinde gelişmelerin imzalanacak yeni bir "standby" anlaşması çerçevesinde kalabileceğinden kuşkuluydu. Uluslararası Para Fonu belki de dünyada ilk örneğini sergileyecek biçimde "mali poUtikalara" ağırlık veren bir tavır de&işikliği içindeydi. Fon uzmanları, enflasyonun başlıca kaynağı olarak gösterdikleri "bütçe açığT'nın kontrol altına alınabümesi için 2 önemli kriter üzerinde duruyorlardı. 1. Bütçe açıgının, 1985 yılı gayri safi milli hasdası içindeki payı yüzde 1.5'e indirilmeli, 2. Kamu gelirlerinin GSMH payı yiizde l l ' e çıkanlmalıdır. IMF'nin bu yoldaki isteklerine rastlayan günlerde, Başbakan Turgut Özal da, ekonomik kurmaylanna enflasyona çare olabilecek bir önlemler paketi hazırlamaları yolunda direktif verdi. özal'ın önüne gelen paket 3 önemli başlıktan oluşuyordu: 1. Bütçede kısıntıya gidilmesi: önceki günkü Maliye ve Gümrük Bakanlığı bütçe yönergesi ile IMF'nin kuşkulanm giderecek önlemler yürürlüğe girdi. 2. Gelir arttıncı önlemler: Maliye ve Gümrük Bakanlığı'nın toplam 50 milyar liralık ek bir gelir sağlayacak vergi paketi çalışmaları da son aşamaya geldi. Emlak Vergisi'ne ilişkin düzenlemeler yürürlüğe girerken, KDV kaçaklarını önleyecek biçimde telafi edici vergi uygulamasım aldıracak bir tebliğin haziran ayının ilk yansında yayırnı bekleniyor. Maliye'nin önerdiği bir vergi usul yasa değişikliği ile "tahmini vergi"uygulamasına geçilmesi, yoklama memurlarına, vergi müfettişi yetkisi tanınması düşünülüyor. Maktu vergileri arttıran ve belediye meslek vergi oranlannı yükselten bir tasan da Bakanlar Kurulu gündeminde bulunuyor. 3. FaizJer: Hazine'nin Merkez Bankası'yla birlikte başlattığı ihaleyle devlet tahvili satışı uygulaması, mevcut faiz vadesinde bir değişikliğe gidileceği ve en uzun vade olan 1 yıllık mevduat hesaplanna tanınan faiz oranlannm yükseltilmesi için bir işaret olarak yorumlandı. Ancak DPT'yeyakın çevreler, bu kuruluşun faizlerin enflasyona paralel olarak düşürülmesi yolunda göriiş bildirdiğini ileri sürüyor. Başbakanlık yetkilileri ise, faiz yapısında bir değişikliğe gidilmeden, başka bir deyişle tavan faizin 3 ay ihbarlı hesaplara tanınması uygulamasında değişiklik yapılmadan faizlerin yükseltilmesinden yana gözüküyorlar. Ekonomik ne Ordu Valisi Necati Çetinkaya Emniyet Genel Müdürii olurken lçişleri Bakanbğı Mahalli Idareler Genel Müdür Vekili Baybars Sezerler Kahramanmaraş Valiliği'ne atanıyordu. Adana Vaüsi Erdogan Şahinoglu, Aydın Valisi Ayknt Ozan, Kastamonu Valisi Namık Demircioğla, Kahramanmaraş Valisi Aydın Darendeliler ve Konya Valisi Kemal Kaütaş ilk kararnamede merkeze ahnırken, daha sonra Cumhurbaşkanı Evren'ce onaylanan kararnamede yerlerini korudular. İstanbul'da rakamların söylediöi hava kirliliği RUMELİ YAKASI SEMTİ Aksaray Eyüp Şişli Taksim Alibeyköy Bayrampaşa Besiktas Hasköy C.O. Paşa Bakırköy Florya Z. Burnu Sanyer ŞUBAT ENDÜŞÜK EN ÇOK 35.4 108.2 55.1 92.5 23.2 153.0 42.4 54.9 34.8 43.2 52.3 163.4 25.6 28.3 47.1 56.2 30.3 24.0 35.2 31.2 93.6 101.9 198.3 MART ENDÜŞÜK EN ÇOK 80.5 156.2 74.7 148.7 151.2 187.9 98.3 113.8 93.7 132.8 169.8 161.3 169.8 107.3 125.8 144.7 155.1 183.7 NISAN ENDÜŞÜK ENÇOK 106.4 174.7 129.8 144.7 131.6 181.5 132.4 117.3 178.5 178.5 144.5 165.1 122.1 122.7 78.4 111.2 142.54 Trınnn rirah japon Tehlikeli ANADOLU YAKASI SEMTİ Ş. Bakkal B. Başı Çamlıca Fikirtepe Ümraniye Bahariye Kadıköy Kartal Gö'ztepe MART EN DÜŞÜK EN ÇOK 93.3 143.0 48.2 110.3 73.9 101.1 71.4 132.0 91.5 119.2 113.6 193.3 41.9 137.2 91.5 106.1 NtSAN EN DÜŞÜK ENÇOK 139.6 161.4 113.0 158.6 63.8 129.0 100.2 148.8 118.0 93.9 153.3 84.7 161.7 70.9 120.5 121.1 105.0 (Baştarafı 1. Sayfada) önemli birçok yerdeki değerlerin bu sayıya yakın olduğu ve hatta zaman zaman da astığı gorüldü. Rumeli yakasında en yüksek değer, şubat ayında Sanyer'de 198.3 olarak, mart ayında da 183.7 olarak saptandı. VVHO'ca Sağhk ve Sosyal Yardım Bakanlığı'na gönderilen 14 hava kirliliği ölçüm aletlerinden ikisi, 23 ocaktan bu yana İstanbul'daki hava kirliliğini ölçüyor. Ve işte çevremiz (Baştarafı 1. Sayfada) de, Karabük'te, Murgul'da, Soma'da, Yatağan'da gönül rahathğıyla nefes almak artık "hayal." Ortalıkta dolaşan, ilk bakışta sis zannedilen kuçük, kara bulutlar ise "olağan." Bugün de olağan bir "Dnnya Çevre Günü." Türkiye'de hızlı nüfus artışı, hızh sana>ileşme ve hızlı kentleşmeye koşut olarak bir yandan doğal kaynaklar tükenirken, diğer yandan da katı, sıvı ve gaz arüklarla çevre kirlüigi ortaya çıktı. Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk çevre müsteşarı Turgut Kılıçer ülkede çevre sorunlarının ortaya çıkış nedenleri üzerine şunlan söyledi: "Türkiye dünyada nüfusu en hızla artan ulkelerden biridir. 1985'te niifusumuz 50 milyonu geçmiş olacaktır. Bugün hızla artan nufusumuzu artık tanm alanında tutmak imkânı kalmamıştır. Sanayileşme ile birlikte köyden kente goç artmıstır. Şehlrlerdeki çagdaş konfor, iş gıivenligi ve hayat standardı, saglık ve küJtür ortamı, ekonomik durum, köy nufusunu patlama niteliginde şehirlerimize >iğagelmiştir. Bu gelişmeler çevre sorunlannı bütün ciddiyeti ile ortaya koymuştur." Dokuz Eylül Üniversitesi MimarhkMühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bolum Başkanı Doç. Dr. Ortaan lislu da "bu konuda çevreye uygun planlamalarla gelişim modelleri uygulansaydı bugün daha az sorunlu bir çevrede yaşayabileceğimizi" söyledi. Doç. Uslu Türkiye1deki çevre sorunlan üzerine şöyle konuştu: "tstanbul, tzmir, tzmit, İskenderun'da deniz kirliliği giderek artıyor. Akarsular, göllerde su kirliliği var. Büyük kentlerde ve sanayi merkederinde hava ve güriiltii kirliliği artarken, tanm alanlannda tanmsal mücadele ilaçlan ile kirlenme söz konusu. Çukurova, Adana, Söke Ovası v« fzmir çevresinde bu kirlenme türii yaygın. Zamanında çevre bilinci içinde davramlarak çevreye daba az zararlı gelişim modelleri uygulansaydı, pek çok çevr» sorunu ile karşılaşmazdık bile." 11 Ağustos 1983 tarihinde yürürlüğe giren 2872 sayılı çevre yasası doğal kaynakları korumayı, su, toprak ve hava kirlenmesini önlemeyi, bitki ve hayvan varlığım korumayı amaçlıyor. Ancak bu yasanın yönetmelikleri çıkmadığından somut sonuçlar elde edilemiyor. Doç. Dr. Orhan Uslu çevre yasası ve Türkiye'de cevre bilincinin uyanmaya başlaması konusunda da şu görüşlere yer verdi: "Türkiye'de çevre sonınlannın yasal çerçevesi çok güzel koyulmuş durumda. Yasa koyucu çevre sonınlannın bilincine varmış, ancak yasalar uygulanmıyor. Çünkü yönetmelikler çıkmadı. Çevre sorunlan konusunda ikinci sıkıntımız ekonomik. Sorunların çözümü teknolojik önlemleri gerektiriyor. Ekonomik sınırlara tosluyoruz. Büyük ekonomik yükler getiriliyor. Herkes bunları yapmaktan kaçınıyor. Ancak son beş yıl içinde Türkiye'de çevre bilinçi hızla gelişiyor. Bu sevindirici. Özellikle Göko>n olayı çok etkili oldu çevre bilincinin yerleşmesinde. Belki orada sonuç alınamadı. ama halk çevre sonınları konusunda bilinçlendi." Bugün, Türkiye'de çevre bilincinin oluşmasına "katkıda" bulunan Gökova Körfezi'ndeki Türkevleri Köyü'nde de Dünya Çevre Günü kutlanacak. Bir yat firması Kemerköy Termik Santralı'nın kurulacağı Türkevleri Köyü'ne bir "mini mavi yolculuk" duzenledi. HP Muğla milletvekili Idris Gürpınar da koylülerle, santralın kurulacağı topraklar üzerinde piknik yaparak, "günün anlam ve önemi" üzerine söyleşecek... bola ilgisi ile dikkati çeken Başbakan Turgut Özal'ın eşi Semra Özal ise Beşiktaş'ın 1. Lig Şampiyonluğu'nu kılpayı kaçırmasına "üzülüyor." Bakanlar Kurulu'nun önceki gün Cumhurbaşkanı Kenan Evren başkanlığında yaptığı toplantı öncesinde Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın beklenişi sırasmda sohbetin ağırhk noktası yine futbol oldu. Gazetecilerin Bakanlar Kurulu salonuna girmesi ile yüksek sesle yapılan sohbet, bir bakamn, "Susss..." sözüyle kesüdi, ancak bekleyişin uzaması ile birlikte yeniden konuya dönüldü. Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu, koyu bir Antalvaspor taraftan olan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Sudi Türel'e takıldı: "Sayın Tarel, Sayın Yavuztürk sonıyor: Antalyaspor 1. Ligden duştu mu?" Antalyaspor'un maçlanna sık sık giden ve "manevi desteğini" esirgemeyen Türel, bu soruya Bakanlar Kurulu'nda mu?" dealmarak, "Bilmiyor (Baştarafı 1. Sayfada) Sheraton OtelVnde îstanbuUulara tanıtüdı. 12 bin yıllık çiçek düzenleme sanatını tanıtan Japon profesör Nice Shugetsu Minami "tkebana, sadece çiçekleri tanzim etme sanatı değil, içlerindeki ruhlarla ilişki kurma sanatıdır. Her bitki canlıdır ve içinde bir ruh vardır" dedi. (Fotoğraf: MEHMET AKÎF) çıçen ?nnntı ?nnntıGeleneksel 9unaıızenleme 9unaıızenleme Japo p sanatl sanatl *" çi(ek * ç( j kk ee bb aa nn aa dü ' dun dun Ozdağlarhn babası ve hayınbiraderi 4. Ağır Cezcfda yurgılanacak ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) Eski Devlet Bakanı tsmail Özdağlar'ın babası Ali Ozdağlar ve kayınbiraderi Mehmet Kaymak hakkında açılan davaya, Ankara Dördüncü Ağır Ceza Mahkemesi bakacak. Ismail Ozdağlar Yüce Divan'a gönderilirken Ali Ozdağlar ve Mehmet Kaymak hakkında Ankara Savcılığı'na yapılan suç duyurusu haklı görülmuş ve ağır cezada dava açılmıştı. Ozdağlar ve Kaymak hakkındaki davanın tensibi dun Dördüncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne yapıldı. Mahke' me Başkanı, dosyanın beş altı klasor tuttuğunu, bunların incelenmesinden sonra ilk duruşma günunün belirleneceğini bildirdi. lsmail özdağlar'ın avukatlan, Yüce Divan'da görüşülecek davaya ilişkin dosyanın fotokopilerinin alınmasını tamamladılar. yince, Yavuztürk gülerek, "Gazetelere göre düşmüş..." dedi. Türel, "Yani gazeteJere göre düşmüş... Türel'in üzüntülü haline karşın Yavuztürk, kendi ili olan Elazığspor'un ikinci ligden üçüncü lige düşmesine aldırmaz gözüküyordu. Bu sırada, Devlet Bakanı Abmet Karaevli'nin güldüğünü görünce Türel, bu kez gazetecilere döndü: "KaraevU'yi Antalyaspor'un düşmesine sevinen bakan diye yazmak lazım..." Bayındırhk ve Iskân Bakanı Safa Giray, "Tekirdag'ın futbol takımı yok mu?" diye sordu. Karaevli de topu bu kez Devlet Bakanı Mesut Yümaz'a attı: "Biz zor kurtardık. Rize de inip çıkmaya auşan takımlardan." Konyalı bakan Abdullah Tenekeci de kabinenin üzüntülü bakanlarından. Tenekeci, Konyaspor'un ikinci ligde şampiyonİuğu az farkJa kacırmasuıa yanıyor. Konyaspor'un maçlanna giden ve desteğini esirgemeyen Tenekeci, Konyaspor'un sahasının Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü'nce kapatılması sırasında yoğun çaba harcadı. Tenekeci'nin, Konyaspor'un sahasının açdması için yaptığı çabalar sonuç vermedi. Ancak Futbol Federasyonu Genel Sekreteri olan Kemal Aydm'ın görevinden ahnması da futbol çevrelerinde bu olaya bağlandı. Orhan Taylan'ın, Tanbay'daki 'Hasret Resimleri" sergisi 10 haziran pazartesi gününe dek uzatıldı. Sergi 14 mayısta açılmıştı. Gelen 93 resmin otuzdan çoğu satıldı. Açılış gününü anımsıyorum, nasıl da kalabalıktı. Ana baba günüydü Tanbay. Fransız Büyükelçisi Fernand Rouillon, Hasan Esat Işık, Mahmut Makal, Duran Karaca göze çarpanlardandı. Vedat Dalokay, açılışa değil de, daha sonra gelmiş. Çok sevmiş resimleri. Deniz Baykal da öyle. Daha çok gençler gezmişler Orhan Taylan'ın sergisini. Taylan'ın sergisinin açılışına Hollanda'dan bir genç de gelmişti. Paul de Vries adındaki genç, "Uluslararası Sanatçılarta Dayanışma Demeği"nöen geliyordu. Güç durumda olan karikatürist, ressam, yazar gibi kişilerle ilgileniyordu bu dernek. Paul de Vries, dernekçe, sergiyi izlemek için görevlendirilmişti. Paul de Vries'in, sergiyi görmek için taa Hollandalardan gelişi, Dogan Avcıoglu'nun "Papuççu Muştası"n\ anımsattı. Serginin açıldığı gün, akşam "Mülkiyeliler Bit1iği"nde verilen yemeğe gelenler de kalabalıktı. Yemekte, gözleyebildiklerimden birkaçı: Paul de Vries, Orhan Taylan'ın eşi Melek Taylan, Rutkay Aziz, Sezan Öz (Dogan Öz'ün eşi), Niyazi Ağırnaslı, Avukat Levent Akyüz, Nevzat Helvacı, Nezahat Gündoğmuş, Zeynep Oral, Yalçın Küçük, Serpil Şaylan, Özdemir İnce, Serpil Bozer, Osman Ulagay, Tosun Terzioğlu, Nuran Terzioglu, Tuba Tarcan, Nurdan Arca, Büşra Ersanlı, Alman doktor Norbert Altaner, Nedim Gürsel, Ülkü Yalım, Özcan Yalım, Ersen Şansal... Çoğu Sağmalcılar Cezaevi'nde yapılmış, "Hasret Resimleri" düşündürücü. Bu resimleri, politikacıların görmelerini isterdim. Daha zaman var, görebilirler... Gazıosmanpaşa'daki "Nev"de açılan sergi de ilginçti. Ünlü ressamların Picasso nun, Salvador Dali'nin, Pierre Bonnard1 ın, Manick'in özgün baskıları sergileniyordu. Ayrıca, Fransız Elçisi Femand Rouillon'un özel koleksiyonundan sağlanan Friedlander ile Viera de Silva resimleri de, satılmamakla birlikte, sergılenmekte Picasso ile Bonnard'ın baskıları, Murat Belge1 nin yardımıyla sağlanmış. Ona da Yakup Kadri Karaosmanoğlu'ndan kaldığı sanılıyor. Dali ile Manick'in resimleri ise, Ankara'da düzenlenen Fransız Kitapları Sergisi dolayısıyla, Paris1 ten gelmiş. Sergiyi görmüstüm, Ankara'da Kızılay'da "ABC Kitabevi"nde açılmıştı. Cumartesi günü, Eyrensel'de Semih Balcıoğlu'nun imza günü vardı, "Gü/e Gü/e İstanbul"u imzaladı. Turgut Bey, imza gününe gelememiş, Balcıoğlu'nu Başbakanlık Konutu'na çağırmıştı. Balcıoğlu, Evrensel'den oraya gitti. Evrensel'de, Doğan Öz'ün oğlu Hakan Öz'ün sergisi açıl dı. Hakan Öz'ü Mükremin Mungan yetiştirmiş. Pazar günü, HP'nin Etiler'de düzenlediği "Pahalılığı Protesftî" toplantısına gittim. Dağ başında bir yerde açık hava toplantısı, kim ne derse desin, yine de başarılıydı. HP'nin bölünmüşlüğü, kimi gruplann kendi toplantılarına bile çağmlmayışları, hemen belli oluyordu. Bir HP değil, tüm solun birleşmesi nasıl da gerekli. Bunu kavrayamayanlara ne demeli? HP açık hava toplantısını izleyenler, Yunanistan'daki seçim öncesi toplantılarını da TV'de izlemiş kişilerdi. "Hey yavrum hey, demokrasiye nasıl da susamışız" diyorlardı. Demokrasi, özgürlük, açıklık demekti.. • • • "Anadolu liselerine giriş" sınav sorularında yanlışlıklar, aksaklıklar otduğunu, bunları sergileyeceğimi yazmıştım son "Ankara Notlan"r\öa. 5O'şer soruluk ikı testte yapılan soru yanlışlan 20'yi buluyor. Bakanlık yetkilileri, beceremeyeceklerse, bunu da Altan Günalp'ın başında bulunduğu ÖSYM'ye bırakırlar. Yanlışlardan bırkaç örnek (sorular ile yanıtlan 30 mayıs günlü gazetelerde çıktıgı için, ısteyenler, oradan karşılaştırabilirler): • Test " 1 " "metin" bölümünde, ikinci paragrafın 9. satırında, "adam sen de" olacak, "de" ayrı yazılacak. • Üçüncü paragrafın birinci satırında "daha pek çok şeyter vardır" denmiş, "daha pek çok şey vardır" olacak. • Dördüncü soruda, "o mesleksiz aktör" denmiş. Aktörlük zaten meslektir. Doğrusu "işsiz" ya da "rolsüz" olmalıydı. • Yedinci soruda, seçeneklerde verilen sözcükler "gövde" olarak adlandırılmış. Oysa bunlar, gövde değil, "kök'tür. Gövde, bileşik ve türemış sözcüklere verilen addır. (Kaynak: Yeni Türk Dil Bilgısi, H. Ediskun) • Yirmi birinci soruda; çoğul özneler. bir topluluk adı gibi oluştuğu kişileri bir bütün olarak düşündürüyorsa yüklem hep tekil olur ve "uyum" vardır. Bu durumda, soruda olduğu gibi "uyumsuz" seçenek yoktur. "Çocuklar tiyatroya erken geldi" tümcesinde grup vardır. Bu nedenle yüklemin tekil olması gerekir. (Kaynak: Türkçenin Sözdizimi, Mazhar Kukey) • Yirmi dördüncü soruda 'İarklıdır" sözcüğünün değil, "yap/"nın altı çizilmeliydi. Çocuklar, yanıltılmışlar, şaşırtılmışlardır. • 30'uncu soruda tümcenin doğrusu "Ilkokul bitirilince ortaokula gidilir" olmalıydı. • 32 ve 35'inci sorular laikliğe aykırı olduğu gibi, "din kültürü ve ahlak bilgisi"ri\n prograrmna da aykırıdır. Bunlar, namazlardaki farz sayıları vb. uygulamaya yönelik sorulardır (çok garip, kitapta da var.) Azınlık okullarını bitiren çocuklar, ne karşılık verdiler acaba? • 49'uncu soru aynntıyla çocukları oyalar niteliktedir. Irmakların kolları yerine. genel anlamda ırmaklar sorulmalıydı. • 50'inci soruda yazım ve anlatım yanlışı var: "Aşağıdaki bakanhklarımızın adı" olmaz. Çünkü, bakanlıklann kendileri aşağıdayok. Doğrusu: "Aşağıdaki bakanlık adlarından hangisieksik yazılmıştır" olmalıydı. Ayrıca, bu soru sorulmamalıydı. Çünkü, kimi bakanlıklar kendi levhalarını bile değiştırmediler. Kitaplarda yok, eski hali var. Sonra, her gelen yeni iktidar, bakanlık adı değiştiriyor, ilkokul çocuğu bunu nasıl izlesin? Daha var, fakat kesıyorum. Her sorunun çözümlemesı (analizi) bakanlıkça yapılmakta mıdır? Yani her soruya, öğrencilerin yüzde kaçı doğru yanıt vermiştir? Bu yüzdeler, soruların geçerlik. güvenilirlikleriyle yakından ilgiiidır. 120 bin çocuğun ıçinden, 10 binini seçmek için uygulanan bu yöntem, bir "Reagan işkencesi"d\r. TEK SINIRLI SORUMLU BOĞAZİÇİ ELEKTRİK DAĞITIM MÜESSESESİ MÜDÜRLÜĞÜNDEN E.N.H. TESİSİ YAPTIRILACAKTIR 1) Müessesemizin hizmet alaru içinde bulunan Kırklareli, Dernirköy ve Kofçaz ilçelerine ait, toplam: 36.298 metre uzunluğunda beş adet ENH, şartnamelerine göre 3xAWG3 (SVVALLOVvl iletkenli demir direkli (Proje + Malzeme + Montaj) olarak yaptırılacaktır. 2) Bu işe ait şartnameler 15.000. TL. bedel karşılığında Meşrutiyet Cad. Asmalımescit Sok. No: 63 Tepebaşı >' tSTANBUL adresindeki Miıessese Müdürlüğümuzun Makine Ikmal ve Satınalma Grup Mudürluğünden temin edilebüir. 3) Bu ihaleye katılacak firmaların önceden şartname alarak belirtilen kurallar dahilinde yeterlik belgesi alması gerekmektedir. Yeterlik belgesi almak için son başvuru tarihi 12 HAZİRAN 1985 saat 17.00 olup, yeterlik belgeleri 17 HAZÎRAN 1985 tarihınden itibaren Makine tkmal ve Satınalma Grup Mudurlüğü'nden verilecektir. 4) Yeterlik belgesi olan firmalar, tekliflerini şartnamede belirtilen esaslar dahilinde 26 HAZÎRAN 1985 günu saat 10.00'a kadar aynı adreste bulunan Muessesemiz muhaberat servisine verecekler ve teklifler aym gun alenen açılacaktır. 5) Bu ış için geçici teminat teklif edilen bedelin yüzde 3'üdür. 6) Kurumumuz 2886 sayılı yasaya tabi değildir. Basın: 18250 "İşçi ihalesf' savcılıkta ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Işçi ihalesi açan Karabük DemirÇeük Fabrikası Müessesesi ile 105 ışçi çalıştırılması ihalesini kazanan Santes firması hakkında Karabük Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunuldu. Yollş Sendikası Karabük Şubesi, önceki gün Karabük Cumhuriyet Savcılığı'na bir dilekçe vererek, Karabük DemirÇelik Fabrikası Müessesesi ile Santes firmasının İş Yasası'nm ilgili maddelerine aykırı hareket ettikleri gerekçesiyle haklarında suç duyurusunda bulundu. Sayı: 1984/149 Davaa Güven Sigorta T.A.Ş. tarafından davalı Necdet San aleyhıne açılan alacak davasında: Davalı Necdet San, Takık köyu, Kaman Kırşehir adresinde oturmakta iken halen bu adresten aynldığı ve yeni adresinin bilinmediği yapılan ilanen teblıgata rağmen duruşmaya gelmedığınden duruşma günu olan 10.6.1985 gunü saat O9.3O'da duruşmaya gelmeniz, gelmediğiniz takdirde temsıle yetkili bir vekil göndermeniz hususu yenileme dilekçesı ile davetiye yerine kâim olmak üzere ilan olunur 29.5.1985 B: 7300 İSTANB1JL 6. AŞLİYE HUKUK HAKİMLIĞİ'NDEN